(7) 

PowerPoint Slaytını Ölçekleme

tel tokasini duzelten samuray #1540032 
Merhaba sevgili kullanıcılar,

Bir etkinlik için, 9:16 ebatlarında bir .ppt sunumu istenmekte tarafımdan. Slayt boyutundan ne kadar kurcalarsam kurcalayayım, o ebatlarda ve dikey yönlendirmeli bir sunu dosyası elde edemiyorum.

Pavır Poirt'te çizdirecek bir dayıoğlu da olmadığı için sormak istedim, önerisi olan var mıdır bu boyutlandırma konusunda?
(2) 

Modern Sanat Eseri Gibi Bilgisayar Ekranı

tel tokasini duzelten samuray #1537943 
Merhaba sevgili kullanıcılar,

Ekte de görebileceğiniz, herhangi bir galeride görüp yadırgamayacağımız bu şey, an itibariyle bir bilgisayar ekranı…

Birkaç gün evvel bir güncelleme istedi bilgisayar, “Intel graphics…” gibi bir şey anımsıyorum. Sürücü hatalarının onarılması için yeniden başlatma istedi. Yaptım, sadece ekranda birkaç pikselin parladığı bir ekran ile karşılaştım. “La noliy?” derken birkaç kez yeniden başlattım, bu tablo geldi karşıma.

Enter menter derken bilgisayar açıldı, açıldı açılmasına ama hata onarımı için yeniden başlatma isteğini tekrarladı. Aynı uyarıyı tekrar görünce, “E onar bari,” dedim, nasıl olsa açılıyor diyerek. Deyiş o deyiş, kaldık bu ekranla.

Önerisi, tespiti, teşhisi, çözümü olan varsa, başımın üstünde yeri var.

Şimdiden teşekkürler.

edit: Seri numarası, marka ve model bilgileri eklendi.
(2) 

Kuyumcu / Zanaatçi Tavsiyesi

tel tokasini duzelten samuray #1522863 
Merhaba sevgili kullanıcılar,

Elimde yalnızca teki kalmış bir küpe mevcut, onu örnek alıp sıfırdan güzel bir çift yapacak bir kuyumcu ya da zanaatçi arıyorum.

Bunu yapabilecek el sanatçısı olan ya da referans olabileceği bir tanıdığı bulunan var mıdır? Hediye olarak gidecek, dolayısıyla rastgele sormaktan ziyade işinin ehli birine referansla gitmek daha mantıklı geldi. Herhangi bir bütçe sınırı yok, atışlarınız serbest.

Şimdiden teşekkür ederim.
(2) 

Driver downgrade mümkün müdür?

tel tokasini duzelten samuray #1494536 
Selamlar sevgili kullanıcılar,

Başlıkta söylediğim ifadeyi biraz açıp mümkün olup olmadığını sormak istiyorum size.

Uzunca süredir kullandığım dizüstü bilgisayarım artık teklemeye başlayınca, bir yenilik yapayım dedim ve kurun çılgınca seyrettiği günlerde, bir bilgisayar kestirdim gözüme. Neyse, satın alındı, işte güçten bir süre de dokunamadım ama asıl niyetim, eski HDD'yi sökerek yenisine takmak ve sorunsuz kullanmaktı. Pek anlamıyorum bu işlerden ama çalışmaması için bir sebep yok sanıyordum, ki olmadı da.

Eski bilgisayarda kurulu olan, Windows 8'di ve içerisinde ciddi miktarda veri mevcut. Herhangi bir Drive'a yüklemek ya da yedekten geri aktarmak ciddi zaman alacağı ve karışıklık yaratacağı için böyle yapayım dedim. Yeni bilgisayarın default sistemi, Windows 10; dolayısıyla tüm parçalarının driver'ları buna uygun. Eski HDD görünüyor, açılıyor fakat 10 driver'dan 6-7'si kurulmasına rağmen 3-4'ünde sorun yaşadım. "Daha yeni bir Windows sürümü gerekiyor." diyor uyarı olarak da, size sorulacak soru da burada devreye giriyor.

Bunu çözüp yeni kasada eski bilgilerimi kılçıksız kullanmanın bir yolu var mıdır? Alternatif öneriniz varsa eğer kullanış anlamında, lütfen yapıştırınız gelişine.
(3) 

Notebook Önerisi Alınır

tel tokasini duzelten samuray #1482228 
Selamlar sevgili kullanıcılar,

Başlıkta göreceğiniz gibi, bir notebook arıyorum. Hâli hazırda, yıllardır kahrımı çeken bir Toshiba Satellite'ım var, performansından da memnunum açıkçası. i5 ve 2.20 GHz'lik bir işlemcisi, 8 GB'lık bir RAM'i, 1 TB'lık HDD'si ile işimi görüyor. Farkındaysanız ekran kartına filan girmedim hiç, çünkü oyun veya yüksek performans gerektirecek herhangi bir şeyle meşgul değilim. 10 yıldır bilgisayara kurduğum tek oyun, Football Manager serisi, öyle söyleyeyim.

Şimdi, ister istemez zamana yenik düşüyor makine; bir yenileme düşünüyorum. Yüksek performans versin, her oyunu çalıştırsın gibi bir isteğim yok hâlâ. MS Office; ChemDraw ve ChemSketch gibi mesleki AutoCAD türevleri, şöyle rahat bir 5-6 sene Football Manager serisi çalıştırsın, başka bir isteğim yok. :)

Aslında tek kriter, mevcut 2.5'' boyutlu HDD'yi direkt takabileceğim bir bilgisayar bulmak. Formatla, mevcut HDD'den dosyaları aktarmakla uğraşmak istemiyorum doğrusu. Mevcut cihazdan daha iyi olsun, beni uzunca bir süre götürsün; kâfi.

