resimdeki integralleri bir arkadaşa çözmem gerekiyor(1. soru çözüldü). benim beyin hücreleri biraz paslanmış. soruları tek tek çözmenize gerek yok, bana "şu soru yarım açıdan, şu soruda da u=... değişken dönüşümü yapıcan hacı" diye yardım edene şukular nehir olsun aksın. teşekkürler.
resim biraz kötü çıkmış şuraya upload ettim:
postimage.org
resim biraz kötü çıkmış şuraya upload ettim:
postimage.org
Sol gözümde daha doğrusu gözümün çevresinde, yaklaşık 3-4 aydır muazzam bir ağırlık hissi var. Sanki gözüm büyümek istiyor, sığmıyor, etrafına baskı yapıyor gibi. Göz doktoruna gittim, göz tansiyonu değil. Ne yapayım nereye gideyim dostlar?
Web'den ilköğretim müfredatına ulaşabilir miyiz? 5. sınıfın müfredatında neler var öğrenmek istiyorum da.
Öğrendiğim üzere atomu oluşturan nötron, proton ve elektrondan daha küçük yapı taşları varmış. Bu konu hakkında bilgi alabileceğim hangi kaynaklar var? Dergide yazılan bir yazı, bir web sayfası, belki de bir kitap? Ağdalı bir dilde yazılmış bir akademik makale işime yaramaz sanıyorum. Mümkünse wikipedia linki de vermeyin. Yazı ingilizce veya türkçe olabilir ama çok teknik bir ingilizce olursa ben de okumaktan usanırım keza türkçe için de aynı şey geçerli. Aptala anlatır gibi anlatsın yani. Temel bir şeyler arıyorum. Gerekirse ileride detayına girilir.
İkinci olarak, insan vücudu hakkında geniş bir yelpazede bilgiler içeren bir kitap veya ansiklopedi gibi bir şey arıyorum. Veya süreli bir yayın. Eski dönemlere de ait olabilir, kütüphanelerden bulurum. Bol görsel içermeli. Örneğin, vitaminler gibi bir kısım olsa, vitamin nedir ne değildir, ayrıca çeşitleri, ayrıca moleküler yapı olarak nasıl bir şeydir mümkün olduğunca bunları görebileceğimiz bir şey. Mesela hormanları anlattığı kısımda da aynı şekilde. Yani bütün hormonların teker teker mikroskobik yapısını göstersin demiyorum ama hormonlar hakkında kafamızda bir görüntü oluşturmalı. Ha bir de ne var biliyor musunuz, "karaciğerimiz tam bir laboratuar" diyoruz ya, ha işte ben onun ötesine gidemiyorum. Neden tam bir laboratuar? Vücudumuzdaki belli başlı organların görevlerini de öğrenebileyim.
(Not: Biyolojiden hiç anlamam. Zaten bu yüzden bu tavsiyeleri istiyorum. Mesela yukarıda yazdığım gibi hormonların mikroskobik yapısını göremiyor/bilemiyor olabiliriz. Durumum bu kadar vahim işte. Vücudumuzdaki makro ve mikro yapıları gözümde canlandırmak istiyorum. İlk sorum için de aynı şekilde basit bir şekilde anlatsın ve gözümde canlansın.)
Teşekkürler.
İkinci olarak, insan vücudu hakkında geniş bir yelpazede bilgiler içeren bir kitap veya ansiklopedi gibi bir şey arıyorum. Veya süreli bir yayın. Eski dönemlere de ait olabilir, kütüphanelerden bulurum. Bol görsel içermeli. Örneğin, vitaminler gibi bir kısım olsa, vitamin nedir ne değildir, ayrıca çeşitleri, ayrıca moleküler yapı olarak nasıl bir şeydir mümkün olduğunca bunları görebileceğimiz bir şey. Mesela hormanları anlattığı kısımda da aynı şekilde. Yani bütün hormonların teker teker mikroskobik yapısını göstersin demiyorum ama hormonlar hakkında kafamızda bir görüntü oluşturmalı. Ha bir de ne var biliyor musunuz, "karaciğerimiz tam bir laboratuar" diyoruz ya, ha işte ben onun ötesine gidemiyorum. Neden tam bir laboratuar? Vücudumuzdaki belli başlı organların görevlerini de öğrenebileyim.
(Not: Biyolojiden hiç anlamam. Zaten bu yüzden bu tavsiyeleri istiyorum. Mesela yukarıda yazdığım gibi hormonların mikroskobik yapısını göremiyor/bilemiyor olabiliriz. Durumum bu kadar vahim işte. Vücudumuzdaki makro ve mikro yapıları gözümde canlandırmak istiyorum. İlk sorum için de aynı şekilde basit bir şekilde anlatsın ve gözümde canlansın.)
