Yoksa tüm dünyada mı durum böyle? Öncelikle cinsiyet eşitliğini savunan biriyim aslında. Ama şöyle bir gerçek var, az bulunan şeyler kıymetli olur. Altın gibi elmas gibi ya da 70-80'lerdeki şeker, yağ gibi. Türkiye'de kadınlar da altın gibi elmas gibi fazlasıyla metalaştırılıyor, hazinevi bir varlıkmış gibi el üstünde tutuluyor.
Ama korkunç bir durum. Türkiye'de erkekle kadını kıyaslamak gerekirse,
Erkek = 50 gram siyah değersiz taş kömürü
Kadın = 1 ton işlenmiş elmas
Gerçekten böyle. Hani kadına şiddet, kadına taciz, kadına baskı gibi haberler görüyoruz ya, işte onlar da kadını böylesine Tanrılaştırılan zihniyetin bir sonucu belki de. Kadın ayrı bir varlık olarak görülüyor. Sanki ele geçirilmek isteniyor. Erkekten çok daha üstün. Toplumun her katında ve hatta internette bile durum bu.
Normal bir erkek ve ortalama altı bir kız aynı alıntı cümleyi sosyal medya sitesinden paylaştığında erkeğe en fazla bir iki beğeni gelirken, kıza 400-500 küsür beğeni geliyor asgari. Yani mesele süslü püslü olmak da değil, kendine hiç özen göstermeyen kız bile üstündür erkekten. İnsanların kişiliklerine, ne olup olmadıklarına değil, kız olup olmadıklarına bakıyorlar. Bütün yaşam amaçları cinsellik sanırsın. Üstelik o kadar da Afrikası değil bu ülke o şeyin, Avrupa kadar özgür değil ama prangalı da değil kimse. Hâlâ hayvanlık buram buram içimizde. Doğada yaşadığımız ilkel çağlardaki güdülerden, hayvani şehvetin verdiği kölelikten kurtulamadık. İnsan bir köprü olmaktan bile çok uzak, düpedüz bir hayvan türü daha. Günün birinde mekanik bedenlere bilincimizi transfer etme olayı mümkün olursa, işte o zaman hayvani şehvetten arınacak insanlık ilk defa hayvanlıktan çıkacak ve üst mertebeye geçiş yapacaktır.
Belki ezelden beri böyleydi bu durum, son zamanlarda iyice farkına vardım ve bu saçma kast sistemi mide bulandırmaya başladı. Cinsellikten dahi soğutan bir saçmalık bu. Erkek nedir, kadın nedir? Birkaç milyar yıl önce denizin dibindeki tek hücreli varlıkların torunlarına bak hele! Umarım linç team'ın gazabına uğramam bu soruyla karışık itiraf duyurusunda.
Ama korkunç bir durum. Türkiye'de erkekle kadını kıyaslamak gerekirse,
Erkek = 50 gram siyah değersiz taş kömürü
Kadın = 1 ton işlenmiş elmas
Gerçekten böyle. Hani kadına şiddet, kadına taciz, kadına baskı gibi haberler görüyoruz ya, işte onlar da kadını böylesine Tanrılaştırılan zihniyetin bir sonucu belki de. Kadın ayrı bir varlık olarak görülüyor. Sanki ele geçirilmek isteniyor. Erkekten çok daha üstün. Toplumun her katında ve hatta internette bile durum bu.
Normal bir erkek ve ortalama altı bir kız aynı alıntı cümleyi sosyal medya sitesinden paylaştığında erkeğe en fazla bir iki beğeni gelirken, kıza 400-500 küsür beğeni geliyor asgari. Yani mesele süslü püslü olmak da değil, kendine hiç özen göstermeyen kız bile üstündür erkekten. İnsanların kişiliklerine, ne olup olmadıklarına değil, kız olup olmadıklarına bakıyorlar. Bütün yaşam amaçları cinsellik sanırsın. Üstelik o kadar da Afrikası değil bu ülke o şeyin, Avrupa kadar özgür değil ama prangalı da değil kimse. Hâlâ hayvanlık buram buram içimizde. Doğada yaşadığımız ilkel çağlardaki güdülerden, hayvani şehvetin verdiği kölelikten kurtulamadık. İnsan bir köprü olmaktan bile çok uzak, düpedüz bir hayvan türü daha. Günün birinde mekanik bedenlere bilincimizi transfer etme olayı mümkün olursa, işte o zaman hayvani şehvetten arınacak insanlık ilk defa hayvanlıktan çıkacak ve üst mertebeye geçiş yapacaktır.
Belki ezelden beri böyleydi bu durum, son zamanlarda iyice farkına vardım ve bu saçma kast sistemi mide bulandırmaya başladı. Cinsellikten dahi soğutan bir saçmalık bu. Erkek nedir, kadın nedir? Birkaç milyar yıl önce denizin dibindeki tek hücreli varlıkların torunlarına bak hele! Umarım linç team'ın gazabına uğramam bu soruyla karışık itiraf duyurusunda.
evli/nişanlı/ilişkisi olan birisiniz, sizinle sevişebilme kriterlerine uygun özelliklere sahip bir kadın evinize/işyerinize siz yalnızken girse (nasıl olduğunu boşverin bir şekilde girmiş)
a) sevişmek istediğini hal ve hareketleriyle ima etse onunla sevişir misiniz yollar mısınız?
b) açıkça soyunmaya başlasa onunla sevişir misiniz yollar mısınız?
a) sevişmek istediğini hal ve hareketleriyle ima etse onunla sevişir misiniz yollar mısınız?
b) açıkça soyunmaya başlasa onunla sevişir misiniz yollar mısınız?
Merhabalar, siz gönül işi gurularına yine işim düştü.
Şimdi bir arkadaşla görüşüyorum. Kendisi son derece donanımlı,muhabbeti iyi,neşeli falan ama gel gör ki bir çok konuda aynı frekansta değiliz.Mesela aynı filmlerden hoşlanmıyoruz,bir tane bile ortak okuduğumuz kitap çıkmadı,tatil anlayışlarımız aynı değil,sosyoekonomik olarak da aramızda belirgin farklar var.Siyaset pek konuşmadık ama olaylara yaklaşımından biraz sabit fikirli olduğunu anladım.Bir de evin tek oğlu ve tipik bir "oğluş" olarak yetiştirilmiş. Kestirip atamadım çünkü tüm bunlara rağmen iyi vakit geçiriyoruz,o bana ayak uydurmaya çalışıyor ama tabi nereye kadar. Bu flört zamanı geride kaldığında beni ona bağlayan bir şey kalmaz diye korkuyorum açıkçası. Çünkü en başında ben seni tanıyorum,iyi de vakit geçiyoruz ama eğer sende bir karşılığı olmayacaksa lütfen uzatıp birbirimizi üzmeyelim dedi,bu lafından sonra stres oldum haliyle. Ne yapmak lazım ? yaşlar 27
Şimdi bir arkadaşla görüşüyorum. Kendisi son derece donanımlı,muhabbeti iyi,neşeli falan ama gel gör ki bir çok konuda aynı frekansta değiliz.Mesela aynı filmlerden hoşlanmıyoruz,bir tane bile ortak okuduğumuz kitap çıkmadı,tatil anlayışlarımız aynı değil,sosyoekonomik olarak da aramızda belirgin farklar var.Siyaset pek konuşmadık ama olaylara yaklaşımından biraz sabit fikirli olduğunu anladım.Bir de evin tek oğlu ve tipik bir "oğluş" olarak yetiştirilmiş. Kestirip atamadım çünkü tüm bunlara rağmen iyi vakit geçiriyoruz,o bana ayak uydurmaya çalışıyor ama tabi nereye kadar. Bu flört zamanı geride kaldığında beni ona bağlayan bir şey kalmaz diye korkuyorum açıkçası. Çünkü en başında ben seni tanıyorum,iyi de vakit geçiyoruz ama eğer sende bir karşılığı olmayacaksa lütfen uzatıp birbirimizi üzmeyelim dedi,bu lafından sonra stres oldum haliyle. Ne yapmak lazım ? yaşlar 27
Etrafımdaki herkes pişman. Ama sorunca da "Nerden biliyorsun mutsuz olacağını" diyorlar. Etrafında evlenip mutlu olabilen var mı diye sorduğumda da çok normal bir cevapmış gibi "yoooo hiç duymadım" diyorlar. Burada var mıdır evlenip pişman olmayan?
