bi kız var bir restoranda garsonluk yapıyor(kız öğrenci normalde ama çalışıyor da). ben de 3 4 günde bir orada yemek yerim. beni az çok tanıyor görüyor. ama restoran olduğu için orası pek muhabbet kurulamıyor. starbuck gibi bir yer olsaydı kahve alırken filan belki muhabbet kurulabilirdi ama yoğun bir yemek restoranı olduğu için öyle bir şansım yok. sipariş alıyor getiriyor filan hızlı hızlı hareket ediyorlar zaten. onu kahve içmeye davet etmeyi düşünüyorum. normalde dün akşam da gittim oraya ama yoğundu konuşamadım. instagrmdan mesaj yazmayı düşünüyorum da ne yazayım nasıl yazayım? kendimi mi tanıtayım önce? yüzümü tanıyor da adımı filan bilmiyor muhtemelen. "merhaba, bir şey söylemek istiyorum. aslında dün söyleyecektim ama yoğundu fırsat bulamadım. seni kahve içmeye davet etsem kabul eder misin?" diye bir mesaj mı atsam?
Merhabalar ekşi duyuru sakinleri.
Şimdi benim üniversite 3. sınıfa giden bir kız arkadaşım var, ailesinden ayrı yaşıyor ev arkadaşıyla. Haftasonları vs devamlı beraber takılıyoruz.
Cafelerde mekanlarda şurda burada hesabı zaten hep ben ödüyorum çalıştığım için, o zaten daha öğrenci, herhangi bir geliri yok. Bu kısmı o yüzden sıkıntı yapmıyorum da, ne zaman beraber bir avm'ye gitsek mağazalara girmek istiyor. Beğendiği bir giysi olduğunda bunu alayım mı diye sormak yerine hep bunu alalım mı, beğendin mi şeklinde soruyor bana. Ben de alalım diyince hesabı ben ödüyorum kasada. Bu şekilde birkaç aydır tüm giyim kuşamını da ben karşılamaya başladım iç çamaşırı ve makyaj malzemeleri de dahil olmak üzere. Bir de mağazada saatlerce giysi giyip çıkarmasını beklemek de ayrı bir can sıkıntısı...
Ara ara bu duruma canım sıkılıyordu da kırmamak için yorum yapmıyordum. En son baktım aylık masraf 4 haneli rakamlara ulaşıyor, kızgınlıkla dedim ki en iyisi ben senin hesabına 1000 lira yatırayım her ay, sen kendin yap harcamalarını, en azından mağaza önünde beklemek zorunda kalmam dedim.
Ben o şekilde tepki verince kız yaptığı hatayı farkeder diye umuyordum ama tamam olur diye cevap verdi bana sanki kızarak söylememişim gibi... Mart ayı için 1000 lira hesabına yatırdık geçen bankamatikten. Her ay düzenli olarak bu parayı yatıracağım, o da beni mağazalara sokmayacak beraber buluştuğumuzda, cafe sinema vs takılacağız sonra evine bırakacağım. O alışverişlerini daha sonra yapacak...
Şimdi böyle saçma sapan bir duruma sokmuş oldum kendimi. Aramız da süper, bensiz yapamıyor kız, sarılıp uyuyoruz saatlerce. Öyle beni sevmiyormuş gibi bir sinyal de hiç almadım şimdiye kadar ama bu para mevzusu çok canımı sıkıyor. Bu kız şimdi param için kullanıyor sayılmaz değil mi?
Şimdi benim üniversite 3. sınıfa giden bir kız arkadaşım var, ailesinden ayrı yaşıyor ev arkadaşıyla. Haftasonları vs devamlı beraber takılıyoruz.
Cafelerde mekanlarda şurda burada hesabı zaten hep ben ödüyorum çalıştığım için, o zaten daha öğrenci, herhangi bir geliri yok. Bu kısmı o yüzden sıkıntı yapmıyorum da, ne zaman beraber bir avm'ye gitsek mağazalara girmek istiyor. Beğendiği bir giysi olduğunda bunu alayım mı diye sormak yerine hep bunu alalım mı, beğendin mi şeklinde soruyor bana. Ben de alalım diyince hesabı ben ödüyorum kasada. Bu şekilde birkaç aydır tüm giyim kuşamını da ben karşılamaya başladım iç çamaşırı ve makyaj malzemeleri de dahil olmak üzere. Bir de mağazada saatlerce giysi giyip çıkarmasını beklemek de ayrı bir can sıkıntısı...
Ara ara bu duruma canım sıkılıyordu da kırmamak için yorum yapmıyordum. En son baktım aylık masraf 4 haneli rakamlara ulaşıyor, kızgınlıkla dedim ki en iyisi ben senin hesabına 1000 lira yatırayım her ay, sen kendin yap harcamalarını, en azından mağaza önünde beklemek zorunda kalmam dedim.
Ben o şekilde tepki verince kız yaptığı hatayı farkeder diye umuyordum ama tamam olur diye cevap verdi bana sanki kızarak söylememişim gibi... Mart ayı için 1000 lira hesabına yatırdık geçen bankamatikten. Her ay düzenli olarak bu parayı yatıracağım, o da beni mağazalara sokmayacak beraber buluştuğumuzda, cafe sinema vs takılacağız sonra evine bırakacağım. O alışverişlerini daha sonra yapacak...
Şimdi böyle saçma sapan bir duruma sokmuş oldum kendimi. Aramız da süper, bensiz yapamıyor kız, sarılıp uyuyoruz saatlerce. Öyle beni sevmiyormuş gibi bir sinyal de hiç almadım şimdiye kadar ama bu para mevzusu çok canımı sıkıyor. Bu kız şimdi param için kullanıyor sayılmaz değil mi?
sb.
havadan galiba, ben böyle bi mutlu, bi neşeli falan.
havadan galiba, ben böyle bi mutlu, bi neşeli falan.
Özellikle adam kişilere soruyorum bu soruyu, buradan bir feminist dayanışma oluşturacak kadınlarımız da yazabilir. Allahınız aşkına elinizi vicdanınıa koyarak cevap verin. Ama denildiği gibi "vicdanınıza" koyun,öyle yazın.
