(5) 

arya stark'ın listesindeki elemanlar kimlerdi? spoiler'sız hatırlatma

pescador #786000 
arya uyumadan önce sayıyo ya bissürü adam... diziyi izliyorum ama kitabı okumadım. kitaptan spoiler vermeden tüm bu listedeki adamlar arya'ya ya da sevdiklerine ne yaptıydı, kimdi yazabilir misiniz? pek alışık değilim bu kadar fazla karakterli mevzulara, çok kafam karışıyo. kim olduğunu bildiğim bi tek khaleesi falan var işte yani kimin eli kimin cebinde belli değil, anlayamıyom.

(4x8'e kadar izlemeyen diziciler için, haliyle, spoiler içerebilir, cevabları ona göre okuyunuz)
(5) 

söğüt ağacının ağlaması mevzusu nedir?

pescador #785756 
bir şarkıda duydum "where the willows never weep" diye. ulan willow'un anlamına bakıyorum bakıyorum çıkaramıyorum hiçbir şey. söğüt ağlar mı diyorum. sonra baktım gerçekten öyleymiş, google'layınca "ağlayan söğüt ağacı" diye bir şeyler çıktı.

ama ben bu ağaçların diğerinden farkı ne onu anlamadım. nedir bu söğüt ağacının ağlaması olayı? boynu, yaprağı eğik diye falan yapılan bi benzetme mi acaba?
(6) 

8mbit internet

pescador #785101 
bağlantı hızım 8.35 civarında geziyor. video izleme mevzusu tamamen bununla alakalı mı bilmiyorum ama, ben bununla en fazla kaç p'de izleyebilirim? 480'de sıkıntı olur mu mesela? 720'de n'olur? istanbul'da 10mbit civarında geziyordu ama en az 2-3 kişi birden kullanıyordu. bunda tek ben kullanıyorum.

"bunu neden deneyip kendin görmüyorsun delikanlı" derseniz, dediğim gibi, kalitenin neye bağlı olduğunu bilmiyorum. bir sitede cam gibi yayın olabilirken diğerinde leş gibi olabiliyor.

merak ettiğim şey, bu bağlantı hızı yayın takip etmek için yeterli mi? bildiğin 8mbit lan, niye böyle bi şey yapmışlar ki şimdi bunlar, allah allah.
(2) 

resim çizmek istiyorum da nereden başlayacağımı bilmiyorum

pescador #784786 
çocukken çok fazla ve iyi çizerdim. inşaatlar, uçaklar, vinçler, kamyonlar, otobüsler ve gemiler ilgi alanımdı. mühendisler dizaynını, pescador sanatını yapardı apartmanların.

lisede resim dersinde futbol oynayabildiğimiz için, bıraktım çizmeyi. çizebilmeyi çok istediğim birkaç şey var kafamda. sırf o yüzden tekrar başlamak istiyorum ama şu an cin ali'yi bile doğru düzgün çizemiyorum. "kafamda birkaç şey var, o yüzden resime başlayacağım" demek, mevcut yeterliliğim düşünülürse aslında "yurtdışına çıkmak istiyorum, o yüzden uçak olmaya karar verdim" demek gibi bir şey ama sizlere güveniyorum.

el yatkınlığını kazanmak ve geliştirmek için ne yapabilirim? yani herhangi bir şey çizemiyorum ki şu an, kalemi bile düzgün tutamıyorum kullanmadığım için. "al eline kalem kağıt canın ne istiyorsa onu çiz, düz çizgi olsa bile çiz" mi dersiniz? yoksa bir yerlere bakıp, belli bir şeyler mi çalışmam gerekir önce?

kız düşürecek kadar çizebilsem yeter ya, bu saatten sonra çok kaliteli işler çıkaracağımı zannetmiyorum. ama çıkarabilsem çok güzel olur tabii. inanıyom ben, bende o kafa var. ama el yok işte. eli halletmem lazım.
(2) 

twitch kullananlar bir bakabilir mi?

pescador #784727 
son birkaç saattir sorun yaşıyor musunuz twitch'te? normalde medium'da çok rahat izleniyordu. dns, vpn vs. hiçbir şey yok yavaşlatacak. bu akşam şansıma berbat oldu her şey, hiçbir şey açılmıyor resmen.

internetin geri kalanında sorun yok gibi görünüyor ama twitch yalan oldu. benden mi kaynaklanıyor bu yoksa bunlarda mı bi şey var?

acayip uyuz oldum. speedtest 10 mbit diyor, 480p'lik videoyu oynatamıyoruz anasını satiyim.
(3) 

bu havuz türkiye'de bulunur mu? bulunursa ne kadar eder?

pescador #784681 
çok güzel deyil mi? :/

çok paradır herhalde bu? koymalık alan da var valla, nerden bulabilirim bu büyüklükte bi' şey?
(7) 

çok ilginç, kısmen sürreal bebek sorularım var

pescador #784601 
bu konuda bilgisi olanların şıp diye cevaplayabileceği türden sanırım ama ben bilemedim. ihtimali bir kenara bırakarak, şöyle bir ortam olduğunu düşünün...

doğmamış bir çocuk var. annesinin etrafında 2-3 kişi daha var ve bunlar HİÇ konuşmuyor. ortamda müzik veya konuşan başka insanlar da yok. sözlü iletişimin hiçbir türü uğramamış bu insanlara. yalnız şöyle bir detay var: bunlar konuşmayı biliyor. öğrenmişler.

birlikte yaşayan bu insanlar aynı zamanda, sol kollarını el de dahil olmak üzere hiçbir şekilde kullanmıyorlar. zaten 3-4 kişi oldukları için, iki kolu da gerektiren işleri birlikte yapıyorlar. sol kolları öyle sallanıyor, hiçbir iş yapmıyor.

çocuk bu ortamda doğuyor ve bu insanlarla 3-4 yıl geçiriyor. güneş ışığı görüyor, yemeğini mamasını yiyor ama hiçbir şekilde sözlü iletişim yok. tek bir kelime duymuyor velet.

