Kafamda birkaç şey var gerçi ama ekşideki yaratıcı zihinlere güveniyorum. Siz Türkiyede ve kız arkadaşınız Latin Amerikadaysa (ve yabancıysa) doğum gününde neler yapılabilir? Teşekkürler.
Biz şimdi hanımla 5 yıldır evliyiz, ben iki yaş büyüğüm. Böyle bir 4-5 seneye yapariz diyoruz genel olarak, hem finansal olarak rahat oluruz hem de mental açıdan.
Zaten finansal olarak rahat olmazsak hayatta yapmayiz. Rizkiyla gelir muhabbetine dusmeyiz. Ben çocuk yaparsam ileride istediklerini verememe korkusu olmadan yapmak istiyorum. Hanim da aynı mantikta. Misal o tabi fransiz olduğundan hayat şartları daha farkliydi ama misal yurtdışında moda tasarimi okumak istemis ama ailesinin parasi yokmus. Simdi ona göre bunu yapamayacaksan çocuk yapmış olmak için yapiyorsun, bana da mantıkli geliyor zaten. Tabi kişiden lisiye değişir.
Hanım çok sevmiyor çocuk vs zaten. Ben seviyorum. Ama bu sevgim "çocuk yapmazsam olurum beni kimse tutamaz" değil.
Simdi düşünüyorum; kendimi 4-5 sene sonra bile çocuk sahibi çok net düşünemiyorum. Çok ciddi bir değişiklik gibi. Is yerinde çocuğu olanlarin cogu zor diyor, hatta iki çocuğu olan arkadaş simdiki aklim olsa yapmam diyor. ama diyenlerin eşleri itfaiyeci, polis falan haliyle calisma saatleri biraz ters. Mutlu olanların çoğunun da cocuklari büyümüş Artik lise üniversite.
Ben simdi cocuk diyorum ama yapmasam da mutlu olurmusum gibi düşüncem var.
Ama sonra ya ileride pisman olursam falan diyorum. Çok araliktayim. Daha uzun zaman var, acele yok da açıkçası çocuk istememin sebebi topluluğun kafama işlediği imaj, annemlere torun vermek mi yoksa harbiden çocuk istiyor muyum emin değilim.
Esimin ailesi çok gec cocuk sahibi olmus (anne 42 baba 49). Ülke de fransa olunca zaten çocuk sahibi olmayan çift sayısı cok, toplum baskisi yok ama benim kafamda var gibi.
Ne diyorsunuz? Benim gibi var mı böyle aralikta olan ya da Evli olup çocuk istemeyen/yapmayan var mi aramizda? Benim de arkadaş grubum masallah tavsan gibi üniversiteden mezun oldugumuz gibi ilk iki senede 3 kişi çocuk yapti. Şimdi bir tanesi daha sahip olacak.
Zaten finansal olarak rahat olmazsak hayatta yapmayiz. Rizkiyla gelir muhabbetine dusmeyiz. Ben çocuk yaparsam ileride istediklerini verememe korkusu olmadan yapmak istiyorum. Hanim da aynı mantikta. Misal o tabi fransiz olduğundan hayat şartları daha farkliydi ama misal yurtdışında moda tasarimi okumak istemis ama ailesinin parasi yokmus. Simdi ona göre bunu yapamayacaksan çocuk yapmış olmak için yapiyorsun, bana da mantıkli geliyor zaten. Tabi kişiden lisiye değişir.
Hanım çok sevmiyor çocuk vs zaten. Ben seviyorum. Ama bu sevgim "çocuk yapmazsam olurum beni kimse tutamaz" değil.
Simdi düşünüyorum; kendimi 4-5 sene sonra bile çocuk sahibi çok net düşünemiyorum. Çok ciddi bir değişiklik gibi. Is yerinde çocuğu olanlarin cogu zor diyor, hatta iki çocuğu olan arkadaş simdiki aklim olsa yapmam diyor. ama diyenlerin eşleri itfaiyeci, polis falan haliyle calisma saatleri biraz ters. Mutlu olanların çoğunun da cocuklari büyümüş Artik lise üniversite.
Ben simdi cocuk diyorum ama yapmasam da mutlu olurmusum gibi düşüncem var.
Ama sonra ya ileride pisman olursam falan diyorum. Çok araliktayim. Daha uzun zaman var, acele yok da açıkçası çocuk istememin sebebi topluluğun kafama işlediği imaj, annemlere torun vermek mi yoksa harbiden çocuk istiyor muyum emin değilim.
Esimin ailesi çok gec cocuk sahibi olmus (anne 42 baba 49). Ülke de fransa olunca zaten çocuk sahibi olmayan çift sayısı cok, toplum baskisi yok ama benim kafamda var gibi.
Ne diyorsunuz? Benim gibi var mı böyle aralikta olan ya da Evli olup çocuk istemeyen/yapmayan var mi aramizda? Benim de arkadaş grubum masallah tavsan gibi üniversiteden mezun oldugumuz gibi ilk iki senede 3 kişi çocuk yapti. Şimdi bir tanesi daha sahip olacak.
cok sevdigimiz bir arkadasimiz var. kendisiyle de esiyle de cok iyi anlasiyoruz ailecek. fakat bu arkadaslarin bir cocugu var ki evlerden irak, gercekten cocuk seven bir insan olmama ragmen ben bile tahammul edemiyorum. kendisi 10 yasinda ve asla hicbir sekilde yapma dur gibi seyleri anlamiyor. surekli bir israr ve simariklik halinde, kendi istemedigi hicbir seyi yapmiyor ve yapilmasina da izin vermiyor. yapmaya kalkani da yaptigina pisman ediyor, kendini yerlere atarak agliyor vs. bizim de 20 aylik bir bebegimiz var ve cocuk bizim bebeyle oyuncak bebekmis gibi oynamaya calisiyor, surekli kucagina almalar, minciklamalar, uyudugu zaman sevmek icin uyandirmaya calismalar vs. ve dedigim gibi asla hayirdan anlamiyor cocugu kucagindan dusurecek basina bir is getirecek diye de endise ediyoruz zaman zaman.
bunlari neden anlattigima gelirsek. bu arkadaslarla cocuklari da oldugu zaman zaten bulusmaktan biraz imtina ediyoruz ama arkadaslari cok sevdigimizden cocuga da bir sekilde katlaniyoruz. yine de cocugun da geldigi her bulusmamiz sonrasinda ikimiz de uzerimizden kamyon gecmis gibi oluyoruz :) simdi bu arkadaslar bizimle surekli bir tatil plani yapmak istiyor ama bu zamana kadar hep gecistirdik. artik plan yaparken onlara ayip olacak gibi hissediyoruz, cikamadik isin icinden. ne zaman tatile gitsek neden bize haber vermediniz birlikte giderdik diyorlar ve ust uste birkac kez bunu yasadigimizdan artik tatile gitmeye cekinir olduk :/ nasil bir bahane bulmali bilemiyorum. su an eylul ayina bir planimiz var mesela okullar acildiktan sonraya geliyor tarihlerimiz. simdi soylesek cocugun okulu var diyip gelmezler nasilsa diyoruz ama bir yandan da bir yolunu bulup denk getirip gelirlerse 1 hafta o cocukla gecmez mumkun degil, yilda topu topu 1-2 hafta tatil yapiyoruz onun da koca 1 haftasini bu cocukla gecirmeyi gozumuz yemiyor. ama soylemesek de artik ayip oluyor. bu isin icinden nasil cikmali? siz ne yapardiniz?
bunlari neden anlattigima gelirsek. bu arkadaslarla cocuklari da oldugu zaman zaten bulusmaktan biraz imtina ediyoruz ama arkadaslari cok sevdigimizden cocuga da bir sekilde katlaniyoruz. yine de cocugun da geldigi her bulusmamiz sonrasinda ikimiz de uzerimizden kamyon gecmis gibi oluyoruz :) simdi bu arkadaslar bizimle surekli bir tatil plani yapmak istiyor ama bu zamana kadar hep gecistirdik. artik plan yaparken onlara ayip olacak gibi hissediyoruz, cikamadik isin icinden. ne zaman tatile gitsek neden bize haber vermediniz birlikte giderdik diyorlar ve ust uste birkac kez bunu yasadigimizdan artik tatile gitmeye cekinir olduk :/ nasil bir bahane bulmali bilemiyorum. su an eylul ayina bir planimiz var mesela okullar acildiktan sonraya geliyor tarihlerimiz. simdi soylesek cocugun okulu var diyip gelmezler nasilsa diyoruz ama bir yandan da bir yolunu bulup denk getirip gelirlerse 1 hafta o cocukla gecmez mumkun degil, yilda topu topu 1-2 hafta tatil yapiyoruz onun da koca 1 haftasini bu cocukla gecirmeyi gozumuz yemiyor. ama soylemesek de artik ayip oluyor. bu isin icinden nasil cikmali? siz ne yapardiniz?