Kadın kişisiyim. Ben de aylar önce ilgi beklentim olduğu için biri tarafından reddedildim. İlişki istemiyorum'cu biriymiş yeni görebildim bunu. Bugün de bir kadın arkadaşla konuştuk bu konuyu. O da aynı problemden muzdarip olarak; sevdiği adamın kendisine ilgi göstermediğini, bunun onu kırdığını ve artık dayanamadığını anlattı. " Bana değer veriyor biliyorum, yoksa mikecek kadın mı yok, bu sözleri nasıl söyler bir insan değer vermediği birine?" derken ben kendimi hep "e ne mana aramıyor sormuyor bu aq ibişi demek ki sevmiyor " derken buldum.Sonra ona da sesli bir biçimde yansıttım. O da dedi ki "çünkü korkuyor ,kendini kaptırmaktan korkuyor. Çünkü hep acı çekmiş,darbe almış "
Bu duyuruyu açma sebebim eğer durum bu kadar dramatik ve çıkmaz bi durumsa bu olguyu anlayabilmek. Karşı tarafı daha iyi anlayabilmek yani. Neticede ben de bir zamanlar aynısını yaşadım. Ama mantığım öndeydi." Demek ki sevmiyor, o zaman bırak gitsin"," bir insan seviyorsa onu merak eder,arar demek ki sevmiyor" kısayollarıyla aklı çalıştırıp reste rest çeken taraf oldum.
Buna tez ve antitez görüşlere ihtiyacım var. Eğer denildiği gibi ortada samimi bir yaralı kalp, imkansız aşk,kaybedenler kulubü durumu varsa bunu bilmek isterim. Neticede birbirimizi anlarsak her şeyi daha güzel olur,sevgiler de.
He sevginin önüne hiçbir şeyin geçemeyeceğine inancım çok orası ayrı...
Not : Cevaplarda kezban vb. sözcükleri kullanarak kadını aşağılayan (ki aynısı erkek için de geçerli ) insanlar kendilerini imha etsinler. Yettiniz artık.
Kadın kişisiyim. Ben de aylar önce ilgi beklentim olduğu için biri tarafından reddedildim. İlişki istemiyorum'cu biriymiş yeni görebildim bunu. Bugün de bir kadın arkadaşla konuştuk bu konuyu. O da aynı problemden muzdarip olarak; sevdiği adamın kendisine ilgi göstermediğini, bunun onu kırdığını ve artık dayanamadığını anlattı. " Bana değer veriyor biliyorum, yoksa mikecek kadın mı yok, bu sözleri nasıl söyler bir insan değer vermediği birine?" derken ben kendimi hep "e ne mana aramıyor sormuyor bu aq ibişi demek ki sevmiyor " derken buldum.Sonra ona da sesli bir biçimde yansıttım. O da dedi ki "çünkü korkuyor ,kendini kaptırmaktan korkuyor. Çünkü hep acı çekmiş,darbe almış "
Bu duyuruyu açma sebebim eğer durum bu kadar dramatik ve çıkmaz bi durumsa bu olguyu anlayabilmek. Karşı tarafı daha iyi anlayabilmek yani. Neticede ben de bir zamanlar aynısını yaşadım. Ama mantığım öndeydi." Demek ki sevmiyor, o zaman bırak gitsin"," bir insan seviyorsa onu merak eder,arar demek ki sevmiyor" kısayollarıyla aklı çalıştırıp reste rest çeken taraf oldum.
Buna tez ve antitez görüşlere ihtiyacım var. Eğer denildiği gibi ortada samimi bir yaralı kalp, imkansız aşk,kaybedenler kulubü durumu varsa bunu bilmek isterim. Neticede birbirimizi anlarsak her şeyi daha güzel olur,sevgiler de.
He sevginin önüne hiçbir şeyin geçemeyeceğine inancım çok orası ayrı...
Not : Cevaplarda kezban vb. sözcükleri kullanarak kadını aşağılayan (ki aynısı erkek için de geçerli ) insanlar kendilerini imha etsinler. Yettiniz artık.
Biraz okudum ama bir şey anlamadım. Aydınlatırsanız sevinirm.
ufak tefek bir erkek. kadın olan balık etli güzel bir hatun. birinde kadın olan mahallede biriyle tartışınca, bücür kocana bak sen demişti diğer taraf buna. maddi sıkıntıları da vardı.
gel zaman git zaman kadın tarafının isteğiyle boşandılar bunlar. şimdi ikisi de ben de ekli, kadın yeniden evleniyor, mutluluk pozları paylaşıyor bol bol yeni eşle.
erkek olan sosyal medyada pek görünmüyor ama adamın son durum güncellemesi bir beddua. birde çocukları var.
ikisi de arkadaşım. erkek neden mutlu değil o da mutlu olsa keşke diyodum. hayatı bazen acımasız bir film tadında izliyorum. erkek tarafını iyi kalpli yorumluyorum kendimce, kadına kötü diyemem asla ama erkek bu sıkıntıları neden yaşıyor, mutsuz olduğu, tüm bu başına gelenlerin hiç gelmemiş olmasını istediği belli, şanssızlık mı ondaki ne?
gel zaman git zaman kadın tarafının isteğiyle boşandılar bunlar. şimdi ikisi de ben de ekli, kadın yeniden evleniyor, mutluluk pozları paylaşıyor bol bol yeni eşle.
erkek olan sosyal medyada pek görünmüyor ama adamın son durum güncellemesi bir beddua. birde çocukları var.
ikisi de arkadaşım. erkek neden mutlu değil o da mutlu olsa keşke diyodum. hayatı bazen acımasız bir film tadında izliyorum. erkek tarafını iyi kalpli yorumluyorum kendimce, kadına kötü diyemem asla ama erkek bu sıkıntıları neden yaşıyor, mutsuz olduğu, tüm bu başına gelenlerin hiç gelmemiş olmasını istediği belli, şanssızlık mı ondaki ne?
Sb.
Soru aklıma geldiğinde dinliyordum: youtu.be
p.s. Günün bu saatleri sizce de çok saçma değil mi, bence gece yekten 04:30'dan başlamalı.
Soru aklıma geldiğinde dinliyordum: youtu.be
p.s. Günün bu saatleri sizce de çok saçma değil mi, bence gece yekten 04:30'dan başlamalı.
yazarsam belki her şeyin üstesinden gelirim
:(
Hep ben atıyorum. muhabbet başlatmaya çalışıyorum vefakat olmuyor.
