(9) 

Gıybetiniz edildiğinde bizzat duyarsanız tepkiniz ne oluyor

yirmibesonbes #1528581 
Öncelikle şuna inanan biriyim çünkü hiç sekmemiştir
Senin yanında başkasının gıybetini yapan , başkasının yanında senin gıybetini yapmaktan çekinmez.

Konumuza gelelim; Kayınvalidelerdeyim gece saat
02.00 ben film izliyorum, eşim kayınvalidem kayınçom baldızım terasta oturuyor, mutfağa su içmeye gelmiştim ki kaynananın beni gün
İçindeki bir konuşmamı iğrenç bir şekilde taklit ettiğini duydum
Sonra kayınço da hakaret içerikli birşey söyledi "eşşek ya"
dedi. Şu an misafirlikteyim hâlâ ve buz gibiyim kimseyle konuşmuyorum
Bu garipliğin sebebini ise şimdilik biraz halsizim rahatsızım sanırım
gibi şeylerle geçiştiriyorum. Eve gidince tüm zehrimi eşime döküp uzun yıllar kapılarına uğramamayı düşünüyorum fakat bu sağlıklı bir
Düşünce mi yoksa herkes herkesin hakkında konuşuyor sadece
Farkı benim duymuş olmam mı? Yine de bir şekilde burunlarından getirmek istiyorum
(7) 

Bedelli askerliğe gidecek kişiye veda

anarsika #1528560 
Alt tarafı bir ay, davul zurnaya gerek yok ama dümdüz otogardan yollamak olur mu bilmiyorum. Siz bir şey yaptınız mı, size nasıl veda edildi?
(12) 

Buluşmada yaş farkı

kondansator #1528545 
instagramdan arkadaş vasıtasıyla takipleşen iki kişi düşünün. kadın tarafının yaşı erkek tarafının yaşından 20 yaş fazlaymış ama Shop, filtre falan fotolardan anlaşılmamış. Bir de bu yaş meselesi ortaya çıkmadan verilmiş bir buluşma sözü var. Sizce bu buluşmaya her halükarda gidilmeli mi, yoksa bahane ile ekilmeli mi?
(5) 

Arkadaşları tarafından etki altında kalan flört

Jux #1528437 
Bir hanım kızımızla flört halindeyiz. Dışarıdan bakınca aynı dünyaların insanları gibi durmasak da hayatı temel yaşama biçimimiz, bakış açımız, mutlu ve mutsuz olduğumuz şeyler aynı gibi.
Ama o daha geleneksel bir yapıda büyümüş ve bazı şeyleri aşmak istese de kolay aşamayan biri. Prensiplerine aykırı değil ama öyle yetişmediği için bazı şeyler zor geliyor. Ama zaman içinde değişmiş, hala değişiyor.
Bu değişim benimle ilgili değil bu arada, benden önce de varmış sonra da olucak gibi.
Benden sonra bunun hızlandığını söylüyor ama, bu açıdan iyi hissediyormuş.

Gel gelelim arkadaş çevresi çok gelenekselci ve onun gibi bazı şeyleri aşma niyetinde olmayan tipler. Ben onun bu değişimine iyi geldiğimi gördükten sonra bazı şeylere önayak olmaya çalışıyorum ama arkadaşları tarafından kafası çok karıştırılıyor.

Ben 3 günlük eleman olarak bişi deme hakkına sahip değilim ama kıza iyi gelmediklerini de görüyorum.

Gitmek istediği yere ulaşmasını sağlayabilirim ve bunları benimle keşfetmesini de çok isterim, aramızdaki bağı güçlendireceğini düşünüyorum. Ama bunu nasıl yapıcam, yaparken arkadaşları tarafından "kötü çocuk" mu ilan edilicem bilemiyorum.

Ne önerirsiniz, siz olsanız ne yapardınız?
Teşekkürler...
(10) 

Aklınızda kalan saçma şeyler

dissendium #1528421 
Aklınızda kalan saçma şeyler var mı? Varsa neler?

Güldüğüm videoların neredeyse yüzde 80'i aklımda kalıyor.

Örnek olarak.

Benim adım Cafer. Boyum 1,50. Gözlerimin rengini bilmiyorum. Dayak yemeyi severim.

Ya da

Kırmızı şortli. Sen çok yanlış bir insansın.

falan.

Üniversitedeki formüllerin yüzde 90'ını hatırlamıyorum.

Siz neleri hatırlıyorsunuz?
(22) 

Arkadaşınız düğünde beyaz bluz giyse

Gradient_tabanlı_mor #1528337 
Bluz pantolon ama bluz tamamen süslü beyaz. Nikah şahidi aynı zamanda. Ne düşünürsünüz? Uyarır mısınız nikah öncesinde veya takılmaz mısınız?
(11) 

işyerinde arkadaşların giydiği kıyafet

tabudeviren #1528236 
çalıştığınız işyerinde kimin ne giydiğine, giydiğini kaç gündür giydiğine, giydiklerinin kirli veya ütüsüz olup olmadığına dikkat ediyor musunuz? ben fark ettim ki, kimsenin ne giydiğine dikkat etmiyorum.
(7) 

sinsi iş arkadaşı hakkında?

ikiicidisibirkisi #1528217 
öyle bir karaktersiz ki her işi aynı pozisyonda çalışan arkadaşlarının arkasından sessizce yapıyor.

müdürlere lise matematik hocası muamelesi yapıp her yaptığını götürüp gözlerine sokuyor.

sohbet açıldı mı ben ben ben demekten başka cümle kuramıyor.

kendisiyle bu davranışlarından dolayı konuşulmadığında ise hiç bir değişiklik sergilemiyor. sosyal becerileri o kadar kötü ki bu gösterilen karşı tavrı dahi anlayamadığından kendisinin kıskanıldığını sanıyor. swh

hoş, davranışlarına ekipçe gülüp geçiyoruz fakat bu asalak formun aramızda bulunması yoruyor bizi.

