Birkaç sene önce mağazada çalışan bir suser'ın yazdığı çok efsane uzunlukta ve güzellikte bir entry vardı. Günün, yılın falan en beğenilen listelerine girmişti. O entry'yi bi buldurur muyuz?
şehir istanbul.
her dişimi farklı bir dişçi yaptığından dişler arası ne tutarlılık var ne de dişler sağlam. şimdi yine bir diş kırıldı. en iyi doktor denilen zafer yörük'ün kanal tedavisi yaptığı bir dişti.
şimdi ben artık 25 yaşıma gelmiş bir birey olarak hayatımın bundan sonrasında tutarlı bir diş sağlığım olması için ne yapmalıyım? güvenilir dişçiyi nasıl bulacağım? performans/fiyat olarak iyi olup olmadığını nasıl anlayacağım?
her dişimi farklı bir dişçi yaptığından dişler arası ne tutarlılık var ne de dişler sağlam. şimdi yine bir diş kırıldı. en iyi doktor denilen zafer yörük'ün kanal tedavisi yaptığı bir dişti.
şimdi ben artık 25 yaşıma gelmiş bir birey olarak hayatımın bundan sonrasında tutarlı bir diş sağlığım olması için ne yapmalıyım? güvenilir dişçiyi nasıl bulacağım? performans/fiyat olarak iyi olup olmadığını nasıl anlayacağım?
hiç düğününde yağmur yağan ve açık havada ıslanan var mı? böyle bir şeye önlem almaya çalıştınız da kurtulmadınız mı? yoksa hiç beklenmedik bir şekilde mi gerçekleşti?
Evli & evlenecek çiftler,
çift yakınları & arkadaşları;
sorum size.
Düğününüz için oturma planınızı nasıl oluşturdunuz? Tek başınıza mı, nişanlınızla mı, yoksa aileniz veya tanıdıklarınız mı oluşturdu? yoksa mekan sahipleri mi? Oluştururken kağıt kalem mi kullandınız, yoksa excel vs. gibi bir araç ile bilgisayarda mı?
herkes kendi yaşadıklarını çok kısaca anlatabilirse sevinirim.
bonus sorular: oturma planı oluştururken yaşadığınız, lanet olsun dediğiniz bir şeyle karşılaştınız mı? oturma planının düğün gününe yansıması nasıl oldu? düğün günü davetlilerin oturma yerleriyle kim ilgilendi?
çift yakınları & arkadaşları;
sorum size.
Düğününüz için oturma planınızı nasıl oluşturdunuz? Tek başınıza mı, nişanlınızla mı, yoksa aileniz veya tanıdıklarınız mı oluşturdu? yoksa mekan sahipleri mi? Oluştururken kağıt kalem mi kullandınız, yoksa excel vs. gibi bir araç ile bilgisayarda mı?
herkes kendi yaşadıklarını çok kısaca anlatabilirse sevinirim.
bonus sorular: oturma planı oluştururken yaşadığınız, lanet olsun dediğiniz bir şeyle karşılaştınız mı? oturma planının düğün gününe yansıması nasıl oldu? düğün günü davetlilerin oturma yerleriyle kim ilgilendi?
Manzarasi olursa iyi olur, ama dandik olmasin kaliteli bur mekan inerebilir misiniz acil de biraz :)
2 kisilik, rihtim civari olursa iyi olur.
Arkadas balon cafeyi onerdi fakat zomatodan yorumlara baktim rezalet:((
(Kucuk bir ihtimal de marmaraya binip uskudara gecebiliriz eger buralar kotuyse)
2 kisilik, rihtim civari olursa iyi olur.
Arkadas balon cafeyi onerdi fakat zomatodan yorumlara baktim rezalet:((
(Kucuk bir ihtimal de marmaraya binip uskudara gecebiliriz eger buralar kotuyse)
geçen gün okudum.
evlilikle alakalı,
duygusal,
çok ilginç ve sürükleyici bir anlatım tarzı olan, (hatırladığım kadarıyla şiirimsi)
10 yıllık bir evliliğininin bittiğinden ve bugün 5 aydır boşanmış olduklarını söylüyordu.
son cümlesi "bugün." diye hatırlıyorum.
hangi başlık olduğunu hatırlamıyorum ama evlilik, evlilik teklifi ile ilgili bir başlıktı.
evlilikle alakalı,
duygusal,
çok ilginç ve sürükleyici bir anlatım tarzı olan, (hatırladığım kadarıyla şiirimsi)
10 yıllık bir evliliğininin bittiğinden ve bugün 5 aydır boşanmış olduklarını söylüyordu.
son cümlesi "bugün." diye hatırlıyorum.
hangi başlık olduğunu hatırlamıyorum ama evlilik, evlilik teklifi ile ilgili bir başlıktı.
websitemizdeki fotoğrafların rakipler tarafından çalınmasını önlemek amacıyla watermark koymak istiyorum, bu watermark'ı en güzel yerleştirme yolu nedir?(tool sormuyorum, resmin neresine hangi şekilde) artık hangi yöntemler çağdışı kalmıştır?
Yukarıdaki komşu Kafamı sikti televizyonun sesinden uyutmuyor. Sinirlerim bozuldu. Uyarmak için tavana vurunca da sıva parçaları Kırıldı biri Gözüme girdi ufak bir Parça, çıkardım.
Soru 1. Yukarı çıkıp ağzını burnunu kırayım mı hala tv yi kısmadı.
Soru 2 gözüm hala biraz acıyor acile falan gitsem baktırsam mı? Babam evde o da beni siklemiyor git yat diyor korkuyorum.
Soru 1. Yukarı çıkıp ağzını burnunu kırayım mı hala tv yi kısmadı.
Soru 2 gözüm hala biraz acıyor acile falan gitsem baktırsam mı? Babam evde o da beni siklemiyor git yat diyor korkuyorum.
