[q]
(13) 

13 yaş bunalımı

halanne #238516
selam, ebeveynler, öğretmenler, psikolojik danışmanlar, pedagoglar,
elimizde 13 yaşında bir erkek çocuğu var. anne baba 2 yaşından beri ayrı. anne yurtdışında, evli, çocuğu var. sık sık telefonlaşıyorlar, yılda 1-2 kere tatillerde görüşüyorlar.
bebekliğinden beri babanne ve hala (ben) tarafından büyütüldü. baba ayrı bir şehirde yaşıyor ve haftanın yarısını birlikte geçiriyorlar. birlikte geçirdikleri süre de çoğu zaman kavga-döğüş, inatlaşma şeklinde geçiyor.
ben de başka bi şehire taşındığım için son iki yıldır pek ilgilenemiyorum ama genelde hafta sonları beraberiz.
şubat tatilinde geçirdiği buhranlı bir dönem sonucunda (annesi gelicem dedi gelmedi, sonra sen gel dedi ama vazgeçti, başka yerde bulaşalım dedi gene vazgeçti vs vs vs) dersler ve daha önemlisi psikolojisi daha da bozuldu çocuğun. 18 yaşına gelince gidicem, kurtulucam hepinizden demeye başladı. ingilizcesi iyi olduğu için yurtdışına gidecekmiş ve orda garsonluk bile yapsa burdan daha iyiymiş.
ikinci dönemde okuldaki bütün notları 80-90 lardan 40lara düştü. önceki okulunda (kollejde okuyordu ama babası ne gerek var diyip aldı ve normal okula verdi 5 sınıfta) okul birincisi olan çocuk bu sene nerdeyse sınıfta kalacak. gene babası ne gerek var dediği için dersaneye gitmiyor, sadece hiç değilse ödevlerine yardımcı olsun diye zorla etüde gidiyor.
bilindiği üzere sbs yaklaşıyor ve daha bi tane test çözmüş değil. geçen sınavdan biliyorum, arkadaşlarıyla sonuçları karşılaştırdıklarında acaip üzüldü ve 1 hafta evden dışarıya çıkmadı. eğer bu sene de aynı şey olursa zaten yerlerde olan psikolojiyi hiç toparlayamayacağız.
şimdi sorum şu, bu çocuğu nası toparlarız. sadece ingilizcesine güveniyor ve okumama gerek yok diyor. babasının da etkisi var tabi bunda. okumakla bi bok olunmaz türkiye'de, türkiyede eğitim sisteminin eleştisi, böyle öğretmen mi olur gibi konuşmalar, vs çocuğu iyice okuldan soğuttu. iyice ters tepmeden nası tekrar ısındırırız okula?
ayrıca asosyal ve içine kapanık. 2-3 arkadaşı var sadece onlarla dışarıya çıkar. onun dışında sürekli evde, bilgisayar yada psp oynar, maç izler. bayağı da kilolu. geçen hafta rejime başlamaya ikna ettim en azından. hiç değilse bu bi gelişme. şimdi biraz da tekrar spora yöneltmeye çalışıyorum. (eski okulunda basket takımındaydı lisanslı karateciydi)
sadece okul konusunda değil, her türlü fikre, öneriye, desteğe, kaynağa açığız..

 

bence şu anda okul konusundan çok daha önemli olan onun kendi içinde yaşadıkları, iyi hissetmezse dersleri toparlayabilmesi çok zor. psikolojik destek almasını sağlayabilirsiniz.

mezzosprite

sorunlu olan çocuk değil,
anne-baba bence onları götürün bi yerlere.
psikoloğa falan.

kırkmerak

en iyi yol spor yapması veya kültürel aktiviteler yapması. babası ile konuşun bence :( çok mu dediğim dedik bir tip?

mea maxima culpa

sorun çocukta değil babada.

