(3) 

Türkiye'de çekilmiş ilk sit-com

kibritsuyu #379181 
Evet, Türkiye'de çekilmiş ilk sit-com hangi yıl yayınlanmıştır ve adı nedir?

Hatta soruyu genişleteyim. Dünyadaki ilk sit-com hangisidir? Yaşımın yettiği ve hatırladığım bir Cosby Ailesi, bir de Alf var. Daha eskisi?
(4) 

ilaç firması reklamı

kibritsuyu #378349 
İlaç firmalarının televizyonda reklam yapması yasal mıdır? İlaç reklamını değil, firma reklamını soruyorum.
(2) 

sözlük doktorlarına rapor tercüme sorusu

kibritsuyu #377625 
efem belki biliyorsunuz, bel fıtığı ameliyatı oldum. problemim de sol ayağımdaki güçsüzlük idi. ameliyattan sonra hastaneden aldığım epikriz raporundaki bazı şeyleri tercüme edebilir misiniz? sadece şu kısımlar yeter. doktorlar (hem ameliyatı yapan beyin cerrahı, hem de iki ayrı ftr uzmanı) muayene edip, ayağımı çekiştirip itiştirip güçsüzlük kalmadığını, düzeldiğini söylediler ama hala sol topuğumun üstüne basamıyorum gibi. düzelir diyorlar ama kafama takıldı bir kere.

ameliyat öncesi muayene:
ır+/+ pupiller izokorik
fa yok alt kranialler intakt
motor sol TA 4/5
duyu sol L4 hipoestezik
dtr normoaktif, PR yok

ameliyat:
genel anestezi altında sol L3 hemilaminatomi, sol L4 foraminotomi, L3-L4 diskektomi yapıldı.

ameliyat sonrası fizik tedavi değerlendirmesi:
hastanın sol ehl/edb 4+/5
py f/f dtr'ler normoaktif, simetrik

iyileşmiş miyim?
(3) 

TL simgesi ile ilgili sorular

kibritsuyu #377043 
1. tl simgesini sayının başında kullanıyoruz onu öğrendik. peki cümle içinde geçen tutarı nasıl ifade edeceğiz?

eskiden: ... bunun 140.435,35 TL.'sinin marmara şantiyesine, 254.345,78 TL.'sinin karadeniz şanitesine ait olduğu, gerekli malzemelerin 45.453,42 TL.'ye mal olduğu...

şimdi? ... bunun TL140.435,35'inin marmara şantiyesine, TL254.345,78'inin karadeniz şanitesine ait olduğu, gerekli malzemelerin TL45.453,42'ye mal olduğu...

şeklinde mi olacak? ekler falan nasıl yazılacak?

2. merkez bankası bunu içeren bir yazıtipi yapmış. lakin biz ofiste ya calibri, ya times new roman kullanıyoruz. bu simgeyi bu yazıtiplerinin karakter haritasında alt-gr+t tuşuna karşılık gelecek şekilde manuel olarak ekleyebiliyor muyuz? şu anda her yeri calibri (veya times) ile yazıp, gerekli yerlerde yazıtipini değiştirip TL. simgeleyini ekliyoruz. kendi yazıtipimize ekleyemez miyiz bunu? programla olur, programsız olur.
(6) 

tl'nin simgesi

kibritsuyu #375553 
bu tl'nin simgesini sayının başında mı kullanacağız, sonunda mı?
(9) 

sakat mı kalayım, işsiz mi kalayım, binlerce lira borca mı gireyim?

kibritsuyu #370962 
evet bu sorum da mali müşavir olmayı düşleyenlere ibret olsun.

bel fıtığı şüphesiyle doktora gittim, mr istedi. bu akşam çekilecek ama büyük ihtimalle acilen ameliyat olmam gerekecek.

ameliyat olursam dünya kadar işim var ve bu işi benden başka yapacak kimse yok, tek başıma çalışıyorum. ha sekreterim var ama o muhasebeden anlamaz. işimden rapor alma, yapmam gereken işleri zamanında yapmama, beyannameleri zamanında vermeme gibi bir şansım ve lüksüm yok. ameliyat olmazsan bu ayağım düzelmeyecek, belki daha kötüye gidecek. ameliyat olursam ya ofisi kapatıp mükellefleri başkasına devredip işsiz kalacağım, ya da beyannameleri zamanıdna veremeyip tanesi 1000 liradan onbinlerce lira ceza yükü altına gireceğim. üstelik mart ayı geliyor, en yoğun zaman, iyice sıçtım yani.

sakat mı kalayım, yıllar boyu çalışarak kurulmuş köklü bir ofisi mi kapatıp işsiz kalayım, yoksa beyannameleri zamanında vermemekten dolayı onbinlerce lira ceza yükü altına mı gireyim?
(4) 

ankara'da sgk anlaşmalı nöroloji veya nöroşirurji uzmanı (bel fıtığı)

kibritsuyu #370434 
7 yıl önce bel fıtığı başlangıcı şeklinde teşhisi konulan bel ağrılarım yine başladı. bu sefer üstelik sol bacağımda bir miktar güç kaybı da mevcut. 1-2 hafta geçer diye bekledim ama ağrı azaldı, güç kaybı devam ediyor. bel fıtığı ile ilgili olduğunu tahmin ediyorum.

