Ekşi Duyuru

İzleyenler var mı? Beğeniyor musunuz? İzleyenleri 2 gruba ayıracak olursak.

Tolkien Legendarium'unu sevenler: Diziden memnun musunuz?

Diğer izleyiciler ya da sadece LotR ve Hobbit filmlerini izlemiş olanlar: Aklınızda bir şey oluşuyor mu? Senaryo bir yere oturmuş ve bir şeyleri açıklayan şekilde tutarlı olarak geliyor mu?


Hani Harty Potter filmlerini izleyip kitaplarını okumayanlar için kaçan bir dünya detay var ama sadece filmleri izleyince de bir hikayeyi anlıyorsunuz ya işte ben Hobbit'i, Yüzüklerin Efendisi'ni ve Silmarillion'u okumuş, Bitmemiş Öyküler ve Orta Dünya Tarihi'ni ise kısmen okumuş, oku(ya)madığı kısımlar için de yerli ve yabancı birkaç kanalda o kısımlarda ilgili şeyleri izlemiş biri olarak farklı beklentiler ve bakışla yaklaşıyorum sonuçta. Böyle olmayanların da fikrini sözlük ya da Reddit gibi oy kaygısı olmadan açıkça belirtmek isteyenleri duyuruya beklerim :)

Burada sevgilisi/eşi, eski sevgilisi/eşi, hoşlandığı kişi vs. ile ilgili duyuru açanlar ya da o duyuruya cevap verenlerin bakış açıları ilişkilere bakışınızı etkiliyor mu? Bakış açısını etkilemese de böyle bir şey yaşarım ya da böyle bir tipe denk gelirim deyip çekindiğiniz oluyor mu?

Ciddi sorunlu kişiler görüyorum duyuruda. Sapıklık, takıntılı olma, paranoya, iletişim bozukluğu, şımarıklık, iticilik gibi çeşitli sorunlar içeren duyurular, bu tip kişilerden hoşlananlarla ilgili duyurular ya da bunlara cevaplar dönüyor. Açıkçası ilk bakışta belli olmuyor diye bu şekilde ön yargılı yaklaşanları anlayışla karşılarım ama duyuru böyle mi, yoksa saldınız ve kasmıyor musunuz?

Hani herkes ya üstüne alınacak ya da üstüne alınması gerekirken o değilmiş gibi bakacak yine ama bunu yazarken belirli 1 kişiden bahsetmedim. Geçtiğimiz hafta açılan bir duyurudan sonra aklıma geldi.

Selam arkadaşlar. Nasılsınız? Müslümanlara ve ateistlere sorulmuş. Bize kimse sormamış. Sanırım ateist sayıyorlar. Ben bir soru sorayım.

Puanlamada "1 Agnostik Teist - 7 Agnostik Ateist" derseniz kendinizi kaç numaraya yerleştiriyorsunuz.

Dolu tehlikesi için AVM otoparkına park ettim. Hala orada araba ben eve geldim. Şimdi AKOM dolu riski aza indi ama gece yarısına kadar ara ara yağışlar olacak diyor. Ben ne olur, ne olmaz diye burada arabayı bırakabilir miyim yarına kadar? Girişte kart falan verilmedi. 22:00 sonrasına kalan araçlara ayrı ücret uygulanır yazıyordu ama ne kadar uygulanır, nasıl uygulanır bilgi yok?

Bu konularda bilgisi olan veya orada bırakan var mı?

Yevgeni Zamyatin'in Biz'ini alacağım. Hangi yayınevinin çevirisi ve editor kadrosu iyi? Güzel bir çeviri ve az imla hatası istiyorum. Seçenekler şunlar:

-imge
-versus
-aylak adam
-pegasus
-645
-ayrıntı

Şimdi tartışma başlarıcı gibi görünüyor ama amaç o değil. Bu müslüman dincilerin sakalları neden hep güneşte kavrulmuş ve kum fırtınasına maruz kalmış gibi? Yani Arap yarım adasındakiler gerçekten iklim sebepli desek, orta doğunun kalanında Ve de Türkiye'de neden böyle? Demek istediğim sakal aklınıza gelmiştir kesin. Hani en klasik şu fotoğraftaki gibi:

iblog.milliyet.com.tr

Yani taramak, bakım yapmak falan günah mı görülüyor? Sakalı kesmenin günah olduğuna inanan birkaç kişiye denk gelmiştim mesela. Onun gibi mi?

Dün dün ya da bugün, giden oldu mu bu etkinliğe? Yer/ortam nasıl? Plak fiyatları nasıl?

