sevgili arkadaşlar. sadece kendimin kullandığı ama iş ve ev arasında taşıdığım bilgisayarım ile facebook'a ne zaman eve getirip girmek istesem facebook hesabımı geçici olarak kilitliyor. "hesabın geçici olarak kilitlendi. açmak için aşağıdaki adımları uygula" diyip bana fotoğraflardan arkadaşlarımı buldurup hesabı açıyor. ertesi gün yine aynı terane.
güvenlik siki midir nedir farklı ip'den girince yapıyor sanırım bunu. tahminim o yönde. evdeki modem de sürekli kapanıp açıldığı için ip sürekli değişiyor, bu da sürekli başka yerden giriyom zannedip güvenlik prosedürü uyguluyor.
nereden kapatırım bunu ben? sıkıldım her sefer fotoğraftan arkadaş bulmaktan.
güvenlik siki midir nedir farklı ip'den girince yapıyor sanırım bunu. tahminim o yönde. evdeki modem de sürekli kapanıp açıldığı için ip sürekli değişiyor, bu da sürekli başka yerden giriyom zannedip güvenlik prosedürü uyguluyor.
nereden kapatırım bunu ben? sıkıldım her sefer fotoğraftan arkadaş bulmaktan.
şimdi cahil cühela diyeceksiniz kesin.
bu midye dolma nasıl yapılıyor? hayvanı denizden çıkardık. bir şekilde pişiyor herhalde onu da anladık (nasıl piştiğini söylerseniz sevinirim).
benim aklımın ermediği yer pilav kısmı. o pilavı kabuğun içine nasıl koydun arkadaş? hadi açıp koydun. geri nasıl kapattın lan, sımsıkı da kapalı pezevengin kabuğu. açıp yediğim dolmanın kabuğunu geri birbirine takmayı denedim olmadı.
nedir bunun sırrı?
"denizden pilavıyla çıkıyor" diye espri yapmayın, geçti onun modası.
bu midye dolma nasıl yapılıyor? hayvanı denizden çıkardık. bir şekilde pişiyor herhalde onu da anladık (nasıl piştiğini söylerseniz sevinirim).
benim aklımın ermediği yer pilav kısmı. o pilavı kabuğun içine nasıl koydun arkadaş? hadi açıp koydun. geri nasıl kapattın lan, sımsıkı da kapalı pezevengin kabuğu. açıp yediğim dolmanın kabuğunu geri birbirine takmayı denedim olmadı.
nedir bunun sırrı?
"denizden pilavıyla çıkıyor" diye espri yapmayın, geçti onun modası.
muammer güler'in tapeleri, bilmemkimin tapeleri.
tape tape tape. tape ney lan?
"teyp" mi diycem, hani eskiden teybe sesimizi çekerdik falan o hesap. ama yıllardır memlekette teyp dedik biz buna. ilk defa duymuyoz yani teyp lafını. herkes yazıldığı gibi tape diyor. başka bir şey sanırım he?
tape tape tape. tape ney lan?
"teyp" mi diycem, hani eskiden teybe sesimizi çekerdik falan o hesap. ama yıllardır memlekette teyp dedik biz buna. ilk defa duymuyoz yani teyp lafını. herkes yazıldığı gibi tape diyor. başka bir şey sanırım he?
efendim teledünya'nın bir facebook kampanyası var. facebook sayfalarını beğenip ilgili sayfadaki kutucuğa tc kimlik numarasını yazan kullanıcılarına, abone oldukları paketin bir üst paketini 1 aylığına hediye ediyorlar.
fakat şöyle bir problem var, benim toplamda kendi adıma iki ayrı teledünya aboneliğim var. biri kendi evimde, biri annemin babamın evinde. tc kimlik numarasını yazıp başvurduğumda bu adamlar benim hangi aboneliğim için kampanya başlatacaklar? annemler teledünya pek izlemez. yani üst paket, sinema paketi falan onların işine yaramaz. ben kendi evim için istiyorum. bunu belirtebileceğim bir yer de yok.
nasıl yapabiliriz?
fakat şöyle bir problem var, benim toplamda kendi adıma iki ayrı teledünya aboneliğim var. biri kendi evimde, biri annemin babamın evinde. tc kimlik numarasını yazıp başvurduğumda bu adamlar benim hangi aboneliğim için kampanya başlatacaklar? annemler teledünya pek izlemez. yani üst paket, sinema paketi falan onların işine yaramaz. ben kendi evim için istiyorum. bunu belirtebileceğim bir yer de yok.
nasıl yapabiliriz?
elimde 150 gb kadar fotoğraf ve video var. onbinlerce hatıra. kaybolmasını istemiyorum. şimdi bunlar biri 3,5 inç sabit, biri 2,5 inç taşınabilir wd marka harddiskte ve bir adet laptop'ın c sürücüsünde saklanıyorlar. hatta laptop'takiler bilgisayar bozulup formatlanınca silindi. harddisktekiler sağlam.
ama güvenmiyorum harddisklere. bozulur mozulursa onca hatıra çöpe gider. eskiden çift katman dvd'lere çekip kütüphanede kutusunda saklardım ama iş çığrından çıktı. nasıl yaparım ederim de bunları güvenli ve kaybolmayacak şekilde saklarım?
yandex.disk'e yükleyeyim dedim, 150 gb yüklemek günler sürer dediniz. ne yapayım ne edeyim ki sonsuza kadar dursun bunlar?
ama güvenmiyorum harddisklere. bozulur mozulursa onca hatıra çöpe gider. eskiden çift katman dvd'lere çekip kütüphanede kutusunda saklardım ama iş çığrından çıktı. nasıl yaparım ederim de bunları güvenli ve kaybolmayacak şekilde saklarım?
yandex.disk'e yükleyeyim dedim, 150 gb yüklemek günler sürer dediniz. ne yapayım ne edeyim ki sonsuza kadar dursun bunlar?
niye alınmasın ki di mi? note 3 çok pahalı. note 2'nin de fiyatları epey düşmüş. çok büyük bir eksisi var mı note 3'e göre? yani tabii var daa eşim kullanacak telefonu. ona yeter gibime geliyor. ne dersiniz, alalım mı note 2?
efendim utorrent isimli programda seeders ve leechers diye iki sütun var. sütunlarda da bi normal sayı, bi de parantez içinde sayı var. parantez dışındaki ne, parantez içindeki ne? seeder ve leecher'ın ne olduğunu biliyorum onu anlatmanıza gerek yok. aslında parantezi de biliyorum da yanlış mı biliyorum diye sormak istedim. zira ortada bence mantıksız bir durum var. cevaplar gelsin açıklayacağım.
yarışmacılar kulaklık takılı olarak şarkı söylüyorlar. o kulaklıktan ne duyuyorlar?
makro lens alabileceğim yok. lensi ters takmayı da denedim ama hem af olmaması, hem de diyafram ayarlayamamak hevesimi kaçırdı. dedim bari bu close up filtrelerle idare edelim. ebay'de de gayet ucuza satıyorlar dörtlü beşli setleri. yalnız birkaç sorum var.
iki tane lensim var. biri 18-135mm f3.5-5.6, biri 50mm f1.8
hangisine göre alırsam makroda daha güzel performans elde ederim?
af konusunda bir sıkıntı yaşamam di mi?
bir makro lens kadar olmasa da tatmin edici bir şeyler çekebilir miyim? mesela birkaç tanesini üstü üste taksam sineğin böceğin kıllarını, gözünün peteklerini falan çekebilir miyim?
iki tane lensim var. biri 18-135mm f3.5-5.6, biri 50mm f1.8
hangisine göre alırsam makroda daha güzel performans elde ederim?
af konusunda bir sıkıntı yaşamam di mi?
bir makro lens kadar olmasa da tatmin edici bir şeyler çekebilir miyim? mesela birkaç tanesini üstü üste taksam sineğin böceğin kıllarını, gözünün peteklerini falan çekebilir miyim?
yahu bende mi bir anormallik var, sözlükte mi var bilemedim.
ekşi sözlük yazarları bugün kemal kılıçdaroğlu ile buluşuyorlar. hafızam beni yanıltmıyorsa birkaç ay önce yine bir buluşma olmuştu. hatta çekilen fotoğraftaki kız olay olmuştu, memesini koluna değdiriyor diye. yani yaşlandım da bu kadarını yazıyor olamam herhalde. madde falan da hayatımda kullanmadım kullanmam.