Teşekkürler.
"Eski sistem bitecek, yeni sistem gelecek" diye bir şey okudum. buna göre sınavlar daha zorlaşacakmış ve kurs fiyatları baya artacakmış. Bu mesele doğru mu, doğruysa yeni sistem ne zaman gelecek? www.borasurucukursu.com
Ona göre bir an önce kayıt yaptıralım mı 16 marttaki sınav için?
Bir de İstanbul'da öğrenciye indirim yapan sürücü kursu var mı bildiğiniz, ya da uygun fiyatlı sürücü kursları? Anadolu-Avrupa farketmez, söyleyin.
Ona göre bir an önce kayıt yaptıralım mı 16 marttaki sınav için?
Bir de İstanbul'da öğrenciye indirim yapan sürücü kursu var mı bildiğiniz, ya da uygun fiyatlı sürücü kursları? Anadolu-Avrupa farketmez, söyleyin.
Powerpoint'te hazırladığım sunum için; arka plan ne renk olmalı düz mü olmalı yoksa böyle düz ama noktalı gibi mi hafiften, bunun yanında yazılar hangi renk olmalı ve hangi font tercih edilmeli? Başlıklara farklı font ve renge gerek var mı? Nereler bold olmalı nereler olmamalı? Böyle slaytlar arası geçişlerde fantastik şeylere gerek var mı? Bu ve bunun gibi tavsiyeler ve püf noktalarını belirtirsek...
sol gözün üzerinde bir ağırlık hissi var. yaklaşık 2 aydır sürüyor. bunun dışında sol kolumda uyuşma hissediyorum. bu iki rahatsızlık da aynı zamanda ortaya çıktılar. bir fikri olan var mı?
doktora gideceğim artık ama nörolojiye mi gitmeliyim? göze gitsem nasıl olur?
doktora gideceğim artık ama nörolojiye mi gitmeliyim? göze gitsem nasıl olur?
Bugün saat 13'te 4-5 saatlik uykuyla ruh gibi uyandım bir daha uyuyamadım. yarın sabah 8.30'da iki kritik sınav var artı bitirme raporu teslimi var o yüzden şu an yardırıyorum. sizce akşam bir iki saat mi uyusam, sabaha karşı mı bir iki saat uyusam, yoksa hiç uyumadan yardırsam mı? tabii işlerim bitecek gibiyse 1-2 saat uyuma hakkım olacak. uykuyu açacak ciddi tavsiyelere ihtiyacım var gerçekten ruh gibiyim arkadaşlar? red bull falan nasıldır bir tavsiye verin nescafe'ler işe yaramadı dün gece de sabahladım :)
İTÜ'deyim, lisans için bitirme tezi yazıyorum, okulun merkez kütüphanesindeki ansiklopedilere baktım da Encyclopedia International var 1969 basımı, Encyclopedia Americana var 1967 basımı. Ana Britannica(Türkçe olarak) var, o da yanlış hatırlamıyorsam 1994 basımı.
Artık ansiklopediler eskisi kadar mı popüler değil, yoksa basılmıyorlar mı? Eğer basılıyorsa bizim okulda neden mevcut değil? Son olarak, yeni basım ansiklopediler için(Türkçe veya İngilizce) İstanbul içi hangi kütüphaneleri tavsiye edersiniz?
Artık ansiklopediler eskisi kadar mı popüler değil, yoksa basılmıyorlar mı? Eğer basılıyorsa bizim okulda neden mevcut değil? Son olarak, yeni basım ansiklopediler için(Türkçe veya İngilizce) İstanbul içi hangi kütüphaneleri tavsiye edersiniz?
hafif gözlerde yaşarma, çok hafif bir burun akıntısı ve çok hafif bir halsizlik var. uyku bastırdı. yarın sabah okulda bir kısa sınav akşam da 6'da halı saha maçı var. en geç 9'da evden çıkmam lazım. yarına dinç uyanmam için neler yapabilirim acil yardımınıza ihtiyacım var... mümkünse ilaç kullanmak istemiyorum. evde bal, limon ve mandalina var :)
ha bir de duş almam lazım yatmadan alsam sıkıntı olur mu? sabah evden çıkmadan alırsam ıslak saçlarla intihar olur gibime geliyor.
ha bir de duş almam lazım yatmadan alsam sıkıntı olur mu? sabah evden çıkmadan alırsam ıslak saçlarla intihar olur gibime geliyor.
ben bir eşşeklik yaptım ve ilk 2 filmi daha yeni izledim. şu anda tutuşuyorum ama anladığım kadarıyla filmin ne dvd'si çıkmış, ne de malum ortamlara düşmüş.
