bayağı araştırdım, aklımda bir model var ama bir de size sorayım;
1. hangi model daha şık duruyor?
2. hangi renk daha bozulmaz ve hoş duruyor?
3. hangi model daha kullanışlı duruyor? (tutuş, kavrama, dökülmezlik gibi konularda)
urun.n11.com
urun.n11.com
urun.n11.com
1. hangi model daha şık duruyor?
2. hangi renk daha bozulmaz ve hoş duruyor?
3. hangi model daha kullanışlı duruyor? (tutuş, kavrama, dökülmezlik gibi konularda)
urun.n11.com
urun.n11.com
urun.n11.com
bu abimiz neresine darbe almış da bu kadar kıvranıyor dersiniz? o ilk akla gelen yeri tutmuyor kendisi, ona bi dikkat edelim de.
img-s2.onedio.com
img-s2.onedio.com
ilk defa yurt dışı sipariş verdim. bu daha ülkeye girmemiş mi oluyor? neler olmuş toplamda? gönderi ne aşamada?
çalışmayan insan için bir dönemde beş adet doktora dersi ağır mı gelir dersiniz? beş seçmezsem dönem uzatıyorum, o da var. üçte zorlanmamıştım ama beşi bilemedim.
niye yayınlatamadım ben şikayetimi? 24 saati geçmeyen sürede yayınlanıyor diyor sitelerinde, 24 saati geçti. şikayeti yazdığımın hemen sonrasında firma ile iletişime geçtiklerine dair mail attılar ama gerisi yok. firmadan dönüş olmadı bana, şikayetim de çözülmüş durumda değil. neden yayınlanmadı bu şikayet? altında bi şey arayalım mı?
hangi semtlerde, nasıl evlerde, kaç para vererek yaşıyorsunuz? içi, özellikle de banyosu-mutfağı nasıl evinizin? yeni mi, bakımlı mı, temiz mi?
kiralık ev ilanlarına bakıyorum, fotoğraflarına bakarken bile midemin bulandığı evlere fahiş kiralar istiyorlar, kimler oturuyor bu evlerde diye merak etmeden duramadım.
kiralık ev ilanlarına bakıyorum, fotoğraflarına bakarken bile midemin bulandığı evlere fahiş kiralar istiyorlar, kimler oturuyor bu evlerde diye merak etmeden duramadım.
şu yaşıma geldim, "bir şirketten en çok ne beklersiniz?", "nasıl bir yöneticiyle çalışmak istersiniz?" gibi dandik ik sorularına en içten ve belki de saf salak halimle hala "mutluluk", "saygılı, değer veren" gibi cevaplar veriyorum. on yıl geçti, bu konuda değişen gram şey olmamış bende. (ik denen dandik soru üretici grupta da gram değişiklik olmamış, o ayrı mesele.)
nası cevap vermeli böyle dandik ik sorularına yahu? içten olmayak mı? profesyonellik kaktırması altında nası bi samimiyetsiz cevap bekleniyor böyle sorulara? la o cevabı verirken benim ağzım burnum yamulur kesin, o kadar eğreti durur bende.
unutulan asıl soru: cevaplarım tuhaf mı la benim? bu cevapları verdiğimde bi değişik ifade oluyor yüzlerinde, böyle gülümsemekle acı çekmek arası bi şey, kendimden şüphe ediyorum o zaman "galiba çok garip bi şey söyledim" diye asghasfd.
büyük not: içinde amatörlük coşkusu taşımayan profesyonelliği seveyim(!).
nası cevap vermeli böyle dandik ik sorularına yahu? içten olmayak mı? profesyonellik kaktırması altında nası bi samimiyetsiz cevap bekleniyor böyle sorulara? la o cevabı verirken benim ağzım burnum yamulur kesin, o kadar eğreti durur bende.
unutulan asıl soru: cevaplarım tuhaf mı la benim? bu cevapları verdiğimde bi değişik ifade oluyor yüzlerinde, böyle gülümsemekle acı çekmek arası bi şey, kendimden şüphe ediyorum o zaman "galiba çok garip bi şey söyledim" diye asghasfd.
büyük not: içinde amatörlük coşkusu taşımayan profesyonelliği seveyim(!).
amazon'un bulut sistemindeki dosyaları nasıl siliyoruz? bir süre önce şans eseri bulmuştum bi yer ve silmiştim ama iki gündür arıyorum, aynı yeri bulamıyorum. 57 mb dosya görünüyor, cloud sekmesine girdiğimde hiçbir dosya görünmüyor, sadece kullanım miktarını gösteriyor. o dosyalar orada duruyor boşu boşuna, bi sildiriverin nolur.
oldukça büyük bir firma tarafından başvurusuz görüşme teklifi aldım. doktora öğrencisiyim ve beni idare edecek kadar garanti sağlayan bir bursum var şu anda. işe girdiğim takdirde asgari ücretten yüksek maaşla bu bursumdan olacağım. ola ki işe kabul aldım, bir şekilde yürümezse (derslerim için izin vermemek de dahil) ve ayrılırsam/çıkarılırsam mağdur olacağım. bütün bunları ilk görüşmede konuşmak istiyorum ama nasıl diyeceğimi kestiremiyorum. nasıl demeli?
