stres falan gibi şeyler de tetikliyor bazen.
yani dönemsel bir şey olabilir.

alerji çok değişken bir şey.
alerjik astımı olan bir arkadaşımın eve kedi gelince alerjisinden eser kalmadı.
başka bir tanıdığım ilaçla yaşıyor.

belli olmuyor ama buna karar vermek için üç ay erken bir süre sayılır tabii.

Bir arkadaşım bir süre ilaç kullandıktan sonra geçmiş/yokolmuştu kedi alerjisi.

Tıp konusunda gerçek bir davar olduğumu hesaba katınız.*

Şikayetler yer yer artar, yer yer azalabilir. Kediyi uyuduğunuz odaya sokmamayı başarabilirseniz azalacaktır az da olsa.

Çıkamazsın ve gidemezsin tabii ki. Çıkış yasağı bunun için zaten. Yasal olarak başka ülkede oturumun olsa bile tc vatandaşısın ve tc pasaportuna tabiisin.

Bu arada buonosdias'ın yolladığı link, yabancı pasaportu olup trde ikamet izni olanlarla alakalı, bununla ilgisi yok.

kalıcı oturum, vatandaşlık, öğrencilik veya iş durumuna bağlı geçici oturum gibi durumlarda gidebiliyorsunuz.
ancak çıkış yasağı başka bişey. bu ülkenin vatandaşı olarak ülkenin sana uygun gördüğü bir ceza/yaptırım oluyor bu. çıkamazsın.
khk'Lı akademisyenleri düşünün.

EDİT: NŞA'da demek istedim. ben kötü cevaplamışım. pandemi yasaklarına gitti aklım. sonradan idrak etmişim ne sorulduğunu.
bu çocukların oturumu olsaydı bile gidemezlerdi.
ancak 2. vatandaşlık varsa gidilir. veya pek çok kişinin yaptığı gibi sığınmacı falan olunabilir yasağınız kalıcı hale gelirse.

@rewlack: abi cikis yasagi nasil baska bi' sey oluyor? tam anlamadim. hem gidebilirsin diyosun, hem cikamazsin diyosun :D
---

celiskili cevaplar var ama herkese tik atiyorum, farazi sormustum zaten ama cok sacma durumlar. neyse.

Khkli akademisyenler+1
Insanlara eziyet etme yollarından biri. Burada is buldurtmuyorsun, oraya gitmelerine izin vermiyorsun. Ac kal diyorsun.

Ben size şöyle diyeyim; bir tanidigim(ayni sirkette calisiyoruz) v;arNorveç vatandasi turk/kurt. Facebook paylasimlarinda Türkiye/erdogan/kurt/pkk alakali seyleri var(mis). Türkiye'ye babasi hastalanip geldiğinde havalimaninda tutuklanmis, orada havalimani yakininda yabancilarin tutuldugu yerde iki hafta tutulmuş, yurtdisi cikis yasagi verilmis vs. Sonunda sirket devreye girince vs cikarildi, ceza vs yok sonuçta sosyal medya paylasimi. Ama kendisi gibi arkasinda yabanci şirket olmayip bu durumda kalan gariban çok. O yüzden sasirmamak lazim boyle şeylere.

XS artık üretilmiyor. Ellerinde kalan telefonları muhtemelen stoka giriş fiyatına göre satmaya çalışıyorlar.

XS’in ekranı OLED. En büyük fark orda yatıyor. Bir de kasası çelik.

Voyager haklı, XS'in karşılığı 11 değil 11 Pro aslında. 11 Pro'nun bir nesil öncesini almış oluyorsunuz yani. Özellikle ekran fark ediyor ciddi şekilde

Okuyana gore degisiyor. Benim normal hizla dinlediklerim de var.

isteyenin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü kara demişler.
iste gitsin nolcak

Ekipteki herkes bu hafta 3 gün işe gelecek siz 4 gün.

+1 ykyt

yasaklar dolayısıyla çalışmanız aksayacak mı? dükkanı kapatıyor musunuz?

örnek verelim

ben ekipteyim pazartesi izin kullandım. yarında izinliyim, cuma kapanıyorsanız haftayı 2 günle kapadım, işe devamsa 3 gün
siz izin kullanmadınız daha o yüzden benden bir gün fazla çalışacaksınız kullanmazsanız. her türlü isteyin bence

Ya evden çalışıyoruz zaten ekip devam eder iş aksamaz, istedim valla. benim bu hafta kullancağım hakkım olan izin vardı daha pazartesiden belliydi, bu idari izin şimdi belli oldu verin iznimi dedim, onlarda al ya sorun olmaz zaten hakkın dediler :) Teşekkür ediyorum fikirleriniz için

safi.me.uk

@plutongezegendegilmi teşekkürler. :)

Yani buna cevap vermek zor. Sanırım kaymakamlığa danışmak bir seçenek, en azından belki doğrudan onlardan izin alabilirsiniz.

Bu olabilir mi youtu.be

bol yağ ile ve yumurtayı cok kabartmadan.

serumla falan olmaz, o tamamen semptom bastıran, tedavi etmeyen bir şey.
ilaç ne verildi?

yapmanız gereken şey bir kür viyo dopingiyle birlikte, vet expert renalvet'e ve vet expert urinovet cat dilution'a başlamak.

vito bir hafta kullanılır, o bağışıklığı toparlamak için bir kür gibi zaten.
aynı anda da renalvet günde iki, urinovet günde bir kapsül.
bu ürünleri bir ay boyunca düzenli kullanıp tahlil sonuçlarına göre devam edeceksiniz ama dozu değişse de, düzenli olarak kullanmanız gerekir.

bu süre içinde bana kalırsa nf'e gerek yok, düşük proteinli yarı tahıllı n&dlerden yiyebilir mesela ama nf'e devam da edilebilir tabii.
benim kedim diyet mama yemeden iyileşebildi ama tabii tahlil değerleri de önemli burada.
sorun şu ki, diyet mamayı yemiyorlar.
yemedikçe bağışıklıkları düşüyor.
o durumda da proplan falan gibi tahıllı değil, kediler için daha uygun nd tarzı markaların normal ürünleri olunca hiç değilse yiyorlar ve kilo kaybının getirdiği yük de sisteme binmemiş oluyor.
yine de o konuda karar sizin tabii ki.

bir de, düzenli olarak su içirin.
gerekirse günde birkaç kere ağzına şırıngayla su verin.

bunları çok düzenli şekilde uyguladıktan bir ay sonra kan tahliline götürüp kan sayımı yaptırın.
bu arada veterinerinizi değiştirmeseniz de başka birine göstermek isteyebilirsiniz.
serum ve ilaçlar derken ilaçların arasında kortizon varsa o kliniğe bir daha gitmeyin.

böbrek için ilk müdahale olarak yapmanız gerekenler bunlar.
ama düz yürüyememe falan gibi sorunlar böbrek probleminden olmaz.
başka şeyler de varsa elbette ek tedavi gerekebilir.

geçmiş olsun.

edit:
viyo'nun sadece viyo olan ve poşetler halinde olanı değil, recuperation ürünü sizin durumunuza daha uygun.
yazmayı unutmuşum.

edit2:
FAtE'e katılıyorum.
düşük proteinliden kastım, orijen falan gibi gerçekten ev kedilerine ağır gelecek denli yüksek proteinli olmayan ama normalde yüksek protein ve düşük tahıl politikası olan markaların (n&d buna uygun mesela) orta düzeyde protein içeren mamaları.
karmaşık bir cümle oldu farkındayım ama başka türlü ifade edemedim.

benim mega kolon ameliyatı geçiren kedim de, akut böbrek sorunu yaşamış olan senior kedim de hiç diyet mama yemedi ve sadece ilaç tedavisiyle ikisi de iyileşti mesela.
diyet mamalarda kedilerin ihtiyacı olmayan düzeyde lif ve soya gibi alerjenler çok bulunabiliyor.
köpeğimde aşırı bir tüy dökme ve kepeklenme sorunu vardı ama proplan'ın sözde sensitive skin olan diyet maması alerjisini daha da azdırıyordu.
o zamanlar n&d yoktu, normal somonlu proplan bile daha iyi geliyordu durumuna.
diyet mamanın herhangi bir hayvanın herhangi bir sorununa iyi geldiğini hiç görmedim.