çıkmak istiyorsunuz. fakat piyasa kötü. bir fakat daha, burada kalırsanız her gün baskı ve stres altında çalışacaksınız. bir suçunuz da yok. mobbing yapmak maksat. yeni bir iş arayışındasınız ve bunu gizli yapıyorsunuz. çünkü işsiz kalmak istemiyorsunuz. hayat zor malum.
oldu da, başka bir iş görüşmesinde size aldığınız maaştan 400-500 tl düşük maaş teklif edildi. böyle bir işi kabul eder misiniz? belki de kendinizi daha çok gösterebileceğiniz bir yer. fakat maaşı az daha düşük.
ne yaparsınız?
iş bulunca mı çıkarsınız buradan, yoksa artık dayanamayıp (dayanılamayacak seviyeye geliyor ve artık şevk-azim kalmadığı için düşük performansta çalışıyor) çıkar mıydınız?
iki uclu boklu değnek var ortada açıkcası.
oldu da, başka bir iş görüşmesinde size aldığınız maaştan 400-500 tl düşük maaş teklif edildi. böyle bir işi kabul eder misiniz? belki de kendinizi daha çok gösterebileceğiniz bir yer. fakat maaşı az daha düşük.
ne yaparsınız?
iş bulunca mı çıkarsınız buradan, yoksa artık dayanamayıp (dayanılamayacak seviyeye geliyor ve artık şevk-azim kalmadığı için düşük performansta çalışıyor) çıkar mıydınız?
iki uclu boklu değnek var ortada açıkcası.
Şimdi arkadaşlar sorumdan önce durumumu anlatayım ;
2 aydır Fransa'da yaşıyorum, burada geçen ay internetten bir kızla tanıştım, oldukça zengin hep özel Amerikan kolejlerinde büyümüş, şuan üniversite'de mimarlık 1. sınıfda okuyor.
Ancak kız o kadar ilginç birisi ki çok kibar veya elit veya asil birisi mi diyeyim bilemiyorum.
Yaşadıklarımı anlatayım, sizin bu konu ile ilgili bildikleriniz var ise tavsiyelerinizi bekliyor olacağım, sevgiler.
Öncelikle kız ilk tanıştığımızda yazışırken, "İngilizce konuşurken benimle kısaltma kullanmayıp ve imla kurallarına dikkat edersen sevinirim" dedi, ilginç birisi olduğunu buradan çıkartmıştım.
Belli bir zamandan sonra buluşmaya karar verdik;
Buraları ben bilmiyorum, sen bir yer seç dedim ve bana "Kızlar rezervasyon yapmaz senin için bir tane restoran bulacağım, lütfen arayıp rezervasyon yaptır" dedi.
Salaş yerleri kesinlikle sevmiyor son derece şık böyle herkesin grand tuvalet giyinip gittiği fransız restoranlarını seçiyor, montunu kesinlikle kendisi çıkartmıyor ve herşeyi rica ediyor "Lütfen montumu çıkartabilirmisin?" gibi.
Masaya su gelince , "Benim için suyu açabilirmisin?",
meyve tabağı geldi "Bana üzüm verebilirmisin?"
ses tonu aşırı kibar ve alçak,
şaşırdım açıkcası, ilk buluşmamızda oldukça kibar diye düşünmüştüm.
sonra ki 4-5 buluşmamızda hep bu tarz yerlerde geçti, genellikle yemeklerin yanında 1 bardak şampanya içiyor.
Klasik müzik, resim ve mimarilerle ilgileniyor , genelde bu konularda sohbet ediyoruz.
Neyse asıl kafamı karıştıran son olaylara geleyim, ben ev arkadaşım ve köpeğimle tanıştırmak için bizim eve davet ettim ve ne kadar daha çok erken felan desede köpeğimin hatrına ikna etmeyi başardım kendisini.
Bizim evin kapısında taksiyle durdu 30-40 saniye bekledim aşağı inmiyor, anladım ki kapıyı açmamı bekliyor kapıyı açtım, sonra eve yürüdük kapıya geldik lütfen montumu alırmısın, tarzı arkasını döndü, hemen montunu aldım, sonra "Lütfen eldivenlerimi çıkartırmısın?" dedi, içeri girince ev arkadaşımı gördü ve elini uzattı böyle öptürmek için, filmlerde ki, oda öptü.
Bi ara acaba bu kraliyet ailesinden felan mı geliyor diye düşündüm.
Neyse 1 saat kadar sohbet ettik, tanıştırlar felan geri giderken, "Benim için taksiyi arayabilirmisin?", "Montumu tutabilirmisin?", "Ayakkabılarımı giymem için sandalye getirebilirmisin?", "Eldivenlerimi giydirebilirmisin?" dedi. Açıkcası biraz sinirde oldum ama bayada ilginç geldi.
Bilerek mi böyle yapıyor yoksa özel bi kültürde mi büyümüş böyle olmuş.
Bunun ismi ne, kuralları varmı?
Örnek veriyorum ben bu kızla ciddi bir ilişkiye başlasam 1-2 sene sonra da böyle mi olacak bu?
Açıkcası ilk başlarda hadi nazdı oydu buydu, ben bir süre sonra bunları kaldırabileceğimi sanmıyorum.
Çok sinir bozucu özelliklede ayakkabısını giyerken bile sandalye istemesi.
2 aydır Fransa'da yaşıyorum, burada geçen ay internetten bir kızla tanıştım, oldukça zengin hep özel Amerikan kolejlerinde büyümüş, şuan üniversite'de mimarlık 1. sınıfda okuyor.
Ancak kız o kadar ilginç birisi ki çok kibar veya elit veya asil birisi mi diyeyim bilemiyorum.
Yaşadıklarımı anlatayım, sizin bu konu ile ilgili bildikleriniz var ise tavsiyelerinizi bekliyor olacağım, sevgiler.
Öncelikle kız ilk tanıştığımızda yazışırken, "İngilizce konuşurken benimle kısaltma kullanmayıp ve imla kurallarına dikkat edersen sevinirim" dedi, ilginç birisi olduğunu buradan çıkartmıştım.
Belli bir zamandan sonra buluşmaya karar verdik;
Buraları ben bilmiyorum, sen bir yer seç dedim ve bana "Kızlar rezervasyon yapmaz senin için bir tane restoran bulacağım, lütfen arayıp rezervasyon yaptır" dedi.
Salaş yerleri kesinlikle sevmiyor son derece şık böyle herkesin grand tuvalet giyinip gittiği fransız restoranlarını seçiyor, montunu kesinlikle kendisi çıkartmıyor ve herşeyi rica ediyor "Lütfen montumu çıkartabilirmisin?" gibi.
Masaya su gelince , "Benim için suyu açabilirmisin?",
meyve tabağı geldi "Bana üzüm verebilirmisin?"
ses tonu aşırı kibar ve alçak,
şaşırdım açıkcası, ilk buluşmamızda oldukça kibar diye düşünmüştüm.
sonra ki 4-5 buluşmamızda hep bu tarz yerlerde geçti, genellikle yemeklerin yanında 1 bardak şampanya içiyor.
Klasik müzik, resim ve mimarilerle ilgileniyor , genelde bu konularda sohbet ediyoruz.
Neyse asıl kafamı karıştıran son olaylara geleyim, ben ev arkadaşım ve köpeğimle tanıştırmak için bizim eve davet ettim ve ne kadar daha çok erken felan desede köpeğimin hatrına ikna etmeyi başardım kendisini.
Bizim evin kapısında taksiyle durdu 30-40 saniye bekledim aşağı inmiyor, anladım ki kapıyı açmamı bekliyor kapıyı açtım, sonra eve yürüdük kapıya geldik lütfen montumu alırmısın, tarzı arkasını döndü, hemen montunu aldım, sonra "Lütfen eldivenlerimi çıkartırmısın?" dedi, içeri girince ev arkadaşımı gördü ve elini uzattı böyle öptürmek için, filmlerde ki, oda öptü.
Bi ara acaba bu kraliyet ailesinden felan mı geliyor diye düşündüm.
Neyse 1 saat kadar sohbet ettik, tanıştırlar felan geri giderken, "Benim için taksiyi arayabilirmisin?", "Montumu tutabilirmisin?", "Ayakkabılarımı giymem için sandalye getirebilirmisin?", "Eldivenlerimi giydirebilirmisin?" dedi. Açıkcası biraz sinirde oldum ama bayada ilginç geldi.
Bilerek mi böyle yapıyor yoksa özel bi kültürde mi büyümüş böyle olmuş.
Bunun ismi ne, kuralları varmı?
Örnek veriyorum ben bu kızla ciddi bir ilişkiye başlasam 1-2 sene sonra da böyle mi olacak bu?
Açıkcası ilk başlarda hadi nazdı oydu buydu, ben bir süre sonra bunları kaldırabileceğimi sanmıyorum.
Çok sinir bozucu özelliklede ayakkabısını giyerken bile sandalye istemesi.
Bir hatun düşün. Siz zamanında bu kişi ile çok ozel şeyler yaşadınız, ayrıldınız. Gel zaman git zaman geri döndü, sonra yine çekti. Farklı şehirde yaşıyordu, sizin şehrinize geldi. Fakat siz o istemediği müddetçe ona ulaşamıyorsunuz. Ama kızıda çok seviyorsunuz ve çok alışmışsınız. Bazen 2 hafta bazen 1 hafta haber alamıyor, o istediği müddetçe görüşüyorsunuz. Binevi fuckbody tarzı ama tam olarak değil. Karşı tarafın isteği doğrultusunda yapılan bir görüşme ki her zaman sağlıklı da yurumuyor. Gelin görünnki kalp denen illet buna saplandı, atamıyor. Veya öylemolduğunu sanıyor. Ne zaman merkeze alsam, kaçıyor, ara verince donuyor.
