Ekşi Duyuru

evet arkadaşlar. dördüncü sezona geçiyorum oxford ile.

npower 1'e yükseldim. bu sezonu da npower1'de 12. olarak tamamladım.

orospu çocuklar bütçe vermiyor :) ben yine de beleş oyuncularla #direnoxford durumlarındayım. rakiplerimin en düşük futbolcu değeri 150-200k iken ben 7-8k'lık topçularla debeleniyorum.

yeni sezon da 60k transfer bütçesi 40k maaş bütçesi verir bu ipneler. ne uzayacaz ne kısalacaz.

neyse, az önce tanıdık diyarlardan teklif geldi.
adana demirspor teklif yapmış bana. daha yeni süper ligden küme düşmüşler. 1.2milyon dolar bütçe teklif ettiler. ben toplasanız bu bütçenin 10'da biri etmeyecek bir 23 kişilik kadroyla yaşadım lan :)

neyse, 10-15 dakika durdurdum oyunu. referandum yapıyorum.
adana demirspora 1.2M dolar bütçe vaadiyle gideyim mi, bank asya'dan süper lige çıkarmak için?

yoksa oxfordda, ingilterede dikiş tutturmaya mı çalışayım. (ulan bu sezon belki championshipten teklif gelir diye heyecanlanıyordum. ama ingilizler pek iplemiyor gibi beni :)) )

arkadaş yardımcı antrenörü kovduk.
şimdi yeni antrenör arayalım diyoruz ama unrealistic filtresi çıkmıyor, yardımcımız olmadığı için. ulan zaten 4. lig takımıyım, listeye habire chelseanin falan teknk direktörlerini veriyorlar. yeni adam alamıyorum.

cinnet anındayım???

takımsız mı başlayayım, ingiltere league 2 'den bir takım mı seçeyim?

encrypted-tbn2.gstatic.com

batarya bu. telefonda sanırım bir sıkıntı oluştu, kabloyu taksam da şarj etmiyor. bataryaya ulaşımda sıkıntı var gibi.

bataryayı dışarı çıkartıp bir şarj aletina bağlayıp o şekilde şarj etmek gibi düşüncelerim var da. böyle bir alet var mı?

of anasını satayım dün nolduysa artık sabah uyandım şarja taktım, şarj olmuyor.
bilgisayara taktım "usb tanınmadı" diyor.

telefonun şarjı da bitti. sıkıntı nolabilir, dünkü arbedede şarj giriş bölümünde mi sıkıntı çıktı sizce.

2. ve üzücü sorum da: ucuz yollu android telefon tavsiyesi lazım. wassap twitter vb. iletişim programları dışında hiçbir şey kullanmıyorum.

ek: bu arada usb'ye takınca "tınk tınk" diye ses geliyor ama şarj vs. olmuyor.

dün gece inanılmaz yoruldum arkadaşlar. o yüzden bugün erkenden gitmek istemiyorum, cop da yedik anasını satayım aksaya aksaya gelecez.

neyse, toplanma gerçekleşti mi yine? yoksa tahmininiz 7-8 gibi mi tam performansa geçer herkes?

genişliği % ile belirtilmiş bir div'de .width() komutu da direkt %'yi döndrüüyor.

örnek: width değeri 33% belirtilmiş bir div var. bunun width() değerini alıp bastırdığımızda "33" diye bastırıyor.

bu işin direkt pixelini alma yolu yok mu?

sanırım bu yok mongodb'de :s

select * from isim limit 500, 250

yapardık, 500'den itibaren ilk 250 tane değeri seçtirirdik mysql'de.

mongodb'de bunun karşılığı var mı?

geçen hafta bir kuş gelmişti bahçeye. aldım onu içeriye cik cik cik cik ötsün diye.

kafes falan aldım, koydum içeri. sonra farkettim ki mantarı var.
mantar ilacı ve vazelin ile tedavi ettim.
ama başının sol tarafndaki bütün tüyler döküldü. ilacın yan etkisi midir? neyden kaynaklanmıştır? kuşun sağlığı gayet iyi, uçuyor, yemek yiyor, su içiyor. ama eskiden mantar olan bölge artık kel.

zamanla tüyleri yeniden uzar mı yoksa ben mi ek bişiler yapmalıyım?

localde çalıştığım sitemi, vps'ime attım.
php'le ilgili sıkıntılar olduğunda (işte ne bileyim noktalı virgül kullanmayı unuttuğumda vs.) normalde hata mesajı vermesi gerekirken, hata mesajı vermiyor direkt "internal 500" hatası veriyor.

