Tom & Jerry'dir diye düşünmüştüm; ama aradım, taradım bulamadım. Looney Toons falan da olabilir ama bir türlü bulamıyorum. Çizgi dizideki esas karakterler bir fil ile karşılaşıyordu. O sırada bir fare gören fil korkup karakterlerden birini hortumuyla yakalayıp fareye bam bam vurmaya çalışıyordu. Çok komikti :(
Var mı hatırlayan?
Var mı hatırlayan?
Sertab Erener bu aralar "Oda Müziği" başlıklı konserler veriyor. Yalnızlık Senfonisi'nin bu konserlerdeki düzenlemesinin başında bir klasik müzik eseri var, hoşuma gidiyor ve ne olduğunu çok merak ediyorum. Yardımlarınızı bekliyorum:
www.youtube.com
Not: Bu kayıt aslında Oda Müziği konserinden değil ama giriş bölümündeki (1:05'e kadar olan bölüm) eser aynı.
www.youtube.com

Not: Bu kayıt aslında Oda Müziği konserinden değil ama giriş bölümündeki (1:05'e kadar olan bölüm) eser aynı.
Arkadaşlar genelde banyoda veya tuvalette bulunan küresel biçimli tavana yapışık nesnenin adı nedir? (Örneği resimde) Küresel lamba, sarkıt, banyo lambası vb. ne türlü aradıysam da bulamadım bir türlü.
Kedimde mantar hastalığı olduğundan veteriner hekim batticon sürmemi önerdi. Evde plastik bir şişede 2005'ten kalma (Arkadaşım getirmişti. Onda ne kadar zamandır vardı hiç bilmiyorum) batticon var. Son kullanma tarihi var mı bunun?
Birkaç gündür küvetin giderinde görüyorum bu hayvanı. Bazen gidere girip kayboluyor, sonra yeniden geri geliyor. Onca zaman ne yedi ne içti bilmiyorum. Neyse, sonunda kendisini küvete biraz tırmanmış vaziyetteyken kavanozla yakaladım. Çok sevimli bir şey. Birazdan dışarı çıkacağım, nasıl bir yere salmalıyım kendisini?
Zincirleme isim tamlamalarıyla ilgili bazı sıkıntılarım olduğunu farkettim. Bu tamlamalardan hangisi doğrudur? (yaş 30 bu arada, dalga geçmeyin :))
aylar önce sözlükte muhtemelen procrastination başlığında youtube bağlantısı olarak paylaşılmıştı (şu an yok), ünlü bir yönetmenin 1980'lerde çektiği bir kısa filmdi, 10 dk civarı bir şeydi yanlış hatırlamıyorsam. "doing things slowly" gibi bir başlığı vardı filmin. "çok basit bir işi bile bıkkın ve isteksiz bir şekilde aceleci davranarak yapıp batırmaktansa yavaşça ve her adımını düşünerek, hissederek, planlayarak yaparsanız o iş çok daha güzel olur" gibi bir şey anlatıyordu. ne olur bi bulun buldurun gözünüzü seveyim.
Çalışma ortamımın düzenli ve temiz olması konusunda oldukça titiz ve hassas biriyim. Kontrolüm dışında eşyalarımın karıştırılması, masamda ya da dolabımda bir şeylerin ben ofiste yokken yerinden oynaması, bana sorulmadan eşyalarımın ödünç alınması/kullanılması deyim yerindeyse beni deli ediyor.
Tüm iş arkadaşlarım titiz olduğumu ve özel alanıma ben ofiste yokken müdahale edildiğinde ne kadar sinirlendiğimi biliyor, bunu defalarca kez söyledim. Ama yine de bir şekilde çeşitli aralıklarla eşyalarımın kurcalandığını, telefonumun karıştırıldığını farkediyorum. Kimin yaptığını bilmiyorum, bir şekilde öğrenirsem kalbini ve vücut bütünlüğünü kırmaktan endişe ediyorum. Ama biri hala bir şekilde beni deli gibi sinirlendiren bir "merak" ya da bir başka dürtüyle bu eylemini sürdürüyor.
