Napayım mason locasına mı kaydolayım ilber ortaylı gibi oldum cahillere tahammülüm kalmadı ilber gibi tiplerle takılmak için ne yapmam gerekir bu ülkede?
Selamlar,
İnstagramdan takip ettiğim bi kadın var resim falan yapıyor diye takip ettim kendisini tanımam o da beni tanımaz, ortak arkadaşımız vs yok. Baktım o da beni takip etmiş, sonrada yakın arkadaşlara almış, sürekli çıplak fotoğraflarını paylaşıyor hikaye olarak.
Neden böyle bişey yapmış olabilir? Bu işin bi jargonu falan varda ben mi bilmiyorum ? Pek böyle göt göbek atan insanları takip etmem de merak ettim yani.
İnstagramdan takip ettiğim bi kadın var resim falan yapıyor diye takip ettim kendisini tanımam o da beni tanımaz, ortak arkadaşımız vs yok. Baktım o da beni takip etmiş, sonrada yakın arkadaşlara almış, sürekli çıplak fotoğraflarını paylaşıyor hikaye olarak.
Neden böyle bişey yapmış olabilir? Bu işin bi jargonu falan varda ben mi bilmiyorum ? Pek böyle göt göbek atan insanları takip etmem de merak ettim yani.
Merhaba.
1,5 yıllık ilişkim yakın dönemde nihayete erdi. Bu ilişki benim için de kız arkadaşım için de hayatının çok özel bir dönemi oldu. İlişki boyunca her iki taraf da her türlü davranış şekliyle, özeniyle, gerçek bir samimiyetle bu duyguyu her an birbirine hissettiriyordu. Her şey gerçekten çok farklı bir güzellik seviyesinde yaşandı.
Fakat ciddi bir tartışma yaşadık ve sonu net bir ayrılık oldu. Dönüşü olmayacak, defter kapandı. Aldatma gibi onur kırıcı bir sebepten dolayı değil ayrıca, onu da belirteyim.
15 gün oldu ve ben halen durumu kabullenmeye çalışıyorum, kendi içimde ayrılığın üzüntüsünü yaşıyorum. Alışması hiç kolay gelmiyor. Kendisi ise ayrılığımızdan önce planlanmış olan şekilde tatile ailesinin yanına yazlığına gitti. Oradayken Instagram'dan arkadaşlarıyla gayet mutlu mesut görünen fotoğraflar atıyor, fotoğraflarının yorum kısımlarında da arkadaşlarının "alev emojileri" falan. Baktım ki keyifli görünen fotoğraflar, story'ler devam ediyor; takipten çıktım, görmeye ne gereği var dedim...
Kafama takılan şu ki ben bu dönemde gayet mutsuzken, iştahım ve yaşam enerjim pek kalmamışken, kendisi benim gördüğüm derecede hiç veya en yüksek ihtimalle az üzgün olabilir mi acaba? Gerçekten mi ya? Ayrılığın kendisinden çok onun bu hallerine ve kendi düştüğüm halime bakıp uyuz oluyorum şu an.
Diyebilirsiniz ki "arkadaş biz nereden bilelim üzgün mü, değil mi" ama tarif ettiğim durumlardan tahminler yürütmeyi deneyebilirseniz eğer, şu an o bile bana kafi olacak.
1,5 yıllık ilişkim yakın dönemde nihayete erdi. Bu ilişki benim için de kız arkadaşım için de hayatının çok özel bir dönemi oldu. İlişki boyunca her iki taraf da her türlü davranış şekliyle, özeniyle, gerçek bir samimiyetle bu duyguyu her an birbirine hissettiriyordu. Her şey gerçekten çok farklı bir güzellik seviyesinde yaşandı.
Fakat ciddi bir tartışma yaşadık ve sonu net bir ayrılık oldu. Dönüşü olmayacak, defter kapandı. Aldatma gibi onur kırıcı bir sebepten dolayı değil ayrıca, onu da belirteyim.
15 gün oldu ve ben halen durumu kabullenmeye çalışıyorum, kendi içimde ayrılığın üzüntüsünü yaşıyorum. Alışması hiç kolay gelmiyor. Kendisi ise ayrılığımızdan önce planlanmış olan şekilde tatile ailesinin yanına yazlığına gitti. Oradayken Instagram'dan arkadaşlarıyla gayet mutlu mesut görünen fotoğraflar atıyor, fotoğraflarının yorum kısımlarında da arkadaşlarının "alev emojileri" falan. Baktım ki keyifli görünen fotoğraflar, story'ler devam ediyor; takipten çıktım, görmeye ne gereği var dedim...
Kafama takılan şu ki ben bu dönemde gayet mutsuzken, iştahım ve yaşam enerjim pek kalmamışken, kendisi benim gördüğüm derecede hiç veya en yüksek ihtimalle az üzgün olabilir mi acaba? Gerçekten mi ya? Ayrılığın kendisinden çok onun bu hallerine ve kendi düştüğüm halime bakıp uyuz oluyorum şu an.
Diyebilirsiniz ki "arkadaş biz nereden bilelim üzgün mü, değil mi" ama tarif ettiğim durumlardan tahminler yürütmeyi deneyebilirseniz eğer, şu an o bile bana kafi olacak.
güzel bir ilişkim vardı, geçenlerde hiç hesabımda olmayan bir şekilde bitti. hayli ani ve sert geldi bu bana, keyfimi de kaçırdı.
okcupid, tinder hemen malum mecralara daldım kafam dağılsın diye ama o kadar yavan bir his çöktü ki üzerime... hayat nasıl, ne iş yapıyorsun, nerede oturuyorsun vs. dön başa yeniden başla, yeniden yeniden. her seferinde aynı şeyler. kimseyle bir daha o'nunla yakaladığımız frekansı yakalayabileceğimi de sanmıyorum zaten, bu da yeni birilerini tanımak adına motivasyonumu düşüren başlıca duygum sanırım.
ayrılığın sıcaklığından mı bilmiyorum ama hayatımda ilk kez bu derece bu anlamda bıkmış ve hevessiz hissediyorum. oysa eskiden "çivi çiviyi söker oğlum" derdik, böyle hisler çökmezdi hiç. problem bende mi, yoksa bir yaştan sonra hepimize benzer şeyler mi oluyor?
okcupid, tinder hemen malum mecralara daldım kafam dağılsın diye ama o kadar yavan bir his çöktü ki üzerime... hayat nasıl, ne iş yapıyorsun, nerede oturuyorsun vs. dön başa yeniden başla, yeniden yeniden. her seferinde aynı şeyler. kimseyle bir daha o'nunla yakaladığımız frekansı yakalayabileceğimi de sanmıyorum zaten, bu da yeni birilerini tanımak adına motivasyonumu düşüren başlıca duygum sanırım.
ayrılığın sıcaklığından mı bilmiyorum ama hayatımda ilk kez bu derece bu anlamda bıkmış ve hevessiz hissediyorum. oysa eskiden "çivi çiviyi söker oğlum" derdik, böyle hisler çökmezdi hiç. problem bende mi, yoksa bir yaştan sonra hepimize benzer şeyler mi oluyor?
- Dating app'ten tanistik, benim iliski istedigimi biliyor. Kendisinin ne istedigini tam konusmadik. Yasi 30.
- Mesajlasmayi hep ben baslatiyorum ama o da her mesajima ilk firsatta cevap veriyor. Ben ona birsey sorduysam bazen sadece sordugum seyi cevaplayip birakiyor, bazen kendisi benzer seyleri bana soruyor.
- Ben kendimle ilgili birseyler anlatmaya daha acigim, o biraz daha kapali kutu.
- 1 ay icinde 3 kez görüstük, hepsini ben teklif ettim, ama hepsini de hemen kabul etti, yan cizmedi. 4. görüsme icin plan yaptim, ona da tamam dedi.
- Görüsmeyi reddetse sanki olay cikaracakmisim gibi bi halim hic yok, kibar davraniyorum, sirf nezaketen görüstügünü düsünmüyorum ama görüsmeye de cok can atar gibi bir hali yok sanki.
- Görüsmelerimizde ufak ufak koluna omzuna dokunarak fiziksel temas kurmaya calistim, kendini cekmedi ama kendiliginden sokulmaya da calismadi. Bunun ötesinde fiziksel birsey henüz yasanmadi.
- Yedigimiz ictigimiz seyleri basta ben ismarladim, sonradan o da bana birseyler ismarlamaya basladi. Lükse ya da pahali seylere ilgisi yok.
- Iltifatlarima seviniyor (asiriya kacmadan, genelde tarzina, kiyafetlerine veya basarili oldugu seylere yönelik iltifat ediyorum), gülümseyerek karsilik veriyor ama su ana kadar benimle ilgili begendigi birseyi net olarak dile getirmedi.
- Sakalarima, ona takilmalarima falan gülüyor, espri anlayisimiz tuttu. Ama sanki eglenceli olmaya calisan hep benmisim gibi geliyor, o bana sakayla, espriyle ya da hafiften igneleyici imalarla falan pek takilmiyor.
- Biraz utangac oldugu hissini aliyorum ama öte yandan da aslinda gayet sosyal ve yaptigi iste ve hobilerinde girisken birisi de.
- Ben kendisini sevimli buluyorum, tarzindan, basarili ve aktif olmasindan hoslandim, sanirim su ana kadar gösterdigim ilgiyle bunu belli ediyorum. Ancak o benden ne kadar hoslandi kesinlikle anlayamiyorum. Kendisine direkt sormak icimden gelmiyor, muhabbeti oraya getiremedim de bir türlü. Hoslandiysa ondan gelecek bir isaret, bir ekstra hareket bekliyorum.
Tüm bunlarin isiginda fikriniz nedir?
- Mesajlasmayi hep ben baslatiyorum ama o da her mesajima ilk firsatta cevap veriyor. Ben ona birsey sorduysam bazen sadece sordugum seyi cevaplayip birakiyor, bazen kendisi benzer seyleri bana soruyor.
- Ben kendimle ilgili birseyler anlatmaya daha acigim, o biraz daha kapali kutu.
- 1 ay icinde 3 kez görüstük, hepsini ben teklif ettim, ama hepsini de hemen kabul etti, yan cizmedi. 4. görüsme icin plan yaptim, ona da tamam dedi.
- Görüsmeyi reddetse sanki olay cikaracakmisim gibi bi halim hic yok, kibar davraniyorum, sirf nezaketen görüstügünü düsünmüyorum ama görüsmeye de cok can atar gibi bir hali yok sanki.
- Görüsmelerimizde ufak ufak koluna omzuna dokunarak fiziksel temas kurmaya calistim, kendini cekmedi ama kendiliginden sokulmaya da calismadi. Bunun ötesinde fiziksel birsey henüz yasanmadi.
- Yedigimiz ictigimiz seyleri basta ben ismarladim, sonradan o da bana birseyler ismarlamaya basladi. Lükse ya da pahali seylere ilgisi yok.
- Iltifatlarima seviniyor (asiriya kacmadan, genelde tarzina, kiyafetlerine veya basarili oldugu seylere yönelik iltifat ediyorum), gülümseyerek karsilik veriyor ama su ana kadar benimle ilgili begendigi birseyi net olarak dile getirmedi.
- Sakalarima, ona takilmalarima falan gülüyor, espri anlayisimiz tuttu. Ama sanki eglenceli olmaya calisan hep benmisim gibi geliyor, o bana sakayla, espriyle ya da hafiften igneleyici imalarla falan pek takilmiyor.
- Biraz utangac oldugu hissini aliyorum ama öte yandan da aslinda gayet sosyal ve yaptigi iste ve hobilerinde girisken birisi de.
- Ben kendisini sevimli buluyorum, tarzindan, basarili ve aktif olmasindan hoslandim, sanirim su ana kadar gösterdigim ilgiyle bunu belli ediyorum. Ancak o benden ne kadar hoslandi kesinlikle anlayamiyorum. Kendisine direkt sormak icimden gelmiyor, muhabbeti oraya getiremedim de bir türlü. Hoslandiysa ondan gelecek bir isaret, bir ekstra hareket bekliyorum.
Tüm bunlarin isiginda fikriniz nedir?
Biriyle flort ediyorsunuz veya uzun bir sure flörtlestiniz ama belli ki ciddi bir sey yani sevgililik durumu da olmayacak. Karsi tarafin zamanla daha dogrusu aniden samimiyeti azaliyor size, ilgisiz konusmaya basliyor. Hatta sordugunuzda sizi cevapsiz birakiyor.(normalde asla öyle seyler yasanmazdi) Daha sonra ilerleyen zamanda muhabbet olsun belki soguklugu gecmistir o zamanlar bi sıkintisi vardir ondan oyle davranmistir dusuncesiyle alelade bir mesaj atiyorsunuz fakat gelen cevap oldukça çirkin. Hayatinda biri oldugunu soyluyor ama bunu kibar veya normal bi sekilde degil de sanki ona cok kotu bi sey yapmissiniz da sizden intikam alir gibi oldukça incitici bi üslupla. Sanki
hayatinda olan biri var ve her gun sex yapiyolar. Zorlasan bu anlam bile cikar o cumleden. cunku cumlede beraber evde kaldiklarinin vurgusu var. Asla "artik hayatimda biri var bi daha gorusmeyelim" medeniyetinde degil.
