Ekşi Duyuru

Merhabalar,

İş görüşmesi sırasında tecrübemin olmadığını belirttim. Yine de "size anlatacağım" vs denildi. CVmi beğenmişler galiba. Belgelerimi hazırladım götürdüm ancak sözleşme imzalamadık. Tecrübem olmadığı için ücret de konuşmadım. Çok sevindim işe girdim diye :(
İkinci gün patronun sağ kolu ve beni işe alan aynı zamanda bana işi anlatan birim sorumlumuz yanıma gelip benim alacağım ücret için patronla pazarlık yaptıklarını ancak yine de bana asgari ücret verileceğini söylediler. Doğrusu orada öğreneceklerime odaklandığım için ücreti umursamadım fakat bu iki kişi; senin hakkın bu değil, kabul etme, mobbing var, markete gir daha iyi.. vs dediler.
YL mezunu, dil bilen.. insanım ben sonuç olarak, haksız değiller ama iş yok. Madem öyle almasaymış patron beni, dediğimde "açıkcası çok da taraftar değil" dediler. "Dün beni beğenmişti" deyince patronun beğenmesi belli olmaz vs dediler. Aynı gün sonraki saatlerde yemekten çantamla geldiğimi gören patron "çantanı şu askıya assana neden çantayla geziyosun" dedi. ben ise "teşekkür ederim ama sizin beni düşünmenize gerek yok, ben kendimi düşünürüm" dedim. Hayır sana ne benim çantamdan, istersem bavulla gezerim nedir yani..
Zaten birim sorumlusu sık sık yalakalığın öneminden bahsediyordu, pek sallamadım ama kendisi de biraz yalakaydı.
Üçüncü gün sonunda ise telefonla bana "patronun performansımı düşük gördüğü" ifade edilerek çıkışımın verildiği belirtildi.
Bana iş anlatan yönetici de çoğu kez yorumlarımı beğendi aslında, bu fiyata benden iyisini bulmayı düşünüyorlardır belki.

Esas olarak sormak istediğim;
başlangıçta tecrübesi olmadığı bilinerek işe alınan çalışandan ilk üç günde nasıl bir performans beklenir?
Haksızlığa uğradığımı düşünüyorum ve boş yere umutlandım, kendimi sorguluyorum.
Hukuki olarak yapılabilecek bir şeyim var mıdır acaba?

"La Passion de Jeanne d'Arc" isimli 1928 yapımı filmi izledim geçen.
Filmin ortasında bir yerde, sözkonusu kişinin ateşinin çok yükselmesi nedeniyle kanının akıtılması gerektiği söylenerek dirsekteki arter cart diye kesilip kanı fıskiye gibi bir tencereye akıttılar.

Yani filme göre kan akıtmak -belki de sadece o zaman için- bir ateş düşürme yöntemiymiş.
1. Bu nasıl bir mekanizma, diye soracaktım ama zaten kan azalınca (bilek kesenler vs) üşünülüyor. Çişimizi yapınca üşümek gibi bir şey sanırım.
Öyleyse idrarımızı yapınca da ateşimiz bir miktar azalır mı?

2. Günümüzde de kullanılır mı acaba bu yöntem?

3. 1928 yılında görsel oyunlar yoksa eğer o kol gerçekten de kesilmiş midir?

Ellerimizi güzelce yıkadığımızda bile aslında %100 bir temizlenme olmuyor. Hep bir miktar bakteri kalıyor.
Örnek vererek sormak gerekirse eğer; biri 70 diğeri 10 yaşında iki kişinin başka biri tarafından aynı şartlarda yıkandığını düşünürsek (yaşlı veya çocuğun kendini yıkama becerisinin zayıf olma ihtimalini yok ediyoruz) çocuk olan daha mı temiz olur?

yaşı 10 vermekteki amacım gençliğe ve bunun sonucu daha az bakteri ile temas etmiş olmasına vurgu yapmaktı. 10 yaş yerine 20 yaşında yüzey alanı yaşlı kişi ile eşit olan biri de düşünülebilir

Kitapseçten farklı kitaplar almıştım.
Cuma (dün) saat 18 civarı KARGOMsende denilen "şey" ile kargom geldiğinde evde yoktum.