Geçmiş olsun. catinfo.org

Şurayı okumanızı tavsiye ederim. Protein kısıtlama reçeteli diyetlerin durumu daha da kötüleştirdiği ile ilgili bilgiler var. Proteini kısılmayan tercihen yaş mama, şırınga ile sıvı alımını artırma çok önemli.

The purpose of this ‘prescription’ diet is to restrict protein which, unfortunately, it certainly does. However, please understand that there are no studies showing that restricting protein to this level will prevent further deterioration of kidney function.

‘Renal’ diets restrict protein to the point that many cats – those that are not consuming enough of the diet to provide their daily protein calorie needs – will catabolize (use for fuel) their own muscle mass which results in muscle wasting and weight loss.

azodly temin edebilirsniz veteriner tavsiyesi ile verin. tr de yok ve amerikadan soguk zincir ile geldiginden bulmaniz zor ama kedi bobrek yetmezliginde baya etkilidir.

Benim çözümüm kızartmaları ve döküm tava ile pişecek etleri piknik tüpü ile balkonda yapmak oldu. Elektrikli ocak pek doğru bir seçenek değil.

boşken iyice kızdırıp eti attıktan sonra kısıyorum. dumanı az atıyor. ama tamamen bitirmek mümkün değil.

döküm tava kullanılıyorsa o duman olacak kaçarı yok.

Ama öncesinde bir 10 dakika ocakta boş tavayı yüksek ateşte ısıtıp eti atınca kısmak biraz azaltıyor.

Bu arada yağ için öneri şu olur. ocağı ve çevresini alüminyum folyo ile kaplayın. işiniz bitince folyoları toplayıp çöpe atarsınız.

Iste bu yuzden lavabonun altindaki dolabin en derinliklerinde yatiyor benimki. Tum dediklerine katiliyorum. Dumani gectim bunda et kizartinca 1t gun etraftan yag temizliyorum.

Cozum onerim hurdaci legen ytd.

yukaridaki cevaplara yonelik bir cevap: bu olaylarin cozumu basit. dokum tavaya kizartma tavasi muamelesi yapmayin. etin dogru surede, dogru sicaklikta ve dogru miktarda yagli olmasi gerek.

hicbir ozen gostermeden "eti kizgin tavaya atarim piser" mantigi yanlis. bu diger pisirme yontemleri icin de gecerli. ozenli oldugun surece basarili olursun. ozenmeyeceksen zaten hic ugrasma dokum vb ile.

aspiratör lazım kısmen evet ama çok da duman altı olayı yaşamadım.

aspiratörün yetersiz ya da bacası filtresi vs tıkalı olabilir. amerikan mutfaklı evimiz, evet bir duman çıkıyor ama öyle her tarafı duman altı yapmıyor ya da aşırı kokutmuyor.

Aspiratör + cam açmak buyuk olcude dumani azaltir ancak yag sicratma konusunda da yag sicratmaz teller var. kevgir gibi ustune kapatiyosun yag sicramasini buyuk oranda aliyor

Daha öncelikli bir soru, bu programlardan birisinde hesabınız var mı? Zira okulunuz size hesap açmadan veya yüklü bir ücret ödemeden kullanabileceğin benzerlik raporu programları çok da iyi hizmet vermiyordu.
Belki benimki eski bir bilgidir ve birileri bu soruyu cevaplar da öğreniriz.

ithenticate var ama üyelik gerekiyor. Hocalara üniversiteler üyelik veriyor genelde.

çevresel sinir sisteminin alt dalı evet. sempatik ve parasempatik gibi bir otonom s.sistemi. önemine vurgu yapmak için ikinci beyin denilmesinden kaynaklı farklı bir sistem gibi algılanıyor.

Kullanılır.

benimki de yeni bitti, 2018'de falan SKT'si vardi

@howfaristhesky etkili oldu mu peki?

sanirim evet

Zaten bir araban olduğu için kredi faizleri bu kadar yüksek iken pek mantıklı değil diyeceğim ama o 230 bin olan araba en ufak bir zamda direkt 280'e fırlayacak (vergi dilimi değiştiği için). O yüzden ödeme imkanın varsa ben arabayı değiştir derim. Ne zaman arabayı değiştirmeye niyetlenip ertelesem pişman oldum. Zamanında 90 bin lira verip almadığım araç şu an 190 bin lira falan. Zamanında dediğim de taş çatlasın 2 yıl öncesi.

Mevcut arabanın değerinden, kenardaki parana ve çektiğin krediye kadar tamamen ayni durumdayız, 1 ay önce aldım. Benimki takas kampanyasıydı, 296 liste fiyatı olan arabayı 230a verdiler. Şu an 312. Ya şimdi ya hiç durumu oluştu, hesapta yokken iki gün içinde karar verip aldım.

Hesabın mantıklı duruyor dostum, çünkü arabanın fiyatı iyi gerçekten, ötv'de bir üst dilime fırlayınca gayet mantıklı olacak yaptığın hesap. sadece sorum şu, kona'yı 5 sene kullanır mısın? büyüklüğü, hızı teknolojisi vs tatmin eder mi, ondan emin ol derim.

krediyi 2 veya 3 yılda ödeme gücü varsa, daha kısa olması daha iyi olur. yoksa uzun süre ödenecek faizler maaş zammını alır götürür.

29 Nisan - 17 Mayıs arasında aynı şehir ya da farklı şehir fark etmeksizin otel rezervasyonu sokağa çıkmak için geçerli sayılmayacak. Sadece zorunlu kalınan durumlarda (izne konu durumlar, vefat, hastalık vs.) otelde konaklamaya izin verilecek.

Seyahat yasağı yok ki zaten.
Sadece kısıtlama olduğu zaman var.
Gittiğin yerde kalmazsın.

17sinden sonra seyahat yasağı bence devam etmez. 17sine kadar şehir değiştirme izne tabi.

17'sinden sonra tekrar açıklama yaparlar "Turizm sezonu açıldı, diğer turistleri de bekliyoruz" Gibisinden sonrasında sonbahar'a aynı senaryo devam.

onun için de öbür eyalete baksana aga... kaç eyalete gidecen ki

ameriga enteresan bir ulke, bir eyalette bir herze yersin basina birsey gelmez. Aynisini baska eyalette yaparsin swat gelir evden ters kelepce alir gotururler. Kanunlari iyi arastir eyaletlere gore, kuzey amerika'da toton acik gezmeyeceksin...

Ben 5-6 eyalet gezmiştim hiç sorun da olmadı.

Polis hiç durdurmadı tabi ama hertz ile araba kiralayıp gezmiştim. Kiralama aşamasında ehliyetine de bakıp ona göre bilgi veriyorlar. Eğer araba kiralayacaksan oradan da net bilgi alırsın.

Missouri'den Illinois'a kadar araçla gitmişliğim var. Polis çevirmedi ama çevirse de sorun olacağını sanmıyorum. Zaten herhangi bir kuralı çiğnemediğiniz sürece polis çevirmiyor.

tüm eyaletlerde ilk 4 ay geçerli. üstü, eyaletine bağlı.

Himmet dayı +1

İlk 3 ay geçerli diye biliyorum ben. Araya işler girince, ben 4. ay gibi ehliyet sınavına girip ehliyet almıştım. Georgia Eyaleti'ndeydim.

3 ya da 6 ay gecerli olabiliyor ama polise bagli tamamen. polisler de bu konudan haberleri yok.

baska eyalete gidince o sure 0 lanmiyor. polis inat ederse pasaportunuzu isteyip ulkeye ne zaman girdiginize bakmak isteyebilir ( cok kucuk ihtimal bu tabi )

aynı şey ceza kanunu için de geçerli olabilir o halde, ben nereden bilebilirdim xx yapmanın suç olduğunu?