Asla boyle bir uslup gerektirecek bir sey yapmadim. Aksine cok deger vermistim hoslanmistim ve bunu da belli etmisimdir anlamamasi imkansiz. Beni o zamana kadar da hic kirmamis hic uzucu bi sey yasatmamis en ufak bi saygisizlik yasatmamisti. Biri olmasina uzulsem de olgunlukla karsilanabilir bi sey. Asik olmustur der kabullenmeye calisirdim ama o cumlesini asla kabullenemedim.
hatta Bi an inanamadim ama gercekten varmis biri. Yine de kabullenemedigim ve anlamlandiramadigim aklimin almadigi sey neden oyle kirici hic kendisinden asla beklemeyecegim bi uslupta bi mesaj atti. bilmiyorum bu islerin raconu boyle mi oluyor sizi cok seven bi insani incitmeden yollari ayrilamiyor mu. ona deger verdigimi hoslandigimi acikca soylemesem de cok belli ediyordum. Hassas da bir insanim. bana karsi o kadar iyi biriyken ve Tum bunlari biliyorken bu yaptiginin nedenini bir turlu anlayamiyorum.
hayatinda olan biri var ve her gun sex yapiyolar. Zorlasan bu anlam bile cikar o cumleden. cunku cumlede beraber evde kaldiklarinin vurgusu var. Asla "artik hayatimda biri var bi daha gorusmeyelim" medeniyetinde degil.
Asla boyle bir uslup gerektirecek bir sey yapmadim. Aksine cok deger vermistim hoslanmistim ve bunu da belli etmisimdir anlamamasi imkansiz. Beni o zamana kadar da hic kirmamis hic uzucu bi sey yasatmamis en ufak bi saygisizlik yasatmamisti. Biri olmasina uzulsem de olgunlukla karsilanabilir bi sey. Asik olmustur der kabullenmeye calisirdim ama o cumlesini asla kabullenemedim.
hatta Bi an inanamadim ama gercekten varmis biri. Yine de kabullenemedigim ve anlamlandiramadigim aklimin almadigi sey neden oyle kirici hic kendisinden asla beklemeyecegim bi uslupta bi mesaj atti. bilmiyorum bu islerin raconu boyle mi oluyor sizi cok seven bi insani incitmeden yollari ayrilamiyor mu. ona deger verdigimi hoslandigimi acikca soylemesem de cok belli ediyordum. Hassas da bir insanim. bana karsi o kadar iyi biriyken ve Tum bunlari biliyorken bu yaptiginin nedenini bir turlu anlayamiyorum.
Ben 31 yaşına girdim. Ama gelin görün ki 15 yaşındaymışım gibi davranılıyor. hatta simdiki z kusagi lise cagindaki cocuklar vs eminim benden daha özgür huzurlu yasiyordur.Uzun bi süredir kabullenmiştim bu durumu daha doğrusu yorulmuştum bu konuyu dusunmekten. Saçma sapan bi olay yine tepemi attirdi.
Anneme dedim ki yarin belki arkadasim gelir denize gideriz. Vay efendim nerden çikti bu sene bu deniz sevdasi, misafirimiz var de gitme, bayram bayram deniz mi olur, daha iki gun ust uste gitmisim geçenlerde vs bir suru surat asti ve kizarak bunlari soyledi. Bu arada deniz bize yurume mesafesi 15 dk. Bi haftadir evde agir yorucu temizlikler yapiyorum bu 40 derece hissedilen sicaklarda. her dk günümü gün eden biri de degilim ki zaten bu canim ailemle öyle bi sey ne mümkün. Bundan sonrasi daha önceki mudahalelerine vs örneklerden oluşacak yazi. Biraz iç dökme olarak yazacağim icin uzatabilirim. Son olarak da sizden tavsiye oneri vs rica edecegim.
Ben şu an ücretli ögretmenlik yapiyorim. 5 6 yildir bu sekilde calisiyorum. Kismi de olsa bi ekonomik ozgurlugum var ama istanbul gibi bi yerde bu maaşla ayri bi eve cikmak imkansiz. Kadro desen olmuyor. Evlilik desen yok zaten yani belli ki herhangi bir kapi açilana kadar ailemle yasamaya devam edecegim ama artik gercekten yipraniyorum. Örneklerden devam edeyim:
Bir keresinde sofradayken ekmek yemeyisimden bile huzursuzluk cikmisti. O gun de cok patlamistim (cunku her defasinda bu konu yuzume vuruluyordu, ekmek ye niye ekmek yemiyosun doymazmisim vs) yemek zehir olmustu bana oyle bi agladim kalktim ki sofradan o gunden sonra babam bi sey dememeye basladi. Ama her seyin cozumu boyle olmuyor ki.
Istanbul kirsalda yasoyoruz. Merkeze gezmeye gitmek istesem en az 6 saat falan evde olamam. Bu yuzden merkezi bi yere gideceksem haber vermem gerekiyor. Fakat soylenmesinler izin versinler diye direkt gezmeye gidicem demiyorum. Anket isleri var gercekten katildigim. Oraya gidecegimi soyluyorum ki inanin o ek işime bile karismaya basladilar. 100 tl altiysa gitme yok yoruluyosun yok bilmem ne. Yine de bi nebze disari cikmama cok buyuk bi katkisi oldu bu isin. acil mutlaka gitmem gereken bir yer varsa mecburen bazen anket yoksa da anket var deyip yalan soyleyip cikiyorum. Cunku benim merkeze gitmem.icin bi isimin olmasi gerekir. Durduk yere gezmeye gitmek mi ne munasebet.
Yani buna mecbur biraktilar beni. Durust davranip makul bir sey icin izin istedigim ve izin vermedikleri cok oluyor. Ben de artik riske atmak istemiyorum buna siginiyorum. Izin almadan ben gidiyorum deyip cik diyeceksiniz belki ama onu da denemisimdir inanin o da her zmn ise yaramiyor aksine onlari saymiyomusum gibi algilayabiliyolar. Bir ara da ozgur bir birey olduguma alissinlar diye ust uste suraya buraya gidecegim deyip eve kapanmayayayim dedim yok alismiyolar ve bu daha da ters tepiyor.
Bir keresinde ünv arkadaslarimizdan birinin baska bi sehirde dugunu olacakti. Diger baska sehirden iki arkadasim bana ugradilar once ki ailem benim de dugune gitmeme izin versinler diye. Dusunun artik ne derece rezillikler yasadigimi.
Mesela bi ay sonra bir dugun daha var tekirdag civarinda. Yol cok yakin. Atla otobuse iki saatte ordasin. Benim bu kirsal koyden mecidiyekoye gitmek gibi bi mesafe. Ama eminim gidicem desem olay olacak pandemi vs one surcekler pandemi olmasa bile ne isin var diyecekler. Ki o arkadaslarim abimin dugunune gelen bizde kalmisliklari olan hatta ailemin taniyip cok sevdigi arkadaslarimdir. Yani mesele cevreye guvenme ipsiz sapsiz insanlarla takilip takilmama sorunu da degil.
Dedigim gibi calisiyorum onlardan para da istemiyorum hayirsiz bir evlat da degilim yardimci oluyorum uc kurus da olsa maddi katkida bulunuyorum. Cevredeki komsular ne kadar saygili efendi biri oldugumdan sık sık soz ederler. Yani surekli sorun cikaran adi cikmis onlari uzen biri olsam inanin hak ettim der bu kadar icerlenmezdim ama gercekten artik cok zoruma gidiyor hayatimi da cok zorlastiriyorlar. Utaniyorum artik arkadaslarima ailem izin vermiyor demeye. demiyorum da zaten baska bahane one suruyorum
Yanlarinda kaliyorum diye boyle psikolojik siddet uygulama haklari yok ama bunu nasil aşicam bilmiyorum. Izin istesen guzel dille soylesen olmuyor, baskalarini ornek gostersen olmuyor, tartissan hepten olmuyor. Aglasan olmuyor.
Sadece kendi istedikleri olsun istiyolar. Canlarinin istedigi gibi yonlendiriliyorum yani. Bazen kestiremiyorum belki soylenmezler diyorum. Cunku bi dengesizlik durumu da var. Nadir de olsa cicek gibi olup hic soylenmeden kabul ediyorlar istegimi ama genelde bahsettigim sorunlar oluyor. Bazen annem kabul etse babam asiri tepkili oluyor bazen babamin kabul ettigi sey anneme ters oluyor. Kime yanasacagimi da kestiremiyorum.
Bazen yeni tanistigim insanlara boyle bahsedince ünv'yi nerede okudugumu soruyorlar. Ege taraflarinda okudum yurtta kaldim vs. Sasiriyorlar. Disardan baksaniz zaten yobaz dedigim dedik asiri baskici insanlar degil gibidirler. Hatta tum bu olanlara ragmen bazen ben de oyle gormuyorum ama ciddi anlamda yorucular ama ben kabullendigim artik bir sey talep etmedigim icin sorun yasamiyoruz. Inadim devam etse yine tartismalar vs yasanir durur. Dedigim gibi cok yoruldum artik.
Annem kiyafetlerime karisir. Acik sacik giyinen biri degilim. Elbise boyu dizin ustunu azicik gecse olay olur. Uzun kabana siginip bazen gizli cikmaya calisiyorum evden. Adimi feriha koysaniz yeridir yani. Tulum giymiyorum tayt giymiyorum. Konu komsu ne der bilmem ne bir suru kuru laf azarlama ruh emici seyler dinlemk zorunda kaliyorum.
Bakislar bazen oyle degisiyor ki sanirsiniz ne haltlar yemisim.
Sonra gez paspal paspal. Oz guven sifirlansin. Arkadas edinsen ortamlarina gidemeyeceksin. Boyle sacma sapan ot gibi yasa işte.
Bir ara kitapyurdundan cok kitap aliyordum. Ona bile soylenmisti babam.
Cogu hayalimi onlar yuzunden erteledim ya da rafa kaldirdim. Hobi mobi bos is zaten. Para kazandirmiyosa her sey bos onlara gore. Ilgili oldugum ya da ogrenmek istedigim bi cok konu vardi, gitar, keman, aşçilik, yabanci dil, fotografcilik vs kesin o kurslara gitmeme de soylenirler diye ya da belki soylenmislerdir basvurmadim. Yabanci dil icin ismek'e gitmistim ona cok bi sey dememislerdi ama digerlerine soylenmislerdi yine.
Babam kendisi eski sazcilardandir ama biz muzikle ilgilensek bos is olur. Simdi piyano ogrenmk istiyorum. Eve alacagimi soyledim annem yine epey bir soylendi:) param yok diye erteledim su an ama firsatim olur olmaz alacagim. Fotograf makinesini de yillarca erteledim en son kredi cektim gizli aldim aldiktan sonra soyledim gosterdim. Cok bi sey demediler. Kim bilir onceden kac kere alistirmistim. Alicam, baba senin bol bol bahcede kamerayla videolarini cekicem, saz calarken cekicem yotube a koyacagim vs diye diye yumusatmisimdir da ondan cok bi sey dememislerdir.
Simdi onlara soylemeden ucretli bir fotograf kursuna yazildim. Spylemeyi de dusunmuyorum hevesim kirilmasin yok yere. Tepkileri ayni olacak. Ben ciddi anlamda profesyonellesmek istiyorum kendimi bazi alanlarda gelistirmek istiyorum milletin ailesi en kucuk konularda bile buyuk destek oluyolar evlatlarina. Nasil imreniyorim oyle ailelere. En sacma seylerden cocuklarini ovecek sey cikartiyolar. Bizimkiler anca heves sondurur asagilar sacma bulur vs. Toplum icinde bizi elestirir. Abime karsi da boyleler. Bi kere de destek olsunlar yaparsin edersin guveniyoruz desinler yok asla. gecen bi komsu geldi babam basladi abim hakkinda konusmaya. Ekonomik olarak mukemmel bi isi yok ama napsin cocuk. Yaz kis calisiyor bos durmuyor ama baba beye begendiremiyoruz. Komsuya oyle bir bahsedoyor ki sorumlulul bilmiyor isi is degil vs diye kizdim ben de cocuk calisiyor daha ne sikayet ediyosun diye. Konu komsunun yaninda oyle cikislari olan biri degilimdir ama o kadar doldum ki artik...
alakasiz bi geciş olacak ama Yine aklima saçma bi ornek daha geldi. Ben kişin evde sabh 5 te falan kalkip gizli banyo yapiyorum. Cunku evet ona bile laf ediyolar. Kis mevsiminde her gun banyo yapmam (ki her gun degil iki gunde bir) bile buyuk bir sorun oluyor.
Bence bu kadar ornek yeterli. Daha neler neler vardir da Daha ne diyeyim ki cennet gibi bir yerde cehennem gibi bi hayat yasiyorum. Bi cozumu de yok bence. Onlar asla degismiyorlar istedikleri sadece onlara boyun egmemiz. Buyuklerin lafini dinle bizim bildigimiz var kafasindalar. Cevredeki tum aileler bunlarin tersi olsa yine onlara ayak uydurmaya calismazlar. Farkinda ya da umurlarinda degiller belki ama cocuklari oz guvensizse mutsuzsa basarisizsa hayattan bikmis yorulmus ve yipranmissa bunda en cok onlarin katkilari var.
İç dokme seansima burada son veriyorum. Öneriniz tavsiyeniz varsa ya da sadece bi yorumunuz olursa simdiden tesekkurler hepinize.
Anneme dedim ki yarin belki arkadasim gelir denize gideriz. Vay efendim nerden çikti bu sene bu deniz sevdasi, misafirimiz var de gitme, bayram bayram deniz mi olur, daha iki gun ust uste gitmisim geçenlerde vs bir suru surat asti ve kizarak bunlari soyledi. Bu arada deniz bize yurume mesafesi 15 dk. Bi haftadir evde agir yorucu temizlikler yapiyorum bu 40 derece hissedilen sicaklarda. her dk günümü gün eden biri de degilim ki zaten bu canim ailemle öyle bi sey ne mümkün. Bundan sonrasi daha önceki mudahalelerine vs örneklerden oluşacak yazi. Biraz iç dökme olarak yazacağim icin uzatabilirim. Son olarak da sizden tavsiye oneri vs rica edecegim.
