Sınırlı bir iletişim var aramızda. Birbirimizi arayıp sormayız, acil durumlar haricinde. Bayramdan bayrama ve yılda 4-5 kez de genel misafirlikler haricinde görüşmeyiz. Sizde durumlar nasıl?
Banka şifresi ıvır zıvır bilgileri ele geçirme gibi bir durum olur mu buradan indirdiğimiz programlarda?
Dominos gibi pizzacilarin hamurunda ne var arkadaş ne güzel yumuş yumuş çok tatlı lezzetli bir hamuru var. Hamur için konuşuyorum sadece malzemelerden bahsetmiyor. Bunların içinde un su maya haricinde kesinlikle başka şeyler de var ama ne?
Aklınıza ne iş geliyorsa aceleci davranıyorum. Mesela uçak bileti mi alacam "amaan fiyatlar artar hemen alayım" alıyorum, sonra bir bakıyorum ki fiyat artmamış aksine düşmüş. Aynı şey otel ayarlayacağım "son bir oda" yazısını görüyorum, biliyorum aslında son oda değil ama strese giriyorum hemen alıyorum. 10 gün sonra fiyat daha da düşmüş. Efendime söyleyim markete gidiyorum hızlı hızlı alisveris yapıp çıkıyorum ulaan tatile gidiyorum gezi planına uyamayabikirim ama orayı göremeyebilirim diye hızlı hızlı geziyorum. Bu iş beni yoruyor aksine pişman ediyor. Sizde durumlar nedir. Yani hızlı karar alıyorum buna engel olmam lazım. Bir karar mı alınacak şöyle bir iki gün düşünmek istiyorum ama yok abi yapamıyorum.
Daha önce de buna benzer bir soru sormuştum. Fakat sanırım tam açıklayamamış olabiliri.
2 adet kredi kartı olduğunu varsayalım. Maaşı da ayın 15'inde aldığımızı kabul edersek eğer.
Şimdi bu aşamada en mantıklı olan hesap kesim tarihleri ne olur dediğimizde
Birinci kart için ayın 14'ü
İkinci kart için ayın 30'u denildi.
Fakat şöyle bir durum var. Bunların son ödeme tarihleri de 10 gün sonra olacağı için yani birinci kartın hesap kesimi 14 ise son ödemesi 24'ü
İkinci kartın hesap kesimi 30'u ise son ödemesi 10'u diyelim.
Hal böyle olunca maaşını 15'inde alan bir kişi için kredi kartlarından yapılan alışverişler mutlaka o ay da alacağı maaştan ödenmesi gerekiyor.
Bu nedenle örneğin hesap kesimi ayın 6'sı yapsak son ödemesi de 16'sı olsa ayın 6'sından sonra yapılan harcamalar en azından bir sonraki ayın 15'inde alınacak maaştan ödenmiş olacak. Doğru mudur?
2 adet kredi kartı olduğunu varsayalım. Maaşı da ayın 15'inde aldığımızı kabul edersek eğer.
Şimdi bu aşamada en mantıklı olan hesap kesim tarihleri ne olur dediğimizde
Birinci kart için ayın 14'ü
İkinci kart için ayın 30'u denildi.
Fakat şöyle bir durum var. Bunların son ödeme tarihleri de 10 gün sonra olacağı için yani birinci kartın hesap kesimi 14 ise son ödemesi 24'ü
İkinci kartın hesap kesimi 30'u ise son ödemesi 10'u diyelim.
Hal böyle olunca maaşını 15'inde alan bir kişi için kredi kartlarından yapılan alışverişler mutlaka o ay da alacağı maaştan ödenmesi gerekiyor.
Bu nedenle örneğin hesap kesimi ayın 6'sı yapsak son ödemesi de 16'sı olsa ayın 6'sından sonra yapılan harcamalar en azından bir sonraki ayın 15'inde alınacak maaştan ödenmiş olacak. Doğru mudur?
Eşimle olan ilişkimizde herhangi bir sorun yok; mutlu, huzurlu bir yaşam sürdürüyoruz. Fakat yaşımız ilerledikçe çocuk sahibi olma düşüncesi daha fazla gündeme gelmeye başladı. Ancak bu konuda içtenlikle ve kesin bir şekilde “Evet, çocuk istiyoruz” diyemiyoruz.
