selam,
ekli fotoğrafta görüldüğü gibi dokümanları türüne göre ayrı ayrı sıralamış. bunu iptal etmeyi bulamadım.
ekli fotoğrafta görüldüğü gibi dokümanları türüne göre ayrı ayrı sıralamış. bunu iptal etmeyi bulamadım.
Android telefonda PDF okuyorum. Dinlenmek için simge durumuna alıp ekranı kapatıyorum. Dinlenme sonrası açtığımda, kitap ilk sayfadan başlıyor. Sorun bu.
Hangi sayfada kalındıysa, programı kapatmadiktan sonra, yani arka planda çalışıyorken, yine aynı sayfadan devam etmemi sağlayacak program lazım.
Hangi sayfada kalındıysa, programı kapatmadiktan sonra, yani arka planda çalışıyorken, yine aynı sayfadan devam etmemi sağlayacak program lazım.
Selamlar,
Dün bir mikrodalga fırın satın aldım. Kutusundan çıkardığımda kapağı açılmasın diye bir bantla tutturulmuştu. Aynı şekilde arkasındaki fişi de dağılmaması için yine bu bantla toplanmıştı.
İşin aslı bu bant çok hoşuma gitti. Söküğüm tüm bu ufak bant parçalarını, buzdolabıma yapıştırdığım fotoğrafları sağlamlamak için kullandım. Ekli fotoğraflarda görülen bu bantın ismini ve nereden bulabileceğimi bana söyleyebilecek olan var mı?
Dün bir mikrodalga fırın satın aldım. Kutusundan çıkardığımda kapağı açılmasın diye bir bantla tutturulmuştu. Aynı şekilde arkasındaki fişi de dağılmaması için yine bu bantla toplanmıştı.
İşin aslı bu bant çok hoşuma gitti. Söküğüm tüm bu ufak bant parçalarını, buzdolabıma yapıştırdığım fotoğrafları sağlamlamak için kullandım. Ekli fotoğraflarda görülen bu bantın ismini ve nereden bulabileceğimi bana söyleyebilecek olan var mı?
bu tür durumlarda mağduriyet yaşayan kişilerin başvurabileceği alo bilmem kaç diye bir numara vardı sanki.
4 aylık bir dişiyi kısırlaştırmak istiyorum. araştırdığım kadarıyla ilk kızgınlık gittikten sonra yapılmalı diyor. şimdi bu tam olarak şu mu demek: hayvan kızışıyor, gidip sevişiyor (sanırım 10 gün sürüyor) sonra kızışganlığı geçiyor (tabi içinde yavru oluşum süreci başlıyor) ondan sonra kısırlaştırılıyor?
bu da sanırım 10. aya tekabül ediyor.
buraya kadar doğru mu?
bu da sanırım 10. aya tekabül ediyor.
buraya kadar doğru mu?
elimizde bir ipad var. fabrika ayarlarına döndürürsek, iphone'daki mailler silinmez değil mi? böyle saçma bir şey olmaz herhalde.
merhaba,
ilk kez apartman yöneticisi oldum. tüm apartman sakinleriyle 1 saat kadar önce konuştum. 2 tanesi aidat ödemeyeceğini belirtti. her ikisini de kocaları ilk 1 hafta da terk etti. boşanma davaları hala sürüyor.
kendi savunmaları da şu: ev sahibi o, o halde ondan alın diyorlar. yani daha açık şekilde belirtmek gerekirse hanede oturanlar bayanlar, kocaları ev sahipleri. ev sahipleri, yani kocalar başka yerde oturuyorlar. bende, kim oturuyorsa onun kapısını çalıyorum ve ondan istiyorum. vermez iseniz yarın itibariyle yasal işlemler için başvuru yapmak durumunda kalacağım diyorum. tamam başvur diyorlar. kocalarını aradığımda onlarda ters gidiyor. bende ödemeyeceğim. oturanlar ödesin diyorlar.
internetten baktığım kadarıyla noterden ihtarname çekiliyor önce. ben hazırladım ihtarname örneklerini ve yarın başvuracağım. ihtarnameden sonra yapmam gereken bir işlem var mı?
evet soru bu?
ilk kez apartman yöneticisi oldum. tüm apartman sakinleriyle 1 saat kadar önce konuştum. 2 tanesi aidat ödemeyeceğini belirtti. her ikisini de kocaları ilk 1 hafta da terk etti. boşanma davaları hala sürüyor.
kendi savunmaları da şu: ev sahibi o, o halde ondan alın diyorlar. yani daha açık şekilde belirtmek gerekirse hanede oturanlar bayanlar, kocaları ev sahipleri. ev sahipleri, yani kocalar başka yerde oturuyorlar. bende, kim oturuyorsa onun kapısını çalıyorum ve ondan istiyorum. vermez iseniz yarın itibariyle yasal işlemler için başvuru yapmak durumunda kalacağım diyorum. tamam başvur diyorlar. kocalarını aradığımda onlarda ters gidiyor. bende ödemeyeceğim. oturanlar ödesin diyorlar.
internetten baktığım kadarıyla noterden ihtarname çekiliyor önce. ben hazırladım ihtarname örneklerini ve yarın başvuracağım. ihtarnameden sonra yapmam gereken bir işlem var mı?
evet soru bu?
Selâm. Çalıştığım yerde fabrika duruşa geçince yemekhane de kapandı. Kendi imkanlarımizla dışardan yemek getiriyoruz. Ayda 15
Gün çalışıyoruz, günde 12 saat ve yatan yemek ücreti 380TL.
SGK yi aradığımda diyor ki günlük yemek ücreti 5.89 TL.
Aşağıdaki gibi İnternet üzerinde çoğu yerde 25TL diyor.
www.muhasebetr.com
İşin aslını bilen bir ik aranıyor :)
Gün çalışıyoruz, günde 12 saat ve yatan yemek ücreti 380TL.
SGK yi aradığımda diyor ki günlük yemek ücreti 5.89 TL.
Aşağıdaki gibi İnternet üzerinde çoğu yerde 25TL diyor.
www.muhasebetr.com
İşin aslını bilen bir ik aranıyor :)
bizim abla 3 yıl önce doğurdu. daha sonra fotoğraf manyağına dönüştü. harddiski bir bozuldu. 3 yıllık bebe fotoğrafları gitti. şimdi başka bir sistem düşünüyoruz. apple telefonuyla çekiyor.
ben android kullanıcısı olarak onedrive kullanıyorum ve memnunum ama apple dünyasını bilmiyorum. onedrive benzeri ne vardır o tarafta?
ben android kullanıcısı olarak onedrive kullanıyorum ve memnunum ama apple dünyasını bilmiyorum. onedrive benzeri ne vardır o tarafta?
yeni bir mouse aldım. uzun süre işlem yapmayınca pasif konuma alıyor kendisini. sol tuşu tıkladığında aktif oluyor. bunu iptal etme yöntemi varmı? yani mouse her daim aktif olsun, sağa sola hareket ettirdiğimde bile ekran açılsın, ne bilim ekran açıksa imlecin yeri gözüksün gibi.
bidaha sol tıklayınca da devam etsin. olabilir mi?
1 saatlik skype görüşmesi esnasında kayıt alındı, görüşmeden sonra save tuşuna bastığımda bilgisayara kaydetmiyor.