kimseye haber vermeden sürpriz doğumgünü kutlaması bekliyor birde. sistem üzerinden görmesek haberimiz dahi olmayacakken kendisi bas bas bağıran bir kıyafet kombiniyle geliyor işe. zaten sevimsiz o beklentiyle tırıs tırıs dönmesin diye küçük bir kutlama yapıyoruz. gün içinde kutlamayanlara selam dahi vermeyen köpek, hak etmiş tavrına geçip teşekkür dahi etmiyor.

etimizle, kemiğimizle iğrendik bu arkadaştan. resmen sosyal ilişki özürlü bir ben delisi ve ruhu lise sıralarında kalmış bir tip.

sizin çevrenizde var mı bu gibi tipler? nasıl enerjinizi emmelerinin önüne geçiyorsunuz?
(7) 

Defalarca ayrılıp yeniden başlanan ilişkiler

norules #1528082 
Merhaba. Şahsen hayatımda yaşadığım ilişkiler "Ayrılıyoruz, bitti" denilince bitiyor genelde. En fazla bir kez daha bir şans verilmesi taraftarı olduğum birkaç ilişkim olmuştur sadece, onlar da çok zaman geçmeden yeniden patlayıp bitmişti.

Ama mesela çevremde defalarca ayrılıp ayrılıp yeniden başlayan/barışan arkadaşlarım var. 2 yıllık total süreçte dört kez ayrılmalar falan. Hiç empati yapamadığım bir durum.

Siz bu çokça ayrılıp barışmalı ilişkiler hakkında ne düşünüyorsunuz? "Evet, biz de sevgilimle böyleyiz ama mutluyuz yani" modunda olanlar var mıdır aramızda? Merak ediyorum gerçekten.
(8) 

Alınganlık mı yapıyorum?

libby #1528029 
Aynı mesleği yaptığımız, biri yakın ve geçmişimizin olduğu diğer ikisi ile sonradan ortak meraklarla biraraya geldiğimiz 4 kişilik arkadaş grubumuz var. Hepimiz kadınız.

Ben bazı sebeplerden dolayı erken Ankara’dan ayrıldım 1 senedir küçük bi şehirde yaşıyorum. Onlar da başka küçük şehirlere gidecekler bu rotasyon zorunlu.
Geçtiğimiz haftasonu kısa bi gezi yaptılar beraber ve ben katılamadım çünkü bulunduğum şehir çok uzak gidemezdim 2 gün için. Gittikleri günün birkaç gün öncesinden başlayıp bugüne kadar bitmeksizin whatsapp grubumuzdan o gezi ve ben yokken yapılan konuşulan benim haberimin bilgimin olmadığı şeyler konuşuluyor. Ben her konuya fransız kalıyorum çünkü hiçbir şeyden haberim yok. En sonunda grubu sessize aldım.
Küçük bir şehirdeyim bazen çok sıkıldığımı hepsi biliyor. Ayıp değil mi bu yoksa ben mi abartıyorum sizce ?
Acaba ben katılamadığım için ve burada sıkıldığım için üzüldüm ve alınganlık mı yapıyorum içten içe? Bu ihtimali de düşündüm ama düşünsenize 4 kişi oturmuşsunuz bi cafede, bir kişinin hiçbir fikrinin olmadığı konuları sürekli konuşup kıkırdıyorsunuz. Bu ayıp değil mi ?
(3) 

Alan bulmaca

dissendium #1528000 
Merhaba arkadaşlar. İş hayatındaki alanlarla ilgili birkaç sorum var. Makine mühendisiyim. Kalite kontrol sorumlusu olarak çalışıyorum. Aslında istediğim, sevdiğim ama yorucu bir alan. Ben daha çok ofiste çalışabileceğim alanlara yönelmek istiyorum. O yüzden fikrinizi sormak istedim. Aklıma şunlar geldi. Değerlendirebilirseniz sevinirim.

1. İş güvenliği uzmanı olmak. Bu sayede iş yükünden biraz kaçabileceğimi, biraz daha rahat edebileceğimi umuyorum. Bu seçenek sizce mantıklı mı?

2. Mühendisler teknik öğretmen olabiliyormuş sanırım formasyon eğitimi alıp. Güncel durumu bilmiyorum. Öğretmen olmak aslında çok işime gelir. Bunun oluru var mı?

3. Satın alma, satış gibi alanlar. Satış alanı için görüşmeye gitmiştim. İş çok da uygundu ama dönüş olmadı. Bu alanlara nasıl geçiş yapabileceğimi bilmiyorum açıkçası.

4. İyi kötü demeden bütün memurlukları denemek. Fırsatım olmasına rağmen başvurmadığım ilanlar var. Şansıma kazanıp atanırsam aslında rahat edebilirim. Bu da son seçenek.

5. Sizin eklemek istediğiniz alan varsa duymak isterim.

Teşekkür ederim.
(14) 

Bu dünyaya ne için geldiniz?

el conquerador #1527970 
'Ben bu dünyaya ...... için gelmişim', diyecek olsanız, boşluğu nasıl doldurursunuz?

Örneğin;
Ben bu dünyaya çocuk bakmak için gelmişim.
Ben bu dünyaya temizlik yapmak için gelmişim.
Ben bu dünyaya spor yapmak için gelmişim.
Vs.
(5) 

Dinlenebiliyor musunuz

dissendium #1527890 
İşten gelince ne kadar dinlenebiliyorsunuz? Yatana kadar neler yapıyorsunuz?

Hafta sonu gezmekle geçiyor. Hafta sonu da tam dinlenmiş olmuyorum. Tam dinlenenler nasıl dinleniyor? 8'de uyuyan var mı?