Ben şu an ücretli ögretmenlik yapiyorim. 5 6 yildir bu sekilde calisiyorum. Kismi de olsa bi ekonomik ozgurlugum var ama istanbul gibi bi yerde bu maaşla ayri bi eve cikmak imkansiz. Kadro desen olmuyor. Evlilik desen yok zaten yani belli ki herhangi bir kapi açilana kadar ailemle yasamaya devam edecegim ama artik gercekten yipraniyorum. Örneklerden devam edeyim:
Bir keresinde sofradayken ekmek yemeyisimden bile huzursuzluk cikmisti. O gun de cok patlamistim (cunku her defasinda bu konu yuzume vuruluyordu, ekmek ye niye ekmek yemiyosun doymazmisim vs) yemek zehir olmustu bana oyle bi agladim kalktim ki sofradan o gunden sonra babam bi sey dememeye basladi. Ama her seyin cozumu boyle olmuyor ki.
Istanbul kirsalda yasoyoruz. Merkeze gezmeye gitmek istesem en az 6 saat falan evde olamam. Bu yuzden merkezi bi yere gideceksem haber vermem gerekiyor. Fakat soylenmesinler izin versinler diye direkt gezmeye gidicem demiyorum. Anket isleri var gercekten katildigim. Oraya gidecegimi soyluyorum ki inanin o ek işime bile karismaya basladilar. 100 tl altiysa gitme yok yoruluyosun yok bilmem ne. Yine de bi nebze disari cikmama cok buyuk bi katkisi oldu bu isin. acil mutlaka gitmem gereken bir yer varsa mecburen bazen anket yoksa da anket var deyip yalan soyleyip cikiyorum. Cunku benim merkeze gitmem.icin bi isimin olmasi gerekir. Durduk yere gezmeye gitmek mi ne munasebet.
Yani buna mecbur biraktilar beni. Durust davranip makul bir sey icin izin istedigim ve izin vermedikleri cok oluyor. Ben de artik riske atmak istemiyorum buna siginiyorum. Izin almadan ben gidiyorum deyip cik diyeceksiniz belki ama onu da denemisimdir inanin o da her zmn ise yaramiyor aksine onlari saymiyomusum gibi algilayabiliyolar. Bir ara da ozgur bir birey olduguma alissinlar diye ust uste suraya buraya gidecegim deyip eve kapanmayayayim dedim yok alismiyolar ve bu daha da ters tepiyor.
Bir keresinde ünv arkadaslarimizdan birinin baska bi sehirde dugunu olacakti. Diger baska sehirden iki arkadasim bana ugradilar once ki ailem benim de dugune gitmeme izin versinler diye. Dusunun artik ne derece rezillikler yasadigimi.
Mesela bi ay sonra bir dugun daha var tekirdag civarinda. Yol cok yakin. Atla otobuse iki saatte ordasin. Benim bu kirsal koyden mecidiyekoye gitmek gibi bi mesafe. Ama eminim gidicem desem olay olacak pandemi vs one surcekler pandemi olmasa bile ne isin var diyecekler. Ki o arkadaslarim abimin dugunune gelen bizde kalmisliklari olan hatta ailemin taniyip cok sevdigi arkadaslarimdir. Yani mesele cevreye guvenme ipsiz sapsiz insanlarla takilip takilmama sorunu da degil.
Dedigim gibi calisiyorum onlardan para da istemiyorum hayirsiz bir evlat da degilim yardimci oluyorum uc kurus da olsa maddi katkida bulunuyorum. Cevredeki komsular ne kadar saygili efendi biri oldugumdan sık sık soz ederler. Yani surekli sorun cikaran adi cikmis onlari uzen biri olsam inanin hak ettim der bu kadar icerlenmezdim ama gercekten artik cok zoruma gidiyor hayatimi da cok zorlastiriyorlar. Utaniyorum artik arkadaslarima ailem izin vermiyor demeye. demiyorum da zaten baska bahane one suruyorum
Yanlarinda kaliyorum diye boyle psikolojik siddet uygulama haklari yok ama bunu nasil aşicam bilmiyorum. Izin istesen guzel dille soylesen olmuyor, baskalarini ornek gostersen olmuyor, tartissan hepten olmuyor. Aglasan olmuyor.
Sadece kendi istedikleri olsun istiyolar. Canlarinin istedigi gibi yonlendiriliyorum yani. Bazen kestiremiyorum belki soylenmezler diyorum. Cunku bi dengesizlik durumu da var. Nadir de olsa cicek gibi olup hic soylenmeden kabul ediyorlar istegimi ama genelde bahsettigim sorunlar oluyor. Bazen annem kabul etse babam asiri tepkili oluyor bazen babamin kabul ettigi sey anneme ters oluyor. Kime yanasacagimi da kestiremiyorum.
Bazen yeni tanistigim insanlara boyle bahsedince ünv'yi nerede okudugumu soruyorlar. Ege taraflarinda okudum yurtta kaldim vs. Sasiriyorlar. Disardan baksaniz zaten yobaz dedigim dedik asiri baskici insanlar degil gibidirler. Hatta tum bu olanlara ragmen bazen ben de oyle gormuyorum ama ciddi anlamda yorucular ama ben kabullendigim artik bir sey talep etmedigim icin sorun yasamiyoruz. Inadim devam etse yine tartismalar vs yasanir durur. Dedigim gibi cok yoruldum artik.
Annem kiyafetlerime karisir. Acik sacik giyinen biri degilim. Elbise boyu dizin ustunu azicik gecse olay olur. Uzun kabana siginip bazen gizli cikmaya calisiyorum evden. Adimi feriha koysaniz yeridir yani. Tulum giymiyorum tayt giymiyorum. Konu komsu ne der bilmem ne bir suru kuru laf azarlama ruh emici seyler dinlemk zorunda kaliyorum.
Bakislar bazen oyle degisiyor ki sanirsiniz ne haltlar yemisim.
Sonra gez paspal paspal. Oz guven sifirlansin. Arkadas edinsen ortamlarina gidemeyeceksin. Boyle sacma sapan ot gibi yasa işte.
Bir ara kitapyurdundan cok kitap aliyordum. Ona bile soylenmisti babam.
Cogu hayalimi onlar yuzunden erteledim ya da rafa kaldirdim. Hobi mobi bos is zaten. Para kazandirmiyosa her sey bos onlara gore. Ilgili oldugum ya da ogrenmek istedigim bi cok konu vardi, gitar, keman, aşçilik, yabanci dil, fotografcilik vs kesin o kurslara gitmeme de soylenirler diye ya da belki soylenmislerdir basvurmadim. Yabanci dil icin ismek'e gitmistim ona cok bi sey dememislerdi ama digerlerine soylenmislerdi yine.
Babam kendisi eski sazcilardandir ama biz muzikle ilgilensek bos is olur. Simdi piyano ogrenmk istiyorum. Eve alacagimi soyledim annem yine epey bir soylendi:) param yok diye erteledim su an ama firsatim olur olmaz alacagim. Fotograf makinesini de yillarca erteledim en son kredi cektim gizli aldim aldiktan sonra soyledim gosterdim. Cok bi sey demediler. Kim bilir onceden kac kere alistirmistim. Alicam, baba senin bol bol bahcede kamerayla videolarini cekicem, saz calarken cekicem yotube a koyacagim vs diye diye yumusatmisimdir da ondan cok bi sey dememislerdir.
Simdi onlara soylemeden ucretli bir fotograf kursuna yazildim. Spylemeyi de dusunmuyorum hevesim kirilmasin yok yere. Tepkileri ayni olacak. Ben ciddi anlamda profesyonellesmek istiyorum kendimi bazi alanlarda gelistirmek istiyorum milletin ailesi en kucuk konularda bile buyuk destek oluyolar evlatlarina. Nasil imreniyorim oyle ailelere. En sacma seylerden cocuklarini ovecek sey cikartiyolar. Bizimkiler anca heves sondurur asagilar sacma bulur vs. Toplum icinde bizi elestirir. Abime karsi da boyleler. Bi kere de destek olsunlar yaparsin edersin guveniyoruz desinler yok asla. gecen bi komsu geldi babam basladi abim hakkinda konusmaya. Ekonomik olarak mukemmel bi isi yok ama napsin cocuk. Yaz kis calisiyor bos durmuyor ama baba beye begendiremiyoruz. Komsuya oyle bir bahsedoyor ki sorumlulul bilmiyor isi is degil vs diye kizdim ben de cocuk calisiyor daha ne sikayet ediyosun diye. Konu komsunun yaninda oyle cikislari olan biri degilimdir ama o kadar doldum ki artik...
alakasiz bi geciş olacak ama Yine aklima saçma bi ornek daha geldi. Ben kişin evde sabh 5 te falan kalkip gizli banyo yapiyorum. Cunku evet ona bile laf ediyolar. Kis mevsiminde her gun banyo yapmam (ki her gun degil iki gunde bir) bile buyuk bir sorun oluyor.
Bence bu kadar ornek yeterli. Daha neler neler vardir da Daha ne diyeyim ki cennet gibi bir yerde cehennem gibi bi hayat yasiyorum. Bi cozumu de yok bence. Onlar asla degismiyorlar istedikleri sadece onlara boyun egmemiz. Buyuklerin lafini dinle bizim bildigimiz var kafasindalar. Cevredeki tum aileler bunlarin tersi olsa yine onlara ayak uydurmaya calismazlar. Farkinda ya da umurlarinda degiller belki ama cocuklari oz guvensizse mutsuzsa basarisizsa hayattan bikmis yorulmus ve yipranmissa bunda en cok onlarin katkilari var.
İç dokme seansima burada son veriyorum. Öneriniz tavsiyeniz varsa ya da sadece bi yorumunuz olursa simdiden tesekkurler hepinize.
Geçen sözlükte tanıştığı kişiye hitap ederken sen demek gibi bir başlığa bakarken aklıma geldi. Aslında diğer durumlarda normal olanı bu olsa da dating işlerinde araya bir resmiyet, mesafe koymuyor mu siz demek? Hani böyle 40-50 yaşında olup zorlama bir kibarlık yapan bir dayı/amca canlanıyor gözümde ben ya da karşımdaki kullanınca:)
Sizde de böyle oluyor mu, yoksa siz denmesini tercih mi edersiniz?
Sizde de böyle oluyor mu, yoksa siz denmesini tercih mi edersiniz?
Geçen saçma sapan bi yorum yapmıştın hastalığıyla alakalı (çok sıradan bir cinsel hastalık çıktı kendisinde ve ilaç almasına rağmen tekrar pozitif geldi test, ve yine ilaç kullanıyor). Çok kızdı, sonra üstüne konuşmamız gerekti sonraki günlerde vs.
Cumartesi günü yürürken ben destek olma manasında bir şey söyledim, hala pozitif olmasına çok üzgünüm dedim. Çok feci patladı, yeter artık bundan bahsetmenden bıktım, anlamıyor musun beni kötü hissettirdiğini dedi, sayende kendimi kirli hissediyorum dedi ve git dedi (birlikte konser gibi bir şeye gidiyorduk).
Sonra ellerimde çiçeklerle gittim özür diledim, gönlümü aldım gibi oldu. Sonra eve gitti vs. Dün aradık konuştuk 1 saat, beni çok kırdın. Sana nası güveneceğimi bilmiyorum sanki aramızda bir şeyi kırdın diyor. Bize bir şans daha ver, güvenini geri kazanıcam dedim o da düşünmem lazım dedi.
Ne yapayım ben şimdi? bu kıza çok feci aşığım, ve böyle saçma bir şeyden dolayı aramızdaki her şey bitsin istemiyorum. Ağlayacak gibi oluyorum sürekli.
Cumartesi günü yürürken ben destek olma manasında bir şey söyledim, hala pozitif olmasına çok üzgünüm dedim. Çok feci patladı, yeter artık bundan bahsetmenden bıktım, anlamıyor musun beni kötü hissettirdiğini dedi, sayende kendimi kirli hissediyorum dedi ve git dedi (birlikte konser gibi bir şeye gidiyorduk).
Sonra ellerimde çiçeklerle gittim özür diledim, gönlümü aldım gibi oldu. Sonra eve gitti vs. Dün aradık konuştuk 1 saat, beni çok kırdın. Sana nası güveneceğimi bilmiyorum sanki aramızda bir şeyi kırdın diyor. Bize bir şans daha ver, güvenini geri kazanıcam dedim o da düşünmem lazım dedi.
Ne yapayım ben şimdi? bu kıza çok feci aşığım, ve böyle saçma bir şeyden dolayı aramızdaki her şey bitsin istemiyorum. Ağlayacak gibi oluyorum sürekli.
yine bir düğün. büyük altın 3.500 olmuş. 4 kişilik aileye maaş ucu ucuna yetiyor. büyük altın takarsak o ay battık. çeyrek altın taksak ayıp olur mu? 5 bin maaşım var.
edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
edit: ben evli değilim. aileme bakıyorum.
biliyorsunuz türk kızını ailesi evlendikten sonra bile rahat bırakmaz. talepler, gereksiz ıvır zıvır laflar, tantanalar falan. kız hala elinden geldiğince ailesiyle ilgilenmeye çalıştığı halde üstüne geliyorlar, bu tarz olaylar yaşıyorum ara ara, eşimin huzurunun kaçtığını görüyorum, doğal olarak bana da yansıyor.
böyle durumlarda açıp biraz rahat bırakın der misiniz, yoksa bu onun kendi meselesi, ben kötü olmayayım deyip karışmaz mısınız?
böyle durumlarda açıp biraz rahat bırakın der misiniz, yoksa bu onun kendi meselesi, ben kötü olmayayım deyip karışmaz mısınız?
laf olsun torba dolsun diye mi?