Getiren kişi anneme; kargoyu açık verdiklerini, kendisinin açmadığını, kamera kayıtlarının olduğunu, hatta eksik kitap var mı diye saymasını söylemiş.

Eksik kitap olmasa da kitaplardan birinin hologramı yok, yani korsan kitap göndermişler sanırım. Üstelik bu hologramsız kitabın kapağının iki farklı yerinde ufak yırtılmalar var.

Kitapseç hem korsan kitap göndererek kârını artırmaya hem de paketi açık göndererek ve kargo şirketini suçlayarak yaptığını örtmeye mi çalışıyor(çalışacak) acaba?
Akşam aradım hemen mesai saati değilmiş, şimdi sabah da aradım yine tatil günleri. Gerçekten sinirlendim, ne yapmak lazım? Kargocu mu açtı, onlar mı açık gönderdi, yoksa ortak bir sahtekarlık mı var sizce?

Nereden kitap alsam böyle sorunlar yaşıyorum, sınav kitabı almak için hangi site iyi?

Merhabalar,

Kpss B ile memur olma çabasındayım, mühendislik çıkışlıyım
Özel klinikte psikiyatriste gidiyorum. Ancak bu süreçte zorlanıyorum, doktorum da ilaç kullanmamı öneriyor.

Hekimler varsa, neye göre sağlıklı olduğumuzu onayladıklarını;
atananlar varsa ne tip bir sağlık raporu alındığından bahsedebilir mi acaba?

Rahatsızlığım nevrotik temelli
Şimdi ben ilaç kullanınca akıl zayıflığı ya da akıl hastalığına mı sahip oluyorum devlete göre, nasıl bir iş bu?

Bilgisayarıma format atıldı ve sonra bluetooth kulaklığı görmemeye başladı.

Fanı değişeceği için servise tekrar götürdüm, yüklenecek bir şey varmış bluetoothla ilgili onu da yükledi. İşi bitince pc'yi geri alırken baktım kulaklığa(JBL T460BT) bilgisayarıma bağlı ve çalışıyordu.

Eve geldim şimdi çalışmıyor kulaklık. PC Bluetooth'u sadece bir kereliğine televizyonu gördü.
Ancak kulaklık eşleştirilmiş halde duruyor. Mavi ışık yanıp sönerken "bağlan" diyorum "Bu işe yaramadı... yeniden deneyin" diyor. Bilgisayarcı çalıştırdı ama neden ben yapamıyorum.
Aslında yıllardır bluetooth kulaklık kullanıyorum, ne oldu ki şimdi?
Youtubedaki bazı videolara da baktım ancak olmadı, ne yapmak lazım?

edit: epey uğraştım ama şimdi bağlandı.
bu kadar zor olmamalıydı

İnternetten birkaç kitap aldım fakat 1 tanesini yanlış göndermişler.
Değiştirmek için aldığım yerle konuştum; sadece ptt kargo ile anlaşmaları olduğunu söylediler. Adresten alım oluyor mu, diye sorunca konuştuğum görevli kişi bilmediğini söyledi.

Başkasının yaptığı bir hata yüzünden kargoya gitmek orada sıra beklemek gibi şeyler açıkçası zoruma gidiyor.

İnternetten baktığımda ptt kargoda adresten alım hizmetinin olduğu yazılmış fakat kullanan var mı, hizmet çalışıyor mu ve nasıl kullanıyor tam olarak bilemedim.

PTT Kargonun adresten alım hizmetini kullanan var mı, nasıl kullanılıyor?

Bazı günler yüzüme güneş kremi sürdüğümü unutup öylece yatıyorum, o yüzden böyle bir şey var mı acaba diye bir fikir almak istedim.
Temizlemeyi gerektirmeyen güneş kremi var mı?
ya da
Yüzümüzde makyaj yokken sadece güneş kremini temizlemenin en kolay yolu nedir?

Daha önce defalarca psikiyatriste gittim.
Ne kadar istesem de bir türlü doktorun yeterliliğine ikna olamıyorum.
Yedi seans gittiğim doktor benimle ilgili en temel şeyleri unutuyor, şunu nasıl çözeceğim diyorum, "ona çözüm arıyoruz işte" diyor. Başından beri aynı konuya çözüm arıyoruz bu arada. Yedi seans olmuş daha fazla arama, diye düşünüyorum.
Sonra bir öneride bulunuyor, anneme sorsam o da aynı şeyi söyler.

