Ekşi Duyuru

Hangi gün veriliyor?

yılbaşına rağmen sakinliğini koruyabilen, içkimizi içip efendi gibi yemeğimizi yiyebileceğimiz bir yer var mıdır istanbul avrupa yakasında?
yoksa illa her yer cümbür cemaat mi olur, en efendi yer bile kendini bozar mı?

önümüz kış, yağmur kar çamur derken ayakkapların ömründen ömür gidiyor. bu spreyler işe yarıyor mu?

Saatine ne kadar fiyat biçilmeli sizce? nedir bunun piyasası?

alacağımdan değil de merak ettim. pek çok ülkenin vatandaşı türkiye'den ev alabiliyor. ve buranın vatandaşı olma şartı da aranmıyor. peki bizim tarafımızda durum nedir? hangi ülkelerden gidip de ev alabilir ve vatandaşı olmasak da evimizde takılabiliriz acep?

selamlar sevgili survivorlar,

saroz'a daha önce hiç gitmedim. ama bu haftasonu arkadaşlar kampa davet etti. arabayla gidilecek ve onlar bir kamp alanından bahsettiler. bense kamp denilen olayı ıssız koylarda falan doğayla ve kendimle tamamen başbaşa olduğum yerlerde yapmayı seven, şahsına münasır biriyim. öyle sağımda solumda insan olsun istemem. yoksa giderim otelde kalırım amk ne uğraşıcam.

neyse, bu arkadaşın dediği yer hakkında bilgisi olan var mıdır? saroz'daki kamp alanı ya da alanları nasıl, kalabalık mıdır falan filan?

panoramio.com/photos/original/28485008.jpg

başka bir şehirdeki tanıdık benim yerime halledecek pasaportuyla ama telefonu isterler mi bilemedim. adamı boş yere yollamayalım

geçenlerde bu konu hakkında bir haber çıkmıştı radikal'de. sayısal loto çekilişleri artık canlı yayınlanmak yerine banttan veriliyormuş falan. çekiliş sonuçlarında dönen birkaç garip durumdan daha bahsediyordu. arada sırada sayısal falan oynar şansımı denerdim artık onu da bıraktım.

sizce gerçekten var mıdır böyle bir şey? baktığında çok olası geliyor birtakım insanların şans oyunlarından ceplerini doldurmaları. sonuçta noter dediğin de android değil insan amk.

bilgisayarımı hdmi ile tv'ye bağlamak suretiyle bol bol film ve dizi izleyen bir insanım. fiyatı 300 tl'yi geçmeyecek güzel bir hoparlör sistemi önerseniz de bilgisayara bağlamalı falan, kendime gelsem kulaklarımın pası silinse.

bu aralar ağva'ya gidilir mi? kışın gittim ıssız sakindi ama şimdi curcuna mıdır bir fikrim yok.
gidilirse nerede kalınır şöyle haftasonu 2 günlüğüne kafa dinlemek için?

geçen gün biri köpeğini yemiş. bugün de çin'de adamın biri arabasından inip kadının birine saldırmış ve kadının yüzünü yemeye başlamış. hayır anlamadım şey bugüne kadar yoktu böyle bir şey, şimdi noluyor da arka arkaya aynı tip olayları duyuyoruz. siz ne düşünüyorsunuz lan? ortaya çıkan ilk haberin arkasından global bir etkilenme mi söz konusu acaba diyorum ben?

yoksa zaten oluyordu böyle şeyler de basın ilk haber yankı uyandırdı diye bu tip haberleri arka arkaya vermeye mi başladı diye bir soru geliyor aklıma ama bu da saçma geliyor.