ankara'da sgk ile anlaşması olan bir hastanede nöroloji mi olur artık, nöroşirurji mi olur bir doktor önerebilir misiniz? muhtemelen (ne muhtemeleni, bence kesin) mr isteyecek. istediği mr da sgk anlaşmalı, nispeten ucuz bir yer olmalı.
(6) 

kızılay-bilkent yol sorusu

kibritsuyu #370137 
ankara içi her türlü "nasıl giderim" sorusuna atlayan bir adam olarak bu sefer ben soruyorum.

kızılay veya sıhhiye'den bilkent cyberpark'a nasıl giderim?
(3) 

bir delinin hatıra defteri'ni akün'de izleyen var mı?

kibritsuyu #368147 
bu oyunu izleyebilmiş şanslı azınlık içerisindeyim. lakin ben asıl olması gerektiği yerde, stüdyo sahne'de izledim. stüdyo sahne bildiğimiz sahneler gibi değil. bir sahne ve seyirci koltukları yok. kare şeklinde bir oda düşünün. öyle bir yer. ortadaki vincin etrafına yuvarlak şekilde dizilmiş 150 adet plastik sandalyeye oturuyorsunuz. erdal hoca da vincin üstünden vinci döndere döndere her tarafa oynuyor.

akün'de 361 kişilik koltuk olmasına rağmen yine 150 bilet satılıyor. acaba diyorum orada da seyirci koltukları satılmıyor da aynı şekilde sahneye yuvarlak şekilde plastik sandalyeler mi diziliyor? yoksa 150 kişi normal seyirci koltuklarında oturup normal seyirci formunda mı izliyor?
(5) 

ayak kırılması

kibritsuyu #366548 
sabah babam buzda kayıp düşerek sağ ayak bileğini kırmış. hastaneye götürdük, alçıya aldılar. aslında ameliyat olsa olur ama iki büyük ameliyat geçirdiği ve yaşı da ileri olduğu için "narkoz vermeyelim, alçıyla 1,5-2 ay üzerine basmazsa olur" dediler. tabi ambulans devlet hastanesi aciline götürdüğü için şöyle adam gibi sorup cevap alacağımız bir doktor bulamadık. şimdi evde ayağının altına yastık koyduk yatıyor.

iki tane koltuk değneği aldık (koltuk altından destekli olanlardan) ama onlarla da zor yürüyor. dengesini sağlayamıyor. tuvalet ihtiyacını nasıl görecek? hadi küçüğünü ördekle hallediyor da büyük ne olacak? koltuk değneğine kullandıkça alışır mı? yoksa şu koldan saran değneklerden mi alsak?

ayağonın üstüne basmıyor ama oturduğu zaman ayağını uzatıp topuğunu yere koyması problem olur mu?

banyo olayı, saçını falan nasıl yıkayacak?

şu anda çok az ağrıyor dedi ama ağrısı artarsa ağrı kesici mi alsın ne yapsın, doktor bir şey demedi.

oldum olası çözülemeyen bir kramp problemi var. açıkta kalan ayak parmaklarına falan kramp giriyor. sıcak tutuyoruz ama yine de problem. kramp birmesinin bir zararı olur mu?

son olarak; gerçekten alçı ile tedavi yeterli midir, illa ameliyat gerekebilir mi dersiniz? öyle büyük bir kırık, doku/kas zedelenmesi falan yok. değil anladığım kadarıyla. basit bir şey.

bir de ankara'da ssk anlaşmalı iyi bir ortopedi uzmanı biliyor musunuz?
(3) 

ankara'da metil alkol

kibritsuyu #363999 
bildiğim kadarıyla metil alkol ucuz bir şey. ankara'da bidonla (5 litre falan) metil alkol alabileceğim bir yer biliyor musunuz? ulus'ta modern çarşı'da olurdu ama çarşı yıkıldıktan sonra kayboldu o kimyacılar. nereden bulurum?

sahte rakı falan yapmayacağım. uçakları alkolle yıkadıklarından ilhamla antifrizli cam suyu katkısı diye mavi boyalı su satan şerrefsizler yüzünden arabanın silecek suyuna katacağım donmasın diye. bi zararı olmaz herhalde.
(2) 

hicri gün - kandil

kibritsuyu #363571 
arkadaşlar mevlid kandili hangi gün? "bugün" diyeceksiniz. peki hangi bugün?

bildiğim kadarıyla hicri takvime göre günler, bizim şu anda kullandığımız gibi saat 00:00'dan 23:59'a kadar olan süre değil. akşam ezanından, bir sonraki akşam ezanına kadar geçen süre. ya da onun gibi bir şey. akşamdan akşama bir gün sayılıyor.

peki kandil ne zaman? dün akşam (2 şubat) başlayıp bu akşam (3 şubat) akşamında biten gün mü, yoksa bugün akşam (3 şubat) akşamında başlayıp yarın akşam (4 şubat) bitecek olan gün mü?

ben sanki sormuş muydum lan bunu daha önce, şimdi yazınca pek yabancı gelmedi.
(3) 

yanlış yıkanmaktan çekmiş kazaklar

kibritsuyu #363400 
evet çok severek giydiğim 3-4 tane pofuduk pofuduk kalın yün kazağım, zannedersem 40 derecede yıkadığımız için midir artık neyse çekti. göbekli ve maymun kollu bir adam olduğumdan giyince düdük gibi kalmaya başladı.