Tek paylaşımda 10 fotoğrafa kadar paylaşılan bir modu var instagram'ın. Bu modda inanılmaz kötü bir şekilde kesiyor fotoğrafları. Bu fotoğrafları, tek fotoğraf yüklerken yapıldığı gibi tam yüklemenin yolu var mı?

Paintte çevrelerine gereksiz siyah ekran ekleyip, onların kesilmesini sağlamak geliyor aklıma sadece.

Politik doğruculuk sebebiyle hemen her hikayedeki (marvel, dc, doctor who vs. aklınıza ne gelirse) beyaz erkekleri, siyahi, kadın, meksikalı vs. şeklinde değiştirme ve lgbtt yönelimler eklenmesine nasıl bakıyorsunuz? Bu karakterlerin hemen hepsi ortalama 60-70 yıl önce yaratılan karakterler. Haliyle o zamanki toplum yapısı kaynaklı olarak bu tür ögeler yoktu. Böyle devam etsin demiyorum ama sadece bu sebeple yapılan değişiklikler hakkında ne düşünüyorsunuz? Yani kaliteli oyuncuların, senaryoya uygun olarak değiştirilmesi değil, sırf politik doğruluk olsun diye göze sokulan şeylerden bahsediyorum.

Kadın süper kahramanlar, herhangi bir ırktan veya cinsel yönelimden süper kahramanlar ile ilgili sorunum yok. Hani siyahi Nick Fury, heteroseksüel evli erkekken, lezbiyen olan Hogarth falan çok sorun değil ama tam bir stereotype jock olan Flash Thompson'u Guatemalalı yapmak abartı. Çizgi romanları takip edenler de captain america, iron man, thor, spider man, hawkeye, hulk vs. gibi karakterlerin hepsinin ya cinsiyet ya etnik köken ya da her ikisini değiştirdiğini biliyordur zaten.

Akıllı telefonlarda da manuel olarak ISO, beyaz dengesi, perde hızı gibi şeyleri ayarlayabiliyoruz. Yine de tabii ki ay sadece ışık olarak çıkıyor. Harici lensler var internette satılan. Onlardan alsak profesyonel kamera gibi olmasa da yakın bir fotoğraf çekebilir miyiz?

Fotoğrafçılık bilgim pek yok. Diyafram aralığından, yakınlaştırmaya kadar bir sürü ayar ve lensine, reseptörüne falan kadar kesin bir sürü başka donanım konusu vardır. Ben eldeki imkanları sordum. Ay çok güzel şu an. Oradan geldi aklıma.

Summer Sale'da güzel fiyatlara düşmüş olan multiplayer oyun önerileriniz nelerdir? MMO olmayacak, oynarken diğer oyunculara ihtiyaç olmayacak, kızlı-erkekli oynanacak, kafaya estiğinde oynanıp, çıkılabilecek ve eğlenceli olması tercih sebebidir.

Örneğin; don't starve together, diablo, half-life hatta haxball falan gibi.

Piyasa durumu nasıl? 200 lira civarı var mı? Bir de güvenliği nasıl sağlıyorsunuz? Gider geri alır sonuçta hesabını. Satın almak için soruyorum. Kendime değil bir arkadaşa.

Öncelikle 2 önkabulüm ile başlayayım.

- Zevkler ve renkler tartışılmaz
- herkesin hayatına kimse karışamaz. O o şekil giyinir, şu o şekil...

Böyle gender/less muhabbetine girmemek için sokakta (sporda olmadığını belirtmek için yazdım) tayt giyen ya da simli, boncuklu tshirtler giyen erkekler konusu ile ilgili olmadığını belirteyim.

Bu, maddi yetersizlik yüzünden eski pantolonunu giymeye devam eden ya da abdest almaya hazırlanıyor gibi olan paçası kısa pantolonlar neden ve ne zaman moda oldu? Hakkımda ne düşünüyorsunuz?

Bir de bu ultraskinny pantolon giyen erkekler var. İçinde nasıl rahat ediyorsunuz?

Kadınlarda da "maskülen" giyim diye aşırı itici, kaba x ustada, y amcada görünce bile yadırganabilecek şeyler moda oldu. Bunlar için de üstteki neden ve ne zaman sorularım var. Konu kadın pantolon giymesin, etek giysin değil. Unisex veya genderless giyim konusu da değil çünkü "maskulen" olayı yine bir gender konusu.

Cinsiyet deyince kadın-erkekte kalıyor, toplumsal cinsiyet yazmak da kasıntı oluyor diye gender'i çevirmedim.