İstanbul'da bu filmin hala gösterimde olduğu bir yer var mıdır ya ne dersiniz?
İstanbul'da bu filmin hala gösterimde olduğu bir yer var mıdır ya ne dersiniz?
filmi bundan 5-6 sene önce cnbce'de izledim.
hatırladıklarım: takside bir sevişme sahnesi vardı. kadınla erkek arkada oturuyor, sevişmeye başlıyorlar, taksici genç bi eleman dikiz aynasını ayarlıyordu sırıtarak, sonra arka koltuktaki adam paravan gibi şeyi kapatarak taksicinin görmesini engelliyordu =) sonra bunlar kadının bir arkadaşının evine gidiyorlar, o evde de tek kalan bir kadın var, bizimkiler ev sahibi kadının evinde sevişmek için kadını taksiye yolluyorlardı, kadın diyordu ki kıyafetimi giymem lazım, bizimkiler de diyordu ki ihtiyacın olan bütün kıyafetler takside(bizim kadın soyunmuş yani üzerinde bir tek palto vardı) =)
neyse bu az önce yukarıdaki sevişen adama bir iftira atılıyordu, bu durumla ilgili çok kötü durumda bir fotoğraf vardı. bu fotoğrafı netleştirmek için bir makineye koyuyorlardı, uzun süre sonucunda fotoğraf netleşiyordu ve adamın aslında suçlu olmadığı ortaya çıkıyordu. eğer yanlış hatırlamıyorsam adamı tecavüz gibi birşeyle suçluyorlardı. fotoğrafın net sonucu tam gecenin köründe ortaya çıkıyordu ve akabinde oradaki bir abimiz genç bir elemanın eline apar topar oradan kopardığı bir kağıdı tutuşturuyordu, bilmem ne valisi midir artık yetkili kişisine git ne pahasına olursa olsun o adamı uyandır durumu anlat diyorlardı. sonra bizim adamın suçsuz olduğu falan ortaya çıkıyordu işte.
hatırladıklarım: takside bir sevişme sahnesi vardı. kadınla erkek arkada oturuyor, sevişmeye başlıyorlar, taksici genç bi eleman dikiz aynasını ayarlıyordu sırıtarak, sonra arka koltuktaki adam paravan gibi şeyi kapatarak taksicinin görmesini engelliyordu =) sonra bunlar kadının bir arkadaşının evine gidiyorlar, o evde de tek kalan bir kadın var, bizimkiler ev sahibi kadının evinde sevişmek için kadını taksiye yolluyorlardı, kadın diyordu ki kıyafetimi giymem lazım, bizimkiler de diyordu ki ihtiyacın olan bütün kıyafetler takside(bizim kadın soyunmuş yani üzerinde bir tek palto vardı) =)
neyse bu az önce yukarıdaki sevişen adama bir iftira atılıyordu, bu durumla ilgili çok kötü durumda bir fotoğraf vardı. bu fotoğrafı netleştirmek için bir makineye koyuyorlardı, uzun süre sonucunda fotoğraf netleşiyordu ve adamın aslında suçlu olmadığı ortaya çıkıyordu. eğer yanlış hatırlamıyorsam adamı tecavüz gibi birşeyle suçluyorlardı. fotoğrafın net sonucu tam gecenin köründe ortaya çıkıyordu ve akabinde oradaki bir abimiz genç bir elemanın eline apar topar oradan kopardığı bir kağıdı tutuşturuyordu, bilmem ne valisi midir artık yetkili kişisine git ne pahasına olursa olsun o adamı uyandır durumu anlat diyorlardı. sonra bizim adamın suçsuz olduğu falan ortaya çıkıyordu işte.
arkadaşlar,
yakın bir arkadaşımızın babasının durumu çok kötüydü. şimdi hastanede yoğun bakımda, beyin ölümü gerçekleşmiş. doktorlar artık yapılacak bir şey kalmadı demiş. biz de yarın bu arkadaşımızı 3-4 kişi ziyarete gitmeyi düşünüyoruz.
arkadaşımın sesi çok kötüydü, kız mahvolmuş doğal olarak. ben telefonda neredeyse hiçbir şey diyemedim.