"capture-1.trec dosya bulunamıyor. Dosya adını denetleyin ve yeniden deneyin"
şeklinde bir uyarı veriyor. Ekli dökümanlar ile açıklamaya çalıştım.
özetle, bilgisayara bu video kaydını alıp, ilerleyen zamanlarda tekrar izlemem lazım. varsa bi fikri olan şimdiden teşekkür.
"capture-1.trec dosya bulunamıyor. Dosya adını denetleyin ve yeniden deneyin"
şeklinde bir uyarı veriyor. Ekli dökümanlar ile açıklamaya çalıştım.
özetle, bilgisayara bu video kaydını alıp, ilerleyen zamanlarda tekrar izlemem lazım. varsa bi fikri olan şimdiden teşekkür.
Selamlar. İzmir Tepecik bit pazarı kaldırıldı diye biliyorum en son. Şu anda nerede kurulduğu yönünde bilgisi olan varmı?
telefon ile bir kaç video çekildi, bilgisayara atılıp tam ekran izlendi. görüntü 10 numara, aynı videoları camtasia ile düzenleyip kayıt ettiğimde hiç o kadar net çıkmıyor.
hatta buğulu bile çıktığını söyleyebilirim. facebook hesabında paylaşım yapacağım bir video için camtasia'dan nasıl en iyi görüntüyü kayıt edebilirim sizce?
hatta buğulu bile çıktığını söyleyebilirim. facebook hesabında paylaşım yapacağım bir video için camtasia'dan nasıl en iyi görüntüyü kayıt edebilirim sizce?
merhaba dostlar,
2 ay evvel parmağımda derin bir kesik oldu. dikişler alındı falan ama hala parmakta his kaybı yaşanan yerler var. hangi bölüme randevu alınmalı diye bir tanıdığa sorduğumda el cerrahı dedi. mhrs'den baktığımda el cerrahı diye bir bölüm yok. Fizik tedavi'de yok onun benzeri olan Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon var. Bu ikisi aynı şeymidir sizce?
birde ortopedi ve travmatoloji bölümü var. benim durumumda hangisine randevu almak daha mantıklı.
2 ay evvel parmağımda derin bir kesik oldu. dikişler alındı falan ama hala parmakta his kaybı yaşanan yerler var. hangi bölüme randevu alınmalı diye bir tanıdığa sorduğumda el cerrahı dedi. mhrs'den baktığımda el cerrahı diye bir bölüm yok. Fizik tedavi'de yok onun benzeri olan Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon var. Bu ikisi aynı şeymidir sizce?
birde ortopedi ve travmatoloji bölümü var. benim durumumda hangisine randevu almak daha mantıklı.
Selamlar,
Bu yol tavsiyesine ihtiyacım var. İzmir Karşıyaka'dan aşağıdaki adrese kendi aracım olmadan nasıl gidebilirim?
Cennetoglu Mah. Selgecen Modeka Is Merkezi 5698 Sk. No:4 kat:6 Karabaglar, Izmir
Bu yol tavsiyesine ihtiyacım var. İzmir Karşıyaka'dan aşağıdaki adrese kendi aracım olmadan nasıl gidebilirim?
Cennetoglu Mah. Selgecen Modeka Is Merkezi 5698 Sk. No:4 kat:6 Karabaglar, Izmir
Buca da aşağıdaki konuma nasıl gidebilirim
78. Sk. 6-20
Dumlupınar, 78. Sk. 6-20, 35400 Buca/İzmir
goo.gl
78. Sk. 6-20
Dumlupınar, 78. Sk. 6-20, 35400 Buca/İzmir
goo.gl
Bazen geceleri uykusuzluk yaşadığımda, (mesela yarım saat önce) bir korku hissediyorum. Sanki hiç 36 yaşında değil de, 5 yaşındaki bir çocuğum ve görünmeyen bir varlık birden karşıma çıkacakmış gibi o yaşta bir çocuğun korkusu oluveriyor içimde.
Bu his ani bir hızla artıyor, birkaç saniye sonra maksimum korku seviyesine ulaştığında ışığı yakmamla beraber bu seviyesi aynı hızla düşüyor.
Hepimiz yaşamışızdır diye tahmin ediyorum zaten bu tür tecrübeleri. Sanki arkamda biri var, sanki diğer oda da bir şey var. Vb. garip hisler. Geçenlerde özgüvenimin tavan yaptığı bir güne rastladı böyle bir an. Sanırım mutlu olduğum için o gece pek uyuyamadım. Yine bu garip hisler geldi. Durdum ve şöyle kabadayı gibi arkama baktım. Bunları yazarken şimdi komik geliyor bir yandan ya neyse. Hani arkamda o dünya dışı varlığı görsem “kardeş ne vardı” diyebilecek özgüven var yani. E baktık arkaya kimse yok tabi. Sonra yine bir korku belirdi, ilerideki oda da bir şeyler olabilir mi acaba içgüdüsü, oraya da yürüdüm. Hatta ışığı bile yakmadan oda içine girip yine kabadayı kabadayı bakındım. Kimseyi göremeyince döndüm. Dönerken diğer oda da aynı kontrolümü yapıp mutfağa kahve suyu ısıtmaya girdiğimde, içimde bir başarı duygusu, bir ferahlık ve galibiyete benzer güzel hisler oluştu.
Özlü sözler de okuduklarımız doğruymuş dedim: korktuğun şeyin üzerine gidersen, etkisini kaybeder deyu.
Durum bu hacı ağabeylerim. Yani şu anda zaten özgüven en alt seviyelerde hiç öyle arka odaya gidip karanlıkta in mi var cin mi var gücünde değilim. Ama bu korku neden var. Kök problem nedir bu işi bu gece çözmeye çabalayacağım.
Çoğumuz Türkiye’de doğmuş isek Müslüman olarak başlıyoruz hayata. Dindeki cin, peri, öcü, şeytan gibi varlıklar ile korku senaryosu geniş bireyler oluveriyoruz. Daha sonradan kişi detayları merak ediyorsa, dinini araştırıyor. Müslüman olarak kalmaya devam da edebiliyor, ateist de olabiliyor ya da diğer seçenekler işte. Bende 20’li yaşlarda detaylara ve işin özünü anlamaya merak saldım. 2 yıl kadar bir süre sonunda yüce bir yaratıcının, belli kurallar belirleyip bunu kitap ya da farklı şekillerde sunum yapmayacağını mantığıma oturttum.
Dinler ile ilgili durumu kendi kendime bu şekilde netleştirince, yine korktuğum bu anlarda kendi kendimi teselli etme gibi durumlar denedim. 20 yaşına kadar, dindeki korku masallarınla büyüdün, bilinçaltına işledi, zaman zaman korku duyman normal dedim. Işığı açıp uyudum falan. Baktım bu korku durumları devam ediyor. Dünya dışı varlıkları araştırdım. O da bir 6 ay falan sürdü diye hatırlarım. Bu konu din konusu kadar keskin uçlu değildi. Yani din var ya da din yok diye 2 sonuçlu bir karar aşaması olmuştu benim için. Ama dünya dışı varlıklar durumunda durumu mantık seviyeme göre 4 aşamalı olarak oturtabildim.
1- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizden daha zekiler, ahlaki olarak gelişmiş değiller ve bize zarar verebilirler.
2- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizden daha zekiler, ahlaki olarak da gelişmişler, ve bize bir zararları olmayacaktır.
3- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizim kadar zeki değiller, ahlaki değerleri gelişmiş ya da geri kalmış. Her iki koşulda da bize bir zararları dokunmayacaktır.
4- Evet, dünya dışı yaşam formları var. Bizim algıladığımız tarzda zeki yaşam formları olmayıp, bizim için bir korku oluşturmuyorlar.
Evet yukarıdaki gibi, dünya dışı varlıkları da 4 aşamada mantığıma oturtunca, ilk maddede geçen evrendeki bizden daha zeki olan yaşam formları, bizlere görünebilme potansiyeli taşıyorlar. Tipleri nasıl olur onu bile kestiremiyorum. Ve sanırım bundan korkuyorum.
Hasılı, işler böyle olunca ha 5 yaşında o inandığın cin’den korkmuşsun ha şimdi 36 yaşında dünya dışı üstün zekalı yaşam formundan korkmuşsun. Korku aynı.
Yazının bu kadar uzun olacağını da hiç kestiremedim bu arada ya. Aldı yürüdü işte. Benim gibi boş olanlar varsa takılalım bari buradan. Nedir hacı bu korkunun temeli, kök problem nedir? Ufakken çok mu korku filmi izledik lan n’oldu bize. Düşüncelerinizi bekliyorum.
Bu his ani bir hızla artıyor, birkaç saniye sonra maksimum korku seviyesine ulaştığında ışığı yakmamla beraber bu seviyesi aynı hızla düşüyor.
Hepimiz yaşamışızdır diye tahmin ediyorum zaten bu tür tecrübeleri. Sanki arkamda biri var, sanki diğer oda da bir şey var. Vb. garip hisler. Geçenlerde özgüvenimin tavan yaptığı bir güne rastladı böyle bir an. Sanırım mutlu olduğum için o gece pek uyuyamadım. Yine bu garip hisler geldi. Durdum ve şöyle kabadayı gibi arkama baktım. Bunları yazarken şimdi komik geliyor bir yandan ya neyse. Hani arkamda o dünya dışı varlığı görsem “kardeş ne vardı” diyebilecek özgüven var yani. E baktık arkaya kimse yok tabi. Sonra yine bir korku belirdi, ilerideki oda da bir şeyler olabilir mi acaba içgüdüsü, oraya da yürüdüm. Hatta ışığı bile yakmadan oda içine girip yine kabadayı kabadayı bakındım. Kimseyi göremeyince döndüm. Dönerken diğer oda da aynı kontrolümü yapıp mutfağa kahve suyu ısıtmaya girdiğimde, içimde bir başarı duygusu, bir ferahlık ve galibiyete benzer güzel hisler oluştu.
Özlü sözler de okuduklarımız doğruymuş dedim: korktuğun şeyin üzerine gidersen, etkisini kaybeder deyu.
Durum bu hacı ağabeylerim. Yani şu anda zaten özgüven en alt seviyelerde hiç öyle arka odaya gidip karanlıkta in mi var cin mi var gücünde değilim. Ama bu korku neden var. Kök problem nedir bu işi bu gece çözmeye çabalayacağım.
Çoğumuz Türkiye’de doğmuş isek Müslüman olarak başlıyoruz hayata. Dindeki cin, peri, öcü, şeytan gibi varlıklar ile korku senaryosu geniş bireyler oluveriyoruz. Daha sonradan kişi detayları merak ediyorsa, dinini araştırıyor. Müslüman olarak kalmaya devam da edebiliyor, ateist de olabiliyor ya da diğer seçenekler işte. Bende 20’li yaşlarda detaylara ve işin özünü anlamaya merak saldım. 2 yıl kadar bir süre sonunda yüce bir yaratıcının, belli kurallar belirleyip bunu kitap ya da farklı şekillerde sunum yapmayacağını mantığıma oturttum.
Dinler ile ilgili durumu kendi kendime bu şekilde netleştirince, yine korktuğum bu anlarda kendi kendimi teselli etme gibi durumlar denedim. 20 yaşına kadar, dindeki korku masallarınla büyüdün, bilinçaltına işledi, zaman zaman korku duyman normal dedim. Işığı açıp uyudum falan. Baktım bu korku durumları devam ediyor. Dünya dışı varlıkları araştırdım. O da bir 6 ay falan sürdü diye hatırlarım. Bu konu din konusu kadar keskin uçlu değildi. Yani din var ya da din yok diye 2 sonuçlu bir karar aşaması olmuştu benim için. Ama dünya dışı varlıklar durumunda durumu mantık seviyeme göre 4 aşamalı olarak oturtabildim.
1- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizden daha zekiler, ahlaki olarak gelişmiş değiller ve bize zarar verebilirler.
2- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizden daha zekiler, ahlaki olarak da gelişmişler, ve bize bir zararları olmayacaktır.
3- Evet, dünya dışı zeki varlıklar var, bizim kadar zeki değiller, ahlaki değerleri gelişmiş ya da geri kalmış. Her iki koşulda da bize bir zararları dokunmayacaktır.
4- Evet, dünya dışı yaşam formları var. Bizim algıladığımız tarzda zeki yaşam formları olmayıp, bizim için bir korku oluşturmuyorlar.
Evet yukarıdaki gibi, dünya dışı varlıkları da 4 aşamada mantığıma oturtunca, ilk maddede geçen evrendeki bizden daha zeki olan yaşam formları, bizlere görünebilme potansiyeli taşıyorlar. Tipleri nasıl olur onu bile kestiremiyorum. Ve sanırım bundan korkuyorum.
Hasılı, işler böyle olunca ha 5 yaşında o inandığın cin’den korkmuşsun ha şimdi 36 yaşında dünya dışı üstün zekalı yaşam formundan korkmuşsun. Korku aynı.
Yazının bu kadar uzun olacağını da hiç kestiremedim bu arada ya. Aldı yürüdü işte. Benim gibi boş olanlar varsa takılalım bari buradan. Nedir hacı bu korkunun temeli, kök problem nedir? Ufakken çok mu korku filmi izledik lan n’oldu bize. Düşüncelerinizi bekliyorum.
selam,
gitarı ayakta çalmak için askıyı taktın diyelim, 15 dakika sonra oturman gerekti, boynundan askıyı çıkardın ama gitardan sökmedin farz edelim. Daha sonra yeniden ayakta çalmak için hemen 2 saniyede boynuna geçirmek istiyorsun ama o askı öyle bir dolanmış oluyor ki, askıyı gitardan söküp (tek taraflı) düzeltip yeniden takıyorsun.
bu duruma yetkililerin bir çözümü olmuşmudur bugüne kadar?
gitarı ayakta çalmak için askıyı taktın diyelim, 15 dakika sonra oturman gerekti, boynundan askıyı çıkardın ama gitardan sökmedin farz edelim. Daha sonra yeniden ayakta çalmak için hemen 2 saniyede boynuna geçirmek istiyorsun ama o askı öyle bir dolanmış oluyor ki, askıyı gitardan söküp (tek taraflı) düzeltip yeniden takıyorsun.
bu duruma yetkililerin bir çözümü olmuşmudur bugüne kadar?
selam,
iş başvurusu yaptığım ve geri dönüşünü merakla beklediğim bir yerden aşağıdaki gibi mesaj aldım:
"xx' ya yapmış olduğunuz başvurunuz değerlendirilerek, oluşturduğumuz bilgi bankasına alınmıştır. Şirketimize başvurunuzla gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Saygılarımızla, xxİnsan Kaynakları"
tam olarak anlaşılamadı bende yukarıdaki mesaj. yani sonuç olumsuz mu oldu diyor bu mesajda yoksa beklemede mi kalmanız gerekiyor diyor.
iş başvurusu yaptığım ve geri dönüşünü merakla beklediğim bir yerden aşağıdaki gibi mesaj aldım:
"xx' ya yapmış olduğunuz başvurunuz değerlendirilerek, oluşturduğumuz bilgi bankasına alınmıştır. Şirketimize başvurunuzla gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Saygılarımızla, xxİnsan Kaynakları"
tam olarak anlaşılamadı bende yukarıdaki mesaj. yani sonuç olumsuz mu oldu diyor bu mesajda yoksa beklemede mi kalmanız gerekiyor diyor.