hata mesajını açmak için error reporting vs. yazdım ama hala direkt erişim hatası veriyor.

nasıl düzeltirim ki bunu?

buz mavisi pantolon alıcam. örnek var şurada: www.dockers.com şunun 1-2 ton daha koyusu da olabilir.

normalde dockersta hazır varken oradan alayım derdim ama dockers kadar bok bir marka yok. 150 lira veriyorsun pantolona, 3 kez yıkıyorsun laçkalaşıyor, çuvala dönüyor. kumaş türüne göre şerit şerit izler çıkıyor falan filan.

o yüzden paramızla rezil olmayalım. buz mavisi pantolon satan başka hangi marka var? ucuzcu da olabilir, önemli değil.

izmir'de yaşıyorum. bahçeli evlerin olduğu bir muhitteyiz.
yan evimize geçen sene birileri taşındı, evin annesi belediyede çalışıyor, feyzli bir mevkide. neyse, yavşa yavaş yerleştiler.

10-15 gün önce de bahçelerine dev bir su bidonu, daha doğrusu bidon değil, su tankı koydular. tahminim 5 metre küp falandır. ya da o civarlarda.

ulan, dedim ne alaka amk. işin kokusu sonradan çıktı; bunlar belediyeden torpilli. geçen sene ev tadilatı yaptıklarında, tüm molozu falan belediye araçlarıyla döktürttüler, dış duvarlarını yenilemek için belediyenin çimentosunu kullandılar.

şimdi de bunlar, habire bu su tankına belediyenin aracıyla su doldurtuyorlar, o suyla da güzelce bahçelerini suluyorlar. bitince, araç yeniden geliyor.

böyle bir orospu çocukluğu olur mu arkadaş?
belediyeye şikayet etsem, bunlar zaten belediyeden torpilli, kimi kime şikayet ediyorsun?

başka nereye şikayet edilir bunlar. yemin ederim gazeteci çağırtasım var, bütün evi belediyeye yaptırttılar rresmen.

bahçede bahçenin etrafını saran taşlar var, taş dediğim, kiremit gibi işte. (ulan aslında kiremit de değil de, neyse konu o değil :) ) bunların yüzeyi zamanın da etkisiyle pürüzlenmiş ve dolayısıyla üstlerindeki boyayı da atmış. boya yapınca da, pürüzlü yüzeyleri nedeniyle kötü bir görüntü oluşturuyor. (aslında siz bunları yerden 20 santim yüksekliğindeki bir duvar olarak da düşünebilirsiniz)

diyorum ki bunun üstüne güzelce sıva yapayım, düzleyim. ardından da boyarım.

hayatımda sıva yapmadım, sizce yapabilir miyim? bunun oranı nedir, hangi malzemeden ne oranda koymak gerekir?

(bir usta kadar pürüzsüz süreceğim demiyorum da, biraz düzleştirmek yeterli olur benim için zaten)

olabildiğince açıklayıcı olmaya çalışacağım ve kodumu da paylaşacağım en sonda. sıkıntım şu: pushstate ile url'le değişikliğinde sayfanın yeniden yüklenmemesini ve bulundğum sayfanın ajax ile basılmasını sağladım.

bu ne demek? url değişiyor, ama sayfa yenilenmiyor ve "main-div"im'in içine ajax ile yeni veriler yükleniyor, değişen linke göre.

şimdi, main-div'imin içinde bir adet slider var. ve bu slider, ajax ile main-div'in içine yüklendiği için çalışmıyor. (normalde bu sıkıntıyı .live() fonksiyonu ile çözüyoruz, ancak flexslider kullandığım için, bu sorunu çözemedim)

umarım açıklayıcı olmuşumdur. ajax ile basılan verilerde js'nin çalışmaması gibi bir sorun yaşıyorum kısaca.

bu soruna çözüm üretebilecek biri var mı?
kodlarımı paylaşıyorum:

1. pushstate kodlarım.