Silicem wasapı.
sorularım: neden böyle? sizde de böyle mi? wazapı sileyim mi?
Silicem wasapı.
sorularım: neden böyle? sizde de böyle mi? wazapı sileyim mi?
bir aydır bu uygulamaları kullanıyorum.çok nadir de olsa kız düşüyor ama hep sorunlu tipler.sizin buralardan iyi deneyimleriniz var mı ?
Insan en sevdigine dahi butun sirlarini acmaktan cekinirken, iliskilerinde gereksiz dahi olsa hislerini butun ciplakligiyla ifade etmesi aptallik midir? Sonucta insanlar acimasiz ve sizi bircok konuda acimasizca yargilayabilirler...
Kadınlar fit vücut, popi, meme falan gösteriyorlar eyvallah.
Ben mesela sıfırdan instagram açıcam ne göstermeliyim? deste deste para mı? biemdablu mu?
Ben mesela sıfırdan instagram açıcam ne göstermeliyim? deste deste para mı? biemdablu mu?
Ilk bulusmadan sonra içimden hep bir "acaba"? Sorusu geciyor. (Bulusma Iyi gecse bile)
Eski sevgilimle de bu soru olusmustu kafamda Ama zamanla tanidikca gerçek bir sevgiye donustu olay.
Bugun yeni biriyle ilk bulusmam oldu. Yine iyi gecti diyebilirim. Ama kafamda hala "acaba?" Sorusu. O hissi bilir misiniz?
Sanki dejavu olmak gibi, sanki "offf yine mi ugrasicam tanismakla" gibi.
Normal mi bu his?
Eski sevgilimle de bu soru olusmustu kafamda Ama zamanla tanidikca gerçek bir sevgiye donustu olay.
Bugun yeni biriyle ilk bulusmam oldu. Yine iyi gecti diyebilirim. Ama kafamda hala "acaba?" Sorusu. O hissi bilir misiniz?
Sanki dejavu olmak gibi, sanki "offf yine mi ugrasicam tanismakla" gibi.
Normal mi bu his?
yalnizliktan icim sisti be.ah bir sevdicek olsaydi da sarilip dursaydim...
la casa de papel i de izleyip bitirdim.
Bu aksamki kelle pacami da ictim.
sozlukte eksi itiraf basliginda yazilanlari okuyup daha da daraldim.
Dus almaliyim,cok zor geliyor.
Ey duyuru,kadikoy'den sesleniyorum. Depderiiiiin bir yalnizliktayim ve simdi ben ne yapayim :(
la casa de papel i de izleyip bitirdim.
Bu aksamki kelle pacami da ictim.
sozlukte eksi itiraf basliginda yazilanlari okuyup daha da daraldim.
Dus almaliyim,cok zor geliyor.
Ey duyuru,kadikoy'den sesleniyorum. Depderiiiiin bir yalnizliktayim ve simdi ben ne yapayim :(
selam duyurunun güzel insanları !! falımı fallandıralım mı ? :)
iştir paradır ne alemde ? ben baktım hep gönül ilişkilerine yordum <3 ama aş lazım iş lazım :D
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
iştir paradır ne alemde ? ben baktım hep gönül ilişkilerine yordum <3 ama aş lazım iş lazım :D
i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

i.hizliresim.com

hiç, sizi tanıyanlara söyleyemediğiniz, içinizi dökemediğiniz, fikirlerini alamadığınız vs. ama her an aklınızda olan bir derdiniz oldu mu?
yani bu, bir şeye üzülmek de olabilir. bir sebepten sizi tanıyanlarla paylaşmıyor ya da paylaşamıyor olduğunuz...
olduysa ne yapıyorsunuz? ya da ne yapmıştınız?
yani bu, bir şeye üzülmek de olabilir. bir sebepten sizi tanıyanlarla paylaşmıyor ya da paylaşamıyor olduğunuz...
olduysa ne yapıyorsunuz? ya da ne yapmıştınız?
Gönül işi değil ama dert işi.
İyi bitecek mi be?
İyi bitecek mi be?
Başlıkta tam anlatamadım aslında. Esasen eğitim durumu (biri lise, diğeri üni mezunu gibi)
veya kültür seviyesinin eşit olmaması durumlarında ilişkiler nasıl yürüyor? Yürüyor mu?
Eğitimi yüksek tarafta kadınlar mı daha çok tolerans sahibi, yoksa erkekler mi?
Böyle ilişkiler hemen bitiyor mu, nasıl oluyo? Anlatın.
Mevzubahis ben değilim, aklıma takıldı yalnızca.
veya kültür seviyesinin eşit olmaması durumlarında ilişkiler nasıl yürüyor? Yürüyor mu?
Eğitimi yüksek tarafta kadınlar mı daha çok tolerans sahibi, yoksa erkekler mi?
Böyle ilişkiler hemen bitiyor mu, nasıl oluyo? Anlatın.
Mevzubahis ben değilim, aklıma takıldı yalnızca.
Bence açık ara kadınlar. tipsiz erkekle olan kız sayısı çok az iken. tipsiz kızla çıkan yakışıklı erkek sayısı azımsanmayacak kadar fazla.
Dün bir hanım kızımızla konuşuyodum, bugün görüşecektik ama böyle iptal edebilirim gibi bi sinyal verdi. Ben de ben seni görmek istiyorum, o da ben de seni görmek istiyorum dedi.
Sorum kızlara, siz aslında görmek istemediğiniz erkeğe kibarlık olsun diye ben de seni görmek istiyorum der misiniz?
Sorum kızlara, siz aslında görmek istemediğiniz erkeğe kibarlık olsun diye ben de seni görmek istiyorum der misiniz?
eski sevgili/flört/eşiniz ayrıldıktan uzun süre sonra bile sizinle tekrar iletişime geçti mi?
onca kişiden sadece biri değil de birçok kişi tekrar sizi aradı mı?
eğer öyleyse;
tekrar iletişim kurma isteklerini sizin ve onun hangi özelliğinize/özelliğine bağlıyorsunuz?
onca kişiden sadece biri değil de birçok kişi tekrar sizi aradı mı?
eğer öyleyse;
tekrar iletişim kurma isteklerini sizin ve onun hangi özelliğinize/özelliğine bağlıyorsunuz?