Soru silinebilir. Cevap verenlere teşekkür ederim.
(11) 

Sevgilinin evinden kovması

magni #1527831 
Bir tartışma konusu esnasında sevgiliniz birden yükselip sizi evinden kovsa ve sonraki gün pişmanlığını dile getirmiş olsa, o ilişkiyi her türlü bitirir misiniz, duruma göre değişir mi dersiniz?
(9) 

Günde 2 saat çalışıp 50 bin lira kazansaydınız ne yapardınız?

sassot #1527830 
Her gün sadece 2 saat çalışıyorsunuz 8-10 ya da 10-12 arası karşılığında aylık 50 bin lira kazanıyorsunuz. Gününüzün geri kalanını nasıl geçirirsiniz gün içinde neler yapardınız?

(50 bin lira kimisi için küçük kimisi için büyük gelebilir buna takılmayın lütfen)
(8) 

Hiç harika bir komşunuz yok mu?

grgn #1527817 
Burda hep sorun yaşanan, bıkılan, şikayet edilen komşular anlatılıyor. Hiç harika bir komşunuz yok mu? Harikadan kastım nazik, ince düşünceli, sessiz sakin, anlayışlı, kültürel birikimi yüksek, hoşsohbet, güleryüzlü ve egosuz olması; komşudan kastım müstakil evde oturuyorsanız size bitişik olan parsellerdeki insanlar, apartmanda oturuyorsanız aynı binadaki insanlar. Sitenin başka bloğu veya 2 ileriki bina komşu sayılmaz bence.
(11) 

Mesleki tatminsizlik ve hayatta radikal kararlar almak hk.

Departure #1527741 
Birkaç yıldır hayatımda bir amaç yok gibi hissediyorum, ne bulunduğum çevreden ne de işimden memnunum. Hiçbir zaman idealist biri olmadım. Basit zevklerim vardı; dizi/film izlemek, müzik dinlemek, kitap okumak, teknoloji ile ilgilenmek gibi. Bunlarla yetinmeye çalışıyordum. Ancak şu son birkaç yıldır içimde hep, fark yaratan saygı duyulan biri olmamanın burukluğu var. Yaptığım işten memnun değilim, sosyal çevrem yok hemen hemen hiç olmadı. Zamanında bana göre olmayan bir bölümü seçmiştim, hoş 18 yaşında ne kadar bilinçli olunabilir ki? Eczacılık yazacakken yazılımlı bir bölüm seçtim. Dedim zaten asosyalim, bilgisayar başında olmayı da seviyorum, böyle bölümüme karar verdim.

Şu an bir şirkette mid level developer olarak çalışıyorum, 27 yaşındayım. İşimde kötü değilim ama çok iyi de değilim. Bunun okulunu okudum ama mühendislik mezunu değilim. Matematik ve akademik altyapı yetersiz olunca bilimsel alanlara kaymak pek de mümkün olmuyor. İyi bir üniversitede okudum aynı kalibredeki üniversitelerin bilgisayar mühendisliği master programlarına başvurdum fakat hep reddedildim. Hal böyle olunca machine learning, AI gibi ilgi duyduğum alanlara kayamayacağımı, profesyonel olarak bundan ekmek yiyemeyeceğimi iş dünyasına girince anladım. Açıkcası yurtdışına gitme gibi bir hayalim de olmadı. İstesem muhtemelen gidebilirdim fakat sorun bu değil. Ailemle yaşıyorum, fena para da kazanmıyorum. Yani sıkıntım maddiyat değil.

Ben de şunu düşündüm; ömür boyu mutsuz olacağıma işi bırakıp üniversite sınavına tekrar hazırlayım, türkiye'de düzgün bir üniversitede düzgün bir bölüm okuyup daha sonrasına duruma göre yurt dışında master ve doktoraya devam edeyim
diye düşündüm. Daha önce çok çalışmadan ilk senemde 30 bininci olmuştum. Kendimde potansiyel görüyorum belki ilk 100 olmaz ama 3-5 bine girebilirim diye sanıyorum. Alana da karar vermedim. Tıp, bilgisayar mühendisliği, elektrik-elektronik mühendisliği, havacılık ve uzay mühendisliği, fizik, matematik gibi bir şey olabilir. 28 yaşında her şeye sıfırdan başlayıp bu alanlarda başarılı olma ihtimalim var mı acaba?

Kapitalist dünyada teknik eleman olmak, ileride de kapitalist dünyanın orta halli bir yöneticisi olma fikri bile beni rahatsız ediyor. Bir ev ve bir araba için ömür boyu hoşlanmadığımız şeyleri yapmak hoş gelmiyor. Saygı duyulan, bilim dünyasında kendine yer edinmiş, katma değeri yüksek, kendini bir şeylere adamış biri olmak istiyorum. Artık dizi/film gibi basit zevkler beni tatmin etmiyor.

Çevremdeki birkaç akademik açıdan başarılı doktor, mühendis, yazılımcı arkadaşıma bahsettim, hepsi şu tarz şeyler dedi; düşüncemin saçma olduğunu bu yaştan sonra tıp mı okuyacaksın, okusan da aziz sancar mı olacaksın, realist davran, hayalperest olma, iyi bir işin var çok istiyorsan yurt dışına git dedi. plastik cerrahi asistanı arkadaşım da, doktorların düşük maaşlarla çok çalıştığını, 28 yaşında başlarsam kendimden küçük kişilerle okuyup kendimden küçük kişilerden emir alacağımı, karın tokluğuna yaşayacağımı, tıp okumanın tamamen mantıksız olduğunu söyledi. Ama benim derdimin para olmadığını bir türlü anlamak istemediler. Mesleki tatminsizlik yaşıyorum, kendimi önemli biri olarak görmüyorum. İlla tıp olacak diye bir şey yok başka alanlar da olabilir. Bu açıdan kendimi tam keşfedemedim. Computer science alt dalları (AI, ML gibi) da ilgimi çekiyor.