5237 sayılı TCK’nın 4/1 maddesi: Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz.

edit: Umumi Hıfzısıhha Kanunu kapsamında kararlar alınıyor. resmî gazetede yayımlanması zorunlu değil çünkü il/ilçe umumi hıfzısıhha kurulları ayrıca karar alıyor.

genelge bir "ceza kanunu" değil. hatta genelge ile uygulanan yasaklar, ancak kanunla yasaklanabilecek şeyler olduğundan genelgeler anayasal suç niteliğinde bile olabilir. yarın öbür gün bu genelgelere dair işlem yapan herkes çok büyük cezalar alabilir. konusu suç olan emir hiçbir şekilde yerine getirilemeyeceği, getiren sorumluluktan kurtulamayacağı için de kaçışı olmaz.

genelge sizi şöyle bağlıyor. devletin elinde silahı var. uymazsanız sizi silahla öldürüyor. ya da hapse atıyor. ya da para cezası kesiyor, ödemezseniz yaşamınıza her türlü engeli koyuyor. bunun dışında genelgenin sizi bağlamasına dair hiçbir şey yok...

XX köyünde medeniyetten uzak yere bile "resmi gazete" gider muhtara.
Muhtar anons, kahvede anlatma, kapısına asma yolu ile köylüye duyurur.

Bu sistem cumhuriyetin ilk yılından beri uygulanan bir sistem
resmi gazete o yüzden var.
satır satır okurdu eskiden muhtarlar o gazeteyi

içişleri bakanlığı il ilçe ve beldelere o yüzden genelgeyi gönderiyor.
Dağda bir yerde oturuyorsan da jandarma gelir söyler.

Kanun yapıcı bunu bir şekilde duyurur merak etmeyin.
çocukken izlediğin filmleri hatırla
imparatorluk döneminde bile ulaklar bir taşın üstüne çıkar
"duyduk duymadık demeyin" diye ferman okurlardı.

duyduk duymadık demeyin o manaya geliyor :)
duymasan da sorumlusun

Duruşmalardaki “ama suç olduğunu bilmiyordum” savunması geldi aklıma. Tabi bu bir bahane değil üstteki arkadaşların anlattığı gibi. Cebindeki TC kimlik kartı, sana bazı haklar tanıdığı gibi bazı sorumluluklar da veriyor. Bundan dolayı bu tip gelişmeleri bilmek zorundasın. Köyde yaşaman, fakir olman, kendini izole etmen sana muafiyet sağlamıyor.

Ayrıca sağdan soldan duyduklarında hareket etmen de doğru değil. Bak mesela şu duyurudaki covid sorularının yüzde 95 nin cevabı (filyasyon ekibi, karantina süresi, verilen ilaç vs) sağlık bakanlığının sitesinde açıkça yazıyor. Ama kimse açıp okumuyor.

Yine başka bir örnek; ceza kanunlarıyla mahkemelerle ilgili sorularından büyük çoğunluğun cevabı Türk Ceza Kanununda ve CMK da yazıyor. Bunlar böyle anlaşılmayan Osmanlıca metinler değil. Adam soruyor hakaretten dava açıldı ne olur diye. Hakaret suçunun kanundaki karşılığına baksa şak diye çözecek işi ama bunu yapmıyor.

Kısaca insanımız araştırmayı okumayı sevmeyen bir özellikte. Hayatını kolaylaştıracak şeylerden genelde uzak duruyor.

yani bilmiyorum vb. bahaneleri gecelim fakat sunu tartisabiliriz: standart burokratik bir demokraside yasasan, belli mazeretlerini kabul ettirebilirsin.

durumun ceza gerektirse bile, hakim karsisina cikip belli haklarini, ozel durumlarini ileri surebilirsin, cezaya itiraz edebilirsin.

hakim de devletin vicdani olarak sana bir "ayricalik" tanir. toplum icindeki guven, birlik, aidiyet duygularini pekistirir...

ama boyle bir ulkede yasamiyorsun.

ornek: www.youtube.com

edit: "Bu bir kanun degildir" teknik olarak dogru fakat zaten "kararname" diye kisalttigin seyin gercek adi "kanun hukmunde kararname". hukukun ustun oldugu bir ulkede yasayan herkes o ulkenin yasalariyla sorumludur. bu kadar net. onu bilmek senin gorevin.

kısa boy narin yapıyla 1000cc motor kullanan kadınlar gördüm.

kendi tecrübelerimden de her motor başta ağır geliyor ama bi süre sonra bacaklar güçlenip sorunsuzca tutabiliyor.. motora boyun kısa gelmiyorsa eğer motoru tutmak için çok yatırmazsan düşmez. eğer yatırırsan düşer. ben de yatırsam ben de düşürürüm önemli olan kaymayan bot ayakkabı ve motoru yatırmamak. motora boyu kısa gelenler de bi tarafa doğru kaykılıp tek ayakla da tutabiliyor.

bu işler tecrübe işi sen daha vites değişimlerini, durup kalkmaları çözememişken trafiğe çıkayım demen başına dert açmaktan başka bi işe yaramaz.

çok zorlanıyorsan ikinci el 100 cc civarı bi cub scooter al onla başla.

Geçmiş olsun, zehiri almışsınız. Trafik tecrübesi ve manuel vites tecrübesi olduğu için maks bir hafta diyorum. Ama alıştığına emin olmadan kesinlike çıkma bence.

Günaydın.

Öncelikle başlamayabiliyorsan başlama. Bu olmuyorsa; hoş geldin.

Çok bıçak sırtı bir dünyaya adım atıyorsun, atacağın adımlar önünde rüya gibi yıllar yaşamanı da sağlayabilir, burnundan da getirebilir. Bu adımlardan en önemlisi eğitim ve ekipman. Bunlara harcayacağın paralarda dünyanın en savruk insanı ol. Geri dönüşünü misliyle alırsın çünkü.

sözlük yazarlığı varsa (bkz: ekşiteker).

çok iyi araba ve bisiklet kullandığını düşünen biri olarak eğitmenlerin gözünde en zor insansın. Onlara göre aday bisiklet bile kullanmayı bilmesin ki ön yargılardan arınıp tertemiz bir başlangıç yapılsın. Öbür türlü belli bir süre seni doğru bildiğin yanlışların yanlış olduğuna ikna etmekle geçiyor.

Bu saatten sonra bol bol teorik eğitim videosu, yazısı, kitabı. Sonrasında da herhangi bir kurumdan pratik eğitim, sorduğun soruların cevapları da buralarda.

İmkan varsa bir kursa gidip eğitim almanı şiddetle tavsiye ederim.
Kendi kendine gitmeyi durmayı, dönmeyi, vs öğrenirsin bir şekilde ama inceliklerini ogrenemezsin. Yalnis pratiklerin yerleşik hale gelir ve ilerde düzeltmek için çok uğraşırsın. Boş bir sayfa iken bir egitmenden yardım almak en doğrusu.

Selam,
eğitim eğitim eğitim.
İyi araba kullanmak bir artı, çünkü trafiğin nasıl bir şey olduğunu bilmek önemli. Bu konuda cahil cesaretiyle hareket etmemek lazım.

Bisiklet kullanmayı bilmek de önemli, demek ki denge işini daha hızlı çözeceksiniz.

Bütün bunlar cepte ama, bu yapabildikleriniz hiçbir şey. Öncelikle temelden başlayıp hakimiyet eğitimi almalısınız. Sonra beceri geliştirme, kendi motorunuza hakimiyet, yolda güvenli sürüş eğitimi derken bir eğitim döneminden geçmelisiniz. Motoru ağır olduğu için değil, dengesine alışmadığınız için düşürdünüz, ilerleyip durmak evet bir beceri ama öğrenmeniz gereken şeylerin onda biri bile değil.

cesaret kırmak için değil, eğitimsiz olmamanız için yazdım bunları.

sıfırdan motosiklet eğitimi aldıktan sonra ehliyetini ve yol eğitimini tamamlamış bir insan olarak söyleyebilirim ki trafiğe çıkma süreciniz sizin eğitime ayırdığınız süreye göre şekillenir. Bu 1-2 hafta da olabilir, 1-2 ay da.

