hadi yereli de geçiyorum genel seçim olarak düşünelim. tamam farklı bi algı olur seçilen hükümete ama sonuç olarak birebir aynı oy oranlarının %90 katılım oranıyla dağılması ve %10 katılım oranıyla dağılmasının algıdan daha somut bi farkı olur mu? dünyada varsa böyle çok az katılımlı seçim örnekleri (%10 uçuk ama %50'den az da olur) nolmuş sonrasında merak ettim. tarihte örneği yoksa da ne olabileceğini düşünüp boykot çağrısı yapıyor insanlar?
fikir olsun diye ilk sayfalarını çektim ama kitabı okuyanlar varsa onların da fikirlerini almak isterim. okuduğunuz çeviriden memnun muydunuz diğerleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
alfa: s1.eksiup.com
ithaki: s2.eksiup.com
ren: s2.eksiup.com
alfa: s1.eksiup.com
ithaki: s2.eksiup.com
ren: s2.eksiup.com
dışardan normal görünen bir aile ama ilerledikçe hemen her üyesinden ayrı bi bokluk çıkıyor diyelim. aklınıza geliyor mu böyle filmler? ben bi kaç tane bu temada film izlediğimi hatırlıyorum ama isim gelmedi hiç aklıma (celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi hariç o aklımda).
jiletle tıraş olurken düz alırsam hiç sinekkaydı olmuyor, o yüzden zor yerleri zaten ters alıyorum hep (yanakla/çeneyle boynun birleştiği yerler ve aşağıları) ama sonra bazı düz tıraşta fazla kalmış yerlerin üstünden de tersle geçiyorum (bıyık banko, yanakların da bazı kısımları). ters tıraş yapmayın diyorlar genelde sakalların yamuk yumuk çıkar diye ama o bir şehir efsanesi mi yoksa gerçeklik payı var mı? bizzat yaşayan veya arkadaşından bilen biri varsa tecrübelerini aktarır umarım.
bir de jiletle düz tıraşta sinekkaydı yapamamak benim beceriksizliğim mi yoksa normal mi veya bi taktiği falan var mı onun? şu 3 tane yuvarlaklı tıraş makineleri pürüzsüz yapıyor yüzümü ama jilette hiç öyle olmuyor.
bir de jiletle düz tıraşta sinekkaydı yapamamak benim beceriksizliğim mi yoksa normal mi veya bi taktiği falan var mı onun? şu 3 tane yuvarlaklı tıraş makineleri pürüzsüz yapıyor yüzümü ama jilette hiç öyle olmuyor.
richard madden'ın bakan koruması olduğu bodyguard dizisinde kendisinin tüm gömlekleri böyleydi. daha mı resmi oluyor böyle olunca, yoksa daha mı moda? bi olayı vardır tesadüf değildir diye düşünüyorum. bu da örnek images.immediate.co.uk
bu alınıcak 1-2 malzemeyle evde değiştirilebilicek veya bir tamircide ucuza yapılabilicek bi şey midir? öyleyse boşa bozuk kalmasın değilse de artık ps oynarken digitürk'ü çıkarıp takarım uğraşmaya değmez çok da.
gattaca, the great gatsby, the king of comedy, cool hand luke gibi bir karakterin bir mevzuyu takıntı haline getirip o uğurda inanılmaz fedakarlıklarla acayip işler yaptığı hikayeler beni çok etkiliyor. aklınıza bu tarzda ve beğenilebilirliği olan başka filmler geliyor mu?
şu www.youtube.com videonun başındaki california dreaming coverını arıyorum. shazam'da aratınca alakasız bi şey çıktı.
23 aralıkta açılıp 23 şubatta kapanıcak bi ilan var. 23 şubattan sonra tüm cvler incelenip öyle mi geri dönüşler yapılıyor yoksa atıyorum o 23 aralık - 23 şubat arası süreçte 1-2 haftada bir başvurular incelenip uygun gördüklerine mi dönüyolar nedir bu işin düzeni? yani 10 şubatta başvurusunu yapan birine 23 şubat sonrasına geri dönülme ihtimali var mıdır hala? kariyer'den başvurusuna dönülme tecrübesi olanlar tecrübelerini paylaşırsa sevinirim.
hatırlayamadım adını, kimin söylediğini bi türlü neydi bu ya? twitter.com
yeniden başlat diyince veya güncellemeden sonra otomatik olarak yeniden başlatılınca açılmıyor. otomatik onarım falan çıkıyor (onarılamadı diyor), sonra bi daha açılamıyor, 3. deneyişte açılıyor. temiz format atmıştım orijinal windows'la o zamandan beri böyle format atmadan düzelmesinin bi yolu var mı (ki yine geçen yaptığım gibi microsoft'tan indirceğim dosyayla yapacağım format niye farklı sonuç versin ki formatla da olmaz gibi geliyor)? bunun dışında bi sorunu da yok normal kapanıyor açılıyor
hababam sınıfı müziği böyle, bir demet tiyatro müziği böyle. başka var mı bunlar gibi?