şimdi ben bu kazakları ne yapayım? tekrar sündürmek mümkün değil sanırım. aslında aklıma van'a göndermek geldi ama dhög'ün duyurusunda kullanılmamış eşya gönderilmesi gerektiği yazıyor. bu kazaklar birkaç senelik. aslında kullanılmış olmakla beraber yepyeni kazaktan da hiç farkı yok. yani elbette giyilmekten püskümüş, aşınmış, orası burası sökülmüş, giyilecek hali kalmamış kazakları "ben bokunu çıkardım, al sen giy" diye başkasına vermek, verilen insanın onurunu kırar , ayıptır. ama sapasağlam kazak işte. en ufak deformasyonu, aşınması, söküğü yırtığı yok. sadece çekti ve küçüldü. üstüme olsa daha senelerce giyerim. benden bir beden küçük adamın üstüne mis gibi olur. ama kendim giyemiyorum, kullanılmış olduğundan yardım olarak da gönderemiyorum, çöpe mi atacağım şimdi mis gibi kazakları?

hayır bilsem çekiştirerek falan eski haline gelir, sündürüp kendim giyeceğim.
(3) 

haydarpaşa ve trenler olayı

kibritsuyu #362441 
ya ben bu habercilerin, haber yapanların hepsinin ta geçmişini koklayayım be. yüz milyon tane haber bülteni izledim, yazı okudum, bi şu sorunun cevabını öğrenemedim.

söylenen tek şey: haydarpaşa garı'ndan anadolu'ya tren seferleri 2 yıl durduruldu.

öğrenilmek istenen tek şey: lan anladık haydarpaşa'dan anadolu'ya tren seferleri durdu. tren seferleri komple mi durdu, yoksa tren seferleri devam ediyor da haydarpaşa'dan mı değil artık? istanbul-ankara veya ankara-istanbul trenleri çalışmıyor mu? yoksa çalışıyor da ilk/son durak haydarpaşa mı değil? yani fatih ekspresi var mı hala nebileyim bostancı'dan kalkan? son durağı bostancı veya neskimse orası olan? yoksa komple istanbul'a/istanbul'dan tren seferi mi bitti?
(4) 

olumsuzlu olumsuz olumlu cümle

kibritsuyu #362060 
ne demek bu di mi? evet ben de anlamıyorum. az önce bir duyuruda görüp beyin amcıklaması geçirdim. şöyle bir şeydi:

"parmaklıklı ev yok desem yalan olmaz"

yahu ne anlıyorsunuz böyle olumsuzun olumsuzunun olumsuzu falan cümleler kurmaktan? "parmaklıklı ev yok" deseniz olmaz mı? desemsem yalan olur. desem yalan olmaz falan. ne diyorsanız onu diyin canlar. bayaa parmaklık var mıymış yok muymuş anlamak için matematik problemi gibi "yalan olmaz=doğru olur, demek ki parmaklık yokmuş" diye problem çözdüm. edebi sanat mı sizce bu?

"parmaklıksız ev var demesem yalan olmaz."

önce çözün bunu, parmaklık var mı yok mu.
(6) 

ankara'da apartmanda yaşayanlara

kibritsuyu #362055 
apartman görevliniz çöplerinizi saat kaçta alıyor?

bizimki saat 20:00 dedin miydi alıyor çöpleri. ulan benim eve gelmem zaten en erken 19:30. yemek hazırsa oturup yemek yememiz, sofra toplayıp çöpleri atmamız falan en erken 20:30. yemek hazır değilse veya ben geldikten sonra hazırlanacak bir şeyse (balık mesela) en erkem 21:00. ama bu adam en geç 20:00'de alıyor çöpü. kapı çalmak falan da yok. duyuyorum, çöp arabası da gece saat 01:00 civarında geliyor. ben de inadına balıklı malıklı çöpleri kapıya koyuyorum anasını satayım. apartman kokarsa belki daha geç alması gerektiğini anlar, zira daha önce söyledim de erken alıyorsun diye, munis bir adam olduğundan "hı hı tamam" falan dedi ama sanırım anlamamış. kapalı poşette bırakıyorum tabii ki. akabilecek bir şey varsa da kovasıyla birlikte. ama koktu mu kouyor yine, istediğin kadar kapat.

sizin çöpler kaçta alınıyor? saat sekiz erken değil mi çöp almak için?
(8) 

uydu alıcısı sorusu (tavsiye hesabı)

kibritsuyu #359912 
evet uydu alıcısı tavsiyesi istiyorum. ürünü anne baba kullanacağı için öyle yok ethernetten server kiralayıp bilmemne paylaşımıyla yabancı uydu hede hödüsü falan olmasına gerek yok.

aradığım özellikler:

- full hd olsun, en azından turksat'tan yayın yapan 3 hd kanalı izleyebilsinler.
- kanalları istedikleri, alıştıkları gibi sıralayabilsinler.
kanal geçişleri insanı ağlatmasın.
- yabancı maçlarda ntvspor, trt 3 falan şifreleniyo ya, o şifreyi açma imkanı olsun (biss key mi deniyor neyse işte o girilebilsin, şimdiki uydu alıcısında girilemiyor)
- kanal arama kaydetme, güncellemesi falan kolay olsun, starın frekansı değişti, ayarlayamadık. bu arada kanal d falan bozuldu. kendimiz beceremedik.
- hem bu eskisinde discovery, bbc, cnn (orijinal), nat geo falan yok. harbi uyduda mı yok, yoksa cihaz mı bulup ayarlayamamış neyse bunlar falan ayarlanabilir olsun.

yani öyle çok teknik manyak şeyler aramıyorum. insani özellikler istiyorum.

tespit ettiğim cihaz da şu: nextstar ye18000 cx-hd, bütçe de maksimum 200 lira olsun hadi.

ne dersiniz bu cihaza?
(6) 

hangi bal, iyi bal ama ucuz bal

kibritsuyu #356912 
4 kilosu 100 liraya satılanlar dandikmiş onu anladık.

