Ekşi Duyuru

Selamlar trendyol'da bu konuyu çözemiyorum.

Spot ürünler alıyorum çoğu uzakdoğudan ithalat yapan toptancılardan. mutfak ekipmanları, saklama ürünleri vb.

Ama toptancı ve ithalatçı firma bu ürünleri onların barkoduyla satmamı istemiyor. Kendiniz barkod oluşturun diyor.

Kullandığım stok uygulaması random barkod oluşturuyor. Ama onda da aynı ürünü satan başkalarıyla "marka ihlali" sorunu yaşamak istemiyorum. Birkaç örnek duydum ikisi de spot ürün satıyor ama diğeri öbürünün işini kesmek için şikayet ediyor vb.

Ben kendime barkod mu tescil ettirmeliyim bu durumda?

Burada 2 sorum var:
-Ben aynı ürüne yeni barkod tescil ettirince ürün yeni bir ürün mü sayılıyor? yani ithalatçının aldığı onaylar, tse belgeleri benim için de geçerli mi? Yoksa ben sıfırdan o onayları almak zorunda mıyım?

-Ürünleri kargolarken tek tek barkod vurmak zorunda mıyım? Üreticiden gelen barkodla gitse ne olur? Çok uğraştırıyor barkod etiketlemek:D

Arkadaşımla sohbet ediyorduk da kiraya zam yapmak mı, yoksa yeni yere taşınmak mı daha makul diye.

Şu an istanbul'da kabaca 1 ev tutmanın maliyeti
depozitosu emlakçı parası vs derken 60bin lira...
Nakliyesi, eşyası sığdı sığmadı, taşınamadı vs yeni eşyası derken 50-60 da orası...

minimum 100 120 gibi geliyor maliyeti. Sizce doğru mu bu hesap.

Merhaba,

bir toptancıdan temin ettiğim ürünleri trendyol üzerinde de satmak istiyorum.

Toptancı kendi barkodlarını kullanmadığım sürece satış yapmama izin veriyor.

Ben yeni barkodu nasıl temin edebilirim?

Kullandığım panel sıfırdan barkod numarası üretiyor ama bunun bir resmiyeti yok sanıyorum. Çünkü trendyol'da bazen başka barkodlarla çakışabiliyor. Ben tamamen bana ait bir barkod üretmek istiyorum.

İkinci sorum ben barkod ürettiğimde ve tescillediğimde bu yeni bir ürün mü oluyor. Mesela o barkoda sattığım ürünlerin yasal izinlerini vs sıfırdan mı almam gerek (Sattığım ürün plastik mutfak malzemeleri)

Sitede çalışanlardan biri talihsiz bir kaza yaşanmış ve bir çalışan maalesef vefat etmiş. İş mahkemesi oldukça yüklü milyonluk bir tazminat ödenmesine karar vermiş.

site yönetimi diyor ki bu ödemeyi dairelere pay edeceğim. Genel kurulda böyle karar alındı.

Ortada bir vefat var, mağduriyet var. Ailesi bu tazminatı almak istiyor tabii. Ama site yönetiminin iş güvenliği konusundaki zafiyetinin karşılığını niye site sakinleri ödüyor.

Buna itiraz etme hakkımız var mıdır*

Almanya-Türkiye ortak basın açıklamasını izledim.
Aklımda deli sorular.

2010'lara kadar Avrupa'yla inişli çıkışlı da olsa pozitife yakın bir ilişki söz konusuydu. Sonra suriye iç savaşı, libya iç savaşı, arap baharı, ukrayna devrimi vs gibi olayların patlamasıyla Türkiye ve batı arasında daha gergin bir ilişki başladı.

Tam olarak burada yaşanan süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Çok fazla değişken ve birbiriyle ilişkili olay olduğu için süreci anlamakta zorlanıyorum.

Özellikle s400-f35 konuları, son dönemde kıta sınırı konularının yeniden gündeme gelmesi, yunanistan'la yaşanan navtex krizleri, doğu akdeniz forumu falan derken

Türkiye sanki sistemli bir şekilde yalnız bırakılan bir ülkeye evrildi.
Mesela batı ülkeleri eskiden yunanistan'a da türkiye'ye de silah satma yarışına girerlerdi. Bilirdik ki tüm o gerilimler aslında tamamen silah ticaretini canlı tutmak için yükseltilen bir tansiyonun neticesiydi.

Ama şimdi mesela yunanistan çılgınca silahlandırılırken, özellikle hava kuvvetleri, türkiye'nin f-16 modernizasyonu bile krize dönmüş durumda.