şimdi ben bu önceki kemal kılıçdaroğlu buluşması ile ilgili başlığa, kızın memesini değdirmesi ile ilgili başlığa falan nasıl ulaşabilirim anasını satayım.
kemal kılıçdar* sözlük*
kemal kılıçdar* ekşi*
kemal kılıçdar* buluşma*
kemal kılıçdar* kız*
kemal kılıçdar* kadın*
kemal kılıçdar* meme*
kemal kılıçdar* kol*
kemal kılıçdar* değdir*
hiçbiri sonuç vermiyor. ya bütün bu önceki buluşma yalandı, beni kandırdılar, truman şov gibi bir oyun oynandı, ya ben habersizce zerk edilen maddelerin etkisinde halüsinasyon yaşadım, ya da amk bulamıyorum lan. daha ne gibi bir arama kriteri denemeliyim ki ulaşayım biri bana anlatsın gözünüzü seveyim.
not: 14 aralık buluşması başlığının ilk entry'sinde dhög demiş li "temmuz'daki buluşmanın ikinci ayağı". demek ki ben hayal görmemişim var böyle bir şey.
kemal kılıçdar* temmuz*
da sonuç vermiyor.
aramaya inandım, hatta aramaya taptım ama bulamadım. söyleyin hata nerde.
ekşi sözlük yazarları bugün kemal kılıçdaroğlu ile buluşuyorlar. hafızam beni yanıltmıyorsa birkaç ay önce yine bir buluşma olmuştu. hatta çekilen fotoğraftaki kız olay olmuştu, memesini koluna değdiriyor diye. yani yaşlandım da bu kadarını yazıyor olamam herhalde. madde falan da hayatımda kullanmadım kullanmam.
şimdi ben bu önceki kemal kılıçdaroğlu buluşması ile ilgili başlığa, kızın memesini değdirmesi ile ilgili başlığa falan nasıl ulaşabilirim anasını satayım.
kemal kılıçdar* sözlük*
kemal kılıçdar* ekşi*
kemal kılıçdar* buluşma*
kemal kılıçdar* kız*
kemal kılıçdar* kadın*
kemal kılıçdar* meme*
kemal kılıçdar* kol*
kemal kılıçdar* değdir*
hiçbiri sonuç vermiyor. ya bütün bu önceki buluşma yalandı, beni kandırdılar, truman şov gibi bir oyun oynandı, ya ben habersizce zerk edilen maddelerin etkisinde halüsinasyon yaşadım, ya da amk bulamıyorum lan. daha ne gibi bir arama kriteri denemeliyim ki ulaşayım biri bana anlatsın gözünüzü seveyim.
not: 14 aralık buluşması başlığının ilk entry'sinde dhög demiş li "temmuz'daki buluşmanın ikinci ayağı". demek ki ben hayal görmemişim var böyle bir şey.
kemal kılıçdar* temmuz*
da sonuç vermiyor.
aramaya inandım, hatta aramaya taptım ama bulamadım. söyleyin hata nerde.
umut sarıkaya'nın bi karikatürü vardı. tiyatroda seyircilerin arasına karışmış oyuncu tam yanlarında bi anda laaps diye kalkınca adam kalp krizi geçiriyordu da "lanet olsun araya karışmalı tiyatro babam kalpten gidiyo lan" diyordu yanındaki.
iki saattir google görselleri tarıyorum bulamadım. google araması da sonuç vermedi. bi bulduruverseniz.
iki saattir google görselleri tarıyorum bulamadım. google araması da sonuç vermedi. bi bulduruverseniz.
1. laptop için şu ufak boyutlu olanlardan.
2. kablosuz
3. linke orta tekerleğin üstüne basarak tıklayınca yeni sekmede açsın. yani orta tekerleğe basılabilsin.
4. orta tekerleğe basarken tekerleğin milimetrik hareketinde sayfa aşağı yukarı kaymasın. o kadar da hassas olmasın.
5. tekerleği sağa veya sola ittirmek suretiyle çift klik yapılabilsin.
3 sene önce kullandığım ve bozulan logitech m305 marka mouse'um aynı böyleydi. bozuldu. artık kalmamış da bundan. gittim daha kalitelidir, yeni modeldir diye logitech m325 diye bir şey aldım. çift klik yapılamıyor. butonlara heeeerrr türlü görev atanabiliyor ama çift klik yokmuş artık. ayrıca tekeri bok var gibi aşırı hassas. milim oynatsan sayfa kayıyor. linke denk getirip tekerleğe tıklayarak yeni sekmede açmak neredeyse imkansız. o link fırt fırt diye kaçıyor elinin altından.
marka model fark etmez. 50 liraya kadar bütçem var.
2. kablosuz
3. linke orta tekerleğin üstüne basarak tıklayınca yeni sekmede açsın. yani orta tekerleğe basılabilsin.
4. orta tekerleğe basarken tekerleğin milimetrik hareketinde sayfa aşağı yukarı kaymasın. o kadar da hassas olmasın.
5. tekerleği sağa veya sola ittirmek suretiyle çift klik yapılabilsin.
3 sene önce kullandığım ve bozulan logitech m305 marka mouse'um aynı böyleydi. bozuldu. artık kalmamış da bundan. gittim daha kalitelidir, yeni modeldir diye logitech m325 diye bir şey aldım. çift klik yapılamıyor. butonlara heeeerrr türlü görev atanabiliyor ama çift klik yokmuş artık. ayrıca tekeri bok var gibi aşırı hassas. milim oynatsan sayfa kayıyor. linke denk getirip tekerleğe tıklayarak yeni sekmede açmak neredeyse imkansız. o link fırt fırt diye kaçıyor elinin altından.
marka model fark etmez. 50 liraya kadar bütçem var.
arkadaşlar bunu sormaya gerçekten utanıyorum. ayar üstüne ayar yiyebilirim, gerizekalı damgası yiyebilirim ama sormam lazım.
instagram'da fotoğraf paylaşan kişiler, paylaşımın altına #winter #snow #walking #hede #hödö #friends falan diye tag'ler yazıyorlar. lan cümlenin baş harfini büyük yapmaya bile üşenen adamların, bunları klavyeden # işaretini bulup açıklama kısmına tek tek yazmış olmalarına ihtimal vermiyorum. bir yerden seçiyorlar gibi.
nasıl yapılıyor abi bu, benim paylaştıklarım götüm gibi kalıyor altı bomboş. nereden nasıl yapılıyor bu iş? bi de ne işe yarıyor ki? sadece şekil mi, twitter gibi tag'e tıklayınca (evet hiç tıklamadım, tıklayıp anlamak da bir yöntem) aynı tag'li fotoğraflar mı geliyor?
android kullanıyorum çok lazımsa bu bilgi.