20-25 yaşındaki hali 40'ına yaklaştıkça patatese dönmeyen kimse biliyor musunuz?
ben 34 yaşındayım. eski vokalistlere (hatta az önce birine daha baktım adam dayıya dönüşmüş daha çok moralim bozuldu.), benim ünv. yıllarımda tanınmış kişilere, çevremdeki insanlara bakıyorum, tek bir tane daha iyiye giden kimse yok. hepsinin tipi kaymış. onlarca kişiye tek tek baktım. isim vermeyeyim. hepsi aynı durumda.
bana aksi 1 kişi söyleyin de moralim düzelsin. zaman gerçekten çok ama çok acımasız. o yıllar hiç bitmeyecek sanıyordum.
ben 34 yaşındayım. eski vokalistlere (hatta az önce birine daha baktım adam dayıya dönüşmüş daha çok moralim bozuldu.), benim ünv. yıllarımda tanınmış kişilere, çevremdeki insanlara bakıyorum, tek bir tane daha iyiye giden kimse yok. hepsinin tipi kaymış. onlarca kişiye tek tek baktım. isim vermeyeyim. hepsi aynı durumda.
bana aksi 1 kişi söyleyin de moralim düzelsin. zaman gerçekten çok ama çok acımasız. o yıllar hiç bitmeyecek sanıyordum.
Kendinizi nasıl havalı hissediyorsunuz? Benim aklıma hemen güzel bir parfüm geliyor. Siz nasıl kendinizi iyi/havalı/artist/gözler üstünüzdeymiş gibi hissediyorsunuz? Giyim tarzı olarak da anlatabilirsiniz. Cevaplar için teşekkür ederim.
Yaklaşık 1 senedir yurtdışındayım, sanırım hala daha tam olarak alışamadım. Ailemle aşırı sık görüşüyorum oradayken ve sürekli türkiye gündemi takip ediyorum etrafım da türk zaten. Maddiyat hariç motivasyonum yok, belki aşık olsam birine tutulsam sorunu halledicem ama yapamıyorum olmuyor. Bu durumda da aklımda hep türkiye oluyor, şimdi 18 temmuz’dan beri türkiye’deyim ve özlemişim ben ya, vallahi özlemişim. İşin kötü kısmı günler çifter çifter gidiyor. Durumu acıtasyon yapmak kurulu düzene getirmek istemiyorum çok mutsuz da değilim ara ara çok güzel günlerim de geçiyor yurtdışında ama tam şuan zamanı durdurmak isterdim. Burda da her zaman mutlu değilim ama en azından etrafımda sevdiklerim var. Ailen, sevdiklerin, arkadaşların eşin dostun vs. Resmen tatili beklemek tatilin kendisinden daha iyi. Bu arada şöyle bir yanılsama içindeyim onun da farkındayım, bozduğum döviz sayesinde çok rahat yaşıyorum ve o beni yanıltıyor. Arkadaşlarımın hepsi borç içinde. Eskiden aklımıza ne gelirse yapardık şuan ayak uyduramadıklarını farkediyorum.
Ne bileyim niye yazdım da bilmiyorum dönücem ve 2 hafta depresyondan sonra alışıcam oraya da. Ama şuanda da böyle hissediyorum, öyle işte. Olay tamamen tatil bitmesinden kaynaklı da olabilir. Sizce ?
Ne bileyim niye yazdım da bilmiyorum dönücem ve 2 hafta depresyondan sonra alışıcam oraya da. Ama şuanda da böyle hissediyorum, öyle işte. Olay tamamen tatil bitmesinden kaynaklı da olabilir. Sizce ?
7 yıllık evlilik, 1 çocuk, ben erkek tarafıyım dün akşam yemeğinde olan oldu. oğlumuz 3,5 yaşında, 2,5 yıl önce bir oğlumuz olup ertesi gün yaşam savaşını kaybetmişti. ben kesin olarak çocuk istemiyorum, maddi/manevi kaygılarım var, gelecek ve şimdiyi içeren hatta kendimle alakalı bile kaygılarım var, seneye meddi olarak her şey değişebilir bu ülkede bence, hanım evlendiğimizden beridir çalışmıyor bu ara işe girip çalışıcam dedi kendi bilir, onun fikren ayrıldığı yer ise ben tek çocuk istemiyorum oğlum yalnız kalsın istemiyorum, yaşlılığımızda bize gelinsin geniş aile olunsun, curcuna olsun biraz filan bunu anlıyorum ama benim de son yaşanan kayıptan da kaynaklı yukarıdaki kaygılarım var, onun düşüncesi 3-3,5 yıl kadar çalışıp tekrar çocuk yapalım üzerine, yani birkaç yıl sonrası uğruna kavga edildi, fena halde de kırıcı oldu, yanlış tercihlerden ötürü bir süre önce birikimlerimizi kaybettik, tamamen benim suçum o konuda bir "diyet" konuşmaları periyodik olarak devam ediliyor, bense telafi edebilmeyi en önemli hedefim yapmış durumundayım, ben çocuk istemediğimden bana bu iş böyle gitmez dendi, senden artık bende çocuk yapmam sen kimsin dendi, senin artık işin bitti dendi. Beni inanılmaz kıran sözler bunlar, ifade etmem çok zor, boşanmayla tehdit edilmek, üstelik bu tona ışık hızında geçmesi fena üzüyor, birde bunu 4 yada beşinci kez yapıyor, benim ağzımdan da çıkmıştı ama kaynama noktasına gelmiş ve 1 kere demiş sonra kendimi frenlemiştim. Sonra sarılmaya çalıştık birbirimize ama ben silemiyorum o kısmı devamlı flashback oluyor hala. Hanımın bu konudaki tavrı -söyledi oradan biliyorum- ben çok kızınca ağzıma ne gelse söylerim, sen gelip sarılcaksın, sinirliliğime vereceksin, sonra geçer. İyi ama akıl ve kalp taşıyan insanım gidip sarılamıyorum pat diye.
Ben ikimizin de fikri bu ikna etmeye çalışmamak zamana bırakmamız lazım diyorum. O yok böyle olmaz çocuk yapılacak diyor. Bu sağlıksız ilişki bile çocuk işini ertelemeye yeter gibi duruyor bana göre.
benim beynim bitti dün itibariyle, fikrinizi yazar mısınız?
merak ettiğiniz sorun, sağlıklı tavsiyeye ihtiyacım var.
edit: kaybedilen miktar geçen sene bu zamanlar 110 bin lira gibi, servetimiz gitmedi evimiz ve arabamız mevcut
Sorulara edt: Eskiden de kırıcıydı ama bu kadar şiddetli ve sık olmazdı
Terapi alınmadı ama alınacak, geçen ay duvara kafa atmışlığım var
Her iki oğlumuz da planlı ve konuşarak yapıldı.
Başsağlığı dileyen ve cevap veren herkese ayrı ayrı müteşekkirim, sağolun her neredeyseniz iyi varsınız
Ben ikimizin de fikri bu ikna etmeye çalışmamak zamana bırakmamız lazım diyorum. O yok böyle olmaz çocuk yapılacak diyor. Bu sağlıksız ilişki bile çocuk işini ertelemeye yeter gibi duruyor bana göre.
benim beynim bitti dün itibariyle, fikrinizi yazar mısınız?
merak ettiğiniz sorun, sağlıklı tavsiyeye ihtiyacım var.
edit: kaybedilen miktar geçen sene bu zamanlar 110 bin lira gibi, servetimiz gitmedi evimiz ve arabamız mevcut
Sorulara edt: Eskiden de kırıcıydı ama bu kadar şiddetli ve sık olmazdı
Terapi alınmadı ama alınacak, geçen ay duvara kafa atmışlığım var
Her iki oğlumuz da planlı ve konuşarak yapıldı.
Başsağlığı dileyen ve cevap veren herkese ayrı ayrı müteşekkirim, sağolun her neredeyseniz iyi varsınız
Dört yıl önce falan bir ortamda eşimle ben bir kadınla tanışmıştık. O kişi arkadaşımın arkadaşıydı. Bayağı hoş bir kız, eşimin ondan etkilendiğini de hissetmiştim. Etkinlik sonrası bir baktım, eşim kadını takip etmiş sosyal platformda. Bayağı sohbet etmiştik, ben de takip etmiştim. Neyse sonra postlarını like ettiğini gördüm eşimin. Rahatsız olduğumu söyledim ve takibi bırakmasını istedim. Tamam dedi, sonra bir daha konu aklıma gelmedi.
Yıllar yıllar geçti, neyse iki gün önce Instagram'da bir şey gösterdi, aa dedi bunu ileteyim dedi başka bir arkadaşımıza, o paylaş butonuna basınca kızın ismini gördüm, böyle en başlarda.kizi takip etmiyor, herhangi bir like yok vb, Ma nasıl hala çıktı kız anlamadım. Hala sık mesajlasiyor olarak anlıyorum? İnstagdami bilmediğim için tam bilemedim, ama gördüm ismini o kesin kızın.
Sonrasında kızın tüm paylaşımlarına baktım, tanıştığımız dönemde ve eklestigimiz dönemde bir üçüncü erkek arkadaşimiz (oldukça çapkın) da kızın paylaşımlarıni beğenmiş.burdan da şunu çıkardım, eşim bu kızsan bahsetmiş bir şekilde ortamlarda.
Nasıl ilerlesem bilmiyorum, telefonunu karıştırmak huyum değil ama yapmak istiyorum. Delil toplamak geliyor içimden.
Üç aylık bebeğim var bu arada, içimde ne fırtınalar kopuyor.. ama bu sefer sessiz ve derinden ilerlemek içimden geliyor. Siz ne dersiniz, birincisi Instagram'da paylaşa basınca kızın en yukarıda çıkması bir işaret değil mi ? Ne önerirsiniz benim için.
Yıllar yıllar geçti, neyse iki gün önce Instagram'da bir şey gösterdi, aa dedi bunu ileteyim dedi başka bir arkadaşımıza, o paylaş butonuna basınca kızın ismini gördüm, böyle en başlarda.kizi takip etmiyor, herhangi bir like yok vb, Ma nasıl hala çıktı kız anlamadım. Hala sık mesajlasiyor olarak anlıyorum? İnstagdami bilmediğim için tam bilemedim, ama gördüm ismini o kesin kızın.