Biraz dağınık yazdım ama. Birkaç teori okudum ve gidişatı anlamaya çalışıyorum. Birkaçını paylaşayım yorumlarınızı alayım. Bunları siyaset üstü bir gözle değerlendirmenizi rica edeyim. "İktidar yüzünden" basit açıklama çünkü. Şu anki tablonun sebebini anlamak istiyorum. Belli ki bizim haberlerde görmediğimiz okumadığımız detaylar var.

1. teori: Türkiye devlet aklı, derin devlet, bürokrasi vs ne derseniz deyin. Devletin bilinçaltı organları batıyı hala tehdit olarak gördüğü için iktidarı sistemli bir şekilde rusya'yla yakınlaştırmaya çalıştı. Bu politikaların sonucunda da özellikle ABD Türkiye'yi güvenilmez ortak olarak belirledi. Hatta Türkiye ciddi ciddi eksen değiştiriyor. Şu anda da onun sıkıntılarını yaşıyoruz.

2. Teori: ABD devlet sistemi içinde küreselcilerle anti küreselciler arasında ciddi bir savaş var. Bu savaşta'da bir taraf türkiye'nin batı bloğunda yer alması gerektiğini düşünürken, diğer taraf türkiye'nin o kanatta yer almaması gerektiğini düşünüyor.

3. Teori: Almanya ve Fransa ABD hegemonyasından kurtulmak için bağımsız avrupa ordusu gibi planlara girişiyor. Afrika'da doğu akdeniz'de abd'den bağımsız sömürgecilik girişimlerine kalkışıyor. Ve biraz ABD'nin baskısıyla NATO'ya dahil edilen Türkiye'nin de Avrupa'nın doğu sınırı olmasını istemiyor. O yüzden Türkiye'yi zayıflatma arzusunda.

4. Teori: Dünya kaçınılmaz bölgesel ve hatta belki de dünyayı etkileyecek bir savaşa doğru ilerliyor özellikle bu doğu akdeniz konusu yüzünden. Birçok devlet bunu ön gördüğü için yavaş yavaş taraflar oluşmaya başlıyor. O yüzden üstü örtülü gerilimler daha görünür hale geliyor.

5. Teori: Avrupa ve hatta Rusya Türkiye'yi tıpkı osmanlı'nın son dönemli gibi bölgede bir problem olarak görüyor. Bu yüzden 1. dünya savaşı'nda arzu ettikleri Anadolu'yu boşaltma 4-5 küçük devlete bölme projesini tamamlamak istiyor.

6. Teori: Rusya batı tarafından kuşaltıldığı için bölgede yanına çekebileceği en önemli ülke olarak Türkiye'yi görüyor. Ve Türkiye'yle batının arasını tamir edilemeyecek şekilde koparmak için her yolu deniyor.

Gibi gibi...

Evet batı ve türkiye'nin ortak değerleri paylaşmadığı çok konu var. Demokrasi indeksi vs. konular.

Ama konu sanki bunların çok ötesinde. yani hatta bunlar sadece buzdağının görünen kısmı. Aslında arkada başka olaylar kopuyor gibi hissediyorum.

Diyeceksiniz ki kardeş boş vaktin çok galiba:D Ama özellikle bu israil filistin meselesiyle geri dönülmez bir fitilin ateşi yanmış gibi hissediyorum. Ve anlamaya çalışıyorum. Konuyu sadece günlük siyasete indirgemeyen yorumlar özellikle welcome:)

şahıs şirketiyim. İşlerin bir miktar büyüme ihtimali var. O yüzden limited'e mi geçsem diye düşünüyorum.

Şahıs şirketinde vergi cirodan mı kardan mı kesiliyor? Bazı kaynaklar ciro diyor.
Mali müşavirim 50 kere anlattı ama biraz kuralcı o yüzden detaylara boğuyor beni anlamıyorum.

Benim giderlerim gelir vergimi etkiliyor mu?
gibi gibi...

Birkaç sene önce uzun ve yorucu bir evde tedavi sürecinin sonunda babamı kaybettik.

Hastalık süreci zaten başta annem olmak üzere hepimizi yordu.
Ama işte kardeşimle falan beraber annemle yakından ilgilendik.

Tabii kardeşim de evlendikten sonra annem tek kaldı.

Klasik bir türk ailesi hikayesi işte.

Biz maddi olarak ne kadar rahat ettirmek için uğraşsak da, Sık sık birlikte vakit geçirsek de babamın da yokluğuyla iyice yalnızlık hissine kapıldı.

Bu hastalık, cenaze süreçlerinin ardından çok içine kapanık bir insana dönüştü. Kendi başına bir şey yapmak istemiyor çok. Bizle dışarı çıkarsa çıkıyor. Görüştüğü birkaç arkadaşı var bazen onlarla buluşuyor ama çoğu zaman evde yalnız başına.

Gündüzleri oyalanmak için bir okulda part time işe gidiyor.
Ama hepimizin hayatları çok yoğun benim de kardeşimin de yoğun bir iş temposu var. Haftaiçi görüşmeye çok fırsatımız olmuyor.