Bunun temel nedeni, çocuk sahibi olmanın getireceği sorumluluk, kısıtlamalar ve hayatın büyük ölçüde değişeceği düşüncesi. Şu anki özgürlüğümüzden, plansız bir şekilde sırt çantamızı alıp dilediğimiz yere gidebilme lüksümüzden vazgeçmek istemiyoruz. Hayatımızda çocuk öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılacak bir dönemin düşüncesi, mevcut rahatlığımızı kaybetmek istemememize yol açıyor.
Öte yandan, çocuk sahibi olmanın getirdiği o “güzel” anılar da çok cezbedici gelmiyor. İçimde baba olma özlemi hissetmiyorum; çocuğumla parka gitme, ona ayakkabı alma gibi hayallerim yok.
Ancak çevremizdeki pek çok arkadaşımız çocuk sahibi oldu. Onları gördükçe, biz de bir şeyleri kaçırıyormuşuz gibi hissettiğimiz zamanlar oluyor. Bu da, “Acaba biz de mi çocuk sahibi olmalıyız?” sorusunu gündeme getiriyor. Şimdi 33 yaşındayız ve evliliğimizin altıncı yılındayız. Böyle karmakarışık bir düşünce içindeyiz çocuk konusunda.
Bunun temel nedeni, çocuk sahibi olmanın getireceği sorumluluk, kısıtlamalar ve hayatın büyük ölçüde değişeceği düşüncesi. Şu anki özgürlüğümüzden, plansız bir şekilde sırt çantamızı alıp dilediğimiz yere gidebilme lüksümüzden vazgeçmek istemiyoruz. Hayatımızda çocuk öncesi ve sonrası diye ikiye ayrılacak bir dönemin düşüncesi, mevcut rahatlığımızı kaybetmek istemememize yol açıyor.
Öte yandan, çocuk sahibi olmanın getirdiği o “güzel” anılar da çok cezbedici gelmiyor. İçimde baba olma özlemi hissetmiyorum; çocuğumla parka gitme, ona ayakkabı alma gibi hayallerim yok.
Ancak çevremizdeki pek çok arkadaşımız çocuk sahibi oldu. Onları gördükçe, biz de bir şeyleri kaçırıyormuşuz gibi hissettiğimiz zamanlar oluyor. Bu da, “Acaba biz de mi çocuk sahibi olmalıyız?” sorusunu gündeme getiriyor. Şimdi 33 yaşındayız ve evliliğimizin altıncı yılındayız. Böyle karmakarışık bir düşünce içindeyiz çocuk konusunda.
Arkadaşım yurtdışına giderken evinin anahtarını verdi, evde tadilat olduğu için ustalara ve arada balığa da bakmam yönünde benden rica etti.. Bende iki güne bir gidiyordum. Salondaki balık şakire de yem verdim küçük küçük. verdikçe costukca cosuyordu, gariban. ufak ufak verdim yeminle, fakat tekrar gidip baktığımda dibe çökmüş duruyor. Hafif dürttüm yok, gitmiş. Ben de fotosunu çekip petshopa gidip benzerinden aldım akvaryuma koydum iyi mi :(( Ancak içim hiç rahat değil, sakiri görüyorum desem yeridir rüyamda. Arayıp şakir öldü dostum başımız sağ olsun diye haber vereyim mi?
Selam dostlar,
Uzun süreden beri süregelen ara ara ortaya çıkan ishal durumuyla uğraşıyorum. Durduk yere olmuyor bu ishal sorunu. Üşüyünce oluyorum fakat abicim dön atlet dışarı çıkmıyorum ki! Markette dolap reyonundan geçerken bile hafif bir üşüme geliyor başlıyorum kıçı tutarak eve doğru koşmaya. Dolapta değil mesela mutfaktaki suyu içsem yarım saat sonra ishal şeklinde tuvalete çıkmış oluyorum. Tamam usutmeyim ama bu olaylar da usutulecek şeyler değil ki? Ne yapsak?
Uzun süreden beri süregelen ara ara ortaya çıkan ishal durumuyla uğraşıyorum. Durduk yere olmuyor bu ishal sorunu. Üşüyünce oluyorum fakat abicim dön atlet dışarı çıkmıyorum ki! Markette dolap reyonundan geçerken bile hafif bir üşüme geliyor başlıyorum kıçı tutarak eve doğru koşmaya. Dolapta değil mesela mutfaktaki suyu içsem yarım saat sonra ishal şeklinde tuvalete çıkmış oluyorum. Tamam usutmeyim ama bu olaylar da usutulecek şeyler değil ki? Ne yapsak?