şimdiiii deniyor ki hakiki karakovan balı çok az üretilir, üretimi zordur ve çok pahalı olur. o zaman geçiniz, hakiki karakovan olmayıversin. süzme alacağım için kovanı çok şeyimde değil. yani varsın petekleri çıtaların arasına telle tutturulmuş balmumundan yapay petek olsun. karakovan olmasın boşver.

yeter ki peteklerin içindeki balı gerçek olsun. yani arı hayvanı hakikaten uçsun, gitsin çiçeklerden mi çamlardan mı nerelerden topluyorsa toplayıp bal yapsın, getirsin bu yapay peteğe doldursun. kovanların önüne şeker konularak yapılmasın. hele hele arı müdahalesi bile olmayan doğala özdeş bal aromalı kaynamış şeker (bildiğin ağda yani) hiç olmasın.

evet bu şartları sağlayan hangi bal, ne marka bal?
(5) 

kim milyoner olmak ister yarışmasında...

kibritsuyu #356383 
yeni icat edilen bu "soruya cevap verme süresi" (ilk 2 soruda 15 saniye, sonraki 5 soruda 45 saniye sanırım) cevap veremeden bittiğinde ne oluyor? yarışmacı soruyu bilemedi mi sayılıyor (yanlış cevap vermiş gibi), yoksa cevap vermemiş gibi mi sayılıyor (o andaki ödülü alıp yarışmadan çekilme gibi)?
(2) 

statik elektrik kokusu

kibritsuyu #355958 
arkadaşım elektrik dediğin şey kokar mı yahu? kokarsa bu neyin kokusu? nereden geliyor bu koku? sabah kazağımı giyiyorum, çatır çutur elektrikleniyor ve o tanıdık bildik statik elektrik kokusu geliyor burnuma. fotokopi makineleri ve fotokopiciler de böyle kokuyor, eski tüplü televizyonların ekran camları da (iç tarafındaki ısınmadan dolayı oluşan kablo, devre, lehim vs kokusu değil) böyle kokuyor.

bu kokan ne? tam olarak ne kokuyor? nereden geliyor bu koku? (elektronların bilmemnesi kokuyor falan gibi bir cevap bekliyorum)
(1) 

**televizyon** - program arası reklamlarda bug mı var?

kibritsuyu #354314 
geçen aylarda reklam kuşaklarında bir düzenleme olmuştu. 8 dakikalık reklamlar yerine 4 dakikalık reklamlar girer olmuştu ama girme sıklığı değişmişti. zırt pırt reklam giriyordu.

şimdi de daha beter olmuş sanki. 4 dakikalık reklam giriyor, reklamlar bitiyor, kanalın kendi program tanıtımı giriyor, sonra tekrar 4 dakikalık reklam giriyor. özellikle atv yapıyor bunu.

bug buldular da onu mu istismar ediyorlar, nedir bunun kuralı kaidesi şimdi?
(18) 

sözlük mühendislerine çözümü imkansız tesisat sorusu

kibritsuyu #354181 
evet konumuz 8 katlı, 32 daire ve 2 dükkandan oluşan bir işhanının kalorifer kazanı ve tesisatı ile ilgili.

efendim bu kazan yaklaşık 2 aydır su eksiltiyor. görevli 4 bar'a kadar dolduruyor, daha akşam olmadan 3'e sabaha 2'ye falan düşüyor. en üst katlar ısınmıyor tabii bu durumda. yani ciddi bir kaçak sözkonusu. lakin ne dairelerden, ne dükkanlardan, ne komşu apartmanlardan "su akıyor" falan gibi bir şikayet almadık. ki iki aydır her gün bu kadar su kaçsa koca apartman sel olur akardı. ne tesisatçılar ne mühendisler geldi de çözemedi nereden kaçak olabileceğini.

tek aklımıza gelen, hiçbir daire veya dükkanla teması olmayan, tamamen toprağın altından biri binanın sağ tarafına, biri binanın sol tarafına giden iki adet borudan kaçak olacağı, suyun doğrudan binanın temeline veya kendi açtığı yoldan bilinmeyene gidebileceği oldu (diğer boruların hepsi açıkta veya duvar içinde. oralardan olsa kesin bir yerler ıslanır). bir haftasonu, işhanı kapalıyken su tamamen dolduruldu, sağ tarafa giden borunun vanaları kapatıldı, su yine eksildi. tekrar dolduruldu, sağ tarafın vanaları açıldı, sol tarafın vanaları kapatıldı, su yine eksildi. tekrar dolduruldu, her iki vana da kapatılınca su eksilmedi. fakat bir süre sonra vanalar açılınca kalorifer kazanının hacmi kadar su bir anda foşş diye kazana dolup (sesinden anlıyoruz tabii kazanın içini görme şansı yok) eksildi.