çok kalabalık olmamak için kaç kişi gitmeli en fazla? giderken eli boş mu gidilir, bir şey alınır mı? ne yapılır bir fikir verin ben de kahrolmuş bir haldeyim.
bu arada beyin ölümü gerçekleşmiş olması ne demek ve yoğun bakımda tutulmasının ne amacı var birisi söylerse sevinirim...
yakın bir arkadaşımızın babasının durumu çok kötüydü. şimdi hastanede yoğun bakımda, beyin ölümü gerçekleşmiş. doktorlar artık yapılacak bir şey kalmadı demiş. biz de yarın bu arkadaşımızı 3-4 kişi ziyarete gitmeyi düşünüyoruz.
arkadaşımın sesi çok kötüydü, kız mahvolmuş doğal olarak. ben telefonda neredeyse hiçbir şey diyemedim.
çok kalabalık olmamak için kaç kişi gitmeli en fazla? giderken eli boş mu gidilir, bir şey alınır mı? ne yapılır bir fikir verin ben de kahrolmuş bir haldeyim.
bu arada beyin ölümü gerçekleşmiş olması ne demek ve yoğun bakımda tutulmasının ne amacı var birisi söylerse sevinirim...
elimde tek sayfalık, pdf şeklinde bir dünya haritası var.
bunu çıktı olarak alırken, haritanın daha güzel gözükmesi için 4 tane A4'e parça parça çıktısını almam mümkün mü? şu an foxit reader kullanıyorum.
bunu çıktı olarak alırken, haritanın daha güzel gözükmesi için 4 tane A4'e parça parça çıktısını almam mümkün mü? şu an foxit reader kullanıyorum.
yok mu şöyle güzel bir olimpiyat takvimi. 100 m finalleri oluyor, phelps madalyalar kazanıyor, britanya futboldan eleniyor ama ben bunlardan bihaberim. her dakika tv başında olamıyorum, günün çoğunda zaten uyuyorum o yüzden bir takvim olsa da şöyle günün saatlerine göre plan yapsak izlesek falan...
2 gün önceden beri var, 2 gündür girmememe rağmen hala soruyor her chat'e başlarken. kurtulmanın yolu var mı?
facebook uygulaması kurulmuyor. "Cihazınız bu sürümle uyumlu değil" diye belirtiyor. ne yapılır?
özet: yaşadığım rahatsızlık sürecisini, bir ara iyileştiğim dönemi detaylı anlattım. burun eti büyümesi suratımda rahatsızlık yaratıyor, bir ara ilaç kullandım iyileşir gibi oldu ama şimdi yine kötüyüm. ok ile işaretlenen paragraftan devam edebilirsiniz... vakit varsa hepsini okuyun...
----hikaye kısmı----
nereden başlanır bilmiyorum. yaklaşık 6 senedir bu illeti çekiyorum. yüzümün sağ tarafında bir ağırlık var. gözümün çevresinde, yanaklarımdan kulaklarıma doğru, boynuma hatta omzuma varan bir rahatsızlık hissi... giydiğim kıyafetin yakası boynumun sağ tarafını rahatsız ediyor mesela. batıyor gibi ama değil. suratımın sağ tarafında hep bir ağırlık var.
ben bunun sebebini uzun süre farkedemedim. burnumun tıkalı olduğunu biliyordum. zaman zaman kulak burun boğaz'a gittiysem de verilen ilaçlar benim de düzensiz kullanmam hatta belki de kullanmamam sonucunda herhangi bir etki yapmadı. okul vs. gibi şeylerden dolayı çok meşgul olduğum dönemlerde beni çok rahatsız etmeyen bu durum, meşgalesiz kaldığım zamanlarda kendimi dinlememle zaman zaman çok rahatsızlık verdi. bir şekilde işe güce devam ettiğimden, biraz da korkutuğumdan bu durumun sebebini çok araştırmadım. doktora da fazla gitmedim.
ama bundan yaklaşık 5 ay önce bu durum canıma tak etti. bir şekilde çözmeliydim. kulak-burun-boğaz doktoru burun etinde büyüme var dedi. önce verilen spreyi(rinoclenil) kullanmaya başladım. 4 gün sonra uyumaya yakın birşeylerin farklı olduğunu ufaktan hissetmiştim. uyandığımda ise yeni doğmuş bir bebek gibiydim. gerçek olamayacak kadar güzel bir durumla karşılaştım. burnum tamamen açılmıştı ve yüzümdeki o ağırlık yok olmuştu. o zaman durumun tamamen burun tıkanıklığı ile ilgili olduğu sonucuna vardım. o etki ertesi gün geçti, eski halime döndüm. rinoclenil'i 25 gün kadar kullandım ama daha sonrasında fayda etmedi.
daha sonra başka bir kbb doktoruna gittim. burnuma kamera soktu ve o devasa eti gördüm. gerçekten burnun sağ deliğini komple tıkamış(bu arada tıkanıklık değişiyor ama çoğunlukla sağ tarafta). bu doktor avamys yazdı, bir de bunu dene diyerekten. onu da belli bir süre kullandıktan burnumu tam açmasa da yüzümdeki ağırlığı söküp atmıştı. çok ama çok hafiflemiştim...
