Malum bedelli askerlik çıktı. Vatan borcu, şehitlik ve fakir çocuğu ölsün mü tartışmaları sürüyor. Ufak bir tartışma ve fikir alış verişi yapma ihtiyacı hissettim katılan olursa.
Ben mevcut durumda bedelli askerlikten yararlanmanın tek başına bir etik sorun teşkil etmeyeceğini düşünüyorum. Daha doğrusu, ben karnımı doyurduğum her an birilerinin hakkını yediğimi düşünüyorum, dolayısıyla zaten bu pisliğin içine batmışız çoktan diyorum. Gittiğimiz okulda, içtiğimiz ilaçta, oturduğumuz evde, satın alabildiğimiz her şey ve hizmette birilerinin hakkı var bana göre, hem de sadece bu ülkede filan değil, dünyanın her yerinde. Ama elde edebildiğimiz şeylerin hak sayılması öyle normalleşmiş ki, benim param, evim, arabam, yemeğim diyebiliyoruz. Bu nedenle bedelli askerlikten yararlanmak isteyenleri suçlayanları ikiyüzlü buluyorum. Sanki "hadi arabanı sat da üç beş evsiz bulup dağıtalım" desek kabul edecekler.
Kavga etmeden, hakaret etmeden fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim.
bedelli askerlik talep etmek etik değil bence. yararlanmakta etik açısından bir sorun göremiyorum.
şöyle ki, bedelli gündeme getirilip duracağına, bedelli için talep oluşturulup durulacağına insanlar haklarını aramak için örgütlenip zorunlu askerliğin ortadan kaldırılmasını talep etseler zaten ortada böyle bir sorun kalmayacak. bedelli askerlik denen şey çok zalim bir şey. ben 18000 tl bulabilirim, dolayısıyla hayatımı garanti altına alırım ama bulamayanlar gidip canlı kalkan olur demek bu. bedelli askerlik talep etmek de, devlete gidip "benim 5 ay vaktimi değil, lütfen paramı gasp et" diye yalvarmak oluyor. saçma.
buna karşın, askerlik kapıya dayanmış, tek başımayım, askerlik denen şeyi ortadan kaldırmaya gücüm yetmiyor ve devlet beni ZORLA askere götürmek üzere. hayatımdan alıkonacağım. başka çarem yok ve bedelli çıktı. yararlanmak zorundayım. mecburen devlete 18000 lira fidye verip ömrümün 5 ayını esaretten kurtaracağım. bunda etik olmayan bir şey göremiyorum. don't hate the player, hate the game.
Şimdi buraya ne yazsam askerlikten soğutma kapsamında suç teşkil edecek o yüzden yazamıyorum da türkiye'deki zorunlu askerlik yapan askerler gerçekte asker değil zaten. Askerdeki adamlara sorun mesleğiniz ne diye. Öğretmen işçi doktor avukat savcı, tezgahtar ressam vs. şimdi sen bu adamları topluyosun 1 ay eğitim veriyorsun. 5 ay da askerlik yaptırıyorsun. Sonra salıyorsun bu adamlar zaten asker değil ki . adam o 6 ay boyunca askerlik bitince dışarıda ne yapsam işi nerde bulsam falan bunları düşünüyor. Bunda herkes hemfikir değil mi? Vatan millet sakarya diye askerlik yapan adam bile bunu düşünüyor. DÜşünmek zorunda çünkü 6 ay 12 ay sonra salacaklar bunu ve dışarda bi baltaya sap olmak zorunda. yoksa aç kalacak. doğru mu doğru. Bu adamdan ne gibi bi askerlik bekliyorsun ?
Bi mühendislik öğrencisinin devlete mezun olana kadarki maliyeti onbinlerce lira. bu kadar parayı devlet harcıyor adamı mühendis yapıyor bi o kadar parayı da öğrencinin ailesi harcıyor masraf ediyor ama ondan mühendis olarak değil de asker olarak faydalanıyor. Vatan hizmetiyse bırak bu adam çalışsın işini yapsın. vatana hizmetin en alası öyle olur. Öğretmen öğretmenlik yapsın ressam ressamlık, avukat avukatlık yapsın. Asker de askerlik yapsın. Askerlik 6 ay takılınıp gelinicek bir olay değil. Meslektir. Profesyonel askerler olmalı. Çok iyi eğitim verilmeli, son teknolojiyle donatılmalı ve bu adamın mesleği askerlik olmalı. Nasıl ki kasaptan, avukattan futbolcu olmuyorsa, kaynak ustasından da asker olmaz. Ama bizde yapılan bu. Herkesi doluştur eline tüfeği ver. 1 ay eğitim. sen askersin. 6 ay sonra hadi eyvallah sen tekrar çaycısın. travma bu sadece. bu işin bir boyutu.
diğer boyutu da şu. Adam işini kurmuş evlenmiş çocuk yapmış. Askerlik geliyor. Çat. bırak bütün bunları askerlik yap. e ev kirası? faturalar? eşin ne yiyip ne içecek? çocuk ne olacak? hepsi ortada kaldı. Bu da işin ikinci boyutu. Bu adam zaten ülkesine katma değer sağlayan bir adam. Kalifiye iş gücü. Bu adamı mevcut pozisyonunda değerlendirmek varken işinden gücünden edip çakılların üstünde süründürmek mantıksız. savaş çıkar, seferberlik ilan olur zaten o zaman herkes cepheye gider. o başka bir olay.