İkimiz de yoğun çalışmak durumundayız çünkü hem kendi evlerimizi,
hem annemizi geçindiriyoruz. Burada da muhtemelen yük oluyorum hissi var ondan da bir çekingenliği var.

Ben bir şekilde o içine kapanıklığı atarsa o yalnızlık hissinden de sıyrılacağını düşünüyorum. Beraber ufak tatillere gidiyoruz mesela ama mesela yoğun olduğum bir dönem yakın arkadaşıyla günübirlik bir tur alayım dedim. Onları istemiyor gibi gibi.

Eminim birçok duyuru sakini benzer şeyler yaşamıştır. Ne yapmak lazım. Psikolog vb ile konuşsa belki içini dökse muhtemelen bize anlatmadığı hisler vardır iyi gelir diyorum. ama o da ters tepecek bunu teklif etsem.

Kiradayım. Bina yeni.
Çatı katıyız. Teras duvarlarından su akıyor duvarlar falan rezil durumda. Zemine de yürüdü.
Ev sahibiyle konuştuk müteahhitin yaptırması lazım diyor yeni olduğu için kusurlu mal diyerekten.

Ev sahibi yurtdışında yaşlı. Yeğeni ilgileniyor o da çok alakalı değil.

ben de insiyatif aldım müteahiti aradım. Yaz başından beri şu hafta bu hafta, yok usta bulamadım diye öteliyor. İnşaatçı çok ailede, o yüzden usta da buldum yolladım adama.

Bugün yine aradım dedim artık nolcak bu iş. Dedi çok fiyat çektiler gerekirse yaptırmayız.

Dedim hukuken bunu sen öyle ya da böyle ödeyeceksin, bir de uğraşacaksın masrafıyla ödeyeceksin sonra. Sen bi de esnafsın baharda yarı fiyatına yaptıracaktın şimdi fiyatlar aldı yürüdü.

Adam beni engellemiş şaka gibi:D

Ben şimdi kiracı olarak bu işi mahkemeye taşıyabiliyor muyum. İş inada bindi çünkü ev sahibinin de çok anladığı yok

Piknik tup var bi tane. Normalde dedantor takili duruyor ama takili degilken baska bi yere koysak gaz kacirir mi

Yaşı büyük bir akrabamıza ev alacağız, bütçe 1,4 civarı. İstanbul'da ancak buralara yetiyor bütçesi. Site içi güzel görünen yeni bir proje bulduk ama iyi bir tercih midir sancaktepe? Nakit verecek direkt, emekli olduğu için kredi çekip ödeme şansı yok o yüzden 1.4 net max bütçe.

Ya da bu bütçeye önerilecek başka bölge varsa o da olur.

Normalde arabanın bakımlarını yetkili serviste yaptırırdım, bu sefer sanayiye götürdüm.

Fren balataları değişti. 1 ay falan oldu ama ötüyor sürekli. Fazla mı sıkı?
Yoksa yan sanayi parça diye mi?

Şahıs şirketiyim 25000+kdv lik ve 65000+kdv'lik iki fatura keseceğim peşpeşe.

ama fatura keseceğim işleri bir ortakla yaptım. Ona da ödeme olacak bunların içinden.

Şimdi gelir vergisini düşüp ödeyeceğim arkadaşın parasını.

Şurada kafam karıştı, bu vergi dilimleri mevzusu her bir fatura için sıfırdan mı hesaplanıyor yoksa dönem içindeki toplam kazançtan mı?

Yani belli bir seviyenin üstüne çıkınca gelir vergisi oranı değişmesi meselesi toplam yıllık kazancımdan mı hesaplanıyor?

Bu trafik cezaları ve vergilere %90 indirim geliyordu bi ara ne oldu o?

Şu anda deepl, chatgpt, notion gibi araçlar sayesinde hiç zorlanmadan beklemeden saniyeler içinde her içeriği bağlamına sadık kalarak istediğimiz dile çevirebiliyoruz. Hatta konuşma tonunu bile samimi falan gibi ayarlayabiliyoruz.

Şimdi ses dinleme teknolojileri de hızlı gelişiyor. muhtemelen birkaç yıl içinde direkt konuşmamızı istediğimiz dile yazı olarak çevirebileceğiz.

Ben iş gereği yapay zeka konuşma motorlarıyla içerik de üretiyorum. Yani verdiğim bir metni neredeyse saniyeler içinde seslendirebiliyor hem de birçok insanın robot diyemeyeceği tonlamalarla.

daha ileri seviyede birinin sesini sample olarak alıp, onu bu motorda kullanabilen uygulamalar da var.