Yıkanıp, utulenen fakat giyilmeyen gömlek değiştirilir mi sizce? Etiketi de yok haliyle fakat fatura vs var. Alalı 1 hafta oldu.
Mide bulantısı, titreme ve kusma durumu oldu 5 gün önce. Kustuktan sonra rahatladım ve ertesi gün toparladım fakat o günden sonra yemek yiyemiyorum. Su bile içince geri çıkarma hissi oluşuyor fazla değil ama var biseyler rahatsız eden hissediyorum. Sadece sabah akşam çorba içiyorum. Sizce doktora gitmeye gerek var mı? Yemek ve ara ara gelen mide bulantısı mevzusu haricinde gayet iyiyim.
Bu işlerden anlamıyorum maalesef. Maaşın yattığı tarih ayın 15'i. İki adet kredi kartı var. Bu kredi kartlarınin hesap kesim tarihini nasıl ayarlarsak en mantıklısı olur ve neden?
Ucuzdan kastım diğerlerine göre nispeten daha uygun ve güvenebileceğim bir yer önerirsiniz çok sevinirim
Ne düşünüyorsun bunu okuyunca. Sıska, skiny fat, eh işte... Önemli olan yağ oranı de mi??
Hiç mi hiç yok. Kalmadı yani. Bana kadar bile yok. Arkadaştan kastım iş arkadaşı vs değil. Oturup iki kadeh içecek dertleşecek, gülüp eğlenecek kimse kalmadı maalesef. Hal böyle olunca da tercih edilmemiş bir yalnızlık yaşıyorum. Telefon döngüm annem babam abimdi. Annem ölünce o da bitti. Yani bilmiyorum çok sorun etmiyorum fakat insan iki kelam edip üzüntüsünü de sevincini de paylaşacak bir arkadaş arıyor. Kız arkadaş vs değil burada bahsettiğim. Biraz yaş alınca da maalesef bu konuya dair bir gayret de gelmiyor içimden. Öyle işte. Siz de durumlar nasıl?
Öğle saatlerinde şirketin yemekhanesinde üç kişi yemek yiyoruz. İçimizden biri, bize sormadan başka bir çalışanı masaya davet etti. Bu durum bana biraz saçma geldi. Sonuçta, masadaki diğer kişilerin bu durumu isteyip istemediğini düşünmek gerekmez mi? En basit nezaket kurallarından biri yahu. Şunu bir masadakilere sormak nasıl aklına gelmiyor? Tamam elemanı tanıyoruz da adamla oturup yemek yemek istemiyorum. Yoruyor artık böyle insanlar. Siz ne diyorsunuz bu konuda?
Neden olur? Yaş 33 yolun yarısı eder. Fakat kendimden küçük veya yaşıtım insanlar yerine 50 yaşlarında bir kadın daha çok dikkatimi çekiyor. Bunun altında yatan nedeni sorgulayınca sanki ayıp bir şeymiş gibi geliyor topluma. Oysa öyle değil biliyorum, hatta deneyimledim de. Beklediğimden de çok daha mutlu oldum, mutlu hissettim. Her Türk erkeğinin hayalidir bro diyebilirsiniz ama ben kendimi bildim bileli seviyordum ve hala da artarak bu istek devam ediyor. Sizde böyle bir durum var mıydı? Zamanla fikriniz değişti mi?
Yakın zaman önce annemi kaybettim. Her çocuk annesini hayatının en önemli yerine koyar. Benim için de annem öyleydi. Hatta daha fazlasiydi. Her gün arayıp konuşur, hal hatır sorardık. Şimdi kimse kalmadı oturup konuşacak... Başım sıkışınca ana yüreğin ne diyor diye soracağım kimsem kalmadı maalesef.
Annem de biraz garibandi. En çok da o dokunuyor. Ne bir yer gördü, gezdi, ne lokantalarda yemek yedi. Yaşarken bu durum canımı sıktığı için de olabildiğince onu yemeğe götürürdüm. Hediye aldım ama tabii ben büyüdüğüm zaman oldu bunlar. Uzun yıllar bisey görmemiş.
Ani oldu kaybı. Kontrolleri olurdu. Özellikle ben götürürdüm annemi hastaneye. Birlikte gider gelirdik. Birlikte böyle mücadele ederken şimdi elimde bu tabloyla karşı karşıya kalmış olmak çok zor ya.