Tepkiniz ne olurdu ?
Tepkiniz ne olurdu ?
Merhaba birinden hoslastim (aynı ortamda uzaktan gördüm) hemen Instagramdan ekledim :) bir haftadır konuşmaya giremedim.
Ne yazacağımı bilmiyorum. Sen kimsin derse mesela ne diyeceğim :) ya da konuşmaya nasıl girecegimi de bilmiyorum
Siz nasıl yapıyorsunuz.
Kadın kisisiyim yas 26 :)
Ne yazacağımı bilmiyorum. Sen kimsin derse mesela ne diyeceğim :) ya da konuşmaya nasıl girecegimi de bilmiyorum
Siz nasıl yapıyorsunuz.
Kadın kisisiyim yas 26 :)
33 yasinda maddi durumu cok iyi olan bir arkadasim var. Kendisi yazilim alaninda calisiyor ve isini cogu zaman evde yaptigi icin kiz arkadas bulamiyor. Kendisine ne onere bilirim?
eskiden kısa boylu ve balık etli kızlardan hoşlanırken şimdi uzun boylu ve zayıf kızlara ilgim arttı. keşke şöyle bir hatunum olsa diyorum at gibi.
uzun kızları eskiden erkek gibi görüyordum ama güzeli de güzel oluyor ha, kuğu gibi <3
sizin de zamanla değişti mi böyle kriterleriniz?
uzun kızları eskiden erkek gibi görüyordum ama güzeli de güzel oluyor ha, kuğu gibi <3
sizin de zamanla değişti mi böyle kriterleriniz?
Ben genelde olamıyorum.eğer yapmam gereken bişey varsa başlayamıyorum. Bu yüzden temizlik sırası bende değilse bile yapıyorum, yapmazsam evin pis ve düzensiz olduğu fikri aklımdan gitmiyor.sizde de var mı böyle bi durum? Aşılması gereken bişey mi?
uzun ve ciddi bir ilişkiden çıktınız,olaysız ayrıldınız. aradan yaklaşık 8 ay geçti. bir başkasıyla tanıştınız, her şey çok güzel tek sıkıntı içinizdeki eski sevgiliye karşı oluşan suçluluk duygusu. yarı yolda bırakmış gibi,hala ona ihanet ediyormuş gibi.
oluyor mu sizde de böyle. bir ben değilimdir di mi? ne zaman geçiyor?
oluyor mu sizde de böyle. bir ben değilimdir di mi? ne zaman geçiyor?
Bi' kabustan uyandım, ne derler bilirsiniz, kabustan uyanan hemen uyuyamaz diye. Öyle oldu, bu rüyaların etkisinden nasıl çıkıp da hemen çat diye uyuyabiliyorsunuz ? Ben uyuyamıyorum tekrardan.
Uyandım ve birkaç arkadaşımızla telefon görüşmesi yaptık onlarla konuşurken 2. kez aklıma geldi(daha önce de bunu değerlendirdiğimi farkettim); bence insanın aslı, o kabustan uyandığında hissettiklerinden ibaret; tedirgin,ürkek ve güvensiz. serçe gibi mesela, ormandaki ceylan gibi.
Ama bu Dünya Hayatı içinde, artık kendi kurduğu(!) güvenli alanlardan mıdır yoksa efsunlu bi' aksiyondan mıdır- nedir bilmiyorum fakat insanı uyuşturan gerçeklikten koparan bir ''Peri tozu'' olduğunu düşünüyorum.(neredeyse eminim)
Işık, karanlık ya da hayat insanı uyuşturuyor. Yaşamın sürekliliği dahilindeki kaos - kazanımlar ve bu kazanımların sonucunda mahirliklerin getirisi olan refleksi hamleler ve bu hamlelerin doğurduğu beklentiler. Bu süreç insanı sahip olmadığı bir güç illüzyonuna sokuyor.
Bilmiyorum belki insan yaşamadan hissedemiyordur gerçeği, yani gözünde ya küçümsüyor ya da büyütüyordur tam betimleyemediğinden ama hayatın içinde normalde tahammül edilemeyecek olaylar sıra arkadaşımızın ya da bi' tanıdığımızın tanıdığının başına gelebiliyor, ve kimse hiçbirşey yapmıyor.
Hani gelişmeli video oyunlarında olsa, karakteri silip yeniden yeni karakterle başlayacağınız türden şeyler.
insan sanırım, yaşamını hiçbir anlamıyla tamamen silemediği için, intibak gücü de içinden geliyor. Aslında güç kelimesi yanlış oldu, zaruret.
Mesela o otel lobisinde bıçakla öldürülen kadın geldi aklıma, ya da 2 kızı babaları tarafından öldürülen annenin delirme(benzetme yapıyorum) anı veya da zorla senet imzalatılmış ve hayatını bu çıkmazda sürdürmeye çalışan insanlar-başkalarının borçlarına kefil olup hayatları mahvolmuş kişiler-dolandırılanlar.
Ne tuhaf, devlet bunlar için herhangi bir hamle yapmıyor, insanlar en fazla hikaye malzemesi haline getirip 'norm'alleştiryorlar. ''vah vah-tüh tüh'' ile ''haketmiştir p.z.v.n.k'' arasında gidip gelen bir diyagramdan kendilerine en yakınını işaretleyip refleks belirtiyorlar. inandığı refleks neyse ona dair hamle yapan yok. Korkaklık.
Sanırım, yani bence bu en büyük korkaklık, sorsan ''gardaş sen delikanlı mısın'' diye bunu hakaret sayacak adam bu tür olaylar karşısında ki yaklaşımını ''normal''(kalın a ile-normal)leştirmiş peyda oluyor. Toplum onu, toplum diye birşey var tuhaflıkların kaynağı. Neyse,
başına kötü bir olay gelmiş tonla insan var bunların dertleri var, gayrimenkul ailelere sahip insanlar var e bunların da dertleri var, dünyaya taş taşımaya gelmiş insanlar var- allah sizi inandırsın bunların da dertleri var. Ece Erken'in derdi var mesela biriniz de çıkıp ona bi' yardımcı olmuyorsunuz. Ece hanım mazur görsün lütfen misal olsun diye ismini kullandım, herkesin tanıdığı ünlü kişisi diye.
Allah derdinizi unutturacak başka bir dert vermesin.
Duyuruyu ana sayfada yer kaplamasın diye gönül işlerinde açıyorum, karı-kız mevzusu değil, gerçi şimdi bu uyarıyı sona yazmamız da hiç olmadı, başa yazmalıydık esasında. Neyse.
Sizin insanlara yardım etmeyişinizin bahanesi nedir, ben bu hayatta en çok bunu merak ediyorum her sohbetimde.
Uyandım ve birkaç arkadaşımızla telefon görüşmesi yaptık onlarla konuşurken 2. kez aklıma geldi(daha önce de bunu değerlendirdiğimi farkettim); bence insanın aslı, o kabustan uyandığında hissettiklerinden ibaret; tedirgin,ürkek ve güvensiz. serçe gibi mesela, ormandaki ceylan gibi.
Ama bu Dünya Hayatı içinde, artık kendi kurduğu(!) güvenli alanlardan mıdır yoksa efsunlu bi' aksiyondan mıdır- nedir bilmiyorum fakat insanı uyuşturan gerçeklikten koparan bir ''Peri tozu'' olduğunu düşünüyorum.(neredeyse eminim)
Işık, karanlık ya da hayat insanı uyuşturuyor. Yaşamın sürekliliği dahilindeki kaos - kazanımlar ve bu kazanımların sonucunda mahirliklerin getirisi olan refleksi hamleler ve bu hamlelerin doğurduğu beklentiler. Bu süreç insanı sahip olmadığı bir güç illüzyonuna sokuyor.
Bilmiyorum belki insan yaşamadan hissedemiyordur gerçeği, yani gözünde ya küçümsüyor ya da büyütüyordur tam betimleyemediğinden ama hayatın içinde normalde tahammül edilemeyecek olaylar sıra arkadaşımızın ya da bi' tanıdığımızın tanıdığının başına gelebiliyor, ve kimse hiçbirşey yapmıyor.
Hani gelişmeli video oyunlarında olsa, karakteri silip yeniden yeni karakterle başlayacağınız türden şeyler.
insan sanırım, yaşamını hiçbir anlamıyla tamamen silemediği için, intibak gücü de içinden geliyor. Aslında güç kelimesi yanlış oldu, zaruret.
Mesela o otel lobisinde bıçakla öldürülen kadın geldi aklıma, ya da 2 kızı babaları tarafından öldürülen annenin delirme(benzetme yapıyorum) anı veya da zorla senet imzalatılmış ve hayatını bu çıkmazda sürdürmeye çalışan insanlar-başkalarının borçlarına kefil olup hayatları mahvolmuş kişiler-dolandırılanlar.