şu www.bbc.com haberde son 5 yılda 3 film yasaklandıyı görünce aklıma takıldı. 1'i haberde var zaten nymphomaniac, diğeri emin değilim ama gaspar noe'nin love filmi olabilir, 3. hakkında ise hiçbir fikrim yok. nymphomaniac dışındaki diğer 2 filmi söyleyebilicek biri var mı?
tiyatro konusunda biraz cahilim genelde öyle denk gelene gittim fazla bilgim yok o yüzden sistemin işleyişinden. yastık adam oyunu şu an programda yok ama olunca izlemek istiyorum. ne zaman olacağını veye eklenip eklenmeyeceğini nerden nasıl öğrenebilirim şu an 3 şubata kadar olan program gösteriliyor, bu her gün 1 gün ileri kayarak mı yenileniyor yoksa 3 şubata gelince mi yenilenicek? devlet tiyatrosu dışında başka yere gelirse de gitmek isterim onun için nereleri takip etmek lazım? geçen yıl cer modern'de olmuş mesela yani illa her tiyatro oynatan yeri takip etmemiz mi gerekiyor (pek mümkün gözükmedi bu bi sürü sahne var) daha kolay bi yolu yok mu bunun?
sorularım biraz basit kaçmış olabilir ama dediğim gibi biraz cahilim maalesef bu konuda mazur görün. kendim biraz googleladım pek bi işe yaramadı.
sorularım biraz basit kaçmış olabilir ama dediğim gibi biraz cahilim maalesef bu konuda mazur görün. kendim biraz googleladım pek bi işe yaramadı.
yaklaşık 80 gb küsür kaldığından beri de bilgisayarıma girince normalde mavi olan diskin ne kadarının dolu olduğunu gösteren bar kırmızıya döndü (bilgisayarıma girince yerel disk c'de falan da gözüken barı kastediyorum), daha fazla bi şey yüklemem sıkıntı mı yaratır yani? yaratırsa ne gibi sıkıntılar yaratır?
ben spring breakers ve gummo izledim ikisini de sevdim gayet. diğer filmlerini de izleyen ve heriften nefret etmeyen biri çıkar mı burdan acaba şunu izleme değmez ama şunu da kesin izle şeklinde bir tavsiye arıyorum.
edit: aslında ben öyle olay örgüsüz, hikayesiz film izlemekten pek keyif alan biri değilim hatta baya nefret ederim normalde ama gummo'da farklı bi şeyler var, yönetmen çaktırmamaya çalışsa da çok sağlam temellere dayanan tespitleri, mesajları çok sıra dışı bi şekilde bize ilettiğini düşünüyorum, onun dışında görüntüler de birbirinden orijinal ve sınırları zorlayıcı olunca sevmiştim. spring breakers zaten daha olay örgülü, konulu falan da tabi o da epey özgün iş. bu 2'sini sevsem de her işini sevebileceğimden emin olamadım o yüzden.
edit: aslında ben öyle olay örgüsüz, hikayesiz film izlemekten pek keyif alan biri değilim hatta baya nefret ederim normalde ama gummo'da farklı bi şeyler var, yönetmen çaktırmamaya çalışsa da çok sağlam temellere dayanan tespitleri, mesajları çok sıra dışı bi şekilde bize ilettiğini düşünüyorum, onun dışında görüntüler de birbirinden orijinal ve sınırları zorlayıcı olunca sevmiştim. spring breakers zaten daha olay örgülü, konulu falan da tabi o da epey özgün iş. bu 2'sini sevsem de her işini sevebileceğimden emin olamadım o yüzden.
komünyon veya efkaristiya denen bi ayin var hristiyanlarda, filmlerde falan görmüşsünüzdür rahip milletin ağzına küçük bi ekmek veriyor, vaftiz olmayanlar her ne kadar gidip ayini izleyebilsede işin bu ekmek ve şarap alma kısmına katılamıyormuş. acaba ayinde falan değil de başka bi şekilde elde etme imkanı var mı o ekmeği inanılmaz merak ediyorum neticede insan yapımı bi şey yani satın alınabildiği bir yer falan var mı veya ayin dışında istenirse kiliseden verirler mi? saplantı derecesine ulaştı bu bende durduk yere, üşenmesem vaftiz olucam.