Siz ne düşünüyorsunuz?
(3) 

İndirimlerden bir şeyler aldınız mı

regina phalange #1527718 
Neler aldınız, kaça aldınız
(15) 

En büyük maddi kaybınız ne?

grgn #1527610 
Hayatınız boyunca bitcoin, döviz, borsa, ticaret, kazıklanma, dolandırılma, hırsızlık, iş kurma hevesiyle risk alma veya başka bir sebepten ötürü ne kadar para kaybettiniz? Eski tarihli bir olaysa o paranın günümüzde neye denk geldiğini de söylerseniz daha verimli bir anket olur. :)
(19) 

amerikada yaşayacak olsaydınız

bonjourrr #1527391 
nerede yaşamak isterdiniz neden?
ya da hangi eyalette yaşamak istemezdiniz neden?
(7) 

Kendimi nasıl teselli edeyim?

fikox #1527370 
İzmir'de 10 yildir kamuda çalışıyorum. Her yıl Muğla'ya memlekete tayin istiyorum, çıkmıyor. Canim çok sıkkın, moralim bozuk.
(5) 

her gun takip ettiğiniz şeyler??

buenosdias #1527337 
site, gazete, radyo, app, portal vs... olur. neler var herkes dökülsün:)
(5) 

Tinder'da Hiç Düşünmeden Telefon Numaranızı Veriyor Musunuz?

panda yuva yapmis sogut dalina #1527186 
Tinder veya benzeri yerlerde konuştuğunuz kişilere numaranızı veriyor musunuz? Bugüne kadar o kadar kişiye verdim, aralardan sadece 2 tanesi ile arada sırada da olsa 1 yılı geçti ve hala mesajlaşıyoruz, diğerleri çöp.

O yüzden yeni birinin telefonunu alırken 'Acaba isteyeyim mi' diye üşeniyorum hep ve bazılarından da çekiniyorum çünkü ya çok çok az konuşuyorlar ya dolandırıcı çıkıyorlar vs. Ne bileyim ya. Bazıları ben istemeden birkaç muhabbetten sonra kendi veriyor. Bende hep 'İnşallah dolandırıcı çıkmaz' gibi düşünceler oluşuyor. Belki de çok normal onlar için(Yabancılar) Bilemiyorum artık.
(6) 

Birini engellemek / çağrılarını mesajlarını görüp dönmemek

freebird5406_2 #1527107 
Böyle bir durum içinde değilim meraktan sorasım geldi

Artık iletişimde bulunmak istemediğimiz bir kişiyi engellemek ergence bulunurken bunun çağrıyı görüp açmamak ya da mesajları görüp dönmemekten farkı nedir, engellemek aktif ve niyeti açıkça belli eden bir eylem, görmezden gelmek de aynısının pasif agresif olanı, aralarındaki nüansı ve engellemeye olan tepkinin nedenini merak ediyorum :)
(2) 

kaynanam

esma #1526946 
ben 12 senelik evliyim üc cocugum oldu kaynanamin ücüncü cocukta adimi koyun diye tutturdu neyse iki isimm koyalim dedik bende kendi koydugumu kullaniyorum buarada yurtdisinda kaliyorum kaynanam türkiyede türkiyeye gittigimizde sürekli birini görünce ismiyle cagiriyor cocugumu millete hava atiyor anliycaginiz ben kendi koydugum isimle cagiramiyorum huylaniyor diye ama bu sene cagircam artik huylanirsa huylansin diyorum sizce onu nasi susturabilirim
(23) 

Sevdiğiniz bisküviler hangileri?

magni #1526904 
Merhaba. Çayın yanında veya çaysız hangi bisküvileri götürüyorsunuz sevgili duyurucular?

Benim favoriler Probis ve Negro (şimdinin Nero'su).
(6) 

Anlatma sabrınız tükeniyor mu?

invictae #1526834 
Hani bir twit vardı ya, görmüşsünüzdür: kişi otobüste ineceği durağa gelmeye yakın düğmeye basar. Daha sonra bir teyze gelir, düğmeye basar mısın der ve kişi tekrar basar. Teyze ben de inicem basmıştım zaten vs demez, twiti de şöyle bitirmişti: bazı şeyleri anlatmaya gücüm yok anlıyor musunuz? Gibisinden bir olaydı.

Tabii bu üç bir örnek, şakalı, komikli sosyal medya şeysi de… özünde bunun gibi şeyler yaşamaya başladınız mı? Birine bir şeyi 2 seferden fazla anlatmaya tahammülüm kalmadı sanki benim. Çoğu zaman OK diyip, he he diyip geçiyorum. İçimden ya buna laf anlatmakla mı uğraşacağım falan diyorum. Çok hayati bi durum değilse de okey aynen öyle gibi geçiştiriyorum.

Eskiden böyle değildi, son zamanlarda olmaya başladı. Size de oluyor mu böyle şeyler?
(12) 

Bunlar bi isaret mi?

kuehles blondes #1526744 
Merhaba, bir bisiklet turuna cikmaya karar verdim ama aksiliklerin ardi kesilmiyor.
Yarin basliyorum, bugune kadar olanlari sayiyim, siz de isaret mi degil mi onu soyleyin :(

1. Ilk defa bir airbnb hostum cevap vermedi super host olmasina ragmen, bu aksam kaldigi yeri apar topar dun ayarlamak zorunda kaldim
2. Cumartesi gunu bacagimi kopek isirdi. Cok kalin pantolon giydigim icin disler tam gecmedi ama yara var, her gun pansuman yapip doktorun verdigi antibiyotigi aliyorum.
3. Trenime 40 dk kala evden ciktim, bi baktim sorunsuz lastik gitmis, icinde hicbir hava kalmamis bir lastik gelmis. 25 dk suruyor normalde istasyona. Lastigi yaptrdim trene de 2 dk kala yetistim. (Nasil yetistim hala bilmiyorum, mucize olmus olmali, tek olumlu kisim)
4. Trende farkettim ki “aa lastik patlamis, eyvah treni kaciricam!!” paniklemesi yaparken bisiklet kilidimi arka bahcede unutmusum. 40€ girdi bana durup dururken yeni kilit almak zorunda kaldigim icin.
5. Bogazim agrimaya basladi
6. Yolda giderken itfaiyenin kaza gecirmis bir aractan insanlari kurtarmasini gordum. Kapiyi kaynak gibi bir seyle kesip iceriden yarali ve baygin insanlari cikarmasi filan.