Şimdi şarkı ve şarkıcı ismi vermeyeyim ama söylediğim anda aklınıza gelen en az 10-15 şarkı vardır. Böyle müziği birebir ya da sadece perdesi veya hızı değiştirilmiş şarkılar var. Sadece sözü değişiyor hatta bazen ona bile kasmadan başka dile çevirip sunuluyor.

Eskiden internet yokken ya da bu kadar yaygın değilken biz bunları yiyiyorduk. Bizden öncekiler de yiyiyordu fakat şimdi hem onların orijinalleri ortaya çıkıyor hem de şimdiklerin. Buna rağmen halan %70 oranında yabancı şarkının aynısı veya türevi olan şarkılar var. Hani müziği çok beğenip ezgiyi kullanmak istemek değil de hazıra konmaya çalışmak gibi geliyor.

Bunlar neden var? Siz ne düşünüyorsunuz bunlar hakkında? Bunları söyleyenler, yapanlar me düşünüyor kendi şarkıları hakkında? "öff süper bir eser yarattım" mı diyorlar? Hani kalitesiz Türk pop müziği konusu başka konu.

Not: size zahmet olmasın. dert+s*kmek+buton

Böyle muayene, vizite, danışma, seans vs. şeklinde normalde yapılan görüşmeleri, fikir sunmaları, tavsiyeleri falan ücret karşılığı olan kişiler, bu hizmetleri çevrelerinden ücretsiz olarak istenince olaya nasıl bakıyorlar? Örneğin duyurudan biri hukuki konuda, danıştığında, bilmemkim amca "kızım belimin şurası ağrıyor baksana bir" dediğindeki gibi.

Arkadaş ve aile, tanıdık ve 3. şahıslara yönelik bakışlarınız neler?

- Ben geçimimi bundan sağlıyorum, 3. kişiye bedava sunmak rahatsız ediyor

- "Bak seni dinledim x yaptım y oldu" derler diye uzak durmaya çalışıyorum.

- Tamamen alakasız bir kişiye yardımcı oldum, çok mutlu oldum.


Örnekler ve meslekler çoğalabilir tabii

Bu bannerlarda sizde ne çıkıyor? Bende "isa tanrı mı? İsa tanrı olduğunu söyledi. Bunu nasıl kanıtladığına bakalım", "tanrının varlığının 7 kanıtı" ve incil falan bir şeyler çıkıyor. Arada da islam ile birkaç şey çıkıyor, Misyoner misin google? :D agnostiğim ben bu arada.

Sizde neler çıkıyor?

Buradan "acaba ne konuşuyorlar/konuşacaklar?" merakı ile gelen kadınlara söyleyeyim, mesuliyet kabul etmiyorum okunanlar hakkında. Konu iğrençleşebilir.

Şimdi aranızda "ama buradaki kadınlar benim vücudumu adeta bir bebek poposu kadar pürüzsüz sanıyor" diyenler olabilir. Onlar şekilleri bozulmasın diye özelden de yazabilir. Alternatif olarak "yaani duyuyoruz" ya da "bence şöyle oluyor" temalı cevaplar da kabul edilir.

Aslında 2 konu var.

1-) Beyler siz nasıl işiyorsunuz? Pisuvarlardaki o kıllar nereden geliyor anasını satayım?

2-) 5 pisuvar varsa (1-2-3-4-5), Bunlar 1-5-3-1/4 şeklinde dolmaz mı? Neden boş sırada ardışık sayıda yerinizi alıyorsunuz/alıyor bazı insanlar?

Düzeltme sayı ve sıralama olayına ne kadar takıldınız beyler. Konu slotlar değil, (sayı değiştireyim) 6 pisuvar varsa ve siz en dipte iseniz diğer 5 pisuvar boşken gelip yanında işemek sorun. Yoksa pisuvar sırası için cebir çalışın demiyorum.

Malum, 30 Ağustos Zafer Bayramı yaklaşıyor ve kendisi milli bayram. Ben takip edemedim. Bu bayramı kutlamama bahanesi açıklandı mı? Yoksa son dakikaya mı bırakıyorlar?

Darbe ile ilgili yorumlara yönelik eleştiride bulunulduğunda ya da darbecilerin sayısının az olduğu veya beceriksiz olduğu söylendiğinde neden gözü dönüyor bazı insanların? Hepimiz o kişilerin büyük çoğunluğunun siyasi görüşlerini biliyoruz ama ben herhangi bir görüşe bağlamadan sormak istiyorum. Haliyle cevabın da siyasi zeka seviyesi veya yorum olarak değil de soru-cevap olayına girdiyseniz öyle öğrenilmiş hali ile duymak isterim. Yoksa yorumlar, analizler hepimizde var.