instagram'da fotoğraf paylaşan kişiler, paylaşımın altına #winter #snow #walking #hede #hödö #friends falan diye tag'ler yazıyorlar. lan cümlenin baş harfini büyük yapmaya bile üşenen adamların, bunları klavyeden # işaretini bulup açıklama kısmına tek tek yazmış olmalarına ihtimal vermiyorum. bir yerden seçiyorlar gibi.
nasıl yapılıyor abi bu, benim paylaştıklarım götüm gibi kalıyor altı bomboş. nereden nasıl yapılıyor bu iş? bi de ne işe yarıyor ki? sadece şekil mi, twitter gibi tag'e tıklayınca (evet hiç tıklamadım, tıklayıp anlamak da bir yöntem) aynı tag'li fotoğraflar mı geliyor?
android kullanıyorum çok lazımsa bu bilgi.
yandex disk'e 150 gb fotoğraf upload etmek ne kadar (kaç saat, kaç gün) sürer?
ttnet netlimitsiz 8mbit'e kadar denilen tarife. modem arayüzünde adsl hızı 795 / 8187 kbps yazıyor.
ttnet netlimitsiz 8mbit'e kadar denilen tarife. modem arayüzünde adsl hızı 795 / 8187 kbps yazıyor.
o kadar bilişimci olmasına rağmen buradan düzgün cevap alabileceğimden hiç ama hiç ümidim yok. herkes ahkam kesecek eminim. yine de sorayım.
bilgisayarımı formatladım. nedeni önceki duyurularımda mevcut. şimdi yeniden kurdum. lakin muhasebe programımın (zirve müşavir) çalışabilmesi için microsoft sql server 2000 desktop engine denen bir programı kurmam lazım. MSDE olarak da biliniyor. bu program bayaa eski versiyon bi program. windows 7 ile uyumlu değil. hatta kurarken uyumlu değil diye uyarıyor. lakin "boşver geç, kurmaya devam et" diyince de kuruyor ve çalışıyor. muhasebe programımı da çalıştırıyor. hatta görev çubuğunda bilgisayar kasası üstünde play işareti gibi bir simge çıkıyor. 2010 yılından beri sorunsuz kullandım böyle.
şimdi ben bu msde denen programı kuramıyorum arkadaş. geçen formattan sonra kurmuştum, şimdi kurulmuyor. time remaining 3 seconds diyip kalıyor öyle saatlerce. biter diye bekliyorum bitmiyor.
sql server'ın 2005, 2008 bir sürü versiyonunu kurdum kaldırdım, cillop gibi formatlanmış bilgisayarın kur kaldır amına kodum, ama onlar işe yaramadı. illa da msde kurulacakmış. ama kurulmuyor. programın (zirve müşavir'in) teknik desteği de uzak bağlantı yapıp tıkır tıkır bi şeyler yaptı o da kuramadı.
niye kurulmuyor ve nasıl kurarım?
bilgisayarımı formatladım. nedeni önceki duyurularımda mevcut. şimdi yeniden kurdum. lakin muhasebe programımın (zirve müşavir) çalışabilmesi için microsoft sql server 2000 desktop engine denen bir programı kurmam lazım. MSDE olarak da biliniyor. bu program bayaa eski versiyon bi program. windows 7 ile uyumlu değil. hatta kurarken uyumlu değil diye uyarıyor. lakin "boşver geç, kurmaya devam et" diyince de kuruyor ve çalışıyor. muhasebe programımı da çalıştırıyor. hatta görev çubuğunda bilgisayar kasası üstünde play işareti gibi bir simge çıkıyor. 2010 yılından beri sorunsuz kullandım böyle.
şimdi ben bu msde denen programı kuramıyorum arkadaş. geçen formattan sonra kurmuştum, şimdi kurulmuyor. time remaining 3 seconds diyip kalıyor öyle saatlerce. biter diye bekliyorum bitmiyor.
sql server'ın 2005, 2008 bir sürü versiyonunu kurdum kaldırdım, cillop gibi formatlanmış bilgisayarın kur kaldır amına kodum, ama onlar işe yaramadı. illa da msde kurulacakmış. ama kurulmuyor. programın (zirve müşavir'in) teknik desteği de uzak bağlantı yapıp tıkır tıkır bi şeyler yaptı o da kuramadı.
niye kurulmuyor ve nasıl kurarım?
sabah şöyle bi duyuru açmıştım (git: 698996)
microsoft uğraştı, dedi bilgisayarın firmasını (toshiba) arayın. toshiba direkt format atın dedi, yardımcı olmadı. tekrar microsoft falan derken herkes format demeye başladı.
neyse dedik format atıcaz galiba. madem format atıcaz, bari netteki diğer çözümleri deneyelim. çok önemli şeylerimi yedekledim, sonra da google aramasında bulduğum bu uyarıyı yok eden bi programcık indirip çalıştırdım (ki çalıştırıyım mı falan bile demedi. indikten sonra tıklar tıklamaz çalıştı amk programı). şimdi bilgisayar bios ekranından sonrasına bile geçmiyor. güvenli kipte girip geri yükleme falan bile yapamıyorum yani. hadi boşver geri yüklemeyi, çok önemli olmayan ama kurtarsam da iyi olacak maillerim, indirdiğim ıvır zıvır falan var. benim bu bilgisayarı açmamın ve kopyalayacaklarımı (özellikle windows live mail programındaki mailleri) kopyalamanın bir yolu var mı? bir zamanlar cd'den boot edip açtırtan bi program vardı sanki.
microsoft uğraştı, dedi bilgisayarın firmasını (toshiba) arayın. toshiba direkt format atın dedi, yardımcı olmadı. tekrar microsoft falan derken herkes format demeye başladı.
neyse dedik format atıcaz galiba. madem format atıcaz, bari netteki diğer çözümleri deneyelim. çok önemli şeylerimi yedekledim, sonra da google aramasında bulduğum bu uyarıyı yok eden bi programcık indirip çalıştırdım (ki çalıştırıyım mı falan bile demedi. indikten sonra tıklar tıklamaz çalıştı amk programı). şimdi bilgisayar bios ekranından sonrasına bile geçmiyor. güvenli kipte girip geri yükleme falan bile yapamıyorum yani. hadi boşver geri yüklemeyi, çok önemli olmayan ama kurtarsam da iyi olacak maillerim, indirdiğim ıvır zıvır falan var. benim bu bilgisayarı açmamın ve kopyalayacaklarımı (özellikle windows live mail programındaki mailleri) kopyalamanın bir yolu var mı? bir zamanlar cd'den boot edip açtırtan bi program vardı sanki.
sabah bilgisayarı açtığımda "yazılım sahteciliğine uğramış olabilirsiniz, ürününüz orijinal olamyabilir" gibi bir uyarı verdi windows. sağ alt köşede de "bu windows kopyası orijinal değil yapı 7600" diye bir uyarı yazıyor. kapatıp açtım, masaüstü resmim de gitti. windows orijinal değil diye microsoft security essentials da zırt pırt posta koyup duruyor.
iyi de benim windows'um orijinal amk. bilgisayarın altında key yapışık. formatladığımda da kendi recovery'sinden kurdum zaten. ıvır zıvır cd'lerden değil.
ben bu dangalak windows'u orijinal olduğuna nasıl inandırayım?
windows 7.
iyi de benim windows'um orijinal amk. bilgisayarın altında key yapışık. formatladığımda da kendi recovery'sinden kurdum zaten. ıvır zıvır cd'lerden değil.
ben bu dangalak windows'u orijinal olduğuna nasıl inandırayım?
windows 7.
şimdi bende bi tane samsung galaxy s3 var. babamda da samsung galaxy ace 2 var. ikimiz de android 4.1.2 kullanıyoruz.