Neden daha az güçlü motorları kullanip geçiş yapmadınız anlamadım. Bence daha az güçte, daha rahat olacağınız motorlardan sonra geçin. Şimdi dan dan söylemiş gibi olacağım ama 250'likte böyle başlamak iyi bir şey degil. Bir de vites ilk elden ögretilmez mi? Ögretmekte de bir problem var sanki. Daha az güçlü motorlara hakimiyeti sağlayıp sürüş keyfi almak varken neden böylesi bir iş? Bu arada kadınım African Twin kullandım bir süre.

alışma süresi = eğitim ve tecrübe süresi (trafikte geçirilen zaman)

bir tane kadın arkdaşım da böyle başlamıştı, hala daha sürüyor. vites işini hallettikten sonra bol bol aracın ağırlığına alışmak için manevra çalışın. yapabiliyorsanız da core egzersizleri. iki tekerlekliler genel olarak komplike işler gerektiyor. daha sonra kitap vs. paylaşabilirim.

sanırım daha ehliyet alma sürecindesin, bir kaç saat daha çalıştıktan sonra ehliyet alabilecek konuma geleceksin, ancak bu trafiğe çıkmak için yeterli değil.

bir kaç hafta trafiği az ara sokaklarda gezme, ardından yoğun olmayan akıcı saatlerde biraz daha uzak yerler, kendini yeterince güvende hissettikten sonra şehir içi ulaşım, kısa zamanda da uzun yol veya eğlence amaçlı kullanım.

bu süreler senin ne kadar çok motor üstünde vakit geçirebileceğine bağlı biraz. tabii biraz daha rahat etmek bu süreçleri daha hızlı geçmek istersen ücretli eğitim veren kurumlar, kişiler var. eğitim sizi motor üstündeyken daha rahat ve sakin olmanızı sağlar.

ne kadar çok motor üstünde olursanız o kadar iyi. kapalı alan eğitimleri yapabileceğiniz bir yer varsa çok çok daha iyi. her dışarı çıktığınızda ekipmanlarınızı üşenmeden giymek ve hazırlanmak önemli, böylece güvenliğinize önem verirsiniz.

nasıl bir motor alacağınız, sizin ne istediğinize bağlı olarak değişecektir. motor seçmek bir anlamda bir hayat tarzını seçmek gibi oluyor. motorun da kılık kıyafet için modası var.

Bugün vites değişimi de yapabildim :))

çalışma sayfasının ölçüleri 4000x4000 dir ama senin aldığın çıktı boyutu ufaktır. save as, export yaparken 4000x4000 girmen lazım.

300 dpi herşeye yeter artar bile.

karakter güzel ama çizgiler fazla keskin daha smooth çizgiler olsa daha güzel olur tabi.

Yok cıkışı full çözünürlükte veriyorum.

ressam degilim ama gobegin ustu liselik alti muzelik olmus gibi :/

Illustratorde çizmeniz gerekiyor tabi ki. Aksi halde nerede çizerseniz çizim pixel pixel görünecek.
Anatomik bir çizim yapmıyorsunuz, stilize bir iş o yüzden ressam olmayanların yorumlarına çok da şeyyapmayın:)

Vücudun yarısı diğer yarının ayna görüntüsü. Çok göze batıyor. :(

illustrator'de çizim yapılmaz abi. pen tool'la çiziyorum diyorsan başka tabi ama photoshop daha uygun çizim için. rgb'de 72 dpi, cmyk'da 300 dpi kullanabilirsin. procreate hiç bilmiyorum.

Tüm sektör illustratorde çizim yapıyor. Bence en uygunu. Sektör: moda

Konuya diplomatik dil olarak bakmak gerekiyor meseleye. kınamak, rahatsızlık duymak, alınan karar ve antlaşmaları yeniden gözden geçirmek vs.. her birisinin farklı,derin anlamları oluyor.
Biden'in soykırım kelimesini kullanmasından sonra (ki niyeti Türkiye'deki gündem/ortam düşünüldüğünde bazı iç çekişmeleri ve bazı karışıklıkları arttırmak ve ABD'den medet umanlar için bir işaret fişeğiydi bu ifade)
Türkiye'de hemen ardından
- siz misiniz covid19 dan kırılan kendi halkınıza (özellikle de zencilere) gereken tedavileri yapmayıp, tırlar dolusu silahla terör örgütüne yardım yapan? Biz de kuzey ırakta desteklediklerinize böyle operasyon yaparız diyerek ABD yi "kınamış" olduk.
Bu gara operasyonundan sonraki safhaydı ve geleceği belliydi .
Bir sonraki adımlar da hazır olmalı.

twitter'daki en iyi parodisi sudur:
twitter.com

"yaptığınız şey hoşumuza gitmedi. bir yaptırım kararı almıyoruz ama yine de bilin istedik"

kınama resmi bir uluslararası hukuk eylemidir.
bir uluslararası hukuk kişisinin, belli bir olayı yasal kabul etmediğini bildiren ve çiğnenen ya da tehdit edilen haklarını saklı tutmayı amaçlayan tek taraflı işlemidir.
yani sadece bilin istedik anlamına gelmez, hukuki sonuçları vardır, yani bu yaptığını onaylamıyorum ve gelecekte bu yaptığın şey üzerinden bana bir sonuç yansıtacak olursan bu sonucu da kabul etmeyeceğim anlamına gelir.

kapanma suresince kamu esnek calismaya yonlendiriliyor. son karari kurumunuz verecek yine, idari islemlerin aksamamasi adina belirli sayida personel buyuk ihtimalle donusumlu olarak mesaiye gidecektir. universiteniz mesaiye gideceginize dair bir yazi yazmasi gerekiyor, bu yazi ile ev- is yeri arasi rotada muaf sayiliyorsunuz.

suyu cikan akimlardan biri.

Bu bir tepki gösterme şekli. Senin miden bulanabilir, başkası kusabilir, bu tepkiyi benimseyeni bağlamaz.

Yazıda mimik yapmanın güzel bi örneği bence. Ben çok gülüyorum buna.

"Tişikkirlir sipirmin" karikatüründen çıkmadı mı o akım ya? Ben bayadır görmüyorum ama komik olabiliyor, olmadığı yerler de oluyor. Midem bulanıyor derken abartıyorsunuzdur umarım.

Ağzını ökünmek mi deniyordu; bu işte o. Bence çok komik.

ben bunu 10 yıl önce falan yapıyordum. o zaman da komikti, hala komik. ama tadında yapmak lazım tabii. her şeye olmuyor.

midem bulanıyor +1

Sürem bitti diyecektim mobilden düzeltemedim k bakmayın

Ortalama 17 gün, ama 3 aya kadar bile PCR testi pozitif çıkabiliyo diye bir DR yazısı okudum dün.

Yani test yaptırsan tekrar pozitif çıkacaksın, sanırım virüsü tamamen vücuttan atmadınız henüz. 3 ay sonra antikor testi yaptırıyor bazıları.

Diğer öğrencilerin kameralarını kapatır sadece paylaşılan ekranı açık tutarsan çok az netin gider. Toplam 2-3 gb bile gitmez. Paylaşılan ekran pdf vs diye varsayıyorum ve sadece hocanın mikrofonunun ses gönderdiğini varsaydım.