Her gece görüyorum rüyamda. Gün içinde de gizli gizli ağlıyorum. Daha yaptığı menemenlikler duruyor dolapta garibanın.
Bu durum nasıl seyrediyor dostlar. Şu içimde oturan öküz kalkıyor mu zamanla.
Annem de biraz garibandi. En çok da o dokunuyor. Ne bir yer gördü, gezdi, ne lokantalarda yemek yedi. Yaşarken bu durum canımı sıktığı için de olabildiğince onu yemeğe götürürdüm. Hediye aldım ama tabii ben büyüdüğüm zaman oldu bunlar. Uzun yıllar bisey görmemiş.
Ani oldu kaybı. Kontrolleri olurdu. Özellikle ben götürürdüm annemi hastaneye. Birlikte gider gelirdik. Birlikte böyle mücadele ederken şimdi elimde bu tabloyla karşı karşıya kalmış olmak çok zor ya.
Her gece görüyorum rüyamda. Gün içinde de gizli gizli ağlıyorum. Daha yaptığı menemenlikler duruyor dolapta garibanın.
Bu durum nasıl seyrediyor dostlar. Şu içimde oturan öküz kalkıyor mu zamanla.
Fethiye'de saklikent kanyonu var. Oraya varmaya yakın gozlemecide oturduk. Yan masamızda turistler de vardı. Yaşlı Bi amca geldi adamlarla bildiğin rahat rahat İngilizce konuşuyor. Hani daha önce yurtdisinda yaşamış vs öyle bir yaşlı amca değil. Bildiğin köylü mehmet ağa. Yani bu inkilicce işi orada anladım ki tensle mensle başa does gelecek sona are gelecek yok cümlenin zamanlar vs bunlarla Bi alakası yok. Bu köyle bunları öğrenip de dil konuşmadı ya. Tamam belki kurallı konuşmuyor ama karşıdaki de anlıyor ve cevap veriyor. Yani akademik olarak işe yaramaz belki ama yurtdışında ve basit ikili diyaloglarda demek ki kural vs simple tense vs takılmadan yardıra yardıra konuşmak lazım demek ki. Bugün bunu anladım. Siz ne diyorsunuz bu işe
İtalya venedikte gezerken köprünün üstünde bul karayi al parayı gibi bir oyun vardı. 3 tane kutu var hangisinde top onu bulmaya çalışıyorlardı. 200 eu gitti. Şuan çok kötü hissediyorum kendimi. Tatilimi de zehir etmek istemiyorum. Moral verir misiniz rica etsem. Ulan bu 200 eu neler alırdım ya. Bir anda oldu ya. Paraya ihtiyacı olan biri de değilim. Nasıl oldu da böyle tongaya düştüm anlamadım.
Gelir idaresinin sitesinden ödesem havalimanina gittiğimde bunun kontrolünü kim ne şekilde yapıyor?
Merhaba, e sim airalo aldım italyada kullanım için. Henüz Türkiyedeyim. Kurulum başarılı ibaresi ile birlikte ayrıca etkinlestirilmedi diye de bir ibare var. Ben italya'ya gidince hat çekmeye başlayacak ve öyle mi etkinlesecek veya yapmam gereken bir şey var mı Türkiyedeyken..
Kafanızı şişirdim özür dilerim fakat tek girislik italya vizem olduğu için sormak istiyorum. İtalyayi gezdikten sonra venedik havalimanindan viyana ya gittikten sonra tekrar pasaport polisinin yanına gidip sorgu sual çekiliyor muyum? Bu işleyis nasıl oluyor?
Yakın zamanda italya'ya gideceğim vizeyi italya konsolosluğundan almıştım, döndüğümde kaş tarafına geçeceğim oralardayken meis adasına geçmek istesem bu vizeyle geçebilir miyim?
Havalimanina ilk girişteki güvenlikte mi sular toplanıyor yoksa uçağa binerken yapılan güvenlik kontrolünde mi alınıyor. 2 euroya su satıyor adamlar utanmadan. İnadına almayacağım. Boş su şişesi götürsem su otomatlari var mı? Siz nasıl yapıyorsunuz?
Aslında ikinci kez. Küçüktüm bindiğimde, babamın elinden tutup gitmiştik.
Şimdi aktarmalı yurtdışı uçuşu var.
Antalya İstanbul Sabiha gökçen
Sabiha an da yurtdışına gideceğim.
Check-in işlemini yaptım. Uçak altı bagaj olacak.