şimdi sorularım şöyle... bu çocuk 5 yaşına geldiğinde,

1) "Skerim sizin yapacağınız işi" diyerek, sol elini ve kolunu kullanır mı? Cevap evetse; 2 ay yürüyemeyen bir insan, daha sonra yürümek için aylarca tedavi görmek zorunda kalabilirken, bu hain evlat neden hiç görmediği bir şeyi yapıyor?

2) Sözlü olarak iletişim kurma kabiliyetine sahip olur mu? İçgüdüsel olarak, konuşmayı bilmese dahi, ağzıyla saçmasapan sesler çıkararak kendini duyurma eğiliminde olur mu, yoksa çevresindeki insanları mı örnek alır tamamen? Örneğin, çocuk "hmm, bunlar kağıda bir şey yazıyor ve sonra ona göre hareket ediyor. dur lan ben de yaziyim!" diyerek yazılı iletişime mi yönelir? Gerçi yönelse ne olacak, sözlü iletişim olmadığı için yazmayı da öğrenemeyecek garibim.

3) 5 yaşına kadar böyle yaşayan bir çocuk, çevresindeki insanlar konuşmaya ve sol ellerini/kollarını tekrar kullanmaya başladığında ciddi bir psikolojik travma yaşar mı? Düşünceleri, kafa yapısı ne şekilde gelişir/gelişmiştir? Ya da bu velet, hiçbir şey olmamış da sadece 5 sene gecikmiş gibi, etrafında gördükleri yavaş yavaş öğrenerek konuşmaya başlar mı?

4) İnsanlar üzerinde böyle bir deney gerçekleştirilmesi, Birim 731 gibi insanlık ayıpları dışında imkansız olsa gerek. E hayvanlara da yapılmaz bu. Soruların cevabını nasıl öğreniyoruz?

5) Bununla bağlantılı olarak... Bir insanın edindiği temel kabiliyeti yıllar boyunca kullanmadan yaşaması pek imkan dahilinde bir olay değil. Ama tut ki ben milyarderim ve gerçekten çok merak ettim etkileri. Bu soruların cevaplarını verecek, alternatif deneyler neler olabilir? Yani 3. sorunun cevabını, insanları biçmeden, alternatif herhangi bir deneyle alabilir miyim?

***

"sen niye soruyon bunu, bilek de ona göre cevaplayak" derseniz, sadece meraktan. son günlerde sık dinlediğim bir şarkı var, orada da "her şeyden koparılmış, birinin kontrolüne verilmiş küçük çocuk" ya da ona benzer bir şeyden bahsediliyor. daha doğrusu benim aklıma gelen bu. ondan kaynaklı sanırım, sabah bir anda çat çat çat diye böyle 5 soru düşüverdi aklıma.

sorularda çok fazla eksik, mantık dışı, hatalı şey olabilir. bunları da paylaşın lütfen. yani "şöyle demişsin de, şöyle olursa zaten şu olmaz" deyin. alternatif soru da üretebilirsiniz hatta.

bi buldurun be.
(11) 

ne tür bir işle uğraşıyorsunuz? karakter olarak nasıl bir tipsiniz?

pescador #783708 
(özet geçmek isterdim ama özetini çıkarabileceğim bir konu değil, o yüzden sonuna kadar okuma zahmetine katlananlar cevaplayabilirse çok sevinirim)

hani hep diyorlar ya iyi notlar o kadar da önemli değil, mühim olan insan ilişkileri, kontaklar vs... fakat az önce bir duyuru gördüm mesela, adam/kadın "ne iş yaptığımız hakkında fikir sahibi olsun, kendini iyi ifade edebilsin tek istediğimiz bu" demiş verdikleri bir ilanla ilgili. e bu kadar kolay mı?

bu "kontağın olacak aga" olayının en önemli çelişkisi benim sanırım. gayet asosyal, insan görünce topuklayan bi herif olmama rağmen şansıma öyle yerlerde öyle kişilerle tanıştım ki "aga kontaklarım var ;))" diyebilecek biri haline geldim.

dolayısıyla merak ettim, sizin ne tür bir işiniz var? ne yapıyorsunuz? insanlarla ilişkileriniz nasıl? "sabah 8 akşam 4 çalışıyorum, memurum, sınava girdim kazandım, insanların da hepsini skeyim, ne işim olur" mu dersiniz, yoksa "notlarım bok gibiydi ama efsanevi çevrem vardı, aldım yürüdüm. kimya mühendisiyim ama karı pazarlıyorum, çok zenginim" mi dersiniz?

kendi küçük hikayenizi anlatın lütfen, merak ediyorum.
(4) 

kredi bu ay cumadan mı yatar pazartesiye mi kalır?

pescador #783591 
şampiyonluk hesapları nedeniyle benim için büyük önem arz ediyor bu konu. 7'si cumartesiye denk geliyor. bu yıl daha önce hep 7'sinde yatmış ve bu 7'lerin hiçbiri hafta sonuna denk gelmemiş. elde tahmin yürütmeye yarayabilecek veri yok.

bir de garip bir şekilde, sorgulama bölümünde benim haziran kredim de ayın 7'sinde yatmış görünüyor. uğraşmayalım sonra deyip önceden yazmış herhalde adamlar. ama yatmadı henüz tabii, boş hesap.

ne olur dersiniz?
(6) 

internetinizde sorun var mı?

pescador #783502 
dns'tendir dedim, onu da değiştirdim ama yok. bağlantı sürekli olmasına rağmen internete bi giriliyor bi girilemiyor. çok yavaş falan. yine genel bir sıçış mı söz konusu yoksa bizde mi sıkıntı var? sizde nasıl durumlar? ttnet, istanbul, 20 M.
(5) 

fotoğraflı pastalar ne kadar tutuyor?

pescador #783017 
ya bol renkli, alacalı bulacalı bir fotoğraf götürsem pastaneye, desem ki "pastanın üstüne bunu basın", kaç para alırlar tahminen? yaş pasta düşünün, kare olsun, biraz büyükçe olsun yani 30-40 lira falan oluyor sanırım onlar normalde.

bunu her pastane yapabilir mi bi de? yoksa illa büyük yerlere mi sormak lazım?
(3) 

teamspeak internetten ne kadar yiyor?

pescador #782603 
kotadan değil de bağlantıyı sömürme kısmından bahsediyorum. demin bir arkadaşla konuşayım dedim yarım saat falan, duyuruya bir şeyler oldu. maç izliyordum bir yandan, yayın daha sık donmaya başladı. teamspeak'ten de düştüm birkaç kez.