Ekranın sağında solunda karşıdakilerin canlı görüntülerini de açık tutarsan bu sayı çok artar. 1 saat 300-500 mb’larla başlar gb’lara kadar çıkar kişi sayısı ve görüntü kalitesine göre. Sadece tek ses ve basit ekran paylaşımı 1 saatlik 75-100 mb civarı olur max. Ben pek zoom kullanmıyorum alternatif benzer programlarda 2-3 dakikada 1-2 mb gidiyor. Araya başka elemanların da mic ile katıldığını varsayınca evet saatllik 75-100 mb ile kurtarırsın

Pazartesi günü 3 saatlik ders için mobil veri kullandım. Toplam 6 kişinin kamerası ve mikrofonu açıktı. 4 gb civarı kullanılmıştı baktığımda.

sorunuza cevap değil ama, tecrübeme dayanarak şunu söyleyebilirim, bilgisayarı telefonun internetine bağlayarak zoom'u bilgisayardan açmak daha fazla veri harcıyor. bi defasında öyle yaptım 1.5 saatte 1 gb gitti. telefonda android uygulamasıyla bağlanınca daha tasarruflu oldu.

daha önceki sahibi hep yetkili serviste yaptırdıysa bakımlarını plakayı söyleyince sistemden göreceklerdir, size de bu bakımda neler yapılacağını ve ne kadar tutacağını söylerler. En garanti yol ford servisini aramak.

Yetkili servise gidip sormanı öneririm, hemen fiyat verirler zaten. Arada 100-150 lira fark varsa yetkiliden devam ettir, hem satarken avantaj olur hem de kafan rahat olur. Biri 500 diğeri 3150 diyorsa da diğerinin neden pahal olduğunu sor derim, bir sebebi vardır yani sadece yetkili diye 6 kat fiyat farkı olmaz. Muhtemelen eskiyen bir parça vardır o falan dahildir.

yetkili servisteki bakımı küçümsememek lazım. sadece aracın bir iki filtresini ve yağını değiştirmiyorlar rutin bir bakımda. (emin olun işin bu kısmını yapmak için sanayiye bile gitmenize gerek yok, kendiniz bile yaparsınız.) teorik olarak aracın envai yerine (50 nokta kontrolü falan şeklinde reklamını yaparlar) gözle de olsa bakıyorlar, kontrol ediyorlar. bilgisayara bağlarlar, bir şey varsa çıkar. aracın yaşına ve km'sine göre, arıza çıkması muhtemel yerleri bildikleri için oralara daha dikkatli bakarlar. bir de araçtan malzeme çalmayacaklarına emin olursunuz. son olarak da, eğer araç yıllardır hep yetkili ford servislerine gidiyorsa, bazı arızalarda iyi niyet garantisi adı altında daha düşük fiyatlar çıkartabiliyorlar.

ama tabii bunların hiç biri, sanayine düzgün bir ustanın yapamayacağı işler değil. tavsiye üzerine gideceğiniz, sanayide bir ford ustası, sürekli aynı yere gitmeniz kaydı ile işinizi görür.

tabii fiyata da bakmak lazım.

Sanayide iyi ve güvenilir usta bulmak gerçekten çok çok zor.

Yetkili servise verdiğiniz para gerçekten değiyor.
Ben her rutin kontrole gittiğimde gerçekten arabanın tüm detaylarına bakıyorlar. Bir de yetkili servisteki ustalar genelde genel merkezden gelen prosedürlere göre çözüm bulur. Zaten fabrika'da bilinen sorunlara, markanın izlediği prosedürle çözüm arar.

3-5 demeden mümkün mertebe yetkili serviste yaptırın işlemleri. En azından ciddi bakımları

tablet aldım 65 inc televizyon parasına

Yalnız değilsin.

Toplamda bir yıl içinde iki kez giydiğim (sürekli evdeyim) gömlek, kahve değirmeni, işimi oldukça kolaylaştıran sağlam monitör ilk aklıma gelenler.

Bu ara biraz hakim olmaya çalışıyorum kendime ama yazın sonunda falan xbox sx falan var hayalimde.

sadece son iki ayda pc, monitör, aletli pilates yatağı, airpods, filtre kahve makinası (evde zaten var ama bu farklıymış), bilumum tabak, çanak, saksı, dekoratif ürün, kitap seti ve aklıma gelmeyen yüzlerce ürün satın aldık. bu bilumumdan sonrakiler her ay standart. 2 günde bir mutlaka kargo geliyor.

kıyafetleri saymıyorum.

karımı seviyorum.

Kesinlikle öyleyim ben de, madem hiç bir şey yapamıyorum bari ıvır zıvır alayım moduna giriyor insan. Günde 50 kere amazon f5'liyorum.

rica ederim, ben de sizin gibiyim.

kozmetiğe zaten meraklıyımdır ama geçen sene makyaj malzemesine düştüm iyice.
daha doğru düzgün kullanmak bile kısmet olmadı.

ayrıca pandemi sürecinde evde yemek yapma işine de iyice girdiğim için espresso makinesi, philips airfryer gibi on bin tane de mutfak alet edevatı, tabak, çanak, bardak, kadeh aldım.
airfryer falan çok iyi oldu, hayat kurtardı falan ama alınan tabak çanak günlük kullanıma pek uygun değil, onları da henüz kullanamadım.
misafir ağırlamayı iple çekiyorum.

çanta, kitap falan gibi ıvır zıvırları saymıyorum bile.

"tamam artık, alacak bir şey kalmadı zaten" dedikçe alacak bir şey buldum ve aldım.
eve her gün beş kargo falan geldi bir dönem.
bunlar hep ihtiyaç sonuçta.

neyse ki, artık gerçekten alacak pek bir şey kalmadı, sakin sakin oturuyorum.

minimalism iyidir. ben gözüme kestirdiğim eşyaları atıyorum sürekli. zamanında dediğin bataklığa düşmüştüm ama artık ihtiyaç dışında bir şey almıyorum.

tam tersi, her yonden tam kapanmaya gittik, kis uykusuna yattik kredi karti borclarini kapatiyoruz. Hanim arada kacak yapiyor ama pandeminin basindan beri benim tek online siparisim yok.

gaza gelmeyin genjler..

Dışarıda giyemediğim bir ton şey aldım. İki gün önce de yeni bir hobi için harcama yaptım. Bakalım.

ben habire bebeye alisveris yapiyordum. bitmiyor ihtiyaci gibi geliyor ama aslinda sanirim o ihtiyaclari ben yaratiyorum :) bir de kendime surekli guzel elbiseler begeniyorum ama zayiflamakta oldugum icin almiyorum ya da kucuk beden aliyorum. 2 gunde bir kargo geliyor valla nasil kurtulucam bu bataktan bilmiyorum :)

valla saçma şeyler alanlar varsa hala bana hayrına bir çadır alın mübarekler. swh

yani öncelikle dünyay yiyorum.
normal yemek içme mutfak masrafımın min. 3 katını harcıyorum.

onun dışında ayrıca tekstile de gidiyor(du) eve kapandıkça azalttım onu artık.

Yemezsin git hastaneye gitmek yaska değil

Hastasın boşver cezayı zaten kimse çevirmez büyük ihtimalle

Yok bi de polise derdimi anlatamazsam cidden o ceza çok koyar. Arkadaşım benzer şekilde polisin anlayışsızlığından yedi çünkü

Çok geriliyorsan önce polisi arayıp bilgi ver.

Ekleme: Öküzlük yapmışım biraz. Geçmiş olsun tabi ayrıca.

umarım çoktan çıkmışsınızdır. bu gibi durumlarda ceza yeseniz bile hastaneden aldığınız giriş belgesiyle sildirebilirsiniz.

acil durumlarda işleyecek bir izin mekanizması yok. babaannemi ambulansla acile kaldırdık, ardından 112 ve 155'i arayıp hastaneye gitmek için nasıl bir yol izleyeceğimi sordum. hiçbir fikirleri yoktu. karakola gittim, neden geldiniz gidin tabi, çevirirlerse anlatırsınız deyip gönderdiler.

@sevilen progressive türkücü +11111111

İster taksi çağır ister ambulans çağır bir şekilde git hastaneye. Hiç durma hemen git. Keşke yakınlarında biri olsa...