$(function() {
$('a').click(function(e) {
$("#loading").show();
href = $(this).attr("href");

loadContent(href);
startGame();
// HISTORY.PUSHSTATE
history.pushState('', 'New URL: '+href, href);
e.preventDefault();


});
// THIS EVENT MAKES SURE THAT THE BACK/FORWARD BUTTONS WORK AS WELL
window.onpopstate = function(event) {
$("#loading").show();
console.log("pathname: "+location.pathname);
var cont = window.location.href;
var strs = cont.split("?");
loadContent(strs[1]);
startGame();
};

});

function loadContent(url){
// USES JQUERY TO LOAD THE CONTENT
$.ajax({
type: "GET",
data: url,
url: "tema/project/content.php",
success: function(e){

$(".main-div").empty();
$(".main-div").append(e);
}
});
}

2. flexslider kodlarım:

$(function(){
SyntaxHighlighter.all();
});
$(window).load(function(){
$('.flexslider').flexslider({
animation: "slide",
direction: "vertical",

animationSpeed: 300,
start: function(slider){
$('body').removeClass('loading');
}
});
});

metni iki yana yasla dedim,
hecelemeyi açtım.

normalde yapması gereken şey kelimeleri olabildiğince sağa sola yaslayıp taşan bölümü kesme işareti ile bir alt satıra atmak.

ama fotoğraftaki gibi bölmeler yapmış metnin anasını bellemiş adeta.
iki yana yasla yapmak durumundayım çünkü yazının formatı bu ve görselliği bozamam.

bunun çözümü var mı? word olması bile şart değil, word dosyamı aktarabileceğim başka bir platform varsa orada da düzeltebilirim. yeter ki çözümü olsun.

excel'den word'e attğım veriler tablo şeklinde gidiyor da.
bunu direkt birebir gönderme şansım yok mu? exceldeki satırların worddeki karşılığı paragraf olacak şekilde?

her gün boş durduğum her an gereksiz gereksiz şeylere çözüm üretmeye çalışıp duruyorum. (o sorunun çözülüp çözülmediği önemsiz)

örnek veriyorum: mesela sabah nerden aklıma geldi bilmiyorum da, "tüm paralar kalkıp sadece kart kullanıldığında şu şifre muhabbetine çok vakit kaybedilir.
şifresiz yapsan, bu sefer de hırsızlık kol gezer.
sadece 10tl'ye kadar alışverişi şifresiz yaptırsan, bu sefer 10'ar 10'ar halleder hırsızlar.
10tl'ye kadar alışverişi şifresiz yapıp saatte de 25tl'lik olarak sınırlandırsan, bu da çok saçma.

o zaman şöyle bişi yapsak; kartı parmak kadar bir alete takıp şifreyi peşinen girsek ve o şifreyi karta girdikten sonra 15 dakika boyunca şifre sormasa. bak bu pratik olurdu işte, marktlerde vs şifre sırası beklenmezdi"

gibi bir sonuca ulaştırdım.
şimdi, bu basit bir örnek. günde herhalde 5-10 soruna durduk yere çözüm bulmaya çalışırken buluyorum kendimi.

mesela dün, son model olduğu için camı açılamayan otobüs/dolmuşlarda klimayı açmayan yavşak şoförlere napıalbilir diye düşündüm. onu da dış ısıya göre otomatik devreye giren klima muhabbetiyle çözdüm.

daha çözmeye çalışıp da unuttuğum binlerce muhabbet var anasını satayım. var mı böyle bir hastalık yoska herkes mi böyle.

benim babamın da, amcamın da ön dişinde çürük vardı. sanırım genetik bir şey, aynı çürük bende de oldu.

8 sene önce falan o bölgeye dolgu yaptırttım.
dün o diş bir anda, hiçbir sıkıntı yokken aniden ağrımaya başladı. hem de baya ağrıdı, yemek yiyemedim, dokundukça ağrıyordu.

bugün doktora gittim, dolgu yaptı. sanırım hem eski dolgu düşmüş, hem de çürüme başlamış yine. dolgu yapalım, olmazsa kanal tedavisi yapıcaz dedi.

