5. bölümü bitirdim şimdi, o kasabanın da ayrıca... Ne çok yağmur yağıyor arkadaş. Neyse, şimdi aklıma geldi bu dizi şu banka soygunu dizisi gibi bitmiş mi yani merak ettirdiği soruların cevaplarını veriyormu yoksa havada mı kalıyor. havada kalıyorsa, devam etmeyeceğim, çok üzülüyorum ben öyle olduğunda.
casa del papel'de de bittiğini bilmeyen duyurucu arkadaşlarınız vardı mesela, bunu o yüzden soruyorum.
Bir de bitmiyorsa eğer, sürükleyici - uçmalı kaçmalı başka film önerileriniz olursa da iyi olur. dota2 de yenilgi serisine tutuldum, uzaklaşabilirsem oyundan uzaklaşayım diyorum.
casa del papel'de de bittiğini bilmeyen duyurucu arkadaşlarınız vardı mesela, bunu o yüzden soruyorum.
Bir de bitmiyorsa eğer, sürükleyici - uçmalı kaçmalı başka film önerileriniz olursa da iyi olur. dota2 de yenilgi serisine tutuldum, uzaklaşabilirsem oyundan uzaklaşayım diyorum.
Off, şu başlık atma olaylarını bi' türlü beceremiyorum. Neyse, hızlıca soruma geçeyim.
Yanlış anımsamıyorsam, sözlükte ssg'nin ''milliyetçilik hastalıktır'' gibi bir yaklaşımı vardı. Şimdi entry aramaya üşendim.
Şimdi yine son zamanlarda sözlükte aşırı artan bir ''devlet beka''sı ''vatan hainliği'' olayı var. Yani haklı haksız herhangi bir yaklaşımda refleks hep ''bu puştlar vatan haini'' tadında oluyor ve çok da fazla seyirci buluyor bu dil.
Yani sözlükte de vatan haini olmanız an meselesi ve bunu sadece belirli bir kitle yapmıyor. Misal kendisine atatürkçü diyen kitle de aynı refleksi gösterebilir, kendisine ''dinci'' denilen kitle de.
solcu diye adlandırılan insanlar daha çok ''ulusalcı''ya kaymış pozisyondalar.
benim ingilizcem çoook yetersiz olduğu için, ben bu durumun dünyada da benzer yaklaşımlarla trende geçtiğini düşünüyorum ama tabi okuma yapamadığım için tam da bilemiyorum. Dünyayı da izleyen arkadaşlarınız varsa onlar dünyada bunun aksi mi yoksa yanlısı mı bi' yükseliş var onu anlatabilir mi ?
bitti mi, bitmedi...
Bir de bunun dünya savaşları öncesinde ki politik akımla karşılaştırabilecek babayiğitler varsa onları da okumak isterim.
bitti mi ? asla,
konuyu neden ssg'ye getirdim, ssg'nin ya da 1.yüzden arkadaşlarının bu başlıklara yazdığına hiç denk gelmedim, herhangi bir refleks ya da tepkilerine de denk gelmedim. Oysa eskiden yazıyorlardı şimdi alternatif nickler mi kullanıyorlardır yoksa bu konudan vazgeçip-ümit kesip alternatif ilgi alanlarına mı yönelmişlerdir o konuda da fikirleriniz varsa yardırabilirsiniz.
Şu da ilgimi çekiyor, kökten karşı olduğun bir durum senin var ettiğin sözüm ona ''demokratik ve açık'' bir platformda tartışılırken senin bu tartışmaya katkı sağlamamanın temelinde ki fikir nedir sizce ?
bunu ssg'ye de bi' şekilde sorabilirim ama, onun fikirlerini değil genel yaklaşımı merak ediyorum(otelde bıçaklanan kadında olduğu gibi)
xoxo. bitti.
Yanlış anımsamıyorsam, sözlükte ssg'nin ''milliyetçilik hastalıktır'' gibi bir yaklaşımı vardı. Şimdi entry aramaya üşendim.
Şimdi yine son zamanlarda sözlükte aşırı artan bir ''devlet beka''sı ''vatan hainliği'' olayı var. Yani haklı haksız herhangi bir yaklaşımda refleks hep ''bu puştlar vatan haini'' tadında oluyor ve çok da fazla seyirci buluyor bu dil.
Yani sözlükte de vatan haini olmanız an meselesi ve bunu sadece belirli bir kitle yapmıyor. Misal kendisine atatürkçü diyen kitle de aynı refleksi gösterebilir, kendisine ''dinci'' denilen kitle de.
solcu diye adlandırılan insanlar daha çok ''ulusalcı''ya kaymış pozisyondalar.
benim ingilizcem çoook yetersiz olduğu için, ben bu durumun dünyada da benzer yaklaşımlarla trende geçtiğini düşünüyorum ama tabi okuma yapamadığım için tam da bilemiyorum. Dünyayı da izleyen arkadaşlarınız varsa onlar dünyada bunun aksi mi yoksa yanlısı mı bi' yükseliş var onu anlatabilir mi ?
bitti mi, bitmedi...
Bir de bunun dünya savaşları öncesinde ki politik akımla karşılaştırabilecek babayiğitler varsa onları da okumak isterim.
bitti mi ? asla,
konuyu neden ssg'ye getirdim, ssg'nin ya da 1.yüzden arkadaşlarının bu başlıklara yazdığına hiç denk gelmedim, herhangi bir refleks ya da tepkilerine de denk gelmedim. Oysa eskiden yazıyorlardı şimdi alternatif nickler mi kullanıyorlardır yoksa bu konudan vazgeçip-ümit kesip alternatif ilgi alanlarına mı yönelmişlerdir o konuda da fikirleriniz varsa yardırabilirsiniz.
Şu da ilgimi çekiyor, kökten karşı olduğun bir durum senin var ettiğin sözüm ona ''demokratik ve açık'' bir platformda tartışılırken senin bu tartışmaya katkı sağlamamanın temelinde ki fikir nedir sizce ?
bunu ssg'ye de bi' şekilde sorabilirim ama, onun fikirlerini değil genel yaklaşımı merak ediyorum(otelde bıçaklanan kadında olduğu gibi)
xoxo. bitti.
spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler
Bölümün sonuna doğru karakterlerin eski ve şimdiki hallerini gösterdi ya; hah işte ben orada ulrich ve komiser abla dışında hiçbirini anlamadım. Kim kimmiş bu 3. bölümde ne oluyor, anlatabilecek var mı ?
3. bölüm de ne oluyor ? soru bu.
Bölümün sonuna doğru karakterlerin eski ve şimdiki hallerini gösterdi ya; hah işte ben orada ulrich ve komiser abla dışında hiçbirini anlamadım. Kim kimmiş bu 3. bölümde ne oluyor, anlatabilecek var mı ?
3. bölüm de ne oluyor ? soru bu.
Sıkılmadınız mı, birkaç kişinin ''ifşa'' başlıklarında; ''aslında kafan olmasa fena değilsin'' duyarı kasmaya ? Hayır yani misal ben excalibur'un fotoğrafını görsem ne ? Erotik desen değil, bi' aksiyonu-değeri var desen; yok. Sıkıcı. Samimiyetle aranızda merak ettiğim tek bir Allah'ın kulu yok. Azra'nın bacakları hariç. Herneyse şimdinin konusu değil bu.