bu sefer dedik ki herhalde kazan su kaçırıyor. ama nereye kaçırıyor anasını satayım. dışındaki korumanın içine kaçsa bir yelrerden akar. hadi yandığı için buharlaşıyor bacadan çıkıyor desen yanmazken de kaçırıyor. kazanın etrafında falan hiç ıslaklık yok. kazanın altı da beton yani, kazan dairesinin zemini. boru gibi doğrudan toprak değil ki emsin gitsin.

nereden kaçıyor abicim bu su? ankara kızılay'dayız. bugün demirdöküm'den gelecekler. onlar da çözemezse, "çözerim" diyen delikanlı mühendis ücreti mukabili gelip çözsün gözünü seveyim bu suyun nereden kaçıp nereye gittiğini.
(6) 

bu ne vurdumduymazlıktır, kabullenmeciliktir insanlardaki...

kibritsuyu #353605 
arkadaş üç ayrı örnek vereyim.

1. ankara konya sokak'ı kesen sokaklardan birindeki apartmanda bir tabela, aynen şu yazıyor: "serbest MUHABESEBECİ mali müşavir bilmemkim"

2. ankara karşıyaka mezarlığında bir mezar taşı: "bilmemkim YORULMZA" (zaa xdxd tövbe yarabbim) (bir insanın "yorulmza" diye soyadı olabileceğine ihtimal vermiyorum, ha dedik belki nüfus memuru yanlış yazmıştır, lan sülalenin soyadı yanlış oldu herif yüzünden, aynı durum mermerci için değil nüfus memuru için geçerli o zaman)

3. ankara sıhhiye lale sokak'ta bir büfenin camekanındaki yapıştırma harfler "sıkma POTRAKAL suyu"

ulan denyo musunuz birader, hadi tabelacı mermerci dangalak, yazdığı şeyi okumadan basmış, nasıl kabul edip kullanıyorsunuz lan onları? ben olsam yapanın kafasında kırardım yeminle yahu. nedir insanlardaki bu vurdumduymazlık, kabullenme? "s.ktir git doğrusunu yap getir beceriksiz herif" diyemiyorlar mı? "yapmışsın madem, boşver öyle kullanalım" denecek hatalar mı lan bunlar?
(5) 

ankara karşıyaka mezarlığı'na gidiş

kibritsuyu #352776 
arkadaşlar ankara karşıyaka mezarlığı'na toplu taşıma ile (tercihen kızılay veya sıhhiye'den, ama ulus'tan falan da olur) nasıl ulaşabiliriz? aslen gitmek istediğimiz yer cenazelerin kalktığı cami. mezarlığın ne tarafında kalıyor onu da bilmiyorum.
(2) 

bin ve cue dosyalarını cd'ye yazma

kibritsuyu #349347 
efem öncelikle söyleyeyim, bilgisayarıma ek bir program kurmam pek mümkün değil. yani daemon tools veya nero falan kuramam. bilgisayarımda cd yazmak için sadece bilgisayarla birlikte gelen toshiba'nın disc creator yazılımı var.

şimdi bir şey indirdim, içinden bin ve cue dosyaları çıktı. ben bunları açıp kullanmak istiyorum. cd'ye yazdırmam gerekiyorsa yazdırayım, sanal sürücüye falan gerek yok yani.

nasıl yaparım?
(6) 

psikopat güvercin

kibritsuyu #348933 
artan bayat ekmekleri ıslatıp pencerenin önüne koydum güvercinler yesin diye. 3-4 tane güvercin fark etti, geldiler. lakin bir tane güvercin var, ne kendisi yiyor, ne de diğerlerine yediriyor. resmen gelip ekmeklerin başında nöbet tutuyor. hayır kendi yese neyse de kendi de yemiyor, başka güvercin gelince üstlerine yürüyüp onları da kovalıyor. dünyanın ekmeği var, hepsine de yeter.

kendi aralarındaki meseleye karışmayım diyorum ama üzülüyorum da, hayvanlar aç ama yiyemiyorlar. kendisi de yemiyor ipne. naapiyim ben bunlara?
(4) 

bunları hala kullanan var mı?

kibritsuyu #347498 
çok merak ettim. 90'ların ortalarında akşam olunca işyerindeki bilgisayarların kasası, monitörü ve klavyesi hususi bu iş için yapılmış kılıflar ile örtülürdü toz olmasın diye.

laptop'ları geçelim, şimdi her yerde bakıyorum hepsi leş gibi toz içinde. bu kılıflardan hala satılıyor mu, alıp kullanan var mı?

tüplü monitör kullananlara ek: ekranına ekran filtresi takan var mı? lcd kullandığı halde taka var mı? bu ekran filtresi denen şey hala satılıyor mu?
(1) 

demo tonerin doluluk yüzdesi

kibritsuyu #346496 
hp laserjet p1102w model lazer yazıcının, ilk satın alındığında yazıcı ile birlikte gelen ve tam dolu olmayan demo tonerinin içinde ne kadar toner vardır? yani tam dolu değildir de yüzde kaçı doludur? bu tonerle 800-900 sayfa yazdıran, normal tam dolu tonerle ne kadar yazdırır?
(1) 

behzat ç. 45. bölüm - aman diyim feci spoiler içerir

kibritsuyu #345870 
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

45. bölümün sonundan hiçbir şey anlamadım. hadi selim köstebekmiş onu anladık. anladık da bu herif artık cinayet büroda değil bu bir. tahsin "bu operasyon gizli olacak, eda'nın yakaladığı kel adamın da bizde olduğunu bilmiyorlar, öldü diye servis ettik" dediğinde de orada değil bu iki. nezaretteki kel adam buluşma yerini hayalet'e yazıp verdiğinde de selim savcının odasında yok bu üç.