sen git ben geliyorum

babayla çok konuştuk, en başta onun gitmesi lazım ben de farkındayım ama o da bize karşılığında bence asıl sizin gitmeniz lazım dedi. onu evden uzaklaştırmak mümkün değil, çünkü her nakadar kavga etselerde babasına çok düşkün. baba evden gittikten 15 dk sonra "ne zaman gelceksin baba" diye aramaya başlıyor.
anne ayrı bi problem, şu anki durum onun iyi hali. allahtan evlendi yurtdışına gitti de biraz rahatladık. yoksa çocuğu çok pencere- kapı önlerinde ağaç etmişti, gelicem diyip de gelmeyip.
dolayısıyla anne-baba üzerinde yapabileceğimiz bişey yok. zaten benim de derdim okuldan ziyade genel durumunu toparlamak. okul aslında bir çeşit sonuç diye düşünüyorum.
dershaneler artık yeni kayıt almıyor bildiğim kadarıyla. zaten iki ay falan kaldı sınava. ancak özel ders olabilir belki. ama onun için de ikna etmek gerek çocuğu. ama nasıl???

halanne

mea maxima culpa; ben de onu soruyorum işte. evden çıkmayan birini nasıl spora ikna edersin??

halanne

okuyarak bi b*k olunmaz diyen babanın ya kafası ya banka hesabı iyidir okucan kardeşim yok öyle beleş para demek istiyorum burdan babaya

sınav şu an en son düşündüğünüz şey olsun ilk önce bu çocugu kazanmak lazım

hmm

Gerçekten çok üzüldüm çocuğun durumuna. Daha bu yaşta hayat ne kadar zor onun için, Kaldıramayacağı kadar yük var omuzlarında. Anne ve babası çok hatalı. Var ya, aslında böyle insanlara çocuk sahibi olmayı yasaklamak lazım. Çünkü bu çocuk onların yüzünden dünyaya gelmiş ve daha sonra da hayatını mahvetmişler. Evet çiftler anlaşamayıp ayrılabilirler, ama bu ayrılma durumu insanın çocuğunun sorumluluklarından kurtulması anlamına gelmez ki. Ayrılsanız da, annesi babası olarak o çocuğa bakmak, onun geleceğini kurmak zorundasınız. Kusura bakmayın ama ben bu ebeveynlerin insanlığından şüphe ettim.

Ayrıca sizin de anne hakkında böyle olumsuz konuşmanız çocuğu çok üzer. Annesinin onu sevmediğini düşünür. Zaten dünyası yıkılmış, doğru düzgün bir anne babası yok, bir de sevilmediğini, önemsenmediğini düşünürse daha kötü olur. Haklı bile olsanız çocuğun yanında böyle konuşmamalısınız.

Psikolojik destek almanız lazım, ama sadece çocuk değil, baba da almalı. Hatta mümkünse anneyi de durumdan haberdar etmelisiniz.

marcelle

ana yok baba yok, hala varmis o da gitmis...
ustune kilolu bir ergen olmak cok cok zor bir istir.
okul degistirmek de zor bir istir. butun arkadaslari mutlu mesut anasinin babasinin dizinin dibinde, tek dertleri ders calismakken, butun bu dertlerin arasinda ders calismak da zor bir istir.
onunde bir tane adam gibi ogutler veren, "role model" olabilecek ebeveyn yokken calisip bir yerlere gelebilmek de zor bir istir.
o yasta icinde bulundugu durumu disaridan gorebilmek, ve dogru adimlari atmak da zor bir istir.

guvendigi, her soyledigine inandigi ve kendisine model olarak belirledigi, ve yakinindaki biri lazim oncelikle. halasi olarak siz bu kisi olabilir misiniz bilmiyorum. rejime ikna olmasi, size kosulsuz inandigi ve gerekli oldugunu dusundugu icin degil, sizi yaninda buyudugu ve sevdigi bir kisi olarak kirmamak istedigi icin olabilir. eger oyleyse bir iki haftaya bozulur o rejim zaten.