Yarın bi' değişiklik yapıp bu sefer fotoğraflarınız yerine çoklu hesapları ifşa edin diyorum, çünkü ben bir süredir işsizliğimin bana verdiği kıymetsiz zamana dayanarak; hafızamın çok kötü olması yüzünden anımsamadığım-biliyorsunuz(evet böyle bir özelliğiniz var, çok şaşırıyorum) kullanıcı adlarını aklımda tutamadığım için-
sallamadığım ya da tik atmayan pek cevap vermek istemeyeceğim kullanıcıları 'stickies' uygulamasına kaydediyorum. Tam tersi ''kendimce'' yardımsever olduklarını zannettiğim insanları da tabi.
Ama ne hikmetse filtreyi düzgün işletemiyorum çünkü tonla farklı farklı kullanıcı adları peyda oluyor. Bunların bir kısmıyla alternatif yollarla da diyalogu sürdürdüğümüz için 3.4.7. hesaplarını biliyor oluyorum ama diğerlerini ?
Yarına bildiklerinizi şöyle bi' alt alta yazarsanız amme hizmeti olur. Sevgiyle kalın.
edit: oha, bir mod. arkadaşınız tipi ''duyuru'' olan bu ''başlığı'' gönül işlerine taşımış; oysa ben yarın gönül işi olarak açmayı düşünüyordum. erken geldik.
Yarın bi' değişiklik yapıp bu sefer fotoğraflarınız yerine çoklu hesapları ifşa edin diyorum, çünkü ben bir süredir işsizliğimin bana verdiği kıymetsiz zamana dayanarak; hafızamın çok kötü olması yüzünden anımsamadığım-biliyorsunuz(evet böyle bir özelliğiniz var, çok şaşırıyorum) kullanıcı adlarını aklımda tutamadığım için-
sallamadığım ya da tik atmayan pek cevap vermek istemeyeceğim kullanıcıları 'stickies' uygulamasına kaydediyorum. Tam tersi ''kendimce'' yardımsever olduklarını zannettiğim insanları da tabi.
Ama ne hikmetse filtreyi düzgün işletemiyorum çünkü tonla farklı farklı kullanıcı adları peyda oluyor. Bunların bir kısmıyla alternatif yollarla da diyalogu sürdürdüğümüz için 3.4.7. hesaplarını biliyor oluyorum ama diğerlerini ?
Yarına bildiklerinizi şöyle bi' alt alta yazarsanız amme hizmeti olur. Sevgiyle kalın.
edit: oha, bir mod. arkadaşınız tipi ''duyuru'' olan bu ''başlığı'' gönül işlerine taşımış; oysa ben yarın gönül işi olarak açmayı düşünüyordum. erken geldik.
spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler
şimdi ilk başta bi' adam intihar ediyor, galiba o şu masajcı ablanın eşi.
Bir de şu resimdeki adam var, bu adamla o intihar eden adam aynı kişi mi ? Bu almanlar ne çok birbirine benziyor, bi' gözlük mözlük takdirin karakterlere karıştırıyoruz kim kimdi diye
Bu dayı kim ?
şimdi ilk başta bi' adam intihar ediyor, galiba o şu masajcı ablanın eşi.
Bir de şu resimdeki adam var, bu adamla o intihar eden adam aynı kişi mi ? Bu almanlar ne çok birbirine benziyor, bi' gözlük mözlük takdirin karakterlere karıştırıyoruz kim kimdi diye
Bu dayı kim ?
hızlıca soruya geçiyorum; sözlükte entry'nin altındaki seçeneklerde ''engelle'' kısmı da bulunuyor. Buradan o yazarı engelleyebiliyoruz. Ben istiyorum ki, o entry'i favorileyenleri de engelleyebileyim. Bunu kendiliğinden yapabilecek bi' script v.s var mı ?
Yani ben entry' altından yazarı engellediğimde, ilgili entry'i favorileyenlerde engellenmiş olsun.
Yani ben entry' altından yazarı engellediğimde, ilgili entry'i favorileyenlerde engellenmiş olsun.
Bu satınalma bana çok ilginç geliyor, aklıma kurtlar vadisinde tataroğlunun basın grubunu bıraktığı sahne geldi(hemen yazım)
Ama bu bilmilyardolar vermek ve gündelik hayatta etkilenmemek gerçekten büyük bir para, bunu nasıl verecektir taşınır/taşınmaz olarak mı kısım kısım mı nasıldır
Ama bu bilmilyardolar vermek ve gündelik hayatta etkilenmemek gerçekten büyük bir para, bunu nasıl verecektir taşınır/taşınmaz olarak mı kısım kısım mı nasıldır
problem bende mi ?
Serbesin yayımlanmış/belki de yayımlanmamış bütün eserlerini okumuşumdur, Camusun daha hepsini okumadım okumaya da pek niyetim yok ama hikaye anlatış biçimlerini çok benzetiyorum. Bilmesem ''Emrah bu'' derim. Öyle mi yoksa benim algı düzeyimle ilgili bir problem mi var ?
edit: bu arada 1 270 000. duyuruymuş bu. Şimdi mail geldi, her 10bin de bir verilen ödül sistemini tutturmuşum; kart numaramı ve cvv2 numarasını istemişler gönderdim, buradan da kendilerine teşekkür ediyorum. Duyuru duyuru olalı gerçi böyle demiyeyim daha önceden de çok faydasını görmüştüm, bu sefer fiziki olarak da gördüm, tekrar tekrar teşekkür ederim.
Serbesin yayımlanmış/belki de yayımlanmamış bütün eserlerini okumuşumdur, Camusun daha hepsini okumadım okumaya da pek niyetim yok ama hikaye anlatış biçimlerini çok benzetiyorum. Bilmesem ''Emrah bu'' derim. Öyle mi yoksa benim algı düzeyimle ilgili bir problem mi var ?
edit: bu arada 1 270 000. duyuruymuş bu. Şimdi mail geldi, her 10bin de bir verilen ödül sistemini tutturmuşum; kart numaramı ve cvv2 numarasını istemişler gönderdim, buradan da kendilerine teşekkür ediyorum. Duyuru duyuru olalı gerçi böyle demiyeyim daha önceden de çok faydasını görmüştüm, bu sefer fiziki olarak da gördüm, tekrar tekrar teşekkür ederim.
Aslında, sorum şöyle olacaktı; bazı ülkelerde internet insani hakmış, bu ülkelerin hapishanelerinde internet erişimi nasıl diyecektim ama biraz geliştirdim.
Hapishanelerde güncel uygulanan yat saati kalk saati var mı ? Bunların yanında kütüphane-internet-televizyon-telefon gibi haberleşmelere hangi düzeyde ve nasıl ulaşabiliyorlar ?
mesela seren serengilin kaldığı hücrede televizyon varmış, orada internetin olmasının tek problemi dışarıya herhangi bir konuda haber-talimat aktarması mı ?