özellikle iki elimin de orta parmakları başta olmak üzere bütün parmaklarım ağrıyor, daha doğrusu bilgisayar başına geçince ACIYOR. normalde çok ağrı yok ama neredeyse mouse'u hiç tutamıyorum, hatta mouse tutan biri görünce bile orta parmağımın acısı depreşiyor. malum iş de var, yarın doktora görüneceğim ama bana idareten bir şey söyleyin. b12 alıyorum şu anda sadece bir umut. inşallah karpal tünel falan değilimdir ya :(
işe giremiyoruz mesela. maddi manevi buna ihtiyacımız var ama giremiyoruz. yapmak istediklerimi başarmak şöyle dursun kıyısına bile yaklaşamadık. 25 yaşındayım, 15 yaşındaki halime dönsem intihar ederim diye düşünüyorum çünkü berbat bir hayatla karşı karşıyayım. napıyorduk?
Bu ekranı yapan arkadaş üstteki fotoğrafa o efekti nasıl vermiş? Transparan bir gradient en üste kadar devam mı ediyor nasıl oluyor anlamadım. Bi de o gradient'ların renklerini nasıl alacağım? Orjinali şu adreste: dribbble.com
edit: adobe illustrator'da nasıl yaparım? :)
edit: adobe illustrator'da nasıl yaparım? :)
arkadaşlar bu konularda biraz yeniyim,
mesele özellikle material design'da butonlarda veya kartlarda gölgelendirmenin güzel gözükmesi için kullanılması gereken belli default değerler var mı? neye göre yapıyorsunuz? ben nasıl yapmalıyım? :(
bi de hangi tool'u kullanıyorsunuz? ben illustrator kullanıyorum. drop shadow ile bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama çok yanlış gelmedim di mi?
mesele özellikle material design'da butonlarda veya kartlarda gölgelendirmenin güzel gözükmesi için kullanılması gereken belli default değerler var mı? neye göre yapıyorsunuz? ben nasıl yapmalıyım? :(
bi de hangi tool'u kullanıyorsunuz? ben illustrator kullanıyorum. drop shadow ile bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama çok yanlış gelmedim di mi?
elimde 50 adet svg formatında, siyah renkli, çoğu "stroke" olan ikon var.
Bunların hepsinin rengini griye çevirmem gerekiyor. Illustrator'ı açıp tek tek değiştirmek dışında pratik bir yol var mı? Ayrıca hepsi'ni png olarak export alıcam :(
İkonları flaticon.com'dan toplu olarak indirdim bu arada.
Bunların hepsinin rengini griye çevirmem gerekiyor. Illustrator'ı açıp tek tek değiştirmek dışında pratik bir yol var mı? Ayrıca hepsi'ni png olarak export alıcam :(
İkonları flaticon.com'dan toplu olarak indirdim bu arada.
Yarın yakın bir arkadaşımın düğünü var. Bende para sıfır. Dibin dibindeyim.
Düğüne gitmemek dışında çözüm önerisi arıyorum.
Düğüne gitmemek dışında çözüm önerisi arıyorum.
ev sahibi bize ihtarname göndererek 6 ekim'de bize verilen sürenin dolacağını bildirmiş ve evi tahliye etmezsek yasal yollara başvuracağını bildirmiş. biz ev yıkılana kadar oturmak istersek n'olacak? çünkü sanırım hala oy birliği (veya oy çoğunluğu her neyse) edilemedi apartmanda.
durumla ilgili bilgisi olan var mı?
durumla ilgili bilgisi olan var mı?
soruyu grafik tasarımla uğraşan veya uğraşmış herkes cevaplayabilir.
bir mobil uygulama tasarlıyoruz. şu an için tasarımı kendimiz yapacağız.
sorunumuz renkler ile.
renk paletini seçemiyoruz. seçtik diyelim. arka plana bir fotoğraf koyacağımız zaman onun renk tonlarını(?) o palete göre fotoşopta nasıl ayarlacağız, bir türlü beceremiyoruz. (sorun fotoşop değil, renk bilmiyoruz.) yani diyelim elimizde renkli bir fotoğraf var. arka planımız da gri, işte onu hangi gri tonda ayarlayacağız, bunun için ne bilmemiz gerekiyor. örnek bir resim koydum mesela, adam mis gibi ayarlamış rengi.
şimdi ben biraz renk teorisi falan araştırdım bir şeyler de okudum ama yine de beceremedim. olayı birkaç günde veya birkaç haftada basit derecede anlamamızı sağlayacak videodur, tutorial'dır neyim var mı?
bir mobil uygulama tasarlıyoruz. şu an için tasarımı kendimiz yapacağız.
sorunumuz renkler ile.
renk paletini seçemiyoruz. seçtik diyelim. arka plana bir fotoğraf koyacağımız zaman onun renk tonlarını(?) o palete göre fotoşopta nasıl ayarlacağız, bir türlü beceremiyoruz. (sorun fotoşop değil, renk bilmiyoruz.) yani diyelim elimizde renkli bir fotoğraf var. arka planımız da gri, işte onu hangi gri tonda ayarlayacağız, bunun için ne bilmemiz gerekiyor. örnek bir resim koydum mesela, adam mis gibi ayarlamış rengi.
şimdi ben biraz renk teorisi falan araştırdım bir şeyler de okudum ama yine de beceremedim. olayı birkaç günde veya birkaç haftada basit derecede anlamamızı sağlayacak videodur, tutorial'dır neyim var mı?
alt alta 5 tane ikon koyacağım fakat aralarının eşit olmasını istiyorum. measure tool haricinde daha kolay bir yöntem bilen var mı?
mesela 5 tanesini seçeyim, 50 pixel aralıkla vertical yerleştir diyeyim. nasıl olacak?
mesela 5 tanesini seçeyim, 50 pixel aralıkla vertical yerleştir diyeyim. nasıl olacak?