şansıma internette mi bi problem oldu yoksa TS affedersiniz skiyo mu bağlantıyı olduğu gibi? niye böyle oldu ki şimdi? millet oyun oynarken falan konuşuyo bununla, oyuna girsek demek ki ping 10000 ms olcak.
(2) 

şampiyonlar ligi 2000-2001 sezonundaki milan-galatasaray maçı

pescador #782401 
ikinci tur grubunun ilk maçı olmasına rağmen tribünler çok boş görünüyor şu videoda gördüğüm kadarıyla,

www.59saniye.com

sebebi neydi ki? rakip kim olursa olsun, ŞL 2. tur ilk maçı, san siro nasıl dolmaz yahu? cezaları vardı desem, e bizimkiler var seviniyorlar? ayrıca bu gol 39. dakikada maç 0-0'ken atılıyor, yani 80. dakikada 5-0'lık bir skor da yok...
(6) 

bu saç rasta mı? caps'li

pescador #782099 
ya rastaya benziyor ama ne bileyim, rasta sanki bu kadar kalın değilmiş gibime geliyor. yani bunun başka bir adı var mı? yoksa bildiğin dümdüz rasta mı bu?

imgur.com
(10) 

müzikle aranız/müzik zevkiniz nasıl? yıllar içinde değişti mi?

pescador #782087 
çok geniş bir soru aslında, dilediğiniz şekilde cevaplayabilirsiniz. yani "çocukken sıkı rap'çiydim, ergenlikle birlikte metalci oldum" ya da ona benzer her şey. hangi müzik türüyle daha içli dışlısınız, yoksa "hoşuma gideni dinlerim abi" mi diyorsunuz? hep mi böyleydiniz yoksa sonradan mı böyle sıkıcılaştınız? gibi.
(11) 

şu baklava nasıl baklava? (acıktırır)

pescador #782028 
6 yaşımdan beri baklava yerim, bu kadar güzel görünen baklava görmediydimdi hiç,

i.imgur.com

kaymaklı baklava falan mı bu, o beyaz şey ne? tyler reyize özel baklava yapmamışlardır herhalde? bir de şeyi merak ediyorum, sadece karaköy güllüoğlu mu efsane? diğer şubelerinin kalitesi farklı mıdır? diğerlerine gitmişliğim var ama karaköy'dekine gitmedim hiç. orda mı yemek lazım?

yahu ne güzel görünüyor.
(19) 

çok güzel yağmıyor mu yahu?

pescador #781772 
hı? şahane. gökyüzü falan o biçim. ooh barajlar falan da doluyor.

"ne yağması amk" diyenler için, kadıköy'den bildirdim. dehşet yağmur yağıyor. sizin oralarda nasıl durumlar?
(1) 

çaylak-sözlük sorusu

pescador #781452 
şu an çaylak olan bir arkadaşım, 12 entry girmiş. son entry'lerinde sadece 10 tanesinin göründüğünü, diğer ikisine hiçbir şekilde ulaşamadığını söylüyor. bazı sorularımız var,

1) o diğer 2 entry'yi silsin mi? değerlendirme konusunda bir sıkıntı olur mu? yani illa 10'da kalması gerekiyor mu, yoksa zarar gelmez mi 2'den?

2) silmesi gerekiyorsa nereden görüp silecek bunları?

***

ayrıca hem bu arkadaşıma hem de eski ev arkadaşıma torpil yapılması gerektiğine inanıyorum. adam-kadın o kadar güzel ve dolu yazıyor ki, bu insanların çaylak olmasına gönlüm razı gelmiyor. onların yazdıklarını kopyalayıp ben paylaşmak istiyorum hani insanlar kültürlensin bilgilensin diye resmen.

allahınız varsa yazar yapın şunları, sözlük iki kaliteli entry görsün.
(3) 

insanlar maymundan geldiyse steam nasıl hack'lenmiyor?

pescador #781197 
steam sorusu görünce aklıma geldi şimdi, bayağıdır merak ediyordum.

dota'da, cs'de nasıl hack yok hala? işte maphack olsun aimbot olsun bunları nasıl engelliyorlar? cs'yi çok bilmiyorum ama dota'nın 7 milyon oyuncusu var sanırım. 1 milyon kişiden sadece birisi troll olsa, yine 7 tane adam eder yahu. ki sayı çok çok daha yüksektir sanırım.

nasıl engelliyorlar bunları? gabe başını yastığa huzurla koyabiliyor mu? "yarın dota'da maphack çıksa ben ne yaparım" diye düşünmüyor mu?
(18) 

çok sevdiğiniz bir sanatçının en beğendiğiniz eseri

pescador #781175 
murat kekilli - bu akşam ölürüm
led zeppelin - stairway to heaven

gibi...

çok sevdiğiniz bir müzisyenin/grubun, en kaliteli olduğuna inandığınız şarkısını paylaşır mısınız? tür hiç önemli değil. sadece bir şarkı ama. "en sevdiklerinizden" diyeyim de karnınıza ağrılar girmesin, EN ÇOK HANGİSİNİ SEVİYORUM LAN diye çıldırmayın.