şimdi telefonda rehbere girince üstte "favoriler" sekmesi var. rehberden favori olarak belirlediğimiz kişiler burada çıkıyor. hızlı ulaşmayı sağlıyor.
bir de bu favoriler listesinin devamında "sık bağlantı kurulanlar" diye bir liste var. her ikimizin telefonunda da var.
işte biz bu listeyi çözemedik. sık bağlantı kurduklarımız falan değil. telefonu aldığımdan beri (1 yıldır) sadece bir kere aradığım adam da girmiş listeye, sadece bir kez arayan da girmiş, her gün konuştuğum da girmiş, ayda bir arayan da girmiş. üstelik 1 yıldır 1 kere arayan adam en üstte. hani arama sayısına göre diziyor desek, en altta da değil. son aradıklarımı/arayanlar mı desem, en son daha bu sabah aradığım bi adam girmemiş. yani kim o listeye hangi şart sağlanınca giriyor çözemedik.
bilen var mı?
şimdi telefonda rehbere girince üstte "favoriler" sekmesi var. rehberden favori olarak belirlediğimiz kişiler burada çıkıyor. hızlı ulaşmayı sağlıyor.
bir de bu favoriler listesinin devamında "sık bağlantı kurulanlar" diye bir liste var. her ikimizin telefonunda da var.
işte biz bu listeyi çözemedik. sık bağlantı kurduklarımız falan değil. telefonu aldığımdan beri (1 yıldır) sadece bir kere aradığım adam da girmiş listeye, sadece bir kez arayan da girmiş, her gün konuştuğum da girmiş, ayda bir arayan da girmiş. üstelik 1 yıldır 1 kere arayan adam en üstte. hani arama sayısına göre diziyor desek, en altta da değil. son aradıklarımı/arayanlar mı desem, en son daha bu sabah aradığım bi adam girmemiş. yani kim o listeye hangi şart sağlanınca giriyor çözemedik.
bilen var mı?
ya facebook'ta twitter'da paso baaddin çizimine söz yazıp yazıp sallıyorlar ya hani. hepsinde de "pıçaklamak" lafı geçiyor.
şimdi bu baaddin benim bildiğim uğur gürsoy karakteri olan fırat'ın mahalleden yaşça büyük bir arkadaşı. o caps'lerin uğur gürsoy'la alakası olmadığını da biliyorum. fırat'ı da çok severim. baaddin'li espriler de güzel. lakin onca fırat esprisi okudum, baaddin'li espri okudum, hiçbirinde baaddin'in pıçak mıçak dediğini görmedim.
kim uydurdu lan bu pıçak, pıçaklama hadisesini, orijinalinde var da ben mi görmedim?
şimdi bu baaddin benim bildiğim uğur gürsoy karakteri olan fırat'ın mahalleden yaşça büyük bir arkadaşı. o caps'lerin uğur gürsoy'la alakası olmadığını da biliyorum. fırat'ı da çok severim. baaddin'li espriler de güzel. lakin onca fırat esprisi okudum, baaddin'li espri okudum, hiçbirinde baaddin'in pıçak mıçak dediğini görmedim.
kim uydurdu lan bu pıçak, pıçaklama hadisesini, orijinalinde var da ben mi görmedim?
işletme 1. sınıf matematik bilgilerimi unutmuşum. istediğim şey yapılabilir mi onu da bilmiyorum.
elimde bir kredi ödeme planı var. kredinin anaparası belli. geri ödenecek tutar belli, kaç aylık olduğu belli, aylık taksidi belli.
belli olmayan ne? aylık taksidin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz o belli değil. normalde bankalar her ayın taksidinin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz ödemesi ayrı ayrı liste halinde gösterir şekilde ödeme planı verirler. ama bu benim elimdekine sadece taksit tutarı yazıyor. ayrıntı yok. benim bunu muhasebe kaydına işleyebilmem için ayırmam gerekli.
herhangi bir excel tablosu ile veya başka şekilde bu verdiğim bilgilerle hesaplayabilir miyiz?
bilgileri de vereyim.
anapara: 60.000 tl.
24 ay vadeli
aylık ödeme: 2760,45 tl.
yani toplam ödenecek: 66.250,80 tl.
bana lazım olan, her ay ayrı ayrı 2760,45 tl.2nin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz (her ay değişir, sabit değildir).
elimde bir kredi ödeme planı var. kredinin anaparası belli. geri ödenecek tutar belli, kaç aylık olduğu belli, aylık taksidi belli.
belli olmayan ne? aylık taksidin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz o belli değil. normalde bankalar her ayın taksidinin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz ödemesi ayrı ayrı liste halinde gösterir şekilde ödeme planı verirler. ama bu benim elimdekine sadece taksit tutarı yazıyor. ayrıntı yok. benim bunu muhasebe kaydına işleyebilmem için ayırmam gerekli.
herhangi bir excel tablosu ile veya başka şekilde bu verdiğim bilgilerle hesaplayabilir miyiz?
bilgileri de vereyim.
anapara: 60.000 tl.
24 ay vadeli
aylık ödeme: 2760,45 tl.
yani toplam ödenecek: 66.250,80 tl.
bana lazım olan, her ay ayrı ayrı 2760,45 tl.2nin ne kadarı anapara, ne kadarı faiz (her ay değişir, sabit değildir).
az önce bu şerefsizler tarafından arandım. gayet kurumsal konuşan bi kadın şirket adı, kurum adı vererek açık numaradan aradı. kayıt altına alındığını söyledi. ben de konuşmaları kayıt ediyorum, ben de kayıt ettiğimi söyledim.
uzatmaya gerek yok. o kısım tiyatro. dakika yükliycez falan filan. benden kredi kartı son kullanma tarihimi istedi. siz söyleyin ben doğru veya yanlış diyim dedim. göremiyoruz,sistem yapacak kontrolünü dedi. iyi dedim salladım kafadan bi tarih. yanlış falan demedi. sonra dedi ki kredi kartınızın ilk 4 hanesi hariç kalan numaralarını söyleyin. klasik kredi kartı dolandırıcılığı. kesinlikle küfür veya hakaret etmeden, bilinçli bir tüketici olarak savuşturdum. elimde kayıtlar var.
bununla kim ilgilenir? o kadar ikna edici ve kurumsal ağızla konuşuyor, sanki kredi kartı numarasının tamamını istemiyormuş gibi laflar falan. bilinçli adamı bile kandırır. savcılık mı ilgilenir, polis mi ilgilenir kime gideyim ben, insanların canını yakmasınlar.
uzatmaya gerek yok. o kısım tiyatro. dakika yükliycez falan filan. benden kredi kartı son kullanma tarihimi istedi. siz söyleyin ben doğru veya yanlış diyim dedim. göremiyoruz,sistem yapacak kontrolünü dedi. iyi dedim salladım kafadan bi tarih. yanlış falan demedi. sonra dedi ki kredi kartınızın ilk 4 hanesi hariç kalan numaralarını söyleyin. klasik kredi kartı dolandırıcılığı. kesinlikle küfür veya hakaret etmeden, bilinçli bir tüketici olarak savuşturdum. elimde kayıtlar var.
bununla kim ilgilenir? o kadar ikna edici ve kurumsal ağızla konuşuyor, sanki kredi kartı numarasının tamamını istemiyormuş gibi laflar falan. bilinçli adamı bile kandırır. savcılık mı ilgilenir, polis mi ilgilenir kime gideyim ben, insanların canını yakmasınlar.