Ya da bu hapishanelerde herhangi bir konu üzerine çalışan (içeride 2 yabancı dil öğrenen bir tanıdığımız var da sormaya maçam yemedi) bu kişiler nasıl şartlarda ve imkanlarla çalışabiliyorlar ? Saatler-kaynaklar belirli mi ? yoksa kontrole tabi olduğu müddetçe dilediği eseri getirtebiliyor mu ?
Hapishanelerde güncel uygulanan yat saati kalk saati var mı ? Bunların yanında kütüphane-internet-televizyon-telefon gibi haberleşmelere hangi düzeyde ve nasıl ulaşabiliyorlar ?
mesela seren serengilin kaldığı hücrede televizyon varmış, orada internetin olmasının tek problemi dışarıya herhangi bir konuda haber-talimat aktarması mı ?
Ya da bu hapishanelerde herhangi bir konu üzerine çalışan (içeride 2 yabancı dil öğrenen bir tanıdığımız var da sormaya maçam yemedi) bu kişiler nasıl şartlarda ve imkanlarla çalışabiliyorlar ? Saatler-kaynaklar belirli mi ? yoksa kontrole tabi olduğu müddetçe dilediği eseri getirtebiliyor mu ?
Donmaktan kastım gecikme(lag diyorlar)
internet ttnet fiber; internetin hızında bir problem yok.(hatta şimdi bu başlığı yazarken de donuyor, bazı kelimeleri ben yazıyorum onlar geç yazılıyor)
Oyuna mesela partili gireceğimiz zaman en geç bu makina giriyor, hatta bazen oyuna giremiyor tekrar bağlan dedikten 3 dakika filan sonra bağlanıyor. Oyunda arada bir kasılmalar oluyor, makina çok ses çıkartmaya başlıyor.
Safaride de ya da bir video izlerken de oluyor aynı şeyler. Donanımsal mıdır Sistemsel mi ?
Safarinin donması çok ilginç geliyor mesela, çünkü duyuru aynı duyuru tarayıcı aynı tarayıcı.
bilgisayar özellikleri de
2,4 intel core 2 duo
4gb ddr3 ram
256 mb ekran kartı
işletim sistemi de macoshighsierra
internet ttnet fiber; internetin hızında bir problem yok.(hatta şimdi bu başlığı yazarken de donuyor, bazı kelimeleri ben yazıyorum onlar geç yazılıyor)
Oyuna mesela partili gireceğimiz zaman en geç bu makina giriyor, hatta bazen oyuna giremiyor tekrar bağlan dedikten 3 dakika filan sonra bağlanıyor. Oyunda arada bir kasılmalar oluyor, makina çok ses çıkartmaya başlıyor.
Safaride de ya da bir video izlerken de oluyor aynı şeyler. Donanımsal mıdır Sistemsel mi ?
Safarinin donması çok ilginç geliyor mesela, çünkü duyuru aynı duyuru tarayıcı aynı tarayıcı.
bilgisayar özellikleri de
2,4 intel core 2 duo
4gb ddr3 ram
256 mb ekran kartı
işletim sistemi de macoshighsierra
sb
spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler spoiler
imam kimimle satranç oynuyordu ?
imam kimimle satranç oynuyordu ?
Böyle sanki bir tuval üzerine serbestçe çalışabileceğimiz fakat cetveli(ya da boşluk-uzunluk ayrımı yapabileceğimiz bir aracı olan) ve yazı tipi çeşitleri/özellikleri de bulunan(asimetrik bir görüntü yaşatmayacak) özgeçmişi hangi programda hazırlayabiliriz.
Word ve PP çok kastırıyor daha sayfayı dik olarak 2'ye bölüp simetrik bilgi geçemiyorum. Bi tarafı illa kayıyor.
Baktım olmuyor en son autocad'de yapacağım da işverene çok ayıp olacak diye girişmiyorum.
edit: bir de ik'cı gözündeki eski özet bilgi kısmına da ''netlik'' olsun diye birşeyler karalayacağım ama tanıdık bi' kafka yok ki ''söylediklerimden fazlasını anlayıp kısa metinlere dökebilsin'' aranızda kafka'ya yakınsadığını düşünen varsa eğer destek olursa sevinirim.
Word ve PP çok kastırıyor daha sayfayı dik olarak 2'ye bölüp simetrik bilgi geçemiyorum. Bi tarafı illa kayıyor.
Baktım olmuyor en son autocad'de yapacağım da işverene çok ayıp olacak diye girişmiyorum.
edit: bir de ik'cı gözündeki eski özet bilgi kısmına da ''netlik'' olsun diye birşeyler karalayacağım ama tanıdık bi' kafka yok ki ''söylediklerimden fazlasını anlayıp kısa metinlere dökebilsin'' aranızda kafka'ya yakınsadığını düşünen varsa eğer destek olursa sevinirim.
Bazı hesapların mesela 2000 cevabı var ama hiç duyurusu yok, hiç silinmiş duyurusu da yok.
Bunun olması karakter özelliği olarak mümkün mü yoksa kesin çoklu hesap mı kullanıyorlardır. Bir de bu çoklu hesap kullanımında genelde insanların sorularından utandığı-korktuğu durumlar nasıl oluşuyor. Yani bi' insan bi' sorusundan hangi durumlarda utanabiliyor ?
Bir karışıklığı daha açayım; şimdi malum kullanıcı adını son kullanıcının belirlediği türde platformlara sahip internet. Açığa çıkmak için illa senin de biraz istekli olman lazım, yoksa çok büyük rastlaşmalar olmadıkça ve kullanıcı kendi istemezse kimse pek de bilemez gibi geliyor, kimin kim olduğunu. Haliyle kendisini açığa çıkartıp sonra da sorularından çekinmesi tuhaf geldi. Sorulardan çekinmiyor, sorular için başka hesabı yok sadece tek hesap kullanıyorsa da daha da ilginç.
Bunun olması karakter özelliği olarak mümkün mü yoksa kesin çoklu hesap mı kullanıyorlardır. Bir de bu çoklu hesap kullanımında genelde insanların sorularından utandığı-korktuğu durumlar nasıl oluşuyor. Yani bi' insan bi' sorusundan hangi durumlarda utanabiliyor ?
Bir karışıklığı daha açayım; şimdi malum kullanıcı adını son kullanıcının belirlediği türde platformlara sahip internet. Açığa çıkmak için illa senin de biraz istekli olman lazım, yoksa çok büyük rastlaşmalar olmadıkça ve kullanıcı kendi istemezse kimse pek de bilemez gibi geliyor, kimin kim olduğunu. Haliyle kendisini açığa çıkartıp sonra da sorularından çekinmesi tuhaf geldi. Sorulardan çekinmiyor, sorular için başka hesabı yok sadece tek hesap kullanıyorsa da daha da ilginç.
ingilizcem gelişsin diye, duyuru benzeri ama daha teknik konularda refleks veren bir internet sitesinde de yazayım diyorum;
buradan quora’yı duydum ancak yine buradan okuduklarım kadarıyla quora'da teknik konulara cevap gelmiyormuş, ‘’Popüler olmayan ya da popüler olmayacak konulara cevap vermezler’’ gibi birşey söylemişti bir arkadaşınız(tam bu şekilde olmayabilir) başka hangi siteler vardır, daha teknik ve sorunun değil de cevapların fazla olduğu ?
buradan quora’yı duydum ancak yine buradan okuduklarım kadarıyla quora'da teknik konulara cevap gelmiyormuş, ‘’Popüler olmayan ya da popüler olmayacak konulara cevap vermezler’’ gibi birşey söylemişti bir arkadaşınız(tam bu şekilde olmayabilir) başka hangi siteler vardır, daha teknik ve sorunun değil de cevapların fazla olduğu ?
