Ekşi Duyuru

Nedir ne değildir bir bilen anlatabilirse ona göre bakıancağım.

İnternetten üzerinden aldığımız konut ve sağlık sigortalarımız var. Yenilenme dönemi geliyor ama biz bir sigortacıyla çalışmıyoruz. Kendi kendimize web siteleri üzerinden online teklif aldık ve kabul ettik. Sigortacı ile çalışmak ne işe yarar? Sigortacı ne yapar? Ne bileyim daha mı düşük teklif alır? bir de ne kadar ücret alıyorlar?

Teşekkürler
Not. Anadolu sigorta

Annem ve babamla Fethiye’de yaşayan teyzeme gitmek istiyoruz, istanbul’dayız. Babam 66 yaşında. Kendi aracıyla yapacak yolculuğu, 1 hafta filan kalıp dönmeli bir şeyler.

İçişleri bakanlığının izin alma sayfalarına baktım. Turizm seçince ille de kira sözleşmesi otel rezervasyonu filan istiyor. Normal seyahat için de neden olduğunu anlamadığım “ölüm belgesi” gibi şeyler yüklememizi istiyor.

İşin içinden çıkamadık. Bir bilen var mıdır?

2009'dan beri sony vaio'nın ns21z'sini kullanıyorum. Artık değiştirme ihtiyacı duyuyorum.

Ne mi yapıyorum laptopla?

Senaryo okuyup, döküm yapıp, sunum hazırlıyorum. yani az buz officelik işim var.
Sims, aoe gibi oyunlar oynuyorum.
Photoshop-autocad-3dsmax gibi programlar kullanıyorum çok sık olmamakla birlikte.

Sony vaio kalkmış piyasadan, neye baksam bilemedim. Çok uzak kalmışım. Bütçem de öyle 5000 filan değil. 3500 filan.

apple istemiyorum, çünkü evde zaten imac var, her ne kadar tablet ve telefon apple olsa da bilgisayarda pek alışamadım kendisine.

Ne önerebilirsiniz? hp sevmiyorum eski bilgisayarımdan ötürü. toshiba? acer? casper? *kafası karışmış hissediyor*

terapili, psikolojik çözümlemeli filan dizi film var mı bildiğiniz? nedense öyle şeyler izleyesim geldi grey's anatomy'nin son bölümünü izleyince.

teşekkürler :)

saat aksam 9'dan sonra ciddi anlamda bir sıçış yaşanıyor. mesela şu anda facebooku bile açamıyorum. izlediğim bir şey var, 240'da bile izleyemiyorum. akk'lık bir problem yok, hız da normalde 25mbps galiba. ama gel gör ki hız testinde şu an 1.23mbps çıkıyor. kafayı yememek elde mi? neden böyle? servis sağlayıcımı değiştirmek haricinde şu an yapılabilecek bir şey var mı? deliricem.

yarın 10.30- 11 gibi caddebostandaki sahil tarafındaki migrosun (bilmiyorum yerini, öyle dediler) oralarda olmam gerekiyor. çok bildiğim yerler değil. akm'nin yanından hala dolmuşların kalktığını biliyorum. bu dolmuşlarla o saatlerde gitmem ne kadar sürer acaba? kaçta binsem dolmuşa?

uydunetle bağlanıyoruz internete. koptu sağolsun işimi yarıda bıraktı. havadan dolayı filan olabilir mi diye düşündüm saçma bi şekilde. ne yapabilirim diye sormak için telefondan buraya bağlandım :) eşim halleder normalde, ne bi kod biliyorum ne bi şifre. arasam uyduneti bi faydası olur mu? kapatıp açma ve fişi çekip yeniden takma'ları denedim :)

eşim uyuduğu için, sabah da erken kalkacağı için onu uyandırmak istemedim ama bağlantı da önemli şu anda. sabaha bırakmak istemiyorum işimi, kaptırmıştım ne güzel.

her türlü yardım, fikir vs için şimdiden teşekkürler!

ps. televizyonum yok dolayısıyla kablolu tv'nin ne alemde olduğunu bilmiyorum, ya da herhangi bir alakası olup olmadığını da bilmiyorum. öyle aklıma geldi söyleyeyim dedim.

merhaba duyuru ahalisi... bu ara işlerim çok karıştırdı kafamı, farklı görüşler almak istedim. yaşım 28. ara ara sürekli bakacağım duyuru cevaplarına.

