ütüyle iki kişinin kıyafetleri ütülenecek fakat bir tarafın pantolon ve gömlek ütüsü bol olacak. buhar basıncı filan farklı anladığım kadarıyla ama ne kadar fark ediyor ütüleme kolaylığında bilemedim. bir de tek ayarlı olanlar var, farklı ayara gerek yokmuş sanırım kumaşına göre (sözde) ama iyi midir, kafam almadı benim. var mı öneriler?
bir de aynı zamanda kettle olarak kullanacağım bir çaycı alacağım. bunun için de tavsiyelerinizi beklerim.
bir de aynı zamanda kettle olarak kullanacağım bir çaycı alacağım. bunun için de tavsiyelerinizi beklerim.
öğleden sonra bir eve bakmaya gidiyoruz, çatı dubleksi. zevkli bir şekilde yenilenmiş, çok hoş bir ev. hemen tutasım geliyor fakat çatı katının yalıtım meseleleri önemli bir soru işareti.
şu an sağlam bir yağmur yağıyor, su yalıtımıyla ilgili bir sorun varsa anlaşılır sanıyorum. fakat ısı yalıtımını nasıl anlayacağız? emlakçıya ve ev sahibine sormak, komşuların kapısını çalıp sormak bir de pencereden kafamı uzatıp çatı ne durumda bakmak dışında aklıma bir şey gelmiyor.
var mı öneriniz? çatıdaki alan şu: i.hizliresim.com
şu an sağlam bir yağmur yağıyor, su yalıtımıyla ilgili bir sorun varsa anlaşılır sanıyorum. fakat ısı yalıtımını nasıl anlayacağız? emlakçıya ve ev sahibine sormak, komşuların kapısını çalıp sormak bir de pencereden kafamı uzatıp çatı ne durumda bakmak dışında aklıma bir şey gelmiyor.
var mı öneriniz? çatıdaki alan şu: i.hizliresim.com

nivea'nın alüminyum içermeyen sprey deodorantını almıştım, hiçbir işe yaramıyor gibi :( amaç tetletmesin değil, kokuyu önlesin.
marka öneriniz var mı? herhangi bir doğal yöntem de deneyebilirim.
marka öneriniz var mı? herhangi bir doğal yöntem de deneyebilirim.
tezim tamam, sunumum da hazır ama konuşma kısmına hazırlanmak için geç kaldım. bi saat önce kendi kendime bir sunayım dedim, çok uzadı ve arada saçma uzunlukta (yazıyormuşum gibi) cümleler kurdum. konuşmayı yazıya dökerek çalışma vaktim yok, savunma 14.00'te.
düzgün sunabilmem için önerileriniz var mı?
düzgün sunabilmem için önerileriniz var mı?
2300 tl diye belirtmişler fiyatı, en fazla ne kadar düşerler sizce? yani not düşülmese bile pazarlık payı bırakılıyor, bunlar biraz daha esnek olabilir mi bu sebeple?
hazırlandıktan sonra yakın arkadaş ve kardeşlerle birlikte güzel bir yere gidip kendimiz halletsek bu işi nasıl olur ki? profesyonel makine var, çağ itibariyle herkesin gözü az çok bu işlere yatkın artık. kasıntı olmaz, daha eğlenceli olur gibi geldi ama bilemedim. ne dersiniz?
cumartesi 3 adet randevum var, hazır modellerden deneyip seçme işini tek günde halletme niyetindeyim. ancak nelere dikkat etmem gerektiği konusunda hiçbir fikrim yok.
- ilk kez bakıp, deneyeceğim için iç çamaşırınin bir önemi yok değil mi?
- hazır gelinliklerde de sonrasında prova oluyordur sanırım? kaç kez oluyor? düğün başka bir şehirde olacak, 1 hafta - 10 gün öncesinde gelinliği almak sorun olmaz herhalde?
- gelinlikçiler ne tür çakallıklar yapar, hangi konularda dikkatli olunması gerekir?
- gelinliği arabayla götürme niyetimiz var ama, uçakla taşıma şansımız da olur mu sizce? öyle kabarık bir gelinlik almayı düşünmüyorum.
ek tecrübe ve tavsiyelerinize de talibim.
- ilk kez bakıp, deneyeceğim için iç çamaşırınin bir önemi yok değil mi?
- hazır gelinliklerde de sonrasında prova oluyordur sanırım? kaç kez oluyor? düğün başka bir şehirde olacak, 1 hafta - 10 gün öncesinde gelinliği almak sorun olmaz herhalde?
- gelinlikçiler ne tür çakallıklar yapar, hangi konularda dikkatli olunması gerekir?
- gelinliği arabayla götürme niyetimiz var ama, uçakla taşıma şansımız da olur mu sizce? öyle kabarık bir gelinlik almayı düşünmüyorum.
ek tecrübe ve tavsiyelerinize de talibim.
Ağustos gibi ev arkadaşım ile kaldığım evden ayrılacağım. 6 senedir burada yaşıyoruz. kontrat ikimizin de üstüne, ev sahibi almanya'da ve bu durumlarla avukatları ilgileniyor. iyi birisi, şu güne kadar herhangi bir sıkıntı yaşamadık. ben evden ayrıldıktan sonra ev arkadaşım burada yaşamaya devam edecek. şimdi ben şu sıralar avukatı arayıp haber vereyim diyorum, bunun dışında yapmam gereken bir şey var mı?
bir de ev arkadaşım ile çözmem gereken depozito meselesi var. evi 2011 yılında tutarken 400+400 toplam 800 lira depozito vermiştik. doğalgaz ve suyu onun üzerine, elektriği benim üzerime yapmıştık. elektrik ve su önemli değil ve birbirini karşılar ama, doğalgaza az buz bir depozito verilmiyor. şimdi ben çıkarken depozitolardan payıma düşeni istesem ayıp olur gibi hissediyorum. ama olmaz değil mi? usulü nedir bunun?
bir de ev arkadaşım ile çözmem gereken depozito meselesi var. evi 2011 yılında tutarken 400+400 toplam 800 lira depozito vermiştik. doğalgaz ve suyu onun üzerine, elektriği benim üzerime yapmıştık. elektrik ve su önemli değil ve birbirini karşılar ama, doğalgaza az buz bir depozito verilmiyor. şimdi ben çıkarken depozitolardan payıma düşeni istesem ayıp olur gibi hissediyorum. ama olmaz değil mi? usulü nedir bunun?
xperia z kullandım, çok da memnundum. ara ara keyfine göre kapanmalar başlamıştı, şimdi de konuşurken karşıdan ses gelmiyor. kulaklıkla ve hoparlörle iş görüyor sadece. telefoncuya götürüp yaptırsam mı diye düşündüm ama direnmenin anlamı yok sanırım artık.