şehir: ankara
neyden bahsettiğimi çıkaramayanlara görsel: st2.depositphotos.com
şehir: ankara
neyden bahsettiğimi çıkaramayanlara görsel: st2.depositphotos.com
(2)
yerli filmlerden "daha" ve "sofra sırları" aileyle izlemeye uygun mu?
semaforo de medianoche #1328486
cinsellik, küfür vs. var mı manasında sormuyorum yanlış anlaşılmasın onlar sorun değil de temposu, konusu vs. uygun mu manasında. yani sinemayla ekstra bi ilgisi olmayan insanlar izlerken keyif alır mı yoksa sıkılır mı?
bu kadın doğal sarışın değil miydi ya şimdi saçını boyatmış (renk konusunda başarısız bi insanım ama koyu bi renk saçı şu an, doğa için çal 10 videsounda görebilirsiniz) ve çok daha iyi duruyor. doğal sarışın bi insana başka bi rengin daha çok yakışacağını sanmıyorum ama bana hep doğal sarışın gibi geliyordu önceden merak ettim.
konum: www.google.com.tr!4m5!3m4!1s0x0:0xf12ec4613da45ae5!8m2!3d39.991325!4d32.754793
metro uzak kalıyor, buraya kızılay'dan direkt otobüs var mı? varsa metroda in ordan tekrar bi şeye bin falan uğraşmayayım. dikmen'den gidicem bu arada
edit: linkte tam çıkmıyor sanırım adres İvedik Organize Sanayi 1354.cadde, yıldız yemek
metro uzak kalıyor, buraya kızılay'dan direkt otobüs var mı? varsa metroda in ordan tekrar bi şeye bin falan uğraşmayayım. dikmen'den gidicem bu arada
edit: linkte tam çıkmıyor sanırım adres İvedik Organize Sanayi 1354.cadde, yıldız yemek
eskiden böyle sabah şekerleri gibi sabah programlarında çarşaf çarşaf fakslar olurdu ya yerler falan kağıtla dolardı sunucular okurdu uzun uzun öyle bi andan bi kare arıyorum, biraz bakındım google'da bulamadım. bulabilen paylaşırsa sevinirim. illa türk programı olmasına da gerek yok bu arada veya gerçek olmasına. skeç falan varsa öyle bi o da olur.
ucuz mal alıcak kadar zengin değilim ilkesini benimsemiş bir insan olarak gittim mavi'den 3 tanesine 70 tl verip boxerlar aldım kendime. 1 tanesini 2-3 giydim bugün farkettim ağ kısmıyla bacak kısmının birleştiği yerin bacak tarafı yırtılmış durduk yere. şunu sorucam ben bunu maviye götürsem nerden bilelim kullanıcı hatası olmadığını derler mi yoksa olması gerektiği gibi özür dileyip yeni boxer verirler mi? daha önce mavi markasıyla böyle sorunlar yaşayan arkadaşlardan cevap bekliyorum katiyyen yenisini vermiyorlarsa boşa git gel uğraşmayayım.
25 yaşındayım babam amcalarım dayılarım hepsinin gayet sorunsuz sakal bıyığı var. ama benim sakalla bıyıklarımın birleştiği yerler çok seyrek. bi yer az biraz birleşiyor gibi, bi yerse nerdeyse hiç birleşmiyor simetrik olsaydı bari. bi de bıyıklarımın sağ tarafı ve sol tarafının orta üst kısımları boş bildiğin, gülünce batman sembolüne benziyor bıyığım çok rahatsız ediyor bunlar. 25 biraz ileri bi yaş olabilir ama genetiğimde hiç böyle sorunlar olmadığı için acaba düzelir mi diyorum içten içe, siz 25'inden sonra sakalları gelişen biri gördünüz mü?
not: toplasan 10'u geçmez hayatımda jiletle olduğum traş sayısı onu da belirteyim.
not: toplasan 10'u geçmez hayatımda jiletle olduğum traş sayısı onu da belirteyim.
bu oyun için dlcsiz bi şeye benzemiyor diyolar. steam'de şu an tek oyun 14 tl, extreme edition (- Horsemen of the Crescent Unit Pack - Star and Crescent DLC - Conquest of Constantinople Music pack - Women in History içeriyor) 16 tl, 13 dlc içeren empire bundle paketi 155 tl, 3 dlc içeren empire founder pack 50 tl. o 14'lük düz oyun veya 16'lık paket hiç tat vermiyosa boşa girmeyeyim steam'den alma işine oynayan birisi fikrini söyleyebilir mi?