spor konusu... basketbola yollayin, karateye yollayin, neye yollarsaniz yollayin ama baslangic kisminda, sevene, isinana, alisana, kendi kendine spor yapmaya gitmeyi isteyerek gitmeye baslayana dek destek olmaniz lazim. yaninda gidin, gitmek icin motive edin, tesvik edin.

bir de bu kadar basibos kalmis bir cocugun, belki okulundan (yeni okulundan degil de eski okulundan) etkilendigi, sevdigi bir hocasi olabilir. bunu arastirin, varsa rica edin o konussun. okumanin onemini, sadece ingilizcenin artik herkeste olan, belirleyici bir ozellik olmadigini, onun icinde bulundugu yasin ve sonrasinin insanin kendine yatirim yapma yaslari oldugunu, 13-25 yaslari arasinda ne ektiyse ileride onu bicecegini, evde cani sikiliyorsa (eminim ki sikiliyor), en mantiklisinin sokaga cikmak oldugunu, spor yapmannn insani canlandirci, mutlu edici etkisini, vs vs anlatsin.
onun birilerine inanmaya ihtiyaci var. ve de duymasi gerekenleri inandigi birinden duymaya ihtiyaci var.
bir de riskli bir kisim var ki, sanirim babasina inaniyor. o da asla bunlari soylemez, degil mi?

inanilir gibi degil, insan nasil cocugu loser olmasin diye bir seyler yapmak istemez, hatta tam tersini yapar...

leci

tabi ki çocuğu kazanmak önemli, okumasını geçtim, allah korusun ya büyüdüğünde divit gibi biri olursa!!!

ama türkiye koşullarında sınav gerçeğini de göz ardı etmek mümkün değil. iyi bi geleceği olsun istiyoruz her ebeveyn gibi, bunun yolu da iyi okullarda okumak ve bu da bizi sınav gerçeğine getiriyor. sbs, öss gibi değil ki, bu yıl olmadı, seneye bi daha girer diyelim.
benim derdim de çocuğu kazanmak, ama nasıl. psikolojik danışmanlığa gitmek için çocuğu ayrı, babayı ayrı ikna etmek gerek. ikisi de bu konuya sıcak bakmıyor.

halanne

bence de allah korusun :)

sbs de olmasa öss de olur onu demek istedim

hmm

annesi hakkında hiçbir zaman kötü konuşmadık onun yanında. hatta o annesiyle konuşmak istemediği zamanlarda bile biz zorladık. ama şimdi aklı eriyor ve annesinin davranışlarından çok etkileniyor. anne zaten konuşmaktan anlamıyor, anneyle konuşunca ya kavga çıkıyor siz bana karşı kışkırtıyorsunuz diyor yada iyi günündeyse doğru haklısnız diyip 1-2 hafta iyi oluyor sonra gene eski hale dönüyor.

zaten şu andaki arkadaşları hala eski okulundaki arkadaşları. bi tek onlarla görüşüyor. yeni arkadaş edinmedi yeni okulundan. okuldan bu kadar soğumasının bir sebebi de eski okulundaki öğretmenin biraz fazla disiplinli olması. çok fazla ödev verirdi, haftasonları etüt yaparlardı vs. babasının okuldan almasının bir sebebi de o öğretmen ve tempo oldu. her nasılsa bitek bizim oğlan (yada babası) dayanamadı o öğretmene, sınıftaki diğer 19 kişi hiç şikayet etmedi.

halanne

öğretmenlerinin mutlaka olaydan, yani çocuğun durumundan haberleri olmalı ve varsa okuldaki rehber öğretmenle görüşün. o sizi yönlendirir. psikoloğa ya da herhengi başka bir yere başvurmanız gerekiyorsa o söyler, ne de olsa işin uzmanıdır. çocuğu görmeden işin uzmanı bile bir şey söyleyemez buradan.

lule
1

mobil görünümden çık