Ben düğün istemem diyen kadın var mı?
insanlar sevişmek için mi sevgili oluyor yoksa sadece karşı cinsle konuşmak, münasebet kurmak, vakit geçirmek vs için mi?
Bu abimizi uzun zamandır takip ediyorum, mavi tavuk, fatlace adlı hesapları uçuruldu, author olduğu iddia ediliyor. entryleri gerçekten çok mantıklı, belli ki yaşanmışlıklarıyla yazıyor.
şöyle bir entrysi var: eksisozluk.com
---spoiler---
genç erkekleri tekrar uyarıyorum. bakın, bütün büyük iş adamları, hata bilim insanları kadın düşmanıdır ama bunu açık açık söylemezler. aklınızı kullanın. kadınların sizi sömürmesine izin verdiğiniz bir hayatta hiçbir bok olamazsınız. liseli bir ergenin cebinden 53 lira çalan kızlar, sizin hayatınızdan 53 milyon dolarları götürürler, kaybettiğiniz paranın, fırsatların, hayatın farkında bile olmazsınız.
sizin cebinizde şu anda 53 milyon dolar olmamasının ama büyük iş adamlarının, patronların, zenginlerin 53 mliyon dolarla kıçını silmesinin sebebi, bu adamların kadın düşmanı olmasıdır. bu adamlar hiçbir kadına hayatını teslim etmezler, kadınları sevmezler, kadınlara güvenmezler. onlarla sadece eğlenirler, satın alırlar, oynaşırlar, altın, yüzük, mücevher gibi "küçük" bedellerle onları keyif için kullanırlar. öyle adamlardan bahsediyorum ki, annelerini bile sevmezler. bu adamlar anneleriyle ilgilenirler, aç bırakmazlar, korurlar kollarlar ama sizin yaptığınız gibi annişkolarına tapmazlar. kadınlara tapmazlar. kadının sözünden çıkmayan hanımoğlan olmazlar. akıllı olun.
---spoiler---
not: modlardan ricam konuyu silmeyin. trollük veya tartışma amaçlı açılmadı. farklı fikirleri merak ediyorum.
şöyle bir entrysi var: eksisozluk.com
---spoiler---
genç erkekleri tekrar uyarıyorum. bakın, bütün büyük iş adamları, hata bilim insanları kadın düşmanıdır ama bunu açık açık söylemezler. aklınızı kullanın. kadınların sizi sömürmesine izin verdiğiniz bir hayatta hiçbir bok olamazsınız. liseli bir ergenin cebinden 53 lira çalan kızlar, sizin hayatınızdan 53 milyon dolarları götürürler, kaybettiğiniz paranın, fırsatların, hayatın farkında bile olmazsınız.
sizin cebinizde şu anda 53 milyon dolar olmamasının ama büyük iş adamlarının, patronların, zenginlerin 53 mliyon dolarla kıçını silmesinin sebebi, bu adamların kadın düşmanı olmasıdır. bu adamlar hiçbir kadına hayatını teslim etmezler, kadınları sevmezler, kadınlara güvenmezler. onlarla sadece eğlenirler, satın alırlar, oynaşırlar, altın, yüzük, mücevher gibi "küçük" bedellerle onları keyif için kullanırlar. öyle adamlardan bahsediyorum ki, annelerini bile sevmezler. bu adamlar anneleriyle ilgilenirler, aç bırakmazlar, korurlar kollarlar ama sizin yaptığınız gibi annişkolarına tapmazlar. kadınlara tapmazlar. kadının sözünden çıkmayan hanımoğlan olmazlar. akıllı olun.
---spoiler---
not: modlardan ricam konuyu silmeyin. trollük veya tartışma amaçlı açılmadı. farklı fikirleri merak ediyorum.
Arkadaşınızın arkadaşı yeni tanıştığınız birisi aynı gün sevgililer gününde hediye alıyor.
Bu hediyenin arkadaşça olma ihtimali kaçtır? Hediye küçük sembolik bir hediye, yanlış yorumlamış olabilir miyiz?
Yoksa niyeti apaçık ortada diyerek kaçarak uzaklaşmalı mı?
Ek: habersiz bir şekilde bırakılmış bulundu üzerinde notla.
Bu hediyenin arkadaşça olma ihtimali kaçtır? Hediye küçük sembolik bir hediye, yanlış yorumlamış olabilir miyiz?
Yoksa niyeti apaçık ortada diyerek kaçarak uzaklaşmalı mı?
Ek: habersiz bir şekilde bırakılmış bulundu üzerinde notla.
Birbirimizden kopamamak bahanesiyle silindim, arkadaşta kalamadık haliyle, whatsupptan sildi. ancak annem ile iki seferdir görüşmek istiyor ve sonuncusunda ayrıyetten selam yolladı hatun kişisi.
lakin annemi topu topu 2-3 kez gördü.
Sizce de saçma değil mi ? Sildiğin bir kişiyi tümden silmez misin ? hala ne diye bu kadar umursuyorsun ki ? üstelik hala gönlüm varken ne diye yaptı anlam veremedm.
lakin annemi topu topu 2-3 kez gördü.
Sizce de saçma değil mi ? Sildiğin bir kişiyi tümden silmez misin ? hala ne diye bu kadar umursuyorsun ki ? üstelik hala gönlüm varken ne diye yaptı anlam veremedm.
Cevaplamak isteyenler pm ya da buraya yazabilir mi?