15-20 kişilik uçaklarla ticari yolcu taşımacılığı yapan bilindik şirketlerden örnek verebilir misiniz? hani böyle denize inen uçakları falan da oluyor bazılarının. bir araştırma için lazım da.
yerli yabancı hiç farketmez. ya da bu sektörü google'da nasıl aramam gerektiğini söyleseniz bile yeter.
yerli yabancı hiç farketmez. ya da bu sektörü google'da nasıl aramam gerektiğini söyleseniz bile yeter.
diyelim bir uygulama yaptık. kullanıcının yer bilgisini paylaşmasını istiyoruz. bunu, uygulama indirirken kullanıcı sözleşmede onaylarsa uygulamayı kullanırken sormamıza gerek kalmıyor mu? android ve ios'un ikisi için de cevaplarsanız sevinirim.
bugün kullandığımız haftanın günleri hangi medeniyetlerde, tarihin hangi çağında veya hangi yılda ortaya çıktı?
evrensel olarak kabul edilmesinin sebebi nedir?
evrensel olarak kabul edilmesinin sebebi nedir?
elimde bir spor müsabakası videosu var. spiker rusça olduğu için spikerin sesini komple kısmak istiyorum. var mıdır bunun bir yolu?
uygulamalar hakkında sadece kullanıcıların yaptığı türkçe yorumlar gözüküyor. ingilizce yorumları veya diğer dildeki yorumları da görebilmek için ne tarz bi ayar yapmam gerekir? bir araştırma için o yorumları okumam lazım da.
VGA ekran kartı kullanıyorum. VGA çoklayıcı ile iki monitörü de bilgisayara bağladım. ikisine de görüntü geliyor fakat ben ikisinde de aynı görüntüyü görüyorum. benim amacım ise ekranı genişletmekti. bunu yapmam mümkün mü? görüntü özelliklerinde ikinci monitörü seçip "windows masaüstümü bu monitöre genişlet" diyorum fakat sonuç alamıyorum. ekran kartı ati radeon hd 3450.
hani böyle ağzınıza hava doldurursunuz, yanaklarınız şişer falan o hareket vardır ya, işte onu yaparken bu sabah kendimi çok zorladım ve sağ kulağımın içinde böyle resmen sıvılar hareket etti. takip eden dakikalarda çok ince bi ağrı oldu ama şu an bi şeyim var mıdır? kulağı silkip attım mı naptım ben?
arkadaşlar benim eskiden beri bir spikerlik merakım var. belki hepimizin vardır. mahalle arası maçlardan bilgisayar oyunlarına, oradan tutun da power rangers'larımı mouse topu ile maç yaptırırkene dek hep spikerlik yaptım. beşiktaş'lı olmama rağmen "haci haci" diye bağırmamdan ötürü en yakın arkadaşımın abisi beni 15 yıldır "haci" diye çağırıyor. playstation oynarken kendimden geçiyorum. yeri geliyor ertem şener ve ilker tahsin tarzı kasten iğrençleşsem de tarzımı en çok sabri ugan'a yakın buluyorum. ve ben normal bi arkadaşımla fifa kapışırken beni izleyen kız arkadaşım bugün dedi ki "seni fifa oynarken olduğun kadar mutlu etmek istiyorum"(ibnelik yapmayın canlarım ^^). oyun oynarken öyle bir kendimden geçiyorum ki diğer arkadaşım, "abi valla neysen osun sevgilinin yanında cool'luk taslamadın helal olsun" diyor.
neyse sözün özü yaş gelmiş yirmilere. bu yaştan sonra futbol spikeri (spor spikeri) olunur mu? formula 1'e karşı da inanılmaz bir ilgi var. bu spikerlik müessesesinde "bu çocukta yetenek var" gibi bir durum var mıdır? aranızda tecrübeli, bu işlerden anlayan, bana yol gösterebilecek kim var? bi de spikerliğin eğitimi var mıdır nedir ne değildir bir aydınlatın hele. hali hazırda mühendisim bu arada.
neyse sözün özü yaş gelmiş yirmilere. bu yaştan sonra futbol spikeri (spor spikeri) olunur mu? formula 1'e karşı da inanılmaz bir ilgi var. bu spikerlik müessesesinde "bu çocukta yetenek var" gibi bir durum var mıdır? aranızda tecrübeli, bu işlerden anlayan, bana yol gösterebilecek kim var? bi de spikerliğin eğitimi var mıdır nedir ne değildir bir aydınlatın hele. hali hazırda mühendisim bu arada.
arkadaşlarımın veya çevremdeki büyük insanların ciddi ilişkileri hakkında hep "ya nolucak abi seviyorsan aileyi takmazsın" diyordum. kuzenlerim aileleri sebebiyle boşanınca da "ailelere ne", "onlara noluyor ki bu nasıl iradesizlik" diyordum ki artık bu lafların hepsini yavaş yavaş yiyorum. işin ilginci bizzat kendi ailemden muzdaribim.
ilişkim yeni sayılır. gayrıciddi bir ilişki değil. ama ortada evlilik mevlilik düşüncesi de yok zaten. ama hem ailem böyle çok onaylamıyor hem de amını ırzını siktiminin akrabaları gelmişler feysbukta fotoğrafımızın altına "yakışmamışsınız" diye bir sürü yorum yazmışlar. bi yandan onların adına utandım bi yandan da inanılmaz sinir oldum. ve bu akrabalar bana öyle çok da yakın değiller hani bir araya geldiğimizde sanki ben onlara tüm özelimi anlatıyormuşum gibi kendilerinde bi yakınlık görmüşler ama ne cesaretle ne özgüvenle bunu yazıyorlar bilmiyorum.
bu insanlar yeminlen diyorum size kafayı yemiş.