üçüncü bir olasılık olarak bir zombi istilasına çok yaklaştık diyebilirim, bunlar da ilk etkileri... ona göre silahlanalım bişi yapalım. atara atar kader bize ne yazar

nasıldır bu site, siparişleri zamanında ulaştırıyorlar mı? iyi midir hoş mudur?

sabah aynı duyuruyu açtım ancak akşam vakti daha fazla insanın duyuruda olması dolayısıyla arkalarda kaynadı gitti diye yeniden açmak istedim. bir öncekini de merak eden başka yazarlar olduğu için şimdilik silmiyorum. cevap bulabilirsek onlara da iletecek ve sileceğim. şöyle ki;

yıllar önce izlediğim bir kısa filmdi. sanki norveç, isveç öyle iskandinav ülkelerine ait bir şeydi. ama emin değilim.

bir kadın bir akşam evde yalnız... kocasıyla birlikte çıktığı en son tatilin fotoğraflarına bakıyor. derken baktığı her fotoğrafta arka planda kırmızı kazaklı bir adamın olduğunu görüyor. adam fotoğrafta nerede olursa olsun sürekli objektife bakıyor. yani bunları takip ediyor gibi. sonra kadın kalkıp gidiyor eski foto albümlerinden birini alıyor ve bakıyor ki aynı dalyarak oradaki fotoğraflarda da var. uzun bir süre önce çekilmiş fotoğraflarda bile yine aynı kazağıyla sürekli fotoğrafı çeken kişiye bakıyor yani piç. tam bu sırada elektrikler kesiliyordu evin içinde ve ben de buraya kadar izleyebildim filmi.

(üniversite etkinliği gibi bir şeyde gösteriliyordu ve program sarktı diye yarısında kestiler.)

bi bulduralım be...

ya yıllar önce bir kısa film izlemiştim. sanki norveç, isveç öyle iskandinav ülkelerine ait bir şeydi.

bir kadın bir akşam evde yalnız... kocasıyla birlikte çıktığı en son tatilin fotoğraflarına bakıyor. derken baktığı her fotoğrafta arka planda kırmızı kazaklı bir adamın olduğunu görüyor. adam fotoğrafta nerede olursa olsun sürekli objektife bakıyor. yani bunları takip ediyor gibi. sonra kadın kalkıp gidiyor eski foto albümlerinden birini alıyor ve bakıyor ki aynı dalyarak oradaki fotoğraflarda da var. uzun bir süre önce çekilmiş fotoğraflarda bile yine aynı kazağıyla sürekli fotoğrafı çeken kişiye bakıyor yani piç. tam bu sırada elektrikler kesiliyordu evin içinde ve ben de buraya kadar izleyebildim filmi.

eskiden de sormuştum burada, ama bir cevap alamamıştım. film yine aklıma geldi ve şimdi duyuruda daha fazla kişi var diye umudum yeşerdi.

sevgili donald draper'lar,

şimdi bu son ötv indirimi ile ne kadar düştü ya da düşer bu viski fiyatları. jack daniels 79 tl idi en son. markete bakamadım bugün zaten hemen yansır mı onu da bilmiyorum ya.

Şimdi yarın ya da pazartesi bir mangal olayına giresimiz var. hazır mangal ve et depolanıp adalara kaçalım diyoruz. burgazada'nın tepesindeki alana daha önce çıkmış ve beğenmiştim.lakin orada mangal yapmak serbest mi bilmiyorum.

onun dışında heybeliada'da güzel sakin insanların doluşmadığı bir yer mevcut mudur? ne önerirsiniz?

şu 25-30 km'ye kadar bilimum zımbırtıyı balonla çıkararak paylaşılan videolar var. bu balonlar nerede bulunur?

bu arkadaşlar yeni kombi takıldıktan sonra kontrol için gelip onay veriyolarmış. onsuz kullanamıyormuşuz. bugün kombi değişti ve tesisatçı bildirim yaptı sanırım. igdaş geri dönüp şu gün şu saatte geliyoruz diyormuş ama onlar arayana kadar merak ettim. ne kadar sürede geliyorlar kontrole?

bilgisi olan?

bazı sorularım var sevgili duyuru sakinleri;

kendi film projesi için bakanlıktan destek alan yönetmenler senaristler sanata gönül vermiş gençler var mı burada? nasıl işliyor bu süreç? zor mu kolay mı işin içinde başka işler var mı? teşvik parası bakanlık tarafından ödendikten sonra süreç nasıl işliyor?

kişi aldığı parayı nerelere harcadığını adım adım bildiriyor mu bakanlığa yoksa aldığı para onun istediği yere harcar, yeter ki sonunda eserini tamamlasın kafası mı?

merakımı giderin hadi rahatlatın beni.

