[]

Klavyeden Midi Bağlantısı İle Enstrüman Kaydı Yapmak

Arkadaşlar merhaba!

İki ay kadar bir kursa gidip enstrüman dersi almıştım. Orada basit bir midi klavyeyi bilgisayara bağlayıp son derece gerçekçi seslerle klasik gitar, piyano gibi enstrüman sesleri çalabiliyorlardı. Benim yamaha or700 klavyem var, az çok bir şeyler çalabiliyorum. Klavyenin kendi sesleri de iyi ama tabiki o kadar gerçekçi gitar sesi falan alamıyorum. Sözün kısası klavyeyi bilgisayara bağlayıp gerçekçi enstrüman seslerini kullanmak için hangi yazılımları kullanabilirim?


 
ableton live ,logic


  • jack n brooks  (13.11.15 10:59:46) 
midi girişli bir ses kartınız var mı? varsa eğer klavyenizin midi çıkışından midi kablosu ile ses kartınızın midi girişine bağlayabilirsiniz. yoksa midi-usb çevirici alarak çözebilirsiniz.


  • arancione  (16.11.15 13:17:53) 
[]

Android Telefonu Komple Yedeklemek

Merhaba arkadaşlar,

Geçtiğimiz hafta iki buçuk yıldır kullandığım Sony Xperia S telefonumun yerine Xperia Z2 aldım. Şu an üzerinde Android 4.4.4 sürümü yüklü. Yakında yüksek ihtimalle Adroid sürümü güncellenecek. Fakat endişem şu yönde Xperia S'i ilk aldığımda kamera uygulamasında panaroma, 3d çekim gibi özellikler vardı fakat android güncellemesi geldikten sonra bu özelliklerin hepsi gitmişti.

Lafı fazla uzatmadan sormak istiyorum. Kullandığım Xperia Z2'nin şu anki özelliklerinden memnunum. Telefonu bu haliyle yedekleyip ileride herhangi bir güncellemeden dolayı memnın kalmazsam tamamen bugünkü haline geri döndürebileceğim bir yazılım var mıdır? Bilgisayar yardımıyla bu işi nasıl yapabilirim?

Saygılarımla,

 
Tek tek uğraşırsın. Sms ler için ayrı program, call log boşver bence. Takvim google sync yapıyor.

Sd carttaki programları pc ye takıp ordan kopyalarsın ama tekrar yüklemen gerekebilir o programları, yükkeyince yedeği kopyalayınca mesela twitterdaki taslaklar geri gelir.

Program listesini kaydeden program var, ordan tek tek bakıp tkrar programları yüklersin.

Crackli bazı yazılımlarla asında yedeklenebilir titanum backup gibi de root gerekiyor muydu , unutmuşum.
  • Cursed Chico  (08.03.15 16:18:20) 
Cevaplar için teşekkür ediyoru. İstediğim programları, fotoğraf videoları, rehberi yedeklemek falan değil. Nasıl anlatsam acronis true image ya da norton ghost vs. programlarla windows'un yedeğini alıp, sonra yedekten tekrar yükleyebiliyoruz ya herşey aynen geliyor. Onun gibi bir şey istiyorum.


  • SAHINNNNNN  (08.03.15 17:18:06) 
[]

10 bin -13 bin TL arası araç tavsiyesi

Merhaba arkadaşlar.

Başlıkta belirttiğim kadar bir bütçem var, eşimle binebileceğimiz bir araç arıyorum. Çok fazla uzun yol için kullanmayacağım. İstanbul'da oturuyorum. Genelde şehir içi, ara sıra belki haftasonları yakın şehirlere gidip gelebilirim. En büyük sıkıntı şu ki kullanmak dışında araçlardan pek anlamıyorum. Tabiki almak için gittiğimde bilen birileri ile gideceğim ama şu an araştırma aşamasındayım ve hangi marka/modellere bakmalıyım bilemiyorum.
Az yakmasına rağmen kapalı otopark vb. sorunlar nedeniyle lpgli araç pek düşünmüyorum.

Lafı çok uzatıp vaktinizi almak da istemiyorum. Bana bu fiyat aralığında ailecek binebileceğim, çok masraf çıkarmayacak, iki üç yıl sonra satarken çok zarar etmeyeceğim, elimde kalmayacak bir araç tavsiyesi verebilir misiniz?

Mesela bu tarz bir şey nasıldır, benim işimi görür mü?

www.sahibinden.com

Kilometresi biraz yüksek gibi geldi bana ama dediğim gibi çok bir bilgim yok araçlar hakkında. Bu şartlarda bana neler tavsiye edebilirsiniz? Yardımlarınızı bekliyorum.

Şimdiden çok teşekkür ederim.

 
bu fiyatlardaki hyundai - fiat - renault gibi araçlar büyük ihtimalle taksi çıkmasıdır. bu araç da öyle gözüküyor. bu araçlar sana tasarrufdan çok masraf çıkartır. işini görmez bence bu araç senin. taksilerin - şirketlerin kullanmadığı marka araçlardan bakmanı tavsiye ederim. mesela 2004 civarı skoda fabia bakabilirsin çok güzel araçtır. sıkıntı çıkarmaz 1.2 motoru canavar gibidir hiç yakmaz, satarken de fazla zarar etmezsin.


  • calmdown  (11.09.14 13:37:47 ~ 13:38:10) 
hocam şunu buldum. dıştan temize benziyor tabi yine baktırmak lazım bir ustaya.

www.sahibinden.com
  • kumulatifvergimatrahi  (11.09.14 13:37:49) 
bu fiyata yaşı biraz büyük bir araç alacaksınız mecburen. km'si de örnekte olduğu gibi yüksek olacak. bu sebeple dizel almamanızı tavsiye ederim. zaten bahsettiğiniz tarzda casual bir kullanıcıysanız dizel ile kara geçmeniz için baya bi uzun süre kullanmanız gerekiyor.

lpgli araç istemiyorum demişsiniz ama en mantıklı olan o bana kalırsa sizin için. ama benzinli araç alırsanız da zarara girmezsiniz. benzin-dizel fiyat farkını yakıtla kapatmanız için baya bi süre binmeniz gerekiyor. üstelik dizel araçlar 100000 den sonra çok tavsiye edilmez. hem bakımları daha sıktır ve pahalıdır hem de daha sık sorun çıkarır.

tavsiyem daha küçük araçlara bakın. ,palio,clio, polo, fiesta, c2-c1 tarzı araçlara bakarsanız modeli ve konforu biraz daha arttırabilirsiniz. hem de şehir içinde daha kolay kullanım sağlar. tabi büyük bir aile değilseniz.


unutmadan verdiğiniz örnekteki araç muhtemelen taksi çıkması ve kmsi düşürülmüş bir araç.
  • syozkn  (11.09.14 13:38:53 ~ 13:40:09) 
linkteki aracın aynısıyla 2 hafta önce tatile çıktık. çok az yaktı ve içi gayet ferahtı. baya hoşuma gitti araç. arkadaş 18'e çok temizini almıştı. bunun fiyatı biraz uygun gibi bi ayıbı yoksa uygun görünüyor.