Saha organizasyonu, yönetim ve finans işleyişi hakkında birşeyler soracağım.
sb
Mesela az önce rastladım; misal geceye bir şiir bırak yazmış birisi
diğeri hemen geceye bir şarkı bırak demiş
bir diğeri geceye bir x bırak demiş.
burada da var; erkekte en beğendiğiniz x / hemen akabinde kadında en beğendiğiniz x
birşey tutunca bunun varyasyonlarına yürümek biraz garibanca değil mi ? hayır bir de ilk başlığın sahibi yapsa anlarım sonuçta o adamın aklına gelmiş ama, nedense başka birisi yapıyor.
Şu sevgiliyi öne alıp elinden tuttuktan sonra kamerayla poposuna optikleyip fotoğraf çekme eylemine benzetiyorum hep.
Ama sistem çalışıyor galiba.
diğeri hemen geceye bir şarkı bırak demiş
bir diğeri geceye bir x bırak demiş.
burada da var; erkekte en beğendiğiniz x / hemen akabinde kadında en beğendiğiniz x
birşey tutunca bunun varyasyonlarına yürümek biraz garibanca değil mi ? hayır bir de ilk başlığın sahibi yapsa anlarım sonuçta o adamın aklına gelmiş ama, nedense başka birisi yapıyor.
Şu sevgiliyi öne alıp elinden tuttuktan sonra kamerayla poposuna optikleyip fotoğraf çekme eylemine benzetiyorum hep.
Ama sistem çalışıyor galiba.
Aslında istemek gibi değil de, ''çocuk heves etmiş'' gibi.
Bi' yardımcı olun. Yıllardır bu çektiğimiz nedir böyle.
Bi' yardımcı olun. Yıllardır bu çektiğimiz nedir böyle.
Selamlar ben yine uyandım;
Halsiz uyanıyorum, bir de tuhaf bir şekilde artık ne rüya gördüysem sanki bu ev benim evim değilmiş gibi hissettim kalkınca. Şahane güzel geldi ev bana. Neyse, halsiz ve sessizken havam değişsin diye bi'şeyler içeyim diyorum da yeşil çay için su koydum. Şimdi aklıma geldi, neden birşey içmiyordum uyumadan önce ? Yemeği az çok anladığımı sanıyorum da içmeyi anlayamamışım. Derslere katılmadığımdan hep bunlar.
yazarken dinliyordum: www.youtube.com
Halsiz uyanıyorum, bir de tuhaf bir şekilde artık ne rüya gördüysem sanki bu ev benim evim değilmiş gibi hissettim kalkınca. Şahane güzel geldi ev bana. Neyse, halsiz ve sessizken havam değişsin diye bi'şeyler içeyim diyorum da yeşil çay için su koydum. Şimdi aklıma geldi, neden birşey içmiyordum uyumadan önce ? Yemeği az çok anladığımı sanıyorum da içmeyi anlayamamışım. Derslere katılmadığımdan hep bunlar.
yazarken dinliyordum: www.youtube.com

Daha önce hiç yüklemedim, bilgisayardan pek anlamayan lise öğrencisi yükleyecek bu yüzden üzerine çift tıklamalı birşey olursa çok güzel olur.
not: windows için.
not: windows için.
2 gün akşam 11-12 gibi uyuyup sabah 7-8 gibi kalkıyordum. Dün akşam 21:10 gibi uyumuşum ama sabah uyanamadım, saat 10 oldu uyanamadım zar zor çıktım yataktan çok yorgun bir halde. Şimdi ise uyuyamıyorum. Sanırım metobolizmam bozuk benim.
saat 00:00'ye doğru
300 ml papatya çayı içtim.
300 ml de ayran içtim.
Şimdi çok acıkıyorum ama uyuyamıyorum
Son durumda Çare Rezene mi ?
bonus soru: Maden suyu tok mu tutuyormuş
edit: yok tutmuyormuş, boşuna heveslenmeyin.
şimdi de cipsi deniyorum.
edit2: cipste çok kalori varmış. Gece gece yemeyin, ölseniz pişman ölürsünüz.
saat 00:00'ye doğru
300 ml papatya çayı içtim.
300 ml de ayran içtim.
Şimdi çok acıkıyorum ama uyuyamıyorum
Son durumda Çare Rezene mi ?
bonus soru: Maden suyu tok mu tutuyormuş
edit: yok tutmuyormuş, boşuna heveslenmeyin.
şimdi de cipsi deniyorum.
edit2: cipste çok kalori varmış. Gece gece yemeyin, ölseniz pişman ölürsünüz.
Eskiden eğlenceli şeyler olurdu olan bitende, şimdi saçma sapan hangi ayda kim ne yemiş, hangi yılda sözlükte kim napmış ''en beğenilen entry'' gibi saçma sapan şeylerin üstüne bir de gelecek olan ''ünlü'' insanların ''geldiğini-gittiğini'' haber verir olmuşlar. Lan zaten sol framede gelen ünlünüzün başlığına akın oluyor, mal değilsek oradan girer bakarız, istatistik de keza aynı şekilde birşeyi merak ediyorsam koyarsın istatistiğe oradan bakarım. İyice ''dur sen şunu okumamışsındır bak çok komik'' diyen arkadaşa çevirdiler olay ışığını.
Ben WhatsAppda dahi bütün kişilerin(aile-akraba demeden) bildirimini kapatıyorum ama şu olay ışığını kapatmanın bir yolunu bulamadım. Nasıl kapatılıyor ?
Ben WhatsAppda dahi bütün kişilerin(aile-akraba demeden) bildirimini kapatıyorum ama şu olay ışığını kapatmanın bir yolunu bulamadım. Nasıl kapatılıyor ?
bu normal bir durum mu yoksa, makina bozulmuş mu ?
böyle incecik telve gibi tortular.
böyle incecik telve gibi tortular.
Şimdi bu kod internetten baktığım da Avea iletişim hizmetleri tarafından kullanılıyormuş.
Kocaeli büyükşehir belediyesi bu kod üzerinden mesajlar gönderiyor; mesela en son gelen mesaj kocaelide yapılacak olan artvin günlerinde beni aralarında görmekten mutluluk duyacakları idi.
Kocaeli'li değilim, numaramı nasıl aldılar hiçbir fikrim yok ve dahası Artvinli de değilim(ama artvin güzel şehir). Kocaeli Büyük Şehir Belediyesi çok sık mesaj gönderiyor artık. iptal etsem ?
Daha önce buna benzer bir soruyu Turkcell için sorduğumda iptal etme demiştiniz, ben de söz dinleyen efendi bir insan olduğum için Turkcell'i iptal etmedim. Ondan gelen mesajları hala okuyorum. Şimdi hattım avea olmadığı için bu avea'yı iptal etsem birşey olmaz değil mi ?