şimdi bende macbook var ama yurtdışından geldiği için klavyesi türkçe karakter yoksunu.
herhangi bir yerde control ve i tuşuna basınca çift tırnak yapıyor. ama word'te bu kombinasyon nedense çalışmıyor.
nasıl yapıyoruz word'te çift tırnak olayını?

Sevgili Bill Gates'ler,

Başlık biraz kanun ismi gibi oldu ama idare edin.
birkaç gün önce chrome behance.net ve twitter gibi sitelerin fontlarını bozuk göstermeye başladı. resimdeki gibi; font biraz condensed şekilde ve anti alias'lı değil gibi. sayfanın tamamı böyle olunca okumak baya güç.

chrome'la ilgili bir sorun sandım ama mozilla'da da aynı şeyi yapıyor.

font ayarlarına baktım her şey normal. windows'ta clear type açık. zaten her site değil bazı siteler bu şekilde karşıma çıkıyor.
nasıl çözeceğim yahu ben bu sorunu?

ben internetten öğrenci akbilinin vizesi için kayıt yaptırmıştım. 5 tl'lik vize ücreti de akbilimden düşülsün dedim. birkaç gün sonra yükleme yaptığımda otomatik olarak 5 tl'yi de düştüler nitekim.

ama bugün otobüse bindiğimde akbilimden tam para kesti. ve sanırım böyle devam edecek. nereye gideyim ne yapayım, başına gelmiş olan başkası var mı?
s.kicem bunların yapacakları işi zaten.

www.youtube.com

şu reklamda çalan, bir aralar türk televizyonlarında da sıkça kullanılan müzik neydi yahu?

google'da baktım ettim ama sonuçta standart verilerle dönüyor. son zamanda ağva'ya gitmiş duyuru camiasının deneyimlerinden faydalansam fena olmaz dedim. teşekkürler saygılar sevgiler.

ben garanti bankasının ailem garantide sigortasını yaptırmıştım. şimdi bir çilingir çağırma durumu oluştu. ama bunun için hangi numarayı arayıp da çilingir çağıracağımı hiçbir yerde bulamadım. evet sigortadan yararlanma konularında çok cahilim. aydınlatın lütfen beni.

italya'dan bir şişe, iki şişe jack daniels alsam. sonra türkiye'de havaalanında free shop'tan da bir şişe alsam ikisini de üçünü de sokabiliyor muyum türkiye'ye sorunsuz?
yoksa ne olursa olsun 1 litre sınırı mı var?

sevgili duyuru sakinleri,

2-3 gün sonra roma'da olacağım. türkiye'ye dönüş uçağım fiumicino'dan kalkıyor. hostelworld.com'a girdiğimde kalacak yer için şehir seçin diyor. romayı dörde bölmüşler; ciampino, castilli romani, ostilli antica, fuimicino


bunlardan hangisinde kalmak mantıklı olur. fuimicino dışındaki bi yerden hostel ayarlasam havaalanına gitmek dert olur mu?
ya da gezip görülecek yerler için en uygunu hangisidir.?

teşekkürler şimdiden

sevgili evliya çelebiler,
19 hazirandan itibaren amsterdam'da olacağım. orada birkaç günün ardından belçika'dan olmak üzere aşağılara doğru salınacağım bir yolculuk planlıyorum. tek başımayım, planlarım da son derece esnek.