Selam,
Ekli fotoğrafta pembe renkle işaretlediğim alan yürüken ağrıyor. Ortopedi, nöroloji bölümlerine gözüktüm. Mr, emg ve bir şey daha çektirdim ama onun adını hatırlayamadım şimdi.
En son doktorlar ayağın altında bulunan Plantar Fasciitis tabakasının hasara uğradığını belirttiler. Uzun yürüyüşler ve koşu yapan biriyim (biriydim). 3 ay oldu artık bıraktım koşu ve uzun yürüyüşü, egzersizler yapıyorum ama bir işe yaramıyor. İnternetten Plantar Fasciitis’in ne olduğuna baktığımda genelde topukta ağrı olarak geçiyor. Oysa benim topuk ağrım diğer (işaretlediğim alan) alana göre minumum düzeyde. Sol ayak geçmeye başladı ama sağ ayakta bi gelişim yok.
Özetle, işaretli alandaki acı ve ağrıya sebep olan rahatsızlığın özel bir ismi varmıdır. Ya da o da Plantar Fasciitis olarak mı geçiyor tıp terimlerinde?
foto gözükmez ise buradan: ibb.co
Ekli fotoğrafta pembe renkle işaretlediğim alan yürüken ağrıyor. Ortopedi, nöroloji bölümlerine gözüktüm. Mr, emg ve bir şey daha çektirdim ama onun adını hatırlayamadım şimdi.
En son doktorlar ayağın altında bulunan Plantar Fasciitis tabakasının hasara uğradığını belirttiler. Uzun yürüyüşler ve koşu yapan biriyim (biriydim). 3 ay oldu artık bıraktım koşu ve uzun yürüyüşü, egzersizler yapıyorum ama bir işe yaramıyor. İnternetten Plantar Fasciitis’in ne olduğuna baktığımda genelde topukta ağrı olarak geçiyor. Oysa benim topuk ağrım diğer (işaretlediğim alan) alana göre minumum düzeyde. Sol ayak geçmeye başladı ama sağ ayakta bi gelişim yok.
Özetle, işaretli alandaki acı ve ağrıya sebep olan rahatsızlığın özel bir ismi varmıdır. Ya da o da Plantar Fasciitis olarak mı geçiyor tıp terimlerinde?
foto gözükmez ise buradan: ibb.co
bu gitarın tam olarak modelini bilen var mı?
bir de rengi tam olarak ne geçiyordur acep?
www.instagram.com
bir de rengi tam olarak ne geçiyordur acep?
www.instagram.com
Her sağlıklı birey çocuk sahibi olmalımı ki?
Bir soruya yanıt arıyorum. Net bir yanıt olmasa da en azından fikirlerine ihtiyacım var insanların. Zaman itibariyle zaten 2 ya da 3 tane en fazla güvenebildiğimiz, bizi anlayan kişi var artık çevremizde.
35 yaşında bekar bir erkeğim. Bir idealim ya da hayalim vardı diyelim bugüne kadar. Lakin 4 ay kadar önce birden bir aydınlanma mı diyelim ya da farkındalık seviyesinde artış mı ya da durum analizimi ne dersek işte. O türde bir şey yaşadım. 5.5 yıl çalıştığım işyerinden ayrılmıştım. Aylardan yazdı ve bende yazlığa aile yanına gittim. O esnada eşiyle beraber öğretmenlik yapan ablamın da yazlık da çocuğuyla beraber 3-5 ay tatil yapmak da olmasıyla yeğenle baya bi kaynaştık.
Ulan ne güzel şeymiş bu çocuk dedim, 1 ay kadar beraber vakit geçirince çocukla (1.5 yaşında) baya bi bağlandım kerataya. Tekrar iş görüşmesi için ayrıldım ailemden ve yaşadığım şehre döndüm. İşe girdim ve o aydınlanma anı oldu;
belki, belki de bu videonun etkisinde kaldım ha?
www.instagram.com
bilemiyorum :)
neyse nerede kaldık. "İşe girdim ve o aydınlanma anı oldu" demiştim demi :)
35 yaşındasın ne yapıyorsun sen? Bu yaşına kadar olmadıysa zaten istediğin hayat biçimi, artık kendine başka bir yol çizmelisin dedim. Ulan benim evlenmem lazım dedim. 2 gün kadar bunu düşündüm paso. Ben ne yapıyorum, ben ne yaptım, elime ne geçti?
Cevap: hiçbir şey geçmemişti. Edindiğim maddi birikimlerle bir evim vardı, bir de işim. Ama istediğim işi yapmıyordum. Her dakikasını artık bitsin diye saate bakarak beklediğim bir işte çalışıyordum. Ki çalıştığım iş dünyanın en zor 2. işi diye de bilirim senelerdir (call center elemanlığı) köye haber saldım. İzlediğim türk filmlerinden olsa gerek, ne yapabilirim bu evlilik konusunda deyu düşününce bu geldi aklıma :)
Evet aradım köydeki büyükleri, böyle böyle yaşım bu, evim var, işim var evlenmek istiyorum var mı çevrede iyi, güzel bir talip? Bakalım dedi görüştüğüm 2 teyzem de. 1 ay geçti haber çıkmadı. Ben aradım, "gülüm yaşı küçük kızların ama bakıyoruz bakalım" yanıtını aldım. Ee haliyle yaş 35 olunca zor oluyor tabi dedim içimden. Tamam teyze haber bekliyorum sizden dedim kapadım telefonu.
o esnada işyerinden bir kızla tanıştım, güzeller güzeli! (ya da bir dakika, benim için güzeller güzeli diyeyim. Çünkü ben aşık oldum. Sonradan arkadaşlarıma sorduğumda, orta güzellikte bir kız olduğunu yani onlara öyle geldiğini söylediler) kızla da bu durumu konuştuk. Ben böyle hızlı girince kız da birden ben bu çocuğu kaçırmayayım telaşına kapıldı sanırım, hemen o da evlilik çocuk muhabbetine girdi. Hızla gelişen olay sonucu evlenme de teklif ettim. Derken kız bir anda soğudu, 360 derece ters yöne gitti. Var böyle ilişkiler. Her şey iyi giderken (hatta yıllarca süren ilişkilerde bile) birden kadın tarafı buz gibi bir soğuklukla kesip atabiliyor bir anda her şeyi. Nedenini sordum, anlatmadı. Aşık olduğum için bende üzmek, onu sorgulamak, baskı yapmak istemedim. Bir gün anlatmak istersen dinlerim dedim. Daha hala bile ne düşündüğünü bilemiyorum ama önemli değil. O iyi olsun yeter. Görüşmüyoruz da sayılır zaten.