2 kutu avamys bitirdim, daha sonra bir mallık sonucu ilacı 2 gün kullanmadım. burun tekrar eski(kötü) haline döndü. 17 gündür yeni avamys'e başladım ama aynı etkiyi yakayalamadım. (burada önemli bir nokta, ilk avamys'in bana ne zaman olumlu etki ettiğini hatırlamıyorum. yani belki daha vardır etki etmesine)...
----hikaye kısmı----
-----> yani iyileştikten sonra şu an eski(kötü) halime geri döndüm. bu durumda vakit geçirmeye başlayınca günler geçmez oldu. yeri geliyor sürekli uyuyorum. sürekli evdeyim. kafaya inanılmaz taktım bu durumu. bana avamys'i yazan doktor ilaç etki etmezse radyofrekans yapacağını söylemişti, bunun üzerine geçen salı radyofrekans tedavisi oldum. şu ana kadar bir iyileşme olmadı. doktor da daha ilk 10 gün iyileşme beklememem gerektiğini söylemişti zaten. bu arada tedaviyi florance nightingale'de oldum. doktor tanıdık. çok ilgileniyor. 2 kez kontrole gittim. bu arada merak eden varsa doktor tanıdık olduğu için para falan almadı.
her neyse, ben şimdi bu durumu inanılmaz kafaya taktım. gerçekten sabredemez oldum. dediğim gibi sabah uyanıyorum, kahvaltı yapıp bir daha uyuyorum mesela. sabah kalktığımdan akşam yatana kadar bu durumu düşünüp kendimi yiyorum. o yaşadığım hafiflik duygusundan sonra bu durumu kabullenemiyorum. yaptığım hiçbir şeyden zevk alamıyorum.
durumu kabullenemedim dedim ya... mesela kitap okurken veya ders çalışırken eskiden de(yani bu ilaçlar olumlu etki yapmadan önce) bunalırdım. ayrı bir efor sarfederdim resmen. kafamda resmen bir ağırlık var. bazen bu rahatsızlığı hissetmemek için dudaklarımı falan sıkıyorum. ama bu "hafifleme dönemi"ni kaybettikten sonra öyle bir huysuzum ki elime kitap alıp okuyamıyorum. eskiden bunaldığımın 2 katı bunalıyorum. okuduğumdan hiçbir zevk alamıyorum...
o hafifleme dönemi dediğim zamanda şunu düşündüm: ben bu kadar sene nasıl yaşamışım? nasıl bunca sene okul okumuşum? bu durumu lisenin sonlarına yakın bir zamandan beri çekiyorum. yani öss vs. bir sürü sınav atlattım. üniversite neredeyse bitecek(itü maden müh. bu arada). yani öyle üstdüzey bir başarıdan bahsetmiyorum da "ben nasıl yaşamışım da 4 sene okula gidip gelmişim üstüne bu kadar da sınav vermişim?" diye düşündüm. şu an mesela açıp bir sayfa kitap okuyasım yok. gerçekten yüzümdeki bu ağırlıkla başardıklarımı nasıl başardığımı anlamadım.
durum böyle. şu an bir iyileşsem diyorum neler yapıcam. sahile gidip serinlikte uzanacağım, ama yok... mesela hatırlayan varsa geçenlerde sultanahmet'e gidip turistlerle konuşuyoruz diye bir duyuru açmıştım. en çok sevdiğim şeylerden ve bana çok fayda getiren birşey olmasına rağmen zerre gidesim yok. gidemiyorum ya çok kötü birşey. gerçekten çok üzülüyorum. yani çılgınlar gibi gitmek istiyorum ama kendimi iyi hissetmiyorum, ah bir iyileşsem diyorum...
bir de bu durumdan dolayı çabuk öfkeleniyorum. en ufak bir şeye tahammülüm yok. evde kardeşime falan bağırıyorum.
sürekli kendimle başbaşa kaldığımdan ve bu konuyu her dakika düşündüğümden, ben olayı psikolojik olarak da büyütüyorum gibime geliyor.
