30'umdan itibaren doğum günü kutlaması hiç yapmadım. Bir noktadan sonra içimden gelmez oldu o tür organizasyonlar.

Artık doğum günlerinin bana tek hissettirdiği; ömürden bir yılın ve yaşın daha akıp gittiği gerçeği. Asla geri gelmeyecek bir yıl daha... O günlerin sabahında uyandığım andan itibaren de hep bu realite aklımda oluyor ve enerjisi düşük, hüzünlü bir gün oluyor benim için.

Bir ben miyim? Var mı benim gibiler aramızda? Merak ettim de...

 

+1

freebird5406_2

28 yaşındayım. 20'lerin başları bittiğinden beri (21, 22, 23) stresli şekilde geçiriyorum doğum günlerimi. Bir an önce bitsin istiyorum. Keyifsiz geçiyor.

dissendium

eskiden iyi bir şeydi, artık geri sayım gibi geliyor di mi, bende de öyle. Kasım'da 31 olacağım.

Bir yandan "artık bu yıl şunları şunları değiştirmeliyim" diyorum ama bakınca arkamda gayet boş geçen bir yıl görüyorum. Hayırlısı.

nhk ni youkosu

Sadece doğum günlerimde değil kışın yaklaştığı bu dönemlerde de bir yılın daha geçmesinin hüznüyle doluyorum. Üzülüyorum ama sonra bunun hayatın bir gerçeği, fizik kurallarının hayatımıza yansıması ve önlenemez/değiştirilemez oluşu ile teselli bulmaya çalışıyorum. Yıllarımı bazı insanlar kadar dolu dolu ve verimli geçirmiş olmayabilirim ama bazı insanlardan da daha dolu geçirdim.

Adse'nin yazdığı düşünce bana göre mantıklı gelmedi, 30lardayım ama en azından daha 40 olamadım dediğinizde 40'ları daha kötü bir durum olarak anlamlandırıyorsunuz ama 40 olmanız da kaçınılmaz. O zaman nasıl yüzleşeceksiniz? Bence şunu düşünün, yaş ve tarih sadece birer sayı. 60 olduğumuzda 40 gibi hissetmek ve 40 gibi sağlıklı olmak tamamen olmasa da kısmen bizim elimizde ve bunun için yapılabilecek birşeyler var. Yıllara meydan okumak dedikleri bu olsa gerek. Takvime kapılıp gitmektense ruh ve beden sağlığını stabil ve takvimden bağımsız tutmaya çalışmak bence daha önemli.

curukturpkokusu

Valla benim icin cok bi onem ifade etmiyor. Insanlarin boyle zamani ayrik biseymis gibi degerlendirmesi de garip geliyor bana. Zaman dedigin sey sureklidir, ayrik degildir. Yani sanki dogum gunlerinden once hic zaman akmiyor da dogum gunlerinde birden 1 yili deviriyormusuz gibi ruh haline burunmek anlamsiz bence. Dogum gununun aslinda kendisinden bir onceki haftadan ya da aydan pek farki yok, o zamanlarda da neredeyse bir yili gecirmis oluyordun. Hatta 365 gun 6 saat hesabiyla bazen dogum gununun yil donumu aslinda kutladigin gun bile olmayabilir.

Demek istedigim dogum gunune boyle ozel anlamalar yuklememek gerek bence. Cok bir farki yok oteki gunlerinden. Haa dersen ki 'ben kotu hissetmek istiyorum, dogum gunu bahane' o zaman baska. Tabii bunun icin de dogum gunune ihtiyacin yok. Her gecen gun, saat, dakika zaten geri gelmeyecek, yani ona istedigin zaman uzulebilirsin. Dogum gununu beklemen sart degil eger istedigin sadece uzgun hissetmekse.

j r r tolkien hayrani

+1 de benden :)

elma

Ben de böyleyim. Çok büyük bir yaşlanma fobim var ve 22-23 yaşından falan sonra tamamen üzücü gelmeye başladı doğum günlerm. Şimdi de 30’a çok yakınım ve o tam 30’a girme gününü kaldıramazmışım gibi geliyor :D

ms brownstone

24 yaşındayım, kendimi bildim bileli 18-19 dan sonra doğum günlerini hiç sevemedim. hatta genel olarak özel günleri pek sevemiyorum ama dogum gununu hic sevemiyorum, birşeyler yapma zorundalığı hissi beni çok yoruyor. doğum günümden 1 gün sonra inanılmaz rahatlıyorum mesela.

garavel

ben yaklaştıkça geriliyorum. son 2 yıldır da 1 gün öncesinden kampa gidip orda geçirdim.

onemoremile

18 yaşından beri doğum günü kutlamıyorum. Kim icat etmiş bu zımbırtıyı bilmiyorum ama korkunç bir şey. Ben de aynısını hissediyorum.

pudra

ben bayadan beri kutlamıyorum kendimin. nadiren kendime bir şeyler alırım hani. hüzün olmuyor, belki geçmiş yılları nasıl geçirdim, neler yaptım ? gibi bir muhasebe oluyor kısaca.

evimin paspasi

Hiç düşünmüyorum. Birkaç senedir aynı.

perfectlysplendid
1

mobil görünümden çık