Oyun bilgisayarı önerildi fakat şu aşamada ne kadar gerekli ya da doğru, bilemedim. İkinci bir HDD yuvasına sahip, uzunca bir süre yarı yolda bırakmayacak bir cihaz arıyorum; limit de ₺10.000 civarı. Pek anlamam, teknik bilgim sınırlıdır; fikir danıştıklarımla da mutabık olamadık. Duyuru'ya danışayım dedim.

Teşekkürler şimdiden, sevgiler.
(1) 

Fotoğraflı Tablo Yapma

tel tokasini duzelten samuray #1480024 
Selamlar sevgili kullanıcılar,

Elimde, birbirinden farklı boyutlarda 60 adet fotoğraf mevcut. Bunları, standart bir sayfaya sığdırmak istiyorum. Örneğin altışarlı 10 satırda yerleştirmek gibi.

En optimum çözüm için ne önerirsiniz? Yani, bir EBOB/EKOK sorusu gibi değil aslında; tüm fotoğrafları eşit boyuta getirme ve sayfaya konumlandırma konusunda bir site/program öneriniz var mıdır?

Mesela bir Word dosyasında tablo oluşturup her bir hücreye gereken fotoğrafı eklemek, nasıl bir çözüm olur?

Teşekkürler şimdiden.
(2) 

Birtakım Ayaklar

tel tokasini duzelten samuray #1437221 
Merhabalar!

Akşam akşam bir konuda yardımınıza ihtiyacım mevcut, sevgili kullanıcılar.

Ekteki kanepe ayağından arıyorum, iki ya da üç adet olacak şekilde. Fotoğrafa bakıp, “Şudur, budur.” diyebilir misiniz acaba? Zira az buçuk bakındım, bunların da minik belirteç sayıları oluyormuş; konuya dair fikri olan vardır belki diye, buraya sormak istedim. Ayaküstü sorduğum tüm mobilyacılar, konumca bana epey uzak yerler tarif etti zaten.

Ha, bir de, kendisinin atacağı bir kanepeye ait ayakları ücreti mukabilinde verecek olan varsa, ona da talip olurum.

Ayak da şu: hizliresim.com
(4) 

İstanbul içi, Kadıköy taraflarında dövmeci aranıyor!

tel tokasini duzelten samuray #1430337 
Merhabalar,

İlk olarak bir arama gerçekleştirdim Ekşi Duyuru'da ancak gördüğüm en yakın duyurunun üzerinden biraz zaman geçtiğini görünce, tekrar sormak istedim; mazur görün lütfen.

Arkadaşlar, çok uğraştıracak bir şey derdinde değilim aslında. Aklımdan geçen şey, şu: hizliresim.com Ha bir de, kulak delinecek bu dövmenin yanında.

Öneriniz, önerileriniz kimlerdir?

Bugün 15:00 gibi yasak bitiyormuş, belki imkansız gibi ama bugüne yeri olan birini bulabilirsem; şahane olacak.

Düzenleme: Yanıtları için herkese teşekkürler; Black Mathilda'da hallettim, işimi gördü. :)
(2) 

Güvenilir Elektrik Ustası / İstanbul

tel tokasini duzelten samuray #1428256 
Merhaba pek değerli kullanıcılar,

İstanbul Anadolu Yakası’nda, tercihen Ataşehir dolaylarında, işinin ehli bir ustaya ihtiyaç duymaktayız.

Evin elektrik tesisatında bir problem mevcut, bazı odalar normal çalışırken bazı odalar elektriğin icadından habersiz gibi davranıyor. Sanıyorum ki uğraştırıcı bir iş ve düzgün yapılmasını istiyoruz hâliyle, lâlettayin bir ustaya teslim etmek istemedik.

Var mıdır elektrik konusunda, “Gözün kapalı teslim et işi.” diyebileceğiniz bir usta?
(2) 

Üç küçük kimya sorusu!

tel tokasini duzelten samuray #1399589 
Merhabalar!

Bağımsız bir film ismi veya sıradan bir La Fontaine masalı gibi dursa da, bildiğiniz üç adet kimya sorum var sizlere. Konu başlığı stokiyometri, hatta dersin ismiyle söylersem 'Sınai Stokiyometri' olarak geçiyor.

Ekte yer alan fotoğrafta yazdığım ve eksiup'a da yüklediğim fotoğraftaki üç soruya dair çözümü, çözüme dair fikri, fikre dair yol gösterimi olan varsa, minnettar olacağım: eksiup.com

Var mıdır acaba bir göz atabilecek?
(4) 

At Kestanesi!

tel tokasini duzelten samuray #1375872 
Merhabalar,

İsmiyle müsemma, bildiğimiz kestanenin at gibi olanından gören, bulan var mıdır şu sıralar? Mevsimi değil diye hatırlıyorum, bu sebepten aktarlara da uğrayamadım ama emin değilim doğrusu. İstanbul içinde gören varsa, "Şurada gördüm." gibi bir konum verebilirse, çok memnun olacağım.

İstanbul dışında olup da bahçesinde gördüğü, yöresinde yakınında rastladığı bir kullanıcı varsa, gönderebilmesi dahil, ücreti mukabilinde talibim. Taş çatlasın 10-15 tane ihtiyaç var zaten.
(1) 

Yamuk plak ucu düzleştirmek

tel tokasini duzelten samuray #1351892 
Merhabalar!