alışkanlıkla birlikte şu an yine sony'ye yöneliyor gibiyim, teknosa'da xa ultra 1600, xz 2400 lira. karşılaştırmalara baktığımda xz'nin ekranın pixel yoğunluğu fazla; kamerası, hafızası ve bataryası biraz daha iyi. ama aradaki fiyat farkını karşılıyor mu bunlar emin değilim. ikisinden birini kullanan, yorumu olan var mı?
ya da sony dışında önerisi olan var mı? 2 bin liranın üzerine çıkmaya pek gönüllü değilim.
alışkanlıkla birlikte şu an yine sony'ye yöneliyor gibiyim, teknosa'da xa ultra 1600, xz 2400 lira. karşılaştırmalara baktığımda xz'nin ekranın pixel yoğunluğu fazla; kamerası, hafızası ve bataryası biraz daha iyi. ama aradaki fiyat farkını karşılıyor mu bunlar emin değilim. ikisinden birini kullanan, yorumu olan var mı?
ya da sony dışında önerisi olan var mı? 2 bin liranın üzerine çıkmaya pek gönüllü değilim.
bugün ülkenin önde gelen üniversitelerinden birinde araştırma görevlisi olan bir kadın arkadaştan bunu duydum. kocasının kendinden önce eve geldiği zamanlar oluyormuş, o günler kendisini kötü hissediyormuş. kendi çevremde o kadar uzun zamandır böyle bir açıklama duymadım ve beklemiyordum ki, nutkum tutuldu. bunu bir de dünyanın en doğal olayıymış gibi savundu.
burada var mı böyle düşünenler ya da ne düşünüyorsunuz konuyla ilgili, merak ettim. tam tersi fikirleri benimsemiş birisi olarak kendimi bir hayli garip hissettirdi çünkü.
buyrun sohbete.
burada var mı böyle düşünenler ya da ne düşünüyorsunuz konuyla ilgili, merak ettim. tam tersi fikirleri benimsemiş birisi olarak kendimi bir hayli garip hissettirdi çünkü.
buyrun sohbete.
diğer sitelerde sorun yok ama sözlük çok yavaş açılıyor bende. sizde de öyle mi?
kısa süre önce araştırma görevlisi oldum, güvenlik soruşturmamı beklerken haftada 2 gün hocalarımın yanında derse girdim. şimdi süreç sonlandı ve tam zamanlı olarak üniversitede bulunmaya başlayacağım.
heves ve heyecan ile birlikte şu aşamada öğrencilerle iyi iletişim kurduğumu düşünüyorum, tatlı tatlı geri dönüşler alıyorum. mezun olalı henüz 3 sene bile olmadı, dolayısıyla hallerinden anlıyorum. iyi anlaşmamız biraz da bununla ilgili sanıyorum. bölüm ve okul itibariyle zor ve yorucu bir eğitim alıyorlar, hatta proje atölyelerinde öğrencilerin özgüvenini ciddi derecede sarsan hocalar da var.
öğrencilerle iletişim kurma, bilgiyi aktarma gibi konularda kendimi geliştirmek istiyorum. sanırım "pedagoji" kavramı bu öğrencilerin yaşları itibariyle çok da bir şey ifade etmiyor. konuyla ilgili tavsiye verebilecek, kaynak (makale, kitap, bildiri, vs.) önerebilir misiniz?
heves ve heyecan ile birlikte şu aşamada öğrencilerle iyi iletişim kurduğumu düşünüyorum, tatlı tatlı geri dönüşler alıyorum. mezun olalı henüz 3 sene bile olmadı, dolayısıyla hallerinden anlıyorum. iyi anlaşmamız biraz da bununla ilgili sanıyorum. bölüm ve okul itibariyle zor ve yorucu bir eğitim alıyorlar, hatta proje atölyelerinde öğrencilerin özgüvenini ciddi derecede sarsan hocalar da var.
öğrencilerle iletişim kurma, bilgiyi aktarma gibi konularda kendimi geliştirmek istiyorum. sanırım "pedagoji" kavramı bu öğrencilerin yaşları itibariyle çok da bir şey ifade etmiyor. konuyla ilgili tavsiye verebilecek, kaynak (makale, kitap, bildiri, vs.) önerebilir misiniz?
bir enstelasyon sanatçısının çalışmasını örnek olarak kullanıyorum, kişisel internet sitesinde çalışma başlığı altında yazan içeriğe de atıfta bulunmak istiyorum.
enstitünün kılavuzunda metin içerisinde nasıl atıfta bulunmam gerektiğini bulamadım. nasıl olmalı bu? tarih olarak 2017 yazmalıyım sanırım, içeriğe bu sene ulaştığım için. isim olarak da sanatçının ismini mi yazmalıyım?
enstitünün kılavuzunda metin içerisinde nasıl atıfta bulunmam gerektiğini bulamadım. nasıl olmalı bu? tarih olarak 2017 yazmalıyım sanırım, içeriğe bu sene ulaştığım için. isim olarak da sanatçının ismini mi yazmalıyım?
öncelikle iki alana da hakim değilim. kardeşim hukuk düşünüyordu ama, bugün sonuçlar açıklanınca konuştuk tekrar "hukuktan emin değilim, odtü psikoloji düşünüyorum şu an" dedi. sonra babam aradı, "psikolojiye dönmüş galiba" dedim. babam başladı "psikoloji okuyup ne yapacak, hukuk okusun, sen de o yönde yönlendir konuşurken." diye söylenmeye.
şimdi ben açıkçası kendisinin karar vermesinden yanayım. verdiği karar doğrultusunda da yanında durmayı düşünüyorum. herhangi bir meslekte başarılı olmanın kişinin kendi tercihleri, çalışması ve yaklaşımı doğrultusunda gerçekleştiğini düşünüyorum.
iki tarafı da doğru yönlendirebilmem adına sorularıma gelecek olursak:
1. hukuk okuyacak birinin karakteri hangi yönde güçlü olmalıdır? hangi yatkınlıklar yararlı olur?
2. ikisini de aynı anda değerlendirebilecek olan var mı bilmiyorum ama, iş alanı açısından gerçekten fark çok mu büyük?
3. çifte vatandaşlığımız var, olası bir durumda kardeşimin ileride yurtdışına da gidebileceği bir eğitim almasında yarar var. hukuk bu konuda sıkıntı yaratır diye biliyorum, doğru mudur?