Yabancı milletlerden hangisinden/hangilerinden sevgiliniz oldu?
Çok sevdiğim evli bir arkadaşım var. Bana ilişkisinde yaşadığı bir problemden bahsetti. Ben de kendi çapımda fikirlerimi söyledim. Belki de en yakın arkadaşlarımdan birisi olduğu için çok objektif yanıt verememişimdir dolayısıyla sizlerin fikrini merak ediyorum.
Olay şu:
Çiftimiz iki sene önce evlendi. İkisinin de maaşları aşağı yukarı 5-6 bin civarı. İstanbul’da kirada yaşıyorlar. Evlerinin kirası 2500. Erkek ödüyor. Evin masraflarını erkek karşılıyor. Mutfak alışverişini erkek üstleniyor. Ay sonu geldiğinde cebinde 100-200 lirası ya kalıyor ya kalmıyor. Yani birikim namına kenara atabildiği bir para yok.
Tabii ki kız da masraflara katılıyor ama olabilecek en minimum düzeyde. Peki kız tararı kazandığı parayı ne yapıyor? Kız kardeşine harçlık gönderiyor, kredi borcu ödüyor, ailesine yolluyor, kendi bireydel harcamalarına gidiyor vs…
Bizimki bu durumu tabii ki kabullenmiş. Evlilikte sonuçta sadece bireyle değil ailesiyle de evleniyorsun. Onun ailesi senin de ailesi oluyor.
Ama dün yaşadıkları kavgayla birlikte ipler iyice gerilmiş. Kız tarafının kardeşi geçen sene İstanbul’da üni kazandı. Bu sene pandemi sebebiyle memleketten 1. sınıfı bitirdi. Bu sene okullar açılacağından kardeş kişisi de İstanbul’a gelecek. Kız da bizimkine demiş ki, kardeşim de bizimle yaşasın. Yurtlar çok pahalı, annemler o kadarını karşılayamaz.
Bizimki de bu zamana kadar içerisinde ne var ne yok sakince dökmüş. Demiş ki: “evin kirasını ben ödüyorum, bütün faturalar, mutfak alış-verişi vs. her şey bende. Ay sonuna param kalmıyor. İş çıkışı dışarda bi kahve içmek bile bana lüks gibi geliyor. Bana hiç yardımcı olmuyorsun. Kazandığın parayla masraflarımıza ortak olmak yerine kardeşine ailene yolluyorsun. Onlar sen para yollamasan da idare edebilir. Kardeşin de bizle kaldığında zar zor yetiştirdiğimiz masraflar daha da artacak. Eve çıkacak arkadaşlar bulana kadar kalsın. Sonrasında bir şeyler düşünelim.”
Kız da cevap olarak diyor ki: “ben tabii ki aileme kardeşime para göndereceğim. Onlar benim için çok değerli, onları rahat ettirmek istiyorum. Kız kardeşimin bizde kalması niye gözüne batıyor. Onun bize ne masrafı olabilir vsvs..” diye bağırış çağırış sonra kendini odaya kilitleyip ağlamış.
Bugün bir şey olmamış gibi kahvaltı etmişler. Ama soğuklarmış. Arkadaşla buluştuk bugün. Bana anlatınca içimden çok kızdım ama gaz veriyormuş gibi olmamak için belli etmedim.
Şimdi bu arkadaşıma nasıl bir akıl vermek gerekir. Bu tabloda kim haklıdır, arkadaşım bundan sonra nasıl hareket etmelidir?
Teşekkürler.
Olay şu:
Çiftimiz iki sene önce evlendi. İkisinin de maaşları aşağı yukarı 5-6 bin civarı. İstanbul’da kirada yaşıyorlar. Evlerinin kirası 2500. Erkek ödüyor. Evin masraflarını erkek karşılıyor. Mutfak alışverişini erkek üstleniyor. Ay sonu geldiğinde cebinde 100-200 lirası ya kalıyor ya kalmıyor. Yani birikim namına kenara atabildiği bir para yok.
Tabii ki kız da masraflara katılıyor ama olabilecek en minimum düzeyde. Peki kız tararı kazandığı parayı ne yapıyor? Kız kardeşine harçlık gönderiyor, kredi borcu ödüyor, ailesine yolluyor, kendi bireydel harcamalarına gidiyor vs…
Bizimki bu durumu tabii ki kabullenmiş. Evlilikte sonuçta sadece bireyle değil ailesiyle de evleniyorsun. Onun ailesi senin de ailesi oluyor.
Ama dün yaşadıkları kavgayla birlikte ipler iyice gerilmiş. Kız tarafının kardeşi geçen sene İstanbul’da üni kazandı. Bu sene pandemi sebebiyle memleketten 1. sınıfı bitirdi. Bu sene okullar açılacağından kardeş kişisi de İstanbul’a gelecek. Kız da bizimkine demiş ki, kardeşim de bizimle yaşasın. Yurtlar çok pahalı, annemler o kadarını karşılayamaz.
Bizimki de bu zamana kadar içerisinde ne var ne yok sakince dökmüş. Demiş ki: “evin kirasını ben ödüyorum, bütün faturalar, mutfak alış-verişi vs. her şey bende. Ay sonuna param kalmıyor. İş çıkışı dışarda bi kahve içmek bile bana lüks gibi geliyor. Bana hiç yardımcı olmuyorsun. Kazandığın parayla masraflarımıza ortak olmak yerine kardeşine ailene yolluyorsun. Onlar sen para yollamasan da idare edebilir. Kardeşin de bizle kaldığında zar zor yetiştirdiğimiz masraflar daha da artacak. Eve çıkacak arkadaşlar bulana kadar kalsın. Sonrasında bir şeyler düşünelim.”
Kız da cevap olarak diyor ki: “ben tabii ki aileme kardeşime para göndereceğim. Onlar benim için çok değerli, onları rahat ettirmek istiyorum. Kız kardeşimin bizde kalması niye gözüne batıyor. Onun bize ne masrafı olabilir vsvs..” diye bağırış çağırış sonra kendini odaya kilitleyip ağlamış.
Bugün bir şey olmamış gibi kahvaltı etmişler. Ama soğuklarmış. Arkadaşla buluştuk bugün. Bana anlatınca içimden çok kızdım ama gaz veriyormuş gibi olmamak için belli etmedim.
Şimdi bu arkadaşıma nasıl bir akıl vermek gerekir. Bu tabloda kim haklıdır, arkadaşım bundan sonra nasıl hareket etmelidir?
Teşekkürler.
(3)
Instagram'da takip isteğim onaylanmasına rağmen karşı takip gelmemesi
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi #1487574
Merhaba arkadaşlar,
Bu zamana kadar Instagram kullanmıyordum ve 1 ay kadar önce Instagram açtım. Okuldan falan arkadaşlarımı ekliyorum. Bu süreçte anlam veremediğim davranışlarla karşılaştım. Bunlardan ilki okulda az veya çok samimi olduğum bazı arkadaşların takip isteğimi silmesi ve bekletmesiydi. Hatta burada da sormuştum.
Şimdiki anlam veremediğim diğer davranış ise takip isteğimin onaylanması ama karşı takip gelmemesi. Son üçtür böyle. Bunların ikisi ile bayağı samimiydim. Needy biri asla değilim ama karşı isteğin gelmemesi çok da sallanmadığımı hissettiriyor ve takip isteğinin silinmesi ile eşdeğerde benim için. Ben seni sayıp takip ediyorum da sen beni neden saymıyorsun? O yüzden takipten çıkasım geliyor. Hesabım yeni olduğu için sadece bir gönderi var. Sizce abartıyor muyum yoksa haklı mıyım? Siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
Bu zamana kadar Instagram kullanmıyordum ve 1 ay kadar önce Instagram açtım. Okuldan falan arkadaşlarımı ekliyorum. Bu süreçte anlam veremediğim davranışlarla karşılaştım. Bunlardan ilki okulda az veya çok samimi olduğum bazı arkadaşların takip isteğimi silmesi ve bekletmesiydi. Hatta burada da sormuştum.
Şimdiki anlam veremediğim diğer davranış ise takip isteğimin onaylanması ama karşı takip gelmemesi. Son üçtür böyle. Bunların ikisi ile bayağı samimiydim. Needy biri asla değilim ama karşı isteğin gelmemesi çok da sallanmadığımı hissettiriyor ve takip isteğinin silinmesi ile eşdeğerde benim için. Ben seni sayıp takip ediyorum da sen beni neden saymıyorsun? O yüzden takipten çıkasım geliyor. Hesabım yeni olduğu için sadece bir gönderi var. Sizce abartıyor muyum yoksa haklı mıyım? Siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
wp'da diyalog halindeyken çevrimiçi kalmayı önemsemeye ilişkin görüşlerinizi merak ettim
tw, instagram takılıp, tv izlerken bir de yazışmak
hatta bunları bazen işteyken yapmak
birden fazla kişiye, gruba laf yetiştirmek
az çok hepimiz bu hale gelmişiz gibi gözlemliyorum
açıkçası bir yere gittiğimde tv açıksa, elde telefon varsa samimi bir ortamsa
atar yapıp sıfır teknoloji takılamayı teklif ediyorum muhabbetin bittiği yere kadar
konu buraya geldi ama soru şuydu
wp'da konuşurken online/offline olmanın önemi kaldı mı
tw, instagram takılıp, tv izlerken bir de yazışmak
hatta bunları bazen işteyken yapmak
birden fazla kişiye, gruba laf yetiştirmek
az çok hepimiz bu hale gelmişiz gibi gözlemliyorum
açıkçası bir yere gittiğimde tv açıksa, elde telefon varsa samimi bir ortamsa
atar yapıp sıfır teknoloji takılamayı teklif ediyorum muhabbetin bittiği yere kadar
konu buraya geldi ama soru şuydu
wp'da konuşurken online/offline olmanın önemi kaldı mı
Herkesin cevabını merak ediyorum ama özellikle o günü yalnız başına geçirmeyi sevenler varsa aranızda, onların cevaplarını daha çok merak ediyorum. (Öncelikle yalnız geçirenler neden yalnız geçirmek istiyor?) Bugüne kadar doğum günleriniz genelde nasıl geçti ve o gün neler yaparsınız?
Bonus: En güzel doğum günü anınızı paylaşır mısınız?
Bonus: En güzel doğum günü anınızı paylaşır mısınız?
Arkaslar s.a 29 yasindayim. Yasitlarimin 3 cocuu var. Ben hala annemin kucağına yatip saatlerce sırtımı ovduruyorum. Babama ,su getir, karpuz kes gibi simarikliklar yapıyorum. Tabii yılın 2-3 ayı birlikte oldugumuz dönemde oluyor bunlar. Normalde tek yaşıyorum. Yine de çok olgunsuz geliyorum kendime xd hiç öyle evlenmiş, ev idare ederken, çocuk bakarken hayal edemiyorum kendimi(öğretmenim). Tabii başa gelince hepsi yapılır da, anladıniz işte... siz ne durumdasiniz?
sevdiği işi yapıyor ?
cidden sevdiğin işi yapıyorsunuz yani böyle severek uyanıyorsunuz falan.
imkansız. inanmıyorum. ama yine de söyleyin siz daha da hasetleneyim işime geliyor.
cidden sevdiğin işi yapıyorsunuz yani böyle severek uyanıyorsunuz falan.
imkansız. inanmıyorum. ama yine de söyleyin siz daha da hasetleneyim işime geliyor.
yakın zamanda şunu fark ettim ki ne kadar az sayıda insanla ilişki halindeysem kafam o kadar rahat. bunun farkına varmamda covid süreci de etkili oldu, görüşmeler azalınca ruh halim olumsuz etkilenecek diye düşünürken tam tersi oldu. aslında dışarıya çok kapalı bir insan değilim, ambivertim diyebilirim, ama yakın dönemde introvertlüğe geçiş yaptım:)
benimle benzer durumda olanlarınız var mı? sizce bu sağlıklı bir durum mu? açıkçası ben halimden memnunun ama bir yandan da tahammülüm azaldı sanki pek çok şeye. yani örneğin bir iki arkadaşla, eş-dostla bir aradayken hoşuma gitmeyen bir yorum, bir jest vs bile çok batmaya başladı bana. yani böyle böyle iyice asosyal bir bireye dönüşmek de çekiniyorum. ilaveten, az önce örnek verdiğim o batma durumları da beni "sanırım ben çok kompleksli biriyim" diye düşüncelere sokuyor. yani insanlardan uzak durmam belki de benim gerçeklerden/zaaflarımdan kaçma yöntemim. ufak bir soru soracaktım uzattım da uzattım, birkaç seansa da ihtiyacım var belli ki:)
teşekkür ederim.
benimle benzer durumda olanlarınız var mı? sizce bu sağlıklı bir durum mu? açıkçası ben halimden memnunun ama bir yandan da tahammülüm azaldı sanki pek çok şeye. yani örneğin bir iki arkadaşla, eş-dostla bir aradayken hoşuma gitmeyen bir yorum, bir jest vs bile çok batmaya başladı bana. yani böyle böyle iyice asosyal bir bireye dönüşmek de çekiniyorum. ilaveten, az önce örnek verdiğim o batma durumları da beni "sanırım ben çok kompleksli biriyim" diye düşüncelere sokuyor. yani insanlardan uzak durmam belki de benim gerçeklerden/zaaflarımdan kaçma yöntemim. ufak bir soru soracaktım uzattım da uzattım, birkaç seansa da ihtiyacım var belli ki:)
teşekkür ederim.