Yani 2-3 sene içinde benim türkçe konuşmamı alıp, simultane olarak karşı tarafa benim sesimle çevirebilecek uygulamaların ilkel hallerini görebiliriz. Hatta daha da hızlı bir şekilde gelişmiş halleri de gelebilir.

Bu durumda dil bilmek mesleki anlamda eski cazibesini yitirecek mi sizce? Yani 3 dil biliyorum, alman lisesinde okudum, fransa'da yüksek lisans yaptım b2 fransızcam var vs gibi kriterler artık o kadar da önemli olmayacak sanki?

Siz ne dersiniz merak ettim.

Selamlar,

Türkiye'deki toptancılardan tedarik ettiğim birkaç ürün var.

Bu ürünleri alibaba'daki güvenilir tedarikçilerden neredeyse 20'de 1 fiyatına görüyorum. Zaten bu adamlar da onlardan alıyor ürünleri.

Bu konuda çok araştırdım, çok soruşturdum ama inanılmaz bir karmaşa var herkes başka bir şey anlatıyor. ABD ya da AB'ye ithalatla ilgili her detayı bulabilirken türkiye'de bulamamak çok acayip.

Çok küçük miktarlardan bahsedeceğim ama
adet fiyatı 0,01 $ olan bir üründen 10000 adet getirmek istedim diyelim.

Bunun bana gümrük vs nakliye vs maliyeti ne olur nasıl öğrenebilirim. Bilgisi olan varsa en azından tahmini bir aralık söyleyebilirse de çok mutlu olurum.

Miktarın azlığının falan farkındayım sadece tahmini bir oran çıkarmaya çalışıyorum.

KAfama çok takıldı. Murat bardakçı sabah haber türk'te birinden bahsediyor. Sonra celal şengör dalga geçiyor.

Fatih Altaylı "o bilim adamı değil defalarca uyardım çıkartmayın diye" diyor.

ilber bile elli kere sordu kim o kim o diye söylemediler sonra konuşuruz diye.

Kimdi o?

Selamlar, yeni yapılmış ilk oturan siz olacaksınız denilen bir binaya taşındık. (Ev 2 katlı)

Eve taşındıktan sonra alt katın tavanda terasın altına gelen yerde biraz su izi gördüm. ev sahibine sordum, yalıtımda sıkıntı vardı ama yapıldı dedi. Ama boyası yapılmadı dedi.

Tavanı boyattım 2 hafta önce. 2-3 gündür çok yağış var, kar falan da yağdı.

Bugün baktım boyattığım yer yine su olmuş. Hatta tavan boyası biraz dökülmüş.

Üst katta da duvarların alt tarafları su olmuş şimdi. Birkaç gün önce yoktu bunlar. Bazı yerler kabarmış.

Kabaran yerler pencerelerin olduğu yerler, tam da kalorifer geçiyor. Acaba sorun pencerelerin iyi takılmaması ve buradan su gelmesi mi? yoksa kalorifer tesisatında bir sıkıntı mı?

yoksa ev komple mi problemli? Ev sahibi inatla yalıtımda ufak bir sızıntı vardı kapattırdım diyor ama evin 3 duvarı, 1 tavanı kabarmış durumda.

Hayır evin sağlamlığı ile ilgili de kafamda sorular oluşmaya başladı. Deprem gerçeğini de bir kez daha hatırlayınca... Yeni yönetmeliklere uygun en 1. sınıf malzeme denen ev taşınalı daha 3-4 ay olmuşken ilk yağmurda su içinde.

Hayır elektrik tesisatı falan da var ıslanan yerlerde.

Ben şimdi ev sahibiyle bunu nasıl halledebilirim? Hallolmuyorsa "Kardeşim ver depozitomu çıkıyorum" deme hakkım var mı?

Selamlar,

Bir e-ticaret işletmemiz var. Katalogu genişletmek adına bir tedarikçiyle de dropshipping anlaşması yaptık.

Muhasebecimizin kafası biraz karıştı. Vergi usul kanunu şurada sorun yaşatıyor:
Diyor ki sen stoğunda olmayan ürünü satamazsın. Yani önce alış faturan olacak, sonra satış faturası keseceksin.

Dropshippingde ise şu oluşuyor sen önce satıyorsun, satış faturası kesiyorsun.
Sonra toptancıdan aldığın ürünün satış faturası geliyor muhasebeye o giriyor.

Şimdi toptancı yoğunluğu yönetebilmek için faturaları toplu olarak ay sonu kesiyor. Sorun da burada başlıyor. Muhasebecimize göre bu bir sorun yaratabilir ilerde bir denetim olduğunda.

Toptancının muhasebesi de diyor ki biz böyle yüzlerce bayiyle çalışıyoruz, sorun yok.

Çıkamadık işin içinden. Trendyol'da birçok mağaza bu şekilde işliyor herkes mi bu riski almış durumda? Ne yapılmalı?