bana karşı insanların cephe almalarının sebebi ise kız arkadaşımın benden büyük olması. büyük dediğim de 3 yaş büyük. sanki en güzel en muntazam ilişkileri onlar yaşıyor, karıları kocaları dünya güzeli. böyle bi hallere girmişler.
ee anlattık anlattık soru nerede? siz bu tarz şeylerle nasıl başa çıkıyorsunuz? ben artık şunu anladım bi insana laf anlatmak imkansız. bi insana bile laf anlatmak imkansızken böyle bi sürüye anlatmak tamamen imkansız. siz bu tarz durumlarda nasıl tahammül ediyorsunuz? zaten bizimki sıradan bir ilişki ve kız arkadaşım hayat tarzı olarak evliliği düşünmüyor ve hatta ikimiz de şu yaşta şu sosyal imkanlarda bu sorumluluğu almaktan son derece uzağız. tamamen liseli sevimliliğiyle ama karşılıklı saygıyla bi şeyler yaşıyoruz. ama daha ortada hiçbir şey yokken insanların böyle triplere girmeleri canımı sıkıyor.
ilişkim yeni sayılır. gayrıciddi bir ilişki değil. ama ortada evlilik mevlilik düşüncesi de yok zaten. ama hem ailem böyle çok onaylamıyor hem de amını ırzını siktiminin akrabaları gelmişler feysbukta fotoğrafımızın altına "yakışmamışsınız" diye bir sürü yorum yazmışlar. bi yandan onların adına utandım bi yandan da inanılmaz sinir oldum. ve bu akrabalar bana öyle çok da yakın değiller hani bir araya geldiğimizde sanki ben onlara tüm özelimi anlatıyormuşum gibi kendilerinde bi yakınlık görmüşler ama ne cesaretle ne özgüvenle bunu yazıyorlar bilmiyorum.
bu insanlar yeminlen diyorum size kafayı yemiş.
bana karşı insanların cephe almalarının sebebi ise kız arkadaşımın benden büyük olması. büyük dediğim de 3 yaş büyük. sanki en güzel en muntazam ilişkileri onlar yaşıyor, karıları kocaları dünya güzeli. böyle bi hallere girmişler.
ee anlattık anlattık soru nerede? siz bu tarz şeylerle nasıl başa çıkıyorsunuz? ben artık şunu anladım bi insana laf anlatmak imkansız. bi insana bile laf anlatmak imkansızken böyle bi sürüye anlatmak tamamen imkansız. siz bu tarz durumlarda nasıl tahammül ediyorsunuz? zaten bizimki sıradan bir ilişki ve kız arkadaşım hayat tarzı olarak evliliği düşünmüyor ve hatta ikimiz de şu yaşta şu sosyal imkanlarda bu sorumluluğu almaktan son derece uzağız. tamamen liseli sevimliliğiyle ama karşılıklı saygıyla bi şeyler yaşıyoruz. ama daha ortada hiçbir şey yokken insanların böyle triplere girmeleri canımı sıkıyor.
anladınız işte tosta değen yüzeyler. onlar ne oluyor bilmiyorum ama teflona benziyor. cif'in üzerinde sürülebilecek yüzeyler arasında bulunup bulunmadığından emin olamadım. sanırım feci şekilde yağ kaplanmış normal bulaşık deterjanı hiçbir işe yaramadı. sabah bizimkiler kalkana kadar temizlemem lazım :D
masaüstü bilgisayarım son bir iki gündür inanılmaz şekilde yavaşladı, hard diskin sıcaklığı 45 derecenin üzerine çıkıyor, endişelenmeli miyim? bu sıcaklıkta çalıştırmak tehlikeli mi? not: bilgisayar baya eski.
ikinci soru, aynı hard disk'te defrag yapıcam fakat iki partition var. derag sırasında diyelim elektrik kesintisi olsa sadece o partition mı etkilenir yoksa komple hard disk mi?
ikinci soru, aynı hard disk'te defrag yapıcam fakat iki partition var. derag sırasında diyelim elektrik kesintisi olsa sadece o partition mı etkilenir yoksa komple hard disk mi?
Evet sevgili İlber Ortaylılar... çok cahil olduğum için soruyorum kusura bakmayın.
Atatürk'ün mareşal oluşunun tamamen balon olduğu, devletin başına geçirmek istediklerinden ve Fevzi Çakmak'tan aşağı kalmaması gerektiği ve bu yüzden dış mihraklar tarafından bu ünvanın "verdirildiği" şeklinde ciddi bir iddia duydum. konuya hakim olanlar cevaplayabilir mi acaba mareşallik için ne yapmış olmak gerekiyor ve Atatürk'ün katılmış olduğu savaşlar bunun için yetmiyor mu?
ps: troll falan değilim.
Atatürk'ün mareşal oluşunun tamamen balon olduğu, devletin başına geçirmek istediklerinden ve Fevzi Çakmak'tan aşağı kalmaması gerektiği ve bu yüzden dış mihraklar tarafından bu ünvanın "verdirildiği" şeklinde ciddi bir iddia duydum. konuya hakim olanlar cevaplayabilir mi acaba mareşallik için ne yapmış olmak gerekiyor ve Atatürk'ün katılmış olduğu savaşlar bunun için yetmiyor mu?
ps: troll falan değilim.
Bostancı - Maltepe - Kadıköy civarında yayın yapan cafe tarzı bir yer arıyorum. bugün saat 15'te yarışı izleyeceğim.
yalnız bir kriterim var ses açık olması lazım. mesela bostancı'da Traffic diye bi mekan var ama orada sesi açmıyorlar. bana sesin açık olduğu yer lazım.
yalnız bir kriterim var ses açık olması lazım. mesela bostancı'da Traffic diye bi mekan var ama orada sesi açmıyorlar. bana sesin açık olduğu yer lazım.
www.google.comş+Granit/@40.9291886,29.3473568,13z/data=!4m2!3m1!1s0x14cada44b99a219b:0xa9921a295a2f6b20?hl=tr-TR
buraya yakın geçen otobüs var mı? E-10 falan geçer mi önünden yanından? ya da Viaport servisiyle falan mı gitsem :D sabah 10 gibi orada olmam lazım iş görüşmesine gideceğim de.
buraya yakın geçen otobüs var mı? E-10 falan geçer mi önünden yanından? ya da Viaport servisiyle falan mı gitsem :D sabah 10 gibi orada olmam lazım iş görüşmesine gideceğim de.