öncelikle 3 yıldır aynı markada çalışıyorum, makyözüm, part time'ım ayda yaklasık 1000-1500 arası gelirim var oradan. ama marka adını taşımaktan başka bütün özelliklerini kaybetti. tek işleri satış oldu ve bir şey öğrenemiyorum artık onlardan. dolayısıyla zaten canım sıkkın bu konuda.

evlendim yaklaşık 1 sene kadar önce, kasımda yılı dolacak, evlilik sebebiyle işten ayrılıp 4bin lira kadar tazminatımı alabilirim, bu benim zaten 3-4 aylık gelirimi karşılamış olacak. aynı sektörde başka markalar da var, şu anda çalıştığım kadar isim yapmış ve o kadar şahane değiller belki ama buradaki huzursuzluğum içimi kemiriyor.

setlerde ufak tefek işlere gidebilirim, bu konuda benim önümü açacak çok sağlam biri var, ama o zaman çok iyi para kazansam da çok ama çok yoğun çalışmam gerekebilir. mesela filme girsem sete, 4-6 hafta iptal direk ama şu anda aldığımın 5-6 katı kazanacağım ordan. sadece arada bir reklam için filan bile gitsem ayda 3-4 reklam tek günlük iş olarak benim şu an çalıştığım yerdeki kazancımı çıkarır.

freelance işler de çıkıyor, gelinler filanlar fistanlar, onlardan da iyi para alıyorum kış dönemi hariç.

onun dışında hiç alakasız ama çok huzurlu ve rahat çalışabileceğim başka bir iş daha var, onun için de cv vermeyi düşünüyorum, kütüphane gibi diyim. stresi olmadan memur gibi kitaplarla ve kiyifli insanlarla rahat bir ortamda çalışabilirim. oradan ne kadar kazanabileceğimi bilmiyorum. ama rahat bir şekilde emekliliğe kadar tıkır tıkır keyifle çalışabileceğim bir iş, şu anki sektörden çok uzak, alakasız.

e bir taraftan yarım kalan üni var, mimarlık okuyorum ama sektörden çok uzaklaştım, nefret ediyorum resmen. okula gitmiyorum zaten yıllardır adam gibi. arada bir iki dersi filan verip devam ediyorum. o konuda hiç umudum yok.

şimdi, bu ay içinde çalıştığım yerden evlilik sebebiyle ayrılırsam, kötü ayrılmış olmayacağım, dolayısıyla daha sonra geri dönme şansım olabilir. yani mantıklı bir sebebi var, ev-okul-iş birden götürmekte zorlanıyorum, bu sebeple ayrılıp işsiz denemeye karar verdik eşimle diyeceğim. yani rahat rahat ben geri gelmek istiyorum diyebilirim, onlar da beni severler, geri girerim muhtemelen hiç bir şey yolunda gitmezse.

eşim biraz dengesiz davranıyor... bir geliyor, "mutlu nasıl olacaksan onu yap sonuçta benim gelirimle de geçinebiliriz işler kötü giderse" diyor, sonra geliyor, "bu ay tatile gidicez (balayına 1. yıldonumunde avrupa turuna cıkıyoruz) bir sene taksit filan harici bunun için çalıştık, bu ay bir şey yapma sonra ne yaparsan yap" diyor. ama ben de bu ay cıkarsam işten iyi bir ayrılık olacağını düşünüyorum, artı bir de tazminat var tabi. bana rahat 4 ay verecek iş düzeni kurmak için.

ek: 1 bucuk yıldır psikiyatriye gidip bir kaç farklı sebepten antidepresan kullanıyorum. psikiyatrıma da terapi için gittiğimde ona da danışacağım bu konuda.

evet, napayım ben...?