Son dönemde fonbulucu, efonla gibi yerlerden birkaç projeden pay aldım.

Şimdi mantık çok güzel, büyüme potansiyeli olan şirketlerde erkenden yatırımcı olma şansı var.

1-Ama şunu anlamıyorum, ben yarın şirketin bendeki payını satmak istesem işlem yapabileceğim bir platform var mı?

2-Ortaklık payımın o anki değeri neye göre hesaplanıyor?

3-Kar payı verirse nereden alıyorum?

4-Bu şekilde ortaklık ile borsada hissedar olmak arasında fark var mı?

Gibi gibi...

Üzerime küçük bir şahıs şirketi var.
E-Ticaret yaparken fatura kesebilmek için.
Ama farklı alanlarda gider yazabilmek için faaliyet alanını biraz geniş tuttuk.

Bu faaliyet alanlarından birinde de çalıştığım iş yeriyle çakışma durumu var.

Bu tip durumlarda şirket bunu "benimle aynı alanda faaliyet gösteren bir iş kurmuş" gibi rekabet yasalarına dayanarak tazminatsız işten çıkarabilir mi?

O alanda hiç fatura kesmedim daha bu arada. Gelirim tamamen e-ticaretten.
Şirketin hacmi de benim çalıştığım yerle yarışamaz. Yani tutup onlara rakip sayılabilecek bir ölçüde değil.

Selamlar legal bir metin için yardıma ihtiyacım var. Burada özellikle 2. maddeyi tam anlayamadım. Şimdiden çok teşekkür ederim.

Justified reasons for resigning from studies include the following circumstances:
1) a refusal to grant a visa as defined in the Act of 12th December 2013 on Foreigners,
provided that not having a visa is a real obstacle to beginning/continuing the studies,
2) lack of possibility to obtain a decision regarding the granting of a visa, provided that
not having a visa is a real obstacle to beginning/continuing the studies and provided
that the candidate submits a document that confirms that he or she has not applied for
a visa, the process of applying is not pending and that he or she is not waiting for a
decision to be issued by a consulate,

Bugün konuştuğum bir emlakçı evi tutmadan önce doğum tarihimi ve tc kimlik numaramı istedi findeks raporuna bakacakmış.

Bu kvkk'ya aykırı değil mi? vermedim tabii de. Hatta findeks raporumdan ev sahibine ne, kredi mi vereceksin bana?

Niye istediğini biliyorum da kvkk'ya aykırı değil mi bu durum?

Kendim de ev sahibiyim, daha hiçbir kiracımdan istemedim böyle bir şey.

Bir schengen ülkesinden d tipi(uzun dönemli) vize reddi aldım. (polonya). İtirazdan da red geldi. Açıkcası sebebini çok anlamıyorum, normal şartlarda almamam gerekirdi.

Sadece şöyle bir durum var. Daha önce yunanistan vizem varken yunanistan'a geçip yunanistan'dan uçakla polonya'ya gittim arkadaşlarımı ziyaret ettim oradan da Türkiye'ye döndüm. Uçak bileti daha ucuz oluyordu böyle.

İki soru takılıyor kafama:
1-Bu durum vize ihlali sayılıyor mu? Red ondan mıdır?
2-Bu vize reddi için tekrar başvurmayı düşünmüyorum yakın tarihte. Ama turistik amaçlı diğer vize başvurularım olabilir yılbaşında ya da daha sonrasında. Bunlar da bu durumdan etkilenir mi?

Şimdi şöyle bir şey yaşandı ufak bir konu ama kafama takıldı bunun hukuki karşılığı.

Ben bir yemek siparişi verdim. Parasını da ödedim.
Kurye de ofise gelmiş. Beni arayıp ulaşamayınca siparişi almış götürmüş. (halbuki resepsiyona bırakıyorlardı normalde)

Hemen geri aradım dönsün diye. Kuryeye ulaşamadılar.
Dedim paramı verin o zaman. Onu da vermiyorlar.

Şimdi teorik olarak ben parasını ödedim ve o malı satın aldım.
Ürün bana ait yani.
Adam benim ürünümü getiriyor.
Sonra da ben telefonu açmadım diye alıp gidiyor.
Mantıken açmıyorsam bırak ürünü kapıya, ordan sonrası benim sorumluluğumda.
Benim olan bir şeyi alıp gitmek ne.

Şimdi bu aslında bir nevi hırsızlık değil mi?

Marka tescil işlemleri için güvenilir ve beni çok uğraştırmayacak bir danışmanlık firması arıyorum.

Süreci de çok bilmiyorum ama, online hallolsa keşke her şey.

Karşı binanın balkonunda bir süredir arjantin dogo olduğunu düşündüğüm bir köpek var.