25 th hour kıvamında bir tavsiye arıyorum.
olmadı diyorsanız edward norton'ın iyi filmlerinden olsun. fight club ve american history x hariç :))
olmadı diyorsanız edward norton'ın iyi filmlerinden olsun. fight club ve american history x hariç :))
şimdi ben çok zayıf bi insanım. boy 1.80 küsür, 60 kilo adamım. bi de bende kansızlık mı ne var onu da tam bilmiyorum da yazın 3 ayı hariç ellerim ve ayaklarım sürekli üşür. ben bu yüzden "yaaa ben kan vermiyim şimdi bana yaramaz" diye bahane uydurarak kan bağışı yapmıyordum ama gece gece gördüm birisinin kana ihtiyacı varmış gidip vereyim artık yoksa ben bu dünyada ne sikime yarıyorum. gidip kan versem ölmem di mi?
diye bir yer var mı tüm google'lamalarıma rağmen bulamadım :(
sabah kanal tedavisi yaptırdım, sol üst 6 numaralı diş.
geçici dolgu koydu, 1 ay sonra gel normal dolguyu yapayım dedi. ağzıma dişten gelen iğrenç bir tat var. diş arada bir İNANILMAZ şekilde sızlıyor. doktor malum sabah gelecek. şimdi gitmemin bir anlamı olur mu?
geçici dolgu koydu, 1 ay sonra gel normal dolguyu yapayım dedi. ağzıma dişten gelen iğrenç bir tat var. diş arada bir İNANILMAZ şekilde sızlıyor. doktor malum sabah gelecek. şimdi gitmemin bir anlamı olur mu?
~(p ∧ ~q)
ile
(~p V q)
birbirine denk midir? kısaca bi açıklayan da çıkarsa on nümero olur. iyi forumlar.
ile
(~p V q)
birbirine denk midir? kısaca bi açıklayan da çıkarsa on nümero olur. iyi forumlar.
aşırı korkunç olmayan cinayet filmi lazım. içinde aşk, şehvet gibi ögeler olursa süper olur.
Erbakan'ın dini görüşlerini anlatan kitap, video, makale, belgesel tarzı bir şey mevcut mu?
Erbakan dini nasıl anlıyordu merak ediyordum. Şeriat mı getirmek istiyordu? Kuran'daki hükümleri uygulama gibi bir niyeti var mıydı? Hadis vs. tarzı şeylere bakışı nasıldı? bunları çok merak ediyorum.
Erbakan dini nasıl anlıyordu merak ediyordum. Şeriat mı getirmek istiyordu? Kuran'daki hükümleri uygulama gibi bir niyeti var mıydı? Hadis vs. tarzı şeylere bakışı nasıldı? bunları çok merak ediyorum.
o son konuşmada şöyle bir cümle var:
"So long as men die liberty will never perish."
Burada ne demek istiyor? İnsanlar öldükçe diyor ya oraya takıldım. Yani "dünya döndükçe" gibi bir anlamı mı var?
Cümle de şu bağlam içinde geçiyor, isteyenler konuşmanın tamamını da inceleyebilirler, çok uzun diye yazmadım buraya...
"The hate of men will pass, and dictators die, and the power they took from the people will return to the people and so long as men die, liberty will never perish."
"So long as men die liberty will never perish."
Burada ne demek istiyor? İnsanlar öldükçe diyor ya oraya takıldım. Yani "dünya döndükçe" gibi bir anlamı mı var?
Cümle de şu bağlam içinde geçiyor, isteyenler konuşmanın tamamını da inceleyebilirler, çok uzun diye yazmadım buraya...
"The hate of men will pass, and dictators die, and the power they took from the people will return to the people and so long as men die, liberty will never perish."
Kontenjan vs konusunda bilgi sahibi arkadaşlar var mı? Beden eğitimi öğretmenleri araştırmıştır muhtemelen.
"İyi" puan yapan birisinin İstanbul'a atanma şansı nedir? Ve hangi ilçelere atanabilir? Sanırım kontenjanlar açıklanmadı ama bir tahmin var mı ya da geçen senelerdeki durumlar nasıldı? İstanbul'da kontenjan istikrarlı bir şekilde açılıyor mu onu merak ediyorum.
"İyi" puan yapan birisinin İstanbul'a atanma şansı nedir? Ve hangi ilçelere atanabilir? Sanırım kontenjanlar açıklanmadı ama bir tahmin var mı ya da geçen senelerdeki durumlar nasıldı? İstanbul'da kontenjan istikrarlı bir şekilde açılıyor mu onu merak ediyorum.
