[]

Turkiye'de doga olaylarinin felakete donusmesi

Evet herkesin bildigi bir gercek, hele ki Istanbul gibi buyuk bir sehirde bile olabiliyor. Yazip ciziyor herkes, baska ne yapilabilir? Secimlerden bahsediliyor, baskasi secilince ne degisecek? Secen ve secilenden mi ibaret olay?

Bunu da ayri soruyorum, yarin deprem olsa ne olacak?

edit: sormasi kolay tabi ama niye sordugum onemli. bazi seyler insanin elinde olmuyor tamam ama en azindan beyin firtinasi yapilir, cozum aranir.

 
keşke bütün istanbul 1 yıllıgına falan bosaltılabilse .. bütün altyapı adam akıllı yapılsa.. yada ne bileyim plaka numarasına göre bütün sehirlerde boyle bir uygulama yapılabilse ( Ankarada oturuyorum bu arada )
hep boyle bi düşüncem olmustur . ohh be rahatladım tam denk geldi

  • squeeze  (09.09.09 22:46:16) 
seçen ve seçilenden ibaret maalesef. elini taşın altına koyacak, şu alt yapıyı islah etmeye çalışan insanlar maalesef seçilemiyor. seçilse bile seçmenin gözüne gözüne havuz, alt-üst geçit, kömür yardımı vs. sokmazsa beğenilmiyor. ayrıca hükümet kendi partisinden olmayan belediyelere yeterli bütçe ve ödenek ayırmaktan her zaman çekiniyor. bir türlü gerekli alt yapı hizmeti halka gitmiyor.

deprem olursa ne olacağı çok açık. daha yeni ağaoğlu skandal gibi bir itirafta bulundu. binaların güçlendirilmesi ve yenilenmesi çalışmaları çok çok yavaş ilerliyor. öncelikli binalar elbette okul hastane gibi devlet kurumları ve köprüler, otoyollar. ama dediğim gibi çok yavaş ve ne kadar etkili tartışılır.
  • bellbane  (09.09.09 23:23:13) 
mesela avrupa birliği'ne gireriz ve yönetmeliklerin işlediği güzelce denetlenince her şey bir anda gestapo modeli yoluna girigiriverir.


  • kediebesi  (09.09.09 23:48:26) 
bu bir evrim süreci. dersimizi ancak büyük felaketlerden alacağız. birkaç nesil sonra -türkiye diye bir ülke kalırsa- torunlarımız bu bilince erişecek. işallah...

afetlere, salgınlara, savaşlara binlerce kurban veren, yerle bir olan ama sonunda şehirleşmeyi öğrenen birsürü örnek var dünyada (londra, tokyo, paris vs.) biz de yaklaşık 1 asırlık faz farkıyla geliyoruz işte...
  • makineci  (10.09.09 02:15:30) 
bu insanlarla ilgili bir durum bence. insanlar değişmedikçe ne yönetimler ne de yaşadıklarımız değişmez.
insanlar kusurludur(mükemmel değiliz) ve yönetimleri de öyle.. bir diğer yönetim geldiğinde belki bu yönetimin açıklarını kapar ama mutlaka başka açıkları olacaktır. hiçbir yönetim bir diğerinden iyi değildir, belki sadece birkaç yönü daha iyidir diye düşünüyorum. zaten eğer sadece biri gerçekten iyi olsaydı bin yıllarca uğraşıp o yönetimi bulurduk öyle değil mi? bu bağlamda sağ-sol davası, siyaset vs. bana hep boş gelmiştir :)
ayrıca olan olaylar doğa olayları :) doğa adı üzerinde, doğal yani bunlar. tsunami ve fırtınalar duyuyoruz dünyadan, türkiye'de bunlara pek rastlanmasa da sel ve depremlere rastlanıyor. bunlar için önlem alınmalı mutlaka ama 8 şiddetinde bir deprem için ne kadar önlem alabilirsiniz? tüm ülkeyi taşırsanız bilemem tabi :) en fazla fay hatlarına yerleşimi engellersiniz ki bu da pek mümkün değil çünkü fay hatları en verimli topraklardır. insanlar gidip oralara yerleşir. yine bu sel baskını olayında gördüğümüz gibi, deniz ve nehir kenarına gelip yerleşmişiz işte. birilerinin dediği gibi" kim size ordan ev alın dedi?" ve bunun devamında şu da söylenebilir: "peki kim size dere yatağına otoban yapın, fay hattına konut kurma izni verin" dedi ki? kim size, sel olduğunda suyun dolacağı kesin olduğu bir yere konaklamalı bir park alanı yapın dedi?
biraz da doğayı mahvettiğimiz için böyle şeylerle sık karşılaşıyor olabiliriz, yine yaptığımızın ceremesini çekiyoruz yani, ne yaparsak kendimize yapıyoruz.
son olarak da, tüm bunlara karşı ne kadar laf ve boykot etsek de bunları tamamen durduramayız ve (tamamen) düzeltemeyiz, en fazla önlem alarak bir şeyleri yavaşlatabiliriz işte. bu sel yine olurdu ama can kaybı yaşanmazdı mesela, insanlar neden selde ölsünler ki, öyle değil mi? ama işte birileri gelip çıkarları için bir şeyleri ihmal eder hep, bunun kim olduğu önemli değildir, insandır.
  • aithra  (10.09.09 12:27:09) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.