Yani icimden bir ses “kuehles zorlama iste” diyor, en cok da bogaz agrisi sebepli. (Aksamlari cok serindi ve ben hazirliksiz yakalanmistim) diger ses ise “kuehles bu turu ne zamandir yapmak istiyorsun, vazgecme!” diyor.

Siz ne diyorsunuz?
(5) 

Eşime ayıp olur mu?

fosforlukedi #1526726 
Öncelikle merhaba. Bu ay başında 3.5 senelik sevgilimle evlendik ve evimize geçtik. Bu evlilik süresince yaklaşık son 2 senemiz hazirlikla geçti ve özellikle ben baya bir yıprandım. Kimse yardım etmeyince sürekli kenara para at sürekli kredi öde borç ode vs vs baya yoruldum

Geçtiğimiz sene askerden gelince çok ufakliktan Beri hayal ettiğim bir oyun bilgisayarı topladım kendime. 8-9 bin TL civarı. Baya oyun falan oynuyordum kafa dagitiyordum. 4-5 ay sonra takı vs ayağına satmak zorunda kaldım ve hevesimi alamadım.

Küçük yaştan beri bilgisayar oyunlarına vs tutkum olduğu için hazır evlendim borçlarımı sıfırladım falan diye kendime bir oyun konsolu almak istiyorum borca harca girmeden evimin rizkindan kismadan. Fakat bu seferde eşime ayıp olur mu diye dusunmeden edemiyorum. Evleneli 1 ay olmamış hemen konsol falan alıp ona sarmak kendisine karşı saygısızlık, ayıp olur mu diye düşünüyorum. Sizin fikirlerinizi almak isterim
(8) 

Hayattaki gayeniz nedir?

catgroove #1526660 
Hayattaki en temel gayenizi belirleyebildiniz mi? Yani genel olarak hayattaki amaciniz, niyetiniz nedir? Onu birkac kelimeyle tanimlayabilir misiniz? Gayenize uygun olarak yasayabiliyor musunuz? Onu nasil belirlediniz?

*Hayatin anlami ya da gayesini sormuyorum, sizin hayattaki misyonunuzu merak ediyorum.
(8) 

Mesajlarınızda emoji kullanıyor musunuz?

top_secret #1526581 
Bu aralar etrafımda dikkatimi çeken bir şey bu genelde emoji kullanmıyorlar. asdsdas şeklinde random harfler yazıyorlar

Siz ne yapıyorsunuz?
(2) 

Birini stalklamaktan nasıl vazgeçebilirim ?

top_secret #1526561 
Instgramda sürekli birinin (karışı cins) profiline, çevrimiçi olup olmadığına bakıyorum. Neredeyse sürekli çevimiçi. Eski mesajlarımızı filan okuyorum. Mesaj atınca mutlu oluyorum, mesajıma görüldü atınca berbat hissediyorum. (Görüldü atmak cevap vermemek anlamında değil, mesela bir konuşma oldu ve konuşma sonlandı. Son mesajı ben atarsam görüldü yemiş oluyorum)

Kötü bir alışkanlık hatta bağımlılık gibi oldu bu.

Ben bundan nasıl kurtulabilirim. Daha önce buna benzer bişey yaşadım ve komple uygulamayı sildim ama bu sefer böyle yapmak istemiyorum.
(2) 

Çiçek tavsiyelerinize ihtiyacım var

bir peynir kutusu kibrit #1526526 
Flört aşamasından sevgiliye dönüşmek üzere olduğum hanımefendiye bir çiçek göndermek istiyorum ama ne göndereceğimi bir türlü seçemedim. Hatırladığım kadarıyla papatyaları sevdiğini söylemişti. Çiçek sepetinden göndereceğim. Tavsiye verir misiniz?
(8) 

cok bunalinca ve yalniz hissedince ne yapiyorsunuz?

my pink #1526472 
ne yapmali boyle durumlarda?
(5) 

İş arkadaşı düğün hediyesi ve cimrilik

rewlack #1526470 
açık ofiste çalışan bir ekibiz, pandemiyle birlikte başladık, herkes aynı anda başladı ve aynı maaşı alıyor.
ekipten biri evlendi, hatta düğün meselesi 1 yıldır konuşuluyor, ha evlendi ha evlenecek, kimler düğüne gidecek gitmeyecek, kızlar ne giyecek vs.

ben grupla hiç takılmayan hatta aynı ofis ortamında bile pek bulunmayan biriy(d)im, dışarıda buluşmalara falan hiç katılmam. ama bunun dışında normal bi diyaloğum var. diğer herkes ise baya arkadaşlar işte, hatta başka şehirdeki düğüne birinin arabasıyla gideceklerdi vs. o arkadaş sağlık sebebiyle uzun bi süredir ofise gelemiyor o nedenle araba işi yalan oldu ama bu konudan bağımsız olarak (muhtemelen zamlar falan) düğüne de kimse gitmedi.

ben her ne olursa olsun aramızda para toplayıp küçük de olsa bi düğün hediyesi almaktan yanayım en az 3-4 defa da farklı kişilere bakın aranızda bişey alacaksanız beni de dahil edin, mutlaka haberim olsun falan dedim. bu arada bu evlenen arkadaş ortamda en ılıman, herkesle iyi diyalogda, yardım sever uyumlu biri yani. bi de dangoz amirimiz bir kere üçümüz aynı odadayken bana "ee naptınız, bakın mutfakla ilgili küçük eşyalar falan çok lazım oluyor, alacaksanız öyle bişeyler alın" dedi arkadaş tabi hepsi var, aman ne gerek var demişti; ben "e biz de ayarlıyoruz bişeyler, nereden biliyorsunuz :))" diye karşılık verdim.