Sonrasında kızın tüm paylaşımlarına baktım, tanıştığımız dönemde ve eklestigimiz dönemde bir üçüncü erkek arkadaşimiz (oldukça çapkın) da kızın paylaşımlarıni beğenmiş.burdan da şunu çıkardım, eşim bu kızsan bahsetmiş bir şekilde ortamlarda.
Nasıl ilerlesem bilmiyorum, telefonunu karıştırmak huyum değil ama yapmak istiyorum. Delil toplamak geliyor içimden.
Üç aylık bebeğim var bu arada, içimde ne fırtınalar kopuyor.. ama bu sefer sessiz ve derinden ilerlemek içimden geliyor. Siz ne dersiniz, birincisi Instagram'da paylaşa basınca kızın en yukarıda çıkması bir işaret değil mi ? Ne önerirsiniz benim için.
tek kişi olarak 1,5 ayda 1kg kahve tüketmişim. düşününce vay anasını çok mu acaba dedim.
sizde nasıl durumlar?
sizde nasıl durumlar?
Sevgilinizin mezuniyette erkek olan bir arkadaşını yanaktan öperken instagrama post atması sizi rahatsız eder mi?
ortalama ne kadar ve hangi ortamlarda gerçekleşiyor?
birde bu harcamalarınız için belli bir rutininiz var mı? cumartesi şuna, pazar buna şu kadar harcarım gibi.
birde bu harcamalarınız için belli bir rutininiz var mı? cumartesi şuna, pazar buna şu kadar harcarım gibi.
Merhabalar herkese, uzun süredir bir şey merak ediyorum. Günümüzde gerçekten nasıl düzenli bir ilişki kuruluyor? Düzenli ilişkiden kastım haftada 1 buluşup oturup sohbet etmek, farklı aktiviteler gerçekleştirmek gibi. Tanışılan insanlar direk konuyu cinselliğe getiriyor ve bu da tek gecelikten fazlası olmuyor. Bu arada bu insanlar sadece internet ortamında değil, lise üniversite iş arkadaşları, hobi kurs arkadaşları veya gün içinde denk geldiğimiz çeşitli ortamlardaki sıradan insanlar. Bu durumda, eğer yapan , bunu başarabılen varsa, bir ilişki kurmanın yöntemi veya püf noktası nedir günümüzde?
edit; kız, erkek herkes düşünce ve önerisini yaazarsa sevinirim, teşekkür ederim.
edit; kız, erkek herkes düşünce ve önerisini yaazarsa sevinirim, teşekkür ederim.
biri var adi mehtap olsun.
mehtap sizi kendisi hakkinda birine kotu bi seyler soylemekle sucluyor.
oyle bi sey yok. karsi tarafa sor diyorum ona da yanasmiyor. kendi kafasinda kurmus. bazi durumlari birlestirmis kafasinda ve boyle bi sonuca varmis dedigine gore.
simdi siz bu kisiye senin hakkinda kotu bi seyler soylemedigim gibi senin su ayibini bile orttum der misiniz? bildigimi bilmiyor ama hakkinda baya kotu bi sey biliyorum. sahit olmustum ama o beni orada gormemisti. sadece ikimiz biliyoruz. cok agir olur diyorum ama o bana cok agir konustu hazmedemiyorum.
mehtap sizi kendisi hakkinda birine kotu bi seyler soylemekle sucluyor.
oyle bi sey yok. karsi tarafa sor diyorum ona da yanasmiyor. kendi kafasinda kurmus. bazi durumlari birlestirmis kafasinda ve boyle bi sonuca varmis dedigine gore.
simdi siz bu kisiye senin hakkinda kotu bi seyler soylemedigim gibi senin su ayibini bile orttum der misiniz? bildigimi bilmiyor ama hakkinda baya kotu bi sey biliyorum. sahit olmustum ama o beni orada gormemisti. sadece ikimiz biliyoruz. cok agir olur diyorum ama o bana cok agir konustu hazmedemiyorum.
Şimdi benim Instagram'da ekli olan birkaç tanıdığım var. Bir samimiyetimiz yok ama olsa çok güzel olurmuş gibi geliyor. Tatlı buluyorum bu insanları. Dm'e baktım ben arada bir emoji atmışım. Bir iki tane de mesaj. Onlara kıyasla ben daha çok reaksiyon göstermişim. Sizce ben bu arkadaşlara (birbirleriyle alakasızlar) ne bileyim bir yere mi davet edeyim, bir şeyler mi yazayım hani diyalog ilerler belki ndjdksbs boşver mi diyorsunuz yoksa :d
İstanbulda çok merkezi bi yerdeyim. Marmaray falan dibimde. Arabaya hiç ihtiyacım yok. Ama araba artık kadın-erkek ilişkilerinde çok önemli gibi görüyorum, gözlemim bu yönde. Kız cıvıl cıvıl giyinmiş akşam dışarı çıkıcaz mesela arabasız toplu taşıma olmuyor, taksi aynı rahatlığı vermiyor sanki. Sırf bu yüzden araba alsam kerizlik mi olur?
Pandemiden beri klasik giyinmiyorum. Bi iki kombin yaptım ama hiç içime sinmedi. Düz siyah takımları çekip gidiyim diyorum abartı mı olur? En son düğüne gittiğimde çocuktum heralde unutmuşum düğün raconunu.. kravat siyah gömlek beyaz olacak.
1 aydır flörtleştiğimiz hanımefendi ile istediğim frekansı yakalayamadım. O yakaladığımızı düşünüyor, sevgili moduna geçme hareketleri görüyorum. İşler kimseyi üzmeyecek noktayı geçmeden bitirelim istiyorum ama bunu çot diye yaparsam haydaa noldu durup dururken diyecek. Henüz çaktırmadım çünkü her şey güllük gülistanlık onun açısından.
İlişki konularında çok tecrübeli biri değil, o yüzden biraz erken bağlandı, kendini de kötü hissetsin istemiyorum. Çot diye olursa noldu diycek, frekans tutmadı diycem falan kötü bi his.
Öte yandan ufak ufak soğuk yapsam, sonra devam etmesek mi diyince şaşırmasa diyorum. Vakit çalmak hoş bişi değil ama 10 günde çaktırırım diyorum, çok da bi kayıp değil bence.
Bu soruyu ben görsem çot diye söyle, senden başka adam mı kalmadı niye kendini bu kadar önemsiyorsun derdim. Ama bekara karı/koca boşamak kolay, o yüzden benzer durumda kalmış arkadaşlardan da duymak istiyorum.
İlişki konularında çok tecrübeli biri değil, o yüzden biraz erken bağlandı, kendini de kötü hissetsin istemiyorum. Çot diye olursa noldu diycek, frekans tutmadı diycem falan kötü bi his.
Öte yandan ufak ufak soğuk yapsam, sonra devam etmesek mi diyince şaşırmasa diyorum. Vakit çalmak hoş bişi değil ama 10 günde çaktırırım diyorum, çok da bi kayıp değil bence.
Bu soruyu ben görsem çot diye söyle, senden başka adam mı kalmadı niye kendini bu kadar önemsiyorsun derdim. Ama bekara karı/koca boşamak kolay, o yüzden benzer durumda kalmış arkadaşlardan da duymak istiyorum.
173/61 kilo.
yapi olarak omuzlarim falan genis yuzum gorece minyon kisisinin tersiyim diyelim. bir turlu omuz boyundan kisa kestirmeye cesaret edemedim ve asla uzamiyor saclarim. kisa sac pismanlik midir? kalin telli ve gur sacliyim, dumduz, kizil kahve, beyaz ten. kizil tonlarda kisa sac neredeyse hic gormedim sari ve siyahta cok begendiklerim oluyor. cok da klasik bi tarzdayim. gereksiz ayrintilarla birlikte kestir/kestirme anketidir bu... ciddili gorsel zevk lazim cunku sacim asla uzayan bi sac degil, olan hali de gayet saglikli. detay icin dm atabilirim
yapi olarak omuzlarim falan genis yuzum gorece minyon kisisinin tersiyim diyelim. bir turlu omuz boyundan kisa kestirmeye cesaret edemedim ve asla uzamiyor saclarim. kisa sac pismanlik midir? kalin telli ve gur sacliyim, dumduz, kizil kahve, beyaz ten. kizil tonlarda kisa sac neredeyse hic gormedim sari ve siyahta cok begendiklerim oluyor. cok da klasik bi tarzdayim. gereksiz ayrintilarla birlikte kestir/kestirme anketidir bu... ciddili gorsel zevk lazim cunku sacim asla uzayan bi sac degil, olan hali de gayet saglikli. detay icin dm atabilirim
Aşık olduğum kızla bir süredir oldukça samimi olduk. 2 hafta önce aşkımı ilan ettim. İlk gün olumlu tepki verdi, ikinci gün ise geri adım attı ve arkadaşlık ötesi olamayacağını ancak hayatından çıkmamı istemediğini söyledi. Ben de saygı duydum ve arkadaş kalamayacağımızı söyleyip saygıyla hayatından çıkar gibi oldum.
Bir hafta sonra tekrar iletişim oldu samimiyet yine ilerledi ve bu kez buluşup tüm günü birlilte geçirdik. Hediye olarak ufak çiçek aldım, çok mutlu oldu. Gün içinde sık sık aşkımı hissettirdim hem sözlerimle hem duruşumla ve yüzünde ve gözünde gülümsemeyi hoşuna gittiğini hissettirdi.