bir de beni en azından anlaşıp anlaşamadığımızı görene kadar asgari ücretten yüksek sigortalı göstermeyin, maaşın gerisini elden verin filan desem yaparlar mı ki?
bir de beni en azından anlaşıp anlaşamadığımızı görene kadar asgari ücretten yüksek sigortalı göstermeyin, maaşın gerisini elden verin filan desem yaparlar mı ki?
canlar, bilen bilir, bu kindlelar için kapağı kapatınca cihazı uykuya alan, kapağı açınca cihazı uykudan çıkartan kılıflar var. akıllı kılıf deniyor hatta bunlara. işte şimdi bu konuda sorum var:
tr.aliexpress.com
bu linkteki kapak akıllı mı sizce? smartshell demiş ama ne anlamda kullanmış bunu, bilemedim. satıcıya mesaj gönderdim, cevap vermedi.
tr.aliexpress.com
bu linkte de aynı satıcının çok benzer bir ürünü var, bunda akıllı kılıf diye belirtilmiş. diğeri akıllı değil mi bu durumda?
bir de ilk linkteki kırmızı olan mı, yoksa ikinci linkteki kuleli olan mı daha hoş sizce? ya da hangisini beğendiniz hepsi arasından?
son olarak da kaybolur mu bu ürünler gelirken yahu?
tr.aliexpress.com
bu linkteki kapak akıllı mı sizce? smartshell demiş ama ne anlamda kullanmış bunu, bilemedim. satıcıya mesaj gönderdim, cevap vermedi.
tr.aliexpress.com
bu linkte de aynı satıcının çok benzer bir ürünü var, bunda akıllı kılıf diye belirtilmiş. diğeri akıllı değil mi bu durumda?
bir de ilk linkteki kırmızı olan mı, yoksa ikinci linkteki kuleli olan mı daha hoş sizce? ya da hangisini beğendiniz hepsi arasından?
son olarak da kaybolur mu bu ürünler gelirken yahu?
olay şu:
belki bilirsiniz, tezi için haddinden fazla yardım ettiğim ama nedense tezi bana türlü bahanelerle verilmeyen, hatta anlamsız bir şekilde yök tez merkezinde bile kısıtlı olan (benimkinin kısıtlanması istenmemişti, danışmanın öğrencisi kimseninki kısıtlı değil hatta), sonra da benim hakkım olan makale kendi adıyla yayınlanmaya çalışılan biri var. benim tezimden çokça aşırma yaptığını da düşünüyorum bu kişinin. acaba diyorum, bu tez benden, diğerinin bir şey yapmadığının kanıtı olarak makalede ilk ismi iddia edememem için ısrarla saklanmış olabilir mi?
belki bilirsiniz, tezi için haddinden fazla yardım ettiğim ama nedense tezi bana türlü bahanelerle verilmeyen, hatta anlamsız bir şekilde yök tez merkezinde bile kısıtlı olan (benimkinin kısıtlanması istenmemişti, danışmanın öğrencisi kimseninki kısıtlı değil hatta), sonra da benim hakkım olan makale kendi adıyla yayınlanmaya çalışılan biri var. benim tezimden çokça aşırma yaptığını da düşünüyorum bu kişinin. acaba diyorum, bu tez benden, diğerinin bir şey yapmadığının kanıtı olarak makalede ilk ismi iddia edememem için ısrarla saklanmış olabilir mi?
ebeveynin çocuğundan minnet beklemesi çok saçma değil mi? türk dizilerinde, filmlerinde filan çok görürüz özellikle, yok sırtımda taş taşıdımlar, yok saçımı süpürge ettimler. keyfin için doğurduğun çocuğu imkanların ölçüsünde bakacaksın tabii. bunun için minnet beklemek, çocuğa kendi sorumluluğunu yüklemek... ebeveyn olmaması gereken insan işi resmen. yanılıyor muyum? bu konuda benim göremediğim ve ebeveyni haklı çıkaracak bir yan var mı acaba?
1. android telefonum uygulama yüklerken/güncellerken hafıza dolu hatası vermeye başladı. telefon hafızasında 1 gb kadar boş yer görünüyor ama veri girişine izin vermiyor. telefonun kendisi için gerekli o kısım diyenler olmuş ama ne kadar doğru bilemedim. uygulamaları hafıza kartına taşıma imkanı vermiyor telefon, nasıl çözebilirim bu hafıza sorununu?
2. telefona root atmak, izin verilmeyen uygulamaları yüklemeyi mi sağlıyor sadece?
3. üç yıllık telefon, romu değiştirsem, daha yeni çıkan bir rom yüklesem bana zararı ne olur? yararı ne olur?
teşekkürler.