çok seviyorum bunu çözmeyi, ancak takıldım birinde ve mideme kramplar gidiyor resmen..

normalde tıkanma olmamalı diye biliyorum, hani bi şekilde gözünden kaçan bi yer vardır, ordan devam edersin bir şekilde bulup filan. yoksa öyle değil mi? varsayımsal mı gitsem? öyle olursa böle böle böle böle diye? napiim a duyuru? silip yeniden mi başlasam, yanlış mı yapmışımdır acep?

aslında soru başlıkta. kaynanam bir tomar yufka getirmişti bana, ben de atmıştım deepfreeze'e pek düşünmeden. hani börek halinde filan atılıp çözünmeden direk fırınlanabiliyor ama tek basına yufkayı çözersem nasıl olur ki?

mikrodalganın çözdürme ayarında mı çözdüreyim, dışarı çıkarıp kendi haline mi bırakayım?

eğer düzgün çözünürse kaymaklı börek, parçalanırsa su böreği yapıcam, hadi bakalım...

merhabalar. 1 bucuk senedir sony'den çeken ve öncesinde 4 sene iphone kullanıp androide geçince mutlu olmus bir insan olarak, daha büyükçene telefonlara da aklım kayarkene, tavsiyeye ihtiyacım var.

turkcell'den kontratlı alacağım.

note3 şahane gibi ama samsung, donar eder mi napar bilemiyorum.
nexus için çok güzel şeyler duydum, özellikle önceki modelleri için ama bilemedim.
htc one için de note 3 gibi ama daha sağlam diyorlar.
lg g2 sonradan düştü aklıma iyi diyorlar filan ama?

samsung'un menüsü filan bana garip gelmişti xperia'dan sonra ama note 3 kullanan tanıdıklarım aşık olmuş durumdalar.

telefonu çok amaçlı kullanıcam, hem derslerin pdflerini okuyacaım hem klasik internet filan, hem hızlı ve sağlam foto çekmesi gerekiyor işimden ve okuduğum bölümden dolayı.

işte öyle. fiyat performans düşünelim. mesela nexusun fiyatı çok daha uygun ama neden? gibi.

help!

evimizde tv yok, izlemediğimiz için almadık. cok bişi olursa diye digiturk'ün web şeysini aldık aylık5 tl mi ne. arada sırada haberlere bakmaya filan yarıyor.

ancak su yayınlanacak olan cosmos'u izlemeyi çok istiyorum. acaba netten izleyebileceğin bir yer var mı? yoksa dizi sitelerine filan düşmesini mi bekliyim? yoksa torrent filan mı edineyim bir süre sonra.

13 bölüm mü neymiş bi de, çok heveslendim. help me!

şunun gibi :
juse feliciano - rain www.youtube.com
extreme - more than words www.youtube.com

şu aralar bunları dinledikçe ürperiyorum, dahasını istiyorum. yok mu artıran?

yabancıdiziizle'den izliyordum ama 5. sezonun ortasındayım, videolar kaldırılmıs yani kalkmamıs da telif hakkı nedeniyle diye bi yazı var 20dk video boyunca.

help!

eski usul torrent mi indireyim? başlamışken hepsini indirip archive mi yapayım. napayım.

sheldon'u özledim :(

spartacus ve game of thrones çok çok övülen beğenilen diziler. açıkçası daha önce böyle diziler izlemedim. nasıl oldukları hakkında pek fikrim yok, hangisi nasıldır nedir filan.

normalde daha sakin diziler izleyen bir insandım, friends, grey's anatomy, house, the mentalist filan. dexter'ı izledim. breaking bad'i izledim. sonra the walking dead'e sardım onu izliyorum yakaladım güncelini.

ne tavsiye edersiniz? bunların dısında da olabilir.