  • aşksız prens  (11.09.14 13:41:31) 
mazda lantis bak.


  • adidas giyen nike iscisi  (11.09.14 13:46:04) 
Bu paraya benzinli veya benzin&lpg'li, 150.000 km altı, masraf çıkartmayacak ve tanınır araç almalısınız. mitsubishi ve benzeri markalar satışı zordur, tavsiye etmem.


  • arandur  (11.09.14 13:52:24) 
lpg olmadan bu araçlar sıkıntı yaratır önce onu söyleyelim. o fiyatlarda hem benzinli hem de makul yakan bir araç yok. ama yakıt tüketimini bir kenara bıraktığımızda;

fiat marea-bravo
renault twingo
renault clio hb
ford ka

sizin için uygun seçenekler.
  • vendorth  (11.09.14 14:01:31) 
sonra ateşe verip gelip burada kampanya başlatmayasın?


  • difdiringi  (11.09.14 14:04:30) 
corolla efsane kasa bak


  • westblack  (11.09.14 14:23:24) 
Çok teşekkür ederim. Dediğiniz modelleri araştırayım.


  • sahinnnnnn  (11.09.14 14:25:59) 
Fransız Clio'larına bak.


  • hicunutmam  (11.09.14 14:28:52) 
temiz toyota corolla varsa o fiyata kesin bak. az arıza yapan yada yapmayan sağlam bir araçtır. uzun yol gidilir. konforlu da. o fiyata temizini bulursan bi incele.

benim bahsettiğim kasa şu artık buna ne deniyor bilmiyorum da da biraz aşıyor bütçeni galiba. www.sahibinden.com
  • maxhoper  (11.09.14 14:40:22 ~ 14:55:37) 
ford fiesta eski kasa iyidir


  • technicalte  (11.09.14 14:44:56) 
Efsane kasa corolla.


  • westblack  (08.11.14 23:31:42) 
[]

Hangi laptopu tercih edeyim?

Merhaba arkadaşlar.

Laptop almayı düşünüyorum ve bu iş için ayırdığım bütçe 1500-1600 TL civarında. Daha çok Photoshop, 3ds Max, Autocad, After Effects tarzı programlarla çalışacağım. Ama bu saydığım programları profesyonel amaçlı değil daha çok hobi olarak kendimi geliştirme amaçlı kullanacağım. HD film izleme vb. konularda sıkıntı olacağını düşünmüyorum zaten. Oyunlarla pek aram yok, o yüzden oyun amaçlı da düşünmüyorum bilgisayarı. Sanal sistem kurup XP, Linux falan da çalıştırabilirim aynı zamanda, bu nedenle 8 gb'dan düşük ram istemiyorum.
Depolama da önemli, sonradan usb ile disk bağlayıp yanımda gezdirmek istemiyorum bu nedenle 1 tb harddisk uygun olur diye düşündüm.

Uzun lafın kısası Dell'in birkaç modeli arasında kaldım. Hem bütçeme uygun, hem de istediğim özellikleri bulunduruyorlar. Yalnız sistemler hemen hemen aynı gibi, görebildiğim en temel fark ekran kartları üzerinde. Ekran kartları konusunda çok bilgim olmadığı için de burada danışmak istedim.

Şimdi ben bu sistemlerden hangisini alsam benim için daha uygun olur?
Yardımcı olabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.

Bunlar da linkler:

www.pcdepo.com
www.pcdepo.com
www.pcdepo.com

 
www.pcdepo.com

gt750m 128bit ekran kartli modeli.
  • rootfx  (05.08.14 10:41:59) 
Teşekkür ediyorum fakat maalesef bütçemin üzerinde kalıyor.


  • sahinnnnnn  (05.08.14 10:44:21) 
bahsettigin programlar ile uyumlu calisabilecek ekran karti nvidia gt750m 128bit ve muadilleridir. yani birsekilde para bulmaya bak.


  • rootfx  (05.08.14 10:50:03) 
Peki bu işimi görür mü?

www.hepsiburada.com
  • sahinnnnnn  (05.08.14 13:22:03) 
8750m is gormez. cop.


  • rootfx  (05.08.14 14:34:34) 
[]

Vodafone Ses Kalitesi

Merhaba arkadaşlar.

Bu olay bir süredir dikkatimi çekiyor. Vodafone kullanıyorum ve başka bir vodafone abonesi ile görüşürken ilk başta ses çok net geliyor. Fakat bir süre konuştuktan sonra sesin kalitesi birdenbire düşüyor. Daha derinden, daha boğuk bir ses geliyor. Kapatıp tekrar arayınca bazen düzeliyor bazen de aynen devam ediyor. Ama düzelse bile bir süre sonra tekrar ses kalitesi düşüyor.

Hani YouTube'da video izlerken bazen bağlantı yavaşlar ve birden videonun düşük çözünürlüklü versiyonu oynamaya devam eder, ses kalitesi birden düşer onun gibi birşey.

Velhasıl aynı sıkıntıyı yaşayan başka arkadaşlar da var mı acaba diye merak ediyorum. Google'da da aradım lakin pek birşey bulamadım. Nedenini çok merak ediyorum. Gerçekten sinir bozucu bir durum. Müşteri hizmetlerini arayacaktım ama ilgileneceklerini, hatta sorunu tam olarak anlayacaklarını düşünmüyorum.

Saygılarımla.

 
sabit olarak bir yerde durduğunuzu varsayıyorum.

aynen youtube örneğinde bahsettiğiniz gibi, gsm şebekesi otomatik olarak sistem içi atama yapabilir.
sistem içi atama, 2g ve 3g arasında olabilir. bölgenizdeki kullanım yoğunluğuna göre değişir bu. söz konusu kanallar internet, görüşme, sms yoğunluğunun çok olabileceği bir yer ise, kanallar sık sık değişir.
3g de kendi içinde 3'e ayrılır. 3g (düşük hız, düşük kalite) hsupa (orta düzey hız, orta düzey kalite) hsdpa (yüksek düzey ses, yüksek kalite)
bu durumda, ses kalitesi kriteri sadece hsdpa'da yüksekken, bölgenizde yüksek hızda data transferine ihtiyaç duyan kullanıcılar varsa, hsdpa kanalları bu kullanıcılara kaydırılır. bir kanalda (hücrede) belli sayıda kullanıcı olabilir. siz sesli görüşme yaptığınız için doğal olarak ses öncelikli kanala kaydırılırsınız. bu da kalite düşüşüne sebep olur.
mantık olarak normal ancak hizmet kalitesi anlamında çok alengirli bir durum. yani şikayet etmekte haklısınız. fakat türkiye'deki (Telekomünikasyon kurumundan kaynaklanan) standartlar yüzünden bu sorunu aşmak pek mümkün değil.
  • paradoxical  (20.12.13 00:19:37) 
Gerçekten çok aydınlatıcı bir cevap. Aklıma takılıp duruyordu. Çok teşekkür ederim.