2. telefona root atmak, izin verilmeyen uygulamaları yüklemeyi mi sağlıyor sadece?
3. üç yıllık telefon, romu değiştirsem, daha yeni çıkan bir rom yüklesem bana zararı ne olur? yararı ne olur?
teşekkürler.
sistemde çok yeniyim, bir şey bilmiyorum daha. kyk'nın kredi/burs sorgulama kısmından baktığımda paranın ayın 5'inde yattığı görünüyor ama hesabımda herhangi bir para yok. ayın 8'inde yatanlardan olacağım da ayın 8'i oldu, hala yok. gün içinde mi yatar acaba? yoksa ayın 5'inde zaten yatmış da bi aksaklık mı var benim işte?
ne diyor burada? nasıl olmuş o iş? o parantez ne işe yarıyor? bi oyun var da bulamadım bi türlü o oyunu, bi bilen çıkar belki aranızdan.
5 sene kadardır acuvue oasys kullanıyorum ama kendisinden sıkıldım sanırım. daha az göz kurutanı varsa bunun çok güzel olacak. şimdi seçeneklerimiz şunlar:
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
hangisini tavsiye edersiniz ve neden? teşekkürler şimdiden.
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
www.lensmarket.com
hangisini tavsiye edersiniz ve neden? teşekkürler şimdiden.
başlığa dair yılın belli bir tarihi var mı aklınızda? mesela ben kesinlikle bir temmuz 22'de ölmek istiyorum, sene ya da ölüm şekli fark etmez. güneş kemiklerime işlerken öleyim, uğraşmasın millet arkamdan soğukla, yağmurla, çamurla. acılar bile sıcakta daha kolay atlatılıyor zaten. peki ya sizin?
kitap okurken dinlenecek müzisyen arıyorum. klasik müzik olursa sevinirim. eserlerin temel niteliği; çok inişli çıkışlı olmayacak (iniş çıkışlar konsantrasyonumu bozabiliyor), mümkünse hiç sözlü olmayacak (ingilizce ve türkçe dışında çok hafif sözlü olanlar olabilir), fonda devam edebilecek nitelikte olacak (aklım çok kaymayacak, dağılmaya çok müsait bir dikkatim var ve kaydığı an bozuluyor konsantrasyonum), böyle hafif hafif sürüp gidecek ve uzun süre dinlenecek.
klasik müzik müzisyenlerinden ya da sadece hafif enstrümantal müzik yapanlardan böyle bildikleriniz varsa paylaşmanız halinde çok sevinirim.
teşekkürler.
klasik müzik müzisyenlerinden ya da sadece hafif enstrümantal müzik yapanlardan böyle bildikleriniz varsa paylaşmanız halinde çok sevinirim.
teşekkürler.
yıllarımı verdiğim, her bir haltını kendi kendime uğraşarak bulduğum ve millete öğrettiğim konuda hazırlanan ortak makale tamamlandı ve eski hocamın şu anda da onunla devam eden öğrencisi ilk yazar olarak yazılmış durumda. böyle olacağı belliydi zaten ve daha öncesinde bu konuda o öğrenciyle konuştuğumda "öyle bir şey olursa ben izin vermem zaten, senin hakkın" dediği halde sonuç bu. şimdi hakkım ikisine de haram olsun mu? nasıl bu kadar utanmaz olunabiliyor?
içime oturdu.
içime oturdu.
sizin için torpilin anlamı nedir? atılan torpilden bahsetmiyorum tabii ki, yapılan torpilden bahsediyorum. hiçbir altyapın/deneyimin olmadan doğrudan tepeden başlamak mıdır, yoksa altyapı/deneyim sahibi olup da hakkın olanı alabilmek için atılan bir adım mıdır? ben ilkini torpil olarak görüyorum.
hangi e-kitap okuyucu ve neden? her türlü açıdan ele alabilirsiniz, hatta her türlü açıdan ele alırsanız daha bir makbule geçer. gerçi benim aklımda paperwhite 3 var ama onu dahi çok iyi incelediğimi söyleyemem. belki daha iyisi vardır, size de sorayım bi.
teşekkürler şimdiden cevaplar için.
teşekkürler şimdiden cevaplar için.
geçen gün sms geldi, samsung s6 ve tek taş yüzük kazanmışım, gerisi için şu numarayı arayacakmışım. canım sıkılıyordu, aradım, 134 tl vergi verecekmişim, sonra postaneden alacakmışım kargomu. tamam dedim, kabul ettim. ad soyad sordu, aklıma gelen ilk ismi söyledim. nereye gönderelim dedi, aklıma gelen ilk şehri ve ilçesini söyledim. sahiden de gitti kargo ahaha. şimdi ellerinde bana ait sadece bir telefon numarası var ama benim de sorularım var:
1. başıma bir şekilde iş gelir mi?
2. ne göndermiş olabilirler? telefon kutusu içinde salatalık?