Balkon dediğim bir insanın bile 5-6 adımda bitirebileceği bir alan.

Hayvan sürekli burada. Soğukta, yağmurda, güneşte. bir tane üstüne sığamadığı battaniye atılmış. Bir mama kabı bir de su kabı var. Bütün gün burada. Güneş de alıyor sürekli belli bir saatten sonra. Dün de yağmurda kaldı mesela.

hayvan bembeyazdı, kahverengiye döndü resmen.

Bina görevlisine sorduk. Adamın dediğine göre yazlıklarında duruyormuş normalde. Ama orada kangallar saldırmış. İyileşsin diye buraya getirmişler.

tamam bir iyilik yapmış ama eziyet resmen. Bütün gün balkonda dönüp duruyor. Çok şikayet almış zaten karşı binanın apartman görevlisi, gören herkes arıyormuş ilgilenin diye.

Belli ki bir süre daha kalacak bu balkonda. Ne yapmak lazım bu durumda? Belediye mi aranır?

ÖTV indirimi dedikoduları var. Arabaya 1-2 ay ihtiyacım var sonra kışa doğru satma niyetim vardı ama acaba şimdi satmalı mı fiyatlar çok etkilenir mi ötv indirimi gelirse?

Diploma için apostil almam gerekiyor ama randevu alabileceğim bir alan bulamadım? Direkt gidip alabiliyor muyum?

Sahis sirketi olarak gelir vergimi cirom uzerinden mi hesaplamaliyim yoksamasraflari ve diger giderleri dustukten sonra mi

Ara sokakta araç kavsagin tam ortasindayken sag arka kapiya vurdular.normalde sagdan gelenin yol hakki var ama, arac ortada artik yola cikmis. Bu durumda kim hatali cikar?

Yakın zamanda bir miktar kredi çekmiştim farklı ihtiyaçlar için. Şimdi bir döviz ödemesi yapmam gerekiyor. Kendi hesabımdan döviz almamda sorun olur mu?

Banka "bu krediyi ihtiyaçlarım için kullanacağım, döviz almayacağım" gibi şartlar koymuştu.

Döviz alınca sen bunu döviz için kullanmışsın diye başıma dert olurlar mı?

Seo konusunda kafamı karıştıran bir meseledir bu.

odak anahtar kelimenin eş anlamlıları ve related keywordler konusu.

Atıyorum anahtar kelimem mühendis maaşları.

related konusu kolay:
İnşaat mühendisi maaşları, bilgisayar mühendisi maaşları, kamuda mühendis maaşları...

Ama eş anlamlı olayı kafamı karıştırıyor.
Mesela mühendis maaşı eş anlamlı sayılıyor. Peki mühendis maaşı ne kadar? ya da mühendis ne kadar kazanır? bunlar eş anlamı mı sayılır?

Hatta bazen mühendis maaşı ve mühendis maaşlarının bile sonuçları farklı olabiliyor.

Ben bunları neye göre ayıracağım? Şundan korkuyorum farkında olmadan aynı anlamda kelimelere metinde yer verdiğimde overdoz mu kullanmış olacağım?

Mesela focus keywordum mühendis maaşlarıysa semrush diyor ki metinde 10 kere kullanmışsın gayet iyi yeterli. ama eğer mühendis maaşı eş anlamlı sayılıyorsa, ve semrush bunu saymadıysa ama google sayıyorsa, mesela o zaman 10 kere de onu yazma durumunda otomatikman 20 kez kullanmış mı oluyorum o keywordu?

pazaryerleri ve kendi sitemiz üzerinden ek gelir için XML bayilik oluşturmak, sosyal medya ile destekleyerek ek gelir elde etmek mantıklı bir hamle mi?

Yoksa boşa bir çaba mı?

Futbolu takibi uzun zaman önce bıraktım. İyi de ettiğimi düşünüyorum türkiye ligine zaman/para harcamayarak.

Ama son günlerdeki tartışmaları gördüm. Magazini ilgimi çekti. Ne oldu da işler ligin tescil edilmemesi noktasına geldi?

Yani koskoca ülkenin en üst düzey atletik faaliyetlerinden birisi tescil edilmeyecek deniyor büyük skandal. Ne yaşandı bu kadar?

Her zaman vardı zaten sorunlar sıkıntılar. Nasıl bir seviyede ki usulsüzlükler?

Elimde eski bir laptop var. Windows 10 yüklü ama artık ufaktan kastırıyor artık. Sırf meraktan linux kurmak istiyorum.

Ama hangi linux? Makineyi az kastırsın. Güvenli olsun yeter.

Kalabalık bir sitede oturuyorum. Site planında aidatlar arsa payına oranla belirlenir denmiş. Yani büyük dairelerin aidat payı daha fazla, küçüklerin daha az.