4. böyle bir durumda kardeşe nasıl yaklaşmak gerekir, babaya nasıl yaklaşmak gerekir, tavsiyeleri olan varsa alayım.
edit: 1.sorunun psikoloji versiyonu da geçerli.
şimdi ben açıkçası kendisinin karar vermesinden yanayım. verdiği karar doğrultusunda da yanında durmayı düşünüyorum. herhangi bir meslekte başarılı olmanın kişinin kendi tercihleri, çalışması ve yaklaşımı doğrultusunda gerçekleştiğini düşünüyorum.
iki tarafı da doğru yönlendirebilmem adına sorularıma gelecek olursak:
1. hukuk okuyacak birinin karakteri hangi yönde güçlü olmalıdır? hangi yatkınlıklar yararlı olur?
2. ikisini de aynı anda değerlendirebilecek olan var mı bilmiyorum ama, iş alanı açısından gerçekten fark çok mu büyük?
3. çifte vatandaşlığımız var, olası bir durumda kardeşimin ileride yurtdışına da gidebileceği bir eğitim almasında yarar var. hukuk bu konuda sıkıntı yaratır diye biliyorum, doğru mudur?
4. böyle bir durumda kardeşe nasıl yaklaşmak gerekir, babaya nasıl yaklaşmak gerekir, tavsiyeleri olan varsa alayım.
edit: 1.sorunun psikoloji versiyonu da geçerli.
düğün ağustos sonunda. haziran ayında bakmaya başlasam geç mi kalmış olurum? tez yazıyorum da, o sıralarda rahatlamış olacağım. öyle beğendiğim modeli diktireyim gibi bir derdim de yok, hazır beğenip tadilat yaptırırım sanıyorum.
bunun yanı sıra abartılı modellerden hoşlanmıyorum, internetten baktım da a kesim dedikleri uygun gibi geldi. fazla dar kalıpları bana yakışmaz, fazla kabarıklardan da ben hoşlanmıyorum. aşırı pahalı da olmasın istiyorum, gerek yok. kadıköy civarından tavsiye edeceğiniz nereler var? söğütlüçeşme caddesindeki gelinlikçiler nasıldır? yoksa oleg cassini gibi daha kurumsal yerlere mi yönelmeli?
bir de son olarak; kiralamalı mı, satın mı alınmalı?
bunun yanı sıra abartılı modellerden hoşlanmıyorum, internetten baktım da a kesim dedikleri uygun gibi geldi. fazla dar kalıpları bana yakışmaz, fazla kabarıklardan da ben hoşlanmıyorum. aşırı pahalı da olmasın istiyorum, gerek yok. kadıköy civarından tavsiye edeceğiniz nereler var? söğütlüçeşme caddesindeki gelinlikçiler nasıldır? yoksa oleg cassini gibi daha kurumsal yerlere mi yönelmeli?
bir de son olarak; kiralamalı mı, satın mı alınmalı?
0850'li bir numara var, son günlerde arayıp duruyor. google'da arattım, dolandırıcılarmış. 3 sene önce babam dolandırılmıştı telefon üzerinden, ciddi bir miktar para kaptırmıştı. üzüldük tabii ama insanın boşluğuna gelebiliyor işte, normalde öyle şeylere kanacak insan değil. ev arkadaşım da bir keresinde "şöyle biri aradı, şöyle dedi kart bilgilerimi verdim" diye gelmişti bana. hemen kartını kapattırmıştık, ben diyene kadar olayın farkında değildi.
yani demem o ki ülkedeki her insanın yolu dolaylı veya dolaysız olarak bu pisliklerle kesişmiştir. biz savcılığa başvurmuştuk babamın olayında, bir şey çıkmadı tabii. de neden çıkmıyor? üniversitede araştırma görevlisi olacağım diye hakkımda aylar süren bir güvenlik soruşturması yürütülebiliyor, ama dolandırıcılar yakalanmıyor. o kadar zor mu gerçekten? var mı bu şekilde yakalanan herhangi bir çete?
yani demem o ki ülkedeki her insanın yolu dolaylı veya dolaysız olarak bu pisliklerle kesişmiştir. biz savcılığa başvurmuştuk babamın olayında, bir şey çıkmadı tabii. de neden çıkmıyor? üniversitede araştırma görevlisi olacağım diye hakkımda aylar süren bir güvenlik soruşturması yürütülebiliyor, ama dolandırıcılar yakalanmıyor. o kadar zor mu gerçekten? var mı bu şekilde yakalanan herhangi bir çete?
6 senedir kadıköy'de yaşıyorum, yaza evleneceğim ve nişanlımın da benim de işimiz avrupa yakasında olacağı için avrupa yakasına taşınmayı düşünüyoruz ama emin de olamıyoruz. benim iş yerim fındıklı'da, nişanlımın şişli'de halide edip civarında (grand cevahir oteline yakın). çağlayan metrobüs durağına yürüme mesafesinde olduğu için kadıköy hala bir seçenek, ben de vapurla geçebilirim. ama her gün metrobüs kullanmak da işkenceye dönüşebilir.
avrupa yakasında nereleri düşünebiliriz? arkadaşım halide edip tarafına taşındı daha yeni, buraya gelin diyor ama bilemiyorum kadıköy'den sonra sevebilir miyiz? şişli ve beşiktaş civarı var genel olarak aklımda, bütçe max. 2000.
avrupa yakasında nereleri düşünebiliriz? arkadaşım halide edip tarafına taşındı daha yeni, buraya gelin diyor ama bilemiyorum kadıköy'den sonra sevebilir miyiz? şişli ve beşiktaş civarı var genel olarak aklımda, bütçe max. 2000.
öyle über başarılara sahip değilim, kimi zaman da hakikaten şansımın da yardım ettiğini düşünüyorum ancak kendime çok inanarak ve gıkımı çıkarmadan çalışarak elde ettiğim birkaç başarı var. örneğin lisans sürecinde iyi bir cv ve portfolyo yaratarak daha okul bitmeden görece iyi bir maaşla çalışmaya başlamak, alanımda çoğu ofisin sıcak bakmadığı part time çalışma şartıyla lisans sonrasında iyi maaş veren bir ofise kendimi kabullendirmek, bu esnada ağır bir programda yüksek lisans yapıp bilimsel yayın yapmak, son olarak da ülke sınırları içerisinde hayal edebileceğim en iyi akademik kadroyu kazanmak gibi.