Call center’da 6 yıl çalışmak artık psikolojik ve bedensel olarak bazı zararlar verince işten ayrılmayı tekrar düşündüm. Zaten aşık olduğum kızı da hergün orada görünce ve onunla aynı şeylere gülüp, aynı şeylere eğlenemedikten sonra, diğer türlüsü acı vermeye başlamıştı. Başka bir çocuktan hoşlandığını gördüm. Eyvallah dedim içimden ama o da acı vermeye başlayınca 3 ay çalışıp oradan ayrıldım ve çağrı merkezi sektörüne bi daha dönmemek üzere o sayfayı kapattım.
Sonradan tekrar ablamın yanına gittim, yeğeni göreyim dedim. Beni görünce kerata sarıldı, hoş geldin dayı dedi öptü. Konuşmayı da sökmeye başlamıştı. Birkaç gün kaldım. Baktım ulan bu çocuğun bakımı ayrı bir dert. Ablama baktım. Okuldan eve geliyor sırf çocukla ilgileniyor. Çişiydi, üstünü değişmesiydi vb. bir gün çıktık enişte ben yeğen ve abla. Ablam orada dedi ki; herkes çocuk yapmak zorunda değil bence. Yani çocuk yetiştirmek ayrı bir hayat biçimi. Ya da bu minvalde bir şeyler anlattı. Bende şimdi tekrar yalnız yaşadığım evime döndüm. Dönerken tren yolculuğunu seçtim. 2 saat kadar sonra arkadan gelen çocuk sesine bir ana sesiyle uykulu halimden uyanır oldum. Çocuk aptal suptal şeyler konuşuyordu kendi kendine (ee çocuk haliyle) annesi de “ee sus be!” şeklinde tüm vagonu olmasa da vagonun yarısının duyacağı şekilde nefretini dile getirdi. Ula bir ablamı düşündüm bir de bu kadını. Ablam hayatta çocuğuna böyle bir nefretle bağırmaz. Demek ki böyleleri de varmış hmm. Sanırım ablam haklıydı dedim
ve baktım benim öyle pek çocuk ister bi halim yok. Yani olsa da olur olmasa da derler ya hani. O ayak işte.
Şimdi asıl mevzuya gelirsek, benim gibi düşünen birinin hayatında çocuk olmalı mı? Olmaz ise bunun 45’i var 55’i var. İlerki yıllarda ulan keşke zamanında çocuk yapaymışım tarzı bir depresyon durumu olur mu lan? Kafama takıldı yine 2 gündür. Kafa da deli sorular! Bir de iş işten geçtiği için şunu da belirteyim. Başta yazdığım, idealim olan meslek müzisyenlik di lan! Evet bir müzik grubunda gitaristlik yapıp geçimimi sağlamak, benim her saniyesinden zevk alarak yapacağım bir işti. Bu da ayrı bir hikaye :)
Bir soruya yanıt arıyorum. Net bir yanıt olmasa da en azından fikirlerine ihtiyacım var insanların. Zaman itibariyle zaten 2 ya da 3 tane en fazla güvenebildiğimiz, bizi anlayan kişi var artık çevremizde.
35 yaşında bekar bir erkeğim. Bir idealim ya da hayalim vardı diyelim bugüne kadar. Lakin 4 ay kadar önce birden bir aydınlanma mı diyelim ya da farkındalık seviyesinde artış mı ya da durum analizimi ne dersek işte. O türde bir şey yaşadım. 5.5 yıl çalıştığım işyerinden ayrılmıştım. Aylardan yazdı ve bende yazlığa aile yanına gittim. O esnada eşiyle beraber öğretmenlik yapan ablamın da yazlık da çocuğuyla beraber 3-5 ay tatil yapmak da olmasıyla yeğenle baya bi kaynaştık.
Ulan ne güzel şeymiş bu çocuk dedim, 1 ay kadar beraber vakit geçirince çocukla (1.5 yaşında) baya bi bağlandım kerataya. Tekrar iş görüşmesi için ayrıldım ailemden ve yaşadığım şehre döndüm. İşe girdim ve o aydınlanma anı oldu;
belki, belki de bu videonun etkisinde kaldım ha?
www.instagram.com
bilemiyorum :)
neyse nerede kaldık. "İşe girdim ve o aydınlanma anı oldu" demiştim demi :)
35 yaşındasın ne yapıyorsun sen? Bu yaşına kadar olmadıysa zaten istediğin hayat biçimi, artık kendine başka bir yol çizmelisin dedim. Ulan benim evlenmem lazım dedim. 2 gün kadar bunu düşündüm paso. Ben ne yapıyorum, ben ne yaptım, elime ne geçti?
Cevap: hiçbir şey geçmemişti. Edindiğim maddi birikimlerle bir evim vardı, bir de işim. Ama istediğim işi yapmıyordum. Her dakikasını artık bitsin diye saate bakarak beklediğim bir işte çalışıyordum. Ki çalıştığım iş dünyanın en zor 2. işi diye de bilirim senelerdir (call center elemanlığı) köye haber saldım. İzlediğim türk filmlerinden olsa gerek, ne yapabilirim bu evlilik konusunda deyu düşününce bu geldi aklıma :)
Evet aradım köydeki büyükleri, böyle böyle yaşım bu, evim var, işim var evlenmek istiyorum var mı çevrede iyi, güzel bir talip? Bakalım dedi görüştüğüm 2 teyzem de. 1 ay geçti haber çıkmadı. Ben aradım, "gülüm yaşı küçük kızların ama bakıyoruz bakalım" yanıtını aldım. Ee haliyle yaş 35 olunca zor oluyor tabi dedim içimden. Tamam teyze haber bekliyorum sizden dedim kapadım telefonu.
o esnada işyerinden bir kızla tanıştım, güzeller güzeli! (ya da bir dakika, benim için güzeller güzeli diyeyim. Çünkü ben aşık oldum. Sonradan arkadaşlarıma sorduğumda, orta güzellikte bir kız olduğunu yani onlara öyle geldiğini söylediler) kızla da bu durumu konuştuk. Ben böyle hızlı girince kız da birden ben bu çocuğu kaçırmayayım telaşına kapıldı sanırım, hemen o da evlilik çocuk muhabbetine girdi. Hızla gelişen olay sonucu evlenme de teklif ettim. Derken kız bir anda soğudu, 360 derece ters yöne gitti. Var böyle ilişkiler. Her şey iyi giderken (hatta yıllarca süren ilişkilerde bile) birden kadın tarafı buz gibi bir soğuklukla kesip atabiliyor bir anda her şeyi. Nedenini sordum, anlatmadı. Aşık olduğum için bende üzmek, onu sorgulamak, baskı yapmak istemedim. Bir gün anlatmak istersen dinlerim dedim. Daha hala bile ne düşündüğünü bilemiyorum ama önemli değil. O iyi olsun yeter. Görüşmüyoruz da sayılır zaten.