Geronimo Türkçesi ile attığım başlık, konuyu gayet güzel özetliyor esasında. Plak veya genel itibariyle yapıldığı materyal olan PVC konusunda fikri olan herhangi biri varsa, memnuniyetle karşılayacağım.

i.hizliresim.com
i.hizliresim.com

Eklediğim görsellerde göründüğü üzere; plağın kendisinde değil, kenarında bir yamukluk var ve daha ilk şarkıya gelmeden bitiyor bu deformasyon. Çok küçük bir kısım yani gerçekten.

ekşi sözlük'te yazılan şahane bir entry vardı bununla alakalı (bkz: #21178440). Yazarına sordum az evvel, "Düz bir zemin üzerin önce plağı, ardından plağın üzerine kalın bir ansiklopedi koymamı; ansiklopedinin de üzerine, içi sıcak su dolu tencere yerleştirip soğuyana dek bekletmemi." söyledi.

Plak tamamen yamuk olmadığı için çekiniyorum böylesine büyük bir işe girişmeye. Plağa zarar gelsin istemediğimden elim ayağıma dolaştı, resmen bildiğim her şeyi unuttum. Her neyse, ornette rumuzlu kullanıcının önerisi midir en doğru ya da mantıklı olan, başka bir alternatifiniz var mıdır?

Düzenleme: Düzenleme: herseyi birakip gitmek istiyorum'un önerisi olan 'sıkıştırarak ısıtma' haricinde, gunesimden kac rumuzlu kullanıcı da şunu önerdi, noktasına virgülüne dokunmadan iletiyorum, belki birilerinin işine yarar: "2 adet 33x33 düz seramik, aynı ebatta kesilmiş 2 adet kasaplardan alınan yağlı kağıt ve 33x33 ebatlarında 10 mm sanayide kestirilmiş saç. Malzemeler bunlar. Bol Güneşli bir günde en alta seramik, üste yağlı kağıt, plak. Üstüne yağlı kağıt, üstüne tekrar düz yüzeyi plağa bakan seramik konulacak. En üste kesilmiş saç plaka. Plakanın üstü siyaha boyanırsa daha iyi olur, sıcağı toplar. Bir gün akşama kadar duracak. Plaka soğuyana kadar beklenecek."
(4) 

4 Saatte İstanbul!

tel tokasini duzelten samuray #1221853 
Merhaba, çok sevgili kullanıcılar!

Haftaya salı günü, 12 Eylül itibariyle, Roma üzerinden yola çıkarak İstanbul aktarmalı olarak Güney Kore'ye dönecek olan bir misafirim var. 19:05'te buraya inecek gibi görünüyor, İstanbul'dan kalkacak uçağı ise 01:20'de; kendisini son metro ile havalimanına getirebilirim ancak, 4 saat dememin sebebi bu. Havalimanı dönüşü sonrası zaman geçirmek zor olmayacaktır zaten.

Efendim, kendisi ile tanışmamız da, kendisinin duygusal olarak zor dönemlerden geçtiği günlere tekabül ediyor. Elimden geldiği kadar yüzünü güldürmek, uçağa bindiğinde aklında güzel anılarla ayrılmasını sağlamak istiyorum. Saçma sapan şeylere üzülmemesi gerektiğini anlatabileceğim bir zaman dilimi peşindeyim anlayacağınız.

Bu kadar kısıtlı zamanda ne yapılabilir? Ayrıca, hediye olarak verilebilecek birkaç şey de aklınıza gelir de yazarsanız, fazlasıyla müteşekkir olacağım.
(2) 

Adliye girişinde tutanak

tel tokasini duzelten samuray #1214275 
Merhaba sevgili kullanıcılar!

Sabah saatlerinde gittiğim adliyede, çantamda unuttuğum küçük bir çakı ve görevini tam yerine getiremeyecek kadar eski bir mektup açacağından mütevellit bir tutanak imzalamak zorunda kaldım.

Hani güvenliğin girdiği tavrı anlıyorum ama polisin koştura koştura gelmesi, bütün güvenliğin işi gücü bırakıp başıma üşüşmesi, "Şu kadar para cezası var." diye bağırmaları tedirgin etti bayağı. İş açar mı bu durum başıma?
(1) 

Servis mağduriyeti sonrası hukuki açmaz ile ilgili tavsiye!

tel tokasini duzelten samuray #1210305 
Merhabalar!

Biraz sonra anlatacağım konu ile ilgili daha önce sizlere sorular yöneltmiştim, şu duyurular ile: eksiduyu.ru eksiduyu.ru Lâkin, kazın ayağı bambaşka imiş. Durumun en başından itibaren nasıl geliştiğini, hangi aşamaların nasıl yaşandığını en yalın şekli ile şu cümlelerle anlatayım fakat bir hayli uzun olacak:

2017’nin Şubat ayında, garantisi bitmiş olan dizüstü bilgisayarımı, Toshiba’nın Türkiye distribütörü olan Aktepe Bilişim’e gönderdim. Cihazın arıza tespiti, bir önceki servis olan ve hâlâ sitede güncellenmemiş şekilde görülen TNB Bilgisayar tarafından yapıldığı için, bu aşamayı atladık servisle. Bilgisayarda yapılacak işlemler şöyleydi: Ekran değişimi, menteşe değişimi, batarya değişimi, Ethernet kartı değişimi. Gerekli işlemler yapılınca ödemeyi gerçekleştirip parça temini için beklemeye başladım.

Haziran ayına kadar, “Gümrükte sorun yaşıyoruz. Parçalar gelmiyor.” diye beni oyaladılar. Çok önemli sayılabilecek verilerimin yedeğini aldığım ve idareten kullanabileceğim bir bilgisayar bulduğum için, çok sorun çıkarmadım. Zira bu süre zarfında alakasız birkaç yurt dışı siparişim de gümrüğe takıldığından hak verdiğim oldu açıkçası.