dediğim gibi, bunlar aslında birçok insanın ulaşabileceği ama tembellikten es geçtikleri şeyler. örnekleri de bunun anlaşılması için verdim. çoğu arkadaşım ret yiyecekleri korkusuyla part time çalışmayı talep etmiyorlar bile, bunun sonucunda da "çalıştığım için yüksek lisansa vakit ayıramıyorum" ya da "yüksek lisans yaptığım için çalışamıyorum" deyip geçiyorlar. ya da birçok kadroya zaten giremeyeceklerini düşündükleri için başvurmuyorlar bile.
bense bu süreçte sırf istediğimi elde etmek için birçok ofise başvurdum, kimi zaman direkt kapılarına dayandım. istediğim kadro olana kadar birçok kadroya başvurdum. insanlar haftasonu gezerken dersime çalıştım ve yurtdışında konferansa gidebilmek için harcama yapmayıp evde oturdum. ancak süreçlerim sonlanınca insanların gözünde tüm bunlar yok oluyor ve her şey kucağıma düşmüş gibi davranıyorlar. "senin şansın iyidir zaten", "yine şansını konuşturdun" gibi laflar ediyorlar - başta ev arkadaşım olmak üzere. ben de kendimi övmeyi de katiyen sevmediğim için nasıl cevap vereceğimi bilemiyorum ancak verdiğim emeğin görmezden gelinmesine çok sinirleniyorum.
böyle yaklaşımlarla siz de karşılaşıyor musunuz? bu yaklaşımların altında kötü bir niyet olduğunu düşünmüyorum ama insanlar neden başarıların kolayca elde edildiğini sanıyorlar? bir daha birisi bir başarımın karşısında "şanslısın" dediğinde ne diyeyim?
dediğim gibi, bunlar aslında birçok insanın ulaşabileceği ama tembellikten es geçtikleri şeyler. örnekleri de bunun anlaşılması için verdim. çoğu arkadaşım ret yiyecekleri korkusuyla part time çalışmayı talep etmiyorlar bile, bunun sonucunda da "çalıştığım için yüksek lisansa vakit ayıramıyorum" ya da "yüksek lisans yaptığım için çalışamıyorum" deyip geçiyorlar. ya da birçok kadroya zaten giremeyeceklerini düşündükleri için başvurmuyorlar bile.
bense bu süreçte sırf istediğimi elde etmek için birçok ofise başvurdum, kimi zaman direkt kapılarına dayandım. istediğim kadro olana kadar birçok kadroya başvurdum. insanlar haftasonu gezerken dersime çalıştım ve yurtdışında konferansa gidebilmek için harcama yapmayıp evde oturdum. ancak süreçlerim sonlanınca insanların gözünde tüm bunlar yok oluyor ve her şey kucağıma düşmüş gibi davranıyorlar. "senin şansın iyidir zaten", "yine şansını konuşturdun" gibi laflar ediyorlar - başta ev arkadaşım olmak üzere. ben de kendimi övmeyi de katiyen sevmediğim için nasıl cevap vereceğimi bilemiyorum ancak verdiğim emeğin görmezden gelinmesine çok sinirleniyorum.
böyle yaklaşımlarla siz de karşılaşıyor musunuz? bu yaklaşımların altında kötü bir niyet olduğunu düşünmüyorum ama insanlar neden başarıların kolayca elde edildiğini sanıyorlar? bir daha birisi bir başarımın karşısında "şanslısın" dediğinde ne diyeyim?
aile hekimine gidip kan değerlerime baktırmıştım, d vitamini eksik çıktı (9). doktor süt, yumurta yiyorsundur zaten vücudunda d vitamini var aslında ama yeteri kadar güneş almadığın için sentezlenmiyor dedi. o yüzden vitamin yazsam bir işe yaramaz, güneş almaya bak dedi.
gerçekten takviye işe yaramaz mı? bu mevsimde nasıl güneş alayım ki?
gerçekten takviye işe yaramaz mı? bu mevsimde nasıl güneş alayım ki?
bir arkadaşımın yakını yeni ev alıyormuş, benden salon (bir de banyoya tasarlanacak bir dolap) için danışmanlık + proje hizmeti almak istiyorlar. uygulama bana ait olmayacak.
çok uçuk bir şey yapılmayacak, bir duvara alçıpan tv ünitesi, asma tavan ve aydınlatma tasarımı, tavana ve üniteye gizli aydınlatmalar filan tasarlanacak, tv'yi duvarla hemyüz yapmak istiyorlar. bunların dışında mobilya seçimi, renk konusunda da danışmanlık istiyorlar. müteahhitin halihazırda belirlediği bir parke var ama çok pahalı olmazsa duruma göre onu da değiştirebiliriz diyorlar.
ev darıca'da, ben kadıköy'deyim. bir gün gidip göreceğim ve yüz yüze görüşeceğiz aileyle. sonrasında 2 alternatifli tasarım + 3 boyutlu görselleştirme hazırlarım, gerekirse revizyonları olur, kesin kararlarla birlikte ustalara iletebilecekleri detay çizimlerini gerçekleştiririm. salon 25 m² kadar.
1500 tl istemem uygun olur gibi geldi ama, daha önce böyle bir şey yapmadığım için de bilemedim. şimdiye kadar ofise bağlı olarak çalıştım sadece, herhangi bir şey için fiyat teklifi bildirmedim. nedir bu işin piyasası?
çok uçuk bir şey yapılmayacak, bir duvara alçıpan tv ünitesi, asma tavan ve aydınlatma tasarımı, tavana ve üniteye gizli aydınlatmalar filan tasarlanacak, tv'yi duvarla hemyüz yapmak istiyorlar. bunların dışında mobilya seçimi, renk konusunda da danışmanlık istiyorlar. müteahhitin halihazırda belirlediği bir parke var ama çok pahalı olmazsa duruma göre onu da değiştirebiliriz diyorlar.
ev darıca'da, ben kadıköy'deyim. bir gün gidip göreceğim ve yüz yüze görüşeceğiz aileyle. sonrasında 2 alternatifli tasarım + 3 boyutlu görselleştirme hazırlarım, gerekirse revizyonları olur, kesin kararlarla birlikte ustalara iletebilecekleri detay çizimlerini gerçekleştiririm. salon 25 m² kadar.
1500 tl istemem uygun olur gibi geldi ama, daha önce böyle bir şey yapmadığım için de bilemedim. şimdiye kadar ofise bağlı olarak çalıştım sadece, herhangi bir şey için fiyat teklifi bildirmedim. nedir bu işin piyasası?
şu sıra hayatımda zamanlamalarla ilgili ciddi sıkıntı var. önce bir vakıf üniversitesinde arş.gör.lüğü kazandığım için işimden istifa ettim, sonra devlet üniversitesini kazandım ve güvenlik soruşturmasını beklemem gerektiği için işsiz kaldım.