selim neyin haberini uçurmuş yani? bunlar kel adamın ölmeyip nezarette olduğunu, buluşma yerini söylediğini/söyleyebileceğini, polisin o depoya geleceğini falan nereden bilmiş? daha doğrusu selim nereden bilmiş de söylemiş?

ben şahsen köstebek yine akbaba*, olmadı hayalet, o da olmadı döt korkusundan cevdet falan sandım da selim ne alaka?
(3) 

ing bank nasıl banka?

kibritsuyu #344727 
yahu günlük paket diye bir şey var ing bank'ta. diyorlar ki vadesiz hesap, buna bağlı kredili hesap, kredi kartı ve iki adet otomatik ödeme talimatı verin, ne karttan, ne hesaptan ücret almayalım, havaleleri eft'leri bedava yapın, bir de üstüne otomatik ödemelerinizin %2'sini bonus diye geri ödeyelim.

ben bunların hepsini garanti'den alıyorum zaten. hadi otomatik ödeme talimatı verince hesaptan ücret almıyorlar ama havale 1 lira, eft 2.75 lira, aynı gün eft istersen 5 lira, kart ücreti 45 lira. 400-500 liralık otomatik ödeme talimatım var. İNG BANK ayda 8-10 lira bonus verecek durduk yere.

bu ing bank'ta bi çapanoğlu mu var, sonradan sürpriz çıkarmasınlar, ya da banka ile ilgili sıkıntı yaşamayayım? gittim bankaya konuştum çok süper geldi. bilen kullanan var mı?
(1) 

bir entry vardı onu arıyorum

kibritsuyu #341557 
reklam tasarımı yapan birisi girmişti sanki. victorinox isviçre çakısı reklamı idi. ilk başta koca bir alet kutusunun içinde victorinox şeklinde bir reklamken, müşteri ilk tasarlanan haline karışa karışa değiştirmişti. ilk haliyle alakasız saçma sapan bir hale dönüşmüştü. resimleriyle anlatan bir entry idi.
(3) 

başkasının döküp saçtığı şeylerde strese girme

kibritsuyu #341432 
başlık saçma oldu.

efendim üst katımdaki ofiste çalışan komşu sürekli yerlere bir şey düşürüyor, döküp saçıyor. tam tepemden çarkhşşş diye bir şeyin (mesela ataş kutusu, kalemlik vs) düşüp dağılma sesini duyunca sanki dağılan şeyleri ben toplayacakmışım gibi strese giriyorum. oysa ki bana ne, benle alakası bile yok, başka bi adamın ofisi orası.

anormal miyim sizce?
(2) 

behzat ç. ikinci sezon (spoiler içerir)

kibritsuyu #340988 
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

izleyenler bilirler. bildiğiniz üzere behzat geçirdiği travma sonucunda ikinci sezona suskunlukla başladı ve hiç konuşmadı. "ilk söyleyeceği laf ne olacaki ne zaman ilk defa konuşacak" diye tartışılırken, adına sözlükte başlıklar açılırken, ikinci bölümde tren istasyonunda otururken gayet normal, hiçbir şey olmamış gibi abisiyle konuşmaya başladı.

arada bir şey mi kaçırdım ben? yani ilk konuşma anının özel olacağını, "aaa amirim konuştu, behyzat konuşmaya başladı" falan gib bir olay olacağını bekliyordum, herkes de bunu bekliyordu. ama birinci bölümü konuşmayarak bitirip, ikinci bölümde de hiçbir şey yokmuş gibi normal normal konuştu, kimse de şaşırmadı. böyle oldu di mi? arada kaçırdığım bir sahne falan olmadı?

edit: (bkz: behzat ç.'nin ağzından çıkacak ilk kelime) artı dizinin kendi başlığı.
(9) 

"tüp taktırsak mı" sorunsalı

kibritsuyu #340958 
kurşunsuz benzin litresi: 4.22 lira
otogaz litresi: 2.39 lira

araba 2001 model renault clio 1.4 16V. şehir içi tüketimi 100 litrede 8 - 8.5 litre.

bir depo kurşunsuz benzin ile 450-480 km. gidiyoruz, depomuz 180 liraya doluyor.

soru: stepneyi çıkarıp yerine takılan simit şeklindeki lpg deposu kullanırsak, bir full depo lpg kaç litredir, kaça dolar ve bununla kaç kilometre yol yaparız?

eksik parametre kalmadı galiba ama varsa hatırlatın ekleyeyim.
(2) 

spk lisanslama sınavı süresi

kibritsuyu #338804 
dördüncü keredir giriyorum. tek modülden gireceğim ama hatırlamıyorum. affedersiniz küfür etmemek için zor tutuyorum kendimi, bu babasının avradını sevdiğimin kılavuzunda da "sınav x dakikadır" falan yazmıyor. ilk 30 dakika ve son 15 dakika çıkılmaz yazıyor. en az 45 dakika olduğunu çıkarabiliyoruz da anasını satayım toplamı kaç dakika be? kaç dakika ulan tek modülden girilen sınavın süresi?
(20) 