  • sahinnnnnn  (20.12.13 07:21:29) 
[]

Zorunlu Genel Sağlık Sigortası Hakkında

Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz sene bu zorunlu genel sağlık sigortası olayı çıktı ve ben de çalışmadığım için daha doğrusu iş bulamadığım için gelir tespiti yaptırdım ve bunun sonucunda her ay yaklaşık 35 tl civarı bir ücret yatırmaya başladım.

2012 yılının Ekim ayında bu ücreti yatırmadım ve Kasım ayının 1. günü işe başladım. Tabi işe başladıktan sonra sigortam olduğu için bu konuyla hiç ilgilenmedim. Geçenlerde kalan son bir aylık ücreti yatırmak için babam bankaya gittiğinde 150 tl civarı bir ücret istemişler. Anladığım kadarıyla bu zorunlu sağlık sigortası ben işe girmeme rağmen iptal olmamış ve borç yazmaya devam ediyor.

Lafı uzatmadan sorum şu ki, bu zorunlu genel sağlık sigortası, sigortalı bir işe girdikten sonra otomatik olarak iptal olmuyor mu? Bunu gidip kendimiz mi iptal ettirmek durumundayız?
Eğer gidip kendimiz iptal ettirmemiz gerekiyorsa bunun için hangi evraklar gereklidir?

Zahmet edip okuyan, yardımcı olabilecek tüm arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.

Saygılarımla...

 
herhangi bir evraka gerek yok.. en yakın sgk'ya git ve durumu bildir. ayak üstü kimliğinle halledersin. belki işe başladığın yer sigortanı başlatmamıştır?


  • synche  (06.02.13 00:06:34 ~ 00:08:12) 
her zamanki gibi sgknın sisteminde bir karışıklık olmuş olabilir..bende bir aydan fazla işsiz kalmıştım,ama ne gelir tespiti yaptırdım,ne de sgk primi ödedim.daha sonra işe girdikten sonra sisteme girip baktığımda herhangi bir borcum da çıkmadı.bence bu durum;halkı soyabildğimiz kadar soyalım da ilerde bi kanunla işin içinden çıkarız olayı.


  • dengesiz bir insan  (06.02.13 00:06:59) 
normalde alo sgk hattı vardı 170 mi 117 mi neydi, emin değilim. ama ordan bilgi almak pek zor. önce arıyorsun, tc no'nu veriyorsun, 3 gün snra ara diyorlar, o zaman arayıp sonuc dınlıyorsun ama o da acıklayıcı olmayabiliyor. benim durumumda hiç bir işe yaramamıştı. sgk merkezine gittim istanbul gaziosmanpaşa'da orda öğrendim işin aslını filan ama onlar da cevap veremedi sorularıma. sadece suratsız bir kadın bilgisayardan kağıt cıkardı verdi.

ayrıca o merkezde de az daha b.k yoluna gidiyorduk, cunku kadın tc kimlik no'mu 3 kere yanlış girdi, uyanık olmasam borcum yok sanıp gidecektim, ikincide baska bısey soyledi. ucuncude girerken "doğru girdiniz mi" deyince "aa dur yanlıs oldu" deyip 4. seferde doğru kişiye bakıp cevap verdi. o yüzden dikkatli ol.
  • dasher  (06.02.13 00:11:26) 
Sigortamın ödendiğinden eminim çünkü sgknın sitesinden baktığımda ödendiğini görebiliyorum. Ama devam ederse gidip görüşmem gerekecek sanırım.

Öyle bir yerde yaşıyoruz ki işsiz kalmak bile suç. İşsiz kaldıysan devlete ödeme yapacaksın. 18 yaşını geçtiysen artık ailene bağlı değilsin, onların sigortasından yararlanamazsın diyorlar. Ama ailene bağlı değilsin, ayrı bir bireysin diyen devlet, ben çalışmıyorum gelirim yok dediğiniz zaman ailenizin gelir durumuna göre bir borç çıkartıyor size. Hani aileme bağımlı değildim, hani ayrı bir bireydim? Kalkıp babamın maaşına göre gelir durumumu belirliyorlar. Adam bana para vermek zorunda mı, belki beni evlatlıktan reddetti kim bilecek? Akıl sır ermiyor bu devletin işine. Tek amaçları vatandaşı yolmak. Bir şekilde yolalım da nasıl olursa olsun mantığındalar.
  • sahinnnnnn  (06.02.13 00:17:41) 
[]

İstanbulkart Öğrenci

Merhaba arkadaşlar. Geçen gün açıköğretimden ikinci üniversiteye kayıt yaptırdım ve tekar öğrenci oldum :)
Şu an standart İstanbulkart kullanıyorum. Acaba açıköğretimden aldığım öğrenci belgesi ile İETT'den indirimli öğrenci kartı alabilir miyim?

Şimdiden teşekkürler.

 
evet alabilirsin. :)


  • yinyue  (19.10.12 12:54:21) 
peki senin yerine başkası alabilir mi ? onu da öğrensen ya ?


  • proustun bir aski  (19.10.12 12:59:07) 
kaç saat sırada bekledin lan. azmine hayran kaldım.


  • nezaretten taharet  (19.10.12 15:00:00) 
[]

Gitar - Arpej

Merhaba arkadaşlar. Birkaç yıldır klasik gitar ile az çok pop şarkılar çalıyordum kendi kendime. Geçen gün güzel bir akustik gitar aldım. Solo çalarken pek sorun olmasa da pena ile arpej çalmaya hiç alışkın değilim, parmakla çalmak daha rahat geliyor alıştığım için.

Benim sormak istediğim pena ile arpej yaparken alternate picking denilen teknikle bir aşağı bir yukarı şeklinde mi vurmam gerekiyor tellere yoksa aşağıya inerken yukarıdan, yukarı çıkarken de aşağıdan mı vurmam gerekiyor. İnternetten videolara bakayım dedim ama pek anlayamadım. Arpej yaparken penayı nasıl kullanmalıyım.

Şimdiden teşekkürler...

 
notaların değerine göre değişiyor alternate yapıp yapmayacağın. 8'lik nota ve üstü için alternate yapmalısın.

şimdi bu bahsettiğim kuraldır. ama bana sorarsan müzikte kural olmaz. nasıl canın istiyorsa ve rahatsan öyle çal. arpejde ben de pena kullanmam mesela. parmak kurallarına da çok uymam
  • inancsiz deve  (23.05.12 13:36:30) 
alternate picking aynı tele bir aşağı bir yukarı vurmaktır. en azından benim bildiğim bu.


  • skinoskesama  (23.05.12 15:35:48) 
[]

Denizli'de Termal Otel Önerisi

Merhaba arkadaşlar. Annem ve babam yaz tatilinde 1-2 haftalığına Denizli'ye gitmeyi düşünüyorlar. Eskiden Afyon'a giderlerdi kaplıca için ama bu sene bir de Denizli'ye gidelim demişler. Önerebileceğiniz şöyle emekli bütçesini aşmayacak oteller var mıdır?




 
umut termal (umut thermal) çok nezih bir yer, 4 senedir oraya gideriz
yalnız unutmayın denizli'nin sıcağı harbici sıcaktır :D

  • la noix  (02.05.12 23:49:57) 
bende umut termal diyorum annem bel ağrıları nedeniyle gitmişti ve oldukça memnun kaldı.