İçinde 4 beyaz, 2 kırmızı, 3 siyah top bulunan bir kutudan, yerine konulmaksızın3 top seçiliyor. Buna göre, seçilen topların ikisinin beyaz olması olasılığı kaçtır?
cevap: 5/14
çözümü söylerseniz sevinirim.
cevap: 5/14
çözümü söylerseniz sevinirim.
bir sorum var.
duyarlı arkadaşlarımız Dink'i anıyorlar ve öldürenleri lanetliyorlar ki yerden göğe kadar haklılar. ama sizce duyarlı bir insan Serap Eser'i, Neşe Alten'i ve nicelerini de ölüm yıldönümlerinde ya da ne zaman anılması gerekiyorsa anmaları ve onları öldürenleri de lanetlemesi gerekmez mi? Ben, Dink'i anıp da bu saydığım isimleri anan insanları göremiyorum. Siz gördünüz mü, samimi bir sorudur bu. Eğer siz de benim gibi göremiyorsanız bunun sebebi nedir?
duyarlı arkadaşlarımız Dink'i anıyorlar ve öldürenleri lanetliyorlar ki yerden göğe kadar haklılar. ama sizce duyarlı bir insan Serap Eser'i, Neşe Alten'i ve nicelerini de ölüm yıldönümlerinde ya da ne zaman anılması gerekiyorsa anmaları ve onları öldürenleri de lanetlemesi gerekmez mi? Ben, Dink'i anıp da bu saydığım isimleri anan insanları göremiyorum. Siz gördünüz mü, samimi bir sorudur bu. Eğer siz de benim gibi göremiyorsanız bunun sebebi nedir?
şimdi merak ettiğim bir şey var. anayasa'ya baktım, bazı haklarımız çok açık ve net. sadece bir şeyi soracağım. 34. maddedeki gösteri yapma hakkı. mesela gezi olaylarında polis saldırdı, ondan önce birsürü başka şeyler yaşandı. bir hamile kızcağız bebeğini kaybetmişti galiba. sadece merak ediyorum. bu anayasa, kanunlar vs. süs için mi var? hukukçu değilim ve merak ediyorum. nasıl polis veya yönetimdekiler bu işin içinden sıyrılıyor? kanunlarda açık mı var, nedir?
bir de, diğer ülkelerde de bu durum aynı mı? dizinin gerçeği yansıtmadığını tabii ki biliyorum ama breaking bad'de mesela şunu görüyoruz amerika'da hukuk adeta bir makina misali tıkır tıkır işliyor. kimse kimseyi elinde bir kanıt olmadan gözaltına bile alamıyor. yani durum bir tek bizde mi bu kadar kötü, dizideki gibi tıkır tıkır işleyen "hukuk ülkeleri" var mı? örneğin, bizde de mustafa balbay bildiğim kadarıyla hiçbir gerekçe yokken 3-4 yıl içeride kaldı en sonunda da sanırım artık içeride tutmak için bir sebep bulamayacaklarını anladılar ve adam hapisten çıktı.
bir de, diğer ülkelerde de bu durum aynı mı? dizinin gerçeği yansıtmadığını tabii ki biliyorum ama breaking bad'de mesela şunu görüyoruz amerika'da hukuk adeta bir makina misali tıkır tıkır işliyor. kimse kimseyi elinde bir kanıt olmadan gözaltına bile alamıyor. yani durum bir tek bizde mi bu kadar kötü, dizideki gibi tıkır tıkır işleyen "hukuk ülkeleri" var mı? örneğin, bizde de mustafa balbay bildiğim kadarıyla hiçbir gerekçe yokken 3-4 yıl içeride kaldı en sonunda da sanırım artık içeride tutmak için bir sebep bulamayacaklarını anladılar ve adam hapisten çıktı.
eski dönemde, kağıt para kullanılmayan zamanlarda, biliyoruz ki altın ve gümüşten para basılıyor. tabii som altın veya som gümüş değil, bakır vb. madenlerle alaşım haline getiriliyor. bilmem kaç ayar altın para basıyorlar. mesela 16 ayar altın para demek, paranın 16/24'ü altın, geri kalanı başka madenlerden oluşuyor demek. buraya kadar doğruysam soruya geçiyorum.
şimdi mesela, osmanlı venedikle ticaret yaparken diyelim. ortada standart bi para birimi var mı? iki ülkenin parasını birbirinin cinsinden nasıl anlıyorlar? yani bir de şunu sormak istiyorum aslında. osmanlı diyelim altın para bastı. dedi ki "abi bizim altın sikke bu. ağırlığı şu kadar kırat. ayarı 16 ayar." bu venedikli tüccar bunun 16 ayar olduğundan nasıl emin oluyor? belki bizimkiler 12 ayar basıyorlar da kekliyorlar bunları. bildiğim kadarıyla o zaman da sahte para veya kalpazanlık denen zımbırtı var ama ben onu sormuyorum.
şimdi mesela, osmanlı venedikle ticaret yaparken diyelim. ortada standart bi para birimi var mı? iki ülkenin parasını birbirinin cinsinden nasıl anlıyorlar? yani bir de şunu sormak istiyorum aslında. osmanlı diyelim altın para bastı. dedi ki "abi bizim altın sikke bu. ağırlığı şu kadar kırat. ayarı 16 ayar." bu venedikli tüccar bunun 16 ayar olduğundan nasıl emin oluyor? belki bizimkiler 12 ayar basıyorlar da kekliyorlar bunları. bildiğim kadarıyla o zaman da sahte para veya kalpazanlık denen zımbırtı var ama ben onu sormuyorum.
2 filmi de bundan baya bi sene önce cnbce'de izledim.
1) hatırladıklarım: takside bir sevişme sahnesi vardı. kadınla erkek arkada oturuyor, sevişmeye başlıyorlar, taksici genç bi eleman dikiz aynasını ayarlıyordu sırıtarak, sonra arka koltuktaki adam paravan gibi şeyi kapatarak taksicinin görmesini engelliyordu =) sonra bunlar kadının bir arkadaşının evine gidiyorlar, o evde de tek kalan bir kadın var, bizimkiler ev sahibi kadının evinde sevişmek için kadını taksiye yolluyorlardı, kadın diyordu ki kıyafetimi giymem lazım, bizimkiler de diyordu ki ihtiyacın olan bütün kıyafetler takside(bizim kadın soyunmuş yani üzerinde bir tek palto vardı) =)
neyse bu az önce yukarıdaki sevişen adama bir iftira atılıyordu, bu durumla ilgili çok kötü durumda bir fotoğraf vardı. bu fotoğrafı netleştirmek için bir makineye koyuyorlardı, uzun süre sonucunda fotoğraf netleşiyordu ve adamın aslında suçlu olmadığı ortaya çıkıyordu. eğer yanlış hatırlamıyorsam adamı tecavüz gibi birşeyle suçluyorlardı. fotoğrafın net sonucu tam gecenin köründe ortaya çıkıyordu ve akabinde oradaki bir abimiz genç bir elemanın eline apar topar oradan kopardığı bir kağıdı tutuşturuyordu, bilmem ne valisi midir artık yetkili kişisine git ne pahasına olursa olsun o adamı uyandır durumu anlat diyorlardı. sonra bizim adamın suçsuz olduğu falan ortaya çıkıyordu işte.