Haziran ayının ikinci haftası, gereken parçaların ulaştığını ve teknisyene haber verildiğini, en kısa sürede onarımın gerçekleştirileceğini söylediler. Ertesi gün cihazım kargoya verildi, bir ya da iki gün sonra da ulaştı. Fakat, bana değil. Kargo, Ankara’da bulunan Alman Uluslararası İşbirliği Teşkilatı isminde bir kuruma ulaştı. Bir gün, hiç tanımadığım bir telefondan aranıyorum ve karşıma çıkan kırık Türkçeli bir adam, “Bilgisayarınız benim elimde.” diyor. Herhangi bir yetkiliye ulaşana dek dakikalarca bekledim ve karşıma çıkan görevli, “A-a evet, bir yanlışlık olmuş.” dedi sadece. Ankara’daki şahsa ulaşacaklarını, cihazı geri isteyeceklerini söylediler fakat hiçbir eylem gerçekleşmedi taraflarından. Söz konusu kişi ile defalarca konuşarak ben tekrar göndermesini sağladım. Bilgisayar, Ankara’yı şöyle bir gezdikten sonra, ikinci kez servise ulaştı.

Ankara’dan dönen bilgisayarı açtığımda harddiski bomboş ve sağlam gönderdiğim kasası da kırılmış bir bilgisayar ile karşılaştım. Kargonun yanında paketi açıp bilgisayarın kırıldığını görmediğim için bu aşamada bir hak talep edemiyorum ne yazık ki. Her neyse, bilgisayar tertemiz bir vaziyette ulaştı bana. Bayağı güzel formatlanmıştı çünkü. Çağrı merkezinde yaklaşık 20 kez, e-posta vasıtasıyla 10 kez, birebir görüştüğüm teknisyenlere de bir 10 kez söylediğim üzere bilgisayara format atılmaması gerektiğini özellikle söylemiştim çünkü. “Servis format atar, yapacak bir şey yok.” diyenlere karşılık servise bunu bilhassa sordum, “Evet, eğer donanımsal bir sorununuz yoksa, format için onayınız gerekiyor. Sizdeki işlemler sonucu neden atıldı, anlamadık.” dediler.

Haziran ayının ilk günlerinde onarım işleri biten cihaz önce Ankara’ya, ardından bana ulaştı ama Temmuz ayına birkaç gün vardı son durumda. Temmuz ayının ilk günlerinde, edindiğim veri kurtarma programları ile koparabildiğim kadar veriyi kurtarmak adına, veri kurtarma işlemlerine giriştim. 1 TB’lık bir harddisk söz konusu olduğu için işlemler bir hayli uzun sürüyordu. Son kullandığım program ile, 30 saate yakın bir işlem yürüttüm ve elektrik kesintisi sebebiyle 2 GB’a yakın bir dosya kurtarımı gerçekleştirdim. Fakat bir sorun vardı, kurtardığım veriler bana ait değildi.

Kurtardığım verilerde, Trabzon’da ikamet eden bir üniversite öğrencisinin tüm bilgileri, pasaport kaydına kadar mevcuttu. Yanlış anlaşılma olmasın, kurcaladığım için görmedim onu. Şahsi bilgilerine ve fotoğraflarına zaten bakmadım, ismine ulaşabileceğim birkaç belgeye göz attım detaylı olarak. Hemen kendisi ile iletişime geçtim. “2016 yılının Eylül ayında, çözülemeyen arızası nedeniyle iade ettiğim bir bilgisayardı ama her şeyin silinmesi koşuluyla iade ettim.” dedi. Bu durum üzerine bir kez daha servis ile telefon vasıtasıyla iletişime geçtim lakin durumu anlamadılar, “Siz en iyisi buraya gelin.” dediler. Söz konusu kullanıcı da, verilerin kendisine ait olduğunu kabul etti.

Ertesi gün, bir dünya yol teperek Küçükçekmece’deki servise gittim. Durumu anlattım, “Zaten formatlanmış harddisk göndereceklerdi. Yapacak bir şey yok.” diye üste çıkmaya çalıştılar ancak içerisinde başkasına ait veriler olduğunu söyleyince geri adım attılar. Benim cihazımdan sorumlu olan teknisyeni bekledim, çünkü koskoca servisin geri kalanında kimse durumu bilmiyor ve teknisyen de yaptığı işlemlerin hiçbirini kayıt altına almamış.

Biraz geriye gidiyorum. Parçaların gecikeceğini öğrendiğimde, ki 20 Nisan 2017 tarihine tekabül ediyor bu, servisten bir teklif geldi tarafıma. Benim harddiskimi başka bir bilgisayara takıp bana gönderebileceklerini, bu sırada benim de mağdur olmayacağımı söylediler. Bahsettiğim gün, saat 16:00 gibi gerçekleşen bu görüşme sırasında otobüsteydim ve durumu tam idrak edemediğimden, “Daha sonra tarif etseniz olur mu? Şu anda ikinci bir cihazı zaten karşılayamam.” şeklinde bir açıklama yaptım kendilerine ama cihazdan sorumlu olan teknisyen, teklifin e-posta ile de iletildiğini ve dilersem oradan yanıt verebileceğimi söyledi. Akşam saatlerinde bu teklifi kabul etmediğimi belirten bir cevabı kendilerine ilettim. Fakat, üç ay sonra öğrendiğim üzere, telefonu kapatmamla beraber işlem gerçekleştirilmiş ve cihazım gönderilmiş. Cihazın gönderildiği yer ayrıca ironik: Alman Uluslararası İşbirliği Teşkilatı isimli kuruma gitmiş harddiskim ve ben bunu, 3 ay sonra, peşine düştüğüm için öğrendim. Üstelik, bu işlemin hiçbir kaydı yok. Böyle bir değişimin yapıldığına dair tek kanıt, elimdeki bilgisayar.