3. nasıl dolandırıyor bunlar insanları? ptt aracılığıyla alıyorlar parayı, bu kısmı çözemedim işte.
1. başıma bir şekilde iş gelir mi?
2. ne göndermiş olabilirler? telefon kutusu içinde salatalık?
3. nasıl dolandırıyor bunlar insanları? ptt aracılığıyla alıyorlar parayı, bu kısmı çözemedim işte.
soru, başlıktakinden ibaret.
bu tangle teezer tarak nasıldır? neler yapıyor ya da yapamıyor? almaya değer midir?
hakkında aklınıza gelen diğer şeyleri ekleyebilirsiniz.
teşekkürler.
hakkında aklınıza gelen diğer şeyleri ekleyebilirsiniz.
teşekkürler.
üyesi olduğum meslek odasının bir toplantısı var, daha önce hiç katılmadım bu gibi bir toplantıya. ne giyilir bu toplantıda? resmi olmak mı gerekir (ki hiç hazzetmem resmi resmi giyinmekten)? kotla, spor etekle filan gidilmez mi?
bugün saat öğleden sonra 1 civarı eminönü'ndeki üsküdar iskelesinin önünde bekliyordum, vapur gelene kadar sigara içeyim dedim. adamın biri süze süze dibime girecek kadar yanaştı ve "aksaray'a gidiyor mu?" gibi bir şey sordu. konuşması biraz değişikti, tümünü anlayamadım cümlenin ama zaten istanbul'u doğru düzgün bilmediğim için "bilmiyorum" dedim geçtim. adam yanımdan ayrılmadı ama. o yanımda dikilirken birden aksaray'ın fahişeleriyle bilindiği fikri geçti aklımdan. var di mi böyle bir şey? sigaramı bitirip iskeleye geçtim ben sonrasında.
bulunduğum yerden aksaray'a giden herhangi bir araç var mı? ulaşım var da o yüzden mi sordu yani? yoksa bana bir şey mi ima etmeye çalıştı? kısacası beni fahişe sanmış olma ihtimali var mı? elim kolum titredi uzun süre, zor durdum vallahi.
bulunduğum yerden aksaray'a giden herhangi bir araç var mı? ulaşım var da o yüzden mi sordu yani? yoksa bana bir şey mi ima etmeye çalıştı? kısacası beni fahişe sanmış olma ihtimali var mı? elim kolum titredi uzun süre, zor durdum vallahi.
araştırma görevlisi kadrolarında enstitü kadrosu ile bölüm (ya da fakülte, bilemiyorum artık hangisinin kullanıldığını) kadrosu arasındaki farklar nelerdir? hem resmi manada hem de uygulama manasında (enstitü kadrosunun lisans öğrencileriyle ilgilenmesi gerekir mi vb.) soruyorum bunu. ha bir de bu 50/d'ler enstitü kadrosu mu oluyor her zaman? avantajları ya da dezavantajları nedir bu kadro cinsinin?
bilal'e anlatır gibi lütfen, cevaplar için şimdiden tenks evribadi.
bilal'e anlatır gibi lütfen, cevaplar için şimdiden tenks evribadi.
yahu bu spotify keşif listesini nereden buluyorsunuz? göremedim ben öyle bir şey hiçbir yerde :/ maille filan geliyormuş bi de sanırım, bana hiç gelmiyor, nerede hata yapıyorum ki?
not: başlıktaki ingilizce kullanımının kusuruna bakmayın, kalıplaşmış tabir diye şey ettim.
not: başlıktaki ingilizce kullanımının kusuruna bakmayın, kalıplaşmış tabir diye şey ettim.
taksitle aldığımız bir ürünü taksitleri bittikten sonra iade edersek iade ücreti ne şekilde yatıyor kartımıza? yine ödediğimiz ay süresi kadar taksit halinde mi, yoksa tek seferde mi? unutmayın, taksitlerinin tümü bitmiş ürünü iade ediyoruz.
sıradan herhangi bir yiyecek/içecek hakkında, sizin yanınızda "iğrenç", "ıyy nasıl yiyorlar/içiyorlar onu", "midem bulandı" vb. diyen insanların ağzına sizin de kürekle vurasınız geliyor mu? öyle tepkiler veriyorlar ki insanın yiyeceği/içeceği varsa da etki altında kalması işten değil. ben bu kişileri saygısız, terbiye yoksunu ve bencil olarak adlandırıyorum, siz ne düşünüyorsunuz haklarında?
az önce bir arkadaşın vermiş olduğu linklere baktım da iki ürün arasında bir fark göremedim.
urun.n11.com
urun.n11.com
ürün aynı, ürün sahibi firma aynı, o zaman bu fiyat farkı nereden geliyor (indirim öncesi fiyatları da bir miktar farklı)? gözden kaçırdığım bir şey mi var acaba?
urun.n11.com
urun.n11.com
ürün aynı, ürün sahibi firma aynı, o zaman bu fiyat farkı nereden geliyor (indirim öncesi fiyatları da bir miktar farklı)? gözden kaçırdığım bir şey mi var acaba?