O yüzden bana Eskişehir'de sağlam bir psikiyatrist lazım
Hastanede çalışmasını tercih etmem, kendi kliniği olması daha iyi olur

Şimdiden teşekkürler
Nasılsa cevap verilmiş diye yazmamazlık etmeyin lütfen

Bu gittiğim terapist 4. ve terapist araştırmaktan ve o ilk seans anlatılan şeyleri anlatmaktan yoruldum. Ayrıca vaktim de yok.
Hiçbir terapisti beğenmiyorum, söylediklerinde tutarsız olmaları sinirimi bozuyor, ama sanırım hepsi aynı.
Nasılsa yolumuz terapiste düşmüş ya, biz onlara bir şey yapamayız ya, onlar istedikleri kadar özensiz davranabilirler öyle mi?

Geçen doktor (terapist) "kötüye gidiyorsun" dedi.
Zaten stresim var, doktor bana öyle dedikten önce ve sonra dediği şeyler önemini yitirip her şey silikleşti, bir anlam kalmadı.
Yani çok merak ediyorum bir doktorun böyle demesi hangi mantığa sığar, ne gibi mâkul bir fayda amaçlayabilir doktor "kötüye gidiyorsun" derken?

Derhal doktoru bırakmamı söyleyecek olan arkadaşlar önerebileceği doktor yoksa boş yere bırak vb demesin.
İyi doktorların boş vakti bile olmuyor sanırım. Bir tane doktorun sırasında aylarca bekledim, sıra gelmedi.

edit: Doğrusu ben de kötüye gittiğimin farkındayım. Esas sorun da burada: doktor farkında olmadığım bir şeyden bahsetse keşke. Doktorun bana çeşitli yöntemler sunarak bu gidişatı önlemeyi kolaylaştırmaya çalışması gerekmez mi?
Yoksa herkes bilir kötüye gittiğini. Doktor öneride bulunmuyor, yöntemlerden bahsetmiyor. Sanki "ben bir şey yapamıyorum. sen ne yaparsan yap ama büyük ihtimalle olmayacak" diyor bana. Bakışları ve konuşma şekli böyle sanki..
Böyle hissetmem normal veya faydalı olabilir mi gerçekten?

Önceki doktorumda daha ciddi sorunlar olmuştu.
Başka doktora gitsem de çok fark edeceğini sanmıyorum, üstelik her şeyi baştan anlatmak travmatik bir etki yaptığı gibi başa dönmek anlamına geliyor.
Ne yapabilirim?

Psikiyatriste gidiyorum ve okb gibi tanılarım var.
Fakat kpss-b ile memur olmak istiyorum. Bazı memur kadroları için bazı ilaçları kullanmanın engel teşkil ettiği biliniyor.
Doktor, ilaç yazsa bile e-nabız vs yerlerde kaydı çıkmayacağını söyledi. İlaç yazacaksanız başkası adına reçete edebilir misiniz, dedim. Kesinlikle olmazmış.
Eczacıya da sordum; bazı renkli reçeteleri olan (xanax gibi) ilaçlar özel muayenede bile yazılsa bu ilaçları kullandığımın kayıtlara geçeceğini (e-nabız vs) söyledi.

Hangisi doğru söylemiş?
Zaten işsizim diye psikolojim bozuldu.
Bir de bu yüzden alacağım puanın geçersiz sayılma ihtimalini göze alamam.

edit: Eczacıların (hastane olmayan) özel muayenehanede verilen ilacı (e nabız dışında da) kaydettiği bir sistem varsa bile bu benim için sorun oluşturabilir, kayıtlara geçmemek için ne yapılabilir?

İki tane soru bankası setleri var:

1. Modüler set
pegem.net

2. Ezberbozan
pegem.net

Önceki senelerdeki mantıkta çıkarılmış olma ihtimali yüksek olduğundan ikisinin arasındaki farkı sormak istiyorum.
Bir tanesini alma niyetindeyim, basit olmasını istemem.
Hangisi daha iyidir?