Call center’da 6 yıl çalışmak artık psikolojik ve bedensel olarak bazı zararlar verince işten ayrılmayı tekrar düşündüm. Zaten aşık olduğum kızı da hergün orada görünce ve onunla aynı şeylere gülüp, aynı şeylere eğlenemedikten sonra, diğer türlüsü acı vermeye başlamıştı. Başka bir çocuktan hoşlandığını gördüm. Eyvallah dedim içimden ama o da acı vermeye başlayınca 3 ay çalışıp oradan ayrıldım ve çağrı merkezi sektörüne bi daha dönmemek üzere o sayfayı kapattım.
Sonradan tekrar ablamın yanına gittim, yeğeni göreyim dedim. Beni görünce kerata sarıldı, hoş geldin dayı dedi öptü. Konuşmayı da sökmeye başlamıştı. Birkaç gün kaldım. Baktım ulan bu çocuğun bakımı ayrı bir dert. Ablama baktım. Okuldan eve geliyor sırf çocukla ilgileniyor. Çişiydi, üstünü değişmesiydi vb. bir gün çıktık enişte ben yeğen ve abla. Ablam orada dedi ki; herkes çocuk yapmak zorunda değil bence. Yani çocuk yetiştirmek ayrı bir hayat biçimi. Ya da bu minvalde bir şeyler anlattı. Bende şimdi tekrar yalnız yaşadığım evime döndüm. Dönerken tren yolculuğunu seçtim. 2 saat kadar sonra arkadan gelen çocuk sesine bir ana sesiyle uykulu halimden uyanır oldum. Çocuk aptal suptal şeyler konuşuyordu kendi kendine (ee çocuk haliyle) annesi de “ee sus be!” şeklinde tüm vagonu olmasa da vagonun yarısının duyacağı şekilde nefretini dile getirdi. Ula bir ablamı düşündüm bir de bu kadını. Ablam hayatta çocuğuna böyle bir nefretle bağırmaz. Demek ki böyleleri de varmış hmm. Sanırım ablam haklıydı dedim
ve baktım benim öyle pek çocuk ister bi halim yok. Yani olsa da olur olmasa da derler ya hani. O ayak işte.
Şimdi asıl mevzuya gelirsek, benim gibi düşünen birinin hayatında çocuk olmalı mı? Olmaz ise bunun 45’i var 55’i var. İlerki yıllarda ulan keşke zamanında çocuk yapaymışım tarzı bir depresyon durumu olur mu lan? Kafama takıldı yine 2 gündür. Kafa da deli sorular! Bir de iş işten geçtiği için şunu da belirteyim. Başta yazdığım, idealim olan meslek müzisyenlik di lan! Evet bir müzik grubunda gitaristlik yapıp geçimimi sağlamak, benim her saniyesinden zevk alarak yapacağım bir işti. Bu da ayrı bir hikaye :)
Selamlar. Bir rahatsızlığım var (reflex terleme).
Bu nedenle çalışma ortamı soğuk olan bir iş arıyorum. Forklift operatörluk belgem ve sürüş tecrübem de mevcuttur. Nerelerde iş bulabilirim, ne diye aratmaliyim internet üzerinde yada başka yerlerde. Fikri olan varsa paylasirsa sevinirim
Bu nedenle çalışma ortamı soğuk olan bir iş arıyorum. Forklift operatörluk belgem ve sürüş tecrübem de mevcuttur. Nerelerde iş bulabilirim, ne diye aratmaliyim internet üzerinde yada başka yerlerde. Fikri olan varsa paylasirsa sevinirim
selamlar,
reflex terleme isimli bir hastalığa maruz kaldım. o nedenle en uzun süre kış yaşayan bir ülkede yaşamak benim için bundan sonrasında en iyisi olacak.
internetten araştırdığım kadarıyla Antartika Kıtası, Rusya, Grönland ve Kanada gibi kutuplara yakın yerler her mevsim soğuk olurlar bilgisi bulunmakta. Biraz daha araştırdığımda 3-4 ay kış yaşandığını okudum sadece. Şu an Türkiye'de 6-7 ay kış oluyor. Benim aradığım, bu süreden daha fazlası hatta oluyorsa mevsimsiz bir coğrafya ülkesi olsun. Tek mevsim yaşasın o da kış olsun.
varmıdır böyle bir ülke?
reflex terleme isimli bir hastalığa maruz kaldım. o nedenle en uzun süre kış yaşayan bir ülkede yaşamak benim için bundan sonrasında en iyisi olacak.
internetten araştırdığım kadarıyla Antartika Kıtası, Rusya, Grönland ve Kanada gibi kutuplara yakın yerler her mevsim soğuk olurlar bilgisi bulunmakta. Biraz daha araştırdığımda 3-4 ay kış yaşandığını okudum sadece. Şu an Türkiye'de 6-7 ay kış oluyor. Benim aradığım, bu süreden daha fazlası hatta oluyorsa mevsimsiz bir coğrafya ülkesi olsun. Tek mevsim yaşasın o da kış olsun.
varmıdır böyle bir ülke?
selam,
karşıyakadan kemalpaşaya en kestirmeden nasıl gidiliyor. kendi aracım yok.
tam adres şöyle:
Kırovası Mevkii P.K. 10 TR – 35730 Kemalpaşa – İZMİR / TÜRKİYE (Mopak Kağıt Fabrikası)
teşekkürler.
karşıyakadan kemalpaşaya en kestirmeden nasıl gidiliyor. kendi aracım yok.
tam adres şöyle:
Kırovası Mevkii P.K. 10 TR – 35730 Kemalpaşa – İZMİR / TÜRKİYE (Mopak Kağıt Fabrikası)
teşekkürler.
selamlar,
bilgisayarda 930GB toplam boyutu olan c bölümünü aşağıdaki gibi ayırmaya çalışıyorum:
C: 250GB
D: 680GB
disk yönetimi'ne geldiğimde diski küçült menüsüyle belli orana kadar küçültmeye izin veriyor. yani 930gb'yi yarı yarıya bölüyor diyebilirim. program kullanmadan bu işlemi nasıl yapabiliriz?
teşekkürler.
bilgisayarda 930GB toplam boyutu olan c bölümünü aşağıdaki gibi ayırmaya çalışıyorum:
C: 250GB
D: 680GB
disk yönetimi'ne geldiğimde diski küçült menüsüyle belli orana kadar küçültmeye izin veriyor. yani 930gb'yi yarı yarıya bölüyor diyebilirim. program kullanmadan bu işlemi nasıl yapabiliriz?
teşekkürler.
geçen sene bir şarkının solosunu coverlayıp youtube'a koymuştum. ara ara girip izliyordum kendimi. bugün yine izlemek için girdiğimde [Video ülkede engellendi] yazıyor. bende niye izlenme sayısı artmıyor diyordum.
soru şu: amatör bir müzisyenin dünyaya mal olmuş bir şarkının solosunu çalıp kendince yayınlanması neden engelleniyor. birde engeli kaldırmak mümkün olmuyor mu?
engelli video: www.youtube.com
soru şu: amatör bir müzisyenin dünyaya mal olmuş bir şarkının solosunu çalıp kendince yayınlanması neden engelleniyor. birde engeli kaldırmak mümkün olmuyor mu?
engelli video: www.youtube.com
selam,
var mı böyle bir şey bilemedim. fender stratocaster var hayalimde ama gövde rengi farklı olmalı, manyetikleri eskitilmiş sarı olmalı falan, sapı akçaağaç olmalı gibi, parçalarını kendimizin seçebileceği şekilde bir olanağı var mı fenderin yoksa var olan gitarlardan mı seçip almak gerekiyor illa?
sevgiler, saygılar :)
var mı böyle bir şey bilemedim. fender stratocaster var hayalimde ama gövde rengi farklı olmalı, manyetikleri eskitilmiş sarı olmalı falan, sapı akçaağaç olmalı gibi, parçalarını kendimizin seçebileceği şekilde bir olanağı var mı fenderin yoksa var olan gitarlardan mı seçip almak gerekiyor illa?
sevgiler, saygılar :)
Selam,
Yamaha THR10 model bir amplifikatör almıştım ve içinden deneme sürümü olarak cubase çıktı. kullandım, satın almaya karar verdim. kredi kartıyla aldım.
