Ekşi Duyuru

bugünkü yazısında gençlerbirliği-fenerbahçe maçını değerlendirdikten sonra son cümlesinde ''F.Bahçe'nin G.Birliği karşısında aldığı sonuç sonrası Fatih Terim'in kendi adına altıncı şampiyonluğu hayırlı olsun diyebilirim.'' demiş.

sizce bu cümlede bir gariplik yok mu? tribündeki fanatik böyle konuşsa tamam da mesleği gereği en azından tarafsız gözükmesi gereken birinin galatasaray'ın ismini ağzına almayacak kadar nefret etmesi ve tebriğini ondan muaf tutarak sadece kişisel samimiyeti ve dostluğu olduğunu bildiğimiz fatih terim'i kutlaması. bilmiyorum belki de ben vesvese yapıyorum.

kitap veya internette bir link arıyorum. özellikle toplam fayda, marjinal fayda, kar maksimizasyonu vs. ile ilgili problem çözümlerinin olduğu bir kaynağa ihtiyacım var.

roaccutane kullanıyorum sivilceler geçti sayılır fakat yaklaşık 1 ay kadar önce yanağımda çıkan kocaman bir sivilce doktorun dediğine göre cildin içinde patlamış, o yüzden şu anki morluk oluşmuş durumda. iz bırakacak mı diye sordum, geçer geçer dedi. fakat hiç öyle durmuyor, 1 ayda anca şişliği indi sivilcenin, morluk kaldı öyle, kronik ize dönüşecek gibi. kurtarma ihtimalim var mı kremlerle falan?

hafiften kırıklık var, üşütmüşüm sanırım. spor salonuna gidicem, hangisi iyi gelir?

sauna
buhar banyosu
havuz
cardio

dışardayken şöyle saçma, absürt bir şey gözlemliyorum, katılır mısınız bilmem.

- çok güzel kızlar genelde yalnız dolaşıyor.
- güzel kızlar genelde kız kıza dolaşıyor.
- vasat kızların yanında sevgilileri var.

yani yüzdeye vurduğumda baskın çıkanlar bu şekilde. aynısı erkek versiyonları için de geçerli olabilir. biri çok iyiyse yanındaki vasat bir tip oluyor. mesela nadiren çok yakışıklı-çok güzel çift var diğer çiftlerle kıyasladığımızda. peki niye böyle olüyor?

arada bir nemlendirmesi için komple yüzüme sürsem zararı olur mu, gözenekleri tıkayıp sivilce yapar mı?

yaparsak ne olur? 3-5 kilo almak istiyoruz diyelim, ama ağız tadımızdan da ödün vermek istemiyoruz. pirinç lapaları, tavuk haşlamalar falan zulüm geliyor. tatlılar, dondurmalar olmazsa olmazımız. ki amaç fitness mankeni olmak değil, ona götümüz yemiyor zaten. sadece giyilen kıyafetlerin içini doldurmak istiyoruz. bir yandan sporun hakkını verirken bu beslenme disiplinsizliği görüntüye nasıl yansır?

yarım saatte geleceğini farz etsek, gelene kadar tadı mundar olur mu yoksa her türlü gideri var mıdır?

hangisi daha çok prim yapar?

yüklü gireceğim.

2,5 üst oran 1,5
3,5 üst oran 2,5

ne dersiniz, en mantıklı oyun hangisi olur? taraf bahsine girmek istemiyorum.

yav insanlar neden benim boyumun uzunluğuna(1,92 erkek) bu kadar olumsuz yaklaşıyor anlamıyorum. diğer uzunlara bakıyorum, garipsenecek bir şey yok ya da başka insanların onları garipsediğini görmedim. ama bana gelince ''senin neden boyun bu kadar uzun'', ''boya bak'', ''off çok uzunsun yaa'' gibi tepkiler alıyorum. ha beğenen eden de olmuyor değil ama bu bahsettiğim tepkileri verenler daha fazla. hayır bir insana uzun boyun yakışmaması gibi bir durum olabilir mi? şişman ya da zayıf da değilim, sorun ne anlamadım.

6 hafta yapmam gereken bir staj vardı, 2. haftasında sıkılıp çıkmıştım. şimdi başka bir yere başvuracağım. yazayım o stajı belki bir faydası olur diye yoksa yazmayayım mı?

sizce nolur ilk maçın skorundan sonra, satanlar alıcı bulur mu? deli paralar konuşuluyordu. çoktan satmışlar mıdır zaten bu karaborsacılar yoksa ellerinde mi patladı?

hani eskiden ''mallar''a eklediğimiz kişilerin entrylerini artık troll'ü işaretleyerek görmeyebiliyoruz ya, siz kullanıyor musunuz bu özelliği? ben özellikle futbol entrylerinde yazanlardan çok fazla eklemişimdir. karşıt görüş olduğu için, sürekli kin kusarak ve gereksiz küfür edip ağzından salyalar saçarak yazdığı için. bu benim tahammülsüz bir insan olduğumu mu gösterir?

not: of karşıt görüş olduğu için değil yazacağıma, karşıt görüş olduğu için yazmışım. midesiz'in cevabı sanırım bu yüzdendi daha çok. kusura bakma yanlış anlaşılma için.

gibi geldi mi size de? isteseler daha fazla atamazlar mıydı? bunu galatasaray'ı küçümsemek için söylemiyorum ben de galatasaraylıyım ama ne bileyim bir durgundular sanki. normalde daha iştahlı oynuyorlar.

bunu yapan çocuklarda böyle bi cool mu desem, karizmatik mi desem bir şey oluyor. yaşıtlarından farklı bi duruşları var yani. niye böyle? olayı ne bu kaykayın, dışarıdan bakınca çok moronca bir eğlence gibi gözüküyor aslında. hakikaten zevkli bir olay mı birkaç metre mesafede ileri geri kaymak?

1) isteseniz kaç günde/haftada 5 kilo alırsınız?
2) isteseniz kaç günde/haftada 5 kilo verirsiniz?

tahminleri alayım. iddaa real madrid ve galatasaray'ın galibiyetlerine kaç oran verir? tek maç açılır mı? üst'e yüklü girilir mi?

açık fotokopici bulunur mu?

daha doğrusu yapılır mı diye sorayım. bir firma var, önümüzdeki hafta görüşmeye gideceğim. fakat ne ismi büyük bir firma, ne de para veriyorlar. büyük olsun, kurumsal olsun diye diye yazın zorunlu stajım için bi yer bulamayacağım diye korkuyorum. ne yapmalı?

çaylakken girdiğim 10 entriyi silsem sorun olur mu? sıfırdan başlasam..

bir ilacın fiyatı bütün eczanelerde aynı. kar koyamıyorlar diye biliyorum. sigortası olanların da devlet karşılıyor çoğunu. nereden kazanıyor peki bu eczaneler? sigortalı alınan ilaçtan devlet komisyon falan mı veriyor bunlara? nasıl oluyor? aylık geliri ortalama ne kadardır mesela istanbul'da merkezi bir yerdeki eczanenin?

böyle dinler dinlemez müziği çok tanıdık gelen, hemen geçmişe ışınlayan, ege'nin delice bir sevda'sı, mustafa sandal'ın gidenlerden'i tadında 90'lar türkçe pop şarkılarından hangileri vardı?