1. sezonu bitirdim, yani izleniyor ama öyle çok özel bi şey göremedim hissedemedim henüz (bi 6. bölümün sonunda lan noluyoruz dedim ama devamı olmadı). tarihin en iyi dizilerinden biri olarak anılmasa da yeni bi dizi olsa 2. sezonu açmazdım muhtemelen. acaba efsaneleştiği yer daha sonraları mı breaking bad'in 3. sezonla efsaneleşmesi gibi bi durum mu var bunda da? öyleyse neresi orası?
diyelim "2 x 2 kaçtır?" diye soruyosun. gelen cevaplar şöyle:
1- 2'yle 2'yi niye çarpıyosun salak mısın
2- yozgat
3- bence hindi
ardından hindi cevabını görüp istenilenin o olduğunu düşünen kitle gelip sırasıyla
4- horoz
5- tavuk cevaplarını veriyor ve konu kapanıyor.
yani 5 denilsin 6 denilsin en azından doğru cevap verilmese de doğru pencereden bakılması farklı bi bakış açısı olarak bi şey katabilir ama o bile az oluyor. troll sayısı mı çok bu sitede neden böyle oluyor sizce? gönül işi sorularından zaten bahsetmeye bile gerek yok da spesifik bi cevabı olan sorularda bile oluyor bu.
not: tabi tüm kullanıcılar böyle olsa hala aktif kullanıyo olmazdım bu siteyi ama yaklaşık 1/3'ü böyle maalesef.
1- 2'yle 2'yi niye çarpıyosun salak mısın
2- yozgat
3- bence hindi
ardından hindi cevabını görüp istenilenin o olduğunu düşünen kitle gelip sırasıyla
4- horoz
5- tavuk cevaplarını veriyor ve konu kapanıyor.
yani 5 denilsin 6 denilsin en azından doğru cevap verilmese de doğru pencereden bakılması farklı bi bakış açısı olarak bi şey katabilir ama o bile az oluyor. troll sayısı mı çok bu sitede neden böyle oluyor sizce? gönül işi sorularından zaten bahsetmeye bile gerek yok da spesifik bi cevabı olan sorularda bile oluyor bu.
not: tabi tüm kullanıcılar böyle olsa hala aktif kullanıyo olmazdım bu siteyi ama yaklaşık 1/3'ü böyle maalesef.
anons film müziği - arigato
semaforo de medianoche #1319030
bu şarkı www.instagweb.com (sadece filmin instagram hesabının koyduğunu bulabildim) ya film için üretildi ya da aşırı az bilinen bi eser olucak ki shazam bulamıyor, sözleri yazınca bi şey çıkmıyor. internet ortamında düzgün bi kaydına ulaşmak istiyorum ulaşabilmiş olan varsa paylaşsın çok mutlu olurum. bi cover falansa da orijinalini söyleyebilirsiniz.
bildiğim kadarıyla witcher oyunları kitapların sonrasında geçiyor yani hikayeler kitaplarda yok. witcher 2 oynamadım ama 1'in ana hikayesi ve 3'teki heart of stone dlc'sinin hikayesi bana göre muhteşem ötesi. 3'ün ana hikayesi, başta bloody baron'unki olmak üzere bi çok yan görev hikayesi ve blood and wine hikayesi de gayet iyi. yani dizi/film senaryosu olsa veya kitap olsalar büyük kitleler tarafından izlenir/okunur ve hayran olunur. bu seviyedeki hikayeleri ciddi ciddi cd projekt çalışanları mı yazdı sapkowski'nin falan hiç katkısı yok mu? eğer yoksa o arkadaşlar oyun işinde kendini heba ediyor senaryo veya kitap yazma işine girmeleri lazım. yoksa kitaplarda ana hatlarıyla belirtiliyor muydsu bu hikayeler?
geçen haziranda mezun oldum üniversiteden, bedelli çıktığı için de tecil mecil hiç uğraşmadım. şimdi yarın parayı yatırıcam ama bu e-devletten yoklama başvurusunu ve aile hekimi muayanesini dekontlarla şubeye gitmeden önce mi yapmam gerekiyor gittikten sonra da olabilir mi? bedelli başlığında çok kaynadığı için buraya yazmak istedim.