şimdi de 16 nisanda kuzenimin düğünü var memlekette, referandum da o güne denk geldi. güvenlik soruşturması ikametin olduğu adreste yürütülüyor, dolayısıyla istanbul'dan memlekete (denizli) aldıramıyorum ikametgahımı - sıkıntı çıkabilir. e referandum günü denizli'de bulunmak zorundayım ama oy kullanmazsam kendimi çok, çok kötü hissedeceğim. ikinci ikamet adresi, geçici ikamet bildirimi gibi bir oluru var mı acaba bu durumun? ne yapacağım?
şimdi de 16 nisanda kuzenimin düğünü var memlekette, referandum da o güne denk geldi. güvenlik soruşturması ikametin olduğu adreste yürütülüyor, dolayısıyla istanbul'dan memlekete (denizli) aldıramıyorum ikametgahımı - sıkıntı çıkabilir. e referandum günü denizli'de bulunmak zorundayım ama oy kullanmazsam kendimi çok, çok kötü hissedeceğim. ikinci ikamet adresi, geçici ikamet bildirimi gibi bir oluru var mı acaba bu durumun? ne yapacağım?
Balayı için Ağustos sonu 2-3 gün Selimiye, 2-3 gün de Datça düşünüyoruz. Selimiye'de kalacağımız yeri ayarladık, Datça'da nereden ayarlayalım bilemedik. Araba olacak, Palamutbükü çok övülüyor, araçla da mutlaka gider görürüz ancak kum sahilleri daha çok seviyoruz.
geçen ay bir vakıf üniversitesinin araştırma görevlisi kadrosunu kazanmıştım. bir ofiste çalıştığım için ve ihbar sürem olduğundan dolayı, 8 şubat'ta başlamak üzere görüştük, henüz herhangi bir sözleşme imzalanmadı.
sonra mezun olduğum devlet üniversitesi kadro açtı. ona da başvurdum, salı sınava girdim, bugün açıklandı kazanmışım! sevinçten ağladım tabii ki ama benim durumlar çok karıştı, dışarıdan fikir lazım.
- önümüzdeki p.tesi ofisteki son günüm, sonrasında yıllık iznim filan olduğu için gelmeyeceğim ancak son sigorta girişim 7 şubat'ta yapılacak diye konuştuk.
- önümüzdeki çarşamba denizli'ye gidiyorum, nişanım var. mutlaka gidiyorum o yüzden :)
şu an devlet memurlarında güvenlik soruşturması yapılmadan atama gerçekleşmiyor. 2-2.5 ay en az yazanlar var internette. şimdi ben ne yapayım?
ofisle görüşüp beni biraz daha çalıştırın mı diyeyim?
cepten para mı yiyeyim atama gerçekleşene kadar (evleneceğim için tercih ettiğim bir şey değil, para lazım). bir ihtimal süreci ailemin yanında memlekette geçirerek, harcamaları minimuma indirmeyi deneyebilirim.
yoksa vakıf üniversitesine başlayıp, atamam gerçekleşince kaçayım mı (bu da etik değil)?
sonra mezun olduğum devlet üniversitesi kadro açtı. ona da başvurdum, salı sınava girdim, bugün açıklandı kazanmışım! sevinçten ağladım tabii ki ama benim durumlar çok karıştı, dışarıdan fikir lazım.
- önümüzdeki p.tesi ofisteki son günüm, sonrasında yıllık iznim filan olduğu için gelmeyeceğim ancak son sigorta girişim 7 şubat'ta yapılacak diye konuştuk.
- önümüzdeki çarşamba denizli'ye gidiyorum, nişanım var. mutlaka gidiyorum o yüzden :)
şu an devlet memurlarında güvenlik soruşturması yapılmadan atama gerçekleşmiyor. 2-2.5 ay en az yazanlar var internette. şimdi ben ne yapayım?
ofisle görüşüp beni biraz daha çalıştırın mı diyeyim?
cepten para mı yiyeyim atama gerçekleşene kadar (evleneceğim için tercih ettiğim bir şey değil, para lazım). bir ihtimal süreci ailemin yanında memlekette geçirerek, harcamaları minimuma indirmeyi deneyebilirim.
yoksa vakıf üniversitesine başlayıp, atamam gerçekleşince kaçayım mı (bu da etik değil)?
şunu çevirebilecek olan var mı? beynim yandı.
"concept"in tanımlarından biri.
"Mental representations that encode sets of attributes that describe real
or imaginary classes of items, processes or relationships."
"concept"in tanımlarından biri.
"Mental representations that encode sets of attributes that describe real
or imaginary classes of items, processes or relationships."
iş görür mü? amaç fazla sıkmasın ama biraz toparlasın.
örnek:
www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
örnek:
www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
www.penti.com
ağustos ayında aldığım minolta x-300 kameramın perde hızında bir sorun var gibi hissediyorum. şu an içinde film olduğu için açıp kontrol edemedim, ama 1/30'dan itibaren (1/30, 1/60, ...) tüm enstantene ayarlarında perde hızı aynı kalıyor gibi hissediyorum sesinden. sanki hepsini 1/500 veya 1/1000'de çekiyormuş gibi. düşük enstanteneleri denedim, onlarda sorun yok gibi. bulb modunda da sıkıntı yok.
sizce sorun nedir? tamir edilebilir mi? çok üzüldüm yahu.
sizce sorun nedir? tamir edilebilir mi? çok üzüldüm yahu.
ara ara nefesim yetmiyormuş hissi yaşadığım ve geçen akşam derin nefes alırken göğsümden gelen düdük sesi yüzünden bugün doktora, göğüs hastalıkları uzmanına gittim.
alerjiye bağlı astım ve hafif mikrobiyal bronşit var dedi. 1 adet inhaler (respiro), 1 adet alerji hapı (desmont), 1 adet nazal sprey (mometix aq) 1 de antibiyotik verdi (avelox).
sözlükte antibiyotiğin başlığına bakayım dedim, bakmaz olaydım. ölüm kalım meselesi olmadıkça kullanılmamalı yazan var, babamı ölüme götürüyordu yazan var. şöyle de ayrıntılı bir entry var benzer ilaçlarla ilgili: eksisozluk.com
zaten herhangi bir doktorun 4 ilaç birden yazdığını hatırlamıyorum, bir de bunları okudum moralim bozuldu iyice. bunları kullan 18'inde tekrar gel dedi bir de. ne yapacağım :(
alerjiye bağlı astım ve hafif mikrobiyal bronşit var dedi. 1 adet inhaler (respiro), 1 adet alerji hapı (desmont), 1 adet nazal sprey (mometix aq) 1 de antibiyotik verdi (avelox).