Özetle bana umut vermek istemediğini, ona açıldığım ilk gün duygusal tepki gösterip ikinci gün mantıksal düşündüğünü ve bunun da kendisi için olayın çok hızlı ilerlemiş olmasından dolayı olduğunu söyledi.
Yani bana aşık değil.. ama dostluk ötesi bir durumda olduğumuzu da biliyor, flört durumu.. Zamana ihtiyaç duyduğunu ve ihtimalin olduğunu söylüyor.
Fakat zaman devreye girince de benim karamsarlığım ağır basıyor. Kadınlar başta aşık olmamışsa zamanla aşık olabilir mi ki o kişiye? Yoksa boş bir hayal mi?
Bir hafta sonra tekrar iletişim oldu samimiyet yine ilerledi ve bu kez buluşup tüm günü birlilte geçirdik. Hediye olarak ufak çiçek aldım, çok mutlu oldu. Gün içinde sık sık aşkımı hissettirdim hem sözlerimle hem duruşumla ve yüzünde ve gözünde gülümsemeyi hoşuna gittiğini hissettirdi.
Özetle bana umut vermek istemediğini, ona açıldığım ilk gün duygusal tepki gösterip ikinci gün mantıksal düşündüğünü ve bunun da kendisi için olayın çok hızlı ilerlemiş olmasından dolayı olduğunu söyledi.
Yani bana aşık değil.. ama dostluk ötesi bir durumda olduğumuzu da biliyor, flört durumu.. Zamana ihtiyaç duyduğunu ve ihtimalin olduğunu söylüyor.
Fakat zaman devreye girince de benim karamsarlığım ağır basıyor. Kadınlar başta aşık olmamışsa zamanla aşık olabilir mi ki o kişiye? Yoksa boş bir hayal mi?
Merhaba,
Şimdi 2-3 sene önce neresi olduğunu sormayın bulunduğum yerde savaş çıktı. Pkklılar havan topu atmaya başladılar. Havan topları düşmeye başlayınca bulunduğum ilçenin yüzde 80-90'ı daha güvenli yerlere doğru kaçmaya başladırlar. Ben ise hem gidecek yerim olmamasından hemde umursamazlığımdan dolayı. Evde kaldım ve dizi-film izlemeye başladım. Geceleri ağır makineli tüfek sesleri, top sesleri ile birlikte gürültülü geçti ama ben uyudum hiçbirşey olmamış gibi.
O zamanki kız arkadaşım benim fazla soğukkanlı ve umursamaz bir insan olduğumu söyledi. Hatta normal bulmadı bu davranışımı. Ben ise baya normal olduğunu belirttim ve baya tartıştık.
Kim haklı?
Şimdi 2-3 sene önce neresi olduğunu sormayın bulunduğum yerde savaş çıktı. Pkklılar havan topu atmaya başladılar. Havan topları düşmeye başlayınca bulunduğum ilçenin yüzde 80-90'ı daha güvenli yerlere doğru kaçmaya başladırlar. Ben ise hem gidecek yerim olmamasından hemde umursamazlığımdan dolayı. Evde kaldım ve dizi-film izlemeye başladım. Geceleri ağır makineli tüfek sesleri, top sesleri ile birlikte gürültülü geçti ama ben uyudum hiçbirşey olmamış gibi.
O zamanki kız arkadaşım benim fazla soğukkanlı ve umursamaz bir insan olduğumu söyledi. Hatta normal bulmadı bu davranışımı. Ben ise baya normal olduğunu belirttim ve baya tartıştık.
Kim haklı?
Profesyonel destek aldigimda olay hep gelip buraya dayaniyor: "Kücükken bazi duygusal ihtiyaclarin giderilmemis, icindeki cocuk yarali kalmis, o cocugu iyilestirmeden özel ve profesyonel yasaminda tam istedigin yerlere ilerleyebilmen zor." tarzinda yorumlar aliyorum.
Evet, kücüklükten beri icimde yasattigim bir tür kendimden tam memnun olamama ve sürekli onay görme istegi var bende. Ama nereden kaynaklandigini henüz cözemiyorum. Mükemmel olmasa da iyi oldugunu düsündügüm bir ailede büyüdüm. Ama bazi travmalar yasamis da olabilirim (ailenin en kücügü olma sebebiyle genelde fasulyeden sayilma, cok ciddiye alinmama, 11-18 yas arasini yatili okulda gecirme gibi).
Siz böyle bir sürecten gecip icinizdeki cocugun hangi sekillerde yarali kaldigini belirleyebildiniz mi? Eger evetse cocugu iyilestirme isini nasil hallettiniz?
Evet, kücüklükten beri icimde yasattigim bir tür kendimden tam memnun olamama ve sürekli onay görme istegi var bende. Ama nereden kaynaklandigini henüz cözemiyorum. Mükemmel olmasa da iyi oldugunu düsündügüm bir ailede büyüdüm. Ama bazi travmalar yasamis da olabilirim (ailenin en kücügü olma sebebiyle genelde fasulyeden sayilma, cok ciddiye alinmama, 11-18 yas arasini yatili okulda gecirme gibi).
Siz böyle bir sürecten gecip icinizdeki cocugun hangi sekillerde yarali kaldigini belirleyebildiniz mi? Eger evetse cocugu iyilestirme isini nasil hallettiniz?
Ben genelde görüyorum. Görmek istemiyorum. Siz?
Çocuktan sonra eş ile kanka gibi olunuyor gibi duruyor dışardan. En azından 4-5 sene gezip dolaşmak sonra çocuk yapmak çevrenizde rastladığınız bir şey mi?
bu anormal bir durum mu yoksa bize anormal olduğu mu öğretildi? telefon çaldığında bile rahatsız oluyorum birisiyle konuşmam gerekecek ve hatta sonrasında da randevulaşma durumları doğacak diye. bu halim başkalarının hayatlarına baktığımda bana garip geliyor. ama bir yandan da aslında kendi başıma, sevgilimle ya da çok yakın arkadaşlarımla (ama en fazla 1-2 gün) vakit geçirmeyi seviyorum aslında. yani buluşmalar, görüşmeler az olduğunda da memnunum zaten hayatımdan, bir eksiklik hissetmiyorum. bu yüzden de kendi durumuma anormallik atfederek kendime haksızlık ettiğimi düşünüyorum. sizin yorumunuz nedir?
düşünüyor musunuz?
gelir düzeyi aynı seviyede olan bireylerin barındığı bir sitede oturan bekar kişinin evine, gelir düzeyi üst düzeyi bir partner getirmesi sizi rahatsız eder mi?
siz her gün octavia'nızı park ettiğiniz yerde artık bir lamborghini görüyorsunuz mesela. kişinin o muhite aykırı başka bir yaşam tarzı olduğuna uzaktanda olsa görüp maruz kalıyorsunuz.
bu durum sizde de yaşama dair kötü bir uyandırır mı? kendinizi yetersiz hissetmek ve farklı düzeylerdeki yaşam karşısında hayatı ıskalamak gibi?
gelir düzeyi aynı seviyede olan bireylerin barındığı bir sitede oturan bekar kişinin evine, gelir düzeyi üst düzeyi bir partner getirmesi sizi rahatsız eder mi?
siz her gün octavia'nızı park ettiğiniz yerde artık bir lamborghini görüyorsunuz mesela. kişinin o muhite aykırı başka bir yaşam tarzı olduğuna uzaktanda olsa görüp maruz kalıyorsunuz.
bu durum sizde de yaşama dair kötü bir uyandırır mı? kendinizi yetersiz hissetmek ve farklı düzeylerdeki yaşam karşısında hayatı ıskalamak gibi?
merhabalar,
su an ogrenciyim ve calismiyorum, yuksek lisans yapiyorum, ek islerle vs gelirim 2.800 tl civari aylik.
yakin bir arkadasim agustos ayinda kina gecesi yapacak, dugunu yurtdisinda yapacak. kina samsun'da ve su an ucak biletleri yaklasik 1800 tl :( (git gide de artiyor) gunubirlik gitmiyorum, bir kac gun onceden de gittigimda orada yeme icme, kalacak yer vs cok garip bi fiyat cikacak bana.
cok yakin arkadasim ve bu olaylar bir kere olur diyerek gitmek de istiyorum aslinda, ama cok pahali, bunun icin borca falan girmem gerekir. siz olsaniz ne yapardiniz?
bu arada bu senaryoda arkadasima hediye takmam vs mumkun degil, o da benim dugunumde takmamisti gerci, maddi zorluk yasiyordu takmasini istememis ona geri vermistim, sanirim orada problem olmaz. ama ucaga o kadar para vermesem gram alacagim gibi.
kına Samsun’da, düğün yurtdışında olacak. Düğün için biletler daha ucuz ama vizeyle beraber -ki vize çıkacak mı belli değil- 4 bin TL ediyor, uçak+vize. Yurtdışına gitmem zor maalesef, bu sıralar Avrupa vizeleri reddediyor sürekli, cesaret edemiyorum.
su an ogrenciyim ve calismiyorum, yuksek lisans yapiyorum, ek islerle vs gelirim 2.800 tl civari aylik.
yakin bir arkadasim agustos ayinda kina gecesi yapacak, dugunu yurtdisinda yapacak. kina samsun'da ve su an ucak biletleri yaklasik 1800 tl :( (git gide de artiyor) gunubirlik gitmiyorum, bir kac gun onceden de gittigimda orada yeme icme, kalacak yer vs cok garip bi fiyat cikacak bana.
cok yakin arkadasim ve bu olaylar bir kere olur diyerek gitmek de istiyorum aslinda, ama cok pahali, bunun icin borca falan girmem gerekir. siz olsaniz ne yapardiniz?
bu arada bu senaryoda arkadasima hediye takmam vs mumkun degil, o da benim dugunumde takmamisti gerci, maddi zorluk yasiyordu takmasini istememis ona geri vermistim, sanirim orada problem olmaz. ama ucaga o kadar para vermesem gram alacagim gibi.
kına Samsun’da, düğün yurtdışında olacak. Düğün için biletler daha ucuz ama vizeyle beraber -ki vize çıkacak mı belli değil- 4 bin TL ediyor, uçak+vize. Yurtdışına gitmem zor maalesef, bu sıralar Avrupa vizeleri reddediyor sürekli, cesaret edemiyorum.