23 yaşımdayım.
lise 1'den beri yalnız yaşamaktayım. (yurt, özel okul vs.) üniv. eğitimimi yurtdışında tamamladım sayılır. (yarısında kendi isteğim ile bırakıp geri geldim türkiye'ye) bundan dolayı ve her şeyi sonuna kadar yaşayan, hiç bir şeyden korkusu olmayan bir tür adam olarak, neredeyse her ortamda bulunmuşumdur. hindistanlıların 50 kişilik horde arkadaş çetelerinden tut, çinliler ile hot pot yemek, arkadaşlar ile ülkeler arası gezmekten, çeçenlerin **kain partileri, rusların içki partileri, festivaller, striptiz klüpleri, maddeler, mushroomlar... bu anıların bile çoğu o kadar ekstrem ve high geçti ki, hatırlamakta zorluk çekiyorum bazen. ailemin maddi durumu da yerinde olduğu için hayatım boyunca hiç maddi zorluk çekmedim.
son zamanlarda şunu farkettim; artık her şeyde bir doymuşluk hissi alıyorum. ne kadar tekrarlarsam tekrarlayayım, yemek yerken bile artık zevk alamıyorum. sanki her şeye sahip olmuşluk/doymuşluk hissi var. eskiden her canım sıkıldığında vücut geliştirmeye sarardım, artık ondan bile zevk almıyorum. her gün onlarca oyun satın alıp oynuyorum, hiç biri dikiş tutmuyor, kapatıyorum. çok uyuyorum, günde 2 öğün yemek yiyiyorum. sanki kendimi bir saatli bomba gibi hissediyorum, bir gün birine çok kötü patlayacak gibi hissediyorum. ama nedenini de hiç bir şekilde bilmiyorum. işte hobi olarak şunu yap vs. diye tavsiye verecek dostlara şimdiden söyleyeyim; işe yaramıyor. evde bob ross izleyip resim bile yapmaya çalıştım, tek öğrendiğim şey resim konusunda ne kadar beceriksiz olduğum. normalde neşeli, konuşkan birazda çılgın takılan bir insanım fakat son zamanlarda hiç kimseye tahammül edesim yok, yapamıyorum. örneklemek gerekirse şu an hayat öyle boş geliyor ki, kıyamet gelse herkes birbirine saldırsa (tamam, fikri the purge'dan aldım) silahı alıp herkese sıkabilirim. kız arkadaşımdan'da aylar önce ayrıldım ve aylar sonra bana tekrar mesaj atıp evde buluşalım dedi, hayır ev müsait değil, çok kirli deyip dışarıya kahve içmeye çıktık, uzun uzun sohbet muhabbet ettik, ben buna yine bir bağlanma hissi yaşayıp birazcık işte oraya gitme buraya gitme, seninle tekrar beraber olmak istiyorum dedim. tabii kafası güzelken bana bir güzel giydirdi, ben de o sinirle ağzıma geleni söyleyip her yerden engelledim ve sildim.
blu çağı dedikleri olay bu mudur? bu saçma sapan ruh halinden nasıl kurtulabilirim?
lise 1'den beri yalnız yaşamaktayım. (yurt, özel okul vs.) üniv. eğitimimi yurtdışında tamamladım sayılır. (yarısında kendi isteğim ile bırakıp geri geldim türkiye'ye) bundan dolayı ve her şeyi sonuna kadar yaşayan, hiç bir şeyden korkusu olmayan bir tür adam olarak, neredeyse her ortamda bulunmuşumdur. hindistanlıların 50 kişilik horde arkadaş çetelerinden tut, çinliler ile hot pot yemek, arkadaşlar ile ülkeler arası gezmekten, çeçenlerin **kain partileri, rusların içki partileri, festivaller, striptiz klüpleri, maddeler, mushroomlar... bu anıların bile çoğu o kadar ekstrem ve high geçti ki, hatırlamakta zorluk çekiyorum bazen. ailemin maddi durumu da yerinde olduğu için hayatım boyunca hiç maddi zorluk çekmedim.
son zamanlarda şunu farkettim; artık her şeyde bir doymuşluk hissi alıyorum. ne kadar tekrarlarsam tekrarlayayım, yemek yerken bile artık zevk alamıyorum. sanki her şeye sahip olmuşluk/doymuşluk hissi var. eskiden her canım sıkıldığında vücut geliştirmeye sarardım, artık ondan bile zevk almıyorum. her gün onlarca oyun satın alıp oynuyorum, hiç biri dikiş tutmuyor, kapatıyorum. çok uyuyorum, günde 2 öğün yemek yiyiyorum. sanki kendimi bir saatli bomba gibi hissediyorum, bir gün birine çok kötü patlayacak gibi hissediyorum. ama nedenini de hiç bir şekilde bilmiyorum. işte hobi olarak şunu yap vs. diye tavsiye verecek dostlara şimdiden söyleyeyim; işe yaramıyor. evde bob ross izleyip resim bile yapmaya çalıştım, tek öğrendiğim şey resim konusunda ne kadar beceriksiz olduğum. normalde neşeli, konuşkan birazda çılgın takılan bir insanım fakat son zamanlarda hiç kimseye tahammül edesim yok, yapamıyorum. örneklemek gerekirse şu an hayat öyle boş geliyor ki, kıyamet gelse herkes birbirine saldırsa (tamam, fikri the purge'dan aldım) silahı alıp herkese sıkabilirim. kız arkadaşımdan'da aylar önce ayrıldım ve aylar sonra bana tekrar mesaj atıp evde buluşalım dedi, hayır ev müsait değil, çok kirli deyip dışarıya kahve içmeye çıktık, uzun uzun sohbet muhabbet ettik, ben buna yine bir bağlanma hissi yaşayıp birazcık işte oraya gitme buraya gitme, seninle tekrar beraber olmak istiyorum dedim. tabii kafası güzelken bana bir güzel giydirdi, ben de o sinirle ağzıma geleni söyleyip her yerden engelledim ve sildim.
blu çağı dedikleri olay bu mudur? bu saçma sapan ruh halinden nasıl kurtulabilirim?
Öncelikle merhabalar. Durumumu kısaca anlatmaya çalışayım :
İlk gördüğüm günden beri hoşlandığım birisi var(Tanıdıkça ona olan hislerim daha da arttı, hayatım boyunca aradığım kişi olabilir) Her neyse zamanla samimiyetimiz arttı. Bende artık harekete geçmem gerektiğini düşünüp, önce biri var mı diye sordum bana 'varla yok arası bişey' dedi. Bu içime bi kurt düşürdü benim tabi ben de biraz daha sıkıştırdım.10 yıllık liseden beri gelen bi süregelen bi ilişkiymiş ama kopma aşamasındayız gibi bişeyler söyledi.ben biraz daha kurcaladım halen seviyo musun diye sordum bişeyler olmasa devam etmezdim dedi.