Bir soru sorduğumuz zaman 1 gün boyunca cevap gelmiyorsa, daha fazla beklemeyelim mi?
Ne zamana kadar umut vardır?

15 ay kadar önce almış olsam da maksimum 30-40 kez giydiğim, çok düzgün kullandığım ayakkabının çoraplık ya da fileto denilen kısmındaki astarı yırtıldı. Nakit aldığım için elimde sadece fiş var. Aldığım mağazaya gittiğimde 1 yılı geçtiği için incelemeye gönderemeyeceklerini söylediler.
Fakat www.tuketicihaklari.org.tr linkte zamanaşımının 2 yıl olduğu yazılmış.

Ayakkabının fişi çok silik, fotoğrafta çıkma ihtimali olmasa da fiş no ve tarih-saat, ödediğim ücret, mağaza adı vs okunuyor.
Tüketici hakem heyetine başvurmak istiyorum. Sanırım fişin fotoğrafını çekmem gerek bu yüzden fişin fotoğrafta çıkabilecek şekline sahip olmam lazım.

1. Ayakkabıyı aldığım nike mağazasına gitsem acaba, yeni fiş verirler mi? İstediğim takdirde verme zorunlulukları var mı?
Tabii yeni fişi verme konusunda biraz pürüz çıkarmak isteyebilirler, bu durumda ne yapabilirim?

2. Tüketici hakem heyetine e-devletten başvurmayı mı, şahsen başvuruyu mu önerirsiniz?

3. Ayakkabıyı aldığımda fiyatı x tl ise şu anda 2x tl olmuş. Güncel fiyatının geri ödemesini (2x tl) almak istiyorum. Bunun için özellikle yapmam gereken bir şey var mı?

Okuyup cevap verecek olanlara şimdiden teşekkürler.

Lisans öğrenimimi on yıl kadar önce tamamladım. Bu yıl YKS'ye girdim. Okumak isteyebileceğim bazı yerler tutabilir. Sorumu öğrenci işlerini arayıp soracaktım ancak bir türlü telefonu açan olmadı..

Tercih yapıp örgün öğretime yerleşirsem, on yıl kadar önce almış olduğum (türk dili, aiit, fizik, kimya, mat, y.dil.. gibi) derslerden muaf olabilir miyim?
Bazı okullarda, muaf olabilmek için bu dersleri max 5 yıl/dönem? kadar önce almış olma şartı olduğunu okudum.
Tercih yapmayı düşündüğüm okulun sitesinde 5 yıl/dönem şartı belirtilmemiş olması böyle bir zaman aşımının olmadığı anlamına mı gelir?

Muaf olabiliyorsam, bu muafiyet hem lisans hem de önlisans programları için geçerli olabilir mi?
Çalışmaya da bağlı olarak; lisans 2 yılda, önlisans 1 yılda bitebilir mi?

Cevap verecek olanlara şimdiden teşekkürler..

Merhabalar,

Kulağımda bazen tıkanıklık hissi olduğu için kbb doktoruna göründüm.
Yıkama öncesi, 7 gün boyunca her iki kulağa da 10'ar damla sabah, 10'ar damla akşam gliserin uygulamam gerekli görüldü.
Fakat kafamı kaldırdığımda çok geçmeden kulaklarımdan aşağı bir gliserin akışı oluyor.
Gliserin çok amaçlı bir kimyasal olduğundan prospektüsü yok.
Sormak istediğim iki şey var;
Kulağın tekine 10 damla damlattıktan sonra gliserin uygulanmamış kulağımın üzerinde yatarak ne kadar süre beklemeliyim?
Doktor direkt yıkatmamı önerdi, başka da bir şey söylemedi. Kulak yıkatmayı önerir misiniz?

Edit: Daha önce hiç kulak yıkatma ya da vakumla çektirme gibi bir işlem yaptırmadım. Doktorun vakumla çektirme gibi bir işlemden bahsetmeme, direkt yıkanacağını söyleme sebebi kulağımda biraz fazla kir birikmiş olması olabilir mi?

Edit 2: Araştırdım ve kulak yıkamanın eski bir yöntem olduğunu, doktorların önermediğini öğrenmiş oldum. Vakumla temizleme için yeni randevu aldım. Cevap verenlere teşekkürler.