  • vend avesta  (02.05.12 23:57:24) 
benim annemler de hep afyona giderdi dediler ki değişiklik yapalım denizli'ye gidelim hatta umut termal'e gittiler ama pişman oldular, bildiğin yerden şaşmamak lazım dediler ve bu sene yine afyon'a gidiyorlar bir düşünün derim, su afyon kadar sıcak değilmiş bi kere ve kükürt kokuyormuş.

bir de güral afyon açılmış bu sene, çok güzel bir otel yapmışlar. ona da bakın isterseniz karar vermeden önce.
  • ekaterina  (03.05.12 00:06:20 ~ 00:11:18) 
umut termal'in olayı zaten kükürt.
gerçek kaynak suyu olduğu için suyu ayarlayamıyorlar. bir de yazın zaten sıcak...millet kalp krizi geçirir o sıcak suların içinde

umut termal'in esas mevsimi kasım-aralık-ocaktır o dönemlerde de full doludur :D
  • la noix  (03.05.12 00:16:12) 
@la noix olayı kükürt de, kokusu da çok rahatsız edici ya ben bilmiyordum mesela hasbelkader başka bir kaplıcaya gitmiştik hatay dolaylarında orda da kükürt kokuyordu su, valla odadan çıkamadım havuza giremiyordum kokudan, belki bilmiyorlardır diye söyledim.


  • ekaterina  (03.05.12 00:21:13) 
[]

İngilizce tek cümle çeviri

Gelmiş gelmiş en başarılı komutanlardan biri olarak kabul edilen Atatürk, aynı zamanda güçlü bir siyasi liderdi.

Yukarıdaki cümleyi İngilizceye çevirebilecek arkadaşlara şimdiden çok teşekkür ederim.


 
Ataturk, being one of the most successful commanders of all times, was a powerful political leader too.


  • elan vital  (28.04.12 21:44:18) 
Atatürk, who is considered to be one of the most successful commanders of all time, was also a strong political leader.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (28.04.12 21:57:50) 
[]

İngilizce çok kısa bir çeviri

Sayın hocam, hiç şüphesiz bu dönem de bize büyük desteğiniz oldu. Ne kadar teşekkür etsek azdır.

Şu yukarıdaki cümleyi ingilizceye çevirebilecek arkadaşlara şimdiden çok teşekkür ederim.


 
Dear Professor,

Undoubtfully you supported us greatly in this period.
We cannot thank you enough.
  • empty space  (13.04.12 18:21:52) 
dönemden kasıt okul dönemiyse period yerine term demek daha doğru olabilir.


  • kediebesi  (14.04.12 01:24:26) 
[]

İngilizce bir iki cümlelik çeviri

1) Ali likes the new features as well.

2) Only Ali likes the new features.

3) Ali likes only the new features.

4) Ali only likes the new features.

Şu dört cümleyi türkçeye çevirebilecek arkadaşlar var mı? Aralarındaki farkı daha iyi anlamış olurum.

 
1) Ali, yeni özellikleri de (yeni özellikleri dahi) beğendi.
2) Yeni özellikleri sadece Ali beğendi.
3) Ali sadece yeni özellikleri beğendi.
4) Ali yeni özellikleri sadece beğendi.

edit: uyku sersemi geçmiş zaman yapmışım hepsini. beğenir diye değişecek tabi tüm fiiller :)
  • pokerface  (17.02.12 23:17:32 ~ 18.02.12 08:18:49) 
1)Ali de yeni özellikleri sever.
2)Sadece Ali yeni özellikleri sever
3)Ali sadece yeni özellikleri sever.
4)Ali sadece sever yeni özellikleri.

edit : sever ne la :)
  • matsiyah  (17.02.12 23:18:44 ~ 18.02.12 17:14:49) 
@matsiyah 1'deki de ayrı yazılacak. tam olarak doğru olsun hiç şüphe kalmasın diye dedim.


  • 2enkucukasalsayidir  (18.02.12 00:11:42) 
[]

İngilizce ufak bir çeviri

"Bu fotoğrafı sen mi çektin?" cümlesini "Did you take this photo?" şeklinde mi yoksa "Was this photo taken by you?" şeklinde mi çevirmeliyim? Hangisi daha doğru olur? Eğer ikisi de yanlışsa çevirisini yazabilirseniz sevinirim arkadaşlar.

"Did you take this photo?" sanki bu fotoğrafı sen çektin mi gibi bir anlam veriyor ya da ben saçmalıyorum.

Şimdiden teşekkür ederim.

 
ikisi de aynı anlamı verir.

direkt o şahsa söylediğinden ötürü passive kullanmana gerek yok bence, ilk seçenek uygundur.
  • cakabo  (06.12.11 21:44:17) 
gundelik konusmalarda "did you take this photo" daha cok kullanilir. ikisi de dogru aslinda.


  • raist  (06.12.11 21:52:52) 
it come to my attention that was it you that caused to very creation of this photograph diyebilirisn.


  • wessago  (06.12.11 22:12:02) 
konusuyorsanız vurgusunu farklı yaparak did you take this photo demeniz uygundur. ("did YOU take this photo?")

internet ortamında falan yazıyorsanız, yine did you take this photo diyebilirsiniz, zira ortada fotograf olduguna gore "this" diyorsunuz, this dediginize gore fotograf cekilmiş. Yani karşınızdaki "sen bu fotografı mı cektin" veya "sen bu fotografı cektin mi" gibi algılamamalı.. ha emin olmak isterseniz, was/is it you who took the photo?, you took this photo?, ya da net bir şekilde "who took this photo?" diyebilirsiniz. :)
  • sopiro  (06.12.11 22:24:40) 
Çok teşekkür ederim yardımlarınız için.


  • sahinnnnnn  (07.12.11 16:43:13) 
[]

Video kamera ile gece çekimi

Merhaba arkadaşlar. Uzun zamandır aklıma takılan bir soru var burada sormak istedim. İki adet fotoğraf makinem (Nikon Coolpix e7900, Canon Powershot A580) ve iki adet de video kameram var (Sony DCR-HC90 midi dv, Panasonic HDC-HS9 full hd). Yaklaşık 5-6 yıldır hobi amaçlı fotoğraf ve videolar çekiyorum. İyi derecede photoshop kullanırım ve premiere, after effects gibi video kurgu ve efekt programlarını da kendime yetecek kadar kullanıyorum. Bu ön bilgilerden sonra gelelim takıldığım noktaya.