özetle; en son bu ayın 5inde tekrar hatırlattım ekipten birine, valla konuştuk ama öyle kaldı dedi. ev kirasının arttığından falan bahsetti. yani kimse katılmıyor baya ölü taklidi yaptılar :D

yani ekonomik krizi falan anlıyorum ama neblim 100 lira bile versek 7-8 kişiyiz, küçük bişey alırdık, en kötü yükselmeden önce 1 gram falan alırdık. ben şahsen insiyatif alıp 300-400liraya bi hediye almaktan yanayım ama ne alınır o fiyata? :/
öte yandan bunun bu cimri arkadaşları kılını bile kıpırdatmazken, ben keriz miyim diyorum.
(4) 

çoğu işin rast gitmemesi

newlywed #1526384 
Hayatıma dönüp baktığımda hep kritik noktalarda bir şeylerin ters gittiğini görüyorum. Şimdi de psikolojik olarak aşırı bunaldım. Tam çıkmaya çalışıyorum, adım atmaya çalışıyorum, başka bir engel çıkıveriyor. O yüzden de yine bir olumsuzlukla karşılacağım diye adım atasım bile gelmiyor. Yıldızım mı düşük, bütün bunlar neden kaynaklanıyor gerçekten bilmiyorum. Üzerimde büyü olduğunu bile düşünmeye başladım. Negatif enerji sarmalında mıyım da böyle oluyor bilmiyorum, inanın çok yıldım. Yine bir engel çıkacak diye çabalamak bile istemiyorum. Böyle zamanlarınız oldu mu, bu düşük titreşim vs artık neyse bunlara inanıyor musunuz? Bu durumda ne yapmak gerek?
(12) 

var mı aşamadığınız bir pişmanlığınız?

bir fincan kahve ile film izlemek #1526347 
sizi son aylarda veya yıllarda çok mutsuz eden, aşamadığınız, her gün geçmişe dönmek istemenize neden olan bir pişmanlık? Basit veya büyük hiç fark etmez. Ve en önemlisi nasıl başa çıkıyorsunuz/veya çıkabiliyor musunuz?

Ben bu geçmiş mevzusuna hep çok takıldım mesela, irili ufaklı çok pişmanlığım oldu ve hep anı, bugünü yaşayamama sebep oldu bu durum.

30'uma ramak kaldı, aşabilmiş ve değişebilmiş değilim. Terapiye başladım en sonunda baş edemeyince.

Şu sıralar en büyük pişmanlığımdan bahsedeyim kısaca:
Geçen yıldan umudum vardı mesela, yeni bir şehir, yeni bir hayat, yeni bir iş ortamı beni iyi edecek diyordum. Çok umut bağlamışım ki duvara tosladım.

İstanbul'a atanarak orada yaşayabilme ihtimalim vardı. Galiba pek sağlıklı düşünenedim ve tercihlerde İstanbul'dan çok seçenek varken hayat pahalılığından çekinip üst sıralara yazmadım. Sıcak iklimde asla yaşayamam derken kendimi sıcak bir şehirde yaşarken buldum, iş ortamım sevimsiz ve stresli çıktı. Bu da pişmanlığımı artırdı. İyice yalnızlaştım. Sabahları hep sıkıntıyla uyanır oldum.

Şimdi son 9 aydır düşünüyorum mesela, iç sesim şöyle hep:
İstanbul'da olsam festival festival gezerdim belki, bunaldığımda sahile iner bir kahve içer, yürüyüş yapardım, iyi gelirdi. Kültürel aktivitelere doyardım. Evet kiralar yüksek ama şu an Türkiye'de ucuz şehir mi kaldı zaten? Belki iyice araştırsaydım illaki kiraların da uygun olduğu bir semt/ilçe bulurdum İstanbul'da. Bir fırsatı tepmiş oldum, daha mutlu bir ihtimal olabilirdi ve ben kaçırdım
falan filan bu şekilde işte. Evet saçma belki ama insan yenemiyor işte o pişmanlık duygusunu. Garip. Ve en kötüsü, kafada büyüdükçe bu pişmanlık daha çok anlam yüklüyor insan. Her şeyi o pişmanlığa, o hatalı karara bağlıyor.

Son olarak hep aklıma düşen şu kitap önerisini not düşeyim: Adam Philips- Kaçırdıklarımız: Yaşanmamış hayata övgü.
(12) 

doğum gününüz kutlanmayınca

pikap #1526291 
kötü hissediyor musunuz? kutlamadan kastım parti anlamında değil. bildikleri halde doğum günün kutlu olsun diye mesaj atılmaması falan. ben önemsemediğimi düşünürdüm hep ama bu sene kimse de beni önemsemeyince biraz moralim bozuldu açıkçası.yani düğün olur çağırırlar hemen, benim muhitimde bir yere gezmeye geleceklerse yalnız kalmamak için çağırırlar hemen ama ufak bir mutlu yıllar yazısını yazmadı dost bildiklerim:) garip geldi.işsiz bir dönemimdeyim. bu sefer şey hissi oluştu. paran varsa, benzer yaşantılara sahipsen, sosyal ve popülersen, aynı ortamı paylaşıyorsan değerlisin. evde oturup kpss kasıyorsam değersizim baskalarının gözünde.gerçi beni sevdiğine emin olduğum insanlar iş yerinde personel ihtiyacı olunca da "gel bak boşluk oluştu haberin olsun" bile dememişlerdi. şaşırmamalıyım sanırım insan ilişkilerine.
(7) 

Mutluluğun ne kadarı dış koşullara bağlı?

psmstc #1526255 
Bir fırsat eşitliği içinde doğmuyoruz. Kimimiz engelli, kimimiz fakir, kimimiz yaşlı kimsesiz, kimimiz kronik aile problemleri içine doğuyoruz.