hep bu yeşil perde önünde fotoğraf veya çekip başka bir mekana montajlamak istemiştim, ekipmanım yoktu. dün taurus alışveriş merkezinde adamların kendi atraksiyonu için kurup bi de güzel ışıklandırdığı yeşil perdeli fonu görünce oğlanı oraya koyup birkaç fotoğrafını çektim. makinem yanımda yoktu tabi ne beyaz ayarı ne bişey yapamadım, telefonla çektim ama az çok bişeye benzedi. oğlanın üstünde yeşil falan da yoktu, fena da olmadı aslında cep telefonuyla çekmeme rağmen.
lakin fotoşopta mal gibi yeşil zeminden bir türlü dekupe edemiyorum. illa bi yeşillik kalıyor etrafında. ya da çok kesiyor. başka bir program mı lazım, yoksa nerelerini kurcalayayım? (magic wand ile denedim)
bir de üstüne montajlamalık güzel arka planlar arıyorum.
haa bir de üzrine montajladığım arka planın renk yonu farklı, benim dekupe ettiğimin renk tonu farklı. bu ikisinin renk tonlarını birbirine uydurmanın bi yolu vardı. çalışabileceğim site falan önerebilir misiniz?
lakin fotoşopta mal gibi yeşil zeminden bir türlü dekupe edemiyorum. illa bi yeşillik kalıyor etrafında. ya da çok kesiyor. başka bir program mı lazım, yoksa nerelerini kurcalayayım? (magic wand ile denedim)
bir de üstüne montajlamalık güzel arka planlar arıyorum.
haa bir de üzrine montajladığım arka planın renk yonu farklı, benim dekupe ettiğimin renk tonu farklı. bu ikisinin renk tonlarını birbirine uydurmanın bi yolu vardı. çalışabileceğim site falan önerebilir misiniz?
gece gece aklıma takıldı. dalga geçecekseniz cevap yazmayın ciddi olarak merak ediyorum. bilimsel veya başka bir açıklaması var mı acaba diye.
bebeğin güzelliği ile, o bebeğin temellerinin atıldığı ilişkide kadının aldığı zevk arasında bir ilişki olabilir mi? yani kadının zevk aldığı, orgazm olduğu bir ilişkiden meydana gelen bebek, kadının zevk almadığı, kocasına görev gibi yattığı buz gibi bir ilişkiden meydana gelen bebekten daha güzel bir çocuk olması mümkün olabilir mi sizce? yani ne bileyim zevk anında kadının salgıladığı hede hormonu sayesinde döllenme sırasında bilmemne olur falan filan. olabilir mi, evetse niye, hayırsa niye?
tekrar ediyorum, ciddi cevap vermeyip dalga geçecekler cevap vermesin.
bebeğin güzelliği ile, o bebeğin temellerinin atıldığı ilişkide kadının aldığı zevk arasında bir ilişki olabilir mi? yani kadının zevk aldığı, orgazm olduğu bir ilişkiden meydana gelen bebek, kadının zevk almadığı, kocasına görev gibi yattığı buz gibi bir ilişkiden meydana gelen bebekten daha güzel bir çocuk olması mümkün olabilir mi sizce? yani ne bileyim zevk anında kadının salgıladığı hede hormonu sayesinde döllenme sırasında bilmemne olur falan filan. olabilir mi, evetse niye, hayırsa niye?
tekrar ediyorum, ciddi cevap vermeyip dalga geçecekler cevap vermesin.
kenan doğulu olmasa ne yaparmışız, onuncu yıl marşı diye ne dinlermişiz?
- onuncu yıl marşı cumhuriyetin 10. yılında, yani 1933 yılında bestelendi.
- onuncu yıl marşı cumhuriyetin 75. yılında yani 1998 yılında kenan doğulu tarafından yeniden yorumlandı.
çok mühim soru: 1933-1998 yılları arasında onuncu yıl marşı olarak törenlerde falan ne çalınırdı? bandosu olan törende bando çalardı. bandosu olmayan için bir kayıt neyin yok muydu? youtube'da falan aratınca arada orijinali de çıkıverse?
- onuncu yıl marşı cumhuriyetin 10. yılında, yani 1933 yılında bestelendi.
- onuncu yıl marşı cumhuriyetin 75. yılında yani 1998 yılında kenan doğulu tarafından yeniden yorumlandı.
çok mühim soru: 1933-1998 yılları arasında onuncu yıl marşı olarak törenlerde falan ne çalınırdı? bandosu olan törende bando çalardı. bandosu olmayan için bir kayıt neyin yok muydu? youtube'da falan aratınca arada orijinali de çıkıverse?
350 liraya 22 inç full hd. usb'den medya oynatabilen led tv var. yalnız markası lifemaxx diye bir şey.
alınır mı bu dersiniz?
alınır mı bu dersiniz?
fesbukta dolanıp duruyor işte efendim diş macunu tüpünün dibinde bi renk varmış, bu renk yeşilse içindeki doğalmış, siyahsa kimyasalmış, yok maviyse bilmemneymiş.
doğru mu bu gerçekten? bana o renk, sanki diş macununun üstüne baskı yapılırken matbaanın koyduğu bir renklendirme, hizalama vs. işareti gibi geliyor ama.
www.facebook.com
doğru mu bu gerçekten? bana o renk, sanki diş macununun üstüne baskı yapılırken matbaanın koyduğu bir renklendirme, hizalama vs. işareti gibi geliyor ama.
www.facebook.com
apartmanda iskanın olmaması ne demektir? ne oluyor veya ne olmuyor iskan olmayınca?
şimdi bir ev beğendik satın almak istiyoruz diyelim. lakin ev sahibi apartmanın iskanının olmadığını söylüyor. bina 20 yıllık. evin tapusu mapusu var. binada oturan herkesin elektrik, su, doğalgaz aboneliği var. ne eksik peki? ev sahibi mi yanlış biliyor, başka bir şey mi kast ediyor? e olmazsa olmasın diyorum, ne oluyor ki iskan olunca?
şimdi bir ev beğendik satın almak istiyoruz diyelim. lakin ev sahibi apartmanın iskanının olmadığını söylüyor. bina 20 yıllık. evin tapusu mapusu var. binada oturan herkesin elektrik, su, doğalgaz aboneliği var. ne eksik peki? ev sahibi mi yanlış biliyor, başka bir şey mi kast ediyor? e olmazsa olmasın diyorum, ne oluyor ki iskan olunca?
kafama sıçayım sözlükte yazılanları okumadan 21 eylül'de idefix'ten dört tane kitap siparişi verdim. parayı da anında çektiler. kitapların da hepsi stoktaydı. yani anında göndermeleri için hiçbir engel yok. 16 gün geçti. ne kitapları gönderiyorlar, istemiyorum paramı iade edin diyorum ne paramı iade ediyorlar. cevap bile vermiyorlar. defalarca mail attım, twitter üzerinden çemkirdim. yasal yollarla tehdit ettim. resmen üstüne yattılar.
şimdi ne yapabilirim? her türlü pisleşmek istiyorum. icraya mı vereyim, dava mı açayım ne halt edeyim? 50 liranın derdinde değilim. üçkağıtçılığa tahammülüm yok.