son zamanlarda çok interrail duyurusu vardı. ola ki o tarihlerde avrupa'nın güzide köşelerinde yollarımız kesişiyordur birer bira içmek fena olmaz.
öpüyorum

seyahatlerde kullanmak amaçlı küçük bir netbook almaya karar verdim.
internet ve yazı ağırlıklı olarak kullanacağım.
görüntüsü şık, özellikleri iyi, fiyatı da makul olsun, diyerek bir sürü şey istemekteyim. ne var tavsiye edebileceğiniz?

teşekkürler şimdiden.

internette nereden yaptırabilirim. ve ne kadar ödemem gerekir?
vize için lazım, hiç kullanmayacağım. şöle 5-10 euroya bi rezervasyon yaptırabiliyosam süper olur

şimdi yarın buraya başvuracağım.
tüm belgeleri tamamladım. iş yerindne aldığım izin belgesi var ve 15-25 haziran tarihlerinde izinlidir yazıyor. gidiş tarihim belli hostelde rezervasyonum var ama tatilimin sonrası belli değil. yani nerden döneceğim belli değil.

bir yandan da gerekli belgeler arasında diğer schengen ülkelerinin de gezileceğini gösteren bir seyahat programı diye bir şey var. şimdi ben dönüş bileti için yine hollanda'dan dönüş yerine almanya'dan türkiyeye dönüş bileti alsam bu durum onlarda pozitif bir etki mi yaratır negatif mi?

tatile hollanda'da başlayacağım ve sonra almanya'ya geçip ordan döneceğimi ifade etmek adına. dönüşü de hollandadan alsam bu sefer de diğer ülkeleri gezeceğime dair bir şey sunamıyorum adama. ne yapsam?

20'lik dişlerimi çektireceğim. beşiktaş/taksim/ortaköy civarında önerebileceğiniz bir diş hekimi var mı? aile dostu olur tanıdık olur vs. çok makbule geçer bu hafta içinde halletmek istiyorum.
sevgiler

ya akustik gitarımın tellerini 3. kere değiştirdikten sonra sap ayarı yapılması kaçınılmaz oldu. artık teller fretlere çarpıp cızırtı yapıyor. bunu taksimde nereye kaça yaptırırım sevgili eric clapton'lar?

çalışma saatleri bittiği için arayıp soramıyorum. acil bir durum çıktı.

bu hafta içinde idata'ya evrakları bıraksam 10 hazirana kadar vizem çıkmış olur mu? gören, bilen, deneyimleyen...

evdeki çamaşır makinesi deterjanı almamaya başladı. çamaşırlar deterjansız yıkanıyor son 1-2 seferdir. toz deterjan da haznede ıslak bir yığın halinde kalıyor. teknik bir problem mevcut anlayacağınız.

çamaşırlarla birlikte hazneye konulan deterjanlar vardı bir ara diye hatırlıyorum. servis çağırmadan bir süre bu deterjanlarla idare edebilirim diye düşünmekteyim. iyi midir bu deterjanlar? nedir ne değildir?

twistedsifter.com

manzara beni benden aldı lakin neresi olduğunu çıkaramadım?

sevgili ara gülerler,

geçtiğimiz ay bir lomo lc-a aldım. kendisiyle güzel güzel takılıyoruz. ama fakat lakin en iyi sonuçlar çapraz banyo (cross process) yapılan dia filmlerde oluyormuş vs. şimdi ben normal filmi de çapraz banyo yaptırsam olur mu? yer mi?
yemezse istanbulda dia film bulabileceğim neresi var? fiyatları nedir?
ve çapraz banyo yapan yer neresi vardır?

sorularım bunlar. süre 90 dakika. bitiren çıkabilir.

ona göre işten erken çıkacağım. uçağım 20.00 da kalkacak.
96t de bir 17.20de kalkıyor, bir de 18.10da.. iş çıkışı saatleri olduğu için 18.10 geç mi olur? ne önerirsiniz?

binada salata sosu almıştım kühne'nin. 2-3 haftadır falan dolapta kaldı bi kısmı.
şimdi kullanmayı düşünüyorum da, yedikten sonra ağzımdan köpükler çıkararak ölür müyüm?