şuan evdeyim, dişim hala acıyor. yani herhangi bir temas olmadığında bir ağrı yok, ama bir şey yemeye, ısırmaya çalıştığımda ya da dişime dokunduğumda ağrı başlıyor.

başka bir deyişle, dolgu da bir boka yaramadı gibi görünüyor. kanal tedavisine geçicez gibi.

ama bu kanal tedavisi de üzücü bir durum, dişi öldürecekler neticede. ve nette okuduğum kadarıyla diş zamanla kararıyormuş hatta duruma göre diş düşebiliyormuş bile kanaldan sonra. öyle bi durum olursa ben naparım arkadaşlar ön dişsiz ? :s

edit: bu arada 1-2 gün daha beklememe gerek var mı sizce, yoksa direkt yarın gideyim mi doktora dolgu bir boka yaramadı, kazalım, diye?

window.location.href var. ama bu tüm linki alıyor.
blabla.com?git=anasayfa olan linkte "sadece git'in belirttiği bölümü al" deme gibi bir şansımız yok mu? illa splitle vs. mi halledicez?

yoğunluktan dolayı 1 senedir bahçeyle ilgilenemedim. boka döndü.

bugün yabani otları falan temizlemeye başladım. dikenli, 1 metre uzunluğunda dalgalar var. neyse, temizledim zaten büyük bölümünü 7den beri, sıkıntı yok.

ama toprak böcek dolu, etraf böcek dolu.

şimdi ilaçtır, zehirdir (zehir olmasın gerçi, kediler var, kaplumbağa var ölmesinler bi de yanlışlıkla) ne alayım ben?

bu otlar da muhtemelen tekrar çıkar. onlar da çıkmasın, öyle bişey dökeyim yani. attığım yerde kök, tohum, karınca, böcek alayını yok etsin. aklıma asit dökmek geldi ama toprağı hepten bok etmeyelim.

hem ilaçlı müdahale, hem de başka (işte haftada bir çapalama vs.) öneriler lazım bana. en etkilisi lazım, çok etkilisi lazım. bahçeyi toparlamam gerekiyor (zaten bahçeye çim ekmiyorum, sarmaşıklar, ortancalar falan var. onlar da belirli bölgelerde, yani onlar dışındaki tüm doğal yaşamı öldürebilirim sıkıntı yok)

dişlerimle ilgili ciddi sıkıntlar çekiyorum. şekli değil, ama sağlamlığı nedeniyle kısa zaman içinde bir kaç tane azı dişimi kaybetmemi bekliyorum. (bugüne kadar yapmadığım hiçbir şey kalmadı ama yine de dişler çürüdü.)

diş çektirmek zorunda kalmak korkutucu bir şey. ama sonum belli malesef.

neyse, çivili mivili dişler oluyor. ismi nedir bilmiyorum.
bu tür dişlerin zararları neler? sıkıntıları neler? örneğin azı dişimi çektirdikten sonra oraya bu yöntemle bir diş yaptırırsam ne gibi dezavantajları olur?

diğer bir soru da, bunlar tek tek yapılıyor mu? yani dişler gittikçe ondan kalan boşluğu bu şekilde doldurtabiliyor muyuz? yoksa tek bir seferde mi yaptırmak gerekiyor?

arkadaşlar bahçeye muhabbet kuşu geldi. ergen boyutlarda bişi.
yorgun olduğu için hemen elle yakalayıp eve soktum. (hava yağmurlu)

evde kafes vs. yok. şimdi su ve yem alacam. (yemi aktar satıyor kafes yok onda da)

ulen kıyamam da ben hayvanları kafeslemeye. kedim, kaplumbağam köpeğim vs hepsini bahçemde büyüttüm özgür özgür takılıyorlar içim rahat ediyor.

bu hayvanı bi kafeste çürütmemek için napsam ki? salarsam ölür gibi dışarıda :s

edit: bu arada arkadaş kafesle geldi, kafese koydum şimdilik. en temizi ben kafesin kapağını hep açık bırakayım evde takılsın istediği gibi. kediyi eve aldığımda kapatırım tekrar

bugün damat'tan mesaj geldi, 250tl indirim çeki kazandınız. promosyon kodunuz şudur diye.

herhangi bir kullanım alt limiti vs. bir şey var mı? (işte 1000 liralık alışveriş yapana gibi) mesajda hiçbir detay verilmemiş de.

niye sorduğumu sormayın :)

www.hardrockhotel.com

soldan 2. elemanın tipi nasıl arkadaşlar? (kızlı erkekli cevaplansın sıkıntı yok)

not: eşcinsel değilim.

edit: neyse, bu arada sorma sebebim de bana neredeyse ikizim kadar benziyor da, kendimi böyle tipsiz zannetmezdim hafif bir hayal kırıklığı oldu :)

(insanın aynada kendine bakması ile, kendisine tıpa tıp benzeyen birine bakması arasında fark varmış :) )

sanırım ben 1 haftadır uyumuyorum. bayılıyorum.
ne ara uyku pozisyonunu bile hatırlamıyorum resmen. tek hatırladığım en son bilgisayarın başında olduğum (bilgisayar yatağın yanında tabi) ve hiç uykum gelmemişş olması.