Ne tuhaf, devlet bunlar için herhangi bir hamle yapmıyor, insanlar en fazla hikaye malzemesi haline getirip 'norm'alleştiryorlar. ''vah vah-tüh tüh'' ile ''haketmiştir p.z.v.n.k'' arasında gidip gelen bir diyagramdan kendilerine en yakınını işaretleyip refleks belirtiyorlar. inandığı refleks neyse ona dair hamle yapan yok. Korkaklık.
Sanırım, yani bence bu en büyük korkaklık, sorsan ''gardaş sen delikanlı mısın'' diye bunu hakaret sayacak adam bu tür olaylar karşısında ki yaklaşımını ''normal''(kalın a ile-normal)leştirmiş peyda oluyor. Toplum onu, toplum diye birşey var tuhaflıkların kaynağı. Neyse,
başına kötü bir olay gelmiş tonla insan var bunların dertleri var, gayrimenkul ailelere sahip insanlar var e bunların da dertleri var, dünyaya taş taşımaya gelmiş insanlar var- allah sizi inandırsın bunların da dertleri var. Ece Erken'in derdi var mesela biriniz de çıkıp ona bi' yardımcı olmuyorsunuz. Ece hanım mazur görsün lütfen misal olsun diye ismini kullandım, herkesin tanıdığı ünlü kişisi diye.
Allah derdinizi unutturacak başka bir dert vermesin.
Duyuruyu ana sayfada yer kaplamasın diye gönül işlerinde açıyorum, karı-kız mevzusu değil, gerçi şimdi bu uyarıyı sona yazmamız da hiç olmadı, başa yazmalıydık esasında. Neyse.
Sizin insanlara yardım etmeyişinizin bahanesi nedir, ben bu hayatta en çok bunu merak ediyorum her sohbetimde.
Merhaba dostlar,
-dikkat biraz uzun olabilir-
Yaklaşık 2 senelik evliyiz. Birkaç gün evvel evde oturuyoruz karım çay yapmıştı sağolsun içtik. Fincanı koltuğun elimi de zaman zaman dayadığım yanına bırakmıştım. Çay bitti, aradan bir saat kadar geçti, fincanı bıraktığım yeri tamamen unutmuşum, güzel bir dirsek darbesiyle şangır diye koltuğun arkasına düşürüverdim. İçinde yarım yudum kadar çay vardı döküldü haliyle birazı duvara da geldi.
Buraya kadar normal (bence) sonrasında olanlar:
- Ya napıyosun aşkım yaa off.
- Tamam ya pardon, ben halledicem şimdi hemen.
- Ya hallet halletme zaten çok dikkatsizsin, o oraya koyulmaz, daha önce de söyledim sana.
- Kaza yahu, iki dakkaya tertemiz yapıcam koltukta bişi yok.
- Ama sana dedim dimi, bak dikkatsizsin nolcak şimdi orası, kendi bıraktığın yerden düşürdün.
Tansiyon artmaktadır. Mutfağa gidilir ıslak mendil alınır. Çünkü saten boyalı duvar ve parke harici bi yere gelmemiştir, yüzeysel yani.
- Ya bi insana söylersin de yine mi yapar, çocuk olsan neyse ya.
- Bak, kasten yapmadım, oldu bi kere.
- Takımda eksildi şimdi, varya bu kadar olunur yani.
Kaynama noktası aşılmıştır. Artık gelsin bağırmalar.
- Ben türkçe konuşmuyor muyum! Kaza. Neymiş kaza.
- Kaza üstüne kaza, bıktım artık.
- SENİN ŞUAN CANIN SAĞOLSUN DEMEN GEREKMİYOR MU? CANA MI KIYDIK YA.
- BIKTIM ARTIK ANLADIN MI ETRAFINA Bİ BAKMIYOSUN.
- YA ZATEN BENİM DE HOŞUMA GİTMEYEN BİŞEY AMA SEN KÖRÜKLÜYOSUN DAHA ÇOK.
- BAK SANA SÖYLEDİKLERİMLE İLGİLİ, SENİN EVLE İLGİLENMEMENLE İLGİLİ ÜST KATIN KAPI KİLİDİNİ TAMİR DEDİM ONUDA ÖTELEDİN. EVİ ÖNEMSEMİYOSUN.
- ALLAHIM YARABBİM, YAHU BARDAK BU BARDAK. NE EVİ NE KİLİDİ. AYRICA BAKTIM KİLİT SAĞLAM.
- BENDE İLGİLENMEYECEĞİM ARTIK ÇÖKSÜN EV.
- DOKTORA GİDELİM Mİ İSTERSEN?
- TEMİZLERKEN ZATEN İNSANIN CANINA YETİYOR, SENDE BATIR HER AKŞAM.
- FESUPANNALLAH.
Bu arada çoktan temizlik yapılmış bitirilmiştir, hatta ıslak mendile çaydan çok toz gelmiştir.
- SEN BENİM SEVMEDİKLERİMİ ÇOK İYİ BİLİYORSUN AMA BU KONUDA KENDİNİ HİÇ KASMIYOSUN.
- YETER YA ÇOCUK GİBİ AZARLANMAZ. OTUZ YAŞINDA İNSANIZ BU NEDİR BÜYÜTÜLECEK BU KADAR.
- EVET OTUZ YAŞINDASIN AMA ÇOCUKTAN BEKLENECEK HAREKETLER YAPIYOSUN.
(İç ses: elim kırılsın inşallah.)
- BAK BENİMDE DİKKAT EDİP SENİN ETMEDİĞİN ŞEYLER VAR AMA BÖYLE BÖYLE DİLE GETİRMİYORUM.
- NEYMİŞ ONLAR ACABA.
Hemen 2 güçlü iyi verilir. Savunma olarak mazeret sıralanması izlenir.
- DEMEK Kİ SÖYLEMEK VAR, BİDE AZARLAR GİBİ SÖYLEMEK VAR.
- DİKKATSİZSİN İŞTE HEMDE GENELDE.
- ALLAH BU AKŞAM SANA BİR KOZ VERDİ DİYE SON GRAMINA KADAR KULLANIYORSUN.
Söylememe gerek var mı bilmem ama erkek olan benim . Bu böyle yarım saat kadar daha gitti.
Netice: 24 saat küs kalma. Gün içinde hiç mesaj yazmama (karşılıklı). Nota verme. Stratejik derinlik.
Soru: Şimdi ne yapmak lazım gelir, o mu haklı, sussam daha mı iyi olurdu yoksa daha mı beter. Tekrarında ne halt etmeli. Bir işe girse psiko ruh haline faydası olur mu?
edit: 10 yıllık sağlık sektörü deneyimi var (laboratuvar teksnisyeni) çalışmıyor, çocuk yok.
-dikkat biraz uzun olabilir-
Yaklaşık 2 senelik evliyiz. Birkaç gün evvel evde oturuyoruz karım çay yapmıştı sağolsun içtik. Fincanı koltuğun elimi de zaman zaman dayadığım yanına bırakmıştım. Çay bitti, aradan bir saat kadar geçti, fincanı bıraktığım yeri tamamen unutmuşum, güzel bir dirsek darbesiyle şangır diye koltuğun arkasına düşürüverdim. İçinde yarım yudum kadar çay vardı döküldü haliyle birazı duvara da geldi.
Buraya kadar normal (bence) sonrasında olanlar:
- Ya napıyosun aşkım yaa off.
- Tamam ya pardon, ben halledicem şimdi hemen.
- Ya hallet halletme zaten çok dikkatsizsin, o oraya koyulmaz, daha önce de söyledim sana.
- Kaza yahu, iki dakkaya tertemiz yapıcam koltukta bişi yok.
- Ama sana dedim dimi, bak dikkatsizsin nolcak şimdi orası, kendi bıraktığın yerden düşürdün.
Tansiyon artmaktadır. Mutfağa gidilir ıslak mendil alınır. Çünkü saten boyalı duvar ve parke harici bi yere gelmemiştir, yüzeysel yani.
- Ya bi insana söylersin de yine mi yapar, çocuk olsan neyse ya.
- Bak, kasten yapmadım, oldu bi kere.
- Takımda eksildi şimdi, varya bu kadar olunur yani.
Kaynama noktası aşılmıştır. Artık gelsin bağırmalar.
- Ben türkçe konuşmuyor muyum! Kaza. Neymiş kaza.
- Kaza üstüne kaza, bıktım artık.
- SENİN ŞUAN CANIN SAĞOLSUN DEMEN GEREKMİYOR MU? CANA MI KIYDIK YA.
- BIKTIM ARTIK ANLADIN MI ETRAFINA Bİ BAKMIYOSUN.
- YA ZATEN BENİM DE HOŞUMA GİTMEYEN BİŞEY AMA SEN KÖRÜKLÜYOSUN DAHA ÇOK.
- BAK SANA SÖYLEDİKLERİMLE İLGİLİ, SENİN EVLE İLGİLENMEMENLE İLGİLİ ÜST KATIN KAPI KİLİDİNİ TAMİR DEDİM ONUDA ÖTELEDİN. EVİ ÖNEMSEMİYOSUN.