Teknisyene bu durumu sorup onay vermediğim işlemi neden gerçekleştirdiğini sorduğumda ise, “İyilik yapayım dedim. E-postalardan da haberim yok. Bizi ilgilendirmiyor.” yanıtını verdi. Keza, diğer sorgulamalarım ile, Aktepe Bilişim’in hiçbir çağrı merkezi kaydını saklamadığını, e-postaların teknisyenlere veya diğer çalışanlara iletilmediğini, herhangi bir işlem gerçekleştiren teknisyenlerin bunları kimseye rapor etmediğini de öğrendim.

Üzerine gidip peşine düştüğüm için, Nisan ayında bilgim dahilinde olmayan bu işlemler sonucu, harddiskimin Ankara’ya gittiğini öğrendim. Ardından, Ankara’daki kurumun, içerisinde başka kişiye ait bilgiler olduğu için bu cihazı, kendilerinin çalıştığı bir diğer kurum olan Gaziantep’teki Bulut Bilgisayar isimli firmaya gönderdiğini öğrendim. Yani benim, önce serviste sonra Ankara’da diye bildiğim harddiskim, üç ay boyunca Gaziantep’te bekliyormuş. Gaziantep’teki bilgisayar firması ile e-posta vasıtasıyla iletişime geçtim. Ertesi gün, Bulut Bilgisayar’ın sahibi olan Hali Bulut tarafından arandım. Aktepe Bilişim’in Ankara’daki kuruma aylardır yanlış bilgisayarlar gönderdiğini, kendisinin de içerisinde benim bilgilerimin olduğu bilgisayarı Aktepe Bilişim’e gönderdiğini ama kargoyu kabul etmediklerini söyleyerek servisin sorumsuzlukları ile bir dünya bilmediğim meseleyi anlattı. Telefon görüşmemizin yaklaşık yarım saat sonrasında kargoya verdiği bilgisayar ise üç gün sonra elime ulaştı. Yani kendi harddiskim, formatsız ve sapasağlam vaziyette bana ulaşmış oldu en nihayetinde.

An itibariyle, elimdeki bir sürü verinin yanı sıra bütün kargo bilgileri, yazışmalar, yapılan ödeme, servisin cevapları ve kayıtsız olan tüm işlemlerin belgesi niteliğinde ikinci bir bilgisayar mevcut. Bu durumda, bazı sonuçlara ulaşıyorum:

1- Müşterinin onayı olmadan gerçekleştirilen ve teknisyen tarafından hiçbir -şekilde rapor edilmeyen bir işlem söz konusu. Bunun bir denetimi dahi yok.

2- Aktepe Bilişim’in birimleri arasında bir iletişim mevcut değil. Herkes aklına eseni yapıyor ve kimsenin bir durum hakkında bir üst ya da alt merci olan şahsa veya birime haber verme zorunluluğu olmadığı için bir günde, tanık olduğum üzere onlarca Tüketici Hakem Heyeti şikayeti alıyorlar.

3- Bildiğim kadarıyla bir zorunluluk olmasına rağmen, Aktepe Bilişim görüşmeleri kayıt etmiyor. Bu olaydaki yazılı kanıtlar; benim lehime olan e-posta yazışmaları, operatörden temin edebileceğim görüşme dökümleri ve defalarca görmelerine rağmen hiçbir şekilde cevap vermeden yüzüme kapattıkları destek talepleri.

4- Trabzon’da okuyan öğrencinin bilgilerini başka bir kullanıcıya vererek kişisel verilerin korunmasına dair bir ihlal gerçekleştirmelerinin yanı sıra, benim verilerimi de iki farklı şehre göndererek aynı ihlali benim açımdan da gerçekleştirdiler.

5- Kendileri ile iletişime geçmeyen diğer kurum ve kuruluşlara hiçbir şekilde yanıt vermeyip kendilerine göre doğru olanı yapmaya devam ettiler.

6- Farklı bir şehre gönderim bir kez gerçekleştiğinde hata olarak kabul edilebilir ancak defalarca gerçekleştirdikleri bir hata, insana, “Acaba organize bir durum mu söz konusu?” şeklinde fikir veriyor, birden fazla kez tekrarlanan bir hatadan dolayı tek bir özür iletilmedi tarafıma.

7- Bütün bunlarla kendilerine gitmeme ve her şeyi detaylı olarak ifade etmeme rağmen Şubat ayından beri yalan beyanları ortada, kasıtlı olarak bir bilgi çarpıtması söz konusu.

Bütün bu olan biten sonrası, aylardır çektiğim maddi ve manevi kaybın akabinde, Tüketici Hakem Heyeti mi hâlâ başvurmam gereken mecra? Yoksa işin farklı bir alana taşınabilme ihtimali mevcut mudur? Şu yazdıklarım hariç bir şey yok olayda, yani farklı gözlerden de teyit aldığım ve Aktepe Bilişim'in onayladığı son durum bu; sizce benim hatalı olduğum kısım ya da kısımlar, var ise neresi?
(1) 

Excel'de grafik çizmek ama tam çizememek

tel tokasini duzelten samuray #1206201 
Merhabalar!

cloudup.com adresinde iki adet grafiğim mevcut; bildiğim ve YouTube'da gördüğüm her şeyi denedim lakin eksenlere tanımladığım verilere rağmen eğri ortaya çıkmıyor.