Ben aslında onun bana karşı hisleri olduğunu düşünüyordum(Sürekli yaptığı el şakaları,mesajlardaki samimi tutumu, beraber fazlaca vakit geçirmemiz bunun nedeni).Açıkçaso ben erkek arkadaşı olduğunu bile tahmin etmiyodum. Durum böyle işte ben tam açılmayı düşünürken bundan haberdar oldum . Ne yapacağımı bilemiyorum çünkü çok fena aşık oldum, onu düşünmekten deliricem . Tavsiyeniz nedir? Sonucu ne olursa olsun deyip açılayım mı? Yoksa yanlış yapmış mı olurum ?
İlk gördüğüm günden beri hoşlandığım birisi var(Tanıdıkça ona olan hislerim daha da arttı, hayatım boyunca aradığım kişi olabilir) Her neyse zamanla samimiyetimiz arttı. Bende artık harekete geçmem gerektiğini düşünüp, önce biri var mı diye sordum bana 'varla yok arası bişey' dedi. Bu içime bi kurt düşürdü benim tabi ben de biraz daha sıkıştırdım.10 yıllık liseden beri gelen bi süregelen bi ilişkiymiş ama kopma aşamasındayız gibi bişeyler söyledi.ben biraz daha kurcaladım halen seviyo musun diye sordum bişeyler olmasa devam etmezdim dedi.
Ben aslında onun bana karşı hisleri olduğunu düşünüyordum(Sürekli yaptığı el şakaları,mesajlardaki samimi tutumu, beraber fazlaca vakit geçirmemiz bunun nedeni).Açıkçaso ben erkek arkadaşı olduğunu bile tahmin etmiyodum. Durum böyle işte ben tam açılmayı düşünürken bundan haberdar oldum . Ne yapacağımı bilemiyorum çünkü çok fena aşık oldum, onu düşünmekten deliricem . Tavsiyeniz nedir? Sonucu ne olursa olsun deyip açılayım mı? Yoksa yanlış yapmış mı olurum ?
İşyerimde bir kadın var, sürekli dedikodu yapıyor, çok kaba hareketleri var. Yalnız bütün kadınlar hep bunun etrafında. Bildiğin alfa kadın. Neden sürekli dedikodu yapan ve kaba birisinin yanında olmak istiyorlar? Arada onlara da kötü davrandığına şahit oluyorum sonuçta. Ne dersiniz? Heyecan mı arıyorlar?
4 dil bilen karizmatik kaslı zengin ve iş güç sahibi bir adam olması, sizin ise sıradan ve henüz düzenli geliri olmayan bir öğrenci olmanız size kendinizi nasıl hissettirirdi?
aynı anda birçok kişiyle flört eden ve buna devam edebilmek için ilişkiden kaçan kişiler hakkında pek iyi şeyler söylenmez genelde konusu geçince. ama içten içe "ben de öyle yapsaydım daha çok sevilirdim belki" dediğiniz oluyor mu? böyle davranan kişilerin gerçekten daha iyi bir yol izlediklerini düşünüyor musunuz?
benim gözlemlerime göre flörtöz kişiler özellikle aynı zamanda menfaatçilerse, karşı cins için daha iyi bir challenge oluyorlar. ayrıca psikolojide birisi için birşeyler yaptığınızda o kişiyi daha çok seversiniz diye bir inanış var. nedir yorumunuz?
benim gözlemlerime göre flörtöz kişiler özellikle aynı zamanda menfaatçilerse, karşı cins için daha iyi bir challenge oluyorlar. ayrıca psikolojide birisi için birşeyler yaptığınızda o kişiyi daha çok seversiniz diye bir inanış var. nedir yorumunuz?
önerebileceğiniz, kadıköy, taksim, beşiktaş civarlarında klasik görünümlü nezih bir yer var mı?
şimdiden teşekkürler
şimdiden teşekkürler
Biraz içimi dökmek istiyorum. İçimi Kemirip duruyorlar, belki yazınca biraz daha iyi hissedebilirim.
5 aydır erasmustayım. 4.5 ayım daha falan var. Buradan bir kız arkadaşım var. Normal sıradan bir ilişki olarak başladı ve şu anda çok çok bağlandım. 3.5 aydır beraberiz. Son 1 aydır aynı çatı altında yaşıyoruz. (2 erkek 2 kiz, diğer ikisi ortak arkadaş.) Aynı yerde yaşama kararı bence bi hata değildi. En azından burada bir sohbet muhabbet ortamı var. Eski kaldığım yerde selam sabah bile yoktu. Banyo tuvalet mutfak leş gibiydi falan.
Benim için tek eksi yanı kızla fazla yakınlaşmama sebep olması oldu. Buradayken her haltı öğrenebiliyorum. İstemesem bile. Mesela kızın telefonundaki şarkıyı değiştirecekken yanlışlıkla mesaj bildirimlerini gördüm. Oğlanın biriyle intagram dm’de rusça yazışmalardı. Anlamadım tabi. Ertesi gün kafama takılınca dedim ki, “ bu aralar çok onlinesın, kimlerle yazışıyorsun?” Şakayla karışık dedim tabi. Sadece kız arkadaşlarımla dedi. Emin misin dedim. Evet dedi. Üsteledim, söylemedi. Sakladı. Bildirimleri gördüğümü söyleyince özür diledi.
Sanırım kızın erasmuslu sevdası var. Benle tanışmadan önce bir arkadaşımla yakınlaşmışlardı. Çok sürmedi. Sonra benle tanıştı.
Geçen sene yine erasmuslu biriyle sevgiliymiş. Çocuk hala instada kızın fotolarını beğeniyor. İletişimdeler mi bilmiyorum. Gerçi olsalar da çok umrumda değil bu kısım.
İlişkinin başlarındayken tek bir ciddi ilişkisi olduğunu söylemişti. Herifle bi kaç ay sevgili kaldıktan sonra evli ve çocuklu olduğunu öğrenmiş. İşte tam bugün o herifi stalkladığını gördüm. Aradan 1.5 yıl geçmiş ayrılalı. Hala onu düşünüyor sanırım. Madem onu düşünüyor neden benimle birlikte?
Velhasılı kelam bu kız kafamı çok karıştırıyor, ne yapmalı ne etmeli. Avrupalıdır, onlara böyle şeyler normal diyip devam mı etmeli, erasmusun son 4 ayını onunla mı geçirmeli? Yoksa ayrılmalı mı? Gerçi ayrılma sebebi olarak ne demeli onu bile bilmiyorum. Ne yapmalı?