Çalıştığım yerde kendi alanımda tek kişiyim ve odam da ayrı, haliyle diğer insanlarla iç içe değilim. İşim gereği kimseyle iletişim kurmam da gerekmiyor ne bir mail, ne telefonlaşma ne sözlü iletişim yok. Sadece gün içinde birkaç kere eş dostla whatsapp'tan yazışıyorum. Müşteri vs. gibi bir olayım da yok, labdayım. Çoğu günler iki dudağımı ayırmadan bütün gün bitebiliyor.
İşin kötüsü aslında geveze de bir insanım, gün geçtikçe daha zor oluyor bu benim için. Kaytarsam yine olmuyor, kaytarmak çalışmaktan daha sıkıcı.
Böyle olan var mı? Ne yapıyorsunuz akıl sağlığınız için :D Bayram tatilinden sonra iyice zor geldi.
İşin kötüsü aslında geveze de bir insanım, gün geçtikçe daha zor oluyor bu benim için. Kaytarsam yine olmuyor, kaytarmak çalışmaktan daha sıkıcı.
Böyle olan var mı? Ne yapıyorsunuz akıl sağlığınız için :D Bayram tatilinden sonra iyice zor geldi.
Bikaç gündür instadan konuştuğumuz bi kız var. O beni önce takip etti sonra konuşmayı ben başlattım. En son evden çalışma falan konuşuyoduk. O arada bi story atmış şarap içiyo çalışırken. Bana da bigün beraber çalışalım dedi, ben de olur hatta şarap eşliğinde de çalışabiliriz hehe dedim. O da 'hahjahah çok iyi bi fikir değil gibi yaa' tarzı bi şey dedi. Ben de neden değil :pp falan yazdım. Sonra muhabbet kesildi, dün akşam storysine cevap yazdım dönmedi. Şarap eşliğinde çalışalım demek beni ırz düşmanı konumuna soktu kız da bunun niyeti kötü diye düşündü olarak yorumladım. Sizce bu muhabbet neden bir anda kesildi? Şarap içmekten kesilmesi hala saçma geliyor, öncesinde akıcıydı gayet.
annem hep bu kadar harap etme kendini her seyin beteri var.
asil dert buymus derken bulursun kendini baska seyde.
bu kadar uzuntunun sonu iyi olmaz.
vb seyler soyluyor.
su an yasadigim seye annem de sahit ve 3 gundur yemek yiyemiyorum.
aclik hissetmiyorum. yataktayim.
her turlu yoruma, bilgiye, fikre, varsayima acigim cevaplarda.
cok uzgunum su an.
asil dert buymus derken bulursun kendini baska seyde.
bu kadar uzuntunun sonu iyi olmaz.
vb seyler soyluyor.
su an yasadigim seye annem de sahit ve 3 gundur yemek yiyemiyorum.
aclik hissetmiyorum. yataktayim.
her turlu yoruma, bilgiye, fikre, varsayima acigim cevaplarda.
cok uzgunum su an.
sizin icin? is olanaklari, sosyal yasam, guvenlik, saglik, iklim vs
uzun süredir tanıdığım bir arkadaşım(kız) var. arada buluşur ederiz. ikimizin de ilişki geçmişi yok gibi bişey.
benim kıza karşı sevgililik frekansında hissettiğim bir sevgi ya da arzu yok. ama davranışsal olarak baktığımda "mantıken" bana daha uygun, çekilir, nerde ne yapmasını bilen bir insan daha tanımadım. gözü kapalı, bu kız hayat arkadaşım olurdu diyorum.
insan aşk beslemediği bir insanla birlikte olmak ister mi?
benim kıza karşı sevgililik frekansında hissettiğim bir sevgi ya da arzu yok. ama davranışsal olarak baktığımda "mantıken" bana daha uygun, çekilir, nerde ne yapmasını bilen bir insan daha tanımadım. gözü kapalı, bu kız hayat arkadaşım olurdu diyorum.
insan aşk beslemediği bir insanla birlikte olmak ister mi?
etrafindaki kotu olaylara uzulmuyor. tamamen notr kaliyor cunku hicbir sey hissetmiyor. ne acima ne uzuntu ne kizginlik hicbir sey. zerre umrunda olmuyor. hatta umursamiyor bile demeyeyim; hic degeri yok. soyle aciklayayim haberlerdeki kadin olur, cocuk olur olum haberleri var ya onun icin kisin yapilan 'yollar buz pistine dondu' haberi gibi bi sey.
bir iki dostu ve cekirdek ailesi disinda kimsenin derdi tasasi hastaligi umrunda olmuyor. onlara karsi gercekci duygular besliyor bundan eminiz. onlar icin uzuluyor, onlar icin fedakarlik yapiyor. bu anne baba ve iki arkadasla sinirli bir dunya.
cevresinde sevilen biri oldugundan ve akilli goruldugunden sorun anlatip tavsiye almak isteyeni de oluyor. havasinda degilse konu ne kadar kotu olursa olsun, karsisindaki agliyor bile olsa empati yapamiyor ya, o yuzden konudan kopup gidiyor. karsi taraf 10 cumle konustuysa 5ini anca duyuyor. ortalama bi muhabbetle vah vah cok uzucu falan diyip birkac sey soyleyip bitiriyor konusmayi.
tavsiye isteyen, dert anlatmak isteyen watsap kullandiysa bu onun icin turkce paragraf sorusu cozmek gibi bir sey oluyor. bi sey hissetmeden gorev gibi dikkatlice satir satir yazilanlari okuyup bi karsilik veriyor sadece arkadaslik namina yapiyor bunu, istedigi veya olaya uzuldugu icin degil. yani duygusuzca iste soru cozuyor gibi yaziyor cevabini.
bazilari filmlerdeki kurgu karakterler icin bile nasil uzuluyor. bu arkadas iste kendi cok yakin cevresi haric sifir duyguya sahip. sosyopat falan diyecegim ama yakin cevresine karsi cok gercekci.
bir de bu hissiz oldugu insanlar da oylesine arkadasi degiller. hafta sonlari birlikte takildigi, bazen evinde kalan hoslandigi insanlar. dost degil ama onlar da yakin sayilirlar. is arkadasi falan degiller.
kendisi cok kolay aglayan biri. kucucuk seyde cocuk gibi aglar. ama ne bir film, ne bir yakinin basina gelen bi olay, ne bi atiyorum tv'de annenin cocuguna kavusmasi vs bir damla gozyasina neden olmuyor kendisinde. ben bi bencillik goruyorum, baska bi sey de olabilir mi?
bir iki dostu ve cekirdek ailesi disinda kimsenin derdi tasasi hastaligi umrunda olmuyor. onlara karsi gercekci duygular besliyor bundan eminiz. onlar icin uzuluyor, onlar icin fedakarlik yapiyor. bu anne baba ve iki arkadasla sinirli bir dunya.
cevresinde sevilen biri oldugundan ve akilli goruldugunden sorun anlatip tavsiye almak isteyeni de oluyor. havasinda degilse konu ne kadar kotu olursa olsun, karsisindaki agliyor bile olsa empati yapamiyor ya, o yuzden konudan kopup gidiyor. karsi taraf 10 cumle konustuysa 5ini anca duyuyor. ortalama bi muhabbetle vah vah cok uzucu falan diyip birkac sey soyleyip bitiriyor konusmayi.
tavsiye isteyen, dert anlatmak isteyen watsap kullandiysa bu onun icin turkce paragraf sorusu cozmek gibi bir sey oluyor. bi sey hissetmeden gorev gibi dikkatlice satir satir yazilanlari okuyup bi karsilik veriyor sadece arkadaslik namina yapiyor bunu, istedigi veya olaya uzuldugu icin degil. yani duygusuzca iste soru cozuyor gibi yaziyor cevabini.
bazilari filmlerdeki kurgu karakterler icin bile nasil uzuluyor. bu arkadas iste kendi cok yakin cevresi haric sifir duyguya sahip. sosyopat falan diyecegim ama yakin cevresine karsi cok gercekci.
bir de bu hissiz oldugu insanlar da oylesine arkadasi degiller. hafta sonlari birlikte takildigi, bazen evinde kalan hoslandigi insanlar. dost degil ama onlar da yakin sayilirlar. is arkadasi falan degiller.
kendisi cok kolay aglayan biri. kucucuk seyde cocuk gibi aglar. ama ne bir film, ne bir yakinin basina gelen bi olay, ne bi atiyorum tv'de annenin cocuguna kavusmasi vs bir damla gozyasina neden olmuyor kendisinde. ben bi bencillik goruyorum, baska bi sey de olabilir mi?