Aradılar mı sizi? Bizimki arandıktan sonra değişmişti

Dün de buna benzer bir duyuru vardı, bir süre sonra değiştiğine dair edit yapmıştı duyuru sahibi. Bekleyin bence biraz.

Aramadılar 18 inde başlıyor 27 sinde bitiyor görünüyor 27 si oldu umarım 24 saat daha beklemez

Benzer durum yaşayan var mı ne kadar sürede düzeliyor

fraise +1. Duyuru sahibi kısa bir süre sonra değişti diye yazmıştı kendi duyurusuna. Biraz daha bekleyin bakalım.

Ben yanlış hesplamıyorum değil mi sistem de 18-27 arası görünüyor 28 in de bitmesi gerekmiyordur heralde

1 saat sonra düzeldi teşekkürler

Yeni Görgü Kuralları-Akın Alıcı
aklıma gelen bir tek bu var ama biraz yetersiz kalabilir.

Kızılgerdan

coban aldatan der anneannem gece oten kuslara. cobanlar duyup kalkip suruyu gecenin korunde otlamaya cikarirmis sabah oldu sanip bu kuslari duyunca.

Nereye gönderdiğine göre değişir bence. Göndereceğin yerin bir şablonu vardır ve nasıl istediklerini de belirtmişlerdir bir yerde. Onu bulmaya çalış.

Genel olarak ise ek olarak ben excel dosyası falan gönderildiğini pek duymadım. Tabii dediğim gibi olay nereye göndereceğine bağlı da olabilir.

genel olarak sordum, merak ettim

Alana göre değişebilir ama genelde gönderiiliyor. Supplementary materials olarak geeçer.

bence uzun süreli kullanım için küçük ve hava delikleri de biraz yetersiz.
bir de güneşli havalarda öndeki o saydam kısımdan dolayı bu çantaların içleri çok ısınabiliyor, haberiniz olsun.
yani sırtınıza takıp yakındaki bir yere, veteriner kontrolüne gidecekseniz uygun.
yola çıkacaksanız uygun değil.

bir de bunlar çok büyük olmuyor.
yani büyükçe veya iri bir kediniz varsa rahat edemez.

Bizde var. Küçük değil, büyük kedi de sığar ama içine yatamaz. Kısa mesafede kullanışlı ama uzun yol için plastik kafes şart.

pc ya da tv bluetooth 5 destekliyor mu?

@ahoy kaptan
PC'nin desteklemesinden Bluetooh 5 driver'ının veya codec'inin yüklü olmasını anlamalıyız sanırım.

Az önce Network Troubleshooter'ı Bluetooth için çalıştırdım ve bir sorun çözdüğünü söyledi (radio status gibi bir şeydi). Şimdi sesteki gecikme çok daha az gibi görünüyor.

Buraya bir not bırakmam gerektiğini düşünüyorum. Benzer bir sorun yaşayanlar için faydalı olabilir:
Kulaklığı test ederken Sound kısmından Hands-Free değil Stereo'nun seçili olduğundan emin olun. Sanırım şu ana kadarki testlerimde bu hataya düşüp denediğim kulaklıkların ses kalitesinin düşük olduğuna inandım.

Covid olabilir evet. Tüm belirtiler olacak diye bir şart yok.

Bence de olabilir, test yaptirsaniz iyi

benim ateşim çıkmıştı, sonraki günlerde midem çok kötü oldu. 5-6. güne kadar öksürük başlamdığı için mide gribi vs zannettik, çünkü çok izole yaşıyordum. doktor arkadaşım test yaptırmamı ısrar edince covid-19 pozitif çıktı..

herkeste farklı seyredebiliyor hastalık. ayriyetten, covid-19 olmasan bile zatüre varsa zaten bir şekilde bir hekim görmeli tedavi başlamalı.

koku ve tat kaybı hafif vakalarda oluyor.
sizde muhtemelen ciğer tutulumu başlamış yani covid zatüresi başlangıcı.
Acil şeklde göğüs hastalıkları dr una görünmeli ve ciğer tomografisi çektirmelisiniz.

kesin ulaşması için iadeli taahhütlü veya aps olarak gönderin. yok kamu kurumuna gelen herhangi bir zarf köşeye falan atılmaz zannetmiyorum. ciddi yaptırımı olur.

Eğer PTT ile yollayacaksanız kesin ulaşması için "iadeli taahhütlü" yollamanız gerekiyor. Normal gönderim ücretinden az daha pahalı oluyor, ama sana da oradan teslim alındığına dair ayrıca bir fiş/makbuz geliyor emin oluyorsun teslim alındığına.

Zarf eğer aksine bir şeyi özellikle belirtmedilerse pek fark etmiyor, evrakın formunu bozmayacak şekilde bir zarfa koyarsınız.

a4 kağıdının üçe katlandığı boyutta olan zarf ideal bence.

ben üstüne, gönderen alici kisminin disinda bir yere, dilekcenin icerigini yaziyorum. 'dilekce', 'geri ödeme dilekcesi' falan diye.

Resmi evrağın katlanması hoş olmaz o yüzden a4 ebatlı sarı zarf

vadelinin düşük getiri nedeni garanti olması. emlak kaldıracı yakalamak isterken ne kadar sürek bekleyeceğinizin garantisi yok. bu esnada dairenin amortismanı, emlak vergisi vb. giderleri de düşünün.

50-60'ı bilemem ama 30-35 arttığına eminim. sahibinden zaten kendi veritabanındaki artışa göre o rakamları söylemiştir. doğrudur.

hemen şu an alırsan ne zaman satarsın bilemezsin. geçen sene özellikle düşük faizli kredi dağıtılınca ev fiyatları uçtu. benzeri bir hikaye olur mu olmaz mı meçhul.

130k 12 ayda 23-25bin tl civarı faiz veriyor. 130'a ev alırsan 600-700'e kiraya verirsin satacağın zamanda en az 140-150 civarına satmalısın ki faizden çok getirin olsun. bu kadar olur bilmiyorum. hele ki taşrada 130'a aldığın evi 160-170'lere satabilir misin bilemiyorum tekrar ucuz kredi vs olmazsa. bir de evin gideri masrafı al sat işleri de ayrı bir olay.

Tertemiz ps4ler o fiyata. Sakın diyorum sakkın

fat ya da slimse çok pahalı da pro ise ve serviste onarıldıysa alınabilir. fat olanlar 1750, slim olanlar 2000 civarından gidiyor zaten tamirli ürün niye alasınız.

ben 1800e tertemiz ps4 sattım geçen gün. neden 2k'ya tamir görmüş bişey alasınız gerçekten.

not: benimki ilk çıkan ps4'tü ve farklı aparatlar da vardı. ama 2k'ya her türlü bulursunuz. letgo, sahibinden bakın tonla var.

Abi enerji diye sert olmıcak demek değil ki her şey enerji zaten baktığın zaman.

Steven Hawking'in kitaplarini okuyun, ama dayanagi olmayan dini goruslerden uzaklasmaniz gerek. Din bunu diyor diye baskalarindan duyduklariniza inanmamaniz gerek, dini kaynagindan ogrenecekseniz, fizik ogrenmek bagdasabilir, ama hurafelerle fizigi curutmeye kalkarsaniz bundan fizigin ya da dinin kaybi olmaz, kayip sizin olur. Bu nedenle Steven Hawking'in Zamanin Kisa Tarihi iyi bir baslangic.

Pipo ucuna kıvılcım geliyor derken buji ucunda görüyorsun değil mi kıvılcımı? Akü bitmiş olsaydı starta basınca tık diyip dururdu marş motorunu hırhır çeviremezdi. Buji ucunda ıslaklık olmamalı tamamen kuru olduğundan emin olmalısın çalışması için.