Şimdi konunun haklılığını haksızlığını geçiyorum. Büyük daireler tabii ki bu duruma itiraz ediyor. Burası tartışmaya açık konu. Büyük daire diyor ki aynı hizmete niye fazla ödüyorum.

Küçük daire (1+1, 2+1) diyor ki benim evimde max 2 kişi yaşıyor, tek aracım var. Mesela havuzu, otoparkı, spor salonunu daha az kişiyle kullanıyorum. Büyük dairede 4-5 kişi yaşıyor, çoğunun 2 arabası var haliyle. O da fazla kullandığı için fazla ödemeli.

Bu konu sabaha kadar tartışılır. Zaten eve taşınırken aidatların nasıl ödendiği söyleniyor bunu bilerek taşınıyorsun. TAbii ki yönetim planı değişebilir ama küçük daire sayısı daha fazla olduğundan oy çokluğu sağlanması imkansız gibi.

Önemli olan site planında geçerli bir madde var ve buna uyulmaması. Yeni site yönetimi aidat zamlarında küçük dairelere %300'e varan zamlar yapıp büyük dairelere %10 gibi artışlar yaparak durumu eşitlemeye çalıştı. Şu enflasyon ortamında bir anda 3 kat aidatla karşılaşmak tabii ki insanı zorluyor.

Bunu da çoğunluğu sağlamadan aldığı "aidatlar eşit dağıtılır" kararına dayandırıyor. Ama karar da usulsüz, zaten tapuda da onaylanmamış.

Bunun yanında muhteşem bir aidat toplanmasına rağmen sitedeki restoranın, spor salonunun yeri değişecek tadilat yapılacak diye ekstra para da talep ediyor.

Şimdi ben bu yönetim kararlarına nasıl itiraz edebilirim. Diğer daire sakinleriyle neler yapabiliriz? Adamlar keyfi kararlar alıyor uyguluyor.

Haksız ve usulsüz toplanan aidatların iadesini nasıl sağlarım?

Excel'e çok vakıf değilim. Bir tablo var. 4 sütun var. Bu sütunlar birbirine bağlı. Yani A1'deki data B1, C1, D1 ile linkli. Atıyorum A sütunundaki bilgileri ada göre sırala dediğimde diğer 3 sütundaki bilgiler de aynı satıra diziliyor hemen.

Ben şimdi buraya bir 5. sütun ekleyeceğim. Bu 5. sütunu diğerlerine nasıl linklerim? A1'in sıralaması değiştiğinde diğerleri değişiyor ama 5. sütun aynı kalıyor.

Şubat başı bir Avrupa ülkesine seyahatim var. Bileti epey önce almıştım bu varyantlar yayılmadan.

Şimdi kısıtlamalar geliyor. Gideceğim ülkenin de kısıtlamaya gitmesinden korkuyorum.

Bazı ülkeler daha rahat hala, malta gibi mesela. Atıyorum ben maltaya gitsem, maltadan asıl gideceğim ülkeye geçerken sorun yaşar mıyım?

Selamlar,

Bir ABD firmasına freelance olarak hizmet veriyorum dönem dönem. İlk ödeme gelmeye başlayacak yakında. Bu konuda iyi bir müşavir tanıyan var mıdır? İlk defa yurt dışına bu şekilde iş üreteceğim.

Şirketin muhasebe sistemine kayıt oldum, bazı muafiyet belgeleri imzalattılar. Sanıyorum ABD'de vergi ödemeyeceğim.

Türkiye'de döviz hesabıma döviz olarak gönderecekler. Buradan sonra ne şekilde ilerlemeliyim?

ABD'de vergi ödersem burada öder miyim?
Burada ödersem ABD'de vergiden muaf mıyım?

8mbps adsl kullanıyordum turk telekom. İyi kötü idare ediyordu.
Şimdi 100 mbps fiber aldım. Limitsiz vs full paket. telekomdan.

Ama youtube videoları bile can çekişiyor.
Neden olabilir modem falan mı?

Shitcoin almak istiyorum:) binance uzerinde bunlari bulmak mumkun degil.
Bu tar coinleri alabilecegim guvenilir platfromlar nelerdir?

2 sene içinde ailede çok kayıp yaşadık. Babannem, babam, anneannem... bunlar arka arkaya geldi.

Annem de çok etkilendi bunlardan gibi hissediyoruz. Biraz hevesi falan kaçtı bişeylere. Telefonu dışında bir şeylerle ilgilenmiyor çok. Bu pandemi falan da etkiledi. Zaten kolay etkilenen bir bünye.

Televizyon izlerken bile çok sevdiği bir oyunu var, şehir falan kurduğu onunla oynuyor. Muhtemelen oraya kaçıyor kafa olarak.