bu diziyle ilgili ekşi'de sürekli bi devam beklentisi var da o yüzden soruyorum. 2. sezondan sonra iptal mi edildi (final yapamadan), yoksa 1. sezondan sonra mali sıkıntılar sebebiyle 2. sezonda bitirilmeye mi karar verildi (final yaparak), yoksa zaten 2 sezon olması planlanıyodu ve normal zamanında mı bitti?
sinemia üyesiyim, telefonum bozuldu ve şu an idareten bir telefon kullanıyorum. 1 haftaya falan da yeni telefon alıcam. şimdi bu idareten kullandığım telefona da sinemia yükleyip sinemaya gidersem yaklaşık 15 günde 3 farklı telefonla aynı sinemia abonelğini kullanmış olucam bu durum üyelikle ilgili bi sıkıntı yaşatır mı? kendilerine twitter'dan dm attım ama cevap vermediler şu an için eskiden cevap veriyolardı ordan.
2500'e pek çıkmayıp 2000 bandında olursa çok daha iyi olur. duyuruda aradım biraz bu konuda soruları ama tatmin edici cevaplar bulamadım bi de ben deneyeyim şansımı. bi de nerden almak aramak daha iyi olur sizce gittigidiyor, sahibinden vs gibi siteler mi yoksa vatan, mediamarkt gibi mağazalar mı?
not: 64 gb hafızaya hiç gerek yok 32 gb fazlasıyla yetiyor bana. onun dışında beklentilerim aşağı yukarı herkes gibi.
not: 64 gb hafızaya hiç gerek yok 32 gb fazlasıyla yetiyor bana. onun dışında beklentilerim aşağı yukarı herkes gibi.
lg g3 telimin garantisi bitti tamirciye götürmem gerek sıhhıye'dekilerden birine rastgele gitmeyi düşünüyorum direkt ama bu işlerde kazıklanmak çok kolay maalesef. güvenilir, işten iyi anlayan bi tamirci bilen var mı?
şu www.youtube.com çelik taklinde 0:33'te "olmazsa hintli" dediği kısmı bir çelik şarkısının melodisiyle söylüyor sanki ama hangi şarkısı çıkaramadım? 1:57'de bu kalp seni unutur mu melodisini kullanıyor mesela. benim dediğim kısımda da kullandığı bi şarkı melodisi var mı yoksa taklit gerçekçi olduğundan bana mı şarkı melodisi gibi geldi?
son yıllarda çıkan türkçe rocka epey uzak kaldım. açıkçası biraz üstten bakmam yüzünden oldu bu. "bunlar ne ya son feci bisiklet falan nasıl özenti ergen isimler bunlar" diye düşündüm ama esas ergen olan benmişim son zamanlarda farkediyorum. isim isim bakarsak sanki düş sokağı sakinleri, mor ve ötesi vs çok normal isimlerdi ayıla bayıla dinlediğim yabancılara bakarsak arctic monkeys vs. gibi bi sürü örnek var daha neyse. gereksiz yere önyargılı yapıp kapatmışım kendimi kısaca.
son zamanlarda sağda solda kulağıma çalınıyo hoşuma gitti bazıları oldukça. mesela adamlar - koca yaşlı şişko dünya, bağzıları - zaten kırılmış bir kızsın, son feci bisiklet - bu kız, yüzyüzeyken konuşuruz - ne farkeder bi kaç örnek. bunlar epey mainstream olmuş bile hatta siz sıkılmışsınızdır belki bunlardan ama dediğim gibi epey geriden geliyorum bu alanda. sizin bu tarz şarkılardan en sevdikleriniz, önerileriniz nedir? dinlemek isterim sevdiklerinizi. hatta ceylan ertem tarzı şeyler de önerebilirsiniz
son zamanlarda sağda solda kulağıma çalınıyo hoşuma gitti bazıları oldukça. mesela adamlar - koca yaşlı şişko dünya, bağzıları - zaten kırılmış bir kızsın, son feci bisiklet - bu kız, yüzyüzeyken konuşuruz - ne farkeder bi kaç örnek. bunlar epey mainstream olmuş bile hatta siz sıkılmışsınızdır belki bunlardan ama dediğim gibi epey geriden geliyorum bu alanda. sizin bu tarz şarkılardan en sevdikleriniz, önerileriniz nedir? dinlemek isterim sevdiklerinizi. hatta ceylan ertem tarzı şeyler de önerebilirsiniz
bi çok kelimede e harfini uzatarak söylüyorum istemsiz şekilde, daha doğrusu söylüyomuşum ben farketmiyorum. bu da haliyle kulak tırmalıyor. zengin, elbise gibi kelimeleri ağzımdan çıkarmadan önce 2 kere düşünüyorum eş anlamlılarını kullanmaya çalışıyorum falan. şunu sorucaktım diksiyon kursuna para bayılmadan evde kendi kendime aşabilir miyim bu sorunu yol gösterebilicek biri var mı?