50lik eski peugeot motorlara yağlı benzin (yağla karışırılmış benzin) koyarlardı. Motorsiklet çok durursa yağ dibe çöker motor çalışmazdı, uğraştırırdı adamı. Yağlı benzin kullanılıyorsa böyle bie ihtimal olabilir. Aküyü bitirme. ayaktan çalıştırmaya çalış varsa pedalı.

Bu olabilir mi ?

m.trendyol.com

Harikasınız ! Teşekkürler.

bankanıza kredi kartı harcama itirazında bulunun.

Tüketici haklarına olayı belgelerle detaylı anlatın, %100 haklısınız. Hatta önce bunun için olan yasa maddesini Ramsey'e gönderip firmayı ikna edip uzlaşmaya çalışın.

Yoksa aylar sürebiliyor dava.

bayılmazsanız biraz daha basacaklar en kötü. hiçbir şey anlatmasanız da bir sıkıntı olmaz.

an hikaye bitince haritada yan görevlerin işaretleri var. bir süre onları tamamlayabilirsiniz. eger orjinal sürümü kullanıyorsanız online kısımda çok daha güzel görevlere erişebilirsiniz.

@limonlu ekşi orjinal sürüm oynuyorum. Teşekkür ederim..

tarih ve gidilecek ilçe yazıyor. o tarihte belki farklı ilçeye geçersiniz ama onun dışında ceza yersiniz. ayrıca %98 olasılıkla bu belge verilmiyor.

izin belgesine gerek yok, sana gelen sms'i polislere göstermen yeterli.
sms'te de yer ismi yazmıyo zaten.
izin olduğu günde de, istersen kars'ta olursun istersen muğla'da. sıkıntı olmaz.

1- sorun olmaz. Soruyolar zaten.
2- bilmiyorum
3- kullanabilirsin

1- Bize sordular ( Kuzenime mecbursun atacaksın bizce sıkıntı çıkarmasan iyi olur demişler)
2- Bence Harvard olsa bile ciddiye almazlar ( sallama bi yorum bu bir bilgim yok sadece tahmin)
3- Kullanırsın

Fitness kampı iyiymiş.

1. Bedellilere üç atış yaptırıyorlardı. Değiştiyse bilmiyorum. Sebep sorarlar. Etik gibi şeyler orada işlemez.

2. Bedellilerin hiç izni yoktu. Yine değiştiyse bilmiyorum.

3. Çift sim kartlı olduğuna dikkat etmezlerse kullanabilirsin. Sim karta bakıyorlar.

2011 de kisa donem yapmis biri olarak silah reddetme diye bir sey olmadigini soyleyebilirim. O zaman oyleydi hatta buyuk dalga konusu olur diye dusunuyorum. Silah muaf durumu ancak psikolojik bir rahatsizligin varsa mumkun. Rol yaparsan bilemem. Telefon eski tuslu nokialar is goruyor. Kamerali bisey alirsan tugayda, kislada her nerede isen cekim yapma ihtimaline karsin el koyarlar. Yasak degil ama teknoloji yasak gibi dusun.

Yalnızca 1. hakkındaki tecrübemi aktarabilirim. Bize sordular. Ben atış yapmak istemiyorum dedim yaptırmadılar. Sırf üşengeçlikten yapmak istemedim.

eylül 2020 de :
1)Atış yapmak istemeyen silah korkum var diyenlere atış yapanların silahlarının yanında kep tutturup silahın attığı kovanları toplattılar :) 3 atış yapıp çekilecek adamlar bir manga askerin atış yapmasını silahın 25 cm yanında beklediler.
2) Sınavları olanlar izin aldılar ama bu izinler tmi (terhis mahiyetinde izin) ve idari izinlerinden düştü .kullandıkları güne göre bizden 1 veya 2 gün sonra terhis oldular.
3)evet o telefonu kullababilirsiniz.

1- Burdurda bedelli yaptım ben de, 1.ye biraz sorun çıkardılar, çocuğa çok baskı yaptılar atış günü maalesef.

1- Herkese sormuşlar da bize soran eden olmadı valla. Bize sordular diyen arkadaşlar herhalde sadece atışta silah görmüş olanlar. Atışı istemeyen yapmıyor evet. Bizim birlikteki gibi bütün askerliğin silahla geçecekse o takdirde silah dağıtılmasını bekleyip "yok abisi kullanmıyorum" demek pek mantıklı olmaz. Önceden komutana gidip söylemekte yarar var.

2- Bizde her türlü sınav için gidenlere izin verildi. Belgelerini önceden hazır et mutlaka. Uygun bir zamanda konuşur izin alırsın.

3- Kullanabilir miyim derken serbest miydi anlamında soruyorsan bende de bu modelden (ya da çok benzeri, bir arkadaşımdan ödünç alıp gittiğim için emin değilim) vardı, demek ki kullanılabiliyor.

1. O nerede askerlik yapacağınıza göre değişir. Mevzuata göre atış yapmadan nöbet tutturmayan yerler var. O yüzden buna takık bir komutan denk gelirse 3 atışı yapmanız için ısrarcı olabilir. Onun haricinde zaten silahla dolaşmıyorsunuz.

2. Yine komutanına ve bölüğe göre değişir. Bazı yerlerde sınav için izin verenler var.

3. Kamera olmadığı için problem olmaz.

1- silah tutmak belki hayatın boyunca deneyimleyeceğin tek şey olucak. yani silah tutan bir insan ne düşünür bunu öğrenebilmek için tek bir şansın var. insanların nasıl hissetiğini bilmediğin bir şeye prensip olarak karşı çıkman anlamsız. yani ben askere gittim 3 ay silah taşıdım, atış yaptım artık prensip olarak karşıyım demen mantıklı, diğer türlüsü cidden mantıkısız, ön yargı veya başkasının yargısını kabullenme. ben savunma sanayinde çalıştım sonra ben bu işte çalışmam dedim mesela. o sebeple argümanın bence saçma. neyse komutanına psikolojik nedenlerle silah taşıyamayacağını söyle belki bir şey yapar ama tüm bölük silahla gezerken sen turist gibi gezersen o psikoloji sana ağır gelebilir. lets talk about real facts!

2- sadece ölmek üzere isen hastahane'ye gidebilirsin. diğer türlü hiç bir komutan tanımadığı biri için o riski almaz. dönüp geldiğinde bölükteki herkes benimde sınavım var diyecek ve üst kademelere şikayet mektupları yazacak. biraz empati.

3- tuşlu telefon ok.

orası böyle hak/hukuk yeri değil. orada sivil değilsin. o sebeple sivil haklarını unut.

1- bize bir secim hakki sunulmadi
2- her turlu sinava izin verildi
3- telefon uygun kesin bilgi

konuşma kismindan korkuyorsan ielts i seç.

yazma kısmindan korkuyorsan toefl i seç

bu arada toelf amerikada, ielts daha cok avrupa ve kanada da gecerli

Toefl toefl toefl! Toefl her yerde geçiyor, ielts'in geçmediği yerler var (özellikle türkiye).

Ielts academic vs toefl'da:

Reading: toefl test, biraz daha kolay
Listening: toefl test ama once konusmayi dinleyip sonra cevap veriyorsun. Ielts test degil ama dinlerken sorular da karsinda. Kelime yazmani filan bekliyorlar.
Speaking: toefl bilgisayara karsi 6 soru, baya zorlayici (ne diyecegini dusunmek zorlayici) ielts daha rahat speakingde daha kolay sorular soruyorlar.

Writing; ikisi de benzer.

Sınavlarına gitmedim ama dershanesine gittim. Bana ielts alıştırmaları daha zor geliyordu.

IELTS'in reading'leri anlamsizca zor, bu nedenle iki kez TOEFL'a girdim.

Fakyoras+1

Sadece bir farkla. ielts de Writing e çok kıt puan veriyorlar.