- ALLAHIM YARABBİM, YAHU BARDAK BU BARDAK. NE EVİ NE KİLİDİ. AYRICA BAKTIM KİLİT SAĞLAM.
- BENDE İLGİLENMEYECEĞİM ARTIK ÇÖKSÜN EV.
- DOKTORA GİDELİM Mİ İSTERSEN?
- TEMİZLERKEN ZATEN İNSANIN CANINA YETİYOR, SENDE BATIR HER AKŞAM.
- FESUPANNALLAH.
Bu arada çoktan temizlik yapılmış bitirilmiştir, hatta ıslak mendile çaydan çok toz gelmiştir.
- SEN BENİM SEVMEDİKLERİMİ ÇOK İYİ BİLİYORSUN AMA BU KONUDA KENDİNİ HİÇ KASMIYOSUN.
- YETER YA ÇOCUK GİBİ AZARLANMAZ. OTUZ YAŞINDA İNSANIZ BU NEDİR BÜYÜTÜLECEK BU KADAR.
- EVET OTUZ YAŞINDASIN AMA ÇOCUKTAN BEKLENECEK HAREKETLER YAPIYOSUN.
(İç ses: elim kırılsın inşallah.)
- BAK BENİMDE DİKKAT EDİP SENİN ETMEDİĞİN ŞEYLER VAR AMA BÖYLE BÖYLE DİLE GETİRMİYORUM.
- NEYMİŞ ONLAR ACABA.
Hemen 2 güçlü iyi verilir. Savunma olarak mazeret sıralanması izlenir.
- DEMEK Kİ SÖYLEMEK VAR, BİDE AZARLAR GİBİ SÖYLEMEK VAR.
- DİKKATSİZSİN İŞTE HEMDE GENELDE.
- ALLAH BU AKŞAM SANA BİR KOZ VERDİ DİYE SON GRAMINA KADAR KULLANIYORSUN.
Söylememe gerek var mı bilmem ama erkek olan benim . Bu böyle yarım saat kadar daha gitti.
Netice: 24 saat küs kalma. Gün içinde hiç mesaj yazmama (karşılıklı). Nota verme. Stratejik derinlik.
Soru: Şimdi ne yapmak lazım gelir, o mu haklı, sussam daha mı iyi olurdu yoksa daha mı beter. Tekrarında ne halt etmeli. Bir işe girse psiko ruh haline faydası olur mu?
edit: 10 yıllık sağlık sektörü deneyimi var (laboratuvar teksnisyeni) çalışmıyor, çocuk yok.
sanıyorum bu kadarı herkesin başına gelmiştir; eski sevgili bu, alameti farikası durup dururken özlemek zaten.
ama bu seferkinin sıkıntısı "görüştüğü" birinin olması.
ayrılırken "dost kalalım" demiştik, nispeten uzun süreli bir ilişkiydi; baktık ki ilişkinin devamından beklenti ikimiz için aynı değil, olaysız dağıldık. akabinde çat diye mesaj attı ben biriyle görüşsem üzülür müsün diye, yok dedim bana ne bitti iş nasıl olsa, ne istiyorsan yap. koydu mu koydu ama bitti gitti yani, çok da uzatmadım zaten içimde de. fotoğraflar paylaşıldı sağda solda, reklamı yapıldı yani. sonra bu yazmaya devam etti normal, ki konuşuruz diyorduk zaten, ortak spesifik zevkler ve saire...
bir kere dedi buluşalım özledim, arkadaşça olmayan bir üslupla. sevgilin ne der bu işe dedim, bozuldu, sevgili demeyelim şuna dedi, bana bi daha böyle şeyler söyleme dedi. peki dedim ama konuşmaları hep kısa tutmaya çalışıyorum o günden beri, hoş bir durum değil.
bu en son 2 gün önce bi daha yazdı konuşma arasında özledim diye. unutamamış belli, ki söz konusu benim yani, TABİİ Kİ ÖYLE KOLAY UNUTAMAZ!
ama baktım hala çocukla fotoğrafları duruyor.
ben çocuğa ulaşıp söylesem mi sevgiline sahip çık diye şasjkdas.
ya bi de işin i sense much gavatlık in you kısmı var, galiba bu çocuğa benden bahsetmiş. ortak olduğumuz bir facebook grubunda paylaşımlarımı beğendi bikaç kez bu tip, ftw?!
kızı insan olarak çok seviyorum, üzmek istemiyorum, sevgilin varken bana bu tip şeyler söyleme diye ciddi konuşsam hem üzülür hem de benimle bir daha konuşmaz. benim için çok sorun değil, neredeyse tüm eski sevgilileriyle kanlı bıçaklı olarak ayrılan biri olarak ortada bir sorun olduğunu düşünüyorum zaten :D
ama kız üzülür yani, düşününce "takıldığı" biri için bir arkadaş kaybetmeyi istemeyebilir. ama arkadaşı gibi de davranmıyor. bir daha olmayacağını, benim kararlı olduğumu biliyor öbür yandan da.
napam?
ama bu seferkinin sıkıntısı "görüştüğü" birinin olması.
ayrılırken "dost kalalım" demiştik, nispeten uzun süreli bir ilişkiydi; baktık ki ilişkinin devamından beklenti ikimiz için aynı değil, olaysız dağıldık. akabinde çat diye mesaj attı ben biriyle görüşsem üzülür müsün diye, yok dedim bana ne bitti iş nasıl olsa, ne istiyorsan yap. koydu mu koydu ama bitti gitti yani, çok da uzatmadım zaten içimde de. fotoğraflar paylaşıldı sağda solda, reklamı yapıldı yani. sonra bu yazmaya devam etti normal, ki konuşuruz diyorduk zaten, ortak spesifik zevkler ve saire...
bir kere dedi buluşalım özledim, arkadaşça olmayan bir üslupla. sevgilin ne der bu işe dedim, bozuldu, sevgili demeyelim şuna dedi, bana bi daha böyle şeyler söyleme dedi. peki dedim ama konuşmaları hep kısa tutmaya çalışıyorum o günden beri, hoş bir durum değil.
bu en son 2 gün önce bi daha yazdı konuşma arasında özledim diye. unutamamış belli, ki söz konusu benim yani, TABİİ Kİ ÖYLE KOLAY UNUTAMAZ!
ama baktım hala çocukla fotoğrafları duruyor.
ben çocuğa ulaşıp söylesem mi sevgiline sahip çık diye şasjkdas.
ya bi de işin i sense much gavatlık in you kısmı var, galiba bu çocuğa benden bahsetmiş. ortak olduğumuz bir facebook grubunda paylaşımlarımı beğendi bikaç kez bu tip, ftw?!
kızı insan olarak çok seviyorum, üzmek istemiyorum, sevgilin varken bana bu tip şeyler söyleme diye ciddi konuşsam hem üzülür hem de benimle bir daha konuşmaz. benim için çok sorun değil, neredeyse tüm eski sevgilileriyle kanlı bıçaklı olarak ayrılan biri olarak ortada bir sorun olduğunu düşünüyorum zaten :D
ama kız üzülür yani, düşününce "takıldığı" biri için bir arkadaş kaybetmeyi istemeyebilir. ama arkadaşı gibi de davranmıyor. bir daha olmayacağını, benim kararlı olduğumu biliyor öbür yandan da.
napam?
Selam
Kendimde keşfettiğim bir durum bu, önemli bulduğum bilgileri her ne formatta olursa olsun (yazı ses resim video kitap vs) sahiplenmek ve biriktirip depolamak ihtiyacı. Buna resmen ihtiyaç duyuyorum ve eğer es geçersem yapmazsam çok rahatsız huzursuz hissediyorum.
Mevzu sanırım kaybetme korkusu ve güvensizlik hissi. Bu duygular bana her olumsuzluğu yaptırıyor, kilom da bunların marifeti mesela.
Yani şimdi bundan nasıl kurtulacağımı sormak abes, doktora psikoloğa gitmek lazım, vs vs vs. Biliyoz. Ama içimden atmak istedim, anlatmak boşaltmak istedim...
Eğer bu duyguları bir şekilde yenip tedavi eden varsa nasıl yaptığını öğrenmek isterim...
Kendimde keşfettiğim bir durum bu, önemli bulduğum bilgileri her ne formatta olursa olsun (yazı ses resim video kitap vs) sahiplenmek ve biriktirip depolamak ihtiyacı. Buna resmen ihtiyaç duyuyorum ve eğer es geçersem yapmazsam çok rahatsız huzursuz hissediyorum.
Mevzu sanırım kaybetme korkusu ve güvensizlik hissi. Bu duygular bana her olumsuzluğu yaptırıyor, kilom da bunların marifeti mesela.
Yani şimdi bundan nasıl kurtulacağımı sormak abes, doktora psikoloğa gitmek lazım, vs vs vs. Biliyoz. Ama içimden atmak istedim, anlatmak boşaltmak istedim...
Eğer bu duyguları bir şekilde yenip tedavi eden varsa nasıl yaptığını öğrenmek isterim...
Biri size;
“Her gun mesajlasmak zorunda degiliz. Bu konu da kendini zorunlu hissetmeni istemem.”