Mesela bugün, iş yerinde bir grupla konuşurken bu darbe sırasında sokaklarda 35bin asker, onlarca tank olduğu, darbeyi abd'nin yaptığı ve siyonistlerin desteklediği, cia ve mossad ortak girişimi olup, feto'nun da siyonist olduğu, darbenin süper programlı ve planlı olduğu vs. diye devam eden bütüne yönelik 2-3 cümle eleştiride bulundum diye aşırı ateşli ve saldırgan bir savunma moduna geçtiler. alenen olmasa da ima ile darbeci, fetocu falan ilan ettiler resmen. hani iş ilişkisi, mevki konusu falan olmasa ana avrat sövüp, dövecekleri sanki. yani bu neyin kafası?

Dediğim gibi, yorumdan ziyade bizzat bu gruba sebebini sorup, cevabını alan varsa memnun olurum. Teşekkürler.


Ekleme:
Bu arada benim eleştiri cümlemi de yazayım da "kim bilir sen ne dedin?" olmasın.

"O kadar çok asker yoktu sokaklarda. Ayrıca o dediğin şekilde CIA falan işin arkasında olsaydı bence o amatör hatalar olmazdı" dedim.

15 temmuz 2016 darbe girişimi başlığında bin küsur favorili bir entry vardı. İnternette de bir yerlerde paylaşılmıştı. Nereye kayboldu o?

Bu tanımı görünce ne olduğunu düşünüyorsunuz da "bak x oldu, y oldu nasıl tiyatro?" diyorsunuz? Türkiye'deki bütün polislere, askerlere ve akpli vekillerin hepsine çoklu mesaj ile plan proje anlatıldı. "gidin birbirinize sıkıyormuş gibi yapın ama kimseyi vurmayın" dendi falan şeklinde mi düşünüyorsunuz? Hayır onlar çok komik kafalar çünkü.

Tiyatro denilince kasıt, baştakilerin (herkes değil) planladığı, bunun için gerekli kilit birkaç kişiyi kullandığı ve buna bağlı olarak maşalarla, fedailerle yapılan eylem çünkü. hani gerekirse Suriye'ye geçip 4 adam gönderip, 8 füze atmak gibi yani. Onda da söylenen "Suriye'ye 4 adam yollarız, valinin, polisin, askerin haberi olur, belirli yerleri boşaltır oraya füze atarız" değildi mesela.

Aşırı derecede plansız, mantıksız ve başarısız, amatör bir darbe girişimi olması ihtimali yok demiyorum. konu o değil. "darbe tiyatrosu" denilince gözünüzde canlanan.

Bir ekran alıntısı vardı. Baya bir detayla anlatacağım ama mobilde bulamadım.

Kadının biri arapça bir şeyler yazmış durumuna, altında da adamın biri gelip beğenmişti onu. Sonra ne güzel yazmışsın falan diyor. Kız "orada ne yazıyor biliyor musun?" diyor. Adam "bilmiyorum ama allah harfleri ile yazmışsın" tarzında bir şey diyor. Kız da sanırım "allah yok din yalan yazıyor orada" diyor, tabii buna benzer bir şey de olabilir. Adam da panik oluyor, 41241 defa tövbe diyor, sen bana ne beğendirdin, ne dedirttin, sil onu falan diyor.

Böyle bir şeydi. Hatırlayan, gören, bilen var mı? İnstela'da gördüm galiba ama hangi başlık falan hatırlamıyorum.

Beyler ciddi ciddi bunu seksi buluyor musunuz? Bana hiç seksi gelmiyor. Şunu gördüm demin 9gag'de

9gag.com

Seksi mi abi bu şimdi? Herhangi bir yerde, her hangi bir zaman diliminde hareket eden (danstan squata ne gelirse aklına) popo/kalça/göt vs. artık hangisini diyorsanız o ile arasındaki fark, çekici gelen kısım ne? Benim için meme daha önce geldiği için mi çekici gelmiyor?

Beni en çok çeken o dalgalanması, hareketleri... Anlayamazsınız... mı diyorsunuz?

GÜNCEL DURUM: 36 oy - 7 evet - 29 hayır

Özeti başa koyayım: insan hayatının, sosyal medyada konuşulduğu kadar değerli olduğunu düşünüyor musunuz?