Antalya Havalimanina girince ilk olarak ne yapacağım.?
Pasaport kontrolü antalya da mı yoksa sabihada mi olacak?
İstanbula inince öylece mal gibi havalimaninda bekliyor muyuz?
Acikcasi ne soracağımı da bilmiyorum aklınıza gelenleri yazarsanız sevinirim
Şimdi aktarmalı yurtdışı uçuşu var.
Antalya İstanbul Sabiha gökçen
Sabiha an da yurtdışına gideceğim.
Check-in işlemini yaptım. Uçak altı bagaj olacak.
Antalya Havalimanina girince ilk olarak ne yapacağım.?
Pasaport kontrolü antalya da mı yoksa sabihada mi olacak?
İstanbula inince öylece mal gibi havalimaninda bekliyor muyuz?
Acikcasi ne soracağımı da bilmiyorum aklınıza gelenleri yazarsanız sevinirim
İyi günler. Arkadaşla aktarmalı yurtdışı seyahati yapacağız.
Aynı anda check in işlemi yaptık yurt içinde 18 a-b, yurtdisinda işe 29 a, b koltuklari geldi.
Bu duruma göre yanyana gelmiş oluyor değil mi? Yoksa önlü arkalı gibi bir durum olabilir mi? Teşekkür ederim.
Aynı anda check in işlemi yaptık yurt içinde 18 a-b, yurtdisinda işe 29 a, b koltuklari geldi.
Bu duruma göre yanyana gelmiş oluyor değil mi? Yoksa önlü arkalı gibi bir durum olabilir mi? Teşekkür ederim.
1 hafta önce sabah anı Bi hareket nedeniyle sol bacağımdan çıt diye Bi ses duydum böyle hissettim daha doğrusu. Sonra o gün yavaş yavaş hareket ettim. Bir daha da zorlamadım. Squat hareketi yaoiyorum2-3 günde bir. Fakat o günden sonra yapmadım hiç. Şimdi de diz kapağının sol kısmında böyle inceden bir ağrı gelip gidiyor. Yakın zamanda da bir seyahate çıkacağım. Ne önerirsiniz. Krem ilaç vs
Dualingo memrise vb programlar arasından hangisini önerirsiniz.
Seviye sıfır. Neyi amacliyorum... İkili diyalog, basit konular, yer yön sosyal hayatta konuşabileceğim kadar bir dil. Yoksa oturup makale yazma düşüncem yok.
Seviye sıfır. Neyi amacliyorum... İkili diyalog, basit konular, yer yön sosyal hayatta konuşabileceğim kadar bir dil. Yoksa oturup makale yazma düşüncem yok.
İcloud yedeklenen fotoğraflari telefondan göremiyorum. İlla siteye girip mi bakmam gerekiyor.
İphone kullanıyorum ve 15 günlük gezide çekeceğim video kayıtları depolayacagim bir yol arıyorum. İcloud mu satın alsam veya benzeri bir hizmet var mı ya da sizin önerebileceğiniz başka bir yol
Mümkün müdür? Aramasını istemiyorum ancak WhatsApp üzerinden mesaj atabilsin. Tel: iphone
Aktarmali uçuşa yönelik iki tane farklı pnr numaralı bilet var. Bu biletlerin yan yana gelmesi için ne yapılması gerekiyor koltuk satın alınması dışında.
İnternetten check in yapmayıp havalimaninda görevliden rica etsem belki yapabilir ama uçuş gününe kadar check in yapmayıp görevliyi beklemenin de şöyle bir riski var fazla bilet sattıkları için bu s ef er o uçuşa binemeyebilirim. Siz nasıl bir yol tavsiye edersiniz. Check in açıldığında pegasus müşteri hizmetlerini veya havalimanindaki yetkiliyim arayarak çözülebilir mi bu konu
İnternetten check in yapmayıp havalimaninda görevliden rica etsem belki yapabilir ama uçuş gününe kadar check in yapmayıp görevliyi beklemenin de şöyle bir riski var fazla bilet sattıkları için bu s ef er o uçuşa binemeyebilirim. Siz nasıl bir yol tavsiye edersiniz. Check in açıldığında pegasus müşteri hizmetlerini veya havalimanindaki yetkiliyim arayarak çözülebilir mi bu konu
İyi günler,
Uzun zamandır düşündüğüm hatta benim gibi neredeyse ülkenin yarısından fazla ekseriyetle genç insanının da aklında olan yurtdışına göç hakkindaki fikirler, düşünceler aklımdan çıkmıyor son zamanlarda. Nedeni kişisel değil. Malum ülkenin durumları. Boğuluyorum, gülemiyorum ülkede. Mutlu değilim. Burada yaşamak istemiyorum. Hollanda veya almanya da akrabaların çağırması üzerine lokantada garson ya da inşaatta onlarla beraber çalışma imkanım var. Bu çağıran kişiler yakın, samimi akrabalarım ve bu işi uzun zamandır yapıyorlar.