daha önce de vize sorusu sordum ama artık kararımı vermek ve başvuru yapmak üzereyim.
şimdi durumu açıklıyorum.

almanya'nın kuzeyinde bir arkadaşımla buluşup avrupa gezisi yapmayı planlıyoruz.

pasaportum yeni, geçen sene kasımda fransaya başvurdum ama vize çıkmadı. boş pasaportta tek bir başvuru damgası var o kadar. çalışmıyordum o dönem, öğrenci olarak başvurmuştum bi de bayram zamanıydı, karışık bir dönemdi.

neyse;

şimdi özel bir ajansta çalışan biri olarak,
gerekli belgelerle schengen vizesine başvursam

hollanda mı? (bana mesafe olarak en ideali çünkü amsterdam arkadaşıma 2 saat mesafede)

yoksa

ispanya mı? (mesafe çok ama 1-2 gün takılıp uçakla falan geçicem artık almanyaya ya da hollandaya) iş arkadaşım dün ispanyadan aldı ve çok kolay aldı.. benim de aklıma yattı bu yüzden...

hangisinde şansım olur?
tavsiyeleriniz nelerdir?

teşekkürler

şimdi bana geçen bayramda fransa konsolosluğu red verdi. pasaport da yeniydi. ilk sayfasında red var başka da bi b.k yok içinde yani. önümüzdeki ay ya da daha sonra avrupaya giriş yapmak istiyorum.
bu pasaportla ne şekilde hangi ülkeden vize alınır?
ya da naapmam gerekir büyük kazık yedim ben bu fransadan

şimdi yeni bir hesap açtım. açıldıktan sonra da 1500 lira para yatırıldı hesaba. 1 aydır hiç dokunmadım. ama geçen paracard ile atmden para çekmek isterken bi baktım 1551 lira görünüyor kullanılabilir bakiye. üstelik otomatik ödeme talimatı verdiğimden kelli telefon ve adsl'yi de çekmiş olmaları lazımdı. ben 1500 liranın altnıda beklerken üstünde bir para görmek şaşırttı. nedir bunun olayı?

taa perşembe gününden beri dsl ve telefon sinyali alamıyorum.
komşudan öğrendiğime göre perşembe günü gelen yetkili insan, onların bir sorununu çözerken benim hattı bozmuş. hatta onlara "burada tek hat görünüyor," falan demiş. sonrasında ne yaptığını komşu da bilmiyor. sadece imkansız olduğunu, başka hattın da olduğunu falan söylemiş ama anlaşılan nafile.
4 kere arayıp arıza kaydı bildirdim. sürekli ilgileneceklerini söylediler ama kimse gelmedi. cumartesi biri aradı, ekip arabası dışarda öğlen gelirler dedi ama 18e kadar evde olmama rağmen kimse gelmedi. pazar oldu yine kimse gelmedi.
telefon kutusu binanın içinde o yüzden evde olmamak sıkıntı. hafta içi iş ve okul var ve geç saate kadar dışardayım. muhtemelen gelseler ne beni ne de komşuyu evde bulabilecekler.
adamları bulsam bi kaşık suda boğucam, ne yapmam lazım? bugün 5. gün internetim yok.
ve muhtemelen gelecek haftasonuna kadar bi skim yiyemicekler.
ben bi adam bulsam kaça yapar bu işi?

geçen benzer bir duyuru açmıştım. sonuç olarak fransa'dan şengen vizesi alarak almanya köln'e (uçak biletlerini önceden aldığım için değiştiremiyorum) ineceğim.
ilk vizem olacak bu, fransa'dan alabilirsem haftaya.
öğrenci olarak başvuracağım vizeye.
bu şartlarda sizce;

1- fransa'dan şengen vizesi alabilme ve;

2- almanya'da inip (köln'den paris'e tren rezervasyonu ve paris'te otel, hostel neyse rezervasyonu yaptıracağım) pasaport kontrolde hemen fransa'ya geçeceğimi söyleme durumunda başarı oranım nedir?