izlemek istediğim bazı türk filmleri var. bakıyorum youtube'da resmi olarak yok, puhu, blutv, netflix, bein connect'te yok, bunlarda olmayınca mecburen torrente bakıyorum orda da yok. kendi ülkemizin filmini nasıl izliycez biz? dvd almak mı kaldı allah aşkına yıl 2018? ki almak istesen bile her filmin dvdsini falan bulmak da kolay değil. youtube'da kaçak olarak veya korsan izleme sitelerinde görüyorum ama korsan olunca görüntü ve ses kalitesi sıkıntılı oluyor çoğu zaman.
elbette olması gereken film distribütörlerinin yukarda saydığım dijital platformlarla anlaşmaları çoğaltması dilerim gelecekte olur bu durum ama şu an için sizin çözümünüz nedir benim bilmediğim bi izleme kanalı biliyo musunuz? kullandığım torrent siteleri 1337x ve piratebay bu arada, seeder sıkıntısı yaşamadan indirilen başka siteler biliyo musunuz?
elbette olması gereken film distribütörlerinin yukarda saydığım dijital platformlarla anlaşmaları çoğaltması dilerim gelecekte olur bu durum ama şu an için sizin çözümünüz nedir benim bilmediğim bi izleme kanalı biliyo musunuz? kullandığım torrent siteleri 1337x ve piratebay bu arada, seeder sıkıntısı yaşamadan indirilen başka siteler biliyo musunuz?
00'larda oynamış bir dizi, muhtemelen çok kısa bi hayatı olmuştu. konusuyla ilgili hatırladığım şey şu uzaylılar gelip türkiye'de insan bedenine girerek insan gibi yaşamaya başlıyolardı, bi aile süsü veriyolardı kendilerine. komedi dizisi. şöyle bi sahne hatırlıyorum hatta ilk kez hapşurduklarında aşırı hoşlarına gitmişti hepsi sürekli hapşurmak istiyodu falan sonra hepsi hasta olmuşlardı. adı neydi bu dizinin hatırlayan var mı?
(18)
erkekte kıl, bu konuda kadınların düşünceleri ve evrimsel yaklaşımlar
semaforo de medianoche #1297784
ben heteroseksüsel bi erkek olarak kadınlarda feminen özellikleri çekici buluyorum maskülen özellikleri ise itici. örnek vermek gerekirse kısa boyu minyon tipi uzun saçı ince beli pornografik seviyelerde olmamak kaydıyla geniş kalçayı ve büyük göğsü çekici buluyorum. gözle farkedilicek seviyede kaslı kolu bacağı göbeği, fazla kılı (merak etmeyin 2 tutam kıllı kola ıyy böyle kız mı olur diyenlerden değilim ama çok küçük bi yüzde de olsa bu konuda şanssız doğan kadınlar var) sevmiyorum. bu mantıkla düşününce kadınların da erkeklerde maskülen özellikleri sevip feminen özellikleri itici bulması lazım. aksi fizyolojimize ters olmalı. kaslı vücut seviliyor tok ses seviliyor ama maskülenliğin şanı kıllı göğüs ve bacak için olumsuz bi algı var. kadınların görüşünü merak ediyorum bu konuda veya kadınlarla bu konuyu konuşmuş erkeklerin. kıllı göğsü bacağı hatta eli itici mi buluyosunuz çekici mi nötr müsünüz?
benim bu konu hakkında şahsi görüşüm şu şekil: erkekte bacak kılı sempatik geliyo ama göğüste kıl daha babacan bi tavır verse de kılsızlık daha sempatik duruyor.
benim bu konu hakkında şahsi görüşüm şu şekil: erkekte bacak kılı sempatik geliyo ama göğüste kıl daha babacan bi tavır verse de kılsızlık daha sempatik duruyor.