2) film aşırı uzun. 200 küsür dakika olması lazım. fransız filmi(diye hatırlıyorum). yaşlı bi adam var. genç bi kız var. bunlar başroller. başka başroller de vardır tabii emin değilim. tek hatırladığım bu yaşlı adam tuvale bir portre çiziyordu. sonra evdeki duvarın tuğlalarını söküp tuvali oraya saklıyordu.
1) hatırladıklarım: takside bir sevişme sahnesi vardı. kadınla erkek arkada oturuyor, sevişmeye başlıyorlar, taksici genç bi eleman dikiz aynasını ayarlıyordu sırıtarak, sonra arka koltuktaki adam paravan gibi şeyi kapatarak taksicinin görmesini engelliyordu =) sonra bunlar kadının bir arkadaşının evine gidiyorlar, o evde de tek kalan bir kadın var, bizimkiler ev sahibi kadının evinde sevişmek için kadını taksiye yolluyorlardı, kadın diyordu ki kıyafetimi giymem lazım, bizimkiler de diyordu ki ihtiyacın olan bütün kıyafetler takside(bizim kadın soyunmuş yani üzerinde bir tek palto vardı) =)
neyse bu az önce yukarıdaki sevişen adama bir iftira atılıyordu, bu durumla ilgili çok kötü durumda bir fotoğraf vardı. bu fotoğrafı netleştirmek için bir makineye koyuyorlardı, uzun süre sonucunda fotoğraf netleşiyordu ve adamın aslında suçlu olmadığı ortaya çıkıyordu. eğer yanlış hatırlamıyorsam adamı tecavüz gibi birşeyle suçluyorlardı. fotoğrafın net sonucu tam gecenin köründe ortaya çıkıyordu ve akabinde oradaki bir abimiz genç bir elemanın eline apar topar oradan kopardığı bir kağıdı tutuşturuyordu, bilmem ne valisi midir artık yetkili kişisine git ne pahasına olursa olsun o adamı uyandır durumu anlat diyorlardı. sonra bizim adamın suçsuz olduğu falan ortaya çıkıyordu işte.
2) film aşırı uzun. 200 küsür dakika olması lazım. fransız filmi(diye hatırlıyorum). yaşlı bi adam var. genç bi kız var. bunlar başroller. başka başroller de vardır tabii emin değilim. tek hatırladığım bu yaşlı adam tuvale bir portre çiziyordu. sonra evdeki duvarın tuğlalarını söküp tuvali oraya saklıyordu.
şimdi şöyle bi durum var.
sol üst çeneden 5 numaralı diş kırıldıktan sonra sonra sol gözümün çevresinde ağrıya benzer, ama tam da ağrı diyemeyeceğim, şişlik benzeri bir his başladı(görüntü olarak şişlik değil). aylarca geçmedi. o dişe kırıldıktan 15 gün sonra bi' geçici dolgu yapıldı ve diş öyle durdu aylarca.
ağustos ayında dişi tedavi ettirdim, diş tamamen açılıp temizlendi ve dolgu konulmadı(bu sürecin öncesinde ve sonrasında birkaç hafta boyunca dişin içine ilaç konularak tedavi edilmeye çalışıldı, ilaç bi boka yaramadı). bununla birlikte (diş dolgusuz, çıplak geziyorum) müthiş bir rahatlama oldu. bu rahatsızlığım tam geçmese de eskiyle kıyas kabul etmeyecek kadar iyiydim. diş hekiminin perküsyon yapması sonucu diş kökünde lezyon olduğu tahmin ediliyordu ama bunu "ilaç" ile bir türlü geçiremeyince diş çekimine karar verildi. diş çekildi, diş kökünde lezyon bulundu ama rahatsızlık eski halinde devam etti ve geçmedi. sadece diş çekim yerinin iyileşme sürecinde(özellikle ilk 1-2 hafta felan) zaman zaman baya azaldı ama hala devam ediyor. şu aralar ise sadece zaman zaman hafifliyor ama çok çok nadir. (diş 8 hafta önce çekildi, bu hafta kontrole gideceğim)
cerrahpaşa'da dahiliye'ye göründüm geçen, durumu anlattım. diş meselesi sonucu sinüzit olabilir dedi, kan tahlili yaptırdım ve paranasal sinüs grafisi çekilmesini istedi. daha önce sinüslerime baktırdım ve sinüslerimde bir sorun olmadığını biliyorum, boşu boşuna film çektirmek istemiyorum.