Bu merak duygusu psikolojik bir hastalık mıdır yoksa bir intihar şekli midir? Artık başka türlü bir açıklama getiremiyorum çünkü bu olaya. Ne yapmam lazım?
Tüm iş arkadaşlarım titiz olduğumu ve özel alanıma ben ofiste yokken müdahale edildiğinde ne kadar sinirlendiğimi biliyor, bunu defalarca kez söyledim. Ama yine de bir şekilde çeşitli aralıklarla eşyalarımın kurcalandığını, telefonumun karıştırıldığını farkediyorum. Kimin yaptığını bilmiyorum, bir şekilde öğrenirsem kalbini ve vücut bütünlüğünü kırmaktan endişe ediyorum. Ama biri hala bir şekilde beni deli gibi sinirlendiren bir "merak" ya da bir başka dürtüyle bu eylemini sürdürüyor.
Bu merak duygusu psikolojik bir hastalık mıdır yoksa bir intihar şekli midir? Artık başka türlü bir açıklama getiremiyorum çünkü bu olaya. Ne yapmam lazım?
Bu kitabı almayı düşünüyorum, öyle edebi bir şey olmadığını biliyorum, kısacık da bir kitap ama türkçeye saçma sapa çevrilmiş olmasın istiyorum. Yayınevi/çevirmen tavsiyesi önerecek olan varsa süper olur.
kitapyurdu.com'da bulduklarım (iki yayınevini hariç tutarak):
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
kitapyurdu.com'da bulduklarım (iki yayınevini hariç tutarak):
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
www.kitapyurdu.com
dizideki her bir karakterin bir yarışmaya katıldığı bölüm vardı. her biri birer film çeviriyordu sanırım. elmyra'nın filminin gösterimi, papatya gibi bir şeyle başlayıp aynı şekilde bitiyordu ve günler sürmüştü salondaki herkes bayılmıştı falan, çok gülmüştüm ona. var mıdır hatırlayan?
yutkunmayla ilgili bir sorunum yok, ağrı yok, nefes almada da bir sıkıntım yok, ama bugünkü gündür sanki görünmez bir el boğazımı sıkıyor; her an boğulabilecekmiş gibi hissediyorum. hatta boğazımı bıçakla yarıp iç kısmı biraz oysam rahatlarım diye düşünüyorum. pek bi derdim tasam da yok. neden olur ki bu?
ön ödemeli başkent doğalgaz abonesiyim, bugün karta kızılay metrosundaki ing bank şubelerinden kredi yüklemesi yaptırdım, elimdeki dekontta her şey normal görünüyor, www.baskentdogalgaz.com.tr 'den de abone numaramla kontrol ettiğimde kredi yüklemesi yapılmış görünüyor. ama gelin görün ki, kartı sayaca taktığım zaman yalnızca önceki yüklememden kalan yedek 10 kredi yüklendi. tekrar tekrar denememe rağmen değişen bir şey olmadı. başına böyle bir şey gelen kimse var mı? ne yapmak gerekir?
marincap marka balık yağının prospektüsüne bakarken gördüm, yan etkiler kısmında "uzun süreli balık yağı kullanımı ile osteoartrit gelişme riskinin arttığı rapor edilmiştir." yazıyor. ben bunun tam aksine balık yağı kireçlenmeye iyi geliyor diye biliyordum. hatta "kireçlenme hastalığından balık yağı içerek kurtulun" diye reklam yapan markalar bile var. google'da "kireçlenme balık yağı" diye aratınca da genelde olumlu şeyler çıkıyor. ama bu uyarı tam aksini söylüyor? nedir abicim bu olay? sevgili hekimlerim, hekim adaylarım lütfen aydınlatın beni.
(soru en altta)
-- prelude --
balkona yuva yapan şerefsiz güvercin olayının üzerinden neredeyse 3 sene geçmişti. hayat normale dönmüştü...
...bir çift güvercin penceremin önüne konana kadar.