şöyle bir beş on sene kadar önce çıkmış, reklamlarda filan kullanılan, bol keman içeren ve yanlış hatırlamıyorsam enstrümantal olan bir şarkı vardı. grubun adını hatırlayamadım, yine de stratovarius benzeri uzun ve s harfi ile başlayan bir ismi olduğunu sanıyorum. bi buldurun allaseniz.
çok tenk yüü.
ekleme: desperado gibi bir adı da olabilir grubun, şarkının. çok ünlüydü zamanında, kesin bilirsiniz yahu.
ek ii: sözlü bir şarkıydı sanırım, yumuşak bir erkek sesi olabilir.
çok tenk yüü.
ekleme: desperado gibi bir adı da olabilir grubun, şarkının. çok ünlüydü zamanında, kesin bilirsiniz yahu.
ek ii: sözlü bir şarkıydı sanırım, yumuşak bir erkek sesi olabilir.
banka size sms gönderdiğinde adı ne olarak yazıyor? bana geçen sene bir sms gelmişti "VAKIFBANK." yazan ve numarası görünmeyen bir yerden. talepte bulunmadığım halde hesap açıldığını söylüyordu ama hesabın tamamı ve adım soyadım yazmıyordu. sahte sms olabilir mi bu? çağrı merkezini arasam öğrenebilir miyim bunu?
sms tam olarak şöyle:
"445********30 no.lu vakıfbak müşteri numaranız oluşturulmuştur. vakıfbank'a hoş geldiniz."
sms tam olarak şöyle:
"445********30 no.lu vakıfbak müşteri numaranız oluşturulmuştur. vakıfbank'a hoş geldiniz."
kısaca anlatayım:
üst kattakiler birkaç ay önce superonline'dan internet bağlattılar. biz uydunet kullanıyoruz. onların internet bağlanmasıyla yakın zamanlarda bizim uydunet modem görünmez oldu birden ama cep telefonlarında olmasa dahi bilgisayarlarda kullanmaya devam edilebiliyordu internet. bugün biraz kurcalayınca bizim modemin bilgilerinde üst katın modem adı ve şifresini gördük. kendi adımıza çevirince üst katın interneti gitti. nasıl olmuş olabilir bu? ben superonline'ın yanlışlıkla bir şekilde bizim hatta bağladığını düşünüyorum üst katın internetini. nedir bu işin aslı?
üst kattakiler birkaç ay önce superonline'dan internet bağlattılar. biz uydunet kullanıyoruz. onların internet bağlanmasıyla yakın zamanlarda bizim uydunet modem görünmez oldu birden ama cep telefonlarında olmasa dahi bilgisayarlarda kullanmaya devam edilebiliyordu internet. bugün biraz kurcalayınca bizim modemin bilgilerinde üst katın modem adı ve şifresini gördük. kendi adımıza çevirince üst katın interneti gitti. nasıl olmuş olabilir bu? ben superonline'ın yanlışlıkla bir şekilde bizim hatta bağladığını düşünüyorum üst katın internetini. nedir bu işin aslı?
harper mı, lippincott mu? basılı kitap olarak alacağım, hangisi daha iyidir? harper için daha iyi dendiğini duydum ama bir de burada kamu yoklaması yapayım, ona göre alayım dedim.
bu sitenin, yayınladıklarımızdaki okunmaları vb. düzenli şekilde istatistiklere eklemeyip bir anda tümünü ekleme gibi bir özelliği var mı? birkaç aydır duran ve ayda yılda bir iki insanın girip baktığı yayınım için aynı gün içerisinde yaklaşık kırk kişinin okuduğuna dair uyarı aldım. kaldı ki bu kişiler dünyanın çok çeşitli ülkelerinden. yayının adı bir yerde geçmiş mi diye baktım, o da yok. biri doğrudan link paylaştı desem ona dair de bir şey göremedim. kendi küçük mail gruplarında paylaştılar desem o kadar ülkedeki insana aynı anda ulaşmak zor. ne olmuş da böyle olmuş olabilir dersiniz?
yıllık masa takvimi kullanıyorum, üzerine küçücük küçücük notlar alıyorum filan. bu zamana kadar cnbc-e dergi sayesinde oluyordu takvimlerim, artık o da kalmadığına göre kendim alayım diyorum, hem çocuklara da bir katkım olur ufak da olsa ama kararsız kaldım ikisi arasında:
www.lsvdukkan.com
www.lsvdukkan.com
hangisi daha hoş sizce?
www.lsvdukkan.com
www.lsvdukkan.com
hangisi daha hoş sizce?
etrafımdaki herkese geldi, bi bana gelemedi bu windows 10. ayarlarım mayarlarım da düzgün görünüyor ama sürekli beklememi söylüyor microsoft. bu işte bi yanlışlık yok mu yahu? kaç senelik windows kullanıcısıyım aynı bilgisayarda, neden benden sonra alınanlara geldi de bana gelmedi? gelmez mi daha? aranızda benim gibi gelmeyen var mı? geldiğini nasıl anlayacağız?