sonra sabah bi uyanıyorum. bilgisayar açık. uyumuşum. ulan ne ara ya?

eskiden uyurgezerlik gibi bir davranışım vardı. duvarda örümcekler falan görürdüm hatta bir keresinde uyurgezerliğim tavan yapmıştı ve duvardaki örümcekleri tekmelemeye başlamıştım bütün gücümle. öyle ki, ya duvar ya da benim kemiğim kırılacaktı. o raddeye gelmişti şiddet.

neyse, o günlerin üstünden 7-8 sene geçti nerdeyse.
hem bu bayılma gibi uyumalar yeniden başladı, hem de 4 gece önce yine ufak bir uyurgezerlik daha doğrusu halisünasyon yaşadım. (yine duvarda bir şey gördüm, fare ya da büyükçe bir örümcek)

ulan öyle de büyük bir bela ki, uyanık sanıyorum knedimi ve "lütfen şu duvarda gördüğüm gerçek olmasın" diyorum, lütfen lütfen lütfen. ama gerçek sanıyorum, sonra hepsinin hayal olduğunu farkediyorum.

vay anasını aslnda ben deliyim galiba :S

digitalocean'da bir adet vps'im var.
terminal ile kullanıyorum.

neyse, bunun üstüne 2 ayrı alan adı alabilir miyiz? alırsak nasıl alırız?

www klasörünün içinde site1 ve site2 diye iki klasör oluşturup domain directory'si belirtirken o klasörleri mi seçmek gerekiyor?

not: daha önce ssh üzerinden hiç domain aktarma işi yapmadım.

1. şimdi bir yerden veri çekeceğim. veri çekme işlemi yarıda kalırsa, nerede kaldığımı bileyim ve o noktadan devam edeyim diye bir txt dosyasının içine her veri alışverişinden sonra kaldıgım yeri yazıdrmak istiyorum php ile.

2. bu işlemi nasıl yapabilirim?

3. bu işlem, ciddi bir vakit kaybı yaratır mı? 6000 adet veriyle işim var, yani 6000 defa dosyaya işlem yazdıracağım. 30 dakika falan uzatacaksa sıkıntı değil ama 3 saat 4 saat farkettirirse hiç uğraşmayayım.

dün gece aşırı yüksek sesli müzikten sonra kulak çınlaması başladı.

normalde hep olurdu, ama bu seefer hala geçmiş değil. sinirimi bozmaya başladı, zor duyuyorum şuan. (zor dediysem, normalden daha az yani)

bu arada anladım ki ben artık yaşlıyım. coşmak eğlenmek dans etmek geçti benden. istanbuldan arkadaş gelmişti, eğlenelim bari dedik. önce belim ağrıdı, ardından diz kapaklarım. mekandan çıktık o dakkadan beri de kulağım pert. vay anasını ya.

ağrıdan kolumu kaldıracak halim yok şuan. ve gecenin bu saatinde yazıyorum.

1 ay önce falan diş hastanesine gittim. zaten o gün moralim son derece bozuldu. her gün, hiç aksatmadan dişlerimi fırçalamama rağmen dişlerim harap olmuş. dışarıdan nokta kadar bile diyemeyeceğim dişteki izlerin altı komple, neredeyse tüm dişi kaplayacak kadar çürükmüş. doktor kazdıkça ben gözlerime inanamadım. dişçi koltuğunda ağlayacaktım zaten üzüntüden.

dışarıdan bakıyorsun, bir felaket yok. belki çürük başlangıcı diyebileceğin durumda, ama röntengde bir çıkıyor ki neredeyse sinire kadar çürümüş diş.

neyse, azı dişlerimin neredeyse tamamına dolgu yaptı.
bilmiyorum, pek iyi mi yapamadı, benim dişler mi mahvoldu. anlamadım ama pek faydasını görmedim. ağrıyı kesti, ama soğuk su vs. içmem hayal oldu.

bugün gündüzden beri de, azı dişlerimin birinde dayanılmayacak bir ağrı başladı. gözümü kapatıp uyumaya çalışıyorum ama bu ağrının tarifi yok, uyuyamıyorum.

tekrar diş hastanesine mi gitsem diye düşünüyorum.
yoksa özel dişçiye mi?