Hepsiburada'dan ps4 için gamepad aldım. İlk haftasında bozuldu, para iademi 3 ay sonra aldım hem de kavga dövüş. Kişisel yorumum olarak hepsiburada pişmanlıktır diyorum.

evet aslında hepimiz biliyoruz böyle olduğunu ama bu fiyatlara başka yerde bulmak da zor. n11 vs hatta amazın bence hep aynı mentalite. gidip doğrudan apple’da almak gerek ama orada da dediğim gibi en az 1000 lira fark var

apple türkiye garantisi olduğu sürece bir sorun olmaz. bundan önceki iki telefonumu da hb'den almıştım (farklı satıcılardı).

Apple ornegini bilemem ama su siralar favorim satici Amazon olmak kaydiyla amazon.com . Bir de prime uyeligi varsa harika.

amazon.com.tr diyecektim pardon.

yurtdışı cihazı çıkabilir, paralel ithalat çıkabilir, kullanılmış iade edilmiş çıkabilir, dolayısıyla apple telefon aldım muhattabım apple diye düşünme. en temizi ya amazon ya da Apple'ın kendisi. ben pahalı alışverişlerimi markanın direkt kendisinden yapıyorum.

Eşim dün aldı iPhone 11

Satıcı troy Apple. Aynı gün kargolandi. Resmi saticiymis. Dusunebilirsini.

@roket adam dediğin gibi durumalr olursa zaten cihazdan anlaşılmaz mı? yurtdışı olayı falan zaten imei, garanti belgesi vs gibi şeylerde net bir şekilde görünür diye yazıyorum

Anlaşılınca geç oluyor maalesef mesela burada baya bi örnek var --> www.sikayetvar.com

Kesin sorun yaşarsın denemez de 7 bin tl veriyorsam kafamın rahat olması lazım, gidip telefoncudan almam yani.

peki aynı fiyata doğrudan mağazadan alabileceğim yerler. ar mı? ya da 100-200 lira ek fiyata?

İnternetten al geç hocam. Hb yerine Amazon olursa Kağan rahat eder. Bu konuda en dikkat edilecek şey. Kapıda ürünü kontrol etmek. Bunu iskalamazsan sorun yaşanmaz. Amazon kullandım kart bilgilerim çalındı muhabbeti internet becerileri düşük insanların devamlı ettiği muhabbetler. Aynı cümleleri sikayet var da arat hb, trendyol, gg, n11 hepsi için yazan var. Her ay onca alışveriş yapıyorum. 5 tane kart kayıtlı. Ne hikmetse benim kartı patlatmayi unuttular herhalde.

Amazon'un hacklenmesi dünyanın 4 bir tarafında büyük ses getirecek bir olay, o yüzden çok yüksek ihtimalle sorun sizinle alakalı. mesela android kullanıyorsunuzdur, rootlamışsınızdır, ya da çakma apk'lar yüklersiniz, ıvır zıvır uygulamalar yükleyip her şeye erişme izni verirsiniz, onlar diğer uygulamalarda kaydedilen verilere erişebilir. bilgisayar kullanıyorsunuzdur antivirüs tarzı bir program yüklememişsinizdir, eski windows sürümü kullanoyorsunuzdur, güncellemeleri erteleyip kurmuyorsunuzdur herhangi bir zararlı içerik içeren sitede pcde kaydedilen diğer kullanıcı adı parolalar çalınır, amazon hesabınızı da patlatırlar. her sitede aynı şifreleri kullanıyorsunuzdur, sırayla tüm alışveriş sitelerini dener site içinden kredi kartı bilgilerinize ulaşırlar. mailinizin gizli sorularını kolay yazmışsınızdır, şifrelerinizi değiştirirler, vs vs bir sürü olasılık var. paylaştığınız makale de bunu doğruluyor zaten, Amazon'da kredi kartı bilgileriniz çalınsa bile diğer siteler cvv kodu ve diğer bilgileri istiyor, amazonda bunlar istenmediği ve kayıtlı olmadığı için zaten o bilgiye ulaşılması mümkün görünmüyor:

benim diyen bir sürü it'cinin yukarıdaki etmenlere dikkat etmediğini gördüm bir güvenlikçi olarak, o yüzden %100 ihtimalle sorun sizinle alakalıdır. genel olarak bilgi vermek için yazdım, sadece yukarıdaki arkadaşa cevap olarak düşünmeyin.

Hepsiburada, Apple yetkili satıcısı. Satıcı hepsiburada olan ürünlerde bir sorun çıkma ihtimali yok denecek kadar az. Onlar ayrı bir yerde tutuluyor.

Fakat diğer mağazalarda ön görülemeyen sıkıntılar yaşanabiliyor.

Satın alım ekranlarının en sonuna geldiğinizde, sizden bir kullanıcı/satın alma sözleşmesini onaylamanız isteniyor. Onların birinde ürünü aldığınız firmanın ismi ve iletişim bilgileri yazar. Oradan firmayla direkt iletişim kurup, cihazın herhangi bir değişim cihazı veya yurt dışı cihazı olup olmadığını, apple türkiye garantisi altında olup olmadığını telefonla öğrenebilirsiniz.

Eğer her şey uygunsa, siparişi verebilirsiniz. Fakat satan yere %100 güvendik mi, hayır. Ürün gelir gelmez apple ın kendi sitesinden checkcoverage.apple.com imei ile doğrulama yapıyorsunuz. Cihazı ve kutusunu açmadan yapabilirsiniz bunu.

Eğer sorun varsa, 14 gün içinde zaten koşulsuz sualsiz hepsiburada üzerinden iade kaydı açıp durumu açıklıyorsunuz ve paranız birkaç gün içinde hesabınıza geri geliyor.

www.hepsiburada.com

O yüzden eğer ucuzsa, bu ufak meşakkatli işe girilebilir gayet, sorun yok.

teşekkürler herkese. bugün hepsiburada’dan aldım. satıcı da hepsiburada. faturası mail olarak geldi. edevletten imei sorgulaması yaptım sıkıntı yok, ithalat yoluyla kayıtlı imei. cihazda da bi sıkıntı olmaz herhalde olursa da iade ederiz.

valla bu duyuruyu ben açacaktım. evet genelgeye yapılan atıf öyle diyor ama bununla ilgili bir istisna olmalı bence. önceki genelge haftasonu satış olmayacak diyordu şimdi haftasonluk bir durum yok. kafam karışık.

içkim var da ben yasağın kendisine şok içindeyim(varsa veya olursa)

Haftasonu olan kısıtlama kuralları şimdi bütün hafta geçerli olacak. Hadi onu geçtim tekel bakkallar da satamayacak sanırım ama sipariş getirirler diye düşünüyorum? Kurye sonuçta.

dün şansa malibu aldım :) yasak gelene kadar çıkın alın her ihtimale karşı.

Bir sürü alacağız napalım başka.

Yarin metro grassmarket'in sarap reyonuyla hesaplasmaya gidiyorum...

Saka bi yana cidden olur sey degil. Bi tepki olusmali resmen yasam bicimini dikte ediyor adamlar.


ALLAHASKİNA YASAKLARLA ALKOLUN İLİSKİSİNİ BİRİ BANA ACİKLASİN.

:)

yarın stok yapıcam ama ne kadar alabilirim kaç gün gider bilmiyorum. baştan sona aptallık.

covidle alkol yasağının hiç bir bağlantısı yok. çaktırmadan ne de güzel ilerletiyorlar planlarını.

Bugun Izmirde hangi markete girsem alkol reyonlarini nerdeyse bosaltmislardi :D Hala almamis olup da bundan sonra alacaklara bol sans :D

satılmayacak evet.

bu dönem başka nedenlerle alkollü içki içemediğim için beni etkilemeyecek ama çevremdeki herkes stok yapıyor.
normalde haftada 1-2 bira içen arkadaşlarım bile.
vergisi en yüksek kalemlerden biri olduğu için hayat tarzına müdahale kılıfı altında alkol satışını arttırmak için falan mı yaptılar acaba diye bile düşündüm, millet öyle stok yapıyor.
bazı marketlerin reyonlarında şarap ve rakı kalmadığını söyleyenler oldu.