şimdi bende bir acelecilik var. ilaçlar etki etmeden önceki yaklaşık 5 senelik dönemde biraz bu duruma alışmıştım veya kabullenmiştim, her neyse. ama şimdi, hemen iyileşmek istiyorum. son günlerde ancak kendimi frenledim. doktorun da dediği gibi biraz sabretmem lazım diyorum kendime. ayriyetten apayrı bir ruh haliyle ya hiç iyileşemezsem, ya hep bu şekilde yaşamak zorunda kalırsam diyorum. ve bundan gerçekten bazen korkuyorum. kafayı yiyebilirim. kafayı yemekten de korkuyorum. resmen iyileşmek için herşeye razıyım. birisi beni iyileştirsin, herşeyimi alsın diyorum. (zenginlikle uzaktan yakından alakam yok da ruh halimi anlayın diye diyorum)
bunca yazıyı biraz içimi dökmek, biraz da tavsiye, moral, işin içinde olan varsa teknik, medikal bilgi istemek için yazdım.
----hikaye kısmı----
nereden başlanır bilmiyorum. yaklaşık 6 senedir bu illeti çekiyorum. yüzümün sağ tarafında bir ağırlık var. gözümün çevresinde, yanaklarımdan kulaklarıma doğru, boynuma hatta omzuma varan bir rahatsızlık hissi... giydiğim kıyafetin yakası boynumun sağ tarafını rahatsız ediyor mesela. batıyor gibi ama değil. suratımın sağ tarafında hep bir ağırlık var.
ben bunun sebebini uzun süre farkedemedim. burnumun tıkalı olduğunu biliyordum. zaman zaman kulak burun boğaz'a gittiysem de verilen ilaçlar benim de düzensiz kullanmam hatta belki de kullanmamam sonucunda herhangi bir etki yapmadı. okul vs. gibi şeylerden dolayı çok meşgul olduğum dönemlerde beni çok rahatsız etmeyen bu durum, meşgalesiz kaldığım zamanlarda kendimi dinlememle zaman zaman çok rahatsızlık verdi. bir şekilde işe güce devam ettiğimden, biraz da korkutuğumdan bu durumun sebebini çok araştırmadım. doktora da fazla gitmedim.
ama bundan yaklaşık 5 ay önce bu durum canıma tak etti. bir şekilde çözmeliydim. kulak-burun-boğaz doktoru burun etinde büyüme var dedi. önce verilen spreyi(rinoclenil) kullanmaya başladım. 4 gün sonra uyumaya yakın birşeylerin farklı olduğunu ufaktan hissetmiştim. uyandığımda ise yeni doğmuş bir bebek gibiydim. gerçek olamayacak kadar güzel bir durumla karşılaştım. burnum tamamen açılmıştı ve yüzümdeki o ağırlık yok olmuştu. o zaman durumun tamamen burun tıkanıklığı ile ilgili olduğu sonucuna vardım. o etki ertesi gün geçti, eski halime döndüm. rinoclenil'i 25 gün kadar kullandım ama daha sonrasında fayda etmedi.
daha sonra başka bir kbb doktoruna gittim. burnuma kamera soktu ve o devasa eti gördüm. gerçekten burnun sağ deliğini komple tıkamış(bu arada tıkanıklık değişiyor ama çoğunlukla sağ tarafta). bu doktor avamys yazdı, bir de bunu dene diyerekten. onu da belli bir süre kullandıktan burnumu tam açmasa da yüzümdeki ağırlığı söküp atmıştı. çok ama çok hafiflemiştim...
2 kutu avamys bitirdim, daha sonra bir mallık sonucu ilacı 2 gün kullanmadım. burun tekrar eski(kötü) haline döndü. 17 gündür yeni avamys'e başladım ama aynı etkiyi yakayalamadım. (burada önemli bir nokta, ilk avamys'in bana ne zaman olumlu etki ettiğini hatırlamıyorum. yani belki daha vardır etki etmesine)...
----hikaye kısmı----
-----> yani iyileştikten sonra şu an eski(kötü) halime geri döndüm. bu durumda vakit geçirmeye başlayınca günler geçmez oldu. yeri geliyor sürekli uyuyorum. sürekli evdeyim. kafaya inanılmaz taktım bu durumu. bana avamys'i yazan doktor ilaç etki etmezse radyofrekans yapacağını söylemişti, bunun üzerine geçen salı radyofrekans tedavisi oldum. şu ana kadar bir iyileşme olmadı. doktor da daha ilk 10 gün iyileşme beklememem gerektiğini söylemişti zaten. bu arada tedaviyi florance nightingale'de oldum. doktor tanıdık. çok ilgileniyor. 2 kez kontrole gittim. bu arada merak eden varsa doktor tanıdık olduğu için para falan almadı.