(compu'yla konuştum, nothing else matters esprisini yapan uçurulacak, LÖSEV'e 1 milyar lira bağış yapsa bile duyurunun kapısından sokulmayacak)
(4) 

çalışan düzgün temiz dns

pescador #781104 
formatlanınca bendeki gitti haliyle... sopcast'te falan sorun çıkarmayan, youtube'u neyin çatır çatır açan şöyle temizinden bir dns önerebilir misiniz? kendi kullandığınız olur, arkadaşınızınki olur, akrabanızınki olur.

teşekkürler.
(8) 

halil söyletmez ne şakası yapmış yahu?

pescador #780603 
sözlük entelleri yine çıldırmış, vine'cı bir elemandı bu bildiğim kadarıyla , ne şakası yapmış ki? 50 tane link denedim hiçbiri çalışmadı. varsa link, yoksa olayın özetini geçebilir mi birisi?

sözlük yazarı olmayan enteller de burda çıldırsın hatta hadi. şakaya göre ben de çıldırabilirim. ne olmuş? başlıkta da anlatmamış kimse adam gibi.
(3) 

italya'ya giden/gidecek, italya'da yaşayan duyurucular

pescador #780566 
cuma akşamı empoli serie a'ya yükselirse kendime bir adet empoli forması hediye etmeyi düşünüyorum. ama kendi siteleri çok dandik, uksoccershop diye bir yer buldum orda da yıllar öncesinin formaları var ve çok sövmüşler siteye.

aslında önümüzdeki sezonu bekleyip yeni formayı alayım diyorum ama hayvan gibi zam yaparlar şimdi serie a'ya çıktı diye hıyarlar. o yüzden 2013-2014'ü istiyorum.

nereden bulabilirim, nasıl olur, bilen eden varsa yardımcı olabilir mi?
(1) 

dünya kupası sırasında tüm ligler mi tatil oluyor?

pescador #780510 
amerika olsun, iskandinavya olsun, yazın oynanan tüm liglere ara veriliyor mu? yoksa devam eden ligler var mı? iddaa bülteninde olan ligler/maçlar için soruyorum, gerisi önemli değil. abd'ye baktım mesela 12'sinden 28'ine kadar bir aralık var ama dünya kupası hala devam ediyor olacak o zaman, içinden çıkamadım.
(5) 

söğütlüçeşme metrobüsü zincirlikuyu'dan öteye gitmiyor mu?

pescador #780439 
istanbul'un diğer ucundan hem avcılar hem cevizlibağ metrobüsleri var mesela... söğütlüçeşme'de hiç dikkat etmedim, benim bindiklerim hep zincirlikuyu'ya kadardı.

söğütlüçeşme'den kalkıp da alayına, ne bileyim te cevizlibağ'a giden metrobüs yok mu hiç? bindiğim durak olduğu için oturabiliyorum genelde mis gibi. ama 5 dakika sonra ondan inip, oturamadığım ve çok daha kalabalık olan başka bir metrobüse binince kültür şoku yaşamış gibi oluyorum, çok üzülüyorum.

hepsi mi zincirlikuyu ulan bunların?
(8) 

yapmak isteyip de kendinizden vazgeçmemek için yapmadığınız şeyler var mı?

pescador #779698 
MI? ya da yapamadığınız?

iş güç falan demiyorum. yapmak için vaktiniz, imkanınız var. bir yanınız, istiyor. ama yapmıyorsunuz. ya da yapamıyorsunuz diyelim. kendinizden, hayatınızdan uzaklaşacakmış da sonrasında huzursuz olacakmışsınız, isteğiniz götünüzde patlayacakmış gibi...

oluyor mu böyle şeyler? hani şunu yapsam, bunu yapsam, şöyle olsa deyip bu "güzel" hayalleri düşününce bir yandan ruhunuzun sıkıldığını da hissediyor musunuz? yoksa "yapmak istediğimi düşündüğüm bir şey varsa yapıyorum. memnuniyetsizsem, bu değiştiremediğim içindir sadece. hayat benim, istediğime rol istediğime yol veririm ;))" mi diyorsunuz?

özlü bir sözle veda etmek istiyorum: hayat, konfor alanınızın bittiği yerde başlar. ne sandınız?

***

"ne diyosun amk anlamadım" diyenler için... mesela kendi halinde yaşayan birisiniz. çokça paranız var. araba alıp tatillere çıkabilir, karı kız içinde kaybolabilirsiniz. ama "yok lan bana uymaz bu" deyip vazgeçiyosunuz. bu tarz bir şeyden, çekinceden bahsediyorum. yaşıyo musunuz?
(2) 

şu hangi diziden? bu adamın adı ne?

pescador #779690 
9gag'de falan sürekli görüyorum. evet bu herifin de süper meşhur olduğunu biliyorum ama ismen bilmiyorum çok cahilim. kim bunlar? ne bu? ney ney? çok eğlenceli sevimli bi şeye benziyo, tavsiye eder misiniz? izlenir mi?

imgur.com

bu herif dediğim son karedeki turuncu tişörtli bu arada.

edit: hah will smith değil mi bu? bu da mı gol değil?
(6) 

ilginç elektrik kesintisi (kadıköy)

pescador #779480 
sabah 10 gibi elektrik kesildi. alo 186'yı aradım, bu bölgede 9-13.30 arasında planlanan çalışma olduğunu söylüyor. taam madem dedim. ama şöyle bir ilginçlik var: apartmanda elektrik var, ışık flaan yanıyor. ağ aradığım zaman diğer dairelerin modemlerini falan da görebiliyorum.

hiç anlamıyorum bu işlerden, size sorayım dedim. şimdi ben salak gibi 13:30'a kadar beklemeye devam edeyim mi yoksa bu çalışma sadece tesadüf mü, bi tek bizim elektrik mi gitmiş? ödenmemiş faturamız yok diye biliyorum, kesilmesi için sebep yok.