Ve son olarak çevrenizde aşı karşıtı var mı?
mesela bu bos beles insan dururken neden hastalanan/olen/kaza geciren vs bu kisi oldu diye dusunuyor musunuz?
neden bazi kotucul insanlar cok guzel hayatlar yasiyorlar simdi?
bunlari dusunuyorum ve sinir oluyorum bu adaletsizlige.
ayni sekilde sakat doganlara da uzuluyorum, neyin cezasini cekmeye dogmuslar diyorum? neden diger insanlarin standardindan mahrum dogmuslar anlayamiyorum.
boyle seyler dusunuyor musunuz ve yorumunuz nedir?
neden bazi kotucul insanlar cok guzel hayatlar yasiyorlar simdi?
bunlari dusunuyorum ve sinir oluyorum bu adaletsizlige.
ayni sekilde sakat doganlara da uzuluyorum, neyin cezasini cekmeye dogmuslar diyorum? neden diger insanlarin standardindan mahrum dogmuslar anlayamiyorum.
boyle seyler dusunuyor musunuz ve yorumunuz nedir?
ne yapıyorsunuz? ev dışı önerileri alayım.
arkadaşlara göre planlar uydurmaktan, son dakika iptallerden yoruldum.
arkadaşlara göre planlar uydurmaktan, son dakika iptallerden yoruldum.
Sevgili duyuru sakinleri merhaba
Biriyle konuşmam gerekiyor aklıma siz geldiniz. 2.5 yıllık bir ilişkim var. Sevgilimin iş değişikliği sebebiyle 2 aydır farklı şehirlerdeyiz. 2 ayda 2 gün görüsebildik. Son 1 haftadır benimle pek konuşmadi, aramadı. 3gün önce de kendine yetemediğini, bana yetemediğini, kimsenin onu anlamadığını söyledi ve ara vermek istedi. Saygı duydum ve bana göre olmasada kabul ettim. Kısacası son 3 gündür konuşmuyoruz. Kendimi kötü hissediyorum. Stalk yapmayan biriyken şuan saat başı sosyal medya hesaplarına bakmaya başladım. Sizce nedeni nedir? Kötü düşünmeli miyim? Sizce ben ne yapayım? Kafam çok karışik. Biraz dağınık oldu kusura bakmayın. Bu arada aramızda bir sorun yoktu mutluyduk yada ben mutluydum, bilemiyorum.
Biriyle konuşmam gerekiyor aklıma siz geldiniz. 2.5 yıllık bir ilişkim var. Sevgilimin iş değişikliği sebebiyle 2 aydır farklı şehirlerdeyiz. 2 ayda 2 gün görüsebildik. Son 1 haftadır benimle pek konuşmadi, aramadı. 3gün önce de kendine yetemediğini, bana yetemediğini, kimsenin onu anlamadığını söyledi ve ara vermek istedi. Saygı duydum ve bana göre olmasada kabul ettim. Kısacası son 3 gündür konuşmuyoruz. Kendimi kötü hissediyorum. Stalk yapmayan biriyken şuan saat başı sosyal medya hesaplarına bakmaya başladım. Sizce nedeni nedir? Kötü düşünmeli miyim? Sizce ben ne yapayım? Kafam çok karışik. Biraz dağınık oldu kusura bakmayın. Bu arada aramızda bir sorun yoktu mutluyduk yada ben mutluydum, bilemiyorum.
uzun bir süre yoğun anksiyete problemi yaşamıştım ama ilaçlı tedavi ile iyi olmuştum. 5 yıldır çok iyiyim ve hiç sıkıntım yoktu.
3 ay önce kedi sahiplendim. onunla birlikte anksiyetem de geri geldi. hatta duyuruya da çok kez soruyorum onun hakkında.
sürekli mamasını unutursam, suyunu unutursam diye endişeleniyorum. en ufak hareketinde veterinere götürmek istiyorum. sürekli gözüm onun üstünde acaba mutlu mu hasta mı oldu iyi mi diye. sonra kafamda kurduğum endişe o kadar gerçekçi geliyor ki minicik bir davranışından ölmek üzere olabileceği sonucuna götürüyor beni, ağlıyorum.
ne yapacağım? ne güzel düzelmiştim ben.
3 ay önce kedi sahiplendim. onunla birlikte anksiyetem de geri geldi. hatta duyuruya da çok kez soruyorum onun hakkında.
sürekli mamasını unutursam, suyunu unutursam diye endişeleniyorum. en ufak hareketinde veterinere götürmek istiyorum. sürekli gözüm onun üstünde acaba mutlu mu hasta mı oldu iyi mi diye. sonra kafamda kurduğum endişe o kadar gerçekçi geliyor ki minicik bir davranışından ölmek üzere olabileceği sonucuna götürüyor beni, ağlıyorum.
ne yapacağım? ne güzel düzelmiştim ben.
Kız arkadaşım beni delirtiyor. 5 yıllık bir ilişkimiz var. Üniversitede öğrenci evime geldiği için kendi düzenim vardı, bir problem olmuyordu. Yurtdışında staj yaptığımızda ve burada yüksek lisans yaparken bir süre beraber yaşadık. O zamanlar bu kadar gözüme batmıyordu fakat kullandığı bir şeyi yerine asla bırakmıyor.
Ben ortalığı toplamasam her yer yerde. Kıyafetler evin her yerine saçılmış, yatak hiçbir zaman toplanmamış ve üstünde bir sürü eşya, evin her yerinde küçük küçük eşyalar, peçete, bardak, bulaşık, ıvır zıvır.
Mutfakta da çok tartışıyoruz. Yemekleri ben yapıyorum. Her zaman yatmadan önce bulaşıklar halledilir ve tezgah silinir. Fakat kız arkadaşım daha bir şey neyle nasıl silinir bilmiyor. Öğretmeye çalıştığım zaman alınıyor. Nazik olmaya çalışıyorum, fakat orta yolu bulamıyoruz. Pislik içinde sarı bez ve bulaşık süngeri gördüğüm zaman çıldırıyorum.
Ben çok temiz ve düzenli bir evde büyüdüm. Belki benimki de abartı, ama bilemiyorum. Çok şey mi istiyorum? Kırıcı olmak da istemiyorum, zamanla orta yolu buluruz diyorum ama olmuyor.
Kendisi çok iyi bir insan, çok da seviyoruz birbirimizi. Ama bu yüzden delirme noktasına geldim çünkü dayanamıyorum.
Ben ortalığı toplamasam her yer yerde. Kıyafetler evin her yerine saçılmış, yatak hiçbir zaman toplanmamış ve üstünde bir sürü eşya, evin her yerinde küçük küçük eşyalar, peçete, bardak, bulaşık, ıvır zıvır.
Mutfakta da çok tartışıyoruz. Yemekleri ben yapıyorum. Her zaman yatmadan önce bulaşıklar halledilir ve tezgah silinir. Fakat kız arkadaşım daha bir şey neyle nasıl silinir bilmiyor. Öğretmeye çalıştığım zaman alınıyor. Nazik olmaya çalışıyorum, fakat orta yolu bulamıyoruz. Pislik içinde sarı bez ve bulaşık süngeri gördüğüm zaman çıldırıyorum.
Ben çok temiz ve düzenli bir evde büyüdüm. Belki benimki de abartı, ama bilemiyorum. Çok şey mi istiyorum? Kırıcı olmak da istemiyorum, zamanla orta yolu buluruz diyorum ama olmuyor.
Kendisi çok iyi bir insan, çok da seviyoruz birbirimizi. Ama bu yüzden delirme noktasına geldim çünkü dayanamıyorum.
Arkadaşlar merhaba, hikayenin başlangıcı için sizi şuraya alalım (git:1485633 )
**Kısa Özet***
Aşık olduğum kadın ve benim aramda geçen iletişim durumu
** Kısa Özet Bitti***
İnstagramdan takipleştiğim ve watsapptan da konuştuğum ortak bir proje üzerine geçen hafta sonu çalıştığımız kadın kişi film önermişti onu izledim ve yorumlarımı yazdım, kendisi yorumlarıma ortalama 1 er saat sonra dönüp birer cümlelik yorumlarda bulundu.
Örneğin ben 10 cümle yazmışım, o 1 saat sonra 1 cümle yazmış, sonra ben yine 10 cümle yazmışım yine 1 saat sonra 1 cümle yazmış. Dün akşam en son yazdığı yoruma bu sabah cevap verdim ama gelen giden bi yorum yok hala.
Şimdi, yengeç burcu bir denyo olduğum için '' ya işi gücü vardır canım kötü düşünme'' düşüncesi aklıma geliyor ama bir diğer yandan da '' Kardeşim yavaştan topla halatı, tekneyi başka limanlara doğru yönelt'' mi demek istiyor diye düşünmüyorda değilim. Bir daha yine böyle yorumlar yapıp gülücük atıp takım taklavatı toplayayım mı ?
Sizce durum nedir? Bu başak burcu arkadaş ne yapmak, nereye varmak istemektir ?
**Kısa Özet***
Aşık olduğum kadın ve benim aramda geçen iletişim durumu
** Kısa Özet Bitti***
İnstagramdan takipleştiğim ve watsapptan da konuştuğum ortak bir proje üzerine geçen hafta sonu çalıştığımız kadın kişi film önermişti onu izledim ve yorumlarımı yazdım, kendisi yorumlarıma ortalama 1 er saat sonra dönüp birer cümlelik yorumlarda bulundu.
Örneğin ben 10 cümle yazmışım, o 1 saat sonra 1 cümle yazmış, sonra ben yine 10 cümle yazmışım yine 1 saat sonra 1 cümle yazmış. Dün akşam en son yazdığı yoruma bu sabah cevap verdim ama gelen giden bi yorum yok hala.
Şimdi, yengeç burcu bir denyo olduğum için '' ya işi gücü vardır canım kötü düşünme'' düşüncesi aklıma geliyor ama bir diğer yandan da '' Kardeşim yavaştan topla halatı, tekneyi başka limanlara doğru yönelt'' mi demek istiyor diye düşünmüyorda değilim. Bir daha yine böyle yorumlar yapıp gülücük atıp takım taklavatı toplayayım mı ?
Sizce durum nedir? Bu başak burcu arkadaş ne yapmak, nereye varmak istemektir ?
Evden çalıştığım için iş arkadaslarimin çoğunu tanımıyorum. Bir tane kızla da bir kaç kez çalıştık ama öyle samimi değiliz. Davetiye atmış gruba herkesi bekliyorum diye.
Ortak hediye alımına katılıyorum bence bu yeterli. Ekstra olarak gelmeyeceğim diye bahane uydurmak zorunda değilim çünkü zaten o da biliyordur gelmeyecegimi diye düşünüyorum. Evet, nezaketen mesaj atılmalı mı sizce? (Bence hayır :( ama emin olmak istedim)
Ortak hediye alımına katılıyorum bence bu yeterli. Ekstra olarak gelmeyeceğim diye bahane uydurmak zorunda değilim çünkü zaten o da biliyordur gelmeyecegimi diye düşünüyorum. Evet, nezaketen mesaj atılmalı mı sizce? (Bence hayır :( ama emin olmak istedim)
Mesela sevgilisi olan kadına bakarken gözlerinden ona karşı duyduğu şefkat çok net anlaşılabilen bir erkeğin o kadına karşı fiziksel bir çekim duyabilmesi mümkün müdür?
Eşiniz sık sık kendisiyle sizi karşılaştırıyor mu? Sizden daha iyi olduğu şeyleri dile getirip bu durumdan motive olmaya çalışıyor mu? Nasıl tepki veriyorsunuz?
2-3 aydır diyetisyen kontrolünde kilo vermeye çalışıyorum. Eşimde diyetisyenden bağımsız olarak benimle birlikte yediklerine dikkat etmeye başladı. Günün sonunda sürekli kendisiyle beni karşılaştırıyor. Sen bu kadar kilo verdin ben bu kadar vermişim seni geçmişim ahaha diyip mutlu oluyor falan. Ben de kendimi kötü hissediyorum. En sonunda bundan rahatsız olduğumu söyledim. Ne var bunda, abartıyorsun çocuk musun sen, yok yere moral bozuyorsun diye tepki gösterdi. Beni mutsuz edip kendini motive etmesi bana normal gelmiyor. Bu kıyaslama hiç bitmiyor. Bugün konu kiloysa yarın başka bir şey oluyor. Bu durumu takmamak da bir çözüm olmuyor benim için. Konuşuyorum ama senin gibi düşünmüyorum diyerek kesiyor. Kendini dünyanın en haklı insanı olarak görüyor şu anda. İletişim sıfır.
Nasıl çözebilirim? Benzer durumda olanlar ne yaptınız merak ediyorum. Cins: K
2-3 aydır diyetisyen kontrolünde kilo vermeye çalışıyorum. Eşimde diyetisyenden bağımsız olarak benimle birlikte yediklerine dikkat etmeye başladı. Günün sonunda sürekli kendisiyle beni karşılaştırıyor. Sen bu kadar kilo verdin ben bu kadar vermişim seni geçmişim ahaha diyip mutlu oluyor falan. Ben de kendimi kötü hissediyorum. En sonunda bundan rahatsız olduğumu söyledim. Ne var bunda, abartıyorsun çocuk musun sen, yok yere moral bozuyorsun diye tepki gösterdi. Beni mutsuz edip kendini motive etmesi bana normal gelmiyor. Bu kıyaslama hiç bitmiyor. Bugün konu kiloysa yarın başka bir şey oluyor. Bu durumu takmamak da bir çözüm olmuyor benim için. Konuşuyorum ama senin gibi düşünmüyorum diyerek kesiyor. Kendini dünyanın en haklı insanı olarak görüyor şu anda. İletişim sıfır.