Bugüne kadar video kameralarımla gece çekimlerinde pek kalite sağlayamadım. Bunu ilk başlarda kameranın eski model olmasına bağlıyordum fakat yaklaşık bir yıldır panasonic full hd kameram var. Gündüz çekimleri çok iyi ve fazlasıyla işimi görüyor ama gece çekimlerinde her kamerada olduğu gibi görüntüde bozulmalar (noise) oluşuyor. Bu sorunun ortamdaki ışığın yetersiz olmasından kaynaklandığını biliyorum ama benim istediğim kameranın benim gördüğüm şeyleri net çekmesi. Örneğin gece sokakta çekim yaparken sokak lambalarının ışığı yetersiz olduğu için görüntü bozuluyor. Fakat televizyonda haberleri izlerken görüyorum, bir muhabir gece sokakta canlı yayında haber bildiriyor, kameraman uzaktaki binaları falan çekiyor görüntüde karanlıktan dolayı bir bozulma oluşmuyor. Kamera ışığının ulaştığı yerler net görünürken ulaşmadığı yerler karanlık çıkıyor. Yani görüntüde gözle görülür bir noise oluşmuyor. Aynı ortamda ben kameramla çekim yaptğımda görüntü çok bozuk çıkıyor.

Uzun lafın kısası bu kameralar bizim gözümüzle gördüğümüz gibi çekemiyor mu? Işık olan yerleri göründüğü gibi çeksin, ışık olmayan yerler karanlık çıksın aynı gözümüzle gördüğümüz gibi, noise falan oluşmasın istiyorum. Bunu yapmanın bir yolu var mıdır? Yoksa bu iş ancak profesyonel kameralarla mı oluyor?

Kusura bakmayın soru çok uzun oldu ama okuma zahmeti gösteren herkese teşekkür ederim. Bir de duruma örnek bir görüntü vereyim. Gece bir ortamda çekim yapılmış. Tabi ki yapay ışıklandırma kullanıyorlar ama görüntüde uzaktaki yerlerde de bir bozulma olmamış. Böyle bir çekimi nasıl yapıyorlar? Benim de böyle net bir görüntü alma imkanım var mıdır?

Şimdiden teşekkürler.

 
videoyla çok ilgim yok, fotoğrafçıyım ben ama temel çalışma prensibi aynı olduğu için yorum yapmaya çalışıcam =)

örnek verdiğiniz görüntüde en az 3 ayrı noktadan aydınlatma yapmışlar bir kere, arka planda da aydınlatma olması mümkün.

kullandığınız kameralara baktım, ikisi de kompakt modeller. kompakt fotoğraf makinesi ile dslr ne kadar farklıysa sizin kullandığınız kameralar ve film/dizi çekenler ile habercilerin kullandığı kameralar da o kadar farklı. mesela: www.tnpbroadcast.co.uk
dolayısıyla farklı objektif kullanma şansları var (bazı kameralarda objektif değişebiliyor bildiğim kadarıyla.) yeterli diyafram açıklığı veren bir objektif kullanılırsa gece çekimlerinde görüntü bozulmaz (kamera birim zamanda daha fazla ışık kaydeder)

uzun lafın kısası, o kameralar sizin gözünüzle gördüğünüz gibi çekemiyor. daha iyi ekipman gerekiyor. yine de, kompakt fotoğraf makineleriyle karşılaştırırsam az ışıklı ortamda daha iyi görüntü kaydetmenizi sağlayacak bir ayar/seçenek olmalı diye düşünüyorum. kameranın kullanım kılavuzunu bir kurcalayın.
  • kobuzchu kiz  (14.11.11 21:39:37) 
kobuç güzel özetlemiş. kesinlikle kompakt kamera olması nedeni ile. yani siz ae'yi parmaklarınızda oynatın ama kaynak video kötü ise yapacak bişey yok. şimdi size 2 farklı lens ile video çekeceğim. 30 saniyelik. bi izleyin.


  • ben smyrna  (14.11.11 21:42:27) 
arkadaşlar lensin diyaframıyla ilgili çok doğru şeyler söylemişler.
Eklemek istediğim şu var ki sizin o gördüğünüz noise'un sebebi "gain" denen nanedir.
Çalışma prensibine çok hakim olmasam da bildiğm kadarıyla reseptörlere normalden fazla voltaj vererek daha karanlık ortamları çekebilmesini ve fakat noise oluşmasına neden oluyor.

Eğer kameranızın noise ayarını manuel yapabiliyorsanız öyle yapın.
  • michael_knight  (14.11.11 21:48:11) 
noise ayarı değil de hassasiyet ayarını düşürmek mümkündür muhtemelen. ancak bu durumda karanlıkta çekmek mümkün olmayacaktır. yani herkes noise ayarını düşürmek ister. ama bu mümkün değil :)
video bitmek üzere hemen yolluyorum.

  • ben smyrna  (14.11.11 21:59:17) 
www.youtube.com
şimdi bu video 550d ile çektim. görüntü netliğini falan salla. gözüm görmüyor. otomatik olduğu kadar yaptım. önemli olan noise. bi de ışıksız olanda sadece crt (tüplü) pc monitörü var. yani ışık ondan geliyor. görüntünün flicker yapmasının sebebi o. onu da dikkate alma. :) ama gördüğün gibi f3,5 lens ile f1,8 lens arasında bile dağlar kadar fark var. (hatta f5,6 ışıksızda görüntü resmen yok!)
bi de şu var ki mesela senin örnek gösterdiğin tv görüntüsünde bence senin sandığından çok daha fazla ışık var. yani gece karanlığı hissi verilmiş evet ama en azından bir keylight kesin var. üstüne belki biraz da fill light. bak bir zamanlar anadolu'da yı seyrettiysen (veya seyret) filmin %70 gece geçiyor. ancak zeynep batur (yapımcı) dedi ki bu filmin en büyük maliyeti ışık oldu! mesela panter light (tepedeki gocaman şey) : goo.gl ee nerede filmdeki o "gece?" :)
  • ben smyrna  (14.11.11 22:28:13 ~ 22:29:00) 
iso tüm çekimde otomatikti (böylece karanlıkta yüksek noise çıktı) ama f1.8'de ışık varken 3,5 ışıklı ile kıyasladığında hiç noise yok. farkettin mi? hatta ışıksız 1.8'in noise'ı bile ışıksız 3.5'den daha az (sadece ışık daha fazla olduğu için flicker fazla)


  • ben smyrna  (14.11.11 22:32:40) 
@smyrna ISO otomatikte mi yoksa her ikisinde de sabit miydi?
(noise ayarını kısmak yazmışım ama gain demek istemiştim)
anladığım kadarıyla şahinnnnnnn az ışıkta iyi görüntü alamayacağını biliyor fakat karanlık da olsa noise oluşmamasını istiyor.
550D'de 100 ISO ile çekersen karanlık olmasına rağmen o karanlığı az noise ile çekebileceğini tahmin ediyorum.
  • michael_knight  (14.11.11 22:34:10) 
Cevaplarınız için çok teşekkür ederim. Uğraşıp bir de video çekmişsiniz bunun için de ayrıca teşekkür ederim.

michael_knight anlatmak istediğim buydu. Evet az ışıkta iyi görüntü alamayacağımı biliyorum ama noise oluşmasa aldığım görüntü bana yetecek. Örneğin Sokakta çekim yapıyorum, ışık kaynağı sokak lambaları. Aldığım görüntünün aydınlığı bana yetiyor ama noise oluşması kaliteyi çok düşürüyor. Fotoğraf olsa noise bilgisayar ortamında bir nebze yokedilebiliyor ama video üzerinde bu işlem kaliteyi çok bozuyor, görüntü bulanıklaşıyor.