özel dişçide; röntgen çektirip birkaç dişime tekrar dolgu yaptırdığımı vs. düşünürsek veya bir dişi çektirmek zorunda kaldığımı ya da kanal tedavisi yaptırmam gerektiğini düşünürsek. aşağı yukarı ne kadar tutar?

(diş çekmeye genelde x tl alıyorlar, röntgen için genelde y tl alıyorlar. dolguya şunu, kanal tedavisine bunu alıyorlar gibi bir cevap bekliyorum.)

izmirdeyim, tavsiye edeceğiniz bir diş doktoru varsa, pazartesiye kadar ölmeden dayanmayı başarırsam ona gideyim.

Arkadaşlar linkte gördüğünüz üzere tekerlekli sandalyeli silueti var.
bunun bana olabildiğince aynısının vektörel bir çizimi lazım, hatta photoshop brush mı deniyor nedir, o olsa çok daha muhteşem bile olur.

nette wheelchair photoshop brushes tarzında aramalar yaptım ama genelde uyarı tabelası şeklinde şeyler çıktı.

eğer çok zahmet verici bir şey değilse, bir kıyak yapabilirseniz minnettar olurum.

tadı acaip hoşuma gidiyor. atıyorum damağa, 15 dakka emiyorum.

ama her gün daha fazla tüketmeye başladım bundan.

zararı nedir bu ilacın? (hani normalde, başınız hafif ağrır ama ağrı kesici içmezsiniz ya nasıl olsa geçecek diye. ben midemdeki en ufak bir yanmada atıyorum rennie'yi)

1. bir adet php dosyam var. bir tıkladığımda, işlem aşağı yukarı 55-60 saat sürüyor. (set_time_limit(0) olarak ayarlandı) bu arada dosya vps'imde duruyor.

2. ben bilgisayarımdan bu dosyayı çalıştırmak için ipadresim/directory/dosyaadi.php 'ye tıkladığımda dosya çalışmaya başlıyor. ancak ben bilgisayarımı kapattığımda çalışması duruyor.

3. bunu nasıl halledebilirim? ben bir tıklayayım, bilgisayarım kapansa da kapanmasa da dosya çalışmaya devam etsin.

4. easycron ile çözebileceğimi düşündüm ancak easycron'da tıklama komutu verdirdiğimde dosya işlemini 60 saniye içinde tamamlamazsa hataya düşüyor.

örnek: (klişe) lenka - everything at once.

örnek: (popüler) taylor swift - i knew you were trouble

örnek: (meşhur) one way or another

eski olur, yeni olur, o olur bu olur farketmez.

word'de metni "iki yana yasla" konumuna getirdiğimde, metinde boşluk sıkıntısı oluyor.

örneğin;

"ali kemal bugün uzaya gitti" gibi bir metin var. sağa sola yasla dediğimizde;

"ali kemal bugün" gibi kelimeler arasında dev boşluklar bırakıyor, tam yaslama yapabilmek için. photoshop'ta bunun çözümü vardı ama word'de bulamadım. baya da baktım ama...

1. kesinlikle rock, metal olmayacak. Kesinlikle rap, hiphop vb. olmayacak.
2. lana del rey, adele, winehouse tarzı bir şeyler olabilir.
3. napolitan tarzı müzikler de olabilir.
4. aşırı hareketli şeyler olmaması da önemli.
5. çok eski, çok yeni, türkçe veya yabancı olabilir önemli değil.

aklınıza gelenleri dökün :(

localhostumda her şeyin utf8 olarak ayarlı.
buradaki veritabanımda da karakterler gayet sıkıntısız.

bu veritabanı ftp ile vps'ime attım ve;

mysql -u root -p db_adi < yuklenecek.sql

komutu ile yükledim. hop, o da ne? veritabanımda türkçe karakter sıkıntıları çıktı.

vps'imdeki veritabanım da utf8 olarka ayarlı, atılan veritabanına bakıyorum her şeyi utf8. ama türkçe karakter sıkıntısı var.

neyi yanlış yapmış olabilirim? belli ki, veritabanı yüklenirken bir sıkıntı çıkıyor.

media.edge-online.com

şimdi gördüğünüz gibi 2 boyutlu "silüet" tarzı bir grafikleme. bunun adı noluyor? direkt belli bir adı var mı?

bunu soruyorum çünkü, bu gibi grafiklemeyle yapılmış tekerlekli sandalyeli bir resim arıyorum ya da bu grafiklemenin adını öğrenirsem internette grafikçilerden böyle bir şey yapmalarını talep edeceğim.

edit: intepid.com gibi.