her neyse, ben şimdi bu durumu inanılmaz kafaya taktım. gerçekten sabredemez oldum. dediğim gibi sabah uyanıyorum, kahvaltı yapıp bir daha uyuyorum mesela. sabah kalktığımdan akşam yatana kadar bu durumu düşünüp kendimi yiyorum. o yaşadığım hafiflik duygusundan sonra bu durumu kabullenemiyorum. yaptığım hiçbir şeyden zevk alamıyorum.
durumu kabullenemedim dedim ya... mesela kitap okurken veya ders çalışırken eskiden de(yani bu ilaçlar olumlu etki yapmadan önce) bunalırdım. ayrı bir efor sarfederdim resmen. kafamda resmen bir ağırlık var. bazen bu rahatsızlığı hissetmemek için dudaklarımı falan sıkıyorum. ama bu "hafifleme dönemi"ni kaybettikten sonra öyle bir huysuzum ki elime kitap alıp okuyamıyorum. eskiden bunaldığımın 2 katı bunalıyorum. okuduğumdan hiçbir zevk alamıyorum...
o hafifleme dönemi dediğim zamanda şunu düşündüm: ben bu kadar sene nasıl yaşamışım? nasıl bunca sene okul okumuşum? bu durumu lisenin sonlarına yakın bir zamandan beri çekiyorum. yani öss vs. bir sürü sınav atlattım. üniversite neredeyse bitecek(itü maden müh. bu arada). yani öyle üstdüzey bir başarıdan bahsetmiyorum da "ben nasıl yaşamışım da 4 sene okula gidip gelmişim üstüne bu kadar da sınav vermişim?" diye düşündüm. şu an mesela açıp bir sayfa kitap okuyasım yok. gerçekten yüzümdeki bu ağırlıkla başardıklarımı nasıl başardığımı anlamadım.
durum böyle. şu an bir iyileşsem diyorum neler yapıcam. sahile gidip serinlikte uzanacağım, ama yok... mesela hatırlayan varsa geçenlerde sultanahmet'e gidip turistlerle konuşuyoruz diye bir duyuru açmıştım. en çok sevdiğim şeylerden ve bana çok fayda getiren birşey olmasına rağmen zerre gidesim yok. gidemiyorum ya çok kötü birşey. gerçekten çok üzülüyorum. yani çılgınlar gibi gitmek istiyorum ama kendimi iyi hissetmiyorum, ah bir iyileşsem diyorum...
bir de bu durumdan dolayı çabuk öfkeleniyorum. en ufak bir şeye tahammülüm yok. evde kardeşime falan bağırıyorum.
sürekli kendimle başbaşa kaldığımdan ve bu konuyu her dakika düşündüğümden, ben olayı psikolojik olarak da büyütüyorum gibime geliyor.
şimdi bende bir acelecilik var. ilaçlar etki etmeden önceki yaklaşık 5 senelik dönemde biraz bu duruma alışmıştım veya kabullenmiştim, her neyse. ama şimdi, hemen iyileşmek istiyorum. son günlerde ancak kendimi frenledim. doktorun da dediği gibi biraz sabretmem lazım diyorum kendime. ayriyetten apayrı bir ruh haliyle ya hiç iyileşemezsem, ya hep bu şekilde yaşamak zorunda kalırsam diyorum. ve bundan gerçekten bazen korkuyorum. kafayı yiyebilirim. kafayı yemekten de korkuyorum. resmen iyileşmek için herşeye razıyım. birisi beni iyileştirsin, herşeyimi alsın diyorum. (zenginlikle uzaktan yakından alakam yok da ruh halimi anlayın diye diyorum)
bunca yazıyı biraz içimi dökmek, biraz da tavsiye, moral, işin içinde olan varsa teknik, medikal bilgi istemek için yazdım.
Şimdi yaklaşık 800 TL'lik bir bütçe var, olağandışı koşullarda 1000 TL'ye kadar çıkabilir.
Bilgisayarı genelde okula götürüp ödev yapmak için kullanacağım. Bir hayli eski bir desktop'ım var ve HD filmleri takılmadan izlemek istiyorum artık :) Yeni oyunları da çok oynayan birisi değilimdir ama elbet oyun oynayacağım, genel olarak Civilization 4'ü oynasam bana yeter aslında, bu bütçeyle gözüm daha da yüksekte olamaz sanırım. Ama Civ 4'ü kesin oynamalıyım :)
Şimdi nasıl bir tercih yapmalıyım? Hangi markalardan kesinlikle kaçınmalıyım? 2. el piyasası nasıldır? Bir de Vatan vs. mağazalarda indirimler falan oluyor onları mı kovalamalıyım acaba? Yakınlarda bilindik kampanya var mı?