Bir psikologla görüşmesinin faydalı olacağını düşünüyoruz ama "hadi gel gidelim" demek ters teper gibi. Bunu nasıl organize etmeli?

Bir de özellikle 60 yaşında birinin rahat iletişim kurabileceği bir psikolog nasıl aranabilir? Aile terapisti mi?

Selamlar,

Oturduğum binanın sanıyorum altında ya da yakınlarında metro inşaatı var.
Gün aşırı dinamit patlatılıyor vs. Demin balkon kapısının camında çok ufacık bir çatlak gördüm. Biraz gerdi beni. Çift çamın içinde 2-3 cmlik bir çatlama var.

Bina sağlam ve tanınmış bir inşaat şirketinin yapısı. Zeminin de iyi olduğu söyleniyor hatta metro inşaatındakilerden duyduğum kadarıyla bölge aşırı kayalık olduğu için bu kadar dinamite ihtiyaç duyulmuş.

Sorum şu bu çalışmalar risk yaratır mı? Allah korusun olası bir depremde binayı riske sokar mı?

Her dinamitten önce camlardan uzak durun diye anons geçiliyor. Bu cam çatlakları bunlarla mı alakalı? Evden taşınmak gerekir mi?

Annem evde dikiş makinesiyle bazı ürünler üretiyor. Arada dekoratif mumlar vb üretiyor. Sipariş olunca düğün vb için süs ve hediye ürünler yapıyor.

Bunları satmak için ufak bir şahıs şirketi kurmak niyetinde. Acaba şirketi kendi üstüne mi kurmalı, yoksa ben mi üstüme kurmalıyım.

Ben sigortalı çalıştığım için bildiğim kadarıyla bağkur ödememe gerek yok. Şimdi böyle ufak tefek üretimler yapan biri için bağkur primi bile oldukça yük oluyor çünkü.

Tefaş'ta falan bazı fonlar görüyorum.
Mesela fonda katılımcı sayısı 5-6 kişi oluyor.

fon büyüklüğüne bakıyorsun 1 milyon. Kişi başına düşen miktar 200bin.

Bu fonlar alım satım ekranlarında da görünmüyor. Katılamıyoruz da.

Şunu merak ediyorum. Ben mesela birkaç tanıdığımla gidip bir aracı kuruma, bizim şu kadar toplam paramız var, bunu değerlendirecek bir fon oluşturur musunuz diyebiliyor muyum?

Saçma bir soru ama arkadaşla geyik yaparken meraklandık. Şu an Türkiye paradan tekrar 0 atsa ne olur?

Dolar 0,8 tl yani. İktisadi olarak ne sonuçları olur bunun?

Zaman zaman takip ettiğim birkaç instagram hesabı ve o hesaplara bağlı siteler var.

Mesela girisimcikafasi.com, paratic.com, ceotudent.com vb. girişimcilik üzerine yazılar paylaşan sayfalar. Ya da farklı sektörlere hitap eden orta düzey ziyaretçisi olan siteler.

epey de kalabalık bir editör kadroları var. Yani para verip insanlara yazı yazdırıyorlar.

Bu sayfalar görünüşte çok reklam da almıyorlar (paratic alıyor gerçi), ama yani sadece google adsense ya da admatic ile bu kadroyu döndürecek gelir elde edebiliyorlar mı?

Alexa ranklerine de baktım merak edip. Girisimcikafası mesela epey ortalama.

Nasıl para kazanıyorlar?

Selamlar,

Online olarak marka başvurusu yapmanın yolu var mıdır? Güvenilir bir patent / marka ofisi tanıyan bilen varsa önerilerine açığım:)

Selamlar,

Bir eticaret girisimimiz olacak. Alternatiflere bakarken ticimaxı gordum.
Sunu merak ettom benim wordpress altyapisi kullanarak yapamayacagim neyi vadediyor ek olarak?

Yani profesyonel bir wordpress altyapisi alip istedigim gibi customize edip freelance bir wp gelistiriciyle, cok daha esnek bir cozum elde edermisim gibi hissediyorum ama bu kadar insan kullandigina gore kacirdigim bir sey mi var merak da ediyorjm.

Bir de ticimax alinca onlarin hostinginden baska alternwtifimiz yok anladigim kadariyla

2. el bir araç aldık 4-5 ay önce.

Aldığımda 120bindeydi. 120bin bakımına götürdük alır almaz.

Şimdi 127bine yaklaşıyor. Haliyle 130bin bakımını da yaptırtmak lazım.
Yılbaşına doğru varmış olurum gibi.

6-7 ayda 10bin km yol yapmak normal mi?
Biz mi abarmışız?

Çevremde herkes senede 1 periyodik bakıma gidiyor. Ben arabayı aldığımdan beri 1 sene olmadan 2.ye götüreceğim.