Activation Code'u girdiğimde başlıktaki hatayı veriyor. başlıktaki şekilde Google'dan tarattım. elicencer ile çözüme ulaşanlar olmuş. bendeki elicencer ekteki resimdeki gibi açılıyor ve devamı gelmiyor.
fikri olan var mı çözüm adına?
Yamaha THR10 model bir amplifikatör almıştım ve içinden deneme sürümü olarak cubase çıktı. kullandım, satın almaya karar verdim. kredi kartıyla aldım.
Activation Code'u girdiğimde başlıktaki hatayı veriyor. başlıktaki şekilde Google'dan tarattım. elicencer ile çözüme ulaşanlar olmuş. bendeki elicencer ekteki resimdeki gibi açılıyor ve devamı gelmiyor.
fikri olan var mı çözüm adına?
selam,
bir çok blues karışık albüm indirdim ama genelde çok eski blues'cuların eski kayıtlarından oluşan karma şarkılar bulabildim.
aşağıdaki şarkılar tür olarak blues olarak geçiyor ama bunların özel bir ismi varmı? mesala white blues, atıyorum love blues falan gibi.
www.youtube.com
www.youtube.com
bu türde aşk kokan blues şarkılar, blues'un hangi türüne girer?
bir çok blues karışık albüm indirdim ama genelde çok eski blues'cuların eski kayıtlarından oluşan karma şarkılar bulabildim.
aşağıdaki şarkılar tür olarak blues olarak geçiyor ama bunların özel bir ismi varmı? mesala white blues, atıyorum love blues falan gibi.
www.youtube.com
www.youtube.com
bu türde aşk kokan blues şarkılar, blues'un hangi türüne girer?
selamlar,
2 kişi kayda girip bir şeyler kaydetmek istiyoruz stüdyoda. Bir vokal olacak bir de akustik gitar. Hücüm kayıt olacak şekilde yapılması gerekiyor sanıyorum. İzmir de ikamet edilmekte. İzmir karşıyaka bostanlı'da Stüdyo 5150 ile görüştüm sadece, burası da gitarı kendimizin temin etmesi gerektiğini belirtti.
hasılı, akustik gitarı olan (orta derece yeterli, çok iyi olması şart değil) kayıt stüdyosu tavsiyesi varmı bildiğiniz?
Birde ekşisözlükte, sol taraftaki ekşisözlük banner'ına tıkladığımızda en iyi entry'ler gelirdi eskiden. artık değişmiş sanırım. şimdi nasıl getirtiyorsunuz onları?
2 kişi kayda girip bir şeyler kaydetmek istiyoruz stüdyoda. Bir vokal olacak bir de akustik gitar. Hücüm kayıt olacak şekilde yapılması gerekiyor sanıyorum. İzmir de ikamet edilmekte. İzmir karşıyaka bostanlı'da Stüdyo 5150 ile görüştüm sadece, burası da gitarı kendimizin temin etmesi gerektiğini belirtti.
hasılı, akustik gitarı olan (orta derece yeterli, çok iyi olması şart değil) kayıt stüdyosu tavsiyesi varmı bildiğiniz?
Birde ekşisözlükte, sol taraftaki ekşisözlük banner'ına tıkladığımızda en iyi entry'ler gelirdi eskiden. artık değişmiş sanırım. şimdi nasıl getirtiyorsunuz onları?
selamlar,
bir video var onun sesini kısıp, altına bi mp3 koyulacak. video başında da belli bir süre( şarkı girene kadar ) bir resim gösterilecek. video başında kararma ve sonunda da kararma ve ses kısılma (fade out deniliyor sanırım) şeklinde bitecek.
bunu online web sayfalarından yapabilme yöntemini bilen varmı? yada ben yaparım diyebilecek bi babayiğit varsa e-mail olarak video ve ses dosyasını gönderebilirim de.
bir video var onun sesini kısıp, altına bi mp3 koyulacak. video başında da belli bir süre( şarkı girene kadar ) bir resim gösterilecek. video başında kararma ve sonunda da kararma ve ses kısılma (fade out deniliyor sanırım) şeklinde bitecek.
bunu online web sayfalarından yapabilme yöntemini bilen varmı? yada ben yaparım diyebilecek bi babayiğit varsa e-mail olarak video ve ses dosyasını gönderebilirim de.
merhaba,
windows'da böyle bir şey varmı bilmiyorum. danışmak istedim. şöyle ki;
bilgisayar kullanırken sıklıkla "hebele gübele zübele" gibi bir şeyi, biryerlere yazmam gerekiyor. her seferinde bu "hebele gübele zübele" 'yi yazmamak adına kopyala-yapıştır yaparak çözüm var ama. sürekli kopyala yapmadan, sadece yapıştır dediğimde direk bunu yapıştıran bir kısayol varmıdır?
hani ctrl+v olmasında ctrl+v120 olsun mesela. her bunu yaptığımda ilgili ekrana "hebele gübele zübele" 'yi yapıştırsın.
windows'da böyle bir şey varmı bilmiyorum. danışmak istedim. şöyle ki;
bilgisayar kullanırken sıklıkla "hebele gübele zübele" gibi bir şeyi, biryerlere yazmam gerekiyor. her seferinde bu "hebele gübele zübele" 'yi yazmamak adına kopyala-yapıştır yaparak çözüm var ama. sürekli kopyala yapmadan, sadece yapıştır dediğimde direk bunu yapıştıran bir kısayol varmıdır?
hani ctrl+v olmasında ctrl+v120 olsun mesela. her bunu yaptığımda ilgili ekrana "hebele gübele zübele" 'yi yapıştırsın.
selam,
pink floyd - time şarkısında kullanılan gitar efekleri nelerdir?
not: şöyle ki: yıllar yılı yalnızca overdrive ve clean ton'dan başka tonda çalma şansı olmayan bir gitaristim. şimdi biraz maddi durumu doğrulttum ve bazı istediğim sololar var çalmak istediğim. ama bu tür şarkılarda tam olarak hangi efektler kullanılmış algılayamıyorum..madddi durum el verdiğince bir kaç efekt pedalı almak istiyorum. üstadlardan desteğini rica ederim :)
bir dip not daha: aç youtube'dan bak diyenlere: aga yok ingilizce felan. anlamıyorum ok?
pink floyd - time şarkısında kullanılan gitar efekleri nelerdir?