A sütunundaki değerler yatay ekseni; B, D, E, F, G, H ve I eksenlerindeki değerler dikey ekseni oluşturacak şekilde aynı grafikte toplamda yedi eğri olmalı grafik başına ama nerede yanlış yaptığımı anlamıyorum. Kafayı yedim saatlerdir.

Hatanın nerede olduğunu söyleyebilir veya eğrileri ekleyebilir misiniz?
(2) 

Profesyonel düzeyde veri kurtarma şansı

tel tokasini duzelten samuray #1201515 
Efendim, konu aslında başlıkta özetli fakat şöyle bir kez daha izah edeyim.

eksiduyu.ru adresinde bahsettiğim konu ile alakalı olarak, servis verilerin sorumluluğunun bende olduğunu söyleyerek neden format atıldığı sorusuna cevap vermekten kaçındı. Yaklaşık 1 TB'lık sabit diskin tamamı dolu gibiydi; her şeyi silmeleri hariç üzerine bir şey kurmamışlar neyse ki.

Google'ladım, karşıma birkaç yer çıktı fakat rastgele karşıma çıkan yerlere güvenmeden önce tecrübe eden kullanıcılardan fikir ya da öneri duymak istedim. Kurtarılması gereken veri boyutu ciddi anlamda fazla olduğu için kendi başıma, programlar vasıtasıyla yapabileceğimden emin değilim.

Ciddi olarak profesyonel nitelikte veri kurtarma yapabilecek bir kurum ya da kuruluş bilen, daha önce bunun gibi bir durumla karşılaşıp güzel sonuçlar elde eden var mıdır?

Ekleme yapayım: Şehir belirtmemişim, İstanbul içinde kendim de gidebileceğim bir yer olabilir. Ayrıca, güvenilebilecek bir yer olması kaydıyla şehir dışı da olabilir; hatta, kurnaz'ın önerisi üzerine söyleyeyim, belki yurt dışı bile olabilir.
(3) 

Kimi, kime şikayet etmem gerekiyor?

tel tokasini duzelten samuray #1201430 
Merhabalar!

2017'nin Şubat ayının sonu itibariyle servise teslim ettiğim bir dizüstü bilgisayarım mevcuttu. Çeşitli sorunlar, parça alımı falan derken Haziran ayına kadar onarımı gerçekleşmedi. Zaten ciddi miktarda bir değişim gerekiyordu, hem gereken parça miktarının çokluğundan hem de ikame bir cihaz bulduğumdan süre zarfında çok da sıkıntı yaşamadım.

Fakat Haziran ayının ilk haftası onarım işi bitti, Yurtiçi Kargo ile bana gönderilmek üzere yola çıktı cihaz. İlk saçmalık burada başladı; ben İstanbul'da ikamet etmeme rağmen kargo Ankara'ya gitti. Hiç tanımadığım bir kişiye, benim ismimi not düşerek bilgisayarı teslim ettiler. Bir gün sizi biri arıyor ve size, "Bilgisayarınız elimde." diye haber veriyor; tüm bilgilerinizi teyit ederek. Ne hissedersiniz, düşünebiliyor musunuz?

Her neyse, bilgisayar servise geri çağrıldı bir hafta içerisinde ve bana gönderildi tekrar. Ancak servise sağlam gönderdiğim kısımları da kırık olarak döndü. Onarılmasını istediğim kısımlar onarılmış fakat göndermeden önce hiçbir çizik dahi olmayan hem kasada hem ekranda kallavi kırıklar mevcuttu.

Hepsini geçtim; yaklaşık 20 kez çağrı merkezindeki çalışanlara söyleyip not aldırdım, beni arayan teknik personele 5-6 kez özellikle söyledim, cihazı gönderirken hasarları not ettiğim kağıtta özellikle belirttim ancak istemememe rağmen cihaz bana formatlanmış olarak geri döndü. Format atılmasını istediğiniz zaman ayrıca belirtip ücretini ödüyorsunuz ancak tamamen keyfi bir karar alıp bütün bildirimleri hiçe sayarak tüm verilerimi yok etmişler.

Kargodan başlayarak servisi kimlere, nasıl şikayet etmeliyim? Bir önerisi olan var mıdır acaba?
(2) 

Kedi annesi/babası duyuru kullanıcıları, bir bakabilir misiniz?

tel tokasini duzelten samuray #1188969 
Merhaba!

Cumartesi günü, evde olmadığım bir sırada babaannem kedimi evden kaçırmış. Cumartesi ve pazar günü boyunca aradık ama hiçbir yerde yoktu. Dün sabah bulabildim ancak.

Açıkçası apartmandan dışarıya çıktığını, başka bir kediyle karşılaştığını veya bir şey yediğini ya da içtiğini düşünmüyorum; apartmanda diğer kedilerin pek uğramadığı bir yerde buldum kendisini. Eve getirdiğim gibi de bir 15 dakika kadar aralıksız mamasını yedi. Şu anda da mamasını yiyor ve suyunu içiyor, yine kediliğini yapıp her yeri karıştırıyor, yani düzenli bir uyuşukluk hâli mevcut değil kendisinde. Ancak tuvalet konusunda sorun yaşıyoruz.

Dün geç saatlerde fark ettim durumu, idrar yolları ile ilgili bir iltihap söz konusu olabilirmiş ama onun belirtilerini de taşımıyor. Veterinerin açılmasını bekliyorum, hemen gideceğiz ama gidene kadar rahatlaması için yapabileceğim bir şey var mıdır? Daha önce hiç evin dışında kalmadı, yaşadığı şey psikolojik olabilir mi?
(3) 

Duyuru içerisinde ya da tanıdığı cilt doktoru olan var mı acaba?

tel tokasini duzelten samuray #1177094 
Merhaba sevgili kullanıcılar!