343. dönem askere gidecekler buraya

kibritsuyu #338671 
herkesin daha kolay faydalanabilmesi için ayrı ayrı duyuru açmak yerine gideceğiniz şehir ve birlik hakkında bilgi almak için bu duyuruyu kullanabilirsiniz.
(7) 

balık pişirmek - neyi yanlış yapıyorum

kibritsuyu #338486 
her türlü yemeği milleti şaşırtacak kadar iyi yapabilen bir herif olarak şu balık denen mübarekle bir türlü anlaşamıyorum a dostlar. fırın tepsisine koyup öylece pişirmek haricinde balık, türü fark etmeksizin her türlü balık benim elimde ziyan oluyor.

1. kızartma yapıyorum. yapışmaz kaliteli teflon tava. bir tarafı pişiyor, maşayla tutup çevireyim diyorum tuttuğum yerden kopup dağılıyor lan. paramparça oluyor. az yağlı, çok yağlı, az unlu, çok unlu, az pişmiş, çok pişmiş her türlü denedim, hep dağıldı. büyük küçük balık fark etmeksizin bu böyle. ha yalan olmasın, bir tek dilim dilim edilmiş palamutta başarıya ulaştım.

2. ızgara, özellikle mangal. bunu daha önce de sormuştum. yabışıyo balıklar. yine aynı şekilde çevirirken yarısı telde kalıyor hacı. güzelim çipuralar karagözler ziyan oluyor. ızgarayı yağladım olmadı, balığı yağladım olmadı, balığı kuruladım olmadı, ızgaraya soğan dediler, sürdüm olmadı. iyice pişir öyle çevir dediler olmadı, bi de üstüne yandı kömür oldu. iyice pişirme dediler olmadı.

olmuyor dostlar olmuyor. nedir yanlışım?
(4) 

absinth, absent, absinthe apsenth, absinfdsjknkl

kibritsuyu #338376 
şu pelin otundan yapılıp %70 alkol içeren çek içkisi mi neyse onun adı nedir lan, egzoz, eksos, ekzoz, ekzos gibi bir fenomen midir herkes başka isimle satıyor? yoksa bi tane orijinali var da ötekiler çakma mıdır nedir bu işin aslı?
(7) 

canon 18-55 is + 55-250 is vs. 18-135

kibritsuyu #336591 
body: canon 550d

a) 18-55 is + 55-250 is ile birlikte 2800 lira
b) 18-135 ile birlikte 2400 lira

garantili faturalı.

hangisini tercih edeyim dersiniz? 18-135 nasıldır ki?
(3) 

mobese kameraları ses kaydediyor mu?

kibritsuyu #336063 
hani haberlerde falan gösterir "mobese kameralarına takılan trafik kazaları" falan diye. bu kazaların hepsinde araba fren yapıyor ihihihihiiii fren sesi. bir yere çarpıyor, ya da iki araba çarpışıyor dırkkkşşş çarpma sesi.

bu kameralar sesi de alıyor mu, yoksa tv çalışanları boş boş vermeyelim diye oturup bunlara ses efekti mi ekliyorlar?
(9) 

nato biber gazı

kibritsuyu #332206 
eve, işyerine, cebimize, arabaya, işhanının görevlisine falan alalım dursun diyoruz ne olur ne olmaz. nette tanesini 5 liraya satan da var, 10 liraya satan da var. aynı biber gazı. ikisi de orijinal diyor, alman diyor.

ucuz olan çakma falan olabilir mi, var mı bunun da çakması, çok sayıda alacağız, kazık yemeyelim?
(2) 

microsoft security essentials sorusu

kibritsuyu #331222 
bu virüs programını kullanıyorum, memnunum şimdilik. ama bir sıkıntısı var. bu program bana sürekli "bilgisayarınız korunmuyor olabilir, bir süredir tarama yapmadınız" diyip duruyor. tarama yapıyorum, aradan daha 12 saat geçmeden yine o yeşil tik işareti sayı ünleme dönüşüp "belki korunmuyor bir süredir tarama yapmadın hede hödö" diyor. lan 10 dakikada bir tarama yapacak halim yok. tamam 1-2 hafta taramamışsam hatırlat da daha dün gece tarattım, sabah oldu, "bir süredir taratmadın". yok mu bunun ayarı bişeyi?
(4) 

vücudun sindirim-boşaltım kararı

kibritsuyu #330735 
saçma bir başlık oldu ama neyse.

şimdi geçen gün birisi nasıl bağırsaklarımı tertemiz olurum diye sormuş. cevap olarak da "kavun ye, önünü alamazsın" denmiş kendisine.