(13)
steam summer sale'de vasat pc'ye 10 lirayı geçmeyen oyun önerisi
semaforo de medianoche #1289696
oyuna çok iyi diyosanız 20 tl de olabilir üst limit, ama 20'yi geçmesin. pc özellikleri 4 gb ram, 2.5 ghz i5 işlemci, nvidia geforce 410m ekran kartı.
bu filtreye giren oynadığım oyunlardan sevdiklerim: witcher 1, portal 1-2 (bu üçü gözümde büyük efsane olan oyunlar), tropico 4 (eğlencelik zaman geçirtiyor). sevmediklerim: half life 1 (hikaye modundan bahsediyorum tabi fazla eski geldi yarıda kalınca 2'yi de oynamaktan vazgeçmiştim), king's bounty (aslında sarmıştı başta ama ilerledikçe 1-2 detayı sinirimi bozdu ve bıraktım), mount & blade (pek beceremedim bu tarzı)
undertale'i sepete ekledim bi de alıcam birazdan.
bu filtreye giren oynadığım oyunlardan sevdiklerim: witcher 1, portal 1-2 (bu üçü gözümde büyük efsane olan oyunlar), tropico 4 (eğlencelik zaman geçirtiyor). sevmediklerim: half life 1 (hikaye modundan bahsediyorum tabi fazla eski geldi yarıda kalınca 2'yi de oynamaktan vazgeçmiştim), king's bounty (aslında sarmıştı başta ama ilerledikçe 1-2 detayı sinirimi bozdu ve bıraktım), mount & blade (pek beceremedim bu tarzı)
undertale'i sepete ekledim bi de alıcam birazdan.
2-3 aydır türk telekom 50 mbps vdsl kullanıyorum modem olarak da kendi verdikleri tp link w9970 v3 modemi var. ara ara hep oluyodu ama özellikle son 3 haftadır falan günde 1'den çok nete wifi'da bağlı laptopumda internet erişimi yok yazısı çıkıyor ve net gidiyor. bi kere bu moda girince ara ara düzelse de tekrar kopuyor ve modemi kapatıp açana kadar böyle bi var bi yok gidiyor kapatıp açmak sorunu çözüyor max 1 gün genelde bi kaç saatliğine de olsa. bu modemin dandikliğinden mi kaynaklı yoksa arıza statüsünde değerlendiriyo mu tt müşteri hizmetleri? genel tavırlarını öğrenip ona göre konuşayım diyorum.
daha önce stadyumda konsere gitmiş arkadaşlardan fikirlerini bekliyorum, fiyat performans oranı olarak tribün 5, saha içi ayakta, tribün 4, tribün 3 seçenekleri arasından hangisi daha iyidir? www.biletix.com
kevin smith filmleri bir seri olarak gözüküyor. ben clerks izlemiştim ama mallrats izlemeden dogma izlesem film havada kalmış olur mu yoksa sadece jay ve silent bob karakterleri yüzünden mi bir seri olarak görülüyor
büyük ihtimal 2000'lerin başından, bir ihtimal 90'ların sonu veya 2008-2009 gibi çıkmış da olabilir bir şarkı var. son derece popüler olmuş slow bi şarkı, kadın solist var, müzik ağırlıklı. slow bi club müziği tarzı bi şey çalıyor arka planda, kadın nakaratta kadife bir sesle söylüyor. aklımda kylie minogue gibi kalmış hatta ama baktım şarkılarına değil gözden kaçırdığım yoksa. massive attack'ın paradise circus (www.youtube.com şarkısı girişi de bana o şarkıyı hatırlatıyor. bulabilen olur mu şarkıyı kafayı yemek üzereyim. (vocaroo'yu biliyorum fakat güzel şekilde mırıldanabileceğimi sanmıyorum şarkıyı)
evde türk telekom 50 mbps internet var internete kabloyla bağlanıp hız testi yapınca 48 mbps civarı bi sonuç gösteriyor, modemin hemen dibinde wifi'la bağlanınca 30-35 mbps civarı oluyor, benim odamda 2 mbps civarına düşüyor. tt'nin kendi modemi bağlı da bu modemin dandikliğinden kaynaklı bi durum mudur internet kalitesiyle mi ilgili? modemin dandikliğiyse wifi hızını arttırıcak güzel bi modem önerebilir misiniz? (türk telekom'da kendi modemi dışında kullanınca sorun yaşarsan müşteri hizmetlerinden müdahale edememe gibi bi durum var mı onu da bilmiyorum superonline'da vardı böyle bi şey)
kendi ten rengim beyaz, öyle hayalet gibi bembeyaz olan tipler kadar beyaz değil ama onlardan 1-2 ton daha koyu gibi bi şey, normal beyaz tenliydim. geçen yaz (temmuz 2017) yandım yüzüm ve kolumun tişört yerinden aşağısı epey koyulaştı. şu an nisan ayı bitiyor hadi yüzüm açıkta da hep uzun kolluya dışarı çıkıyorum aylardır ama bi türlü eski rengine dönmedi esmerleşen yerlerim. kalıcı olabilir mi bronzlaşma? kendi ten rengime dönmek için yapmam gereken/deneyebileceğim bi şeyler var mı biliyor musunuz?