2 hafta önce, aşıları ve bütün bakımları eksiksiz olan kedim kaşımın hemen üzerinden, alnımdan bir güzel ısırdı beni. Hemen yıkayıp ne olur ne olmaz diye alkolle temizledim. Arkasından, Tripharma firmasına ait bir krem olan Fito'yu kullandım ve sürdüğüm bölge ciddi anlamda kabarıp su topladı. Yandığını düşünüp ona göre birkaç şey denedim. Ardından, Sandoz'un Anestol Pomad'ını kullandım bir hafta ve ciddi anlamda iyileşti fakat ciddi bir iz kaldı alnımda.

Bir haftalık süre sonrasında, artık gerçekten rahatsız ettiği için bir cilt doktoruna görünüp fikir aldım fakat özel hastaneydi, çok da güven oluşturmadı ama maalesef ki başka bir yere görünecek vakit bulamadım. Doktor bunun bir yanık olmadığını, cildimin tahriş olduğunu söyleyip Bayer'in Travocort kremini verdi. Bir haftadır kullanıyorum, tuhaf bir şekilde bazen faydasını görüyorum bazen olayın yaşandığı ilk anda olduğu gibi kızarıyor. Doktor, bir faydası olmazsa tekrar gel dedi ama malum ay sonu geliyor, ikinci kez karşılayamayacağım kendisini; muhtemelen de bir ilaç veya krem önermez bu kez.

Bu tahrişe yönelik herhangi bir tavsiyesi olan ya da fikir alabileceği bir tanıdığı olan var mıdır acaba?
(2) 

Microsoft Word Donması

tel tokasini duzelten samuray #1159680 
Merhabalar!

Sevgili Ekşi Duyuru sakinleri, bir süre önce .pdf uzantılı bir dosyanın tercümesi için görevlendirildim. Bu uzantısı ile dosyayı düzenleyemediğim için, Microsoft Word dosyası hâline getirdim. İçerik, sayfa düzeni falan hiçbir değişiklik olmadan birebir aynı kaldı; ki aynı yöntemle daha önce onlaca dosya türü değiştirdim.

Lakin şu anda, çevirisi için uğraştığım Word dosyası sürekli donuyor. Dosyayı açtıktan sonra birkaç saniye açık kalıyor, ardından "Yanıt vermiyor." diye bekletme faslına giriyor. Akşamdan beri kafayı yedim, teslim tarihi yaklaştıkça iyice delirdim.

Konunun çözümüne dair bir fikri olan var mı acaba? Ne yapmalıyım?
(6) 

Toshiba mağduru için bir tavsiyesi olan var mıdır acaba?

tel tokasini duzelten samuray #1127216 
Merhaba EkşiDuyuru sakinleri!

Geçtiğimiz yaz, kullandığım Toshiba dizüstü bilgisayarı, bazı sorunları sebebiyle yetkili servisine götürdüm. Gerçekten yetkili servisiydi, buraya kadar herhangi bir sorun yok. Cihaz teslim edildi, imzalı kaşeli belgeler teslim alındı, hasarların kullanıcı hatasından kaynaklandığı -kırık falan kısaca- tespit edildi ve garanti olmasına rağmen istenen ücret haklı bulundu; gereken ücret daha önce olduğu gibi iletildi.

Sorun da burada başlıyor. Daha önceki servis süresinde, ücret ödenmesinin akabinde cihazla ilgili sorun çözülmüştü fakat bu kez, gereken parçalar talep edilmesine rağmen cihaz onarılamadı; 20 iş günlük azami servis süresinin 19. gününde bana iade edildi fakat benim servis ücretini talep etmemin ve müşteri hizmetlerinin bana verdiği son cevabın üzerinden 30 iş gününden fazla oldu gün itibariyle.

Çağrı merkezinde kimse çıkmıyor telefona, internet sitesindeki online iletişim formlarından dönüş alamıyorum, gönderdiğim e-postalara cevap verilmiyor.

İadeli taahhütlü mektup göndererek durumu kendilerine iletmek ve en azından teslim aldıklarını öğrenmeyi planlıyorum şu anda ancak bu konu hakkında bana bir fikir verebilecek var mıdır acaba? Nasıl ödediğim tutarı geri alabilirim?
(1) 

Kapanıp açılan cep telefonu sorunsalı.

tel tokasini duzelten samuray #1105238 
İyi geceler, çok sevgili duyuru sakinleri!

Akıllı telefonlara hem bir türlü ısınamadığım hem de pek maddi durumum uygun olmadığı için, 2016 yılının ortasında hâlâ cep telefonu kullanıyorum. Açıkçası mesaj atıp arama yapabiliyor olmam, bazen de fotoğraf çekebiliyor olmam yetiyor bana ve fazlasına ihtiyacım yok telefon anlamında.

Kullandığım telefon, duyuruya fotoğrafını da eklediğim Samsung D-880.

Sıkıntı şu ki, öğrencisi olduğum okulun belirli bölümlerinde telefon sürekli açılıp kapanıyor bir süredir. SIM Kart değiştiğinden bu yana, ki takriben birkaç hafta oluyor, günde birkaç kez okul dışında da yaşamaya başladım bu sorunu. Sadece kendini yeniden başlatıyor, bunun haricinde bir problem yok ve bu durum da belirli yerlerde geçerli.