şimdi, bizim vücudumuz yediğimiz içtiğimiz şeyleri sindirim yoluyla mı, boşaltım yoluyla mı atacağına nasıl karar veriyor? ben kavunu çok severim, oturur iki koca kavunu gık demeden yerim, ama beton gibi de s.çarım. kavunun bana etkisi çiş şeklinde olur. 5 dakikada bir işemeye giderim. ama ötekisi kavun yiyince ishal oluyor. onun kavunu sindirim yolunu cıvıtıp ishal olarak bağırsaktan çıkıyor, benim kavunum boşaltım yoluyla böbreklere geçip çiş olarak çıkıyor. kim nasıl karar veriyor buna?
(11) 

kaşık pozisyonu

kibritsuyu #330729 
sorum kaşık pozisyonunda uyuyan çiftlere.

kaşık pozisyonunda uyuyorsunuz. arka tarafta duran kişinin yukarıdaki eli partnerine sarılmış vaziyette.

peki altta kalan el nerede? bu eli ne yapıyoruz?
(5) 

çip midir entegre midir her neyse ondan

kibritsuyu #329101 
evet bu devrelerin, anakartın, ekran kartının falan üstünde gördüğümüz kare veya dikdörtgen olup, dört kenarından milyor tane bacakla karta bağlı olan o siyah arkadaşları soruyorum. bunların içinde ne var abi?

elektronik mühendisi bir arkadaşıma sordum, anlattı ama anlamadım haliyle "hede" diye arat google'da dedi, o hedeyi unuttum. ne diye aratayım? (transistör değil. 3-4 harfli bir şey söyledi)

bi de bu sorduğum arkadaş kod falan yazıyor bunun içine. yani içinde ne var ki c dilinde yazılmış o kodu anlayıp uyguluyor, nasıl bir şey abi bu teknoloji ne tuhaf bir şey.
(4) 

firefox'ta açık sekmenin ayısından açma

kibritsuyu #328502 
efem şimdi diyelim ki bir sekmede ekşi sözlük açık. o orda dururken yeni bir sekme veya yeni bir sayfa açıyorum, adres çubuğuna eksisozluk.com yazmaya başlıyorum, altta çıkıyor. onu seçip entry diyorum, firefox yeni açtığım sekmede/sayfada o adresi getirmek yerine hooop az önce açık olan ekşi sözlük sayfasını getiriyor önüme. getirmesin. yeni sekme/sayfa açıp halihazırda açık duran bir sitenin adresini giriyorsam bile yeni girdiğimde bi daha açsın, açık olanı getirip önüme koymasın. bu nasıl olacak?
(7) 

harici harddisk kablosu... 18+ (küfür içerir)

kibritsuyu #326850 
harici harddiski cihasza bağlamaya yarayan kablonun maliyeti ne kadardır canlar? bu amını ırzını siktiğimin harddisk üreticileri bu götüne koduğumun kablosunu iki karış yapmak yerine üç karış yapsalar çok mu zarara giriyorlar?

o kadar heves edip aldığım, içine film doldurur, lcd tv'nin arkasına takarım dediğim ismi lazım değil bir firmanın kutusundan çıkan bi de usb 3.0 denen kablo, tv'nin durduğu sehpanın üstünden , tv'nin usb girişine yetişmiyorsa, harddisk kablo üstünde asılı kalıp havada duruyorsa ben bu kabloyu kimin götüne sokmalıyım? harddiskin altına kitaptan destek mi yapmalıyım, tv'nin arkasında armut gibi mi sallandırmalıyım, usb 3.0 denen sikimin kablosunun uzununu nereden bulmalıyım?

not: küfürlü diye silinirse temizini tekrar yazarım. ama silmezseniz de sevinirim. zira sinirliyim, küfür etmek istiyorum. kimse üstüne alınmasın diye marka belirtmedim.
(3) 

trafik cezası ne kadar zamanda...

kibritsuyu #325231 
ankara'daki kırmızı ışık kameralarına veya konya yolundaki, havaalanı yolundaki vs hız kameralarına yakalanıp ceza yemişsek;

1. bu ne kadar zaman içinde internetteki ceza sorgulama şeysine düşer?
2. eve ne kadar zaman içinde gelir?

şehir yukarıda da belirttiğim gibi ankara.
(3) 

ankara kentpark prestige sinemaları nasıldır

kibritsuyu #325174 
cuma günü behzat reyiz'i izlemeye gideceğiz. içlerinde en ucuzu bu. peki nasıldır? sözlükte epey öven var. rezil diyen de var. behzat salon 4'te. bu salonu bilen var mı? büyük kocaman perde severim. perdesi büyük müdür? evde lcd televizyondan izliyor hissi olmasın. kocaman olsun. önümdekinin kafası önüme gelmesin. salon enine geniş olsun, dolayısıyla widescreen olsun. kare ekranda üstten alttan boşluk bırakıp ufaltarak widescreenleştirilmesin.

bu kriterlere uyuyor mu?
(25) 

seviyorum lan sizi

kibritsuyu #322188 
bu benim ekşi duyuru'daki 1000. duyurum. kendimi hiçbir şeye faydası olmayan, boş bir adam olarak hissettiğim şu dünyada, en azından birilerine yardımcı olabilme imkanı sunduğu için, bir şeylere faydalı olabildiğimi hissettirdiği için, 15 senelik internet hayatımda girdiğim en güzel site olduğu için ekşi duyuru'ya, bu siteyi yaratan compumaster ve fader'a, modere edenlere, sorularıma cevap verenlere, sorularına cevap verdiklerime, hepinize bu 1000. duyurum aracılığıyla çok teşekkür ediyorum. sizi seviyorum.

(soru olarak açıyorum ki bir ay sonra silinmesin.)

not: beni kadın zannedenler varmış. hayır ben bir erkeğim.

mobil görünümden çık