10 numara troll konusu gibi duruyor, farkındayım. Amaç bu değil. Hatta burada tartışmak yerine anket koydum. Böylece burada yapmacık takılmak yerine gerçekten düşünülen cevap verilebilecek diye düşünüyorum.

Soru şu: 100 sene önce 1,5 milyara yakın olan, şu an 7,5 milyar civarında olan bir insan nüfusu var. Yani %500 artmış. Bu, yüz yıl içinde olan iki büyük dünya savaşı ve diğer büyük savaşlara rağmen böyle. Bu tempo ile yapılan hesaplamalara göre 100 yıl kadar sonra nüfusun 11 milyarı geçmesi bekliyor. Haliyle insan bu kadar çok bulunan bir canlıyken sizce sürekli sözü döndüğü kadar "çok değerli" mi insan hayatı?

Bunu cevaplarken Sevdikleriniz üzerinden bakmayın onlar tabii ki değerlidir. Genel olarak insanlar diyorum ben.

Bu da anket: www.strawpoll.me


Burada önemli nokta "KONUŞULDUĞU KADAR" değerli olup olmadığı. Yoksa "bir sayfa kağıt mı daha değerli, insan mı?" anlamında değil :D

Bunun mit olmadığını biliyorum. Küçükken Pete & Pete 'de izleyince bu sarı iz olayından dolayı kafam rahatlamıştı hani biri işerse izi belli olacak diye. Hani deniz, okyanus falan neyse, küçükken benim de denizde işemişliğim var da kocaman su kütlesi ve muazzam bir akım var sonuçta ve içindeki canlılar da boşaltım sistemi suda çözülme ile biten sistemli ama havuz öyle değil. Tam tersi hatta. Çok iğrenç geliyor. Tabii bir keresinde denizde yüzen dışkı da gördüm, hadi işemek neyse de sıçmak tabii ki kötü.

Şimdi South Park, Pete&Pete, başka dizi ve filmler başta olmak üzere genderless bathroom (cinsiyetsiz tuvalet) üzerine capsler falan derken baktım baya baya yaygın olay. Hani bir havuzda ayda yılda 1 2 vak'a meydana gelse neyse umumi tuvalet modunda gibi anlatılıyor havuzlar.

Siz işiyor musunuz deyip, "ya benim bir arkadaş yapıyor" goygoyuna mahal vermeden sorayım, siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? Yaygın bir olay mı bu?

Technics sl-q200 pikabım var. Salonumda yer alacak yani 25m^2 civarı büyüklükte bşr oda. Bütçeye pek yüklenmeyen amfi ve hoparlör tavsiyelerinize açığım. Sesi güzel, net, kaliteli ve odayı doldurabilecek, dinlemek için dibinde olmam gerekmeyen, en ufak gürültüde boğulmayan sistem istiyorum.

Çok büyük ihtimalle Karaköy'den alacağım. Yer tavsiyesine de açığım. Bütçe de ikisi toplam 400 tl aşmak istemiyorum. İleride daha iyilerini alırım elbette. Şimdilik memnun etsin işte.

Bu Lozan 2023'te bitecek, yer altı kaynaklarımızı çıkarabileceğiz. Kelebek gibi uçup, arı gibi sokabileceğiz falan tarzındaki geyiklerin kaynağı ne? Kim nereden çıkardı? İnanılmaz derecede ciddi inananlar var bunlar. Bugün bir işçi ile bu konuşmayı yaptım. Adam bana trip attı "anlamıyorsun.. 2023 gelsin görürsün" falan diyor afşlksfş. Açıkla diyorum, açıklayamıyor. Bir de 2023 geldiğinde yer altındaki, tarihi eser sınıfına giren eserleri, altınları da kendi malı gibi alıp, satabileceğini sanıyor ki o inanılmaz bir cehalet örneği zaten.

AKP'nin hedef 2023 geyiklerinden başka nereye dayanıyor? Birçok sitede bunun geyiği dönüyor, tartışması yapılıyor da başlangıcı ne?

Google Chrome'dan girince Facebook'taki drop-down menülerin hepsi açık ve yükleniyor durumunda takılı kalıyor. Kısa yollara tıklayınca ekstra olarak o menüler açılıyor ama bu sefer tekrar kapanmıyor.

i.hizliresim.com

Internet Explorer'da böyle bir sorun yaşanmıyor.

Ne yapılabilir?

Şimdi 4,5 G sim karta geçmek eğer uyumlu telefon varsa bedava, yoksa 8 TL istiyorlar. Ben gidip annemin 4,5 G sim karta uyumlu olan ve annemin onunla 4,5 G sim kart aldığı telefona kendi hattımı takıp, bedava olarak hat değiştirebilir miyim?