Elbette bu durumlar ruhsal olarak bu durumdaki insanları dezavantajlı kılıyordur.

Benim merak ettiğim çok dezavantajlı şartlarda yaşasa da, bir insan pratikte mutlu olabilir mi? Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz?
(4) 

Kimileriyle muhabbet akarken kimisinde konuşurken sessizlik olması?

Cesario #1526163 
Neden kaynaklanıyor bu arkadaşlar?

Bazı karşı cinsle sohbet ederken "ne konuşacağız?" diye düşünmeden yağ gibi akıyor muhabbet.

Ama bazı kişilerle 1-2 dakika sonrası sessizlik oluyor ve "ne konuşacağım" stresine giriyorum, konuşacak bir şey bulamıyorum. Yani günün nasıl geçtiden, akşam ne yemeği yedinden öteye geçemiyorum. :)

Bu bizim yanlış kişiyle konuştuğumuzu mu gösterir yoksa iki taraftan birinin sıkıcı olduğunu mu?
(18) 

İşyerindeki Toksik İnsanlara Karşı Nasıl Davranılır?

onkiloversemtamamım #1526029 
Merhaba. Konu insan ilişkileri üzerine olduğu için konuyu gönül işleri olarak açtım ama mevzu karşı cinsle değil, kişisel bir olayla alakalı.

Bugün işyerinde başıma gelen olayı çok kafama taktım ve canım sıkıldı. Sizlerle paylaşıp fikrinizi almak istiyorum. Bugün ofisteki ikinci günümdü. Şirkettekilerden ortalama 10 yaş kadar küçük stajyer bir erkek öğrenciyim. Stajyer olduğum için angarya iş verdiler, dolapları düzenle dediler. O gün sabahtan gelmemiş olan elemanın kenarındaki masayı toplarken kağıdımı kalemimi de onun masasına bırakmıştım. (ofis oda oda değil, herkes açık düzen çalışıyor). Masa sahibi öğleden sonra gelip de masasında benim kağıt kalemimi görünce "Bunlar senin mi, bak bi daha olmasın" dedi. Ben de haklısınız, kusura bakmayın dedim ve gülümsedim. Daha sonra masasına bir şey koymamaya dikkat ettim lakin masanın kenarında dolaplarda düzenlediğim bir torba kalmış. Bu sefer masa sahibi, "bak eşyalarını koyma dedim sana, bu iki oldu üçüncüde ayağını kaydırırım senin" dedi. Ben de tekrar gülümseyerek kusura bakmayın benim hatam dedim.

Masa sahibi beni uyarmakta haklı, kabul. Ama bana olan tavrı haddinden fazla agresif ve saygısızcaydı. Ben de daha genç ve staja yeni başlamış olmanın özgüvensizliğiyle gülümsedim ve bana olan tavrını alttan aldım. Yani masasında bi eşya unuttuk diye niye bana "senin ayağını kaydırırım" diyebiliyor? Adama cevap veremedim, durumu kendime de yediremedim. Stresi içimde kaldı.

Siz böyle bir durumda nasıl tepki verirdiniz?
(6) 

Konuşmalı mıyım yoksa sessiz mi kalmalıyım

top_secret #1525964 
Dün bir arkadaşımla aramızda bir olay oldu. Arkadaşım bir etkinlikte benimle yapması gereken bir şeyi başkasıyla yaptı. Bu etkinlikte ve orada ki insanlarla kaynaşmasında sürekli yardımcı olduğum biriydi. İlk zamanlar onunla aramız çok iyiydi bana samimi davranıyordu zaten tek yakın arkadaşı bendim(biraz soğuk biri) Ama sonrasında ben onu diğer insanlarla kaynaştırdıkça benden uzaklaşmaya başladığını hissettim. Ona bunu sorduğumda öyle olmadığını söyledi.

Ama bu son olay beni aşırı üzdü ve kırdı.

Daha sonra yanıma gelip beni göremediğini o yüzden böyle olduğunu söyledi ama bu yalan çünkü birbirimizi uzaktan gördük. (olay size karışık gelebilir ama lütfen anlamaya çalışın)

Bende çok kırıldığımı bunu yapmaması gerektiğini söyledim. Sonra işte kusura bakma filan sana bişeyler ısmarlayayım filan dedi. Bende bakarız deyip geliştirdim ve yanımdan gönderdim.

Sonrasında da etkinlik sırasında morali bozulmasın diye karşı karşıya geldiğimizde gülümsedim filan. Etkinlik sonrası da sinirli olduğum için çekip gittim görüşmedik zaten.

Şu an çok kötü hissediyorum dünden beri hiç uyuyamadım ve bişey yiyemedim ve sinirim çok bozuk. Onunla konuşmak istiyorum ama bunu yapmalı mıyım yoksa sessiz kalıp konuyu kapatmalı mıyım bilemiyorum. Konuşursam da ne diyeceğimi bilemiyorum ama en azından içim soğur gibi geliyor

Ne yapmalıyım?
(4) 

çalışmayacaksınız fakat alım gücünüz sabit kalacak, ne yapmalı

tejeve #1525802 
merhabalar, buyrun sohbete!

bir gün bile çalışmak zorunda olmasanız fakat şu an kazandığınız gelir banka hesabınıza her ayın birinde ölene dek alım gücü sabit kalacak şekilde yatacak olsa 24 saatinizi, 7 gününüzü, bir ayınızı, bir yılınızı ve hayatınızı nasıl değerlendirirdiniz?

neler yapardınız?

hadi kira vermekte olanlar kira da vermesin, o para da cebe kalsın, eviniz sizin
(19) 

Kaç yaşında evlendiniz?

birmilyonunvarmi #1525753 
sb.