Diye mesaj atsaydi ne hissederdiniz?
Bosverin olayin detayini metayini bu mesaj size ne hissettirirdi?
“Her gun mesajlasmak zorunda degiliz. Bu konu da kendini zorunlu hissetmeni istemem.”
Diye mesaj atsaydi ne hissederdiniz?
Bosverin olayin detayini metayini bu mesaj size ne hissettirirdi?
Bir insanın eskiden birlikte olduğu insanlar onun karakteri hakkında bilgi verir mi?
Sevgilimin benden önce birlikte olduğu kişileri kazara öğrenmiş oldum. Hepsi de gereksiz aptal saptal tipler.
Haliyle bi soğuma geldi.
Bu normal mi? Bildiğimi bilmiyor. Yüzüne haykırıp rahatlamak istiyorum.
Sevgilimin benden önce birlikte olduğu kişileri kazara öğrenmiş oldum. Hepsi de gereksiz aptal saptal tipler.
Haliyle bi soğuma geldi.
Bu normal mi? Bildiğimi bilmiyor. Yüzüne haykırıp rahatlamak istiyorum.
Bir önceki soruda biraz derdimi anlattım ama
Fuckbody ile alakalı soru daha çok ilgi çekti benim soruma cevap gelmedi
Benim gibi ilişkisi olmayan duyuru sakinleri niye ilişkimiz yok njye yalnız yaşlanıyoruz biz?
Fuckbody ile alakalı soru daha çok ilgi çekti benim soruma cevap gelmedi
Benim gibi ilişkisi olmayan duyuru sakinleri niye ilişkimiz yok njye yalnız yaşlanıyoruz biz?
Şeyler başıniza geldimi hiç,benim şu son zamanlarda hep geliyor.
Yalnizim..
Kimse yok hayatımda,31 yaşındayım iyi denilecek bir pozisyondayim
Elim ayağım düzgün,iyide biriyim,oturmasını kalkmasını konuşmasını da kendi çapımda becerdigimi düşünüyorum(en azından çevremden gelen yorumlar boyle)
Ama niye yalnızım onu anlamiyorum işte,neyi yanlış yapıyorum.
İzmir deyim fazla arkadaş çevremde yok,çeşitli aplikasyon lardan tanıştığım kişiler oluyor 1-2 gün sonra bulusuyoruz,herşey çok güzel yemekler sohbetler falan ama ertesi günü şöyle bir mesaj la karşılaşıyorum "işte john çok iyisin bla bla bla ama uyusmiyacagimizi düşünüyorum,kusura bakma görüşmek istemiyorum"mesela ben bi sözünden bi bakışından anliyabiliyorum olmuyacagini ama bu mesajı görünce önceden takmıyordum,ama şimdiler de üzülmeye basladim
Kafayı yicem ya sorun nerde anlamıyorum
Yalnizim..
Kimse yok hayatımda,31 yaşındayım iyi denilecek bir pozisyondayim
Elim ayağım düzgün,iyide biriyim,oturmasını kalkmasını konuşmasını da kendi çapımda becerdigimi düşünüyorum(en azından çevremden gelen yorumlar boyle)
Ama niye yalnızım onu anlamiyorum işte,neyi yanlış yapıyorum.
İzmir deyim fazla arkadaş çevremde yok,çeşitli aplikasyon lardan tanıştığım kişiler oluyor 1-2 gün sonra bulusuyoruz,herşey çok güzel yemekler sohbetler falan ama ertesi günü şöyle bir mesaj la karşılaşıyorum "işte john çok iyisin bla bla bla ama uyusmiyacagimizi düşünüyorum,kusura bakma görüşmek istemiyorum"mesela ben bi sözünden bi bakışından anliyabiliyorum olmuyacagini ama bu mesajı görünce önceden takmıyordum,ama şimdiler de üzülmeye basladim
Kafayı yicem ya sorun nerde anlamıyorum
Soru olarak açtım kutlamak istersiniz belki diye. :)
onlarca kez şahit oldum: duygusallık ve cinsellik barındırmayan kadın-erkek arkadaşlığında erkeğin aklından cinsellik geçiyor. ciddi ya da şaka...
kadınların aklından da geçiyor mu acaba böyle ihtimaller yoksa çok mu masumlar?
kadınların aklından da geçiyor mu acaba böyle ihtimaller yoksa çok mu masumlar?
Merhaba,
4 aylık birliktelik,
Müzik sever, gitar ve piyano çalıyor, şarkı söylüyor,
Vegan,
Matematik mühendisliği okuyor,
22 yaşında,
Peluş da seviyor ama hali hazırda 3 4 tane var,
Baykuş seviyor,
Sia, Adele seviyor,
Modern Family, Friends, stranger things seviyor.
Haftaya doğumgünü, ne yapsam ne alsam bilemedim hiç, bir yardım lütfen.
Teşekkürler
4 aylık birliktelik,
Müzik sever, gitar ve piyano çalıyor, şarkı söylüyor,
Vegan,
Matematik mühendisliği okuyor,
22 yaşında,
Peluş da seviyor ama hali hazırda 3 4 tane var,
Baykuş seviyor,
Sia, Adele seviyor,
Modern Family, Friends, stranger things seviyor.
Haftaya doğumgünü, ne yapsam ne alsam bilemedim hiç, bir yardım lütfen.
Teşekkürler
Merhaba,
sevgili ekşiciler şuan yaşadığım durum hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. aynı şirkette ama farklı şubelerde çalışan biriyle görüşüyorum. çok olmadı ilişkimiz başlayalı. geçen gece erkek arkadaşımla birlikteydik. bir keresinde telefon şifresini bana söylemişti. benimde aklımda kaldı.(kadınlar böyle şeyleri asla unutmazlar.) o uyurken aldım telefonu wc ye gittim. telefonu yanımdayken uçak moduna almış hiç bildirim felan gelmedi tabi o zamanlar. uçak modundan bir çıktım. bildirimler yağmur gibi yağıyor. mesaj önizlemesi açık olduğu için görüldü yapmadan gelen mesajlara baktım. birde ne göreyim aşkım diye mesaj atmış bir kız. numarayı kendi telefonuma bir yazdım Allahım birde ne göreyim eski kız arkadaşım.( ben bu kızın eşini tanıyordum, eşi benden rica etmişti.kardeşim eşim iş arıyor yardımcı olurmusun diye.ortalama 2 sene önce. bende yardımcı oldum kızı işe aldırdım felan.sonra kız yönetimizle tartışıp işi bırakmıştı.farklı bir firma adına gene bizde çalışmaya başlamıştı.neyse arada görüp selam veriyordum.konuştuğumuzda eşiyle boşanmak üzere olduklarını sölemişti. ki ben bu insanların evine girdim defalarca.yemeklerini yedim.bu sebeple bu yaşananlara çok üzülmüştüm.hep barışmalarını tavsiye ettim )her neyse şimdi şok geçirmiş şekilde napcağımı bilemez haldeyim. ayrıca çocuğun sadece mesajlarını okumadım. tüm sosyal medya şifrelerini kaydettiği bir dosya var onu indirdim telefonuma.çocuktan da acayip hoşlanıyorum. napcağımı bilemedim.ki sanıyorum ki sadece o evli kız yok hayatında.baya bir kişiyi beraber idare ediyor. ayrıl siktir et boşver demeyin. bunları söylemek çok basit gerçekten
sevgili ekşiciler şuan yaşadığım durum hakkında fikirlerinize ihtiyacım var. aynı şirkette ama farklı şubelerde çalışan biriyle görüşüyorum. çok olmadı ilişkimiz başlayalı. geçen gece erkek arkadaşımla birlikteydik. bir keresinde telefon şifresini bana söylemişti. benimde aklımda kaldı.(kadınlar böyle şeyleri asla unutmazlar.) o uyurken aldım telefonu wc ye gittim. telefonu yanımdayken uçak moduna almış hiç bildirim felan gelmedi tabi o zamanlar. uçak modundan bir çıktım. bildirimler yağmur gibi yağıyor. mesaj önizlemesi açık olduğu için görüldü yapmadan gelen mesajlara baktım. birde ne göreyim aşkım diye mesaj atmış bir kız. numarayı kendi telefonuma bir yazdım Allahım birde ne göreyim eski kız arkadaşım.( ben bu kızın eşini tanıyordum, eşi benden rica etmişti.kardeşim eşim iş arıyor yardımcı olurmusun diye.ortalama 2 sene önce. bende yardımcı oldum kızı işe aldırdım felan.sonra kız yönetimizle tartışıp işi bırakmıştı.farklı bir firma adına gene bizde çalışmaya başlamıştı.neyse arada görüp selam veriyordum.konuştuğumuzda eşiyle boşanmak üzere olduklarını sölemişti. ki ben bu insanların evine girdim defalarca.yemeklerini yedim.bu sebeple bu yaşananlara çok üzülmüştüm.hep barışmalarını tavsiye ettim )her neyse şimdi şok geçirmiş şekilde napcağımı bilemez haldeyim. ayrıca çocuğun sadece mesajlarını okumadım. tüm sosyal medya şifrelerini kaydettiği bir dosya var onu indirdim telefonuma.çocuktan da acayip hoşlanıyorum. napcağımı bilemedim.ki sanıyorum ki sadece o evli kız yok hayatında.baya bir kişiyi beraber idare ediyor. ayrıl siktir et boşver demeyin. bunları söylemek çok basit gerçekten
Diyelim deli gibi aşk yaşadığınız karşı cins evlenirken sizden evlilik sözleşmesi istedi. Bu durum tabi ilk duyulduğunda kulağa hoş gelmiyor. Sen evliliğin daha başında ayrılma ihtimalini düşünüyorsun. Evlilik hayat boyu birlikte olma sözü sonuçta, bu sözü verirken bir takım tereddütlerinin, güvensizliklerinin olduğunu gösteriyor evlilik sözleşmesi.