Nasıl çözebilirim? Benzer durumda olanlar ne yaptınız merak ediyorum. Cins: K
sevgilim işe gidip gelirken toplu taşıma kullanıyor bazen de kendi arabasını. neyse merak ediyorum gittiğinde geldiğinde haber versin istiyorum. o da haber veriyor zaten, problem yok bunda. birgünden birgüne rahatsız olduğunu söylemedi/ hissettirmedi. sadece ben kendimi sorguluyorum, baskıcı olmak istemiyorum.
abartıyor muyum sizce? yoksa hangi ülkede yaşıyorsun; bu ülkede endişelenmen, merak etmen normal mi dersiniz?
abartıyor muyum sizce? yoksa hangi ülkede yaşıyorsun; bu ülkede endişelenmen, merak etmen normal mi dersiniz?
Şimdi arkadaşlar nerden nasıl başlasam bilemedim eğer olur ise akış dağınıklığı için şimdiden özür dilerim.
Ortak çalıştığımız bir proje için bir araya geldiğim bir kadın arkadaş var, yine aynı proje için bir arya geldiğimiz 20 kişilik bir grubumuz var, bu gruptaki kimse daha önce birbirini tanıyan insanlar değildi. Neyse, cuma günü 1 saatte işimizi hallettikten sonra 2,5 saat sohbet ettik lafı lafı açtı çok keyifliydi, bu bizim birebir olarak ilk iletişimimizdi, hatta bir ara ''online da bu kadar keyifli sohbet ettiysek yüz yüze kim bilir nasıl olur'' dedi.
Sonra dünde projemizin çalışmasını 2 saat online de birebir çalışarak tamamladık ama sonra yine 1,5 saat keyifli sohbet ettik. Filmle'den, hayattan vs s konuştuk yine çok keyifli geçti. Ben laf arasında tatile onun yaşadığı yere geleceğimi ( orada bir arkadaşım var ve gerçektende gidicektim) onunlada görüşmek istediğimi söyledim çok sevindiğini o tarihlerde orada olacağını söyledi. Bana bi kaç ekşi linki attı burcuyla ilgili, film önerdik birbirimize ve kapattık zoom'u.
İkimizde instagram kullanıyoruz ama hiç takipleşelim gibi bi durum konuşulmadı, ben instagramını biliyorum,
1-Direkt eklesem denyoluk eder miyim ?
2- Gerçekten uzun zamandır bu kadar keyifli sohbet ettiğimi hatırlamıyorum buna binaen teşekkür amaçlı online bir etkinliğe bilet alıp hediye etsem denyoluk eder miyim ?
3-Önerdiği filmi izledikten sonra hadi gel film üzerine konusalım desem denyoluk eder miyim ?
4- Az çok müzik işleri ile ilgileniyorum, bu hafta bi enstrümantal yapıp, enstrumantal'ın adını de önerdiği film ismi yapsam ve ona atıp sence nasıl olmuş desem çok denyoluk eder miyim ?
5- Çok aşık oldum, gerçekten sizce ne yapayım ona kendi duygularımı açmak için ?
Ben erkek yaş 30
O kadın yaş 25
Dalga geçmek serbest, ama akıl verirseniz çok mutlu olurum :)
Ortak çalıştığımız bir proje için bir araya geldiğim bir kadın arkadaş var, yine aynı proje için bir arya geldiğimiz 20 kişilik bir grubumuz var, bu gruptaki kimse daha önce birbirini tanıyan insanlar değildi. Neyse, cuma günü 1 saatte işimizi hallettikten sonra 2,5 saat sohbet ettik lafı lafı açtı çok keyifliydi, bu bizim birebir olarak ilk iletişimimizdi, hatta bir ara ''online da bu kadar keyifli sohbet ettiysek yüz yüze kim bilir nasıl olur'' dedi.
Sonra dünde projemizin çalışmasını 2 saat online de birebir çalışarak tamamladık ama sonra yine 1,5 saat keyifli sohbet ettik. Filmle'den, hayattan vs s konuştuk yine çok keyifli geçti. Ben laf arasında tatile onun yaşadığı yere geleceğimi ( orada bir arkadaşım var ve gerçektende gidicektim) onunlada görüşmek istediğimi söyledim çok sevindiğini o tarihlerde orada olacağını söyledi. Bana bi kaç ekşi linki attı burcuyla ilgili, film önerdik birbirimize ve kapattık zoom'u.
İkimizde instagram kullanıyoruz ama hiç takipleşelim gibi bi durum konuşulmadı, ben instagramını biliyorum,
1-Direkt eklesem denyoluk eder miyim ?
2- Gerçekten uzun zamandır bu kadar keyifli sohbet ettiğimi hatırlamıyorum buna binaen teşekkür amaçlı online bir etkinliğe bilet alıp hediye etsem denyoluk eder miyim ?
3-Önerdiği filmi izledikten sonra hadi gel film üzerine konusalım desem denyoluk eder miyim ?
4- Az çok müzik işleri ile ilgileniyorum, bu hafta bi enstrümantal yapıp, enstrumantal'ın adını de önerdiği film ismi yapsam ve ona atıp sence nasıl olmuş desem çok denyoluk eder miyim ?
5- Çok aşık oldum, gerçekten sizce ne yapayım ona kendi duygularımı açmak için ?
Ben erkek yaş 30
O kadın yaş 25
Dalga geçmek serbest, ama akıl verirseniz çok mutlu olurum :)
Herkese merhaba,
Biraz uzun olabilir. Sonuna kadar okuyup fikir verenlere çok teşekkürler.
Yaş 32. Bekar. Erkek.
Annemle babam lise 2'den beri ayrı. Ben de hep annemle yaşadım bu süreçte. Lisede yatılıydım. Üniversitede de yakın bir şehirdeydim. Hafta sonları hep gidip geldim. Yaklaşık 8 sene önce araştırma görevliliğine başlayınca annem yanıma geldi, beraber yaşamaya başladık. Daha sonra da ben doktorayı bitirince 1 yıllığına tek başına yurtdışına gittim. Tam da pandemi başlangıcına denk geldi. Annem o dönem dönmem için çok ısrar etti. Hem pandemi hem de benim yokluğum kötü etkiledi onu. Ama ben de gitmek için çok uğraşmıştım. Hem kabul alana kadar (çok sayıda üniversite ile mülakat yapmıştım) hem de görevlendirme alana kadar (kendi üniversitemden) çok efor sarf etmiştim. O nedenle şiddetle itiraz edip kalmaya devam ettim. 1 seneyi tamamlayınca da geri döndüm. Öğretim üyesi kadrosuna atandım. O dönem annem pandeminin başından 3 ay sonra memlekette geçici bir ev tutup orada kalmıştı. Arkadaşları, akrabalar derken görece iyi vakit geçirdi orada. Ben geri dönünce o da yanıma geri döndü.
Bunları biraz girizgah olarak yazmak istedim. Yanıma tekrar gelince de el ve kollarının çok ağrıdığından şikayet etmeye başladı. Zaten problemleri vardı (sinir sıkışması) ama bu kadar ağrı/acı çekmiyordu. Şimdi hafif bir poşet bile taşısa akşama çok ağrı çektiği söylüyor. Temizlik yaparken problem yaşıyor. Ben de elimden geldiğince destek oluyorum. Mesela evin yarısını ben süpürüyorum. Geçen aylarda evin tüm camlarını ben sildim. Ama bazen iş yoğunluğum sebebiyle çok yardım edemediğim de oluyor.
Son dönemde artık evlenmem gerektiği konusunu çok sık açmaya başladı. Kız beğeniyor, fotoğraf gösteriyor, vb. Ancak şöyle bir durum var. Ben evlenirsem artık benim de bir "kendi hayatım" olacak. Ona eskisi kadar destek olamayacağım. Mesela teknoloji kullanımı çok kötüdür. "shatskikh telefonda bir şey çıktı", "shatskikh televizyona bir şey oldu", "gel şuna bir bak" cümleleri her gün duyulur bizim evde. Mesela tutturdu bir robot süpürge diye. Alalım ama ben yokken onu tek başına hayatta kullanamaz. Ben de bir şeyleri sürekli uzaktan çözemem evlenirsem. Bu gerçekleri göremeyip benim evlenmemi istemesi beni çok üzüyor ve öfkelendiriyor. Ne tasarlıyor, ne hayal ediyor anlamak güç. Ben birtakım sebeplerden ötürü zaten evlenmeyi düşünmüyorum ama bu işler de nasıl çözülür bilemiyorum. Pandemiden dolayı hastaneye de gitmeye çekiniyoruz. Benzer durumda annesi/babası tek yaşayan evliler ya da ayrı evde bekar yaşayanlar bu işleri nasıl çözüyor merak ediyorum.
Teşekkürler.
Biraz uzun olabilir. Sonuna kadar okuyup fikir verenlere çok teşekkürler.
Yaş 32. Bekar. Erkek.
Annemle babam lise 2'den beri ayrı. Ben de hep annemle yaşadım bu süreçte. Lisede yatılıydım. Üniversitede de yakın bir şehirdeydim. Hafta sonları hep gidip geldim. Yaklaşık 8 sene önce araştırma görevliliğine başlayınca annem yanıma geldi, beraber yaşamaya başladık. Daha sonra da ben doktorayı bitirince 1 yıllığına tek başına yurtdışına gittim. Tam da pandemi başlangıcına denk geldi. Annem o dönem dönmem için çok ısrar etti. Hem pandemi hem de benim yokluğum kötü etkiledi onu. Ama ben de gitmek için çok uğraşmıştım. Hem kabul alana kadar (çok sayıda üniversite ile mülakat yapmıştım) hem de görevlendirme alana kadar (kendi üniversitemden) çok efor sarf etmiştim. O nedenle şiddetle itiraz edip kalmaya devam ettim. 1 seneyi tamamlayınca da geri döndüm. Öğretim üyesi kadrosuna atandım. O dönem annem pandeminin başından 3 ay sonra memlekette geçici bir ev tutup orada kalmıştı. Arkadaşları, akrabalar derken görece iyi vakit geçirdi orada. Ben geri dönünce o da yanıma geri döndü.
Bunları biraz girizgah olarak yazmak istedim. Yanıma tekrar gelince de el ve kollarının çok ağrıdığından şikayet etmeye başladı. Zaten problemleri vardı (sinir sıkışması) ama bu kadar ağrı/acı çekmiyordu. Şimdi hafif bir poşet bile taşısa akşama çok ağrı çektiği söylüyor. Temizlik yaparken problem yaşıyor. Ben de elimden geldiğince destek oluyorum. Mesela evin yarısını ben süpürüyorum. Geçen aylarda evin tüm camlarını ben sildim. Ama bazen iş yoğunluğum sebebiyle çok yardım edemediğim de oluyor.
Son dönemde artık evlenmem gerektiği konusunu çok sık açmaya başladı. Kız beğeniyor, fotoğraf gösteriyor, vb. Ancak şöyle bir durum var. Ben evlenirsem artık benim de bir "kendi hayatım" olacak. Ona eskisi kadar destek olamayacağım. Mesela teknoloji kullanımı çok kötüdür. "shatskikh telefonda bir şey çıktı", "shatskikh televizyona bir şey oldu", "gel şuna bir bak" cümleleri her gün duyulur bizim evde. Mesela tutturdu bir robot süpürge diye. Alalım ama ben yokken onu tek başına hayatta kullanamaz. Ben de bir şeyleri sürekli uzaktan çözemem evlenirsem. Bu gerçekleri göremeyip benim evlenmemi istemesi beni çok üzüyor ve öfkelendiriyor. Ne tasarlıyor, ne hayal ediyor anlamak güç. Ben birtakım sebeplerden ötürü zaten evlenmeyi düşünmüyorum ama bu işler de nasıl çözülür bilemiyorum. Pandemiden dolayı hastaneye de gitmeye çekiniyoruz. Benzer durumda annesi/babası tek yaşayan evliler ya da ayrı evde bekar yaşayanlar bu işleri nasıl çözüyor merak ediyorum.
Teşekkürler.
yaşım arttıkça bunun artacağından endişe duyuyorum. yalnızca pandeminin etkisi olduğunu da düşünmüyorum. 50-60 yaşındaki adamlar hala nasıl futbola karşı bu kadar aşk dolu şaşırıyorum mesela. ben en son 10 yaşımda futbol için çok hevesliydim,beşiktaş'ın şampiyon olmasını, türkiye'nin turnuvalara katılmasını canı yürekten istiyordum.
müziğe aşık olanlar, motosikletlerine tapanlar, kitap okumak için kendini tutamayanlar... nasıl bağlı kalıyorsunuz tutkularınıza? sizi motive eden şeyleri anlatsanıza :)
sonra hayatı kaçırdığını hissetmek. istanbul yetmiyor mesela, gerçek hayat new york'da dönüyor diye düşünüyor buluyorum kendimi. bunlar belki çocukça düşünceler ama spider-man new york'ta abi
şu anda %100 arzuladığım tek olay uçaktan atlamak. bu ekstrem sporların en ekstremi. e bunu düzenli olarak yapmak da olası gözükmüyor. aklımda ''kramp- lan n'oldu?'' çalıyor.
çocukluğunuzdaki hevesi yakaladığınız anlar ne zamanlar? hayatınızın dönüm noktalarından çıkardığınız dersler neler?
bir sürü soru sordum siz istediğinizi seçin cevaplayın))
müziğe aşık olanlar, motosikletlerine tapanlar, kitap okumak için kendini tutamayanlar... nasıl bağlı kalıyorsunuz tutkularınıza? sizi motive eden şeyleri anlatsanıza :)
sonra hayatı kaçırdığını hissetmek. istanbul yetmiyor mesela, gerçek hayat new york'da dönüyor diye düşünüyor buluyorum kendimi. bunlar belki çocukça düşünceler ama spider-man new york'ta abi
şu anda %100 arzuladığım tek olay uçaktan atlamak. bu ekstrem sporların en ekstremi. e bunu düzenli olarak yapmak da olası gözükmüyor. aklımda ''kramp- lan n'oldu?'' çalıyor.