Diyelim ki tıbben çocuk sahibi olamayacağını yeni öğrenen ve buna çok üzülen bir a kişisi var. Evli değil ama evlense de çocuk şansı düşük.bu nedenle evlenmeyi de artık düşünmüyor
B kişisi ise bu bilgiye rağmen torununun video ve fotolarını atıyor
Ve a kişisi kendi sağlık durumuna üzülüyor.
Biraz b kişisi nisbet yapıyor gibi. Genel olarak her konuda a kişisi ile kendi ailesini rakip görüp nihayet her konuda onları geçmiş durumda ve havasını atıyor başka konularda da.
Şimdi bu tabloda a kişisi napsın
Yani kıskançlık mı dersiniz, ne derseniz artık, gerçekten üzülüyorum evet a kişisi benim. İçimde aslında kıskanma hissi de yok ama yeni bi durum ve şu an bebek fotosu görmek istemiyorum, başkasının bebeğini görmek sevmek de istemiyorum şu an.
Bunu b kişisine nasıl ifade edeyim
B kişisi ise bu bilgiye rağmen torununun video ve fotolarını atıyor
Ve a kişisi kendi sağlık durumuna üzülüyor.
Biraz b kişisi nisbet yapıyor gibi. Genel olarak her konuda a kişisi ile kendi ailesini rakip görüp nihayet her konuda onları geçmiş durumda ve havasını atıyor başka konularda da.
Şimdi bu tabloda a kişisi napsın
Yani kıskançlık mı dersiniz, ne derseniz artık, gerçekten üzülüyorum evet a kişisi benim. İçimde aslında kıskanma hissi de yok ama yeni bi durum ve şu an bebek fotosu görmek istemiyorum, başkasının bebeğini görmek sevmek de istemiyorum şu an.
Bunu b kişisine nasıl ifade edeyim
Sevgilisinden ayrilmis, kendini yapayalniz hisseden birine ne soylemek isterdiniz?
Kayınvalidem ve eşimle ilgili yaşadığım durum normal mi?
nelerolmus #1529619
Merhaba, Çocuğumuz olduktan sonra eşimin ailesi ile ilgili sorunlar katlanarak arttı. Annem ve kayınvalidem doğuma geldi, yaklaşık 1 ay yanımda kaldılar. Kayınvalidem gelir gelmez "artık biz kullanacağız, kendimize göre düzenleyelim" diyerek mutfak çekmecelerini boşalttı, dolaptaki eşyaların yerini değiştirdi vs. annem evin sahibine sormadan yapma demesine rağmen, olmaz biz kullanacağız dedi, ben yapmayın dediysem de dinlemedi.
Kayınvalidem yemek yapmayı pek bilmez, annem yaptı yemekleri ancak fotoğraf çekip bugün de bunu yaptık, bugün de aşure yaptık diye çevresindekilerle paylaşıyordu, işi annem yapıyordu ama kayınvalidem biz yaptık diyordu. Eşim işe gidince kayınvalidem eline telefonunu alıp hemen salonda uzanıyordu, eşim işten gelmeye yakın eline süpürge alıp sağa sola koşturuyordu. Eşim gelince kayınvalidem kıpkırmızı olmuş oluyordu, eşim de annem çok mu yoruldu bugün diyordu, yok diyordum sen gelmeye yakın kalkıp evde koşturuyor diyordum.
Sonra kayınvalidem eşi ilaç kullanmaya başlayacak diye gitti, annem bir süre daha yanımda kaldı, annem gidince de kayınpederim çocuğu görmedi diye gelsinler dedim. Kayınvalidem ve kayınpederim 1,5 aylık bebekli bizim yanımızda 2 ay kaldılar. Geldiklerinde ne zaman gideceklerini bilmiyordum ama çocuk görmeye geldikleri için birkaç haftaya giderler dedim ki öyle olmadı. Onlar geldikten sonra şu zaman gitseler iyi olur falan demedim. Eşim gitsinler mi diye sordu bana, ben gitsinler-kalsınlar demedim, sen bilirsin dedim halbuki büyük zorluk çektim. Eşim sorduğumda bana gitsinler demediğim için bana hata yaptığımı söylüyor, ne kadar zorlandığımı anlamamış, çünkü ben ona o dönem anlatmadım, halimden anlayacağını düşündüm ama kendisi anlamadığını söylüyor.
Kayınvalidem bu sefer daha farklıydı, ev kendi evi gibi istediğini yapıp değiştiriyordu, halıyı, eşyaları vs. Ben çocuğu emzirirken kapıyı çat diye açıp 15 dakika oldu yeter bu kadar emzirme gaz oluyor diyordu, anne kapıyı kapatın diyordum, kimse yok baban var evde sadece, gelmez buraya diyordu, çocuğu emzirirken kalkıp kapıyı kapatıyordum, kapıyı çalmadan tekrar girip baban çocuğu özlemiş getir salona diyordu, salona gidince kayınpederim sağlıkla ilgili sorular sorup öğütler veriyordu, neredeyse hiç başka konu konuşulmuyordu evde; şu gaz yapar bunu ye bunu yeme, bu faydalı bunu iç bunu içme, çocuğun altını değiştirirken dur bir dakika vücuduna bakayım, karnına bakayım, çocuğu şöyle yıka gibi hergün yüzlerce öğüt veriliyordu hatta gelirken steteskop getirmişti yanında kullanmasına ben müsaade etmedim. Bir keresinde çocuğun ağızdan olan bir aşısını sağlık ocağına gidip yaptırdık, ben yapardım niye götürdünüz ki dedi. Kendisi mimar ancak sağlıkla ilgili konulara meraklı olduğu için bu konuları sürekli okuyup sürekli hastalık konuşuyordu. (Bu arada ben de sağlıkçıyım). İlaçların prospektüslerinin altını çizip burayı oku, internetten bulduğu yazıyı okutmak için yanına çağırıp bunu oku vs. diye sürekli hastalık ve ilaç konuşuyordu. Kayınvalidem de baban bilir ona sormadan vitamin verme, dur baban bir baksın, bu kadar emzirme, şunu yapma vs diye sürekli baskı yapıyorlardı. Anlayacağınız çok müdahale ettiler, kendileri çok müdahaleci, kendi oğullarına da öyle davranmışlar/davranıyorlar, ancak o alıştığı için bunu anlayışla karşılayabiliyor, fakat bu kadar müdahale bana fazla geliyor.
Bir hafta iki hafta derken eşime annen şöyle yapıyor, baban böyle yapıyor dedim, Eşim sağ olsun konuştu, bu kez kayınvalidem kapıyı çalıp içeri girmeye başladı. Anne çocuğu emziriyorum, üstünü değiştiriyorum vs desem de yatak odasında yatağa uzanıp kendi oğluna nasıl baktığını, sütü olmadığını, eşinin hep destek olduğunu anlatıyordu. Çocuk ağlayınca gelip kapıyı yumruklarcasına çalıyor, kedi köpek sesi çıkarıyordu, yapmayın çocuk daha çok ağlıyor desem de dinlemiyordu. Ben yatak odasında telefonla konuşurken kapıyı dinliyor, kim aradı, ne dedi diyordu, tuvalette uzun kalsam, gelip kapıyı dinliyordu, çok kaldın diyordu. Kayınpederim ve eşim evde yokken kayınvalideme çocuğa beş dakika bakın anne yemek yiyeceğim, lavaboya gireceğim vs deyince sürekli seslenip çocuk durmuyor gel, şunu getir bunu getir diyordu. Eşim veya kayınpederim varsa ver çocuğu, biraz ben tutayım, havası değişsin getir buraya vs diyordu. Telefonla arayanlara biz yazlıktayız, biz oradayız, biz buradayız diye doğruyu söylemiyor; ne yapayım torun bakıyorum zorlanıyoruz tabi vs diyordu. Çocuğa bakan benim, her şeyini yapan benim ama başkalarına ben bakıyorum diyordu. Eşimin ve benim iç çamaşırı çekmecelerimize kadar karıştırıyor, odayı girmeyin lütfen yapmayın desem de dinlemiyordu, yatak odasından kaç kez koşarak çıktığını biliyorum. Eşime söyleyince bir kez yapmıyor ikinci kez yine bildiğini yapıyor her şeyimize karışıyorlardı. Bir gece çocuk çok ağladı, salondan bağırdı çocuğa işkence yapıyorsunuz ilaç verin diye göğsünü yumrukluyordu. Ben tabi ki onları dinlemedim, ilaç vs vermedim bu kez onları dinlemediğim için tartışmış olduk ki tartışmadık.
Böyle böyle konular büyüdü, eşimle konuştum, onları gönderdi. Gittiler ancak eşim her gün ailesiyle konuşuyor, buna bir şey dediğim yok ama sık sık görüntülü arayıp konuşuyorlar, çocuğu gösteriyorum ne var diyor. Evde rahat hareket edemiyorum görüntülü aramadan rahatsızım deyince "ben arıyorum diyorum sana, seni de çekmiyorum" diyor. Kendisine söylediğimde, bebeği annesine ve babasına göstermekten mutlu olduğunu söylüyor (uzakta oturuyorlar ve birkaç aydır torunlarını görmediler) ancak ben çok sık gösterdiğini ve aradığını düşünüyorum. Eşim ailesinin söylediklerin etkileniyor, onların uyarılarının bir kısmını bana aktarıyor. Ben ailemle her gün konuşmadığım için de bu durum tuhafına gidiyor. Ayrıca çocuğun fotoğraf ve videolarını yakınlarıyla paylaşıyor, ben dikkat ediyorum söyle kimseye yollamasın diyorum, eşim söylüyor ama kayınvalidem bizim komşularımıza kadar çocuğun videolarını fotoğraflarını gönderiyor, ben söyleyince de ne var arkadaşına yollamasın mı diyor eşim. Bana ne önerirsiniz, benzer durumları yaşayan var mıdır?