Cinsiyet belirtirseniz daha iyi olur.
(10) 

Instagram kullanmayanlar; bu tür tavırlarla siz de karşılaşıyor musunuz?

norules #1525609 
Merhabalar, fikirlerinizi merak ettiğim bir konu var. Mesela bir dating app'te bir kadınla sohbet ediyorum, iletişim gayet güzel gidiyor, bir noktada karşı taraf konuyu Instagram'a getiriyor. Ben Instagram kullanmadığımı söyleyince ise birden tavırlar değişiyor. "Hmm demek öyle, niye kullanmıyorsun peki?" ile şüpheler, sorguya çekmeler ile klasik açılış yapılıyor...

Devamında açık açık "Instagram'ım yok diyenlere güvenmiyorum, bir şeyler sakladıklarını düşünüyorum, bugüne kadar hiç de yanılmadım" demişliği olan da var. Sırf bu sebepten direkt sevgilisi olan veya evli olan ama bunu saklayan erkek muamelesi yiyorum.

Bir de "Instagram'da insanların hayatı ne şekilde yaşadığını görüyorsun, çok daha kolay tanıma imkanı sağlıyor" diyenler var. Çağımızda her şey hızlı hızlı olduğu için, tanıma evresini de stalklayarak çok daha hızlandırmak isteyen ayrı bir kitle de var.

Bunlar çok sık karşılaştığım durumlar olmaya başladı. Resmen istemeye istemeye, kullanma hevesi taşımaya taşımaya bir Instagram hesabı açacağım sonunda, bu sefer de aktif kullanmadığım için güvenilmez bulunurum gerçi. Sizin de başınıza böyle şeyler geliyor mu? Bu derece müthiş önyargılar çok saçma değil mi ama ya?
(2) 

Patlayacak Gibi Olduğunuz Anlar Oluyor Mu?

panda yuva yapmis sogut dalina #1525588 
Aslında genel olarak baktığınızda aman aman dert edecek bir şeyim yokmuş gibi duruyor ama bunalıyorum bazen gerçekten. Departmanım değişti 1.5 ay önce(Diğeri çok rahattı) ve işe odaklanmaya çalışıyorum. Anlamadığım o kadar çok şey var ki. 2 ayda kimse mucize beklemiyor benden ama örneğin beni yurt dışına eğitime gönderecekler. Gidene kadar iyice öğren dediler ama benim için bu süre cidden az. Strese giriyorum düşününce(Pasaport işini de geciktirdim. O da ayrı dert. Müdür ariyor, soruyor sürekli haklı olarak)

1-2 hafta içinde burada tek halledeceğim işleri(şu anda birinin yanındayım) Daha tecrübelenmeden bu kadar 'üstüme gelmeleri' beni geriyor. İşleyiş böyle olmamalı bana göre. İşi bileyim doğru düzgün, gerekirse tek mola yapmam ama tam olarak bilmeden etmeden ne yaparım diye düşünüyorum(Tabii ki gerektiği yerde arayıp yardım alacağım ama sürekli ara nereye kadar)

Patlayacak gibi değilim ama garip hissediyorum. Sizin de çok bunaldiginiz anlar oluyor mu, neler yapıyorsunuz?
(10) 

Çivi çiviyi söküyor mu, yoksa daha beter mi hissettiriyor?

magni #1525454 
Ayrıldığınız birine dair duygularınız tamamen yok olmamışken başka birileriyle tanışmak, flört etmek, yakınlaşıp beraber olmak size iyi geliyor mu? Bunları yaptıktan sonra saçma bir şekilde içinizdeki kalan duygulara ihanet etmişsiniz gibi bir şeyler hissettiğiniz oldu mu?

Yoksa öncelikle içinizde o kişiye duygu kırıntıları bile kalmayana dek beklemeyi, tam anlamıyla yenilenmeyi mi tercih ediyorsunuz?
(11) 

gece gece arayan numara

bloodymoon #1525217 
312'li sabit hatlı bir numara aramış beni 4 kez, ben korkarım öyle şeylerden. Ankara'yla da hiç alakam yok. Derdi olan bu saatte mesaj atar ne araması. Açmayayım dimi tekrar ararsa? Çok geriliyorum böyle olaylarda.
(9) 

Sağ yüzük parmağında alyans olan kız nişanlıdır diyebilir miyiz?

KUCO #1525157 
Tektaş değil, bildiğimiz dümdüz alyans. Yani bir kız normal şartlarda süs olarak bu şekilde takmaz herhalde değil mi?

edit: 29 yaşında bu arada
(8) 

Dating app'ten konuştuğunuz birini hiç direkt eve davet ettiniz mi?

magni #1524903 
Ekşi Sözlük'teki türlü dating app'lerin başlıklarında denk geliyorum bu eve çağırma mevzusuna. Kadınların bu kadar hızlı olunmasından şikayet ettiği entryler görüyorum.

Hemcinsim olan erkeklere sorum şu. Dating app'ten konuştuğu birini hiç direkt evine davet etmişliği olan var mı aramızda? (Öncesinde dışarıda hiçbir şekilde görüşme olmadan) Varsa teklifinize ne tür bir cevap aldınız?

Veya direkt sizi evine çağıran oldu mu? Olduysa ne cevap verdiniz?

Teşekkürler.

mobil görünümden çık