not: şöyle ki: yıllar yılı yalnızca overdrive ve clean ton'dan başka tonda çalma şansı olmayan bir gitaristim. şimdi biraz maddi durumu doğrulttum ve bazı istediğim sololar var çalmak istediğim. ama bu tür şarkılarda tam olarak hangi efektler kullanılmış algılayamıyorum..madddi durum el verdiğince bir kaç efekt pedalı almak istiyorum. üstadlardan desteğini rica ederim :)
bir dip not daha: aç youtube'dan bak diyenlere: aga yok ingilizce felan. anlamıyorum ok?
selam,
whiplash filminden esinlenerek bi profesyonel davulcu Symphony Of Destruction ile bu filmi birleştirip bi video yapmıştı. matrak birşeydi.
onu buldurabilecek olan varmı :D
whiplash filminden esinlenerek bi profesyonel davulcu Symphony Of Destruction ile bu filmi birleştirip bi video yapmıştı. matrak birşeydi.
onu buldurabilecek olan varmı :D
varmıdır? varsa nerden temin edilebilir?
selamlar,
elektro gitarda elixir en iyi tamam. peki klasik ?
savarez diye bir marka buldum. En iyisi bu mudur sizce?
elektro gitarda elixir en iyi tamam. peki klasik ?
savarez diye bir marka buldum. En iyisi bu mudur sizce?
selam dostlar,
6 ay önce izmir-narlıdere taraflarında ehliyeti kaptırmıştım. süre doldu almam lazım. lakin alacağım yerine neresi olduğunu kestiremedim. "şgg. otoyol. br. " diye geçiyor kağıtta. (ekte)
biliyormusunuz burayı?
not: karşıyaka'dan gidilecek.
6 ay önce izmir-narlıdere taraflarında ehliyeti kaptırmıştım. süre doldu almam lazım. lakin alacağım yerine neresi olduğunu kestiremedim. "şgg. otoyol. br. " diye geçiyor kağıtta. (ekte)
biliyormusunuz burayı?
not: karşıyaka'dan gidilecek.
selamlar,
indirdiğimiz bir filmin (blueray, dvd, mp4 vs.) altyazısını ayarlarken ilk seferde doğru altyazıyı bulmak gibi bir şey varmı?
filmi indirdik, iyi güzel ama altyazıyı ayarlamaya geldiğinde vakit, indirdiğimiz altyazı uymuyor. birdiğerini indirip deniyoruz o da uymuyor derken 13 tane altyazıyı denemişiz anca olmuş oluyor.
Bu işin hinliğini çözen varsa bilgisini benimlede paylaşırsa memnun olurum.
indirdiğimiz bir filmin (blueray, dvd, mp4 vs.) altyazısını ayarlarken ilk seferde doğru altyazıyı bulmak gibi bir şey varmı?
filmi indirdik, iyi güzel ama altyazıyı ayarlamaya geldiğinde vakit, indirdiğimiz altyazı uymuyor. birdiğerini indirip deniyoruz o da uymuyor derken 13 tane altyazıyı denemişiz anca olmuş oluyor.
Bu işin hinliğini çözen varsa bilgisini benimlede paylaşırsa memnun olurum.
selamlar,
bu ağaçları güneşe çıkartmak faydamı sağlar yoksa kötü birşeymidir bilemedim. Daha önce 1 tane bonzai öldürmüş biri olarak bu sefer üzerine titriyorum. (daha öncekini güneşe hiç çıkartmamıştık rahmetliyi)
kolay gelsin.
bu ağaçları güneşe çıkartmak faydamı sağlar yoksa kötü birşeymidir bilemedim. Daha önce 1 tane bonzai öldürmüş biri olarak bu sefer üzerine titriyorum. (daha öncekini güneşe hiç çıkartmamıştık rahmetliyi)
kolay gelsin.
selam,
ronaldo hakkında sosyal ortamlarda (ekli dökümandaki gibi) ronaldo'nun ne kadar iyi bir kişi olduğunu gösteren bilgilere rastlıyorum. Biraz abartı gibi geldi bugün gördüğüm.
Mesal türkiye'ye geldiğinde de 2 milyon euro'mu ne bağışlamış ülkedeki bazı derneklere felan.
bunlar doğrumudur sizce? bu adam bu kadar güzel bir adam mıdır?
ronaldo hakkında sosyal ortamlarda (ekli dökümandaki gibi) ronaldo'nun ne kadar iyi bir kişi olduğunu gösteren bilgilere rastlıyorum. Biraz abartı gibi geldi bugün gördüğüm.
Mesal türkiye'ye geldiğinde de 2 milyon euro'mu ne bağışlamış ülkedeki bazı derneklere felan.
bunlar doğrumudur sizce? bu adam bu kadar güzel bir adam mıdır?
selam,
karşıyakadan araçla mordoğana gitmek istiyorum. Tahminen feribotla karşıya geçip ordan balçova tarafına doğru gitmek gerekir diyorum. ama yinede bir danışayım dedim.
iyi haftasonları :)
karşıyakadan araçla mordoğana gitmek istiyorum. Tahminen feribotla karşıya geçip ordan balçova tarafına doğru gitmek gerekir diyorum. ama yinede bir danışayım dedim.
iyi haftasonları :)
selam,
sapı beyaz renk olan elektro gitarların tamamı maple denilen akçaağaçtan mı yapılır?
sapı beyaz renk olan elektro gitarların tamamı maple denilen akçaağaçtan mı yapılır?
slm,
abi prosesörü gitara bağladığımda aşırı gürültü geliyro (dızzz diye) gitarın sesini kesen bir gürültü. bazen de olmuyor. neden kaynaklı olabilir? başınıza gelmişmidir?
ne yapmak gerekir?
abi prosesörü gitara bağladığımda aşırı gürültü geliyro (dızzz diye) gitarın sesini kesen bir gürültü. bazen de olmuyor. neden kaynaklı olabilir? başınıza gelmişmidir?
ne yapmak gerekir?
hangi şarkıların solosunu çalacak olanlar için; şarkının davulu, bassı ritm gitarı çalıyor ama soloyu kendimiz atıyorduk. ne deniyodu buna. şarkının mix'imiydi? neydi
internetten aratıp buluyorduk şarkının dosyasını hani.
internetten aratıp buluyorduk şarkının dosyasını hani.
Selam,
Printer'dan fotoğraf kağıdına çıktı almak istiyoruz. Lakin yazdırma ekranı açıldığında ekli dökümanda görüldüğü gibi alt, üst ve sağ tarafta boşluklar yer alıyor.
Fotoğraf tam oturmuyor kağıda bir türlü. Neden böyle olabilir?
Kolay gelsin.
Printer'dan fotoğraf kağıdına çıktı almak istiyoruz. Lakin yazdırma ekranı açıldığında ekli dökümanda görüldüğü gibi alt, üst ve sağ tarafta boşluklar yer alıyor.
Fotoğraf tam oturmuyor kağıda bir türlü. Neden böyle olabilir?
Kolay gelsin.
ekli dökümanda dedemin resmi var. printerdan fotoğraf baskısı alıcam lakin foto çok dandik.(duvarda çerçeveye asılı duran orjinal fotoğrafın telefonla resminin çekilmiş hali bu) canı sıkılan varsa sevabına photoshoplayabilecek olan var mı?
edit: foto'nun orjinal hali şurada;
tinypic.com
edit: foto'nun orjinal hali şurada;
tinypic.com