Diğer bir yandan mantıklı düşününce de evliliklerin neredeyse yarısı boşanma ile sonuçlanıyor ya da mutsuz bir şekilde sürdürülmeye çalışılan evliliklerde dolu her yer. Bu insanların hiçbiri yola boşanacağız, mutsuz olacağız diye başlamıyor doğal olarak. Seneler içerisinde neler yaşanacağını, aynı evi paylaşınca herşeyin aynı kalıp kalmayacağını, insanların zaman değişip değişmeyeceğini nasıl bilebilirsiniz ki?
Sonuç olarak sorum şu: Evlenme aşamasındayken size evlilik sözleşmesi teklif edilse ne düşünürdünüz?
Diğer bir yandan mantıklı düşününce de evliliklerin neredeyse yarısı boşanma ile sonuçlanıyor ya da mutsuz bir şekilde sürdürülmeye çalışılan evliliklerde dolu her yer. Bu insanların hiçbiri yola boşanacağız, mutsuz olacağız diye başlamıyor doğal olarak. Seneler içerisinde neler yaşanacağını, aynı evi paylaşınca herşeyin aynı kalıp kalmayacağını, insanların zaman değişip değişmeyeceğini nasıl bilebilirsiniz ki?
Sonuç olarak sorum şu: Evlenme aşamasındayken size evlilik sözleşmesi teklif edilse ne düşünürdünüz?
Haftanın sonuna gelmişken, can sıkıntısından ölüyorken...
www.youtube.com
ps: south park içerir
müzik önerisi varsa alırım...
www.youtube.com

ps: south park içerir
müzik önerisi varsa alırım...
Kadınlar gerçekten kaslı erkeklerden tahrik mi oluyorlar. O zaman yaşlı adamlarla birlikte olan ilik gibi kızlar midesiz mi. Demek ki kas falan isi kolpa. Kadınlar erkeklerin fiziginden baska seylere onem veriyorlar. Hatta ben kadınların erkeklere karşı cinsel çekim hissetmediklerini sadece islerine geldiği için erkege katlandiklarini düşünüyorum. Sonuçta kadinlara yönelik erotik dergi yok. Belki özel bir soru ama merak iste isteyen özelden de yazabilir kızlar sizi tahrik eden düşünce kaslı erkek bedeni midir nedir?
Ne sıklıkla cinsel birleşme yaşıyorsunuz haftada/gecede ve çarşaf işini ne yapıyorsunuz?
Teşekkürler
Teşekkürler
Nasıl karşıladınız/atlattınız?
Ben ölecek kadar çok seviyordum, öğrendim ve anında bitirdim. Yanan bir ateşin buz hissi vermesi gibi.
Ben ölecek kadar çok seviyordum, öğrendim ve anında bitirdim. Yanan bir ateşin buz hissi vermesi gibi.
doğru kategori mi bilmiyorum ama burasıdır heralde
önümüzdeki hafta izinliyim. yani bu cumadan önümüzdeki pazara kadar boş olacağım. canım sıkılıyor ve yaşadığım yer oldukça sıkıcı.
gel beraber takılırız diyen veya şuraya gidicez sende gelebilirsin diyenleriniz var mı ?
not: sürenin tamamı olmasa da olur. yani aslında 1-2 gün bile yeterli olabilir.
önümüzdeki hafta izinliyim. yani bu cumadan önümüzdeki pazara kadar boş olacağım. canım sıkılıyor ve yaşadığım yer oldukça sıkıcı.
gel beraber takılırız diyen veya şuraya gidicez sende gelebilirsin diyenleriniz var mı ?
not: sürenin tamamı olmasa da olur. yani aslında 1-2 gün bile yeterli olabilir.
İlk ifşa olayım. Nasıl oluyor bu işler tam bilemedim. Benim kız bu işte.
Olumsuz yanları epey var ama olumlu tarafları nelerdir?
Kısmetse ilk adımı attık ama kafamda deli sorular...
(36m)
Kısmetse ilk adımı attık ama kafamda deli sorular...
(36m)
Ne kadar sure kaliyorsunuz bir arada, mesela cuma size geliyor pazartesiye kadar mi?
yılbası gecesini kız arkadasımla birlikte besiktasta gecirdik. gece 02:45 e kadar birlikteydik. kız tarafı pendikte oturuyor ben de hadımkoyde yani metrobüs ile beylikdüzünden sonra otobüse binicem vs.
kız arkadasımı 02:45 te kadıkoy dolmusuna bindirdim ve dolmus dolup kalkana kadar bekledim. bu sırada hem netten kadıkoy pendik otobüs saatlerine baktım sabaha kadar var oldugunu ögrendik. ayrıca dolmus söförüde kadıkoyde pendik minibüsleri kalkıyor dedi.
onun kadıkoyden pendige gitmesi 2 saat civari benimde besiktastan eve gelme sürem 2 saat. 2de ayrıldık 4 te evde oldum. pendige kadar birakıp dönsem düsünün artık evde kacta olurum.
kız beni bırakmayıldın tek basıma, kadın basıma o saatte gittim vs dedi. ablası bi dünya soylenmiş.
bir arkadası bosanma sebebi. vs demiş. yaslar 35 ve 30
dolmusta arkadasın yanına tek basına bir kadın daha binmişti bu arada onu da belirtttim.
yorum sizlerin
kız arkadasımı 02:45 te kadıkoy dolmusuna bindirdim ve dolmus dolup kalkana kadar bekledim. bu sırada hem netten kadıkoy pendik otobüs saatlerine baktım sabaha kadar var oldugunu ögrendik. ayrıca dolmus söförüde kadıkoyde pendik minibüsleri kalkıyor dedi.
onun kadıkoyden pendige gitmesi 2 saat civari benimde besiktastan eve gelme sürem 2 saat. 2de ayrıldık 4 te evde oldum. pendige kadar birakıp dönsem düsünün artık evde kacta olurum.
kız beni bırakmayıldın tek basıma, kadın basıma o saatte gittim vs dedi. ablası bi dünya soylenmiş.
bir arkadası bosanma sebebi. vs demiş. yaslar 35 ve 30
dolmusta arkadasın yanına tek basına bir kadın daha binmişti bu arada onu da belirtttim.
yorum sizlerin
selamlar herkese,
benim uzak mesafe bir ilişki yaşadığım tatlış bir erkek arkadaşım var. 1 yıldan beri birlikteyiz. 30-35 günde bir de yüzyüze görüşebiliyoruz. şimdi ilk nokta şu: ben oldukça uzun boylu bir kızım - 1.80. o da türkiye şartlarında orta boyda bir erkek - 1.73. yanında iri duruyorum. yanyanayken inanılmaz yakıştığımızı iddia edemem ama birbirimizi seviyoruz ve mutluyuz.
şimdi biz az görüşebildiğimiz için genelde başbaşa takılıyoruz. ama birbirimizin arkadaşlarıyla da tanıştık bu süre zarfında, tabii. neyse şimdiye kadar tanıştırdığım arkadaşlarım sonrasında onun hakkında güzel sözler söylediler ve boy konusunun hiç bahsi geçmedi. ben biraz takıyordum bu konuyu, kızlar grubuma derdimi açtım ve "saçmalama, gayet iyisiniz, bişey olmaz o kadardan, çok iyi bir çocuk, seni seviyor" gibi tepkiler aldım. biraz rahatlamıştım o zaman.
bir de başka bir kızlı-erkekli grubumla oturduk bir kez. sonrasında ben onları tekken gördüğümde baya dalga geçtiler :( işte o çocuk senden kısa, napıyosun sen filan diye. ben böyle kalakaldım, biz sadece dış görünüşe göremi yargılıyoruz ilişkileri filan dedim. sonra o ortamdaki bi çifte laf attım. kız da bizim kadar olmasa da 3-4 cm uzun erkekten. bunu kabul etmediler filan. bi de en son erkek arkadaşımın mesleğine dem vurdular, biraz iyi kazanıyor. ha zaten x işini yapıyor, ondandır gibi bir laf ettiler. çok çirkindi.
ben de bunlara laf salladım biraz. ama ortam buz gibi oldu. kısa süre sonra kalktım oradan. ertesi gün benden topluca deli gibi özür dilediler, alkollüydük, öyle düşünmüyoruz, geyik yapıyorduk ayarı kaçtı filan diye.
ya ne halleri varsa görsünler napıyım da. ben gene takmaya başladım bu boy konusunu :/ onu napıcaz?
benim uzak mesafe bir ilişki yaşadığım tatlış bir erkek arkadaşım var. 1 yıldan beri birlikteyiz. 30-35 günde bir de yüzyüze görüşebiliyoruz. şimdi ilk nokta şu: ben oldukça uzun boylu bir kızım - 1.80. o da türkiye şartlarında orta boyda bir erkek - 1.73. yanında iri duruyorum. yanyanayken inanılmaz yakıştığımızı iddia edemem ama birbirimizi seviyoruz ve mutluyuz.