Kocaeli büyükşehir belediyesi bu kod üzerinden mesajlar gönderiyor; mesela en son gelen mesaj kocaelide yapılacak olan artvin günlerinde beni aralarında görmekten mutluluk duyacakları idi.
Kocaeli'li değilim, numaramı nasıl aldılar hiçbir fikrim yok ve dahası Artvinli de değilim(ama artvin güzel şehir). Kocaeli Büyük Şehir Belediyesi çok sık mesaj gönderiyor artık. iptal etsem ?
Daha önce buna benzer bir soruyu Turkcell için sorduğumda iptal etme demiştiniz, ben de söz dinleyen efendi bir insan olduğum için Turkcell'i iptal etmedim. Ondan gelen mesajları hala okuyorum. Şimdi hattım avea olmadığı için bu avea'yı iptal etsem birşey olmaz değil mi ?
Hani bu rulo şeklinde oluyorlar metrelerce basabiliyorsun, onlardan.
uzun basarsanız kağıt kendi kendine katlanıyor mu ? yani rulo ya bu, böyle parşömen gibi mi duruyor ?
Bir de xerox'un 160gr kağıtları var mesela, aynı printer ona da baskı yapabiliyor mu ?
uzun basarsanız kağıt kendi kendine katlanıyor mu ? yani rulo ya bu, böyle parşömen gibi mi duruyor ?
Bir de xerox'un 160gr kağıtları var mesela, aynı printer ona da baskı yapabiliyor mu ?
Var mı ?
Mesela youtube'da 2 saatlik bir müzik dosyasını kaydettiğinizde, şarkıların bittiği yerleri ayrımsayıp bunları oralardan kesen kullanımı ve arayüzü basit hızlı bir program var mı ?
Mesela youtube'da 2 saatlik bir müzik dosyasını kaydettiğinizde, şarkıların bittiği yerleri ayrımsayıp bunları oralardan kesen kullanımı ve arayüzü basit hızlı bir program var mı ?
Mesela, mod'lar sizin cevabınızı sildiğinde ö.m geliyor ya, hah işte duyuru sahibi duyurusunu sildiğinde de SİZİN YAZDIĞINIZ CEVAP size mesaj olarak gelse bilgi kaybının -benim için- biraz önüne geçilebilir.
Çünkü bazılarınızın malumudur ben müz ile yazdığım için, bazı konularda sıkılıp ''ya ben bu konu hakkında daha önce konuşmuştum'' diyerek geçmişi taradığımda bulamayınca yoruluyorum.
P.s hayatımda ilk defa duyurunun tipine karar veremedim; duyuru değil, ekşisözlükle alakalı değil, teknik birşey ama soru da değil. Yine bilmediğim yerden kimya sorusu gelmiş gibi hissediyorum kendimi, bunun illa bi' formülü vardır da nasıl yapıyorduk ?
Çünkü bazılarınızın malumudur ben müz ile yazdığım için, bazı konularda sıkılıp ''ya ben bu konu hakkında daha önce konuşmuştum'' diyerek geçmişi taradığımda bulamayınca yoruluyorum.
P.s hayatımda ilk defa duyurunun tipine karar veremedim; duyuru değil, ekşisözlükle alakalı değil, teknik birşey ama soru da değil. Yine bilmediğim yerden kimya sorusu gelmiş gibi hissediyorum kendimi, bunun illa bi' formülü vardır da nasıl yapıyorduk ?
Videoda akınsoft'un bir çalışanının açıklaması var; 30.sn'de filan başlıyor
youtu.be
şu da sayfalarıymış: www.akinsoft.com.tr
hayat ne tuhaf.
youtu.be
şu da sayfalarıymış: www.akinsoft.com.tr
hayat ne tuhaf.
Aslında başlıktan anlatamadım, farkındamısınız şu günlerde başlıkta hiçbirşeyi anlatamıyorum... Neyse.
Yazarken dinledim: youtu.be
Şimdi mesela alexis ren'den aklıma gelmişti; ''moda'' filan derken de içtiğim tarhana çorbası bitti mutfaktan çıkıp salona geldim.
Misal bu hanımkızımız ve sevgilisi bir poz karesi yakalıyorlar; hani şu diğer insanların ''sevgilim yürüsünde poposunun resmini çekeyim'' dedikleri ''an''. Hah işte onu çok seven; bizim zeliha da mesela neden hemen bunun aynısını yapıp da instagramında paylaşmak için can atıyor ? Çünkü tatlı desen, hani lan olsa da yesek diyebileceğimiz birşey ? değil, yemek değil, araba değil lan ne güzel yanladı dur bakim şimdi vitesi 1'e alıyorduk ... diyemezsin. Bi' oyun stratejisi değil, ''lan oğlum bombayı tünelden sektirince meydana giriyor''da diyemezsin.
(bende zeka yaşı 4-12 arası.) Bi' satranç açılışı değil, aynısını ben de yapıp rakibimi yeneyim diyebileceğin ? Lan yoksa, aslında bi' satranç açılışı mı ?
kafamda deli sorular.
Yazarken dinledim: youtu.be
Şimdi mesela alexis ren'den aklıma gelmişti; ''moda'' filan derken de içtiğim tarhana çorbası bitti mutfaktan çıkıp salona geldim.
Misal bu hanımkızımız ve sevgilisi bir poz karesi yakalıyorlar; hani şu diğer insanların ''sevgilim yürüsünde poposunun resmini çekeyim'' dedikleri ''an''. Hah işte onu çok seven; bizim zeliha da mesela neden hemen bunun aynısını yapıp da instagramında paylaşmak için can atıyor ? Çünkü tatlı desen, hani lan olsa da yesek diyebileceğimiz birşey ? değil, yemek değil, araba değil lan ne güzel yanladı dur bakim şimdi vitesi 1'e alıyorduk ... diyemezsin. Bi' oyun stratejisi değil, ''lan oğlum bombayı tünelden sektirince meydana giriyor''da diyemezsin.
(bende zeka yaşı 4-12 arası.) Bi' satranç açılışı değil, aynısını ben de yapıp rakibimi yeneyim diyebileceğin ? Lan yoksa, aslında bi' satranç açılışı mı ?
kafamda deli sorular.
Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek - Aşağıdaki yazı ağır spoiler içerecek -
Şimdi, 18.bölüme kadar sağdan sola 3'erli 4'erli şekilde koşturmaktan başka hiçbir işe yaramayan(bir de zıt istikametten birbirlerine doğru koşuyorlar, lan oğlum azıcık enerjiden bari tasarruf edin) çukur(!) ahalisi ne zaman mahalle basılsa, birileri bir teşko çevirse müdehale edemeyen, farkında olmayan koşucular ve destekçileri 18.bölümde istanbulda soymadık ev bırakmadılar.
Polisin gideceği berberi bulması, karşısındaki adamı okuyabilen(!) polisin takip edildiğini anlayamaması filan zaten, benim konum değil de;
şimdi bu polis efendi, sanırım ara videolarda başka bir polise(trafik) haritadan yer beğen gibi birşeyler dedi diye, sosyal medya yıkılmış. Dizi ekibi geri adım atmış, karaktere özür diletmişler.