win 7 kullanıyorum, bi alakası varsa diye belirteyim dedim.
win 7 kullanıyorum, bi alakası varsa diye belirteyim dedim.
son iki yıldır filan neredeyse her yerde duyduğumuz ingilizce çok ünlü bir şarkı. yoncalı moncalı bi şeyler olabilir. iki kelimeden oluşuyordu sanırım adı. maroon 5 söylüyor diye düşündüm ama bulamadım. ne melodisi var aklımda ne de herhangi başka bir şeyi. eğlenceli bir şarkı olduğunu hatırlıyorum sadece. bilen bulan?
akıl tutulması yaşıyorum şu anda resmen, lütfen bulun bilin :(
akıl tutulması yaşıyorum şu anda resmen, lütfen bulun bilin :(
bron/broen dizisini düzenli takip edenler ve henüz bu haftaki final bölümünü izlememiş olanlar bakmasın soruya da entryye de.
entry bu:
(bkz: #56648196)
yazanı olmadığını iddia ediyor ama benim seyir zevkimin içine etmişti kendisi. uyarı amaçlı gönderdiğim mesaja da ısrarla spoiler olmadığı yönünde dönmekte. sizce var mı spoiler?
entry bu:
(bkz: #56648196)
yazanı olmadığını iddia ediyor ama benim seyir zevkimin içine etmişti kendisi. uyarı amaçlı gönderdiğim mesaja da ısrarla spoiler olmadığı yönünde dönmekte. sizce var mı spoiler?
filmlerde, dizilerde çok görüyorum; biri birini silah/bıçak zoruyla kaçırıyor, kaçırılan bir şekilde kaçıranı etkisiz hale getirebilip ortamdan kaçıyor. sonra kaçıran kişi kaçan kişinin peşine takılıyor ve bir şekilde o kişiyi yeniden yakalıyor. saçma değil mi bu yahu? bana öyle bi şey yapılsa ilk fırsatta o anki hisle karşımdakini öldürürüm sanırım ya da bacağını filan yaralarım ki rahatça koşup edemesin. ayrıca öldürsem dahi nefsi müdafaaya girmesi lazım bunun, değil mi? en olmadı silahını/bıçağını alırım yanıma ki evde tıkırtı duysam mutfaktan bıçak kapan insanım ben. peki bu insanlar niye böyle salakça davranıyor? siz nasıl davranırsınız?
en sevdiğim dizilerden birinde daha görünce bu klişeyi, veryansın edesim geldi.
ek: tik verdim ama film klişelerini sormadım ya :( bu konu özelindeki görüşlerinizi merak ediyorum sahiden. hani öldürmeye yeltenmeyi barbarlık olarak mı görürsünüz, insana yakışmaz mı dersiniz, yoksa benim gibi allah ne verdiyse deyip girişir misiniz? onların yaptığı mı doğru? acayip miyim, şiddet düşkünü müyüm yoksa la ben?!
en sevdiğim dizilerden birinde daha görünce bu klişeyi, veryansın edesim geldi.
ek: tik verdim ama film klişelerini sormadım ya :( bu konu özelindeki görüşlerinizi merak ediyorum sahiden. hani öldürmeye yeltenmeyi barbarlık olarak mı görürsünüz, insana yakışmaz mı dersiniz, yoksa benim gibi allah ne verdiyse deyip girişir misiniz? onların yaptığı mı doğru? acayip miyim, şiddet düşkünü müyüm yoksa la ben?!
1. Bir şubede açtırdığımız banka hesabını başka bir şubede kapatabiliyor muyuz? Ya da hiç şubeye gitmeden internet yoluyla kapatabiliyor muyuz?
2. E-devletten alınan öğrenci belgesi banka şubelerinde ve şehiriçi otobüs kartı alınan yerlerde geçerli mi?
3. Açıköğretimden kayıt sildiren var mı? Ne kadar zaman alıyor tamamen silinmesi kaydın?
4. Milyon senedir atıl durumda duran, kayıt yenilenmeyen bir açıköğretim öğrenciliği var elimizde. Bunu sildirirken harçtır marçtır bi şeyler çıkarırlar mı karşımıza?
5. Bir şubede açtırdığımız banka hesabını başka bir şubede öğrenci hesabı yapabiliyor muyuz?
Önemli Not: Açıköğretim kaydı olup da üniversite okuyan arkadaşlar, artık harç ödeniyormuş ikinci kayıt yapılan okula. Bende olduğu gibi bir şokla karşılaşmayın diye söyleyeyim.