edit: evernote'un, ücretsiz kullanıcıların fotoğraflarını o taramadan geçirmesi 2 günü bulabiliyormuş. bugün denedim baktım o gün yüklediğim belge içinde arama yapabiliyorum :)

evernote'um vardı ama yeni kullanmaya başlayacağım, araştırıyordum nedir ne değildir diye, bu ocr mi neydi, fotoğraf içindeki yazıyı algılıyor hani, onu denemek istedim. yine yeni keşfettiğim camscanner'le bir kitap sayfası taradım, gayet net ve okunur halde, evernote'a gonderdim telefonumdan. not olarak geldi gelmesine ama içindeki herhangi bir kelimeyi algılamıyor, arama yaptığımda hiç bir kelimeyi bulamadı.

bunu kullanmak için bir ayar mı var? başka bir şeylerle deneyeyim mi? bilemedim, help!

amelie'nin müziklerini dinliyordum, filmim geldi. amelie ya da midnight in paris gibi, yine bu tarzda, sevimli, keyifli, çok dram olmayan olabilir. ya da the skin i live in, oldboy, inception, shutter island gibi böyle kafamı kurcalayacak bittiğinde "lan?!" dedirtecek bir şeyler istiyorum.

ne izleyeyim ben duyuru ahalisi?

uzunca bir soru geliyor, hazır mıyız?

ekim'in ilk haftasında olacak nikahın ardından akşamında arkadaşlar ve belki anne-baba ile gidilecek bir yer arıyoruz. yer istanbul, taksim-harbiye civarı merkezinden dışarı doğru gidilebilir. (anne baba çok şart değil, hani trip atmasınlar diye gelebilirler, sıkılıp gitmeleri de olası)

şöyle ki, çok büyük bütçe yok ve bir kaç farklı fikir arasında sıkıştık.

öyle kopkop dıptıs dıptıs istemiyoruz. yani tutup da sortie filan demeyelim o yüzden. hem pek tarzımız değil hem de cok gürültülü.

meyhane gibi bi yere gitsek dedik, hani masaya meze- ara sıcak-karısık yemek koydursak ve ilk içki bizden olsa, ya da herkes içtiğinin tamamını ödese olabilir dedik. ama içimiz bayılırsa diye çekindik.

360 gibi bi yere gitsek dedik yine, bi masa filan rezerve etsek, yine giriş ve ilk içkiyi karşılasak dedik, ama çok gürültülü geldi o da.

sonra bi ara nevizadede akdeniz'in filan bi katını kapatsak, hava güzel olursa terası mesela, hem istediğimiz şarkıları çaldırsak (rock filan) hem eğlensek içsek güzelleşsek sohbeti de etsek. ama yemek işi nolcak?

bir de kumkapı filan dendi, ama hiç bir fikrim yok oralar ile ilgili.

ayrıca arkadaslarımız diyo ki, "zaten gelenler tanıdık, kimse yabancı ya da uzak değil, herkes kendi parasını öder ya kasmayın nereye isterseniz gidin isteyen gelsin"

bir de şu var, gelinlikle filan gidilir mi böyle yerlere? aksam ıcın ayrı elbise mi almak lazım? daha gelinlik bile yok zaten piyasada..

ekstadan bir not, nikah hafta içi olabilir, dolayısıyla zaten kimse 1-2lere kadar kalmaz, 11-11.30 gibi dağılınır diyoruz, en geç 12.

dokumayı saçma sapan algılıyor, ben tek harf koyuyorum o kendi kendime saçma sapan seyler yazıyor. ekranda ben bi yere dokunuyorum o baska seyler yapıyor.

kapatıp açtım, kendine gelmedi.

xperia go, son sürüme güncellenmiş durumda.

ne yapsam bilemedim. bilgisayara bağladım içindekileri temizliyorum. fabrika ayarlarına sıfırlasam düzelir mi ki? ne yapabilirim?

elimde 3 ayrı seviye dersleri içeren bir yoga vcdsi var. 3 tane vcd var, ama dengesiz bölmüşler, ilk cd'de başlangıç seviyesi baslıyor bitiyor, orta seviyeye geçiyor. ota seviye yapıyorsanız çalışmanın ortasında kalkıp cd değiştirmeniz gerekiyor devam etmek için filan. 10 yıllık bir şey bu elimdeki. orjinal bir de ama dandik yapmışlar işte.