Şu videoyu fotoğraf makinesi ile çekmişler. Ek ışık kullanımı yok, arabanın içinden çekmişler. Görüntüde bozulma olmamış. Ben de tam bunu istiyorum işte ama milletin fotoğraf makinesiyle çektiği videoyu ben video kameramla çekemiyorum.

www.youtube.com
  • sahinnnnnn  (14.11.11 23:17:16 ~ 23:28:29) 
After Effects plug-in'lerinden Magic Bullet Denoiser'ı bir kez olsun denemeni öneririm.
Kırışık yüzlerde, kirli sakallı insanlarda vs. gerçekten çok kötü sonuçlar veriyor fakat detayların nispeten az olduğu görüntülerde gerçekten çok iyi sonuç veriyor. Elbette çözüm değil fakat işini görebilir.

www.redgiantsoftware.com
  • michael_knight  (14.11.11 23:31:15) 
Teşekkür ederim, bir de bunu deneyeyim. Bir ara videoları quicktime formatına dönüştürüp photoshopta açarak noiseware professional ile kare kare noise gideriyordum. Çok zahmetli olduğu için macro recorder programlarıyla bu işlemi birkaç kare üzerinde yaparak kaydediyordum. Daha sonra programı çalıştırıyordum. Program bir kare ileri gidip en son uygulanan efekti uyguluyor ve işi otomatiğe bağlıyordu. Akla mantığa uymayacak işler denedim zamanında :D
Bu plugin de işime yarayacaktır.

  • sahinnnnnn  (14.11.11 23:37:08 ~ 23:38:57) 
Şu videoyu fotoğraf makinesi ile çekmişler. Ek ışık kullanımı yok, arabanın içinden çekmişler. Görüntüde bozulma olmamış. Ben de tam bunu istiyorum işte ama milletin fotoğraf makinesiyle çektiği videoyu ben video kameramla çekemiyorum.

İşte kobuççu hanım bunu açıklamış sana. Kameralarda "kompakt ise" iyi görüntü alman zor. Şu cümle seni yanıltmasın "ulan foto mak ile bile nasıl çekiyor adamlar ben kamera ile çekemiyorum" işte fark burada zaten. Bi fotoğraf makinesinin sensörü (kabaca söylüyorum) 2,5 cm x 3 cm ama o kompakt video kameranın (hd bile olsa) 1 cm en fazla 1.5 cm. ayrıca üzerine de benim dün çektiğim videoda olduğu gibi sadce 200 tl'lik bir lens (50mm f1,8) takınca o fotoğraf makinesi en iyi kompakt video kameradan daha iyi oluyor. senin elindeki "kompakt" kamera ile slr ile çekilen görüntü kalitesini yakalaman zor. hatta mümkün değil. bunun için fiyatı 5000-8000 tl olan kameralardan başlaman gerek. eh insanlar da bunu alacağına gidip 1500 tl'ye benim 550d + 200-300 tl'lik lensi alıp mis gibi video çekim yapıyor. bak house'un 6 sezon finali olan 21. bölümü tamamen FOTOĞRAF MAKİNESİ (5d mark 2 ile) ile çekildi. goo.gl gördüğün cihaza benzer (kullanılanın bu olmadığını biliyorum. yönetmenin kendi açıkladığı fotoğrafları gördüm) yani adamlar fotoğraf makinesi kamera kadar iyi çekebiliyor diyor. sen iso'yu düşürürsen EVET düşük noise alırsın. ama karanlık olur! işte karanlık olmaması için ve noise olmaması için gereken şey LENS LENS LENS. bu da compact makinede ol-maz. bak, uğur içbak'ın katıldığı bir workshopa katıldım. adam diyor ki:
------------------
yeni nesil dijital de dijital diyor. ama 35 mm ile film çekerseniz hiç bir dijital kameranın göremediği şekilde çekim yapabilirsiniz. evet, red falan var ama benim kullandığım sadece bir lens ve filmden oluşan 35 mm kameranın çektiği kalitede bir dijital makine hem ondan daha pahalı hem de çok teferruatlı (harddisk-ler, kontrol panel-leri-piller, elektrik üniteleri vs vs) ben 35mm'i magazine takarım sizden çok daha önce hazır olur istediğiniz filmi çekerim.
dijitale karşı değilim. paranız yoksa veya ilk filminizi çekiyorsanız 1980 model bir kamera ile bile çekin. tabii ki sizin ilk filminizde 35mm kullanmanızı beklemiyorum. ama film daha uzunca süre 35 mm ile çekilebilecek.
bunun yanında dijital'e alışan nesil maalesef post-production'dan çıkamıyor. film içinde noise, çekim hatası (mesela görünen boom, kablo vs) bunları bile "post'da hallederiz" düşüncesi ile özensiz iş yapılıyor. ancak 35 mm'de bu işi daha özenli yapıyorsunuz. benim kamera arkasını çeken asistanlar vardı, onlar digitale harika diyorlardı (foto mak kullanmışlardı) ben de 35mm ile kıyaslamak için çektiklerini 35mm'e bastım ve perdede izlettim. görüntüye bakamadılar bile. valla haklıymışsın uğur abi dediler.
------------------
üstteki satırlar tamamen uğur içbak (adaşım bu arada) sözleridir. (aynen değil tabi anlattıklarını size aktardım)
yani noise için iyi kamera + iyi lens la-zım
  • ben smyrna  (15.11.11 09:46:42) 
Canon PowerShot SX1 IS 'e baktım. f değeri 2,8 yani aslında oldukça iyi. ancak şu var ki senin "noise yok" dediğin video çok aydınlık kardeşim! ayrıca i.imgur.com aha bak bal gibi noise var. sen senin elindeki orijinal videoyu görüyorsun "off noise" diyorsun. sonra render üstüne render, plugin üstüne plugin. sen de demiştin, bu sefer video bulanıklaşıyor ve elli defa render oluyor.

benim yuvarlak içine aldığım yerde noise var mesela. ama adam o videoyu tamamen olduğu gibi atmış bile olsa youtube'a, youtube bitrate'i acaypi düşürüyor. bak 45 mbit ile çekilmiş ve orijinal olarak attığım canon 550d videosunu indiriyorum. aha bak bitrate yerlerde: overall 6189 diyor. 45 mbit nerede 6 mbit nerede (hadi bana verdiği video biraz daha düşük olsun, kendisi sitede gösterirken az daha yüksek olsun. ama yine de yarı yarıya düşüyor EN AZ)

yani bit rate düşüyor render üstüne render alıyor. videoda ne ORİJİNAL noise kalıyor ne bişey :)
  • ben smyrna  (15.11.11 09:56:00) 
Haklısınız. Bir de ham video dosyasını incelemek gerek. Noise var tabiki ama benim kamerama göre çok kabul edilebilir seviyede.