2. E-devletten alınan öğrenci belgesi banka şubelerinde ve şehiriçi otobüs kartı alınan yerlerde geçerli mi?
3. Açıköğretimden kayıt sildiren var mı? Ne kadar zaman alıyor tamamen silinmesi kaydın?
4. Milyon senedir atıl durumda duran, kayıt yenilenmeyen bir açıköğretim öğrenciliği var elimizde. Bunu sildirirken harçtır marçtır bi şeyler çıkarırlar mı karşımıza?
5. Bir şubede açtırdığımız banka hesabını başka bir şubede öğrenci hesabı yapabiliyor muyuz?
Önemli Not: Açıköğretim kaydı olup da üniversite okuyan arkadaşlar, artık harç ödeniyormuş ikinci kayıt yapılan okula. Bende olduğu gibi bir şokla karşılaşmayın diye söyleyeyim.
dün gece şu programı bir öğreneyim dedim, beğenirsem premium olurum dedim, telefona indirdim. bir hafta premium üyelik verdi kayıt oldum diye, o arada üç aylık premium üyelik 0,99 tl tekliflerini gördüm, onu da kabul ettim, kart bilgilerimi girdim filan. sonra ne olduysa bana "paranız hesabınızdan alınmamıştır" diye bir bilgilendirme mesajı geldi, tekrar denedim teklifi kabul etmeyi, "bu teklifi zaten aldınız" dedi.
1. ilk başta verdikleri bir haftalık premium üyelik bitince mi çekilecek acaba para? yoksa yeni baştan mı yapmam gerekecek her şeyi? çok bi uğraş gerektirmiyor gerçi, ödeme sistemini anlamaya çalışıyorum yine de.
2. çevrimdışı modunu tam olarak çözememiş durumdayım. mantıken telefona kaydetmesi gerekli indirilen şarkıları ama telefonda kayıt edilen bir yer göremedim. nerede bunlar? yoksa bambaşka bir mekanizmayla mı oluyor indirme işi?
3. bazı şarkıları indirtecek tuş bulamıyorum, benim salaklığım mı olmakta bu?
4. çevrimdışı modunda olduğu görünen bazı şarkılar çevrimdışıyken çalmamakta. neden? nasıl düzelir?
çok yabancıyım bu sisteme, müzik dinlemeyi de özledim çokça, bunları ve dahi aklınıza gelen püf noktalarını söyleyerek beni aydınlatırsanız çok sevineceğim. teşekkür ederim şimdiden.
1. ilk başta verdikleri bir haftalık premium üyelik bitince mi çekilecek acaba para? yoksa yeni baştan mı yapmam gerekecek her şeyi? çok bi uğraş gerektirmiyor gerçi, ödeme sistemini anlamaya çalışıyorum yine de.
2. çevrimdışı modunu tam olarak çözememiş durumdayım. mantıken telefona kaydetmesi gerekli indirilen şarkıları ama telefonda kayıt edilen bir yer göremedim. nerede bunlar? yoksa bambaşka bir mekanizmayla mı oluyor indirme işi?
3. bazı şarkıları indirtecek tuş bulamıyorum, benim salaklığım mı olmakta bu?
4. çevrimdışı modunda olduğu görünen bazı şarkılar çevrimdışıyken çalmamakta. neden? nasıl düzelir?
çok yabancıyım bu sisteme, müzik dinlemeyi de özledim çokça, bunları ve dahi aklınıza gelen püf noktalarını söyleyerek beni aydınlatırsanız çok sevineceğim. teşekkür ederim şimdiden.
az önce facebook'ta poker oynuyorum, türkler/kürtler/sonuçta türkçe konuşanlar birbirine gırla küfrediyor, arada ben de kaynadım, çıktım gittim en sonunda.
hacı nerede türkçe bi şeyler görsem altında mutlaka bir küfür kıyamet kopmuş oluyor. niye böyle bizde hacı ya? başka ülkelerde de var mı böyle? bizim milletin vitamini mi eksik, nedir bu iş?
hacı nerede türkçe bi şeyler görsem altında mutlaka bir küfür kıyamet kopmuş oluyor. niye böyle bizde hacı ya? başka ülkelerde de var mı böyle? bizim milletin vitamini mi eksik, nedir bu iş?
intihar duyurularından rahatsız oluyor musunuz? ne düşünüyorsunuz bu duyurular hakkında? "edeceksen yine et ama reklam etme" diyorum ben şahsen. yardım çağrısı filan olduğunu da düşünmüyorum bu tür duyuruların, olsa olsa ilgi o... olur ancak.
arkadaşlar, şaka mı bu? onca istenen özelliğe karşılık her yerde yaklaşık böyle mi ücretler?
www.kariyer.net
dipnot: bu şirketin sahibini fazlasıyla tanıyorum, muhtemelen o parayı da vermiyordur ama soru bu değil.
www.kariyer.net
dipnot: bu şirketin sahibini fazlasıyla tanıyorum, muhtemelen o parayı da vermiyordur ama soru bu değil.
iki ayrı sorum var:
1) beyoğlu'nun en güzel abisi kitabının dördüncü baskısını elinde bulunduran var mı? varsa elinizdeki kitapta basım hatası var mı? benimkinde otuz kadar sayfa eksik olup yine otuz kadar önceki sayfalardan basılmış durumda, tüm baskı mı hatalı, bana mı denk geldi sadece bu acaba?