Uyumsuz telefonlar için de parayla da olsa değiştiriyorlarsa, demek ki uyumsuz telefonlarda da çalışıyor sonuçta sim kart o yüzden başka sorun çıkar mı diye sormuyorum. Var mı kaçırdığım bir şey?

Bir şarkı vardı, klibinde zenci, orta yaşlı, kısa saçlı bir abimiz dans ediyordu. Klip baştan sona kamera 1 mm oynamadan devam ediyor ve yaklaşık 3 dakika boyunca abi dans ediyordu. Üstünde gömlek (sanırım beyaz), altında kumaş pantolon (sanırım siyah) var. Dansı da hani evde tek kalınca yapacağınız şekilde. Öyle çok şekilli falan değil.

Çok net olmuş olması lazım. Neydi bu?

Bir diğeri de müze ya da plaza gibi bir yerde bir adam (bu sefer beyaz) dans ediyordu. Müze ya da plaza içinde oradan oraya kayarak, asansörde kat değiştirerek hatta bir ara havada uçarak dans ediyordu. o da gömlek pantolon olması lazım. Bir 10 senelik falan olabilir belki daha eski. Bir yerden sonra karışıyor o dönem.

Bu çok net olmadı ama belki hatırlayan çıkar. Bu neydi?

Güzel kameralı, 4,5 G destekli, parmak izi okuyuculu, ekran çözünürlüğü yüksek, pil ömrü uzun, hızlı gibi özellikleri fiyatına göre en optimum seviyede sahip olan az sorun çıkaran, fiyatı da 1000~1100 TL'yi geçmeyen ve en az 2-3 sene sorunsuz gidecek telefon neler var?

Şunlar nasıl?

Sony Xperia C4
www.mediamarkt.com.tr

TT175
www.avea.com.tr

Samsung Galaxy J7
www.mediamarkt.com.tr

Huawei P8
www.mediamarkt.com.tr

Başka neler var?

Böyle fotoğraflı (bonus olarak videolu, ses kayıtlı) yazılı not tutabileceğim, bu notu mail olarak vs. gönderebileceğim, bilgisayara atabileceğim, bilgisayarda üzerinde işlem yapabileceğim bir not uygulaması var mı?

Öncelikli olarak tablette bunu yapacağım, telefonda da yapabilmek istiyorum. İkisi de android.

Bir de Evernote nasıl?=

Packard Bell EasyNote TJ75 pili alacağım. Kadıköy'de nerede alabilirim, bir iki kullanımda patlamayacak, sağlam olanını? Yazıcıoğlu'nda hep muadil ürün mü vardır?

Yakın zamanda işlerin yoğunluğu azaldı ve artık işi gidiş ve gelişteki otobüs yolculuğunu uyumak değil, kitap okumak için kullanabiliyorum. O yüzden bu 2-2,5 ayda sırasıyla okuduklarım:

1-) Cesur Yeni Dünya (Aldous Huxley)
2-) 1984 (George Orwell)
3-) Fahrenheit 451 (Ray Bradbury)
4-) Hayvan Çiftliği (George Orwell)
5-) Otomatik Portakal (Anthony Burgess)

Temponun düşmemesi için sıradaki kitap olarak aşağıdakilerden hangisini tavsiye edersiniz?

- Utopia (Thomas More)
- Tanrıların Arabaları (Erich Von Däniken)
- Marslı (Andy Weir)
- Üç Cisim Problemi (Cixin Liu)

(tabii bu kitapları sıraya da sokabilirsiniz sadece 1 tanesini söylemek yerine. Ben Utopia'yı okurum diye düşünüyorum.

(tercihen) Kadıköy'de büyük ve bol çeşidin olduğü kırtasiye var mı? Hani sadece okula yönelik değil, ofis ve hobi seçeneklerinin de bol olduğu. Nezih, nokta ve benzerlerinden daha çok çeşit olan.

store.steampowered.com

Yukarıdaki linkte verilen Star Wars oyunlarının sırası nedir? Mutlaka kronolojik bir sırası vardır, filmlere göre bir sıralaması da vardır. Hani 3. film ile 4. film arasında geçiyor gibi. Nedir bunların sıralaması ve zamanları?

açtığı duyuruda, kendi cevaplarına 'Cevap bu' tiki atanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?bana saçma ve komik geliyor. istatistiklerdeki 'Cevap bu' için mi kasıyorlar yoksa bir çeşit kendini tatmin falan mı?

at gibi kız ne demek? hemen her türden kıza söylendiğini duydum. uzun uğraşlar sonunda 4 seçeneğe düşürdüm.