5 aydır erasmustayım. 4.5 ayım daha falan var. Buradan bir kız arkadaşım var. Normal sıradan bir ilişki olarak başladı ve şu anda çok çok bağlandım. 3.5 aydır beraberiz. Son 1 aydır aynı çatı altında yaşıyoruz. (2 erkek 2 kiz, diğer ikisi ortak arkadaş.) Aynı yerde yaşama kararı bence bi hata değildi. En azından burada bir sohbet muhabbet ortamı var. Eski kaldığım yerde selam sabah bile yoktu. Banyo tuvalet mutfak leş gibiydi falan.
Benim için tek eksi yanı kızla fazla yakınlaşmama sebep olması oldu. Buradayken her haltı öğrenebiliyorum. İstemesem bile. Mesela kızın telefonundaki şarkıyı değiştirecekken yanlışlıkla mesaj bildirimlerini gördüm. Oğlanın biriyle intagram dm’de rusça yazışmalardı. Anlamadım tabi. Ertesi gün kafama takılınca dedim ki, “ bu aralar çok onlinesın, kimlerle yazışıyorsun?” Şakayla karışık dedim tabi. Sadece kız arkadaşlarımla dedi. Emin misin dedim. Evet dedi. Üsteledim, söylemedi. Sakladı. Bildirimleri gördüğümü söyleyince özür diledi.
Sanırım kızın erasmuslu sevdası var. Benle tanışmadan önce bir arkadaşımla yakınlaşmışlardı. Çok sürmedi. Sonra benle tanıştı.
Geçen sene yine erasmuslu biriyle sevgiliymiş. Çocuk hala instada kızın fotolarını beğeniyor. İletişimdeler mi bilmiyorum. Gerçi olsalar da çok umrumda değil bu kısım.
İlişkinin başlarındayken tek bir ciddi ilişkisi olduğunu söylemişti. Herifle bi kaç ay sevgili kaldıktan sonra evli ve çocuklu olduğunu öğrenmiş. İşte tam bugün o herifi stalkladığını gördüm. Aradan 1.5 yıl geçmiş ayrılalı. Hala onu düşünüyor sanırım. Madem onu düşünüyor neden benimle birlikte?
Velhasılı kelam bu kız kafamı çok karıştırıyor, ne yapmalı ne etmeli. Avrupalıdır, onlara böyle şeyler normal diyip devam mı etmeli, erasmusun son 4 ayını onunla mı geçirmeli? Yoksa ayrılmalı mı? Gerçi ayrılma sebebi olarak ne demeli onu bile bilmiyorum. Ne yapmalı?
(13)
Kendinizi özgür, yeterli, özgüven sahibi, fenomenolijik hissediyor musunuz?
femme vitale strikes back #1263674
Sb
Ben hissetmiyorum. Dört yanım sarılmış gibi, her biri ayrı yerden çekiştiriyor.
Ben hissetmiyorum. Dört yanım sarılmış gibi, her biri ayrı yerden çekiştiriyor.
iki kişinin birbirine aşık olma ihtimali neredeyse mümkün değilken bu kadar çok aşık çift nereden geliyor?
birisi kendini şartlandırıyor mu? şartlandırmayla aşk oluyor o zaman? bu çok ilginç değil mi?
bonus soru: birbirini 1 yıldır tanıyan insanlar dahi tek ya d açift taraflı nasıl aşık olabiliyor? yıllarca hiçbir şey hissetmiyorsun ama birden gözünde büyülü bir şeye dönüşüyor o kişi. buna aşk değil diyebilir miyiz?
birisi kendini şartlandırıyor mu? şartlandırmayla aşk oluyor o zaman? bu çok ilginç değil mi?
bonus soru: birbirini 1 yıldır tanıyan insanlar dahi tek ya d açift taraflı nasıl aşık olabiliyor? yıllarca hiçbir şey hissetmiyorsun ama birden gözünde büyülü bir şeye dönüşüyor o kişi. buna aşk değil diyebilir miyiz?
1.85 m boyum var ve bayılıyorum 1.50-1.60 m boylu kızlara. bu zamana kadar da hep onlarla ilgilendim. beden ölçüleri korunduğu sürece kısa boy daha avantajlı benim için. neden millet kızlarda boya takmış bu kadar?
Demek istediğim somut bir şey. Gürültü etmeyin gibi ricalar değil. Sizde olmadığı zaman gidip istiyor musunuz? Rahat hissediyor musunuz isteyince? İstediğiniz şey tuz gibi basit bi şey de olur, başka şeyler de.
İstediğiniz şey genelde ne oluyor? En absürt isteğiniz ne olmuştu?
İstediğiniz şey genelde ne oluyor? En absürt isteğiniz ne olmuştu?
Hayatımın kitabı... 2015'in kış ayında okumuştum. Bin küsür sayfa, bir hafta on günden önce bitmişti. Ne ondan önce ne ondan sonra gözüm ağrıyana kadar okuduğum başka bir kitap olmadı. Üç yıldır hâlâ zaman zaman aklımdan çıkmaz. Böyle bir başyapıtın HİÇ bilinmemesi, sadece adının duyulmuş olması ve dahası gerek İş Bankası gerek İletişim gibi hatrı sayılır yayınevlerinin bu kitabı basmamış olması, daha da kötüsü şu an piyasada tek tam sayfa İthaki çevirisinin mevcut olmaması ne hayret verici bir şey. İthaki sürümü niye piyasadan kalktı, niye İş Bankası çevirmiyor ve dahası İş Bankasına çevirip talep etme şansımız var mı? Zengin olsam sırf bu kitabı çevirsinler diye tonla bağış yapardım. Ne Sefiller ne Martin Eden. Onlar da çok iyiydi ama Monte Kristo bambaşkaydı be... Bir de Suç ve Ceza, onun da yeri ayrıdır etki konusunda. Şu müziği her dinlediğimde Dantes'in öyküsü gelir aklıma youtu.be
Bir gün tam sayfa çevirisini bulduğumda yeniden okuyacağım. Fakat korkuyorum ikinci seferin o ilk heyecanı vermemesine, içimdeki etkisini yitirmesine. Bir zamanlar büyük bir şevkle tekrar tekrar dinlediğim müzikler artık pek bir heyecan vermiyor. Eski aşklar çoğu zaman eski heyecan vermez. Eski bu kadar özlenirken neden eskiyi tekrarlamak istemez insan ruhu? Acaba gözümde ulaştığı zirvede bırakıp okumasam mı ölene kadar? Siz çok sevdiğiniz bir kitabı yıllar sonra tekrardan okuduğunuzda aynı tadı aldınız mı?