şimdi, köşe yazısı düşünelim.

200px genişliğinde.

sol üstte yazarın bir resmi var. 80px genişliğinde.

sonra yazı yazıyor.

yazının resimle aynı hizada olan bölümü 120px'e yerleşiyor. ardından resimle aynı hizada olmayan bölümü 200px'in tamamını kaplıyor.

(açıklayıcı olamadım mı :( )

var mı böyle bir komut?

ne zamandır kullanmıyordum. komutların çoğunu unutmuşum.

tam hatırlamıyorum ama bir komutla, toptan bir şeyler yüklüyorduk. böylelikle php'nin tüm modülleri yüklenmiş oluyordu. kaç saattir internet geçmişimi tarıyorum o komutu bulmak için ama hala keşfedemedim.

daha önce de sormuştum. cevap da gelmişti, son kez sorup kararımı vermeyi düşünüyorum.

1. natro'nun paylaşımlı hostinginden bıktım. sitemde trafik olmadığı anlarda bile kasılıyor, takılıyor, hata veriyor. bu durum sinirimi yıpratıyor artık.

2. daha önce digitalocean.com'dan basit bir hizmet almıştım, mongodb kullanımını öğrenmek için. ve memnun da kalmıştım. bu arada hizmetleri de şurada: www.digitalocean.com

3. şimdi diyorum ki, paylaşımlı hosting yerine digital ocean'ın yukarıdaki hizmetlerindne herhangi birini mi seçsem?

4. sitem, ürün tanıtımlı bir site. günde 150 kişi civarı giriyor, fazla bir trafik yok yani. yer kaplayan tek şey 200.000 adet ürünün fotoğrafları ki o da toplam 4gb yer kaplıyor. natro'daki hesabımdan trafik durumuna baktım ama 0mb trafik yazıyor, sanırım sınırsız trafik olunca trafiği hesaplamıyorlar.

5. ne tavsiye edersiniz? digitalocean'daki vps'lerden birine geçeyim mi, natro'da yaşadığım yavaşlama ve hata alma sıkıntılarını yaşar mıyım? hangisine geçeyim? güvenlikle ilgili sıkıntılar yaşar mıyım? ya da ne tür sıkıntılar yaşarım?

sıkıntım şu:

diyelim ki 960px'lik bir div'imiz var.

bu div'in içine bir adet ul yerleştirdim.

ve ul'nin içine de haliyle li'ler yerleştirdim.

li'ler toplam 770px yer kapladığı için, sağ tarafta 190px'lik bir boşluk kalıyor. istiyorum ki, li'ler kendi boyutlarını "sağa sola tam gelecek şekilde" ayarlasınlar. ama nasıl ayarlasınlar?

(javascript ile li sayısını alıp div genişliğini böldürdüm ve li başına düşen genişliği her bir li'ye atadım. ama bu sefer de öbüründen daha uzun içeriğe sahip li'de sıkıntı çıkıyor, sığamadığı için)

şimdi arkadaşlar, ekteki resim gördüğünüz gibi son derece basit görünüşlü bir şey. ama bilmeyen adama her şey zor tabii. bu sıralar da photoshopta baya vakit geçiriyorum ve öğrenmek istiyorum.

1. arkaplanda çapraz şeritler var. bunu en pratik nasıl yapıyoruz photoshopta? (şeritler dediğim, bildiğiniz çizgi)

2. linkteki resimde bir doku var. yani dümdüz bir renk değil, rengin aynı olduğu noktalarda bile bir doku izlenimi bırakan, ben diyeyim kabartma siz diyin başka bir şey, var. bu tip şeyleri nasıl üretebiliyoruz?

onun dışında şu resimde yapmayı bildiğim tek şey, sol alttan bir lightining effect verilmiş olması :)

www.replikler.net

www.downforeveryoneorjustme.com da up gözüküyor ama ben bir türlü giremiyorum. aynı sitenin anasayfasına girebiliyorum :S

natro'da bir hostingimiz vardı, hala var. ama sinirlerimi bozuyor, sürekli takılmalar, yavaşlamalar. zaten yapabileceklerimizin limitli oluşu da ayrı bir sinir bozuntusu.