İkinci paragrafta yazdıklarına aynen katılıyorum. Şöyle özetliyim; bu düzende herkes kendi hayatını yaşıyor. Ben bedelli yapmamış olsam işim, evim, özel hayatım darmadağın olacaktı. Gitmemin %100 olarak hayatımı ve çok yakınımda ilgilenmek durumunda olduğum insanları mağdur edeceği gibi bir gerçeğim vardı. Hala borcunu ödüyorum ayrı konu. Herkesin bu tarz "bahaneleri" vardır belki ama öte yandan bu ülkeye askerlik yapmak gibi bir borcum ve zamanım olduğunu düşünmüyorum. Milli kimliği inkar eden bir düşünce yapım yok ancak mevcut koşullarda gidip yaprak toplamak ve bunun vatan borcu gibi baskılar altında dayatılması hoşuma gitmiyor.
Devlet/ordu/terör ilişkisini de bizzat dağlarda görev yapan kimselerden çok defa dinledim. Fakir çocuğu ölsün = benim başörtülü bacılarıma saldırdılar başka birşey değil bana göre. Devlet 32 senedir bu saçmalıkları halledememiş ve ölmesi için çocuklar mı arıyor? nedir olay?
Madem vatan borcu ve çok kutsal bir durumu var bu işin, devlet neden para karşılığı bunu "bedelli" adı altında satıyor? Kutsal olduğunu ve fakir çocukların öldüğünü düşünenler de genelde bu hükümete oy veren tipler madem öyle neden oy vermeye devam ediyorlar? Ülkenin en ücra yerinde bile oy verdiği partiden nemalanacağını düşünen milyonlarla dolu, ikiyüzlü seçmenlerden ve her bulduğu koşulda ters çevirip arkamıza geçen bir hükümetten bahsediyoruz.
yaauv sanki evlilik çocuk yaparken askerlik yoktu da sen 30 yaşına gelince birden bire önüne askerlik çıktı. benim tanıdık çocuk yaptı sonra "ühühühü benim bebeğim var" diye hergün mail atıyor devlete. amk karıya çakarken devlete mi sordun. biz bilmiyor muyduk evlenmeyi çocuk yapmayı niye koşa koşa gittik. sen daha doğduğunda askerlik önünde var zaten belli. meslek lisesine gidip sonra beni üniversiteye almıyorlar ühühü demek gibi aynı.
askerde işler hep sabittir, 10 nöbet yeri varsa 50 asker varsa o grupla döner. sen askere 10 adam gönderirsen bu sefer 10 nöbet yeri 10 kişiyle döner. elemanlar da nöbet ağacı olur.
bu ülkede işin düzgün yapan adam her zaman enayidir. 2 yıl vergiyi ödeme af çıkar, trafik cezasına af, askerliğe af. hiç bi boku yapmayın nası olsa affediyorlar.
ha ben olsam bazı adamları askere almam. bizde adam vardı askere gelirken anası ölmüş babası kardeşlerini dövüp sokağa atmış elde para yok bu çocuk askerde. şimdi bu adamı askere almak kadar saçma bişey olabilir mi? bu adama bedelli çıkarsan 1000 tl yapsan yine ödeyemez. böyle adamları tespit edip eve göndereceksin
@futbolcu zorundasın diye bir şey yok, çıkmasaydı okuldu yurtdışı idi vs. idi bir yol bulacaktın zaten, şimdi böyle bir şey çıktı faydalanmayı tercih ediyorum desen daha doğru gibi geldi bana. seçeneklerin arttı ve bunu seçiyorsun normal bişi yine.
İlk bedelli askerlik deprem'e yardım amaçlı çıkartılmıştı, çünkü devlette para yoktu, bir gelir kaynağı oluşturdular ve hiç kimseninde sesi çıkmadı çünkü ortada bir felaket vardı. Şimdi ise devletin parası bittikçe bedelli askerlik çıkartıyorlar, o paraları sikindirik 3 senelik asfalt yapan mütahit yandaşlarına yediriyorlar. Bu neden ile bedelli askerliğe ben karşıyım, o para şehit ailesine, gazilere, yada başka bişiye harcanmıyor ki.
Genel olarak yaş aralığının düşürülmesine karşıyım, bedelli askerlik olsun tamam ama atıyorum 35 ve üzeri insanlar için olsun, 20 yaşında çavuş olmuş velet 30 yaşındaki adama emir vermeye utanıyor, emri alanda siklemiyor açıkcası. dolayısı onlara olsun, para da faydalı işlere kullanılsın.
Aksi halde benim 18 ayım ne olacak diye soruyorum ben. bana yazık değilmiydi? ki ben askere giderken iyi bir para kazandırmıştım devlete zaten (vergi ssk vs.)
bedelli askerlikten faydalanacaklara kimsenin birsey deme hakki oldugunu dusunmuyorum. askerligi zorunlu kilan devlet, bedelli secenegini sunan da devlet. eger bir hata veya ayip varsa bu yine devletin kendisinindir. bedellinin etik olmamasindan cok, siyasetin bu konuyu kullanmasi esas etik olmayan durum. benim de kardesim askere gidecekti hatta islemlerini de yaptirmisti. sonrasinda siyasiler her firsatta bedelli sozu edince vazgecip bedelliyi bekledi. yani insanlar da keyfinden beklemiyor bazen. bu beklentiyi olusturan yine ayni siyasetciler. dolayisiyla gidip 6-12 ay uzak kalacagima veririm 18bin lirayi bedelli yaparim dusuncesi doguyor. bunun icin insanlari suclamak artik pek dogru degil.