- güzel kız
- çirkin kız
- uzun boylu kız
- uzun suratlı kız

bu 4'ünden biri gerçek "at gibi" ama hangisi bilmiyorum. yöresel bir kavram ve bu değişiyor mu yoksa bir manası var ve diğerleri yanlış mı? kullanacağımdan değil, genel kültür amaçlı soruyorum.

deri kaplı, paslanmaz çelik cep matarası almayı düşünüyorum. tabii paslanmaz çelikten daha güzel alternatifi olanı da dinlerim. çok küçük ya da çok büyük falan olmasın.

bir de şeyi merak ediyorum crate & barrel nasıl bir marka? mesela şu alınır mı?
www.crateandbarrel.com.tr

marka ve dükkan teklifinize açığım. gidip görmeden almak istemiyorum. sağlıksız bir şey de olmasın. malum, alkol olacak içinde.

Kaliteli, konforlu ve standartlara uyan iş ayakkabısı nereden bulabilirim. İş ayakkabısı derken iş güvenliği ayakkabıları (safety shoes) olanlardan bahsediyorum. Her gün giyilecek ve uzun süre gidecek bir ayakkabı arıyorum. 4 mevsime uygun. Her gün giymek işin içine girince hava alma kısmı da önem kazanıyor tabii koku konusu için. Tipi de düzgün olsa fena olmaz hani.

Bütçeye belirli bir sınır koymadım ama gidip de 250 - 300 lira ödemek istemiyorum açıkçası. Genellikle firmalar tarafından tedarik edilen foster, sedes ve overguard vb. ayakkabılar giye giye ayağım parçalandı resmen. Demir uç, parmaklarıma vuruyor. İş nasıra doğru yürümeden güzel bir şey alayım dedim.

İşçi değil, iş güvenliği uzmanıyım. Yani ayakkabı çok sık darbe ile karşılaşıp çok kolay aşınmayacak ama sonuçta inşaatlarda giyilecek.

Bir film vardı, adamın birinin kızına tecavüz ediyordu bir başka kişinin iki oğlu. Sonra kız tecavüz edenleri söylemesin diye dili ve ellerini kesiyorlardı. Kız koluna sıkıştırdığı uzun bir sopa ile tecavüz edenleri anlatıyordu, yazıyordu kuma. Babası bunu görüp, tecavüz eden çocukları ve babalarını yemeğe çağırıyordu. Yemekte adama kızı gösterip bir şeyler anlattıktan sonra yemeğe geçiliyordu. Adam içeri gidip, kızını öldürüp kanını yemeğe, turtaya falan bir şeye akıtıp (acısını dindirmek vs. için) bunlara yediriyordu.

Tabii burada aklıma çocukları doğrayıp turta içinde adama yedirme de geliyor aklıma ama a song of ice and fire'da benzer bir hikaye vardı onunla karıştırıyor olabilirim. Fakat kızın kanı (eti de olabilir ek olarak) ile ilgili sahneden eminim.

Bir de aklıma nedense shakespeare geliyor. Onun bir oyunu olabilir mi? Film orta çağ ya da o zaman dilimine yakın bir tarihte geçiyor gibi.

Sözlükte ve duyuruda bolca görüyorum. Tabii internetteki bir çok platformda da bu şekilde yer alıyor. Neden "sex" diye yazılıyor? Neden "seks" değil? Aynı şey "sexy" ve en kötüsü "sexi" diyenler için de geçerli. Arada bir de "taxi" ya da "taxim" yazanlar var mesela. Sebebi ne bunun ingilizce özentiliği mi?

"Derdini sikeyim" ya da "çünkü eşşeğin zikinden dolayı" ile gelinmemesi rica olunur :)

Instagramımda, keşfet kısmında şöyle şeyler çıkmaya başladı:

instagram.com

instagram.com

Nedir bunların olayı şimdi? Komik mi? Komikse esprisi nedir? Anlamadım ben.

internette klasik (ortalama 128 kbps) ile 320 kpbs, flac ve sıkıştırılmamış wav sesleri arasındaki farkı herkesin çok net fark ettiği yönünde yorum yaptığını/atıp tuttuğunu görüyorum. birkaç sitede kontrol ettim. hiç de öyle fark edemiyorum ben.

ekşi sözlük'teki entrylerdeki yorumlara kesinlikle inanmıyorum. orada herhangi bir başka konuda konuştukları gibi en süper olduklarından bu konuda da herkes audiophile olmuş. flac dinledikten sonra 320kbps'yi müzikten saymayanlar çıkmış.

aşağıda paylaştığım linkteki sesleri laptop'tan, kulaklıkla dinledim. 128 kbps, 320 kbps ve sıkıştırılmamış wav var seçenekler arasında. 3/6 yapabildim. diğerlerinden 2 tanesini 320 kbps, diğerini de 128 kbps olarak seçtim. milletin 6/6'lar 5/6'lar uçuşuyor. sorun bende ya da ses sistemimde mi?

www.npr.org

sizde durum ne?