"bu sefer yapın amına koyim" dedim. "siz güvercinlere bir can borcum var" dedim. yuva yapmaya çalıştıkları yer balkon değildi en azından. kullanmadığım bir odanın penceresinin önündeki boş bir saksıydı.
karı koca her sabah geliyorlardı, öğlene kadar "guuk guuuuk guuuk" ettikten sonra uçup gidiyorlardı. ben de onlar gittikten sonra bakıyordum saksının içinde bir şey var mı diye. yoktu.
bu akşam da durup dururken aklıma takıldı, gidip bi' bakayım dedim. pencerenin önüne gelip cooort diye perdeyi çekmemle güvercinin uçup gitmesi bir oldu. hayvan yumurtlamış bile. oturuyormuş saksının içinde kendi halinde. ben de ne yapayım, çektim hemen perdeyi, kapattım ışığı çıktım odadan.
4 saat oldu. geri gelmedi. arada sırada gizli gizli bakıyorum. güvercin falan yok. ama bi tane yumurta var duruyor orada.
"özet geç lan piç" diyenler için sorum şudur ki; bu yumurta, üzerinde bir güvercin götü olmadan ne kadar süre canlı kalabilir? yoksa çoktan ölmüş müdür?
-- prelude --
balkona yuva yapan şerefsiz güvercin olayının üzerinden neredeyse 3 sene geçmişti. hayat normale dönmüştü...
...bir çift güvercin penceremin önüne konana kadar.
"bu sefer yapın amına koyim" dedim. "siz güvercinlere bir can borcum var" dedim. yuva yapmaya çalıştıkları yer balkon değildi en azından. kullanmadığım bir odanın penceresinin önündeki boş bir saksıydı.
karı koca her sabah geliyorlardı, öğlene kadar "guuk guuuuk guuuk" ettikten sonra uçup gidiyorlardı. ben de onlar gittikten sonra bakıyordum saksının içinde bir şey var mı diye. yoktu.
bu akşam da durup dururken aklıma takıldı, gidip bi' bakayım dedim. pencerenin önüne gelip cooort diye perdeyi çekmemle güvercinin uçup gitmesi bir oldu. hayvan yumurtlamış bile. oturuyormuş saksının içinde kendi halinde. ben de ne yapayım, çektim hemen perdeyi, kapattım ışığı çıktım odadan.
4 saat oldu. geri gelmedi. arada sırada gizli gizli bakıyorum. güvercin falan yok. ama bi tane yumurta var duruyor orada.
"özet geç lan piç" diyenler için sorum şudur ki; bu yumurta, üzerinde bir güvercin götü olmadan ne kadar süre canlı kalabilir? yoksa çoktan ölmüş müdür?
ankara'da çankaya kızılay falan taraflarında bildiğiniz iyi bir periodontist var mı?
80'lerin sonu veya 90'ların başında Türk kanallarında yayımlanmış; uçan, gözlerinden kırmızı lazer çıkan metalden dev bir robot kuşun çöl ya da çölümsü (mars olabilir) kızıl (post-apokaliptik) bir ortamda başka robotlarla savaştığı, muhtemelen stop motion çekilmiş olan, kesinlikle çizgi ya da anime olmayan tv serisinin adını arıyorum. bulanların insanlık namına polise değil önce bana haber vermesini bekliyorum. (günlerdir uyumuyorum)
söz konusu hatun avon'un hydra-radiance adlı ürününün reklamlarında oynuyor. link'ini de vereyim de tam olsun:
www.youtube.com
veya
www.timsah.com
ve son olarak:
(bkz: oğlumu bulana veya getirene 100 bin lira veriyorum)
www.youtube.com

veya
www.timsah.com
ve son olarak:
(bkz: oğlumu bulana veya getirene 100 bin lira veriyorum)
az veya hiç hede hodo olması desek olmuyor, az hede olması veya hiç hede olmaması desek de olmuyor. çıkamadım işin içinden pek?
nedir ki bu? müdür, prof, bilumum hoca falan da olabilir. böyle genelde metalden yapılıyor hatta sağında solunda dolmakalemler oluyor, bunun bir adı var mı ki?
1