şimdi ne yapabilirim? her türlü pisleşmek istiyorum. icraya mı vereyim, dava mı açayım ne halt edeyim? 50 liranın derdinde değilim. üçkağıtçılığa tahammülüm yok.
olmuyormuş. niye olmadığını merak ediyorum.
babam 78 yaşında. geçen sene ayak bileğini kırdığında oraya bi plaka vidalandı. kemik kaynadı. fakat ara sıra plakaya bağlı olduğu düşünülen şişme, ağrı, kızarıklık, enfeksiyon falan oluşuyor. doktor antibiyotik verdi. antibiyotik kullanınca geçiyor. ama bir süre sonra tekrarlıyor. doktor kemik kaynadığı için plakanın alınabileceğini, alınırsa enfeksiyon oluşmayacağını düşünüyor. babamın ayağından ameliyat olması lazım.
bir de babamda kasık fıtığı vardı senelerdir. artık büyüdüğü ve rahatsız ettiği için fıtık ameliyatı olmak istedi. genel cerraha dedik ki fıtık ameliyatından sonra bir de ortopedist girse ve o plakayı ayaktan alıverse. hazır anestezi almışken ikisi de aradan çıksa. kabul etmediler. olmuyormuş öyle. mantıklı bir açıklama getiremedim. doktor da bir şey söylemedi.
babam bugün spinal anesteziyle, yani belden aşağısı uyuşturularak fıtık ameliyatı oldu. şimdi ayağı için bir kere daha aynısı olacak. niye hazır uyuşmuşken onu da alıvermediler? niye olmuyor aynı seansta iki ameliyat? ikisi de aynı anda yapsın da demiyoruz ki, biri işini bitirip çıksın, uyuşukluğu geçmeden öteki de işini bitirsin işte.
babam 78 yaşında. geçen sene ayak bileğini kırdığında oraya bi plaka vidalandı. kemik kaynadı. fakat ara sıra plakaya bağlı olduğu düşünülen şişme, ağrı, kızarıklık, enfeksiyon falan oluşuyor. doktor antibiyotik verdi. antibiyotik kullanınca geçiyor. ama bir süre sonra tekrarlıyor. doktor kemik kaynadığı için plakanın alınabileceğini, alınırsa enfeksiyon oluşmayacağını düşünüyor. babamın ayağından ameliyat olması lazım.
bir de babamda kasık fıtığı vardı senelerdir. artık büyüdüğü ve rahatsız ettiği için fıtık ameliyatı olmak istedi. genel cerraha dedik ki fıtık ameliyatından sonra bir de ortopedist girse ve o plakayı ayaktan alıverse. hazır anestezi almışken ikisi de aradan çıksa. kabul etmediler. olmuyormuş öyle. mantıklı bir açıklama getiremedim. doktor da bir şey söylemedi.
babam bugün spinal anesteziyle, yani belden aşağısı uyuşturularak fıtık ameliyatı oldu. şimdi ayağı için bir kere daha aynısı olacak. niye hazır uyuşmuşken onu da alıvermediler? niye olmuyor aynı seansta iki ameliyat? ikisi de aynı anda yapsın da demiyoruz ki, biri işini bitirip çıksın, uyuşukluğu geçmeden öteki de işini bitirsin işte.
Sevgili mali müşavir üstatlarım, meslektaşlarım, avukat arkadaşlarım. Acil yardımınız lazım.
Bir bilirkişi raporu yazıyorum. Bir kooperatif, yönetim kurulu kararı ile 15.12.2012 tarihinde bir personelin işe alınmasına ve tahsilata yetkili kılınmasına karar veriyor. Bu personelin SGK işe girişi ise 04.01.2013 tarihinde yapılıyor.
Bu personel 25.12.2012 tarihinde, yani kendisine yönetim kurulu kararı ile yetki verilmesinden sonra, fakat henüz SGK işe girişi yapılmadan önce bir tahsilat yapıyor.
Şimdi kendisine yönetim kurulu tahsilat yetkisi vermiş ama kooperatifte SGK'lı olarak işe başlamamış. Bu personel için "tahsilata yetkilidir" diyebilir miyiz diyemez miyiz?
Ciddi bir durum. Tahminlerinizi değil de gerçekten bildiklerinizi yazarsanız sevinirim.
Bir bilirkişi raporu yazıyorum. Bir kooperatif, yönetim kurulu kararı ile 15.12.2012 tarihinde bir personelin işe alınmasına ve tahsilata yetkili kılınmasına karar veriyor. Bu personelin SGK işe girişi ise 04.01.2013 tarihinde yapılıyor.
Bu personel 25.12.2012 tarihinde, yani kendisine yönetim kurulu kararı ile yetki verilmesinden sonra, fakat henüz SGK işe girişi yapılmadan önce bir tahsilat yapıyor.
Şimdi kendisine yönetim kurulu tahsilat yetkisi vermiş ama kooperatifte SGK'lı olarak işe başlamamış. Bu personel için "tahsilata yetkilidir" diyebilir miyiz diyemez miyiz?
Ciddi bir durum. Tahminlerinizi değil de gerçekten bildiklerinizi yazarsanız sevinirim.
hep ücretsiz uygulama indirdim. şimdi uygulama satın almak istiyorum. cahile anlatır gibi ne yapacağımı anlatabilir misiniz? en son kredi kartı numaramı soran bir ekran geldi. lan bu kadar kolay mı? nesin, kimsin, kime giriyoz numarayı belli değil sanki. böyle mi satın alınıyor, bi güvenliği, şifresi ne bileyim bi şeyi yok mu?
staatl. anerkanter gigolo (a harflerinden bazıları ä olabilir, emin değilim)
bir kartvizitte gördüm. ne demek ola?
bir kartvizitte gördüm. ne demek ola?
gemilerin kokpitinde minik joystick gibi bir şey var. o ne işe yarıyor? dümen zannetmiştim ama zaten çevrilerek idare edilen klasik usul dümen de var. o joystick ne oluyor?
bu hgs, ogs gibi sistemlerde niye cama bir şey yapıştırma, alete oradan okutturma gibi bir sistem var? alet yoksa plakadan tespit edip ceza gelmiyor mu, hgs varken alet okumayınca plakadan tespit edip plakaya kayıtlı bakiyeden düşmüyor mu?
e abi madem plakayı okuyup eşleştirme yapabilecek bir teknolojisin, cama alet niye yapıştırıyoruz? aleti okuyacağına doğrudan plakayı okusun işte?
e abi madem plakayı okuyup eşleştirme yapabilecek bir teknolojisin, cama alet niye yapıştırıyoruz? aleti okuyacağına doğrudan plakayı okusun işte?
iki ay önce yine sormuştum, doğru düzgün cevap gelmemişti. o yüzden tekrar soruyorum. entry olarak da girdim.
çok angut bir donanımsal bug var bu telefonda. yanı umarım tahmin ettiğim gibi donanımsal değildir de yazılımsaldır, ayarlardan falan düzeltilebiliyordur. yoksa hakikaten angutluğun kitabını yazacaklar.
şimdi bu telefonda video çekiminde ses kaydını stereo olarak yapabilmesi için iki tane mikrofon var. biri telefonun üstünde (kulaklık girişinin öteki tarafında), biri de telefonun altında tam üsttekinin hizasında. çok iyi düşünülmüş.
lakin düşünülmeyen bir şey var. telefonda video çekerken, videonun düz durmasını istiyorsanız, yani televizyon ekranında, bilgisayar ekranında tepetaklak olmadan, düzgün şekilde izlemek istiyorsanız telefonu sola devirerek çekim yapmanız gerekiyor. yani çekim yaparken menü tuşu sağ tarafta, samsung yazısı sol tarafta kalacak şekilde yan tutmanız gerekiyor. yani telefonun alt tarafındaki mikrofon sağ, telefonun tepesindeki mikrofon sol taraftaki sesleri almalı. ama öyle değil işte. telefonu öyle tutup çekim yaptığınızda sağdaki mikrofon soldaki sesleri, soldaki mikrofon sağdaki sesleri alıyor, ters. bildiğin ters.
inanılır gibi değil.
edit: videosu da varmış: www.youtube.com
bazı arkadaşlar dedi ki "sen de telefonu sola devirerek değil, sağa devirerek, yani menü tuşu solda, samsung yazısı sağda kalacak şekilde video çek". öyle video çektiğim zaman ses doğru oluyor da bu sefer de görüntü ters oluyor. emekleyen bebeğim tavanda yürüyor. ben çektiğim videoyu telefondan izlemiyorum ki ya bilgisayara atıp izliyorum, ya da flashdiske çekip televizyondan izliyorum.