çocukluğunuzdaki hevesi yakaladığınız anlar ne zamanlar? hayatınızın dönüm noktalarından çıkardığınız dersler neler?
bir sürü soru sordum siz istediğinizi seçin cevaplayın))
Uğruna çabaladığınız hayaliniz ne? o hayalinize ulaşabilmek için ne yapıyorsunuz? motivasyonunuz nasıl?
Akşam arkadaşla içiyorduk yan taraftaki masada 3 4 kız vardı
içlerinden en sevecen olanı beğendim, o masadan kalktığında ben de indim aşağı tuvalet sırasına
o sonradan geldi yanımda durdu tuvalet sırasında
2 3 defa göz göze baktık
siz yan masamdaydınız dimi dedim evet dedi
Adını sordum o da benimkini sordu
burası 9da kapanıyo dimi dedi evet dedim
neyse kızlar tuvaleti boşaldı girdi o
baktım erkekler tuvaletindekinin çıkacağı yok çıktım yukarı
hemen yukardaki boş tabureye oturdum baktım o da çıkıyor merdivenden, masama yürüyormuş gibi yaptım tam yanımdayken seslendim adıyla
efendim bana mı seslendin dedi
1 dk’n var mı dedim
evet dedi
ben senden etkilendim instanı alabilir miyim dedim
Farklı bi şehirde okuduğunu arkadaşlarını ziyarete geldiğimi ama yine de instasını verebileceğini sorun olmadığını söyledi
istedik bi kere ya sorun olmazsa alabilirim dedim gülümseyerek
nerde okuduğumu sordu
sonra telefonunu çıkardı yazabilirsin dedi sonra istek attı
sonra vedalaştık masasına geçti, biz de 10dk sonra kalktık
Olay istanbulda geçiyor
içlerinden en sevecen olanı beğendim, o masadan kalktığında ben de indim aşağı tuvalet sırasına
o sonradan geldi yanımda durdu tuvalet sırasında
2 3 defa göz göze baktık
siz yan masamdaydınız dimi dedim evet dedi
Adını sordum o da benimkini sordu
burası 9da kapanıyo dimi dedi evet dedim
neyse kızlar tuvaleti boşaldı girdi o
baktım erkekler tuvaletindekinin çıkacağı yok çıktım yukarı
hemen yukardaki boş tabureye oturdum baktım o da çıkıyor merdivenden, masama yürüyormuş gibi yaptım tam yanımdayken seslendim adıyla
efendim bana mı seslendin dedi
1 dk’n var mı dedim
evet dedi
ben senden etkilendim instanı alabilir miyim dedim
Farklı bi şehirde okuduğunu arkadaşlarını ziyarete geldiğimi ama yine de instasını verebileceğini sorun olmadığını söyledi
istedik bi kere ya sorun olmazsa alabilirim dedim gülümseyerek
nerde okuduğumu sordu
sonra telefonunu çıkardı yazabilirsin dedi sonra istek attı
sonra vedalaştık masasına geçti, biz de 10dk sonra kalktık
Olay istanbulda geçiyor
birkaç gün boyunca size bilmediğiniz bir numaradan mesaj atıp işletmeye çalışan kişinin 'en yakın arkadaşım' dediğiniz kişi olduğunu öğrenseniz tutumunuz ne olur? hala arkadaşınız olarak kalır mı?
Bu arada daha öncede bir kitapta karakterin başından geçen bir olayı kendi yaşamış gibi anlatmıştı ve tesadüfen fark ettim.
Bu arada daha öncede bir kitapta karakterin başından geçen bir olayı kendi yaşamış gibi anlatmıştı ve tesadüfen fark ettim.
Bir akrabanızın haksız davranışına karşı 100 % haklı oldugunuz halde, anneniz sizi suçlu goruyor. Hatta olayı gordugu halde... ne yapardınız?
Üniversiteden önce de tanıdığım bir arkadaşımla üniversitenin sonunda bi tartışmamız olmuştu, küsmedik ama aramız baya soğudu. Bunun üstünden 4 sene geçti
Sonrasında benim bulunduğum şehre geldiğinde falan aradığı oldu, ortak arkadaşlar vesilesiyle görüştüğümüz falan oldu iletişimimiz kopmadı ama çok da yakın değildik.
Bir kaç ay önce benim çalıştığım yerde işe başvurdu, başvuruda baya yardımcı oldum, şirketten kimseyi tanıyor musun diye falan sorulunca benim adımı vermiş vs. Gün aşırı yazıyordu konuşuyorduk elimden geleni yapıyordum.
Şimdi bu arkadaş birkaç aydır işe başladı, benim bulunduğum şehre geldi 2 kere ama işe başladıktan sonra hiç arayıp sormadı. Karşılık beklediğimden değil ama acayip uyuz oldum bu duruma. Çok görüşmek istediğimden falan da değil, nezaket gereği bi arayıp sorması gerekirdi gibi geliyor ama hiç aramadı.
Ben bu durumda uyuz olmakta haklıyım diyebilir miyiz yoksa abartıyor muyum?
Sonrasında benim bulunduğum şehre geldiğinde falan aradığı oldu, ortak arkadaşlar vesilesiyle görüştüğümüz falan oldu iletişimimiz kopmadı ama çok da yakın değildik.
Bir kaç ay önce benim çalıştığım yerde işe başvurdu, başvuruda baya yardımcı oldum, şirketten kimseyi tanıyor musun diye falan sorulunca benim adımı vermiş vs. Gün aşırı yazıyordu konuşuyorduk elimden geleni yapıyordum.
Şimdi bu arkadaş birkaç aydır işe başladı, benim bulunduğum şehre geldi 2 kere ama işe başladıktan sonra hiç arayıp sormadı. Karşılık beklediğimden değil ama acayip uyuz oldum bu duruma. Çok görüşmek istediğimden falan da değil, nezaket gereği bi arayıp sorması gerekirdi gibi geliyor ama hiç aramadı.
Ben bu durumda uyuz olmakta haklıyım diyebilir miyiz yoksa abartıyor muyum?
32 yaşındayım ve çok mutsuzum. İşimde mutsuzum, özel hayatımda mutsuzum yani toplamda hiç istediğim gibi değil durumlar.
Bir devlet kurumunda çalışıyorum ama en alt pozisyondayım. 12 senedir bu işi yapıyorum. Zamanında "ohh ne güzel memurluk" kafasıyla girdim ama artık zoruma gidiyor benden vasıfsız amirlere hizmet etmek. Hizmet dediğim öyle iş tanımında olan şeyler değil bildiğiniz ayak işleri. Yük taşı çay yap vs. Sürekli bi aşağılanma küçük görme yaşıyorum. En son bir amirimin kafama, elini sildiği peçeteyi top yapmak suretiyle kafama atmasıyla iyice gözüm döndü ama hiç bişey yapamadım. Bunun gibi nice örnekler var 12 senedir. Bu eziyete karşılık aldığım ücret 4100 TL.
Özel sektörde 12 sene çalışsam belki müdür hatta bölge müdürü filan olurdum. Şu an kazandığımın daha fazlasını kazanırdım belki.
Bu durumu değiştirmek için iki yıllık dört yıllık bir çok okul okudum (çoğu açıköğretim iş sebebiyle) tezsiz yl de yaptım ama bunlar para etmiyor işte.
Özel hayatım da pek parlak değil. Sevgilim yok epeydir yok. Kadınlarla sevgili olmaya yönelik adımlar atmasını bilmiyorum(ama çok iyi sohbet ederim friend zone a düşmek bende bir adet oldu) Utanıyorum çekiniyorum yazamıyorum yürüyemiyorum. Gözümün içine bakan kızlara gidip merhaba diyemiyorum. Neden bilmiyorum. Şu anki şartlarda evlenebilmem için bir kadının gelip bana açılması filan lazım ancak öyle olabilir.
Bu yaşta ailemle kalıyorum, evden ayrılmanın ekstra masraf olacağını düşünüyoru-m-z. Kendime ucuz yollu bi araba alayım dedim alamadım. Zaten arabamız varmış. Ama rahat edemiyorum, istediğim yere gidemiyorum istediğim saatte eve gelemiyorum. Kendime ait sadece yatağım var bir de cep telefonum.
Sonuç olarak; sabah işe gidip akşam eve geliyorum. Burada biraz takılıp uyuyorum, sonra yine aynı şeyleri yapıyorum. Bazen çılgınca bişey yapıp hafta sonu yürüyüş yapıyorum. Tek başıma bişeyler atıştırıp eve dönüyorum. Sonra yine biraz burada takılıyorum ve uyuyorum. (Arkadaşım yok, hepsi başka başka yerlere gitti)
Yaşamak bu mu? Ömrüm böyle böyle geçip sonra sessizce ölüp gidecek miyim? Yoksa bir yerde bir şey olacak ve her şey değişecek mi?
Akıl, fikir, eleştiri vs. açığım.
Bir devlet kurumunda çalışıyorum ama en alt pozisyondayım. 12 senedir bu işi yapıyorum. Zamanında "ohh ne güzel memurluk" kafasıyla girdim ama artık zoruma gidiyor benden vasıfsız amirlere hizmet etmek. Hizmet dediğim öyle iş tanımında olan şeyler değil bildiğiniz ayak işleri. Yük taşı çay yap vs. Sürekli bi aşağılanma küçük görme yaşıyorum. En son bir amirimin kafama, elini sildiği peçeteyi top yapmak suretiyle kafama atmasıyla iyice gözüm döndü ama hiç bişey yapamadım. Bunun gibi nice örnekler var 12 senedir. Bu eziyete karşılık aldığım ücret 4100 TL.
Özel sektörde 12 sene çalışsam belki müdür hatta bölge müdürü filan olurdum. Şu an kazandığımın daha fazlasını kazanırdım belki.
Bu durumu değiştirmek için iki yıllık dört yıllık bir çok okul okudum (çoğu açıköğretim iş sebebiyle) tezsiz yl de yaptım ama bunlar para etmiyor işte.
Özel hayatım da pek parlak değil. Sevgilim yok epeydir yok. Kadınlarla sevgili olmaya yönelik adımlar atmasını bilmiyorum(ama çok iyi sohbet ederim friend zone a düşmek bende bir adet oldu) Utanıyorum çekiniyorum yazamıyorum yürüyemiyorum. Gözümün içine bakan kızlara gidip merhaba diyemiyorum. Neden bilmiyorum. Şu anki şartlarda evlenebilmem için bir kadının gelip bana açılması filan lazım ancak öyle olabilir.
Bu yaşta ailemle kalıyorum, evden ayrılmanın ekstra masraf olacağını düşünüyoru-m-z. Kendime ucuz yollu bi araba alayım dedim alamadım. Zaten arabamız varmış. Ama rahat edemiyorum, istediğim yere gidemiyorum istediğim saatte eve gelemiyorum. Kendime ait sadece yatağım var bir de cep telefonum.
Sonuç olarak; sabah işe gidip akşam eve geliyorum. Burada biraz takılıp uyuyorum, sonra yine aynı şeyleri yapıyorum. Bazen çılgınca bişey yapıp hafta sonu yürüyüş yapıyorum. Tek başıma bişeyler atıştırıp eve dönüyorum. Sonra yine biraz burada takılıyorum ve uyuyorum. (Arkadaşım yok, hepsi başka başka yerlere gitti)
Yaşamak bu mu? Ömrüm böyle böyle geçip sonra sessizce ölüp gidecek miyim? Yoksa bir yerde bir şey olacak ve her şey değişecek mi?
Akıl, fikir, eleştiri vs. açığım.
Bi hanım kızımızla 2 haftadır görüşüyorum. Çok da güzel geçiyor falan, ama böyle tak diye ayrılacak diye ödüm kopuyor, geriliyorum falan. Son kız arkadaşım 6 ay sonunda resmen ghost etti beni, ne telefonlarıma cevap verdi, ne mesajlarıma döndü vs herhalde ondan diye düşünüyorum.
Ne yapmam lazım bu durumda? Kendimi nasıl rahatlatabilirim "noluyo yaa olm saçmalama." şeklinde?
Ne yapmam lazım bu durumda? Kendimi nasıl rahatlatabilirim "noluyo yaa olm saçmalama." şeklinde?
Pandemi yasakları azaldığından beri her gün iş çıkışında dışarda birşey yapmak zorunluluğu hissediyorum. Dışarı çıkmazsam hani çeşmeyi açık unuturuz da su boşa akar ya, dışarı çıkmadığım günleri boşa geçirmişim gibi her gün bişey yapmaya çalışıyorum. Sizde de benzer durumlar var mı?
Hayatımda bileklik dışında bir takı takmadım. Onu da uzun zamandır takmıyorum. Esasen takı da sevmiyorum yalnız son zamanlarda keko hissi verse de zincir kolyelere bir sempatim oluştu. Özellikle tshirt üzerinde güzel duruyor.
Şu tarz: encrypted-tbn0.gstatic.com
Bir erkeğin zincir kolye takması sizce keko işi mi?
Şu tarz: encrypted-tbn0.gstatic.com
Bir erkeğin zincir kolye takması sizce keko işi mi?
(9)
Instagram'da takip isteğimi onaylamayan bu arkadaşların sorunu ne?