alala.
(2) 

şuradaki şarkının adı nedir?

pescador #778915 
shazam var ama hiçbir şeyi bulamıyor bende. internet açık ondan eminim. olmuyo. siz bulur musunuz? 3:05'te başlıyo,

www.youtube.com

bunu dinlicem diye cafer'in kavgasını izliyorum iki saattir.
(3) 

eminönü durak sorusu

pescador #778364 
günaydın marco pololar ve gezgin dostlar,

bugün balat'a gitmem gerekiyor ve geç kalmayı hiç sevmiyorum. eminönü'(n)den 99, 99A ve 36CE otobüslerinin 6. durağının Balat olduğunu ve indikten sonra gideceğim yer için ne yapmam gerektiğini anladım.

fakat eminönü'deki otobüs duraklarının nerede olduğunu hatırlamıyorum. kadıköy iskelesinde yüzlerce kez indim ama otobüs var mı yahu orda? hiç dikkat etmedim sürekli tramvaya geçtiğim için.

bir de farklı duraklar var eminönü adıyla sanırım. eminönü transit, eminönü fatih vs... bana direkt EMİNÖNÜ lazım, artısız eksisiz. kadıköy iskelesinin neresinde kalıyor bu? sağa sola baksam görür müyüm yoksa haliç tarafına doğru biraz kaptırmam gerekiyor mu? orda da EMİNÖNÜ adıyla durak görünüyor çünkü.

google maps'te kadıköy ve üsküdar iskelelerinin arasında, ragıp gümüşpala caddesi üzerinde bir durak görünüyor. o durak burası mı acaba?

bu manyak soru için kusura bakmayın ama dediğim gibi, hesapta olmayan gecikme yüzünden geç kalmak istemem. telaşlanınca leş gibi terliyorum bi de. sakin olmak istiyorum. bulun bana o durağı lütfen. sağolun, var olun.
(22) 

alevilerle ne derdi var milletin?

pescador #778244 
ciddi soruyorum. anlamakta güçlük çekiyorum, ne yaptı aleviler? insan zannettiğim, dinibütün şahane bir müslümanın da (!) bu insanlar hakkında apır sapır, nefretle konuştuğunu gördüm bugün.

harbi aleviler ne yaptı?
(6) 

bu duyuruda bana hediye seçiyoruz

pescador #778168 
iyi akşamlar kapitalizm dostları,

annecağızım bana hediye alacakmış. çorap veya tişört istemediğimi söyleyince "iyi o zaman senin istediğin bi şey alayım itovlit" dedi. bütçesini söylemedi ama biliyorum ben o çakalı, 100-150 arası uygundur. altı da olur tabii ama bu fırsatı kaçırmak istemiyorum, almışken 100 lira kitleyelim en az, her gün hediye almıyoruz di mi?

alalım almasına da, ne isteyeceğimi bilemiyorum. istediğim çok fazla şey var aslında ama aklıma şu an hiçbir şey gelmiyor. dota ve futbolu çok severim. aklıma başka hiçbi şey gelmiyo.

cardiff veya palermo forması istiyorum aslında ama güvenilir yer bulamadım, kendi param olmadığı için riske etmek istemiyorum. dota'yla ilgili ne olabilir hiç bilmiyorum, valve türkiye'ye gönderim bile yapmıyor galiba.

bu ikisiyle ilgili ya da ilgisiz ne isteyebilirim? siz olsanız ne istersiniz mesela? yaş 20 oldu olacak, cinsiyet erkek.

not: kendi kendini karıştıran kupa, tersten bakınca meme yazan saat gibi abuk subuk aksesuarların alayından nefret ediyorum. allah hepsinin belasını versin.
(3) 

beylikdüzü hala ucuz mu? geri dönsem çok mu aptallık etmiş olurum?

pescador #778031 
merhaba emlak dostları,

şu an kadıköy'deyim. ev çok güzel bir yerde. 3 kişi kalıyoruz ve ev masrafı toplamda 450 oluyor. yıl sonunda 500'e yaklaşacak ama. ev arkadaşlarımla da, gelen gidenle de problemim yok ama ben huzursuz adamım. tek ya da iki kişi yaşamak istiyorum, daha fazlasına cidden tahammülüm yok. geçen sene 1+1'de havuzlu spor salonlu sitede aynı parayı veriyordum, 2 kişiydik.

sorum şu: beylikdüzü'nde hala tertemiz mis gibi evler 600-700 liradan gidiyor mu, yoksa çok mu geç artık? kendimce artılarımı eksilerimi saymak istiyorum

Kadıköy'ün Artıları

* Bakkala gitmek bile keyifli, çok güzel yerler.
* Ev masrafı böyle bir yere kıyasla çok uygun.
* Ev eşyası derdim yok, bavulla geldim buraya.
* Okuluma (İÜ Edebiyat) yakın sayılır.
* Vapur var lan! Vapur çok güzel bir şey.

Kadıköy'ün Eksileri

* Ev eski. Mutfak ve banyo küçük. Çok çabuk kirleniyor.
* Çamaşır makinası, bulaşık makinası vs. yok. Buzdolabı mini.
* Sürekli ev arkadaşımız değişiyor. İdare edemem anne.
* Arkadaş-sevgili gelmediği sürece (ki geliyor) en az 3 kişiyiz. Kalabalık sux.

Beylikdüzü'nün Artıları

* Evler yeni ve tertemiz.
* Evler, ev kalitesine göre kıyaslayacak olursak, oldukça ucuz.
* Tek ya da iki kişilik yaşam için daha uygun bir muhit.
* Gayet nezih bir yer. (Esenyurt tarafından bahsetmiyorum. Cumhuriyet Mahallesi'ndeydim ben, gecenin 4'ünde az gezip dolaşmadık)

Beylikdüzü'nün Eksileri

* Okula uzak sayılır. Metrobüste götümü dayayabileceğim bir yer olduğu sürece benim için problem sayılmaz gerçi.