sözlükte antibiyotiğin başlığına bakayım dedim, bakmaz olaydım. ölüm kalım meselesi olmadıkça kullanılmamalı yazan var, babamı ölüme götürüyordu yazan var. şöyle de ayrıntılı bir entry var benzer ilaçlarla ilgili: eksisozluk.com
zaten herhangi bir doktorun 4 ilaç birden yazdığını hatırlamıyorum, bir de bunları okudum moralim bozuldu iyice. bunları kullan 18'inde tekrar gel dedi bir de. ne yapacağım :(
28.12.2016 çarşamba istifamı bildirdim, 6 hafta ihbar sürem var.
ilk bildirdiğim çarşamba da dahil olur hesaba ve 07.02.2017 salı sigorta girişimin son günü olur değil mi?
ilk bildirdiğim çarşamba da dahil olur hesaba ve 07.02.2017 salı sigorta girişimin son günü olur değil mi?
yarın şirkete işten ayrılacağımı bildireceğim, şubat ayında bir vakıf üniversitesinde işe başlayacağım. ihbar sürem 6 hafta, ben bu süreyi kullanmak istiyorum. işveren istifa sonrası ihbar kullandırtmak istemiyorum diyebilir mi?
dilekçeyi önlerine koymadan önce konuşacağım tabii, böyle bir durumda hazırlıklı olmak adına soruyorum. 6 hafta ihbar sürem var, yıllık izin ve iş arama iznini toplam olarak düştüğümde 3 hafta 2 güne düşüyor. niyetim bunu bu şekilde uygulamak ama nasıl bir yol izleyeyim?
dilekçeyi önlerine koymadan önce konuşacağım tabii, böyle bir durumda hazırlıklı olmak adına soruyorum. 6 hafta ihbar sürem var, yıllık izin ve iş arama iznini toplam olarak düştüğümde 3 hafta 2 güne düşüyor. niyetim bunu bu şekilde uygulamak ama nasıl bir yol izleyeyim?
kullanmamaya çalışıyorum normalde, ancak sular kesik o yüzden evde bir şey hazırlamak istemiyorum. yemeksepeti'nden nispeten sağlıklı ne söylenebilir?
kadıköy
kadıköy
şöyle bakındım da insanlar alyansı beğendikten sonra 1 hafta, 10 gün içerisinde alabilirsiniz demişler. kadıköy'de herhangi bir kuyumcudan sade alyans beğensek, o kadar sürer mi cidden alabilmemiz? yoksa o daha alengirli modeller için mi geçerli?
sevgilim başka şehirde, ben başka şehirdeyim, nişan ortak memlekette olacak. nişandan önceki hafta sevgilim buraya gelecek, buradan alyansları alacağız sonra memlekete geçeceğiz. 5-6 günde elimize geçmesi lazım en fazla, olmaz mı?
sevgilim başka şehirde, ben başka şehirdeyim, nişan ortak memlekette olacak. nişandan önceki hafta sevgilim buraya gelecek, buradan alyansları alacağız sonra memlekete geçeceğiz. 5-6 günde elimize geçmesi lazım en fazla, olmaz mı?
ocak sonunda 3 gün arayla isteme + nişan olacak, farklı günlerde olunca ayrı ayrı elbise almak zorundayım. isteme evde, nişan dışarıda yemekli 80-100 kişi olacak. çalgı filan yok. normalde sade giyinmeyi tercih ediyorum, o yüzden abiye tarzı şeyler hiç hoşuma gitmiyor. ama aşırı sade bir şey de olmaz sanırım. giyim kuşam alışverişini sadece zorunluluktan yapan birisi olarak da nerelere baksam bilmiyorum. kadıköy taraflarında, nerelere bakayım? nasıl bir şey uygun olur?
edit: isteme de, nişan da denizli'de.
edit: isteme de, nişan da denizli'de.
kanada'ya küçük paket kapsamında ufak tefek hediyeler yollayacağım, ağır olmayacak (3 adet analog film, biraz şeker, belki bir çorap, bir de sahaflardan bulduğum eski fotoğraflardan ekleyeceğim). korumalı zarflardan birine koyup, fotoğraflardan birinin arkasına yazı yazıp göndermek istiyorum.
ancak ptt'nin sitesinde "Ticari değeri olsun veya olmasın, her türlü eşya kapsayan ve kapsamında haberleşme mahiyetinde yazı bulunmayan ve mektup postası ile gönderilmek üzere postaya verilen gönderilere "Küçük Paket" denir." yazıyor. yani ben şimdi iki üç satır bir şey yazamaz mıyım fotoğrafın arkasına?
bir de küçük küçük hediye paketleri yapıp zarfa koymak istiyorum ama ptt'de açıp bakmak mı isteyecekler buna? mahvolmasın hediye paketleri?
ancak ptt'nin sitesinde "Ticari değeri olsun veya olmasın, her türlü eşya kapsayan ve kapsamında haberleşme mahiyetinde yazı bulunmayan ve mektup postası ile gönderilmek üzere postaya verilen gönderilere "Küçük Paket" denir." yazıyor. yani ben şimdi iki üç satır bir şey yazamaz mıyım fotoğrafın arkasına?
bir de küçük küçük hediye paketleri yapıp zarfa koymak istiyorum ama ptt'de açıp bakmak mı isteyecekler buna? mahvolmasın hediye paketleri?
önümüzdeki ağustos'a düğün planlıyoruz, biraz geç kaldık ama seçeneklerimiz var hala. cumartesi uygun olan başka yerler de var ama içimize sinen iki yere düşürdük seçenekleri. buradan da fikirleri toplayayım dedim zira kararsızım her zamanki gibi. salon da sade, yeni bir salon yani öyle çok frapan bir düğün salonu değil bu arada. fiyatlar fark edecek düzeyde farklı değil.
salon düğünü artıları:
- aileler buradaki menü sunumunu daha çok beğenmiş.
- hava koşulları etkilemiyor.
- cumartesi uygun.
salon düğünü eksileri:
- tavan düğün salonu için nispeten basık.
- kapalı olduğu için ses düzeyi had safhada.
- yapının üst katlarında, asansörle inilip çıkılıyor. sigara içenler, hava almak isteyenler in-çık yapmak durumunda.
kır düğünü artıları:
- oldukça doğal, sade, yeşillik. çok yakında öyle apartman filan yok.
- sahibi sevgilimin babasının 4 yıl okuttuğu öğrencisinin velisi. fiyat konusunda yardımcı oluyor, diğer yönlerden de tanıdık olması sebebiyle elinden geldiğince yardımcı olur diye düşünüyorum.