şimdi sizden şu cevaplardan birini istiyorum:
1. onun bilmemnerede ayarı var. o ayarı yaptığın zaman mikrofonların yeri değişiyor.
2. onun bilmemnerede ayarı var. o ayarı yaptığın zaman telefonu sağa devirerek çekim yaptığında görüntü ters olmuyor.
3. evet telefonda öyle bir bug var.
4. senin telefonun arızalı. sensörleri bozuk.
lütfen bana geçen seferki gibi "ehehe telefonu sağa devirerek çekim yapınca görüntü de düz olur heleölö" demeyin ol-mu-yor. oluyorsa ayarını söyleyin. daha da olmuyorsa telefonun bozuk diyin. ama oluyor, olur mutlaka demeyin. alın telefonu elinize, deneyin görün.
çok angut bir donanımsal bug var bu telefonda. yanı umarım tahmin ettiğim gibi donanımsal değildir de yazılımsaldır, ayarlardan falan düzeltilebiliyordur. yoksa hakikaten angutluğun kitabını yazacaklar.
şimdi bu telefonda video çekiminde ses kaydını stereo olarak yapabilmesi için iki tane mikrofon var. biri telefonun üstünde (kulaklık girişinin öteki tarafında), biri de telefonun altında tam üsttekinin hizasında. çok iyi düşünülmüş.
lakin düşünülmeyen bir şey var. telefonda video çekerken, videonun düz durmasını istiyorsanız, yani televizyon ekranında, bilgisayar ekranında tepetaklak olmadan, düzgün şekilde izlemek istiyorsanız telefonu sola devirerek çekim yapmanız gerekiyor. yani çekim yaparken menü tuşu sağ tarafta, samsung yazısı sol tarafta kalacak şekilde yan tutmanız gerekiyor. yani telefonun alt tarafındaki mikrofon sağ, telefonun tepesindeki mikrofon sol taraftaki sesleri almalı. ama öyle değil işte. telefonu öyle tutup çekim yaptığınızda sağdaki mikrofon soldaki sesleri, soldaki mikrofon sağdaki sesleri alıyor, ters. bildiğin ters.
inanılır gibi değil.
edit: videosu da varmış: www.youtube.com

bazı arkadaşlar dedi ki "sen de telefonu sola devirerek değil, sağa devirerek, yani menü tuşu solda, samsung yazısı sağda kalacak şekilde video çek". öyle video çektiğim zaman ses doğru oluyor da bu sefer de görüntü ters oluyor. emekleyen bebeğim tavanda yürüyor. ben çektiğim videoyu telefondan izlemiyorum ki ya bilgisayara atıp izliyorum, ya da flashdiske çekip televizyondan izliyorum.
şimdi sizden şu cevaplardan birini istiyorum:
1. onun bilmemnerede ayarı var. o ayarı yaptığın zaman mikrofonların yeri değişiyor.
2. onun bilmemnerede ayarı var. o ayarı yaptığın zaman telefonu sağa devirerek çekim yaptığında görüntü ters olmuyor.
3. evet telefonda öyle bir bug var.
4. senin telefonun arızalı. sensörleri bozuk.
lütfen bana geçen seferki gibi "ehehe telefonu sağa devirerek çekim yapınca görüntü de düz olur heleölö" demeyin ol-mu-yor. oluyorsa ayarını söyleyin. daha da olmuyorsa telefonun bozuk diyin. ama oluyor, olur mutlaka demeyin. alın telefonu elinize, deneyin görün.
sevgili arkadaşlar. özellikle telefonu dik tutarak veya ters tutarak çektiğim videoları youtube'a yüklediğimde youtube nereden anlıyorsa bu videoları düzeltip öyle oynatıyor. yani ayakta duran adamı telefonu dik tutarak çekmişsem normalde bunu oynatırken videonun yan olması gerekir. youtube'a yüklediğimde soluna ve sağına siyah boşluk koyup düzeltiyor. düzeltmesin. nasıl çektiysem, aynen öyle yan yan oynatsın. yüklerken bununla ilgili herhangi bir ayar göremedim. olmuyor mu?
Eğitimle ilgili bir projede kullanmak üzere tepesi böyle tencere gibi, daha doğrusu böyle menteşeli bir kapağı varmış ve o kapak da açık olan bir çocuk kafası görseli arıyorum. Böyle kafaya bilgiler doluyor gibi bir şeyler yapılacak. Şekil gözünüzde canlanmıştır büyük ihtimalle. Google'da ne yazıp aradıysam bulamadım. Teşekkürler.
"başa gelen çekilir", "başımıza geldi artık naapalım katlanıcaz mecbur" durumuna uygun mümkünse küfürlü, esprili falan bir atasözü arıyorum. hep "göte giren şemsiye açılmaz" diyesim geliyor ama o bu anlama gelmiyor sanırım. onun gibi bir şey. "götüme girdi artık naapiyim mecburum" falan gibi bir şey.
dandik bir excel dosyasındaki yazıların tamamı mor. ama skalada olmayan özel bir mor. ama kodumun tek bir hücresi siyah. normal siyah. şimdi ben o hücredeki yazının da aynı mordan olmasını istiyorum. yazıtipi rengi seçeneklerinde o sıçtımın moru yok. mor olan herhangi bir hücreden sadece rengi kopyala yapıştır yapamıyoruz mu? kopyala özelyabıştır diyince oradan neyi seçelim? biçimler, yabıştır diyince bir sürü başka şeyi de yapıştırıp tablonun şeklini bozuyor. birleştirilmiş hücrelerin hede hödödü değiştirilemez diyip değiştirmiyor.
naapıcaz?
naapıcaz?
bu lens türkiye'de kaç paraya satılıyor acaba? çok değişik fiyatlar gördüm. ankara'da tripod foto'da faturalı garantili marantili 800 küsur lira. gittigidiyor'a bakıyorum 400-500 lira. istanbul'da hayyam'da ne civarda? şimdi amazon uk'den bakıyorum 138 pound. yani yaklaşık 450 liraya denk geliyor. türkiye'de de o fiyatlara sorunsuz sıfırını (gittigidiyor vs) bulabiliyorsam türkiye'den alayım. yoksa ingiltere'den gelecek bir arkadaşıma oradan aldırtayım. ne dersiniz?
kimi erkeklerdeki bu çorap bağımlılığının nedeni nedir? kadın çorabını seksi bulma hadisesinden değil, her durumda ve her koşulda giydiği çoraptan vazgeçememe hadisesinden bahsediyorum. hava deli gibi sıcaktır, üstünde atlet, altında donla sıcaktan pişer ama ayağındaki çorabını çıkarmaz. bodrum'da plajda elinde torbayla balık satan amca suyun içinden yürüdüğü halde ayağında terlik ve çorap vardır.
nedir abicim bu çoraptan vazgeçememe hadisesi? çorap giymeyince götveren mi diyorlar, "çorap giymemiş demek ki o. çocuğu" falan mı diyorlar? her gün balık sattığı plajda suyun içinden yürüyeceğini bile bile o çorabı giymek nedir? bir nedeni olmalı. yaz kış çoraptan nefret eden, mecbur olamdığım anda ayağımdan çıkarıp atan bir adamım. kışın evde ayağım donsa bile çorap giymem. ne diyorlar arkamdan? einstein'a da "çorapsız geziyor" demişlerdi geçenlerde. ne oluyormuş yani çorap giymeyince?
nedir abicim bu çoraptan vazgeçememe hadisesi? çorap giymeyince götveren mi diyorlar, "çorap giymemiş demek ki o. çocuğu" falan mı diyorlar? her gün balık sattığı plajda suyun içinden yürüyeceğini bile bile o çorabı giymek nedir? bir nedeni olmalı. yaz kış çoraptan nefret eden, mecbur olamdığım anda ayağımdan çıkarıp atan bir adamım. kışın evde ayağım donsa bile çorap giymem. ne diyorlar arkamdan? einstein'a da "çorapsız geziyor" demişlerdi geçenlerde. ne oluyormuş yani çorap giymeyince?