Peki o sahnede bu polisinin ardında duran izleyici; nasıl oluyor da, çukurda yaşayan kalabalık içeri alındığı halde dışarıda kalan kişiler bütün istanbulu boşaltırken polisin ACİZ kalıp hırsızları yakalayamamasına ve bu yüzden de idris babalarının serbest bırakılmasına sessiz kalabiliyorlar ? Ne yani, şimdi bizim polisimiz aciz mi ki, 2-3 hırsızı yakalayamıyor ? Adamı gün gözüne takip edip berberde boğazını kestiriyorlar ?
Çok ayıp, romantikler, çok ayıp. Lahanayı yerken kıtır kıtır, ama sapına gelince meliyorsunuz ve ben çok üzülüyorum.
Soruyu çıkartamayanlar için; Türk polisi aciz mi 2-3 tas kafalı hırsızı yakalayamıyor da ele başı(sanırım böyle demekte teknik bi' sıkıntı yoktur)nı polis bırakmak zorunda kalıyor ?
Şimdi, 18.bölüme kadar sağdan sola 3'erli 4'erli şekilde koşturmaktan başka hiçbir işe yaramayan(bir de zıt istikametten birbirlerine doğru koşuyorlar, lan oğlum azıcık enerjiden bari tasarruf edin) çukur(!) ahalisi ne zaman mahalle basılsa, birileri bir teşko çevirse müdehale edemeyen, farkında olmayan koşucular ve destekçileri 18.bölümde istanbulda soymadık ev bırakmadılar.
Polisin gideceği berberi bulması, karşısındaki adamı okuyabilen(!) polisin takip edildiğini anlayamaması filan zaten, benim konum değil de;
şimdi bu polis efendi, sanırım ara videolarda başka bir polise(trafik) haritadan yer beğen gibi birşeyler dedi diye, sosyal medya yıkılmış. Dizi ekibi geri adım atmış, karaktere özür diletmişler.
Peki o sahnede bu polisinin ardında duran izleyici; nasıl oluyor da, çukurda yaşayan kalabalık içeri alındığı halde dışarıda kalan kişiler bütün istanbulu boşaltırken polisin ACİZ kalıp hırsızları yakalayamamasına ve bu yüzden de idris babalarının serbest bırakılmasına sessiz kalabiliyorlar ? Ne yani, şimdi bizim polisimiz aciz mi ki, 2-3 hırsızı yakalayamıyor ? Adamı gün gözüne takip edip berberde boğazını kestiriyorlar ?
Çok ayıp, romantikler, çok ayıp. Lahanayı yerken kıtır kıtır, ama sapına gelince meliyorsunuz ve ben çok üzülüyorum.
Soruyu çıkartamayanlar için; Türk polisi aciz mi 2-3 tas kafalı hırsızı yakalayamıyor da ele başı(sanırım böyle demekte teknik bi' sıkıntı yoktur)nı polis bırakmak zorunda kalıyor ?
Bir miktar borcum varmış, bunu e-devletten göremiyorum. Ne zaman ödemem gerekiyor, hangi seviyeden ya tarihten sonra ödemezsem ilaç alamıyorum gibi şeyleri nereden öğrenebilirim ?
sgk kurumuna telefonla sordum bilgimiz yok dediler.
sgk kurumuna telefonla sordum bilgimiz yok dediler.
Yazarken dinliyordum: youtu.be
Malum yine uyuyamadığım-uyuyup, istemsizce uyandığım- bir gecede; limonlu sıcak su içerken birşeyler tarayayım dedim, ''öğretici'' bir hikayede densizlik ile samimiyetin ayrımı geçiyordu.
Eski bi' patronum firmaya dair eleştirilerimde aşağı yukarı şu ifadeyi kullanmıştı; ''.... çok agresif ve ukalasın...'' devamında da benim için şirketteki pozisyonum pozitif anlamda değişmişti. Oradan aklımda ''lan aslında ukalalık kötü bir yaklaşım biçimi de değilmiş'' kalmıştı ancak daha sonra bi' ik yöneticisi-mimar- ile sohbetim sırasında bazı fikirlerime ''bunları kimseye söylememelisin'' demişti.
Yine bundan yıllar önce bi' ofiste çalışırken o zamanki patronum da; ''...bazı insanlar bir soru karşısında biraz sessizleşir ve hemen yanıt vermezler, bu aslında bi' had bildirme eylemine giriştiklerinin işaretidir hemen savunmayı kuracaksın kafanda...'' gibi birşey söylemişti. Oradan sonra bu yaklaşıma karşı algıda seçiçilikte farkettim ki, bunu yapanlar genelde yaşlı insanlar oluyor, yani kendince bi' had bildirme çabasına girenler. Keza patronumun da şikayeti aşağı yukarı bu konu üzerineydi, dinazor tabir edilen kişilerin toplumdaki yerini ''hamle'' ile geçememekle alakalı.
Şimdi tüm bunlar geveze beynimden geçerken; ukalalık/saygısızlık ile samimiyet/açıksözlülük arasındaki çizgiye başka insanların yaklaşımını merak ettim. Eğer sizin tavrınıza göre cevaplarsanız, okurum.
Malum yine uyuyamadığım-uyuyup, istemsizce uyandığım- bir gecede; limonlu sıcak su içerken birşeyler tarayayım dedim, ''öğretici'' bir hikayede densizlik ile samimiyetin ayrımı geçiyordu.
Eski bi' patronum firmaya dair eleştirilerimde aşağı yukarı şu ifadeyi kullanmıştı; ''.... çok agresif ve ukalasın...'' devamında da benim için şirketteki pozisyonum pozitif anlamda değişmişti. Oradan aklımda ''lan aslında ukalalık kötü bir yaklaşım biçimi de değilmiş'' kalmıştı ancak daha sonra bi' ik yöneticisi-mimar- ile sohbetim sırasında bazı fikirlerime ''bunları kimseye söylememelisin'' demişti.
Yine bundan yıllar önce bi' ofiste çalışırken o zamanki patronum da; ''...bazı insanlar bir soru karşısında biraz sessizleşir ve hemen yanıt vermezler, bu aslında bi' had bildirme eylemine giriştiklerinin işaretidir hemen savunmayı kuracaksın kafanda...'' gibi birşey söylemişti. Oradan sonra bu yaklaşıma karşı algıda seçiçilikte farkettim ki, bunu yapanlar genelde yaşlı insanlar oluyor, yani kendince bi' had bildirme çabasına girenler. Keza patronumun da şikayeti aşağı yukarı bu konu üzerineydi, dinazor tabir edilen kişilerin toplumdaki yerini ''hamle'' ile geçememekle alakalı.
Şimdi tüm bunlar geveze beynimden geçerken; ukalalık/saygısızlık ile samimiyet/açıksözlülük arasındaki çizgiye başka insanların yaklaşımını merak ettim. Eğer sizin tavrınıza göre cevaplarsanız, okurum.