Şöyle bir laptop var, fiyatı 750 TL, 12 taksit (bu Real'de var aslında) ama bunun ekran kartıyla ilgili bir fikrim yok. Intel HD Graphics yazıyor, dahiliymiş fakat oyun oynatır mı?
www.mormani.com
onun dışında,
www.bimeks.com.tr
bu var ama işlemcisi nasıldır, nedir ne değildir
www.vatanbilgisayar.com
bir de bu var, i3 işlemcili pavilion, ama sözlükte millet koşarak kaçın demiş, fiyatı bir hayli cazip.
www.vatanbilgisayar.com
çoğu laptop'da intel ekran kartı var ama onlar nasıldır bir fikir verirseniz iyi olur.
Bunlar dışındaki tavsiyelerinizi tabii ki belirtebilirsiniz.
Bir de belirtmeye gerek duymadım ama, Word, Excel ve aşmış bir kullanıcı olmasam da Autocad ile zaman zaman çalışıyorum işte ödevler için, ama bu yeni makineler üstesinden gelir sanırım.
bir de bunlar var, ekran kartları nasıldır?
www.teknosa.com://www.teknosa.com/kategori/bilgisayar/notebook/63/125032161/hp_compaq_cq57427st_a7s30ea_notebook
Bilgisayarı genelde okula götürüp ödev yapmak için kullanacağım. Bir hayli eski bir desktop'ım var ve HD filmleri takılmadan izlemek istiyorum artık :) Yeni oyunları da çok oynayan birisi değilimdir ama elbet oyun oynayacağım, genel olarak Civilization 4'ü oynasam bana yeter aslında, bu bütçeyle gözüm daha da yüksekte olamaz sanırım. Ama Civ 4'ü kesin oynamalıyım :)
Şimdi nasıl bir tercih yapmalıyım? Hangi markalardan kesinlikle kaçınmalıyım? 2. el piyasası nasıldır? Bir de Vatan vs. mağazalarda indirimler falan oluyor onları mı kovalamalıyım acaba? Yakınlarda bilindik kampanya var mı?
Şöyle bir laptop var, fiyatı 750 TL, 12 taksit (bu Real'de var aslında) ama bunun ekran kartıyla ilgili bir fikrim yok. Intel HD Graphics yazıyor, dahiliymiş fakat oyun oynatır mı?
www.mormani.com
onun dışında,
www.bimeks.com.tr
bu var ama işlemcisi nasıldır, nedir ne değildir
www.vatanbilgisayar.com
bir de bu var, i3 işlemcili pavilion, ama sözlükte millet koşarak kaçın demiş, fiyatı bir hayli cazip.
www.vatanbilgisayar.com
çoğu laptop'da intel ekran kartı var ama onlar nasıldır bir fikir verirseniz iyi olur.
Bunlar dışındaki tavsiyelerinizi tabii ki belirtebilirsiniz.
Bir de belirtmeye gerek duymadım ama, Word, Excel ve aşmış bir kullanıcı olmasam da Autocad ile zaman zaman çalışıyorum işte ödevler için, ama bu yeni makineler üstesinden gelir sanırım.
bir de bunlar var, ekran kartları nasıldır?
www.teknosa.com://www.teknosa.com/kategori/bilgisayar/notebook/63/125032161/hp_compaq_cq57427st_a7s30ea_notebook
şimdi ben bunlardan ne zaman yesem içinden kemik veya ona benzer sert cisimler çıkıyor. son zamanlarda çok olmaya başladı ve dişimin kırılmasından endişeleniyorum açıkçası. böyle bir durum olursa bizim herhangi bir yasal hakkımız var mı? sonuçta bu yiyecekleri para verip alıyoruz, ve yemek amacıyla alıyoruz içinden çıkan sert cisimler canımızı yaksın diye değil. artık bıktım, çok dikkatli çiğnesem bile engel olamıyorum.
osmanlı zamanından öncesinin haritalarını bulabileceğim bir site var mıdır?
yani selçuklu dönemini ve hatta ondan da öncesini arıyorum. google'da aratınca tek tük birşeyler çıkıyor ama belki birisi komple atlası upload etmiştir :)
haritaların türkçe olması şart değil bu arada.
yani selçuklu dönemini ve hatta ondan da öncesini arıyorum. google'da aratınca tek tük birşeyler çıkıyor ama belki birisi komple atlası upload etmiştir :)
haritaların türkçe olması şart değil bu arada.