2) d&r'dan almıştım kitabı, aradım, para iadesi yapacaklarmış ille. ben yaşadığım şehirdeki d&r'a faturayla birlikte gitsem, desem ki "benim kitabımı değiştirin" (ki imzalı kitap bir de bu, öyle satılıyordu), değiştirmezler mi? müşteri hizmetlerindeki kadın, bu sorum karşısında beni aptal yerine koyarak daha önceki cümlelerini sıralamaya başlayınca uzatmadım, bir de buraya sorayım dedim.
teşekkür ederim cevaplar için.
1) beyoğlu'nun en güzel abisi kitabının dördüncü baskısını elinde bulunduran var mı? varsa elinizdeki kitapta basım hatası var mı? benimkinde otuz kadar sayfa eksik olup yine otuz kadar önceki sayfalardan basılmış durumda, tüm baskı mı hatalı, bana mı denk geldi sadece bu acaba?
2) d&r'dan almıştım kitabı, aradım, para iadesi yapacaklarmış ille. ben yaşadığım şehirdeki d&r'a faturayla birlikte gitsem, desem ki "benim kitabımı değiştirin" (ki imzalı kitap bir de bu, öyle satılıyordu), değiştirmezler mi? müşteri hizmetlerindeki kadın, bu sorum karşısında beni aptal yerine koyarak daha önceki cümlelerini sıralamaya başlayınca uzatmadım, bir de buraya sorayım dedim.
teşekkür ederim cevaplar için.
ön bilgi: silik olan fotoğrafta görünen kırmızımsı bölge, soyduğum bölge.
iki ay filan önce avuç içimde, parmaklarımda küçük küçük içi su dolu (hatta iltihap belki) kabarcıklar çıkmaya başladı. kaşıntılı değil kesinlikle ama, egzama şıkkını eledim o yüzden.önce birkaç tanesini pensle kestim, içini akıttım, yara oldu ama geçtiler. daha sonra özellikle avuç içimde belli bir bölgede deli gibi bu kabarcıklardan çıktı. bu sefer dokunmadım ve zamanla kuruyup nasırlaştı o bölge. doktora gidecektim aslında ama nasırlaştığını görünce bi güzel soyuverdim ben o bölgeyi, eski pürüzsüzlüğüne kavuşmuştu. daha az önce fark ettim ki o soyduğum bölgede yine su toplamalar başlamış, hem de kocaman olmuş bir tanesi. daha başkaları da gelecek, dokununca hissedebiliyorum bunu. bu nedir arkadaş yahu? nasıl kurtulacağım bundan?
iki ay filan önce avuç içimde, parmaklarımda küçük küçük içi su dolu (hatta iltihap belki) kabarcıklar çıkmaya başladı. kaşıntılı değil kesinlikle ama, egzama şıkkını eledim o yüzden.önce birkaç tanesini pensle kestim, içini akıttım, yara oldu ama geçtiler. daha sonra özellikle avuç içimde belli bir bölgede deli gibi bu kabarcıklardan çıktı. bu sefer dokunmadım ve zamanla kuruyup nasırlaştı o bölge. doktora gidecektim aslında ama nasırlaştığını görünce bi güzel soyuverdim ben o bölgeyi, eski pürüzsüzlüğüne kavuşmuştu. daha az önce fark ettim ki o soyduğum bölgede yine su toplamalar başlamış, hem de kocaman olmuş bir tanesi. daha başkaları da gelecek, dokununca hissedebiliyorum bunu. bu nedir arkadaş yahu? nasıl kurtulacağım bundan?
grange'nin en kötü kitabı ne sizce? kaçını okudunuz kitaplarının? en iyi bulduğunuzu da yazabilirsiniz isterseniz.
şu tavırlar mesela:
www.facebook.com
ya da bu tavırlar:
eksisozluk.com
(bkz: sözlükteki kadın düşmanlarının ifşa edilmesi)
en çok kadın sizsiniz denmeyi mi bekliyorlar? kadın düşmanı olmak bu kadardan ibaret mi? hemcinsiz diye kadınların her hareketini haklı mı görelim? bu tacizse diğerleri ne? olayı yeni gördüm, kafamda bi ton soru işareti oluştu ama en çok da utandım yahu!
www.facebook.com
ya da bu tavırlar:
eksisozluk.com
(bkz: sözlükteki kadın düşmanlarının ifşa edilmesi)
en çok kadın sizsiniz denmeyi mi bekliyorlar? kadın düşmanı olmak bu kadardan ibaret mi? hemcinsiz diye kadınların her hareketini haklı mı görelim? bu tacizse diğerleri ne? olayı yeni gördüm, kafamda bi ton soru işareti oluştu ama en çok da utandım yahu!