Normal şartlarda 1,30 saat uyuyup uyanmak istesem hayatta yapamam ancak, ne zaman gece uyumaya kalksam sürekli 1 saat 1,5 saat sonra uyanıyorum. Sonra da geri uyuyamıyorum güneş doğana kadar. Nedir bu problem böyle ? Doktorluksa; doktorun aptalına denk gelmemek için hangi doktora gitmeli ?
Yani o halinin güncellenmiş varyasyonları var mı yoksa o hala o şekilde duruyor mu ? tam da ne dediğimi anlatamadım ama bu yaklaşım kendini geliştirdi mi geliştirdiyse ne eklendi ne çıkartıldı gibi birşey sormaya çalışıyorum.
Buda ki amacım da toplumların maddi ayrımında orta sınıfın 3 aşaması ile burjuva arasındaki farkları ayrımsamakta zorlanmam. Buradan bi' gitmeyi deneyelim dedik.
Buda ki amacım da toplumların maddi ayrımında orta sınıfın 3 aşaması ile burjuva arasındaki farkları ayrımsamakta zorlanmam. Buradan bi' gitmeyi deneyelim dedik.
Öncelikle bunu giyme nedenlerini tam bilmiyorum ancak, bacağın dış görünümünü biraz düzeltmesi için giyinler bunun yerine sprey v.s kullansa daha iyi olmaz mı, olmuyor mu öyle ?
Soru başlıktaki değil, o yazarken aklıma geldi. Bir de yazarken dinliyordum da: youtu.be
Şimdi ben, 3. dalga bi' kahve dükkanına gitsem ve filtre kahvelerden alabildiğim en az miktarda alsam(denemek için) sonra onları evde kendi kendime tatsam aradaki farkları anlayabilir miyim ?
Yoksa illa bi' kaynak kitap internet sitesi eşliğinde mi eğitilmem gerekiyor ? eğer böyleyse önerilebilecek kaynak var mı ?(kitap olmasın lütfen, kitaba para vermeye karşıyım)
Ben normalde colombia, arabia, kenya kahvelerini zaten sıklıkla eve alıyorum ama aradaki farkı anlamıyorum. Kenya biraz daha acı, colombia'da 1,5 yemek kaşığı yerine 1 yemek kaşığı atıyorum filan. anca bu kadarını anlıyorum. tat farkını anlamıyorum. Ancak mesela eskiden de bitter çikolata ile normal çikolatanın farkını anlamazdım(yıllar yıllar önce) şimdi tadından markasını anlayabildiğim birşey oldu bu çikolata. Lan biz bunu yıllarca niye yemişiz dediğim çikolata markası var. Kahve de böyle midir, onda da aslında katma değeri küçük şeyler mi tüketiyorum diye şuna bi' bakayım dedim.
Şimdi ben, 3. dalga bi' kahve dükkanına gitsem ve filtre kahvelerden alabildiğim en az miktarda alsam(denemek için) sonra onları evde kendi kendime tatsam aradaki farkları anlayabilir miyim ?
Yoksa illa bi' kaynak kitap internet sitesi eşliğinde mi eğitilmem gerekiyor ? eğer böyleyse önerilebilecek kaynak var mı ?(kitap olmasın lütfen, kitaba para vermeye karşıyım)
Ben normalde colombia, arabia, kenya kahvelerini zaten sıklıkla eve alıyorum ama aradaki farkı anlamıyorum. Kenya biraz daha acı, colombia'da 1,5 yemek kaşığı yerine 1 yemek kaşığı atıyorum filan. anca bu kadarını anlıyorum. tat farkını anlamıyorum. Ancak mesela eskiden de bitter çikolata ile normal çikolatanın farkını anlamazdım(yıllar yıllar önce) şimdi tadından markasını anlayabildiğim birşey oldu bu çikolata. Lan biz bunu yıllarca niye yemişiz dediğim çikolata markası var. Kahve de böyle midir, onda da aslında katma değeri küçük şeyler mi tüketiyorum diye şuna bi' bakayım dedim.
Sb.
Soru aklıma geldiğinde dinliyordum: youtu.be
p.s. Günün bu saatleri sizce de çok saçma değil mi, bence gece yekten 04:30'dan başlamalı.
Soru aklıma geldiğinde dinliyordum: youtu.be
p.s. Günün bu saatleri sizce de çok saçma değil mi, bence gece yekten 04:30'dan başlamalı.
Yine böyle bi' haber olmuş sanırım.
Bu tür olaylar abd'de diğer ülkelere göre çok my fazla ?(kadın öğretmenlerin kendisinden küçük erkek öğrencilerle birlikte olması(kıskandığımdan sormuyorum)
Yani, diğer ülkelerde de çok fazla sayıda oluyordur ama abd'de bu haber olabiliyor, diğerleri olayı kapatıyordur mu diyorsunuz ?
edit: yukarıdaki ''bayan'' kelimesini kadın ile değiştirdik. Ben zaten her 2sinin de anlamını/farkını tam olarak bilmiyorum. Cinsiyetçi pislik bi' adamım sonuçta.
Bu tür olaylar abd'de diğer ülkelere göre çok my fazla ?(kadın öğretmenlerin kendisinden küçük erkek öğrencilerle birlikte olması(kıskandığımdan sormuyorum)
Yani, diğer ülkelerde de çok fazla sayıda oluyordur ama abd'de bu haber olabiliyor, diğerleri olayı kapatıyordur mu diyorsunuz ?
edit: yukarıdaki ''bayan'' kelimesini kadın ile değiştirdik. Ben zaten her 2sinin de anlamını/farkını tam olarak bilmiyorum. Cinsiyetçi pislik bi' adamım sonuçta.
bitti mi o iş ?
Aslında biraz da sosyal bir yer-belki bi' kampüsü- olursa daha da seviniriz, çünkü malum hem çocuk olaydan sıkılmasın hem de biraz eğlenebileceği bir yer olsun. kendi kendine de gitmek istesin, gitmek için bizi darlasın biz zorlamayalım(zorlamamış gibi görünelim)
not: JW Marriot cevabı verebilecek potansiyeldeki arkadaşlar için de kontenjanlarını ayırdım, laflarınız hazır dilediğiniz zaman gelip alabilirsiniz.
not: JW Marriot cevabı verebilecek potansiyeldeki arkadaşlar için de kontenjanlarını ayırdım, laflarınız hazır dilediğiniz zaman gelip alabilirsiniz.
Dün de uyuyamamıştım, Saat 3'e doğru 500ml'e yakın papatya çayı(normal papatya) demleyip içtim, yatağa geçtim 3 saat(yazıyla: üç) süreklilik halinde uyuyamamaya devam ettim, arada bir susuyordum v.s sonra saat 7'e doğru uyumuşum 8:30 da uyandım. (alarmsız v.s)
Ondan sonra yine uykum gelmedi, çıktım yürüdüm biraz bi'yerlere gidip kahvaltı yaptım ve eve döndüğümde saat 12'yi geçiyordu, o zaman da sızarak uyudum. Saat 18:00'a doğru uyandım. (uyumasaydım iyiydi)
Gündüz uyumayla pek ilgisi olmuyor, bir süredir uyuma uyanma saatlerimi/mizi kaydediyorum gündüz uyumadığım zamanlarda da geceleri uyuyamıyorum. Gündüz uyumadıysam akşamüstü uykum geliyor ancak 22-23'den sonra bomba gibi(cin gibi) oluyorum. İlginç bir şekilde güneş doğana kadar.