şimdi ben bu bayram için almanya'ya bilet aldım arkadaşla. köln'e.
vize olayı için de arkadaşın bir hocasının vize alma konusunda usta dediği bir acente elemanı mıdır nedir artık ona güvendik. arkadaşım birkaç kişi ile birlikte bir okul projesi için ayrıca almanya'daki bir okula beklendiğinden hocası o dediği adama çözdürecekti her şeyi. lakin adamdan bugün öğrendik ki almanya bütün randevuları bayram sonrasına veriyormuş artık vs.
bi anda elimizde uçak rezervasyonumuz kalakaldık. arkadaşım oradaki bir üniversiteden davetiye vs alarak işi okulca çözeceğinden tuzu kuru gibi.

lakin ben bu durumda ne yapayım?
ayın 15-16 sı gibi yola çıkarız diyorduk.
hollanda konsolosluğunu mu deneyeyim. belçika mı? fransa mı? (bu ülkeleri de gezmeyi planlıyoruz, herhangi birinden giriş yapabilir planı ona göre değiştirirz)

bir yandan da çalışıyorum, böyle günlerim yok vize peşinde koşacak. bu vize alan acentalar var mıdır? ne derece güvenilir ve iş bitiriciler? ekstra ne kadar para bayılmak gerekir?

valla stres yaptım sevgili duyuru ahalisi. kırk yılın başı bi gezi planladık onda da patlamayalım yok yere.

ek soru: bir de almanya'da bir arkadaşımdan davetiye isteyebilirim. konsolosluğu arasam durumu anlatsam davetiyem de var biletim de alındı vs diye. bir faydası olur mu?

p.s: yardımcı olan sözlük yazarlarına ileride sayısal loto çıkması halinde yüklü miktar para bağışlayacağım.

şimdi ben de köprüyü bono gibi geçeyim istiyorum. 9.30 da başlıyormuş pazar günü.
altunizade köprüsü altından başlayıp karşıya doğru devam ediyormuş. yapmam gereken herhangi bir kayıt falan var mı?
yoksa 9.30da başlama yerinde olup yürüyor muyuz? bir aydınlatıverin şu körcahili.

selam,

ps3 ün system upgrade ini yapmaya kalktığımda tüm yükleme bittikten sonra error verip bir hata kodu çıkarıyor ve güncellemeyi yapmıyor. dolayısıyla ps store a da giriş yapamıyorum.

ayrıca bazı demoların ve save dosyalarının açılmasında da sorun çıkarıyor. ev arkadaşım ps3 ü oynadığı oyun açıkken bile direkt olarak gidip düğmesinden kapatıyordu. oyundan çıkmadan böyle bir şeyi yapmak sorun çıkarır mı? çünkü alet "dı-dıt" diye öttükten sonra kendini güvenli bir şekilde kapatıyordu. ondan sesimi çıkarmadım ama şimdi bu sorunlar yüzünden sanki hdd ile ilgili bir problem varmış gibi geldi bana.

tens yu veriyor.

şimdi biz 1 mbit sınırsız kullanıyoruz ev arkadaşımla. fakat lakin download hızımız 106 kbps olmasına rağmen internet siteleri konusunda nasıl diyeyim, size hangi kelimelerle tarif edeyim bu durumu tam bilemiyorum ama ilk aklıma gelen kelime bombok sevgili duyuru sakinleri.. evet bombok bir performansı var internetimizin. videolar geç doluyor sayfalar geç açılıyor. hele ikimiz kullanırken çekilmez bir hal alıyor bu durum. kalkıp dövesim geliyor ev arkadaşımı.
ne yapmak gerekir olm buna?
ya da ne bileyim aylık 50 lira civarına geçebileceğimiz daha iyi bir servis ya da paket var mıdır? yoksa yok mudur?

sinema teorilerinin anlatıldığı sıkıcı olmayan bir kitap arıyorum. önerileri olanlar beri gelsin.
bi de türk sineması tarihi kitabı önerin bonus olarak. o da keyifle okunacak bişi olsun.