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi #1484860
Merhaba arkadaşlar,
Çok sosyal medya kullanan biri değilim. Kısa bir süre önce Instagram hesabı açmam gerekti ve açmışken de okuldan arkadaşlarımı falan eklemek istedim.Şimdi burada "derdini seveyim" butonuna tıklayabilirsiniz ancak bazıları ya direk siliyor takip isteğini ya da bekletiyor. Bunların arasında zamanında çok samimi olduğum arkadaşlar da var çok samimi olmasak da belli bir muhabbetimin olduğu arkadaşlar da var. Hepsi de okuldan arkadaşımdı. Birbirimizi en son 5-6 yıl önce gördük.
Bu takip isteğimi bekletmeleri ve silmeleri acayip dumura uğrattı ve üzdü açıkçası. Ya tamam sosyal medya delisi değilim ama kafama takıldı, sinirden gülüyorum o derece. Ben naptım bu insanlara? Tamam 5-6 yıl uzun bir süre ama ne değişti bana karşı bakışlarında? Herkes tarafından sevilen biriydim. Kimseye karşı bir kusurum olmadı, herkese karşı sevecen ve saygılı davrandım. Elimden gelen yardımı yaptım. Uyduruk bir sanal dünyada birilerinin takibini hayat memat meselesi yapacak değilim ama cidden merak ediyorum: Ne değişti? Cidden değişik kafalar. Her neyse siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
Not: "Derdini seveyim" de diyebilirsiniz.
Çok sosyal medya kullanan biri değilim. Kısa bir süre önce Instagram hesabı açmam gerekti ve açmışken de okuldan arkadaşlarımı falan eklemek istedim.Şimdi burada "derdini seveyim" butonuna tıklayabilirsiniz ancak bazıları ya direk siliyor takip isteğini ya da bekletiyor. Bunların arasında zamanında çok samimi olduğum arkadaşlar da var çok samimi olmasak da belli bir muhabbetimin olduğu arkadaşlar da var. Hepsi de okuldan arkadaşımdı. Birbirimizi en son 5-6 yıl önce gördük.
Bu takip isteğimi bekletmeleri ve silmeleri acayip dumura uğrattı ve üzdü açıkçası. Ya tamam sosyal medya delisi değilim ama kafama takıldı, sinirden gülüyorum o derece. Ben naptım bu insanlara? Tamam 5-6 yıl uzun bir süre ama ne değişti bana karşı bakışlarında? Herkes tarafından sevilen biriydim. Kimseye karşı bir kusurum olmadı, herkese karşı sevecen ve saygılı davrandım. Elimden gelen yardımı yaptım. Uyduruk bir sanal dünyada birilerinin takibini hayat memat meselesi yapacak değilim ama cidden merak ediyorum: Ne değişti? Cidden değişik kafalar. Her neyse siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
Not: "Derdini seveyim" de diyebilirsiniz.
Merhabalar,
Bir apartman dairesinde tek basima yasiyorum. Abim, esi ve 5 aylik cocuklari ust katimda yasiyor.
Ben 6 ay once kanser tanisi aldim. Kemoterapi gordum. Su an radyoterapi goruyorum.
Kt surecinde abim, esi, ailem, dostlarim herkes cok destek oldu. Asla haklarini odeyemem. Yegenim yeni dogdugu icin abimin esinin annesi de onlarda kaliyordu. Ben de onlara dahil olmus gibi oldum. Ozellikle abim, esi, esinin ailesi en buyuk yardimcilarim oldu
Ktlerim bittigi hafta tekrar abime ciktigimda esi soguk davranmaya basladi. Bisey olup olmadigini sordum abim bana esinin alana ihtiyaci oldugunu artik yalniz kalmak istedigini soyledi. Yani her gun onlara gitmememi ima etti bir anlamda. Ben de anlayisla karsiladim. Sonucta yeni dogum yapti, ben de cok pozitif durumda degilim, onun da kendine gore dertleri var. Ama annesi, kardesi vb. onlarda kaliyordu. Bu arada benim onlara gitme amacim yemek yemek ya da hizmet degildi. Cok ciddi intihar egilimlerim vardi ve doktor yalniz kalmamami onerdi. Major depresyon tanisi aldim. Televizyon acip oturuyordum zaten gunde 1-2 saat ancak onlardaydim.
Bu arada saclarim kaslarim dokuldugu icin disariya da cikamiyordum ihtiyaclarimi internetten karsiliyorum. Surekli hastaneye gittigimden abimlerin adresini vermistim. Daha sonra bunun icin de beni uyardilar. Cocuk uyuyormus zile basiliyormus baska adres versen olmaz mi gibi seyler. Tamam dedim. 3 ay hic bir sey siparis vermedim. 70 yasinda babami ariyorum o alip bana getiriyor. 2-3 is arkadasim baya bi kosturdular ihtiyaclarima.
2 gun once yine bir siparis verdim. Radyoterapilere her gun gittigim icin esine sordum size gelebilir mi bu kargom diye. Tamam kapiya not yazarim oraya birakirlar dedi. Bugun cikarken baktim kapiya not yazmis cocuk uyuyor kapiya birakin diye. Ama kargocu gormemis zile basmis. Babamla radyoterapiden ciktik, abim aradi. Once nasilsin falan diye 10 dakika muhabbet etti. Alakasiz seyler sordu. Sonra senin kargon gelmis dedi. Daha gelecek mi dedi. Cocuk uyuyormus zile basmislar hos olmamis gibi seyler soyledi. Esim rahatsiz oluyor zaten zor uyutuyor dedi. Ben de bunu soylemek icin 10 dakika yalandan muhabbet etmene gerek yoktu bi daha gelmez kargo kusura bakmayin dedim. Cok da sakin, izole yasayan insanlar degiller. Evde 7-8 kisi akraba gunu, cocuklu insanlar gunu falan yapan tipler.
Sonra biraz icime oturdu. Cocugum olmadigi icin anlamayabilirim belki. Ama bu durum beni uzdu acikcasi. Agladim epey. Onlari bi miktar anlamakla beraber simdi ne diyecegimi, nasil davranacagimi bilemiyorum. Belki asiri duygusal bir donemdeyim fazla alinganlik yaptim ama gidip alacaksiniz tabi bi gidin diyesim geliyor. Su anda muhtac durumdayim cunku. Trip ya da pasif agresiflik yapmak istemiyorum. Ama onlarin o cocuklu hayat cemberine de girmek istemiyorum artik. Bana ne onerirsiniz bu duruma yaklasimimla ilgili? Goremedigim bir hatam var mi?
iyi aksamlar.
Bir apartman dairesinde tek basima yasiyorum. Abim, esi ve 5 aylik cocuklari ust katimda yasiyor.
Ben 6 ay once kanser tanisi aldim. Kemoterapi gordum. Su an radyoterapi goruyorum.
Kt surecinde abim, esi, ailem, dostlarim herkes cok destek oldu. Asla haklarini odeyemem. Yegenim yeni dogdugu icin abimin esinin annesi de onlarda kaliyordu. Ben de onlara dahil olmus gibi oldum. Ozellikle abim, esi, esinin ailesi en buyuk yardimcilarim oldu
Ktlerim bittigi hafta tekrar abime ciktigimda esi soguk davranmaya basladi. Bisey olup olmadigini sordum abim bana esinin alana ihtiyaci oldugunu artik yalniz kalmak istedigini soyledi. Yani her gun onlara gitmememi ima etti bir anlamda. Ben de anlayisla karsiladim. Sonucta yeni dogum yapti, ben de cok pozitif durumda degilim, onun da kendine gore dertleri var. Ama annesi, kardesi vb. onlarda kaliyordu. Bu arada benim onlara gitme amacim yemek yemek ya da hizmet degildi. Cok ciddi intihar egilimlerim vardi ve doktor yalniz kalmamami onerdi. Major depresyon tanisi aldim. Televizyon acip oturuyordum zaten gunde 1-2 saat ancak onlardaydim.
Bu arada saclarim kaslarim dokuldugu icin disariya da cikamiyordum ihtiyaclarimi internetten karsiliyorum. Surekli hastaneye gittigimden abimlerin adresini vermistim. Daha sonra bunun icin de beni uyardilar. Cocuk uyuyormus zile basiliyormus baska adres versen olmaz mi gibi seyler. Tamam dedim. 3 ay hic bir sey siparis vermedim. 70 yasinda babami ariyorum o alip bana getiriyor. 2-3 is arkadasim baya bi kosturdular ihtiyaclarima.
2 gun once yine bir siparis verdim. Radyoterapilere her gun gittigim icin esine sordum size gelebilir mi bu kargom diye. Tamam kapiya not yazarim oraya birakirlar dedi. Bugun cikarken baktim kapiya not yazmis cocuk uyuyor kapiya birakin diye. Ama kargocu gormemis zile basmis. Babamla radyoterapiden ciktik, abim aradi. Once nasilsin falan diye 10 dakika muhabbet etti. Alakasiz seyler sordu. Sonra senin kargon gelmis dedi. Daha gelecek mi dedi. Cocuk uyuyormus zile basmislar hos olmamis gibi seyler soyledi. Esim rahatsiz oluyor zaten zor uyutuyor dedi. Ben de bunu soylemek icin 10 dakika yalandan muhabbet etmene gerek yoktu bi daha gelmez kargo kusura bakmayin dedim. Cok da sakin, izole yasayan insanlar degiller. Evde 7-8 kisi akraba gunu, cocuklu insanlar gunu falan yapan tipler.
Sonra biraz icime oturdu. Cocugum olmadigi icin anlamayabilirim belki. Ama bu durum beni uzdu acikcasi. Agladim epey. Onlari bi miktar anlamakla beraber simdi ne diyecegimi, nasil davranacagimi bilemiyorum. Belki asiri duygusal bir donemdeyim fazla alinganlik yaptim ama gidip alacaksiniz tabi bi gidin diyesim geliyor. Su anda muhtac durumdayim cunku. Trip ya da pasif agresiflik yapmak istemiyorum. Ama onlarin o cocuklu hayat cemberine de girmek istemiyorum artik. Bana ne onerirsiniz bu duruma yaklasimimla ilgili? Goremedigim bir hatam var mi?
iyi aksamlar.
Böyle alayım da hatun mutlu olsun diyorum ama çok abartılı bir şey de olmasın istiyorum.
Çocuk sahibi olmak hakkında düşünceleriniz neler?
Ben günümüzde çocuk yapmanın çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Hem dünyada birçok sorun var (küresel ısınma, aşırı nüfus, su kıtlığı, besinlerin kalitesizliği, hava ve deniz kirliliği, savaşlar...) hem de ekonomik olarak büyük bir yük olduğunu düşünüyorum çocuk sahibi olmanın. Hele 3 çocuk sahibi olan insanlar bana bayağı ilginç geliyor. Ben 1 çocuğumun olmasını isterim. 2 çocuk bile bence fazla. Maliyet direkt iki katına çıkıyor. Siz kaç çocuk sahibi olmayı istiyorsunuz? 2 ve üstü sayıda çocuk düşünen kişilerin motivasyonları ne? Çocuk yapmak yerine evlat edinmeyi düşünür müydünüz?
Ben günümüzde çocuk yapmanın çılgınlık olduğunu düşünüyorum. Hem dünyada birçok sorun var (küresel ısınma, aşırı nüfus, su kıtlığı, besinlerin kalitesizliği, hava ve deniz kirliliği, savaşlar...) hem de ekonomik olarak büyük bir yük olduğunu düşünüyorum çocuk sahibi olmanın. Hele 3 çocuk sahibi olan insanlar bana bayağı ilginç geliyor. Ben 1 çocuğumun olmasını isterim. 2 çocuk bile bence fazla. Maliyet direkt iki katına çıkıyor. Siz kaç çocuk sahibi olmayı istiyorsunuz? 2 ve üstü sayıda çocuk düşünen kişilerin motivasyonları ne? Çocuk yapmak yerine evlat edinmeyi düşünür müydünüz?
3 yıllık evliyiz. Eşimle incir çekirdeğini doldurmayan her konuda tartışıyoruz.
Geçen gün sofrada tuzlugu kullanıp ondan uzağa ama ulaşabileceği bir noktaya koydum beni düşüncesiz birisi olmakla ve incelikten yoksun olmakla suçladı ( yemin ederim şaka değil)
Aşırı tembel çöpü bile atmaz, unuttum der geçer gider
Evle ilgili asla bir yardımı olmaz, aksine her şeye müdahil olur. Bunları söylediğim zaman da onu suçlayan agr sif ve tahammülsüz birisi olduğumu söyleyip hemen kendini mağdur konumuna koyar.
Ben kendimi nasıl koruyabilirim? Pandemi sebebiyle işten çıkarıldım, bosansam maddi manevi yanımda olacak kimsem yok (annem ve babam da dahil)
Şu an doktora yapıyorum, akademisyen olmak istiyorum, özel sektörden de hiç geri dönüş olmuyor.
Çok zor durumdayım ne yapabilirim?
Geçen gün sofrada tuzlugu kullanıp ondan uzağa ama ulaşabileceği bir noktaya koydum beni düşüncesiz birisi olmakla ve incelikten yoksun olmakla suçladı ( yemin ederim şaka değil)
Aşırı tembel çöpü bile atmaz, unuttum der geçer gider
Evle ilgili asla bir yardımı olmaz, aksine her şeye müdahil olur. Bunları söylediğim zaman da onu suçlayan agr sif ve tahammülsüz birisi olduğumu söyleyip hemen kendini mağdur konumuna koyar.
Ben kendimi nasıl koruyabilirim? Pandemi sebebiyle işten çıkarıldım, bosansam maddi manevi yanımda olacak kimsem yok (annem ve babam da dahil)
Şu an doktora yapıyorum, akademisyen olmak istiyorum, özel sektörden de hiç geri dönüş olmuyor.
Çok zor durumdayım ne yapabilirim?