Kayınvalidem yemek yapmayı pek bilmez, annem yaptı yemekleri ancak fotoğraf çekip bugün de bunu yaptık, bugün de aşure yaptık diye çevresindekilerle paylaşıyordu, işi annem yapıyordu ama kayınvalidem biz yaptık diyordu. Eşim işe gidince kayınvalidem eline telefonunu alıp hemen salonda uzanıyordu, eşim işten gelmeye yakın eline süpürge alıp sağa sola koşturuyordu. Eşim gelince kayınvalidem kıpkırmızı olmuş oluyordu, eşim de annem çok mu yoruldu bugün diyordu, yok diyordum sen gelmeye yakın kalkıp evde koşturuyor diyordum.
Sonra kayınvalidem eşi ilaç kullanmaya başlayacak diye gitti, annem bir süre daha yanımda kaldı, annem gidince de kayınpederim çocuğu görmedi diye gelsinler dedim. Kayınvalidem ve kayınpederim 1,5 aylık bebekli bizim yanımızda 2 ay kaldılar. Geldiklerinde ne zaman gideceklerini bilmiyordum ama çocuk görmeye geldikleri için birkaç haftaya giderler dedim ki öyle olmadı. Onlar geldikten sonra şu zaman gitseler iyi olur falan demedim. Eşim gitsinler mi diye sordu bana, ben gitsinler-kalsınlar demedim, sen bilirsin dedim halbuki büyük zorluk çektim. Eşim sorduğumda bana gitsinler demediğim için bana hata yaptığımı söylüyor, ne kadar zorlandığımı anlamamış, çünkü ben ona o dönem anlatmadım, halimden anlayacağını düşündüm ama kendisi anlamadığını söylüyor.
Kayınvalidem bu sefer daha farklıydı, ev kendi evi gibi istediğini yapıp değiştiriyordu, halıyı, eşyaları vs. Ben çocuğu emzirirken kapıyı çat diye açıp 15 dakika oldu yeter bu kadar emzirme gaz oluyor diyordu, anne kapıyı kapatın diyordum, kimse yok baban var evde sadece, gelmez buraya diyordu, çocuğu emzirirken kalkıp kapıyı kapatıyordum, kapıyı çalmadan tekrar girip baban çocuğu özlemiş getir salona diyordu, salona gidince kayınpederim sağlıkla ilgili sorular sorup öğütler veriyordu, neredeyse hiç başka konu konuşulmuyordu evde; şu gaz yapar bunu ye bunu yeme, bu faydalı bunu iç bunu içme, çocuğun altını değiştirirken dur bir dakika vücuduna bakayım, karnına bakayım, çocuğu şöyle yıka gibi hergün yüzlerce öğüt veriliyordu hatta gelirken steteskop getirmişti yanında kullanmasına ben müsaade etmedim. Bir keresinde çocuğun ağızdan olan bir aşısını sağlık ocağına gidip yaptırdık, ben yapardım niye götürdünüz ki dedi. Kendisi mimar ancak sağlıkla ilgili konulara meraklı olduğu için bu konuları sürekli okuyup sürekli hastalık konuşuyordu. (Bu arada ben de sağlıkçıyım). İlaçların prospektüslerinin altını çizip burayı oku, internetten bulduğu yazıyı okutmak için yanına çağırıp bunu oku vs. diye sürekli hastalık ve ilaç konuşuyordu. Kayınvalidem de baban bilir ona sormadan vitamin verme, dur baban bir baksın, bu kadar emzirme, şunu yapma vs diye sürekli baskı yapıyorlardı. Anlayacağınız çok müdahale ettiler, kendileri çok müdahaleci, kendi oğullarına da öyle davranmışlar/davranıyorlar, ancak o alıştığı için bunu anlayışla karşılayabiliyor, fakat bu kadar müdahale bana fazla geliyor.
Bir hafta iki hafta derken eşime annen şöyle yapıyor, baban böyle yapıyor dedim, Eşim sağ olsun konuştu, bu kez kayınvalidem kapıyı çalıp içeri girmeye başladı. Anne çocuğu emziriyorum, üstünü değiştiriyorum vs desem de yatak odasında yatağa uzanıp kendi oğluna nasıl baktığını, sütü olmadığını, eşinin hep destek olduğunu anlatıyordu. Çocuk ağlayınca gelip kapıyı yumruklarcasına çalıyor, kedi köpek sesi çıkarıyordu, yapmayın çocuk daha çok ağlıyor desem de dinlemiyordu. Ben yatak odasında telefonla konuşurken kapıyı dinliyor, kim aradı, ne dedi diyordu, tuvalette uzun kalsam, gelip kapıyı dinliyordu, çok kaldın diyordu. Kayınpederim ve eşim evde yokken kayınvalideme çocuğa beş dakika bakın anne yemek yiyeceğim, lavaboya gireceğim vs deyince sürekli seslenip çocuk durmuyor gel, şunu getir bunu getir diyordu. Eşim veya kayınpederim varsa ver çocuğu, biraz ben tutayım, havası değişsin getir buraya vs diyordu. Telefonla arayanlara biz yazlıktayız, biz oradayız, biz buradayız diye doğruyu söylemiyor; ne yapayım torun bakıyorum zorlanıyoruz tabi vs diyordu. Çocuğa bakan benim, her şeyini yapan benim ama başkalarına ben bakıyorum diyordu. Eşimin ve benim iç çamaşırı çekmecelerimize kadar karıştırıyor, odayı girmeyin lütfen yapmayın desem de dinlemiyordu, yatak odasından kaç kez koşarak çıktığını biliyorum. Eşime söyleyince bir kez yapmıyor ikinci kez yine bildiğini yapıyor her şeyimize karışıyorlardı. Bir gece çocuk çok ağladı, salondan bağırdı çocuğa işkence yapıyorsunuz ilaç verin diye göğsünü yumrukluyordu. Ben tabi ki onları dinlemedim, ilaç vs vermedim bu kez onları dinlemediğim için tartışmış olduk ki tartışmadık.
Böyle böyle konular büyüdü, eşimle konuştum, onları gönderdi. Gittiler ancak eşim her gün ailesiyle konuşuyor, buna bir şey dediğim yok ama sık sık görüntülü arayıp konuşuyorlar, çocuğu gösteriyorum ne var diyor. Evde rahat hareket edemiyorum görüntülü aramadan rahatsızım deyince "ben arıyorum diyorum sana, seni de çekmiyorum" diyor. Kendisine söylediğimde, bebeği annesine ve babasına göstermekten mutlu olduğunu söylüyor (uzakta oturuyorlar ve birkaç aydır torunlarını görmediler) ancak ben çok sık gösterdiğini ve aradığını düşünüyorum. Eşim ailesinin söylediklerin etkileniyor, onların uyarılarının bir kısmını bana aktarıyor. Ben ailemle her gün konuşmadığım için de bu durum tuhafına gidiyor. Ayrıca çocuğun fotoğraf ve videolarını yakınlarıyla paylaşıyor, ben dikkat ediyorum söyle kimseye yollamasın diyorum, eşim söylüyor ama kayınvalidem bizim komşularımıza kadar çocuğun videolarını fotoğraflarını gönderiyor, ben söyleyince de ne var arkadaşına yollamasın mı diyor eşim. Bana ne önerirsiniz, benzer durumları yaşayan var mıdır?
Selamlar. Bir mekanda bir karşı cins hayli dikkatinizi çekiyor ve ara sıra kendisine bakışlar atıyorsunuz. Hatun da bir an sizin ona baktığınızı fark ediyor; denk geliniyor ve karşılıklı ilk göz teması gerçekleşiyor.
Hatunun sonraki süreçte devam eden bakışlarının "Durup durup ne bakıyor bu bana böyle ya, Allah Allaaah. Dur bakim hala bakıyor mu" merakıyla yapılan bakışlar mı olduğu, yoksa karşılıklı flört yaklaşımlı bir bakışma içerisinde mi olunduğu noktasındaki ayrımı nasıl yapmalıyız?
Siz bu ayrımı ne tür emarelerden hareketle yapıyorsunuz?
Hatunun sonraki süreçte devam eden bakışlarının "Durup durup ne bakıyor bu bana böyle ya, Allah Allaaah. Dur bakim hala bakıyor mu" merakıyla yapılan bakışlar mı olduğu, yoksa karşılıklı flört yaklaşımlı bir bakışma içerisinde mi olunduğu noktasındaki ayrımı nasıl yapmalıyız?
Siz bu ayrımı ne tür emarelerden hareketle yapıyorsunuz?
Tesadüfen (!) Tanıştırıldığınız ve ardından 3 defa görüştüğünüz ama olmayacağını anladığınız birine “hayır” demeden nasıl reddersiniz? İşin inceliği nedir? Bir anda görüşme ve mesajlaşmayı keserek mi? Ya da görüşmeye devam edip biz arkadaşız mesajları vererek mi?