Kameranın kalitesi de tabiki en önemli etken. Benim video kameram Canon 5D Mark 2 ile karşılaştıramaz tabiki, 5D Mark 2 mükemmel bir kamera. Doğal olarak benim kameramın neredeyse 6 katı fiyatında :). Ben fotoğrafçı ya da yönetmen değilim, çevre mühendisiyim. Hobi amaçlı uğraşıyorum bu işlerle. Doğal olarak da 5D mark gibi bir kamera beni her açıdan aşıyor. O kameraya sahip olsam bile hakkını veremem zaten.

Burada yaptığımız fikir alışverişlerinden de anlaşıldığı üzere iyi kamera + iyi lens = iyi sonuç :D

Fikirlerini paylaşan, yardımcı olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum.
Saygılarımla.
  • sahinnnnnn  (15.11.11 17:38:02 ~ 18:02:51) 
[]

İngilizce tek cümlelik çeviri

Başaramayacağımız hiçbir şey yok.

Cümlesini çevirebilecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler.


 
There is nothing we cannot succeed.


  • long live rock n roll  (24.10.11 17:52:01) 
[]

İngilizce bir cümlecik çeviri

There was nothing that she would not have given to the child.

Türkçe'ye çevirecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim. Basit bir cümle belki ama tam anlayamadım işte. Sanırım bu ingilizce bana göre değil, en iyisi yol yakınken elementary bitmeden bırakayım. Grammar kitabını camdan fırlatıp ardı sıra atlamak istiyorum.


 
Bir çocuğa veremeyeceği hiçbir şey yoktu.


  • benceböyle  (22.10.11 22:50:16) 
Bu arada a child değil the child dediğinden "Çocuğa vermeyeceği hiç bir şey yoktu" ya da biraz daha kelime-kelime olmamasına rağmen mantıklı olan "Çocuk için her şeyi yapabilirdi"'yi tavsiye ederim.


  • personaljesus  (23.10.11 00:06:15) 
[]

İngilizce küçük bir soru

"John had met him after he started this school."

Arkadaşlar İngilizce çalışırken yine çakılıp kaldım. Bu cümlede tanışma işi okula başladıktan daha sonra oluyor fakat okula başlama kısmı simple past iken tanışma kısmı neden past perfect olarak kurulmuş bunu anlamadım.
Düşünüyorum, okula başlama işi daha geçmiş bir zaman olarak geliyor bana. Tanışma işi okula başlama işinden daha sonra gerçekleşmiş. Fakat düşündüğümün aksine tanışma kısmında past perfect kullanılmış. Bir türlü anlayamadım. Bunun mantığını anlatabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
Saygılarımla...

 
John'un o kişiyle tanışmasının bilgisi bize verilmiş bir bilgi, dolayısıyla mış diyoruz, ama okula başlama bilgisi sağlam bir bilgi o yüzden dıktan sonra diyoruz. tense isimlerini salla gitsin, her zaman cümlenin özünü türkçeyi araya katmadan anlamaya çalış.


  • denizderya  (11.10.11 23:31:52) 
"had" olunca, -mıştı, -muştu oluyor. yani, "John kendisiyle, o (he) okula başladıktan sonra tanışmıştı." tamamen anlatım şekliyle alakalı. had'i kaldırırsak, "tanıştı" olacaktı.


  • jiyuu  (11.10.11 23:35:28) 
Teşekkür ederim. Ben olaylar arasındaki öncelik-sonralık bağlantısı nedeniyle kullanmış diye düşünmüştüm. Şimdi anladım sayenizde. Sağolun.


  • sahinnnnnn  (11.10.11 23:43:58) 
Bana da biraz tuhaf geldi. Bana kalsa "john met him after he had started this school" diye kurardım cümleyi.

Fakat belki de burada, vurgu önceki ve sonraki cümlelerdeki bilgiye bağlı olarak "John had met him" kısmında olduğundan orada had kullanmaları gerekmiş olabilir. bilemedim.
  • firez  (11.10.11 23:47:42) 
@fireze neden kesin bir bilgiyle aktarılmış bilginin yerini değiştiriyorsun ki? john okula başladı, bu bildiğimiz bir gerçek diyelim, aynı john geldi bize filanca ile okuldan sonra tanıştım. onun verdiği bilgiye dayanarak bir başkasına bu bilgiyi aktarırken bu tip bir cümle kurmak gerekir.


  • denizderya  (12.10.11 00:09:29) 
[]

İngilizce ufak bir soru

"He wanted to beg them not to go."

Bu cümlede "not to go" kısmının yapılış mantığını elementary seviyesindeki birine anlatabilir misiniz?
Cümlede anlatılmak isteneni anlıyorum ama bu cümleyi ben kurmaya çalışsam "not to go" kısmını akıl edemem, orada takılır kalırım. Sanırım yan cümleyi bağlamak istemiş ama yapılış mantığını anlamadım.

Benzeri şekilde "You have to promise not to read it." cümlesinde de bu durum var. Bu tarz cümleler karşıma çıkıyor, anlıyorum ama yapılış mantığını çözemedim. Şu "not to ..." kısmını bir anlatıverseniz minnettar olurum.

Saygılarımla...

 
infinitive konusu. promise, beg gibi fiiller kendilerinden sonra fiilin nesnesi konumundaki fiile "to" (infinitive) eki verirler. bu nesne olumsuz olacak ise "to" dan önce "not" geliyor.


  • otonomo  (04.10.11 18:44:51 ~ 06.10.11 13:23:42) 
"fiil1 TO fiil2" ornegin "promise to read" seklinde kullandigimiz zaman olumlu oluyor. turkcesi "okumaya soz vermek"

ancak "fiil1 NOT TO fiil2" ornegin "promise NOT TO read" seklinde kullaninca olumsuz oluyor. turkcesi "okumamaya soz vermek"

peki neden "NOT fiil1 TO fiil2" seklinde degil??

cunku burada olumsuz yapmak istedigimiz fiil, ikinci fiil. ilki degil.

ornegin:

ornek 1:he promised to read it - okuyacagina soz verdi

ornek 2:he didnt promise to read it - okuyacagina soz vermedi (yani ilk fiil olumsuz)

ornek 3: he promised not to read it - okuMAyacagina soz verdi (yani ikinci fiil olumsuz)

ilk fiilin olumlu, ikinci fiilin olumsuz olmasi gerektiginde "NOT TO" seklinde kullanmak gerekiyor.
  • co2s2  (04.10.11 18:51:16) 
xxx için yyy yapmak anlamına geliyor gibi düşün. bir şey için bir şey yap(ma)mak kalıbıyla bir cümle kuracaksan xxx (not) to yyy kalıbını kullanacaksın..

not: xxx ve yyy fiil olacak.
  • in vino veritas  (04.10.11 19:05:53 ~ 19:27:29) 
bazı fiiller ortasına kişi alabilir, yani şu şekilde:

want somebody to do something
ask somebody to do something
teach smd. to do sth... gibi. burda somebody olarak kişi yazıyoruz. mesela:

Jack wanted to go.. jack gitmek istedi.
Jack wanted her to go.... Jack ondan gitmesini istedi.
My friend is teaching me to swim... arkadaşım bana yüzmeyi öğretiyor..

ikinci fiilin olumlusu: to do, olumsuzu da not to do..

hatırlayalım: to be or not to be olayı gibi.

burda da uygulanan bu:
beg smb. to do sth ... birisine bir şey yapması için yalvarmak
beg smb. not to do sth.... birisine bir şey yapmaması için yalvarmak.
  • pyro clustic flow  (04.10.11 21:24:02 ~ 21:24:39) 
bu konu ikinci fiilin kullanımı hakkındadır. elementary seviyede genelde tek fiil kullanırız, o da tense alır..

ikinci bir fiil monte etmek istersek, temel olarak 2 şekilde olur... to do ya da doing şeklinde. hangi durumda hangisi kullanılacak konusunun adı gerund, infinitive dir ve biraz alengirli, kuralları vardır. onu da yavaş yavaş öğrenirsiniz seviyeniz ilerledikçe.
  • pyro clustic flow  (04.10.11 21:28:35) 
Çok teşekkür ederim vakit ayırıp anlattığınız için. Sağolun, varolun.


  • sahinnnnnn  (04.10.11 22:49:49) 
[]

İngilizce ufak bir soru

Arkadaşlar İngilizce öğrenmeye çalışıyorum fakat soru cümleleri sürekli kafama takılıyor. Sanırım Türkçe düşünmek dedikleri sorunu yaşıyorum. Neyse lafı uzatmayayım. Türkçe'de cümlenin öğelerini yer değiştirdiğimizde anlam değişiyor.
Örneğin; "Ali gidecek miydi?" cümlesi ile "Ali mi gidecekti?" cümlesi anlamca farklı cümleler ama bunları İngilizce'ye çevirdiğimizde ikisi de aynı mı olacak? Bu cümlelerin İngilizce karşılıkları ne olur?

Aynı şekilde "Did Mark Twain write Tom Sawyer?" soru cümlesinin Türkçe karşılığı "Tom Sawyer'ı Mark Twain mi yazdı?" şeklinde mi olacak yoksa "Mark Twain Tom Sawyer'ı yazdı mı?" şeklinde mi olacak. Sanırım iyice kafam karıştı. Soru cümlelerinde bu durum iyice kafamı karıştırıyor.

Bu konuda yardımcı olabilecek herkese şimdiden çok teşekkür ederim. Bunları karıştırmamak için ne yapmalıyım?

 
yazdı mı olacak. kasma, gelişine voleyi vur gitsin.


  • zırtapoz  (12.09.11 03:11:12) 
öncelikle, türkçe düşünmek sorununu ingilizceyi öğrendikçe ve konuştukça, aktif olarak kullandıkça aşarsınız. aktif olarak mutlaka kullanmanız gerekir, kendi kendinize dahi olsa konuşmalısınız ingilizce düşünmek için..

ingilizcede yerine göre kelimelerin yeri değişirse anlam değişir, ama kimi zaman değişmeyebilir de, bunu gramer konularını gördüğünüzde anlayacaksınız, acele etmeyin..

"did mark twain write tom sawyer?" derseniz, evet "yazdı mı" olur,fakar diğer şekilde söylemek isterseniz, bunu tonlamayla söyleceksiniz.. neyi vurgulamak istiyosanız o kelimeye vurgu yapacaksınız..

dediğim gibi, karıştırmamak için önce gramer konularını görün, ve aktif biçimde kullanın ingilizceyi, o zaman bu problemleri çözeceksiniz..
  • lesmiserables  (12.09.11 03:15:40) 
"Did Mark Twain write Tom Sawyer?"

"Mark Twain Tom Sawyer'ı yazdı mı?" veya "Tom Sawyer'ı Mark Twain mi yazdı?" olabilir. yapılan vurguya göre iki anlamı da içerir.
  • cro magnon  (12.09.11 03:16:06) 
yukarıda bahsettiğin iki cümlenin anlamı farklı. bunu ingilizce sorarken sorulan şeyin ne olduğuna göre kurmak lazım cümleyi.

"ali gidecek miydi" cümlesinde vurgu fiilde. yani asıl sorulan şey alinin gidecek olup olmadığı. o yüzden "will ali go" gibi çevirilebilir o cümle(miydi'ye tam uymadı aslında ama onun ingilizcedeki karşılığını bilmiorm açıkcası)

"ali mi gidecekti" cümlesinde vurgu öznede. giden kişinin ali olup olmadığı soruluyor, dikkat edersen bu sorunun cevabı evet ya da hayırla başlar. ingilizce de bu tip soru cümleleri is are'lı oluyodu. o yüden bu cümleyi de öyle kurmak gerek: is the person who will go ali? ama bunu genelde düz cümle olarak söyleyip sondaki aliye vurgu yaparsan daha hoş olur. genelde öyle kullanılır çünkü. yani "the person who will go is ali?"

alt taraftaki cümlenin anlamı mark "mark twain tom sawyer'ı yazdı mı" olacak. tom sawyer'in yazarı mark twain mi şeklinde soracaksan dediğim gibi düz cümle şeklinde söyle bunu ve vurguyu sormak istediğim şeye yap. "the author of tom sawyer is mark twain?"
  • isiz ajun  (12.09.11 03:27:24 ~ 03:28:30) 
will ali go: ali gidecek mi?
will ali go: ali mi gidecek?

tonlamaya bağlı olarak iki anlamı da var. kimse "the author of tom sawyer is mark twain?" demez. onun yerine aynı soruyu mark twain'e vurgu yaparak sorar.
  • cro magnon  (12.09.11 03:35:59) 
Ali gidecek miydi? Was Ali going to go? / Was Ali supposed to go? ya da geçmiş zaman içerecek şekilde çevrilir. Will Ali go? Ali gidecek mi? demektir.
Neyse asıl sorunun cevabı olay tamamen vurgularda. Hangisini sormak istiyorsan onu daha vurgulu söylüyorsun.
Ama şunu da unutma konuşma dilinde daha rahat ifadeler kullanabilirsin.
Did mark twain write Tom saywer? Mark twain wrote tom sawyer? Tom sawyer was written by tom sawyer? Was tom sawyer written by mark twain? Tom sawyer was written by mark twain, wasnt it? Mark twain wrote tom sawyer, didnt he? bunların hepsi doğru vurgularla söylemek istediğin şeyi rahatlıkla karşılar. Fakat anlam olarak çok az farklar içerir. Mesela birini yazarın kim olduğunu hiç bilmiyorsan sorarsın. Birinde biliyorsundur ama unutmuşsundur, teyid etmek için sorarsın. Birinde kitabın o yazarın olduğunu bilmiyorsundur yeni öğrenmişsindir sorarsın.gibi.
Yani kuracağın cümle vurgu ve gramer dışında soruyu hangi durumda sorduğuna göre de değişir.
  • goldentitan  (12.09.11 11:31:07) 
İlginiz için çok çok teşekkür ederim, sağolun.


  • sahinnnnnn  (12.09.11 13:23:25) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.