* Sosyal aktiviteler için sıkça gitmek isteyebileceğim Kadıköy, Taksim, Çapa gibi yerler uçakla 6 saat mesafede. Hani haftada bir çıkınca problem değil tamam ama herhangi bir şey için bu kadar yol tepmek sıkıcı az biraz.

* Yrrak gibi yer. Hiçbir şey yok. AVM ve ev var sadece.

***

benim şu an kılçıksız gelirim 800, babam falan da gönderiyor ama ev konusunda ona güvenmem. yaz sonuna doğru 1000-1200 aralığında bir şey olacak sanırım zamla birlikte.

bu paraya beylikdüzü'nde 2+1'de, sessiz sakin bitkisel hayat yaşayan bir ev arkadaşıyla geçinilir mi? yalnız başına stüdyo dairede falan olur mu?

olm çok kararsızım ya. kadıköy gibi yerde bakkala çıkmak bile efsane bi olay. ama ben bakkal yolunda 4 dakika, evde 4 yıl geçiriyorum sonuçta. çok kararsız kaldım.

o taraflardaki duyurucular bilgilendirebilirse çok sevinirim.
(12) 

reddedilen vize başvurusu ilerde sorun çıkarır mı?

pescador #777083 
polonya vizesi başlığındaki son entry'm oylanmış. açıp baktım. altına yazılanlara da baktım. gözlerim doldu yine sinirden.

merak ediyorum, ilerde yurtdışına çıkmak istediğimde engel olur mu bu bana? ne bileyim erasmus'a gidicem diyelim, "polonya vermemiş lan, biz de vermeyelim" deyip basarlar mı reddi?

schengen ülkelerinin kişiler hakkında bilgileri topladığı bir veri havuzu var mı? yoksa sadece pasaportuma mı bakarlar? açacak olursam, örneğin italyan konsolosluğu bilgisayar ekranında polonya tarafından yazılmış "BUNU SAKIN ALMAYIN ARKADAŞLAR!! VERMEYİN BUNA VİZE!!" yazısı görür mü, yoksa sadece pasaportumdaki ibareye dayanarak "hmm vermemşler buna" deyip geçer mi?

verilmeme sebebi konusunda gerçekten bi fikrim yok. sanırım o ara okulum olmadığı için, geri döneceğime inandıramadım. lise bitmişti, üniversite başlamamıştı. kalan her şey fazlasıyla sağlanmıştı, kalacak yerden tutun paraya kadar.
(1) 

kadıköy'de indomie ya da başka marka noodle

pescador #777079 
bulunur mu, bulunursa nerde bulunur? carrefour çok uzak, üşeniyom. daha yakında yok mu bi yer, oraya mı gitçem illa? şok'ta yok, migros'ta yok, e nerde satılıyo bu? olm ne güzel bi şey indomie ya. zehirli mehirli ama güzel yani, ondan istiyorum ben çok. niye yok burda?
(2) 

google aramasında korkunçlu fotoğraf çıktı. çoluğumuz var çocuğumuz var

pescador #777033 
(hassas arkadaşları uyarayım şimdiden. hoş görüntüler yok. yazmayın, gerek yok)

az önce joindota'ya girmek için adres çubuğuna joi yerine yanlışlıkla joş yazıp enter'a bastım.

sonra sağ tarafta bi fotoğraf çıktı google aramasında. başta emin olamadım, fotoğrafın üzerine tıklayınca geri kalanını gördüm.

benim ayarlarımdan kaynaklanan bir şey olabilir mi bu? "çok da hassas değilim" diyenler rica etsem bir joş yazıp aratabilir mi, sizde de çıkacak mı aynı şeyler merak ediyorum.

google internetteki her şeyi tarıyor tamam da, görsellerde falan aramadım ben. direkt google arama sonucu olarak geldi fotoğraf. üstelik JOŞ yazdım yani DEAD BODY falan değildi.

google böyle şeyler yapıyor muydu yahu? yarın küçük çocukların google'da eli kaysa bi şey olsa bunları mı görecekler?
(3) 

rar'dan çıkardığım şu şeyi nasıl kurabilirim? capsli

pescador #776383 
oyun bu. yıllar önce indirip kurmuştum, şimdi beceremiyorum.

klasörde şu şekilde,

imgur.com

rar'ların hepsini seçip aynı klasöre çıkardığımda, en üstte gördüğünüz iki şey çıkıyor,

VLC media player dosyalarının biri .bin, diğeri .cue uzantılı. bende varsayılan program VLC falan da değil, niye vlc şeyi olarak çıkarıyor onu da anlamadım.

imgur.com

exe'si mexe'si yok mu bunun nasıl kurcam şimdi? daemon tools, sadece .cue uzantılı dosyayı görüyor, onu da kabul etmiyor "dosyaya erişilinemiyor" deyip.
(2) 

aydınlatın şu garib jon snow'u (hem dizi hem kitap sorusu - spoiler yok)

pescador #776189 
1) ben dizisini izliyorum. dizi bittikten sonra ya da izlemeye devam ederken, kitaplara başlayayım mı? kitaptan bayağı saptı diyorlar, böyle çılgın bir dünyanın romanlarını da okumak isterim açıkçası ama ne bileyim, kararsız kaldım. tadı kaçar mı dersiniz yoksa her türlü gideri var mı?