Şimdi yine papatya demledim kendim için, bi' daha içip uyumayı deneyeceğim ama, nasıl halledilecek bu aksiyon(daha öncede anlatmıştım, annemle sohbet ederken farkettik ben bebekliğimden beridir geceleri uyumazmışım)
Ondan sonra yine uykum gelmedi, çıktım yürüdüm biraz bi'yerlere gidip kahvaltı yaptım ve eve döndüğümde saat 12'yi geçiyordu, o zaman da sızarak uyudum. Saat 18:00'a doğru uyandım. (uyumasaydım iyiydi)
Gündüz uyumayla pek ilgisi olmuyor, bir süredir uyuma uyanma saatlerimi/mizi kaydediyorum gündüz uyumadığım zamanlarda da geceleri uyuyamıyorum. Gündüz uyumadıysam akşamüstü uykum geliyor ancak 22-23'den sonra bomba gibi(cin gibi) oluyorum. İlginç bir şekilde güneş doğana kadar.
Şimdi yine papatya demledim kendim için, bi' daha içip uyumayı deneyeceğim ama, nasıl halledilecek bu aksiyon(daha öncede anlatmıştım, annemle sohbet ederken farkettik ben bebekliğimden beridir geceleri uyumazmışım)
Cahillik kapınıza kadar geldi;
Ben bu pixar'ın steve jobs'a ait olduğunu zannediyordum. Sonra sanırım onu disney almış ancak satış kısmında a steve jobs ile ilgili herhangi bir içerik haber v.s yoktu, bu pixar'ın steve jobs'a aitlik sanısı tamamen benim hayalgücümden mi ibaretti ?
Ben bu pixar'ın steve jobs'a ait olduğunu zannediyordum. Sonra sanırım onu disney almış ancak satış kısmında a steve jobs ile ilgili herhangi bir içerik haber v.s yoktu, bu pixar'ın steve jobs'a aitlik sanısı tamamen benim hayalgücümden mi ibaretti ?
Tamamen kendi kaynaklarımdan vereceğim(versem) herhangi bir şirket v.s yok yani reklam yok, sadece çocuk gezsin işte istesem alt limiti kaça patlar bu işin aylık ?
Başlığı böyle atınca olmadı, keza sınavlarda da aşağıdaki yazının başlığı ne olur sorularını hala doğru cevaplayamam.
Ben geceleri uzun uyuyamıyorum, yani illa uyanıyorum. Gündüzleri ne kadar uyanık kalsamda gece el ayak çekilince tabiri caizse cin gibi oluyorum. Fazlasıyla enerjik; taa ki güneş doğana kadar.
Geceleri yattığımda,(mesela gündüz hiç uyumamış kendimi zorlamış olayım ve saat 5 de sızmazsam 7-8'i geçmiş olsun saat) çok uykum olsa da saat 12-1 gibi uyanıyorum.Ve tekrar uyuyamıyorum yani uyumuş uyanmış/uykumu almış oluyorum. Ama güneş doğduğunda yine çok yorgun bir hal alıyorum, daha önce de sormuştum güneşin doğuşu beni yoruyor olabilir mi diye ama, fazlasıyla dini cevaplar gelmişti çözüme yönelik bi' tavsiye edinememiştik.
Papatya çayı alayım diyorum, akşam saat 10 gibi içerim(süt, rezene v.s içiyorum- o rezene ne berbat birşey öyle - ama fayda etmiyor, zaten ben uyanık kalmak istediğimde de kalamıyorum/çok zorlanıyorum kahve elma enerji içeceği içip üzerine uyuyabilirim o kadar etkisiz oluyor bende)
Çocukluğumdan beridir geceleri uyuyamazmışım, annemle konuşurken bu durumdan bahsettiğimde o anlattı. ''Sen eskiden de böyleydin uykudan kaçardın'' diyor. Yani bu gece salgılanan bi' hormon var diyorlar ya, uykuda salgılanıyormuş - hah işte o sanırım ben de olabildiğince azdır.
Ne yapmak lazım ?
Buzdolabı;
buzdolabını açınca gıyık diye ses çıkıyor, yağlamak gerekiyor sanırım ama ilk defa başıma geldi. Neresi yağlanır bunun üstteki menteşeleri mi yoksa lastiği mi ? ses menteşeden değil de lastikten geliyor gibi. Bir de bu lastik yağlanır mı yoksa değiştirmek mi gerekir ?
edit: çok fazla kahve içmem, günde en fazla 2 bardak -ki onda da kahve miktarı çok az olur.
Ben geceleri uzun uyuyamıyorum, yani illa uyanıyorum. Gündüzleri ne kadar uyanık kalsamda gece el ayak çekilince tabiri caizse cin gibi oluyorum. Fazlasıyla enerjik; taa ki güneş doğana kadar.
Geceleri yattığımda,(mesela gündüz hiç uyumamış kendimi zorlamış olayım ve saat 5 de sızmazsam 7-8'i geçmiş olsun saat) çok uykum olsa da saat 12-1 gibi uyanıyorum.Ve tekrar uyuyamıyorum yani uyumuş uyanmış/uykumu almış oluyorum. Ama güneş doğduğunda yine çok yorgun bir hal alıyorum, daha önce de sormuştum güneşin doğuşu beni yoruyor olabilir mi diye ama, fazlasıyla dini cevaplar gelmişti çözüme yönelik bi' tavsiye edinememiştik.
Papatya çayı alayım diyorum, akşam saat 10 gibi içerim(süt, rezene v.s içiyorum- o rezene ne berbat birşey öyle - ama fayda etmiyor, zaten ben uyanık kalmak istediğimde de kalamıyorum/çok zorlanıyorum kahve elma enerji içeceği içip üzerine uyuyabilirim o kadar etkisiz oluyor bende)
Çocukluğumdan beridir geceleri uyuyamazmışım, annemle konuşurken bu durumdan bahsettiğimde o anlattı. ''Sen eskiden de böyleydin uykudan kaçardın'' diyor. Yani bu gece salgılanan bi' hormon var diyorlar ya, uykuda salgılanıyormuş - hah işte o sanırım ben de olabildiğince azdır.
Ne yapmak lazım ?
Buzdolabı;
buzdolabını açınca gıyık diye ses çıkıyor, yağlamak gerekiyor sanırım ama ilk defa başıma geldi. Neresi yağlanır bunun üstteki menteşeleri mi yoksa lastiği mi ? ses menteşeden değil de lastikten geliyor gibi. Bir de bu lastik yağlanır mı yoksa değiştirmek mi gerekir ?
edit: çok fazla kahve içmem, günde en fazla 2 bardak -ki onda da kahve miktarı çok az olur.
Görüntü kalitesi iyi olanlardan bahsediyorum, 360p oluyor genelde. Netflix'de vardı kaldırmış onlar da. ororo.tv'de dandik görüntü kaliteli vardı ama orada da yok.
yapımcı firmaları mı sıkıntı bunların illa indirerek mi indireceğiz
yapımcı firmaları mı sıkıntı bunların illa indirerek mi indireceğiz
sb