- açık hava olunca insanlar eksi yönleri önemsemeyebilir.
kır düğünü eksileri:
- düğün pazar günü olacak.
- yakınında iki kır düğün alanı daha var, sesler karışır mı bilemedim.
- hava koşulları etkileyebilir. üstü kısmen kapatılıyormuş, 400 kişiye kadar sanırım. düğüne 800 kişi civarı katılım bekleniyor ama herkes aynı anda gelmez zaten.
düğün denizli'de ve yemekli. hadi oylar gelsin.
salon düğünü artıları:
- aileler buradaki menü sunumunu daha çok beğenmiş.
- hava koşulları etkilemiyor.
- cumartesi uygun.
salon düğünü eksileri:
- tavan düğün salonu için nispeten basık.
- kapalı olduğu için ses düzeyi had safhada.
- yapının üst katlarında, asansörle inilip çıkılıyor. sigara içenler, hava almak isteyenler in-çık yapmak durumunda.
kır düğünü artıları:
- oldukça doğal, sade, yeşillik. çok yakında öyle apartman filan yok.
- sahibi sevgilimin babasının 4 yıl okuttuğu öğrencisinin velisi. fiyat konusunda yardımcı oluyor, diğer yönlerden de tanıdık olması sebebiyle elinden geldiğince yardımcı olur diye düşünüyorum.
- açık hava olunca insanlar eksi yönleri önemsemeyebilir.
kır düğünü eksileri:
- düğün pazar günü olacak.
- yakınında iki kır düğün alanı daha var, sesler karışır mı bilemedim.
- hava koşulları etkileyebilir. üstü kısmen kapatılıyormuş, 400 kişiye kadar sanırım. düğüne 800 kişi civarı katılım bekleniyor ama herkes aynı anda gelmez zaten.
düğün denizli'de ve yemekli. hadi oylar gelsin.
stt haziran 2017, ev arkadaşım bir ara almış içinden biraz kullanıp çekmeceye ağzı açık bir şekilde koymuş. aylar olmuştur. bozulmuş mudur bu atayım mı? öyle küf, kelebek bir şey görmedim ama.
şöyle renkleri, sahneleri, ışıkları görsel bir şölen olan film arıyorum.
sci-fi olabilir, komedi olabilir, dram olabilir hiç fark etmez. sadece dünyanın sonu geldi temalı filmleri sevmiyorum.
sci-fi olabilir, komedi olabilir, dram olabilir hiç fark etmez. sadece dünyanın sonu geldi temalı filmleri sevmiyorum.
2-3 gündür sürekli boğazımda bir gıcık var, öksürüyorum. 2 hafta önce hasta oldum geçti. boğazımda (afedersiniz) balgam filan yok. ciğerden de gelmiyor sanki öksürük. ne yapayım da rahatlasın? bugün iyice sıkıntı verdi ikide bir öksürmek.
selams
akrobatik masa lambam vardı, bozuldu.
dedim ki yerine lambader alayım, zaten tepedeki ışıktan hoşlanmıyorum, çok amaçlı kullanırım. ama emin olamadım tabii yine.
ikea'nın şöyle ucuz, yavrulu yer lambası var mesela: www.ikea.com.tr
okuma lambası olanı masaya doğru hizalasam nasıl olur? yüksekliğinden emin olamıyorum da. bir de bu model çok mu ucuz/dandik görünüyor sizce?
şunlar da var ama yükseklikleri az gibi geldi bu amaç için:
www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
bir de fiyatta yukarı çıkarsam şöyle bir şey var:
www.ikea.com.tr
seneye evleneceğim için para biriktiriyorum, 170 liraya çıkmak konusunda emin olamadım o yüzden. ama sonuncusu iyi duruyor, pratik de olur derseniz geleceğe yatırım olarak görüp alabilirim.
akrobatik masa lambam vardı, bozuldu.
dedim ki yerine lambader alayım, zaten tepedeki ışıktan hoşlanmıyorum, çok amaçlı kullanırım. ama emin olamadım tabii yine.
ikea'nın şöyle ucuz, yavrulu yer lambası var mesela: www.ikea.com.tr
okuma lambası olanı masaya doğru hizalasam nasıl olur? yüksekliğinden emin olamıyorum da. bir de bu model çok mu ucuz/dandik görünüyor sizce?
şunlar da var ama yükseklikleri az gibi geldi bu amaç için:
www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr
bir de fiyatta yukarı çıkarsam şöyle bir şey var:
www.ikea.com.tr
seneye evleneceğim için para biriktiriyorum, 170 liraya çıkmak konusunda emin olamadım o yüzden. ama sonuncusu iyi duruyor, pratik de olur derseniz geleceğe yatırım olarak görüp alabilirim.
yahu ben buradan yıllardır sipariş veririm, hep de memnundum 2 gün içerisinde ürünlerim kargoya verilirdi. yine sipariş verdim, bugün 4.gün, hala tık yok. sonradan sözlükteki başlığa bakmak aklıma geldi, binbir türlü rezalet yaşamış insanlar. twitter hesabındaki gönderilerin altında da insanlar laf sokuyorlar artık, çünkü sorunları çözülmüyor ve kitapları gönderilmiyor. aynı yere bağlı olduklarını bildiğim için d&r'ın başlığına baktım, o da hiç iç açıcı değil.
sabahtan müşteri hizmetlerine ulaşamadım, akşamüstü tekrar denedim ve sonunda ulaştım. öğrendiğime göre önce kendi stoklarını kontrol ediyorlarmış (1-5 iş günü içerisinde!), sonrasında kendi stoklarında olmayan ürünleri tedarikçilerinden alıp 30 (!) gün içerisinde gönderiyorlarmış. okullar yeni açıldığı için yoğunlarmış, 5 iş günü sonunda arayıp hangi ürünler stokta değil öğrenip parçalı gönderim talep edebilirmişim.
soru 1: 5 gün kendi stoklarındaki kitaplar nasıl aranabilir?
soru 2: çalışan sayısı mı az, ilgi patlaması mı oldu, şirketten toplu çıkarımlar mı oldu nedir? nasıl sıçtı bu firma?
sabahtan müşteri hizmetlerine ulaşamadım, akşamüstü tekrar denedim ve sonunda ulaştım. öğrendiğime göre önce kendi stoklarını kontrol ediyorlarmış (1-5 iş günü içerisinde!), sonrasında kendi stoklarında olmayan ürünleri tedarikçilerinden alıp 30 (!) gün içerisinde gönderiyorlarmış. okullar yeni açıldığı için yoğunlarmış, 5 iş günü sonunda arayıp hangi ürünler stokta değil öğrenip parçalı gönderim talep edebilirmişim.