2) dizinin kaç sezon süreceği belli mi? bildiğim kadarıyla martin dayı hala yazmaya devam ediyor, yani kitaplar bile bitmiş değil... beşinci sezonla ilgili bilgi var mı? 6-7-8 olacak mı? böyle pat diye her şeyin ortasında "hmm şu ölsün bu kalsın hmm şurayı şuna verelim" deyip bitirmezler di mi tamamen? :/
(10) 

siyahi arkadaşa nigga demek?

pescador #776075 
benim bildiğim, denmez bu. ayıp. hatta suç sayılıyor.

fransız bir arkadaşım, yakın arkadaşına nigga dediğini söyledi. daha önce de şu klasik "karanlıktaki zenci" temalı bir fotoğrafını atmıştı bana, "görünmüyo" diye. çok şaşırdım. hıyarın teki, dalga geçmiş de olabilir bilmiyorum. türkiye'de hiç siyahi tanıdığım olmadığı için onlara da soramıyorum, gerçi sorabilsem de sormam zaten herhalde saçma olur.

yakın arkadaşlar birbirine nigga falan der mi böyle, diyo mu? evropa'da, amerika'da yaşayan duyurucular aydınlatsa ya? aslında düşününce çok sorun olmaması lazım yani kürt arkadaşa keko, kürdo vs. diyolardı gayet, adamın da zerre skinde değildi ama bize NİGGA ÇOK AĞIR HAKARET diye anlattılar hep, çok garip geldi.

eğer denebiliyosa cidden çok sevinicem çünkü ben kelime olarak bayılıyorum NİGGA'ya. arkadaşıma söyleyebilmek isterdim yani.
(7) 

internet dışında ne yapıyorsunuz?

pescador #776067 
ağır asosyal, loner olduğum çok mu belli oldu?

sorum bu evet, bilgisayarı kapattığınızda ne yapıyorsunuz? okul ve işi saymayalım, yani onlar mecburiyetten işte okula gidiyosunuz işyerine gidiyosunuz falan. başka? eve gelince bilgisayar açmayıp ne yapıyosunuz mesela? nelerle meşgul oluyosunuz?

ben son zamanlarda düşünüyorum mesela, sadece yemek-bulaşık-kitap okuma-spor. başka hiç ama hiçbi aktivitem yok. işte bazen market alışverişine falan dışarı çıktığımda azıcık dolaşayım diyorum, kendimi emekli amcalar gibi hissedip üzülüyorum. dönerken 4 bira alıp gece tekno müzik dinleyerek içiyorum, kendime geliyorum.

siz nelerle uğraşıyosunuz? şekilli şüküllü hobileriniz var mı, nabıyosunuz?
(9) 

bulaşıkları leğende yıkamak daha mı iyi? yoksa çok mu pis?

pescador #776001 
iyi günler duyurunun fakirleri,

DURUMU OLMAYANLAR İÇİN ÖZET: çok su ve deterjan harcıyorum, bulaşıkları leğene koyup yıkasam çok mu çirkin olur? sağlıksız mıdır bu yöntem, pis midir? yoksa gideri var mı?
***

bizim bulaşık makinemiz yok. ben hassas bir adamım. fatura ödemeyi de, suyu boşa akıtmayı da sevmem. ama 3 tane tabak, 2 tane tencere yıkasam kirini pasını sökeyim derken tek başıma iklimleri değiştiriyorum. bir haftalık bulaşık yıkarsam yetkililer "barajlar... hmm inşallah dolar cnm ya" demeye başlıyor.

bu yüzden geleneksel yönteme geri dönüp kirli ne var ne yok leğenin içine atmayı, leğeni de deterjanla bir güzel köpürtüp her şeyi onun içinde yıkamayı planlıyorum.

bu hem deterjan hem de su açısından çok ciddi tasarruf sağlıyor. aynı zamanda sağa sola daha az gittiğim için enerji anlamında da rahat. "bulaşığın enerjisi mi olur it" demeyin, her gün yıkayınca yoruluyom.

velhasıl, eldeki verilerden yola çıkarak bulaşıkları leğende yıkamaya karar vereyazdım ama hala emin değilim. bütün pisliği içine akıttığım leğendeki suyla tabakları yıkamak, bilmiyorum, düşününce iğrenç geliyo aslında.

ama çok fazla su gidiyor. hem cebe, hem dünyaya yazık. üzülüyorum. sizce ne yapayım?

(bulaşık makinası al diyen ilk kişiyi enişteme sktirticem. saygılar, sevgiler)
(13) 

duyuruya niye galyalılar, romalılar diye başlıyosunuz?

pescador #775672 
harbi olm, niye ki? nerden çıktı bu? niye değerli mesai arkadaşlarım değil mesela? kim buldu, bi hikayesi var mı?
(3) 

nostaljik şarkı önerileri

pescador #775636 
bu ara what is love'a sardım acayip. normalde modern talking'i severim, bohlen abinin altyapıdan çıkardığı c.c catch'i de seviyorum ama başka pek bi halt bilmiyorum. daha doğrusu aklıma gelmiyor.

dinleyince ayakkabılara topuk çaktırtacak, saçları uzatıp 80'lerin diskoteklerine indirecek tarzda şarkı önerir misiniz? o kadar efsane nesiliz diye geziyosunuz, söyleyin biz de sebeplenelim di mi?

(tür önemli değil hiç, duptıs da olur pop da olur yani fark etmez. çok duygusal olmasın ama üzülüyorum)
(1) 

gün içinde 2-3 kez uyuyup uyanıyorum

pescador #775617 
7-8 gündür böyle bir durum var. normalde de uykum düzenli değildir pek ama hiç böyle berbat olduğunu hatırlamıyorum. geçen sene bir ara haftanın 5 gününü uyuyarak geçirdiğim olmuştu, ayakta duramıyodum.

şimdi de şöyle, gece 1'de yatıyorsam 4'te kalkıyorum. 4-5 saat falan takılıp, 9-10 gibi geri yatıyorum. hoop, 14'te uyanıp geceye kadar oturuyorum. bu şekilde.

yani uyuyamıyorum ve uyuyamadığım için, uyanınca tekrar çabuk uykum geliyor.

kendimi yorayım dedim, işte çıktım 1 saat falan yürüdüm, alışık olmadığım tempoda işler yaptım, çok yoruldum. "oh be düzeldi, şimdi kafayı vurup 12 saat uyurum" deyip gece 11'de yatağa girdim.