ben bir süre önce mongodb üstünde çalışmalar yapabilmek için www.digitalocean.com şu planlardan birini satın almıştım. herhangi bir site kurmadım, sadece mongodb ile çalıştım ve ip üzerinden de kendim birkaç transfer denedim vs. çok da memnundum digitalocean'dan, inanılmaz iyiydi hatta.

soruma gelecek olursak: ben açıkçası tüm kontrolün bizde olduğu sistemlerde daha önce fazla çalışmadım. bir çok güvenlik açığı olabilir, bilemiyorum. ama bir yandan da paylaşımlı hostinglerdeki bitmek bilmeyen problemlerden de inanılmaz sıkıldım.

sitemizde ürün satıyoruz. aşağı yukarı 200.000 tane ürün ve bunların resimleri vs. var. (resimler toplam 4gb tutuyor, tanesi 20kb dolaylarında ortalama. hatta çoğu 3-4kb) yani trafiğin yapısını düşünmüşsünüzdür herhalde. (bu arada günde 100-150 kişi giriyor. pek trafik yok yani.)

sizce digital ocean'da ssh'li bir sunucuya geçeyim mi? geçersem linkteki hangi paketi satın alayım? ve;

- daha önce dediğim gibi mongodb üstünde vs. çalışmalar yaptım. o yüzden az da olsa ssh konusunda bilgi sahibi oldum. sizce siteyi bu şekilde kotarayım mı?

- en bilmediğim konu domain konusu. natro'daki domainimi buraya nasıl aktarabilirim?

ek öneriler?

şu entrym: eksisozluk.com
ve şu entrym: eksisozluk.com

her ikisini de dün, çok kısa süre farkla yazdım.

alttaki entrym dünün en beğenilen entrylerine girmiş. yani mantıken üstteki entrymden daha çok olumlu oy almış.

ama üstteki entrym profilimdeki en beğenilen entrylerin zirvesine çıkmış.

inanılmaz mantıksız değil mi yau?

photoshopta dosyamı png kaydedemiyorum.

aslında jpg dışında hiçbir seçenek çıkmıyor.

hiçbir şey de uygulamadım dosyaya, bomboş dosyayı png olarak kaydetmek istiyorum (10px 50px lacivert bir arkaplan, hepsi bu)

sebebi nolabilir?

nette bulamadım.

geçen gün izmir fuarında anonsçu muzaffer tayyip uslu'nun çok hoşuma giden bir şiirni okudu.

çocuk olsaydık da çiçek toplasaydı şimdi günahkar ellerimiz gibi bişidi.

beğendim ve tekrar okumak istedim ama google'da bulamadım.
buldurabilecek var mı=

birazdan satın alacağım da, online müsabaka vb. bir engel yok değil mi?
cd'den nasıl almışsak aynı şekilde tüm özelliklerini kullanabiliyoruz yani dimi?

türkiye ile ilgili bir entry girmiştim. belki gören olmuştur: eksisozluk.com

neyse, buradaki maddelerde de belirtmiştim "yolladığımız çilekler rusya gümrüğünden geri dönüyor. hormon vb. sebeplerden ötürü" diye.

birkaç gündür facebookta "paralı reklam" ile ekranıma gelen bir yazı farkediverdim:
-----------------
Çileğe kırmızı rengini veren maddenin sağlığa oldukça faydalı olduğunu biliyor muydun?

Antosiyanin adlı bu maddenin kanser oluşumunu önleyen, yaşlanmayı geciktiren ve enfeksiyonlardan koruyan bir etkiye sahiptir.

Çilek, bir diğer antioksidan vitamin olan C vitamininin de oldukça iyi bir kaynağıdır. 100 gram çilek günlük C vitamini ihtiyacının neredeyse hepsini karşılar.

1 porsiyon meyve 12-15 adet çileğe denktir. Bu nedenle sağlıklı beslenme programlarında çileği gönül rahatlığıyla tüketebilirsin.

1 adet çilek 5 kaloridir.
--------------

ve şuan kıllatmaya başladım. götte patlayan çilekleri bize çatır çatır yedirmek için bu gibi ucuz numaralara mı başladı "sosyal medya zekileri" yoksa ben mi fazla kıllatıyorum?

mayıs da geliyor. hava durumuna baktım 30'lara da çıkıyoruz.
daha da yağmur yağar mı izmir'e?

spor aletlerini bahçeye çıkarıcam da, akşam eve geldiğimde hepsini sırılsıklam ve paslı bulmayayım istiyorum.