soru 1: 5 gün kendi stoklarındaki kitaplar nasıl aranabilir?
soru 2: çalışan sayısı mı az, ilgi patlaması mı oldu, şirketten toplu çıkarımlar mı oldu nedir? nasıl sıçtı bu firma?
her ay yaklaşık olarak markete ve dışarıda yeme-içmeye harcadığınız para ne kadar? aşağı yukarı kaç öğünü dışarıda yiyorsunuz?
yüksek lisans tezimi yazıyorum, okulun latex template'i var. öğrenince daha kolay ve daha düzgün sayfa yapısı, vs. oluşturulabiliyor diyorlar. girişeyim mi ben buna?
miktex ve okulun sitesinden template'i indirdim. şimdi bilal'e anlatır gibi bir kaynak lazım sanırım ne yapmam gerektiğiyle ilgili.
miktex ve okulun sitesinden template'i indirdim. şimdi bilal'e anlatır gibi bir kaynak lazım sanırım ne yapmam gerektiğiyle ilgili.
akademik özgeçmiş dediğimiz zaman özel sektör deneyimi yazılmamalı mı kesinlikle?
bir vakıf üniversitesinin araştırma görevlisi kadrosuna başvuracağım (mimarlık). yüksek lisansa devam ediyorum, 2 buçuk senelik de ofis tecrübem var. bir de zamanında şantiye stajımı başvuracağım üniversitenin kampüs inşaatında yapmıştım :)
bu deneyimlerimi de yazsam eksi puan mı olur? yaz gitsin derseniz de alt başlık bulamadım. ofis deneyimi desem çok tırt gibi, sektör deneyimi desem - bilemedim, sinmedi içime. ne yapayım?
bir vakıf üniversitesinin araştırma görevlisi kadrosuna başvuracağım (mimarlık). yüksek lisansa devam ediyorum, 2 buçuk senelik de ofis tecrübem var. bir de zamanında şantiye stajımı başvuracağım üniversitenin kampüs inşaatında yapmıştım :)
bu deneyimlerimi de yazsam eksi puan mı olur? yaz gitsin derseniz de alt başlık bulamadım. ofis deneyimi desem çok tırt gibi, sektör deneyimi desem - bilemedim, sinmedi içime. ne yapayım?
füniküler çalışıyor mu şu an?
çalışanlara söyledim ama umursadılar mı anlamadım, surat ifadeleri bi garipti.
şikayet edeyim mi ben bunları, nereye şikayet edeyim?
şikayet edeyim mi ben bunları, nereye şikayet edeyim?
işin teknik kısmıyla değil de, sanatsal ve felsefi kısmıyla ilgilenen sayfalar arıyorum. içeriği 'bu adam kenti kuşbakışı çekmiş ve çogüzel olmuş' içeriklerinden öte olsun yani?
- dolanıyor 10-15 dakikadır tepemizde, ışıkları açık. Belediye etrafında sanıyorum ağırlıklı, ne bu şimdi bu saatte? Ne olabilir?
araştırdım da fazla araştırmaktan kafam çorba oldu, zaten gerginim hepimizin gergin olduğu sebeplerden dolayı. belki yeni bir şeylerle uğraşmak kafamı rahatlatır diyorum.
yani şöyle 200-250 tl'ye halletsem ne güzel olur, pentax ve minolta yatmıştı aklıma ama. şu modeli iyidir, şu modellerinden uzak dur diyeceğiniz var mı?
bir de elime aldığımda pek anlayamam sanıyorum makinenin durumunu, arızalı makine verip kazıklamasınlar? en basit nasıl anlarım makinenin temiz olduğunu?
yani şöyle 200-250 tl'ye halletsem ne güzel olur, pentax ve minolta yatmıştı aklıma ama. şu modeli iyidir, şu modellerinden uzak dur diyeceğiniz var mı?
bir de elime aldığımda pek anlayamam sanıyorum makinenin durumunu, arızalı makine verip kazıklamasınlar? en basit nasıl anlarım makinenin temiz olduğunu?
Az önce bir akrabamın eşinin (polis) açığa alındığını öğrendim. Şaşırmadım, ama merak ediyorum, son iki senedir alınan polisler dışında malum örgütle bağlantısı olmayan var mı?
Bu insan küçük yaşta köyden polis olacak diye gönderildi. Zaten cemaatten ayrı hareket etme şansı yoktu diye tahmin ediyorum. Sonra yine köyde yetişmiş olan kuzenimle evlendiler, istanbul'da yaşadılar. Polis memurunun çevresi belli, ayrı bir sosyal çevre oluşturma şansları var mıydı ki? Eğitimsiz insanlar bunlar.
Şimdi iki çocukları ve kredileri var. Maddi durumları parlak değil, tek maaşla geçiniyorlar. Ben pek görüşmüyordum görüşlerine katılmadığım için ama, yine de üzüldüm duyunca. Yine asıl yargılanması gerekenler değil de, bir sürü alt kesim insana asıl olan oluyor gibi hissediyorum. Bana çünkü hayatlarının gidişatından dolayı pek farklı bir yol seçemezlerdi gibi geliyor.
Suç kimde? Ne olacak bu insanlara?
Bu insan küçük yaşta köyden polis olacak diye gönderildi. Zaten cemaatten ayrı hareket etme şansı yoktu diye tahmin ediyorum. Sonra yine köyde yetişmiş olan kuzenimle evlendiler, istanbul'da yaşadılar. Polis memurunun çevresi belli, ayrı bir sosyal çevre oluşturma şansları var mıydı ki? Eğitimsiz insanlar bunlar.
Şimdi iki çocukları ve kredileri var. Maddi durumları parlak değil, tek maaşla geçiniyorlar. Ben pek görüşmüyordum görüşlerine katılmadığım için ama, yine de üzüldüm duyunca. Yine asıl yargılanması gerekenler değil de, bir sürü alt kesim insana asıl olan oluyor gibi hissediyorum. Bana çünkü hayatlarının gidişatından dolayı pek farklı bir yol seçemezlerdi gibi geliyor.
Suç kimde? Ne olacak bu insanlara?
nerede yaptırabilirim güvenilir olan? neye dikkat etmeli?
ortasında siyah taşı var, etrafında küçük taşları var, içinde 925 yazıyor (hiç anlamadığım için önemlidir belki diye yazıyorum).
ortasında siyah taşı var, etrafında küçük taşları var, içinde 925 yazıyor (hiç anlamadığım için önemlidir belki diye yazıyorum).