şimdi aşağıda bir arkadaş samsung galaxy s4 satıyor. hediye geldiği ve kullanmayacağı için. hayırlısı olsun, mevzu o değil.
çoğunlukla satılık ilanlarında görüyorum, iphone 5 hediye geldi kullanmiycam satıyorum, playstation 3 hediye geldi ihtiyacım yok satıyorum. yok 55 inç led tv hediye geldi lazım değil satıyorum.
abicim kim kime alıyor bu hediyeleri bu devirde çok merak ediyorum.
çoğunlukla satılık ilanlarında görüyorum, iphone 5 hediye geldi kullanmiycam satıyorum, playstation 3 hediye geldi ihtiyacım yok satıyorum. yok 55 inç led tv hediye geldi lazım değil satıyorum.
abicim kim kime alıyor bu hediyeleri bu devirde çok merak ediyorum.
oğlum ege bir yaşını doldurdu ellerinizden öper. biz kendisini her zaman hayvan sevgisi ile büyütüyoruz. şimdi geçen hafta da yazlıktaydık. sitede de bizim arkadaki evin bahçesine yavrulamış bir kedi var. sokak kedisi. yavrular da öyle sevimli ki. ege ile hoplaşa zıplaşa oynadılar. ege gitti kedileri sevdi. hatta bir tanesi (en maskara olanları oydu) geldi ege'nin ağzının kenarına bulaşmış mama kalıntılarını yaladı. güldük eğlendik falan. lakin birkaç gün sonra yalayan yavru kediyi kucağıma almış severken bir de ne göreyim, kedinin poposundan bildiğin bağırsak kurdunun yarısı dışarı çıkmış sallanıyor.
şimdi bu kedi benim oğlumun ağzını yaladı. aşılı falan ev kedisi değil, sokak kedisi. bir şey kapar mı çocuk bundan? ne gibi tedbirler alalım?
şimdi bu kedi benim oğlumun ağzını yaladı. aşılı falan ev kedisi değil, sokak kedisi. bir şey kapar mı çocuk bundan? ne gibi tedbirler alalım?
%100 eminim ki yeme, çöpe at diyeceksiniz ama yine de soracağım.
mart ayının sonlarına doğru marketten taze taze alınmış, 26 mart 2013 olan son kullanma tarihi henüz dolmadan -18 derecelik derin dondurucuya atılmış ve o gün bugündür orada duran tavuğu eritip yersek zehirlenir miyiz? -18 derecede 4 ayda bozulur mu?
mart ayının sonlarına doğru marketten taze taze alınmış, 26 mart 2013 olan son kullanma tarihi henüz dolmadan -18 derecelik derin dondurucuya atılmış ve o gün bugündür orada duran tavuğu eritip yersek zehirlenir miyiz? -18 derecede 4 ayda bozulur mu?
böyle bir şey yapılıyordur herhalde di mi, yani programına göre değişiyor mu? diyelim ki bir uygulama kullanıyorum, bir oyun oynuyorum vs. o anda internete bakmam icap etti. oyunu kapatmadani oyundan çıkmadan arkaya atayım, internete gireyim, bakacağıma bakayım, sonra tekrar kaldığım yerden oyunuma döneyim.
teknik bir adı vardır kesin bu dediğimin. hatta 4.1.2 sağolsun bazı uygulamaları aynı ekranı ikiye bölüp de açıyorum ama her uygulama öyle aynı ekranda olmuyor. boşver, aynı ekranda olmasın ama bir uygulamayı kapatmadan öteki uygulamaya nasıl bakıyoruz? home tuşuna basınca çıkıyor uygulamadan. her uygulamadan değil ama benim istediğim uygulamalardan komple çıkıyor.
teknik bir adı vardır kesin bu dediğimin. hatta 4.1.2 sağolsun bazı uygulamaları aynı ekranı ikiye bölüp de açıyorum ama her uygulama öyle aynı ekranda olmuyor. boşver, aynı ekranda olmasın ama bir uygulamayı kapatmadan öteki uygulamaya nasıl bakıyoruz? home tuşuna basınca çıkıyor uygulamadan. her uygulamadan değil ama benim istediğim uygulamalardan komple çıkıyor.
- 1 yaşında erkek bebek için düz beyaz çorap.
- 86 numara, kolsuz, sıfır kollu, alttan çıtçıtlı yine beyaz body. mümkünse şu beşli altılı pakette satılanlardan.
ankara'da ne kadar bebek mağazası, bebek ürünü satan giyim mağazası gezdiysem yok arkadaş. şu ikincisinin mothercare'de küçük bedenini buldum, büyük bedeni de bir tane kavaklıdere mağazasında varmış. hala satılmadıysa gidicem oraya. ankara olur, internet olur, "şurada olabilir" değil, "git şurada var" şeklindeki önerilerinizi bekliyorum. zira şurada olabilir dediğim hiçbir mağazada yok.
yahu abicim çok mu zor anasını satim şu çoraplardan bi de bembeyaz olanını yapmak? bembeyaz ayakkabısının içine mavi çorap giydirmek istemiyorum lan.
- 86 numara, kolsuz, sıfır kollu, alttan çıtçıtlı yine beyaz body. mümkünse şu beşli altılı pakette satılanlardan.
ankara'da ne kadar bebek mağazası, bebek ürünü satan giyim mağazası gezdiysem yok arkadaş. şu ikincisinin mothercare'de küçük bedenini buldum, büyük bedeni de bir tane kavaklıdere mağazasında varmış. hala satılmadıysa gidicem oraya. ankara olur, internet olur, "şurada olabilir" değil, "git şurada var" şeklindeki önerilerinizi bekliyorum. zira şurada olabilir dediğim hiçbir mağazada yok.
yahu abicim çok mu zor anasını satim şu çoraplardan bi de bembeyaz olanını yapmak? bembeyaz ayakkabısının içine mavi çorap giydirmek istemiyorum lan.
geçen ayki rutin muayenemizde doktorumuz menenjit aşısından bahsetti. sağlık bakanlığı takviminde olmayan yeni bir aşı imiş. biraz araştırayım dedim, hiçbir şey bulamadım. daha doğrusu beşli karma aşı içerisinde menenjitin de olduğu yazıyor hep. ayrı değil. aşı sonuçta yapılsın ama öğrenmek istiyorum. bu ayrı yapılan, aşı takviminde olmayan, hatta sağlık ocağındakilerin haberi bile olmayan aşı nedir ne değildir? mesela rotavirüs aşısı da sağlık bakanlığı tarafından karşılanmıyor, ücretli yaptırıyorsunuz ama en azından takvimde var, hatırlatıyorlar, alıp götürünce yapıyorlar. bundan haberleri bile yok.
bir opel bayiinde satış temsilcisi olan, yani gelenlere arabaları tanıtan, almak isteyenle işlemleri yapıp arabayı satan bir adamın maaşı ne kadardır? sattığı araba başına prim de alır mı? ortalama ayda eline ne kadar para geçer?
sırf meraktan soruyorum.
sırf meraktan soruyorum.