Birkaç katlı bir apartmanın girişinde kullandığınız telefonun bir üst katta sorun yaşaması, bir kat daha çıkınca düzelmesi gibi örnekleyebilirim; kafanızda daha net canlanması için.

Acaba bir fikriniz var mı, sorunun çözümüne dair?
(4) 

Düşülecek ve makul çöl adresi!

tel tokasini duzelten samuray #1102671 
Merhaba arkadaşlar!

Başlıkta gördüğünüz üzere, bir çöl arayışındayım fakat hâli hazırda orasının çöl olarak geçmediği malum. Kast ettiğim yer, Leyla ile Mecnun'da kullanılan çöl, çok sevgili Ekşi Duyuru sakinleri.

Google'ı alt üst ettim, anahtar kelimelerden denemediğim kalmadı fakat bir sonuca ulaşamadım.

www.youtube.com Burada, genel olarak sahne belli fakat farklı farklı açılardan, çevresini azıcık daha detaylı göreceğiniz şu videonun ilk sainyeleri var: www.youtube.com Bildiğim kadarıyla denize yakın bir yer ancak çıkaramıyorum.

Kusura bakmayın, başka video veya fotoğraf ile de destekleyemiyorum; bulabildiklerim bunlar ne yazık ki.
(5) 

iPod kullanıcıları! Müsait misiniz acaba?

tel tokasini duzelten samuray #1098203 
Merhaba, ekşi duyuru sakinleri!

Başlıkta göreceğiniz üzere, iPod sahiplerine yönelik birkaç sorum olacaktı.

Uzun bir süredir beraber olduğumuz 3. nesil iPod Nano'dan, elimizde olmayan bazı sebepler neticesinde 6. nesil bir iPod Classic modeline geçmem söz konusu ancak birçok şüphem mevcut.

Öncelikle, "Madem paraya kıyıyorsun, gidip en güzelinden son nesil bir Nano al istersen." diyecek yazarlara fikirleri için teşekkür eder, dokunmatik ekrandan hazzetmediğim için 2016 yılının ortasında hâlâ akıllı telefon yerine cep telefonu kullandığımı belirtmek isterim.

Aklıma takılan bazı sorunları ise; boyut, harddisk problemi, kullanım ömrü açısından sıralayacağım şu anda.

iPod Nano'ya kıyasla, boyut anlamında gayet cömert kendisi. Ağırlık olarak da bakarsak soruya, bu modelin kullanıcıları dezavantajı konusunda bir fikir verebilir mi mümkünse? Sürekli yanımda taşırım ve çok fazla kullanırım, bildiğiniz pantolon cebinde durabilitesi ne kadar yüksek sizce?

Apple'ın resmi (yani öyle görünen) sitelerinden gördüğüm kadarıyla, harddisk problemleri yaşanıyormuş efsane kasalarda. iPod Classic kullanıcıları böyle bir şey ile karşılaştı mı, değişikliğe gitmek zorunda kaldı mı? Bahsettiğimiz cihazın üzerine birçok farklı model geldiği için, benzeri bir harddisk probleminde ortada kalacağımı düşünüyorum açıkçası. Sizin başınızdan geçti mi böyle bir sorun?

Son olarak, bu müzik dinleticilerin uzun ömürlü olduğunun farkındayız fakat bu dakikaya kadar pek kullanılmamış (refurbished ya da değil, pek kullanılmamış) bir ürünün batarya değişimine ivedilikle ihtiyacı olabilir mi?

Benim gibi Nano'dan Classic'e geçiş yapan var mı diye soracağım ama pek olacağını da sanmıyorum. Özetle, sorulardan herhangi birine karşılık bir cevabınız olacaksa, oldukça müteşekkir olacağım.
(7) 

İntikal Vergisi Denen Şey

tel tokasini duzelten samuray #1094660 
Merhaba herkese!

Babamın vefatı sonrasında, veraset ilamını çıkardığımız sırada yetkili bir kişi sayesinde bu verginin ödenmesi gerektiğini öğrendik. Bugün, vefatın ikinci ayı doldu ve konu hakkında bakındığım kadarıyla hâlâ ödemek için bir sürem var.

Soracağım şeylere gelecek olursam, şöyle özetleyeyim: Öncelikle, babamın hiçbir mal varlığı veya borcu yok. Daha doğrusu, adına olan ödemeler yapıldı ve şu anda, sigortadan haber beklenen Ziraat Bankası kredisi kaldı. Herhangi bir ev, araç, taşınır veya taşınmaz mal/mülk, kısacası hiçbir şeyi yoktu kendisinin. Temin etmem gereken yine bir dünya evrak mevcut mu acaba?

Bir diğer ve son sorum ise, babamın iki mirasçısı mevcut: Ben ve annem. Verginin ödenmesi hususunda, ikimizin de vergi dairesinde bizzat bulunması gerekiyor mu, yoksa kendi başıma halledebilir miyim?

Teşekkürler!
(5) 

Nedir acaba bunun adı?

tel tokasini duzelten samuray #961204 
Merhaba sevgili ekşiduyuru sakinleri.

eksisozluk.com adresinde belirttiğim şarkının adını arıyorum şu anda. shazam herhangi bir sonuç bulamıyor, belli bir kısmını benzetse de alakasız bir şarkı çıkıyor.

vadrigar nickli sözlük yazarının da sayesinde (kendisine bir kez daha teşekkürler) şarkıya ulaşıldı ama adı sanı hâlâ mevcut değil. yıllardır süren bu arayış da yardımlarınızla bir çözülse keşke.


gelen cevap üzerine şöyle ekleyeyim şarkıyı: www.dropbox.com
1

mobil görünümden çık