2'sinin de fiberini kullananlara soruyorum aralarında bağlantı kalitesi ve hız sağlama kalitesi açısından bir fark gördünüz mü? gördüyseniz detaylandırabilir misiniz?
edit: ben superonline fiber kullanıyorum, internette ciddi bi sıkıntı yok tek derdim salonda hız 50 mbit'ken modeme uzak kalan odamda 10-15 mbit hızla ve kopma problemleriyle kullanmam ama bu modemden kaynaklı ve türk telekom'un modemleri de yaklaşık aynı seviyededir diye düşündüğümden eksi olarak söyleyemiyorum bunu. taşınıcağımız evde so fiber hizmeti yok en fazla 8 mbit adsl verebiliyolar ama tt fiber var. so da fiber getiricek binaya ama fiber için en erken 1 ay sonra dikey imalatın tamamlanacağını ondan sonra da sinyalin ne zaman verileceğinin belli olmayacağını söylediler. ne yapmak mantıklı bu durumda so fiberi için bi kaç ay 8 mbit net çekmeye değer mi tt so'ya kıyasla o kadar sıkıntılı mı yani?
edit: ben superonline fiber kullanıyorum, internette ciddi bi sıkıntı yok tek derdim salonda hız 50 mbit'ken modeme uzak kalan odamda 10-15 mbit hızla ve kopma problemleriyle kullanmam ama bu modemden kaynaklı ve türk telekom'un modemleri de yaklaşık aynı seviyededir diye düşündüğümden eksi olarak söyleyemiyorum bunu. taşınıcağımız evde so fiber hizmeti yok en fazla 8 mbit adsl verebiliyolar ama tt fiber var. so da fiber getiricek binaya ama fiber için en erken 1 ay sonra dikey imalatın tamamlanacağını ondan sonra da sinyalin ne zaman verileceğinin belli olmayacağını söylediler. ne yapmak mantıklı bu durumda so fiberi için bi kaç ay 8 mbit net çekmeye değer mi tt so'ya kıyasla o kadar sıkıntılı mı yani?
juliette lewis'in zirve yıllarında (cape fear, natural born killers, from dusk till dawn gibi filmleri yaptığı 18-25 yaş aralığı) olduğu gibi şöyle gerektiğinde sayko rollerde, gerektiğinde masum kız rollerinde başarıyla oynayabilicek kaliteli bi aktris düşünüyorum ama pek aklıma gelmedi. bu yıllarda o yaşlar civarlarında chloe grace moretz, elle fanning, anya taylor joy, saoirse ronan, maisie williams gibi genç kızlar var ama tarzları tam uymuyor hiçbirinin, kaliteleri de hatta. var mı sizin aklınıza gelen? şu anda o tarz için yaşlanmış olsa da bir zamanlar juliette lewis kalitesinde o tarzın hakkını verebilen biri de olabilir aklınıza gelirse (mesela natalie portman) ama günümüzdeki durum daha çok aklıma takıldı
edit: teen (yaş olarak olmasa bile görüntü olarak) ve masum güzelliği olan aynı zamanda içinde bir sayko yatan birini anlatmaya çalışıyorum.
edit: teen (yaş olarak olmasa bile görüntü olarak) ve masum güzelliği olan aynı zamanda içinde bir sayko yatan birini anlatmaya çalışıyorum.
istanbul'da konser vereceği açıklandı ama merak ettiğim bi şey var, oasis şarkıları söylüyor mu kendisi konserlerinde yoksa grup dağıldıktan sonraki kendi şarkılarını mı söylüyor sadece?
osman yağmurdereli hariç diğerlerinin ismini çıkaramadım ama ünlü şarkıcılar hepsi az veya çok www.trtarsiv.com