şimdi biz az görüşebildiğimiz için genelde başbaşa takılıyoruz. ama birbirimizin arkadaşlarıyla da tanıştık bu süre zarfında, tabii. neyse şimdiye kadar tanıştırdığım arkadaşlarım sonrasında onun hakkında güzel sözler söylediler ve boy konusunun hiç bahsi geçmedi. ben biraz takıyordum bu konuyu, kızlar grubuma derdimi açtım ve "saçmalama, gayet iyisiniz, bişey olmaz o kadardan, çok iyi bir çocuk, seni seviyor" gibi tepkiler aldım. biraz rahatlamıştım o zaman.
bir de başka bir kızlı-erkekli grubumla oturduk bir kez. sonrasında ben onları tekken gördüğümde baya dalga geçtiler :( işte o çocuk senden kısa, napıyosun sen filan diye. ben böyle kalakaldım, biz sadece dış görünüşe göremi yargılıyoruz ilişkileri filan dedim. sonra o ortamdaki bi çifte laf attım. kız da bizim kadar olmasa da 3-4 cm uzun erkekten. bunu kabul etmediler filan. bi de en son erkek arkadaşımın mesleğine dem vurdular, biraz iyi kazanıyor. ha zaten x işini yapıyor, ondandır gibi bir laf ettiler. çok çirkindi.
ben de bunlara laf salladım biraz. ama ortam buz gibi oldu. kısa süre sonra kalktım oradan. ertesi gün benden topluca deli gibi özür dilediler, alkollüydük, öyle düşünmüyoruz, geyik yapıyorduk ayarı kaçtı filan diye.
ya ne halleri varsa görsünler napıyım da. ben gene takmaya başladım bu boy konusunu :/ onu napıcaz?
şimdiye kadar hiç pahalı bir parfüm kullanmadım desem yeridir. hatta uzun zamandır düzenli parfüm kullanmıyorum. ama acqua di gio veya issey miyake almaya karar verdim. sizce yapayım mı. kızların olduğu bir ortamım yok. iş ev arası mekik dokuyorum. gereksiz mi sizce.
Öncelikle her kız için değil ama gözlemlendiği kadarıyla istisnalar için de diyemeyiz, böyle bir kesim yok mu sizce de? Durumun direkt benimle alakası yok ama olursa da kendimi rahatsız hissederim, yani karşı cins demek ile çiftleşmek, öpüşmek koklaşmak gibi iğrenç istekler demek değildir. Kızlara bakıyorsun biriyle çıkar çıkmaz anında ayy benim sevgilim var artık konuşamayız ayy bu niye selam vardı benim sevgilim var ayy bu niye günaydın dedi benim sevgilim var yhaaa triplerindeler. Şimdi bunlara sahibi olan varlıklar benzetmesi yapmak evet hadsiz ve kaba bir tabir bile olsa sorarım size ne kadar yanlıştır? Edep diye bir şey vardır öncelikle, her erkeği "Ayy bu beni şey edecek" gözüyle mi bakıyor bunlar?
Eğer bu benim kafamdan uydurduğum saçmalığım ise yani çevrenizde hiç bu model canlı duymayıp görmediyseniz dikkate almayın dediklerimi özür dilerim.
Eğer bu benim kafamdan uydurduğum saçmalığım ise yani çevrenizde hiç bu model canlı duymayıp görmediyseniz dikkate almayın dediklerimi özür dilerim.
Erkeklerde sıklıkla rastlanan sarhoş olup flörtü, eski sevgiliyi arama olayı kadınlarda da oluyor mu? Yaptınız mı veya başınıza geldi mi?
Pantolon alırken bel bacak tam otururken kase kısmında hep sıkıntı yaşıyorum.
Üst bacaklar da keza öyle.
Bilmiyorum nasıl görünüyor. Dışardan bakan birisi "ıyy kadın poposu gibi" diyor mudur?
Salonda daha fazla göt bacak çalışmak görünüm açısından daha iyi bir sonuç verir mi yoksa daha fazla büyüdüğüyle mi kalır?
İşte o capsler;
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
Üst bacaklar da keza öyle.
Bilmiyorum nasıl görünüyor. Dışardan bakan birisi "ıyy kadın poposu gibi" diyor mudur?
Salonda daha fazla göt bacak çalışmak görünüm açısından daha iyi bir sonuç verir mi yoksa daha fazla büyüdüğüyle mi kalır?
İşte o capsler;
i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

yani kötü gün olsa ayağınız sakatlansa yada çok fakir olsanız yine sizle devam eder mi ?
Not :açıkçası şu ana kadar hiç bir ilişkimde buna yüzde yüz emin olamadım ..
Not :açıkçası şu ana kadar hiç bir ilişkimde buna yüzde yüz emin olamadım ..
Steve jobs'a benziyor mu ? Yoksa ben mi benzettim
1- Iki taraf da birbirlerine elisi (boyle mi deniyor?) yapiyorlar, hicbir sekilde penetrasyon yok.
2- Iliskide bir taraf hep "aktif", diger taraf da hep "pasif" durumda. Sizce ikisi de gay mi, yoksa sadece "pasif" olan birey mi gay?
Sadece birinden biri secilmek zorunda degil.
2- Iliskide bir taraf hep "aktif", diger taraf da hep "pasif" durumda. Sizce ikisi de gay mi, yoksa sadece "pasif" olan birey mi gay?
Sadece birinden biri secilmek zorunda degil.
Mesajlara geç dönüyorsa ,Görüldü yapıp çok sonra cevap veriyorsa bu bizi yedek birakiyordur dimi?
bir şeyler yapıyor musunuz?
Biliyorum şimdi “Nope, beni seven böyle sevsin B-) B-)” falan diyeceksiniz ama birbirimize karşı iki dakika dürüst olalım şurada.
Biliyorum şimdi “Nope, beni seven böyle sevsin B-) B-)” falan diyeceksiniz ama birbirimize karşı iki dakika dürüst olalım şurada.
Bugün boşum o yüzden eğitici videolar izliyorum.
Aşağıdaki videoda 'karşı cinsten veya aynı cinsten sinyal nasıl alınır, nasıl verilir?' örneklendirilmiş, fakat düz adam gibi izlemeyin.
video linki: www.youtube.com
Aşağıdaki videoda 'karşı cinsten veya aynı cinsten sinyal nasıl alınır, nasıl verilir?' örneklendirilmiş, fakat düz adam gibi izlemeyin.
video linki: www.youtube.com

10 yıldır duyurudayım, erkeklerin "güzel kadın" diye link verdiği kadınlardan çok güzelini görmedim. belki 100 tanesine bakmışımdır şimdiye. ya makyajsız ya retro ya aşırı çilli ya erkeksi...
öyle zevksiz de değilim. muhabbetlerde falan hep kıyaslıyoruz sonuçta.
niye böylelerini seviyonuz oğlum siz? denişik misiniz?
30e
öyle zevksiz de değilim. muhabbetlerde falan hep kıyaslıyoruz sonuçta.
niye böylelerini seviyonuz oğlum siz? denişik misiniz?
30e
Mesela düzenli spor yapan bir erkeğin, kadının da spor yapmasını beklemesi. Ya da düzenli kitap okuma alışkanlığı olan bir kadının, erkeğin de düzenli kitap okuma alışkanlığına sahip olmasını istemesi. Gelir seviyesi belirli bir düzeyde olan kişinin karşı taraftan da o gelir seviyesine yakın bir gelir elde etmesini beklemesi.
Şimdi böyle söyleyince sanki ilişki başladıktan sonraymış gibi algılanıp, bir insanı değiştirmek zor şeklinde yorumlar gelebilir. Bunu ilişki başlamadan önce de düşünebilirsiniz. Örneğin, bir kadının spor yapmayan erkekleri direk en baştan elemesi gibi.
Sizce bu şekilde düşünmek o kişinin hakkı mıdır?
Şimdi böyle söyleyince sanki ilişki başladıktan sonraymış gibi algılanıp, bir insanı değiştirmek zor şeklinde yorumlar gelebilir. Bunu ilişki başlamadan önce de düşünebilirsiniz. Örneğin, bir kadının spor yapmayan erkekleri direk en baştan elemesi gibi.
Sizce bu şekilde düşünmek o kişinin hakkı mıdır?