şimdi ben hangi doktora gideyim? tanıdık hastane, doktor, bölüm; ne var? bu işin UZMANI diyebileceğiniz varsa özel de olur her şey de olur. çok sıkıntılı bir durumdayım ve yakın zamanda işe başlayacağım artık bu duruma bir gün bile tahammül edecek gücüm kalmadı.
sol üst çeneden 5 numaralı diş kırıldıktan sonra sonra sol gözümün çevresinde ağrıya benzer, ama tam da ağrı diyemeyeceğim, şişlik benzeri bir his başladı(görüntü olarak şişlik değil). aylarca geçmedi. o dişe kırıldıktan 15 gün sonra bi' geçici dolgu yapıldı ve diş öyle durdu aylarca.
ağustos ayında dişi tedavi ettirdim, diş tamamen açılıp temizlendi ve dolgu konulmadı(bu sürecin öncesinde ve sonrasında birkaç hafta boyunca dişin içine ilaç konularak tedavi edilmeye çalışıldı, ilaç bi boka yaramadı). bununla birlikte (diş dolgusuz, çıplak geziyorum) müthiş bir rahatlama oldu. bu rahatsızlığım tam geçmese de eskiyle kıyas kabul etmeyecek kadar iyiydim. diş hekiminin perküsyon yapması sonucu diş kökünde lezyon olduğu tahmin ediliyordu ama bunu "ilaç" ile bir türlü geçiremeyince diş çekimine karar verildi. diş çekildi, diş kökünde lezyon bulundu ama rahatsızlık eski halinde devam etti ve geçmedi. sadece diş çekim yerinin iyileşme sürecinde(özellikle ilk 1-2 hafta felan) zaman zaman baya azaldı ama hala devam ediyor. şu aralar ise sadece zaman zaman hafifliyor ama çok çok nadir. (diş 8 hafta önce çekildi, bu hafta kontrole gideceğim)
cerrahpaşa'da dahiliye'ye göründüm geçen, durumu anlattım. diş meselesi sonucu sinüzit olabilir dedi, kan tahlili yaptırdım ve paranasal sinüs grafisi çekilmesini istedi. daha önce sinüslerime baktırdım ve sinüslerimde bir sorun olmadığını biliyorum, boşu boşuna film çektirmek istemiyorum.
şimdi ben hangi doktora gideyim? tanıdık hastane, doktor, bölüm; ne var? bu işin UZMANI diyebileceğiniz varsa özel de olur her şey de olur. çok sıkıntılı bir durumdayım ve yakın zamanda işe başlayacağım artık bu duruma bir gün bile tahammül edecek gücüm kalmadı.
allah'ım deliricem, bu işler başladı mı bitmiyor.
sağ göz kapağının ortasında nokta gibi bir şekilde ağırlık hissediyorum. daha birkaç gün önce çıktı. evde tobrex, zaditen, efemolin göz damlaları var. tobrex'in göz pomadı da var. kullansam mı n'apsam?
sağ göz kapağının ortasında nokta gibi bir şekilde ağırlık hissediyorum. daha birkaç gün önce çıktı. evde tobrex, zaditen, efemolin göz damlaları var. tobrex'in göz pomadı da var. kullansam mı n'apsam?
Bu dans konusundan muzdaribim millet. Ritm bilmem, figür bilmem.
Evvela, gece kulüpleri için konuşursak, amacım kızları veya milleti etkilemek değil. Sadece belli başlı bir şeyler öğreneyim ve dans edebileyim istiyorum. Zevk almak istiyorum. Elimde içki sağa solla sallanıp kolları havaya vurmaktan öteye geçmek istiyorum. Bunun yanında, bir kızın elinden tutup onu sahneye çektiğimde(veya tam tersi) de ne yapacağımı pek bilmiyorum böyle uyduruk bir hareketi yapıp yapıp duruyorum.
Saniyen, düğünlerdeki meseleyi sormak gerek. Ne göbek atmayı bilirim, ne birisiyle dans etmeyi, ne halay çekmeyi. "Yok abi siz oynayın ben izliyorum" demeyi seven tiplerden değilim, oynamak için can atıyorum ama beceremiyorum. Görenler gülüyor falan. Gülmesini geçtim zaten ben oynadığım şeyden zevk alamıyorum. Milletin gülmesi umrumda değil yani.
Sorum şu. Sizce bu işi temel seviyede nasıl öğrenirim. En azından basit hareketleri yapabileyim (halay, birisiyle dans, apaçi dansı)... Tamam zaten herkes master degree dansçı değil de ben resmen odun gibi olmaktan bıktım. Ayrıca bu işi master degree yapan, adeta pistte tozu dumana katan tipler bu işi nasıl becermiş? Çok fazla böyle ortamlarda bulunarak mı? yaş 23 bu arada sanırım hiçbir şey için geç değil :P
Evvela, gece kulüpleri için konuşursak, amacım kızları veya milleti etkilemek değil. Sadece belli başlı bir şeyler öğreneyim ve dans edebileyim istiyorum. Zevk almak istiyorum. Elimde içki sağa solla sallanıp kolları havaya vurmaktan öteye geçmek istiyorum. Bunun yanında, bir kızın elinden tutup onu sahneye çektiğimde(veya tam tersi) de ne yapacağımı pek bilmiyorum böyle uyduruk bir hareketi yapıp yapıp duruyorum.
Saniyen, düğünlerdeki meseleyi sormak gerek. Ne göbek atmayı bilirim, ne birisiyle dans etmeyi, ne halay çekmeyi. "Yok abi siz oynayın ben izliyorum" demeyi seven tiplerden değilim, oynamak için can atıyorum ama beceremiyorum. Görenler gülüyor falan. Gülmesini geçtim zaten ben oynadığım şeyden zevk alamıyorum. Milletin gülmesi umrumda değil yani.
Sorum şu. Sizce bu işi temel seviyede nasıl öğrenirim. En azından basit hareketleri yapabileyim (halay, birisiyle dans, apaçi dansı)... Tamam zaten herkes master degree dansçı değil de ben resmen odun gibi olmaktan bıktım. Ayrıca bu işi master degree yapan, adeta pistte tozu dumana katan tipler bu işi nasıl becermiş? Çok fazla böyle ortamlarda bulunarak mı? yaş 23 bu arada sanırım hiçbir şey için geç değil :P
Piri Reis'in haritası ve Topkapı Sarayı'ndan çıkan Batlamyus haritaları şu an Türkiye'de sergileniyor mu? Eğer sergileniyorlarsa nerede? Ya da restorasyondalar mı?