Böyle tanrı olduğumuz oyun var mı? Tercihen flash falan olarak, browser üzerinden ama kayıt olmadan. böyle onu yakalım, şuraya bir şey yaratalım falan, buraya yardımcı olalım falan gibi?

evet sıkıldım.

Tezsiz yüksek lisans mezunuyum. Tez yazmak için ALES puanı gerekiyor. Başvuruların yarın son günüymüş. Benim gidip eğitim bilgilerimi yüksek lisans mezunu diye değiştirmeme gerek var mı? Lisans mezunu olarak gözüküyorum sistemde. Öyle başvursam bir sıkıntı çıkar mı?

Yarın son gün, çok sıra olur diye girmek istemiyorum, tam gün izin alamayabilirim işten.

Bizden öncekilerde cinsellik nasıl bir olaydı? Hani islam, toplum kafası vs. konusuna girmek istemiyorum ama insanların doya doya seviştiği değil, yan yana görünmenin bile hoş karşılanmadığı toplumdan geliyoruz sonuçta. Neyin kafasıydı ki şu tip terimleri kullanmış/bulmuşlar:

- aganigi naganigi
- fanfinifinfon
- aşna fişna

ve aklıma şu an gelmeyenler. hani biraz da da melodik modda hepsi. mahrum kalınıp, bu kadar değerli geldiği için mi melodik? tabii bunların birer anlamı varsa onları da belirtebilirsiniz. bildiğiniz başka tabirler varsa onları da ekleyebiliriz.

işaret dili evrensel bir dil mi? değil, değil mi? yani işaret dili öğrensem, atıyorum bir ingiliz ya da başka ülkeden kişi ile konuştuğumda "ben var gelmek istanbul" gibi mi olur karşı taraf için yoksa anlaşılır olur mu?

bir de işaret dili öğrenmek kolay bir şey mi?

Ekran beyaz oluyor ve 1 saniye sonra bilgisayar kapanıyor. Az önce oldu bu. Bilgisayar sıcaktı, ısıdan kaynaklı olduğunu düşünüp bekledim soğuyunca tekrar açtım yine kapandı. Bilgisayar yeni açılmıştı yani tetikleyen program olmadı sanırım -start up- sırasında çalışanlar hariç. Bu arada bir kere de açılırken kapandı. Laptop packard bell easy note tj75, işletim sistemi de windows 8.1

Tipik bir durum olduğunu düşündüğümden vardır tecrübe eden diye düşünüyorum. Nedir sorun ve çözümü?

başıma bir iş gelmeyecekse:

1-) güldür güldür, çok güzel hareketler bunlar, arkadaşım hoş geldin, komedi-dans üçlüsü, atalay demirci ve bunlar gibileri komik bulmuyorum. arada nadir güldüğüm şeyler çıkarıyorlar ama olmuyor.

2-) türk dizilerini (özellikle kanal d, star ve fox sanırım) kesinlikle sevmiyorum. örnek de vereyim bazılarına maruz kaldım bazılarının reklamı bile yetti. isim vermek istemiyorum.

3-) bmw kullananların genelinin (şu üst segment olanları değil) parayı bulan apaçiler olduğunu, trafik kurallarının **ına koyunca cool olduklarını sandıklarını düşünüyorum.

4-) sarelle'nin nutella'dan kat kat daha iyi olduğunu ama reklamcılık kısmında başarısız olduğunu düşünüyorum.

5-) biranın tadını pek sevmiyorum. efes'in tadından nefret ediyorum. mesela viski severim. yalnız fakir olduğum için dışarıda sohbet yanına viski değil bira alıyorum.

şimdi soru: ben elitist piç miyim yoksa bunlar normal mi? Bir de sizin bunlar hakkındaki görüşleriniz ve sevdikleriniz/sevmedikleriniz neler?

(bu arada not düşeyim yolda yürürken önümde bir yandan sigara içip bir yandan yürüyenler alayınıza uyuz oluyorum. geçin kenarda için, arkanızda ölmeyelim)