Bir gün tam sayfa çevirisini bulduğumda yeniden okuyacağım. Fakat korkuyorum ikinci seferin o ilk heyecanı vermemesine, içimdeki etkisini yitirmesine. Bir zamanlar büyük bir şevkle tekrar tekrar dinlediğim müzikler artık pek bir heyecan vermiyor. Eski aşklar çoğu zaman eski heyecan vermez. Eski bu kadar özlenirken neden eskiyi tekrarlamak istemez insan ruhu? Acaba gözümde ulaştığı zirvede bırakıp okumasam mı ölene kadar? Siz çok sevdiğiniz bir kitabı yıllar sonra tekrardan okuduğunuzda aynı tadı aldınız mı?
herkese merhaba,
biraz uzun olacak, içimi dökmek ve sizlerin yorumlarını almak istedim.
bir yıllık bir ilişkimiz vardı. geçen yaz kendisi bitirdi.(ben hala delicesine seviyorum.) sonra okul başladığında tekrardan takılmaya başladık ama ben erasmus'a gittim. tekrar ara açıldı vs. derken bu bir gün bana senle tamamen ilişkiyi keselim dedi ben yurt dışındayken. biri var, senle konuşmam uygunsuz gibi cümleler kurdu falan. her neyse. bunun bir yalan olduğunu; beni kendisinden uzaklaştırmaya çalıştığını düşündüm. şimdi olaya bakın asıl. bu dönem okula geldim, bununla konuştum ayaküstü. kanıt istedim kimle birliktesin diye. fotoğraflarını falan gösterdi. adam kendisinden büyük ve abartmıyorum barzo tipli. böyle birisine tercih edilmeme mi yanayım, hayatımda en fazla güvendiğim kişinin beni bırakmasına yanayım bilemedim. tüm hayatımı bu kadın üzerine şekillendirmiştim. olan arkadaşlarımı kaybettim, yenileriyle de tanışamadım bu birliktelik boyunca. ne mi oldu? bugün gördüm. bana sarılan kollar başkasının boynuna sarıldı. bana bakan gözler başkasına baktı. sinirden gözlerim titriyordu resmen. bitmiştim, tükenmiştim o an. aşka olan inancım yok oldu, güvenemem artık hiç kimseye. birlikte hayaller kurulan bir hayat arkadaşı bile böyle yapıyorsa bu insanlar nasıl mutlu yuva sahibi olabiliyorlar?
sevgiler, kendinize iyi bakın...
biraz uzun olacak, içimi dökmek ve sizlerin yorumlarını almak istedim.
bir yıllık bir ilişkimiz vardı. geçen yaz kendisi bitirdi.(ben hala delicesine seviyorum.) sonra okul başladığında tekrardan takılmaya başladık ama ben erasmus'a gittim. tekrar ara açıldı vs. derken bu bir gün bana senle tamamen ilişkiyi keselim dedi ben yurt dışındayken. biri var, senle konuşmam uygunsuz gibi cümleler kurdu falan. her neyse. bunun bir yalan olduğunu; beni kendisinden uzaklaştırmaya çalıştığını düşündüm. şimdi olaya bakın asıl. bu dönem okula geldim, bununla konuştum ayaküstü. kanıt istedim kimle birliktesin diye. fotoğraflarını falan gösterdi. adam kendisinden büyük ve abartmıyorum barzo tipli. böyle birisine tercih edilmeme mi yanayım, hayatımda en fazla güvendiğim kişinin beni bırakmasına yanayım bilemedim. tüm hayatımı bu kadın üzerine şekillendirmiştim. olan arkadaşlarımı kaybettim, yenileriyle de tanışamadım bu birliktelik boyunca. ne mi oldu? bugün gördüm. bana sarılan kollar başkasının boynuna sarıldı. bana bakan gözler başkasına baktı. sinirden gözlerim titriyordu resmen. bitmiştim, tükenmiştim o an. aşka olan inancım yok oldu, güvenemem artık hiç kimseye. birlikte hayaller kurulan bir hayat arkadaşı bile böyle yapıyorsa bu insanlar nasıl mutlu yuva sahibi olabiliyorlar?
sevgiler, kendinize iyi bakın...
eksisozluk.com
abi tamam reddedilmişsin, doğal bir şey değil mi bu? ki kimse kimseyi kabul etmek zorunda değil.
bir insan niye bu kadar karşı cinse komple nefret duyar? çok korkunç, düşünsenize arkadaşınız yanınınızda böyle konuşuyor, çok korkunç değil mi? ben mi abartıyorum?
edit: reddedilmişsin zaten, istenmedin. daha nereye "sikmek"ten bahsedebiliyorsunuz? sevgili değilsin, bişi değilsin. ben hala anlayamıyorum. acayip sert fikirler bunlar. organlarınızı silah olarak kullanmayı normalleştirmeyin lütfen.
abi tamam reddedilmişsin, doğal bir şey değil mi bu? ki kimse kimseyi kabul etmek zorunda değil.
bir insan niye bu kadar karşı cinse komple nefret duyar? çok korkunç, düşünsenize arkadaşınız yanınınızda böyle konuşuyor, çok korkunç değil mi? ben mi abartıyorum?
edit: reddedilmişsin zaten, istenmedin. daha nereye "sikmek"ten bahsedebiliyorsunuz? sevgili değilsin, bişi değilsin. ben hala anlayamıyorum. acayip sert fikirler bunlar. organlarınızı silah olarak kullanmayı normalleştirmeyin lütfen.
Aynı soruyu sormaktan sizi bıktırmış olabilirim lakin başka soracağım kimsem yok.
Bayan bi arkadaşıma hediye almak istiyorum lakin klişelerin dışında özel birsey olsun istiyorum . Sizinde fikirlerinizi bekliyorum
Cevaplariniz için şimdiden teşekkürler.
Bayan bi arkadaşıma hediye almak istiyorum lakin klişelerin dışında özel birsey olsun istiyorum . Sizinde fikirlerinizi bekliyorum
Cevaplariniz için şimdiden teşekkürler.