Şuanda 85 bin TL maaş alıyorum. Ev ve araba var bana ait. Evliyim. Çocuk yok. Sizler bu durum ve şartlarda bırakıp gider miydiniz.
Uzun zamandır düşündüğüm hatta benim gibi neredeyse ülkenin yarısından fazla ekseriyetle genç insanının da aklında olan yurtdışına göç hakkindaki fikirler, düşünceler aklımdan çıkmıyor son zamanlarda. Nedeni kişisel değil. Malum ülkenin durumları. Boğuluyorum, gülemiyorum ülkede. Mutlu değilim. Burada yaşamak istemiyorum. Hollanda veya almanya da akrabaların çağırması üzerine lokantada garson ya da inşaatta onlarla beraber çalışma imkanım var. Bu çağıran kişiler yakın, samimi akrabalarım ve bu işi uzun zamandır yapıyorlar.
Şuanda 85 bin TL maaş alıyorum. Ev ve araba var bana ait. Evliyim. Çocuk yok. Sizler bu durum ve şartlarda bırakıp gider miydiniz.
Yaşımız 35 e yaklaşıyor, evliliğimizin 7. Senesine girmek üzereyiz. Eşimle ikimizin de baştan beri çocuk konusuna karşı düşüncemiz bir. Çocuk yapmak istememe daha ağır basıyor, fakat bir yanımız da içten içe "acaba ilerleyen vakitte kafamıza dank edip, pişman olur muyuz bu karardan" diye de düşünüyoruz.
Neden istemiyoruz... Çok nedeni var. En önemli neden istek yok. Baba olma, anne olma isteği, geceleri kalkıp bakma, hayatını ona adama.. Çocuk sesi, ağlaması... Yani sanki bu iş bizi mutsuz edecekmiş gibi geliyor. Bu şekilde konuşup düşündüğümüzde yüzümüz gülmüyor içimiz daralıyor.. Bazıları gözleri içi gülerek anlatır ya.. Bizde o yok. Olmadığı için de bu zamana kadar henüz bir girişim içinde olmadık tabii.
Neden istiyoruz... Çok baskı var üzerimizde aile tarafından. "Daha niye yapmıyorsunuz" falan bilinen baskılar, etraftaki arkadaşların da bir bir çocuk yapması.. Bazen bizim de istiyor oluşumuz. Bunlar da düşündüren etkenler.
Hal böyle olunca Sayın arkadaşlar, acaba demeden edemiyor insan. Belki de hala toyuz, bu konuda yanlış düşünüyor olabilir miyiz? Sizler ne dersiniz bu konuda?
Neden istemiyoruz... Çok nedeni var. En önemli neden istek yok. Baba olma, anne olma isteği, geceleri kalkıp bakma, hayatını ona adama.. Çocuk sesi, ağlaması... Yani sanki bu iş bizi mutsuz edecekmiş gibi geliyor. Bu şekilde konuşup düşündüğümüzde yüzümüz gülmüyor içimiz daralıyor.. Bazıları gözleri içi gülerek anlatır ya.. Bizde o yok. Olmadığı için de bu zamana kadar henüz bir girişim içinde olmadık tabii.
Neden istiyoruz... Çok baskı var üzerimizde aile tarafından. "Daha niye yapmıyorsunuz" falan bilinen baskılar, etraftaki arkadaşların da bir bir çocuk yapması.. Bazen bizim de istiyor oluşumuz. Bunlar da düşündüren etkenler.
Hal böyle olunca Sayın arkadaşlar, acaba demeden edemiyor insan. Belki de hala toyuz, bu konuda yanlış düşünüyor olabilir miyiz? Sizler ne dersiniz bu konuda?
10 adet fatura ödemesi oluyor her ay banka hesabından. Banka kartı tanımlı. Bunu kredi kartına tanimlayabiliyor muyum. Ödemesi nasıl oluyor?
1