çat. gece 2'de uyandım geri. 10 dakika önce ne yaptığımı bile hatırlamaz haldeyim şu an, gafam yanıyo anne. durduk yere niye böyle bi şey oldu ki şimdi?
(2) 

büyük insanların "bir gün"lerini anlatan belgesel ya da o tarz bi şey?

pescador #775612 
var mı? bir günden kastım, iş günleri. mesela bu ara ben gabe başkanınkini çok merak ediyorum. yahu bu adam milyar dolarlık firmanın kurucusu değil mi? steam olmazsa biz de olmayız mesela. nerden başlamış? ne yapmış? şu an ne yapıyor mesela? pazartesi sabah 8'de binaya gidip çay mı söylüyor, half life departmanını arayıp "aga bitirin şunu artık ya" mı diyor?

bu "büyük adam"lar nasıl yaşıyo günlerini? büyük adamdan ziyade, bi şeylerin başında olan adamlar desem daha doğru aslında. kim olduğu hiç önemli değil. ama tabii yani warren buffett falan olmazsa sevinirim, "BAKIN NASIL ZENGİN OLDUM, ZAMANIMI ŞAHANE KULLANIYORUM" temalı değil de daha çok "nolsun be baboli takılıyoz aq :))" havasında, daha "gündelik" bi şeyler istiyorum.

var mı öyle bi şeyler?
(2) 

elektronik müzikle uğraşanınız var mı?

pescador #775275 
alt türü hiç önemli değil, elektronik zıp zıp zup zup dıs tıs seslerin olduğu tüm müzik türleri kabulüm. nasıl başladınız? oturup tutorial mı izliyorsunuz, kitap mı okuyorsunuz, fl studio'yu açıp "hmm bu neymiş ya" mı diyorsunuz?

hani gitar çalmak isteyen biri gitarını alır, nota öğrenir, ders alır, işte notaları akorları öğrenir de basit bir şarkıdan başlar çalmaya mesela... bu işi bilgisayardan yapan adamlar nerden başlıyor?
(11) 

wow'a başlamak istiyorum

pescador #775241 
18'e kadar fantastik olan her şeyden nefret ederdim. dota'yı çok sevdim. arkadaşlarım falan hep wow starcraft dota hastası insanlardı. eski ev arkadaşım sürekli "OLUM BAŞLAYALIM LAN" diyordu ama ben bırakamayız diye yanaşmamıştım. bu ara yine i am murloc dinliyorum sürekli, acayip canım çekiyor.

cidden o kadar efsane oyun mu? yani oturunca kalkamıyo musun? dota'da da çok fazla maç izliyorum ama oynama konusunda sıkıntım yok pek, zaten takıma falan sinirlenip maçtan sonra çıkmayı becerebiliyorum.

wow'un sürekli online olmayı gerektiren, online oldukça geliştiğin bir oyun olması tehlikeli biraz.

sigara kadar tehlikeli diyo tanıdığım herkes. harbi öyle mi? hayatımın hatası mı olur? yoksa "sıkılırsın zaten bi haftada aq sen anlamazsın wow'u" mu dersiniz?

deneyesim var ama korkuyorum. canı gezmek isteyince grafikleri en üste çekip dota'da ormanı dolaşan bi herifim ben aq, wow'a da başlarsam asosyallikten ölebilirim.
(5) 

şurdaki oyun ne?

pescador #775220 
adres çubuğuna gaben.tv yazın, açılınca 3'e basın.

gabe'in hemen yanındaki, sağdaki ekranda bir oyun var ya, hangi oyun o? büyük monitördekini soruyorum ama, 3 tane var ya hani büyük-BÜYÜK-küçük, benim sorduğum ortadaki büyük. şekil şemal olarak dota taslağına falan benzettim ama emin olamadım. youtube'da aratınca da sadece bu enstantanenin videolarını gördüm, yayının tamamını ya da o oyunun hangisi olduğunu öğrenebileceğim bir şey bulamadım. nedir o?
(66) 

25 yaş altı duyurucular için özellikle: evlenmeyi düşünüyor musunuz?

pescador #775138 
istiyor musunuz yani? 25 yaş üstü de cevaplayabilir tabii. cinsiyet ve yaş belirtirseniz sevinirim.

cevap verirken geleneksel evlilik modelini göz önünde bulundurmayın. kendi kafanızdaki şeye göre cevablayın. yani "birisiyle hayatımı birleştirmek isterdim ama her gün başkasıyla seks yapmazsam duramıyorum" diyorsanız evlenmek istiyorum diyebilirsiniz, normalde çiftlerin herkesle seks yapmaması sizin yapmayacağınız anlamına gelmiyor. ona göre eş bulursanız neden olmasın, di mi? yani "istiyorum ama şu sebeplerden dolayı bana ters" diyebilirsiniz. açık olun. net olun.
(3) 

gülhane tramvay durağının ordaki pub

pescador #775104 
az önce pub duyurusu görünce aklıma geldi. buraya gitmeye defalarca niyetlendim ama hiç ortamı olmadığı için şey etmedim, tek başıma gitmeyi istemedim. önünden geçerken de inip sormadım. belki burda bilen vardır.

bu mekanın önünde, tramvayla geçerken de fark etmiş olabileceğiniz üzere yüzlerce kağıt var. maçlar falan yazıyor üstünde. içerisi görünmüyor dışardan pek ama o kadar büyük bir yer mi ya?

niye asıyorlar o listeyi her hafta? nerden baksan 30-40 tane maç var, yarısından fazlası türk televizyonlarında yayınlanmıyor bile. onlar yayınlıyor mu? yayınlıyorsa nasıl beceriyorlar o kadar maç yayınlamayı, aynı anda 6-7 yayın mı var?

sormasına yine sorarım da utanıyorum ya, pub'a girip "siz bu maçları yayınlıyo musunuz" demek neblim, çok fakir hissettiriyo

mobil görünümden çık