Merhaba. Şu an Antalya'da tatildeyim. Birkaç gündür plajda gördüğüm bir kız var, 3 kişilik bir erkek grubuyla takılıyor. Aralarından biriyle sevgili gibi durmuyor pek, 4 kişilik arkadaş grubu gibiler.
Kızdan çok etkilendim nedense, uygun bir yol bulup tanışasım var ama terso bir durum da olsun istemem.
Nasıl yapsam? Icimdeki beğenimle platonik olarak takılsam mi, hamleyse de nasıl bir hamle yapsam?
Kızdan çok etkilendim nedense, uygun bir yol bulup tanışasım var ama terso bir durum da olsun istemem.
Nasıl yapsam? Icimdeki beğenimle platonik olarak takılsam mi, hamleyse de nasıl bir hamle yapsam?
Sizin maasiniz da 2500 euro olsun diyelim. Herhangi bir yerde atiyorum restoranda, cafede, metroda goz goze geliyorsunuz, sizi suzuyor, karsilikli bakisisyorsunuz sizden adim bekliyor, ayrilirken falan uzun uzun bakiyor adim atar miydiniz yoksa benim gibi iscisin sen isci kal diye arabeske mi baglardiniz?
1. Kendinize jest yapıyor musunuz? Yemek ısmarlıyorsanız bu genelde ne oluyor?
2. Annenize babanıza ihtiyaçları olmasa bile para veriyor musunuz?
3. Yardım yapıyor musunuz? Öğrenci olur, ekonomik durumu iyi olmayan biri olur... Sadece para olmak zorunda değil. Kitap, kıyafet de olabilir. Herkese açık şekilde yazmak istemiyorsanız bu soru için mesaj da atabilirsiniz. Teşekkür ederim.
2. Annenize babanıza ihtiyaçları olmasa bile para veriyor musunuz?
3. Yardım yapıyor musunuz? Öğrenci olur, ekonomik durumu iyi olmayan biri olur... Sadece para olmak zorunda değil. Kitap, kıyafet de olabilir. Herkese açık şekilde yazmak istemiyorsanız bu soru için mesaj da atabilirsiniz. Teşekkür ederim.
Evlendikten sonra 2-3 yıl geçti diyelim, arada pek bi aşk filan kalmıyor mu artık sizce?
eğer öyle ise, geç çocuk yapmak bunu engellemenin bi yolu mu?
eğer öyle ise, geç çocuk yapmak bunu engellemenin bi yolu mu?
hic cevrenizde rastladiniz mi? ya da ogretmen-ogrenci gibi is etigine uymayan seyler?
benim tanidigim bir kisi doktorun muayenehanesine gider gitmez "bu adamla evlenecegim" demis sozde, bi sure sonra da evlendiler. tanisma sekli meslek vasitasi ile. garson-musteri de olur ama is doktor ve ogretmen olunca sanki daha kaygiliyim. ne dusunuyorsunuz?
benim tanidigim bir kisi doktorun muayenehanesine gider gitmez "bu adamla evlenecegim" demis sozde, bi sure sonra da evlendiler. tanisma sekli meslek vasitasi ile. garson-musteri de olur ama is doktor ve ogretmen olunca sanki daha kaygiliyim. ne dusunuyorsunuz?
-Tetikleyici İçerik Olabilir Psikolojisi Güçlü Olmayanlar Okumasın-
İnsanları bu kadar hayata bağlayan şey ne? Özellikle maddi durumu iyi olmayanlar ya da engelli olanlar hayata nasıl tutunuyor? Böyle bir durumum yok ama yaşamaktan da keyif aldığım söylenemez. Bugün bir kaza yapsam gelip seni arabadan çıkarmıyoruz öleceksin deseler ooo süper sonunda zamanı geldi falan derim. Ne bilim birisi alnıma silahı dayasa anında öleceğimi bilsem içten içe sevinirim. Gerçekten gram isteğim yok. Ama etrafıma bakıyorum asgari ücret ile çalışıp 4 kişi geçindiren adam bile hayattan zevk alıyor sıkı sıkı tutunuyor. Engelli adam olimpiyat madalyası kazanıyor. Nereden geliyor bu yaşama azmi? Sizin yaşama devam etme motivasyonunuz ne?
İnsanları bu kadar hayata bağlayan şey ne? Özellikle maddi durumu iyi olmayanlar ya da engelli olanlar hayata nasıl tutunuyor? Böyle bir durumum yok ama yaşamaktan da keyif aldığım söylenemez. Bugün bir kaza yapsam gelip seni arabadan çıkarmıyoruz öleceksin deseler ooo süper sonunda zamanı geldi falan derim. Ne bilim birisi alnıma silahı dayasa anında öleceğimi bilsem içten içe sevinirim. Gerçekten gram isteğim yok. Ama etrafıma bakıyorum asgari ücret ile çalışıp 4 kişi geçindiren adam bile hayattan zevk alıyor sıkı sıkı tutunuyor. Engelli adam olimpiyat madalyası kazanıyor. Nereden geliyor bu yaşama azmi? Sizin yaşama devam etme motivasyonunuz ne?
Teknolojinin, wifi’n gelişmesiyle, daha çok da yaşadığım ülkedeki kendi dünya görüşüme uymayan bilgileri, over dose lüks tüketimle sükseyi, adaletsizlik ve kutuplaşmanın âlâsını her gün bir bir yutarken nasıl sağlıklı yaşamayı başarabilirim bunu düşünüyorum bir süredir. Sindiğimi, sindirildiğimi düşünüyorum buna da göğsümdeki tam olarak da teşhisini koyamadığın fakat korku olduğunu düşündüğüm, güvende,özgür ve mutlu yaşamamaktan kaynaklandığını düşündüğüm histen pay biçerek söyleyebilirim.
Sizler nasılsınız ?
Sizler nasılsınız ?
Az önce instagram keşfette gördüm bir adam yerde hüngür hüngür ağlıyordu ve başında birisi ona şefkat gösteriyordu. İlgimi çekti çünkü ben de yıllardır beni gerçekten dinleyecek ve şefkat gösterecek birini bulamıyorum, sadece konuşma sırasını bekleyen dinleyiciler var gibi. Boş gözlerle bakıp, derdimi başkasınınkiyle kıyaslayıp vs. saçmalıklar işte. Neyse konumuza dönecek olursak sayfaya tıkladım ve tonlarca video vardı böyle. Bazısında sanıyorum (bkz: reiki) yapıyorlardı. Meditasyon yapan insanlar vs de vardı ama benim odaklandığım içindeki öfkeyi, nefreti, travmayı kusan insanlara gösterilen şefkat. Önce bunun ücret karşılığında yapılıyor olmasını sorguladım garip geldi o şefkati gösteren, saçını okşayan adam ya da kadın işini yapıyor ama hissediyor da gibi görünüyor. Sonradan da insanlık için üzüldüm. Aklımda "Cehennem başkalarıdır." sözü çaktı. Bu gözler neler gördü, bu kulaklar neler işitti.
Soru 1: Siz ne düşünürdünüz, böyle bir şeye katılmak ister miydiniz? Katıldıysanız ve özel değilse deneyiminiz nasıldı?
Soru 2: Böyle şeyler burada da var mı? Çünkü yabancı bir yerin sayfasıydı kaybettim yoksa paslardım.
Soru 1: Siz ne düşünürdünüz, böyle bir şeye katılmak ister miydiniz? Katıldıysanız ve özel değilse deneyiminiz nasıldı?
Soru 2: Böyle şeyler burada da var mı? Çünkü yabancı bir yerin sayfasıydı kaybettim yoksa paslardım.
Yurtdisinda yasamaya karar vermis birisi olsaniz bunu is yerinden insanlarla paylasmak ister miydiniz? Bazi insanlarin sizi kiskanmasi ihtimali rahatsiz eder miydi? Ben nazar islerine biraz fazla inaniyorum, simdi yurtdisi bir firmada is teklifi alma ihtimalim var ama ekiptekiler yurtdisi tatiline bile olaganustu durum gozuyle bakiyorlar, belki kotu dusunmeyecekler ama soylemek cok istemiyorum niyeyse.. sacmaliyorum degil mi?
Eskiden her şey çıkar ilişkisine dayalı değil arkadaşlık sevgi de önemli şeyler derdim ama 1-2 aydır düşüncelerim tamamen değişti. Çünkü döndüm baktım çevremdeki herkese faydam olmuştur maddi manevi olarak ama ben birinden bir şey isteyince kem küm ediyor ya da benim ilgimi sömürüyor.
Şu anda bakış açım ; bu adamın bana faydası var mı ya da olacak mı soruya cevabın yok ise ona fazla vaktimi ayırmıyorum. Bu davranış şekli kötü mü sizce çünkü artık çocuk değiliz sorumluluklarımız var hayatimizi sürdürmek zorundayız boş işlerle vakit harcamak saçma geliyor artık.
Şu anda bakış açım ; bu adamın bana faydası var mı ya da olacak mı soruya cevabın yok ise ona fazla vaktimi ayırmıyorum. Bu davranış şekli kötü mü sizce çünkü artık çocuk değiliz sorumluluklarımız var hayatimizi sürdürmek zorundayız boş işlerle vakit harcamak saçma geliyor artık.
Merhabalar,
Zihninizi boşaltıp biraz rahatlamış hissetmek için yaptığınız uygulamalar var mı?
Örneğin nefes egzersizleri gibi..
Zihninizi boşaltıp biraz rahatlamış hissetmek için yaptığınız uygulamalar var mı?
Örneğin nefes egzersizleri gibi..