ben istiyorum ki bunları bilgisayara kayıt mı etsem nasıl yapsam da seviye seviye ayrı cdlere yazsam da rahatla kullansam? program önerisi olan var mı? tavsiyesi olan var mı? en basitinden vcd'deki videoyu nasıl bilgisayara kaydedebilirim? gerisini hallederim gibi geliyor.

elimdeki şunun eski versiyonu işte www.dr.com.tr

hiç kasmayıp bunu mu alsam haha :)

bir arkadaşım var, doğduğundan beri halası bakıyor, ona vermişler. ona anne diyor. bu kadın da arkadaşımı evlat edinmek istiyor ki hakları olsun üzerinde. miras vs. nereden başlamalı nereye başvurmalı bilen var mı?

internette baktık biraz ama hep sosyal hizmetlerden çocuk evlat edinmeyle ilgili bilgi bulabildik.

tek başıma gece boyu sürecek bir yolculuğa çıkacağım. kadınım. koltukların üzerime eğilmesinden nefret ettiğim için (uyuyamıyorum otobüste) kapıların arkasındaki sıralardan koltuk seçmeye karar verdim.

acaba ilk sıradan mı alsam (ön kapının arkası) yoksa orta kapının arkasındaki sıradan mı alsam bileti? açıkçası yolu izlemek isteyebilirim diye ilk sırayı düşündüm, ama muavin ile soför çok laklak yaparsa da sıkılır mıyım diye düşündüm. normalde zaten uyuyamam, gece boyu aklım dolu olacağından kitap okuyup müzik dinlerim muhtemelen.

nereden seçsem?

çanakkale truva ile gideceğim.

bir de, telefonda sorduğumda bilet 80 lira dediler, internette 60(internet fiyatı 55) görünüyor. bu nasıl oluyor?

edit: en öndeki koltuğu aldım. teşekkürler herkese :)

elimizde zırt pırt şu hatayı veren bir xperia telefon var.

google hizmetleri çerçevesi uygulaması(com.google.process.gapps işlemi) beklenmedik biçimde durdu. lütfen yeniden deneyin.

ve aşağıda kapanmaya zorlatan bir botun çıkıyor.

bu ne ola ki? ne yapmalı ki?

takip ettiğim site mahkeme tarafından kapatılmış... nereden izleyebilirim yabancı dizileri güncel olarak? ya da dns filan mı değiştirsem? değiştireceksem ne yapsam? bi' akıl fikir verin ahali, lütfen..

bir de bu soru şimdi legal mi yoksa es'e geçireyim sadece? :)

Şu modeli beğendim www.trendyol.com ama daha önce converse'ten hiç deri ayakkabı giymedim. denemedim de. nasıl sıcak tutması filan? mayıs'ta giyilebilir mi mesela istanbulda? yoksa alırsam nisanda anca giyerim de sonra eylül'e mi kalır?

bir de numaramı mı alayım yoksa esneme payı farklı mı? ayaklarım biraz geniş ve normal ayakkabıların şekil alması 2 haftayı buluyor.

edit: 26 yaşında kadınım.

iki farklı şey duydum giden arkadaşlarımdan, hangisi nedir ne değildir bilemiyorum. gittiğiniz seansta, tüyler epilasyon sırasında mı dökülüyor yoksa epilasyondan sonraki 1 hafta içinde kendiliğinden mi?

bir yerle konuştum, alexandrite kullandıklarını söyledi. seanstan sonraki hafta içinde dökülüyormuş. ayrıca bitirme garantisi veriyorlar. bu şekilde epilasyon yaptıran bir tanıdığım var.

baska bir arkadaşım da seans sırasında cızırdayıp döküldüklerini, seanstan temiz pirupak çıktığını söyledi ama 10-11 seansa gitmesine rağmen bitmediğini ve bu yüzden artık bıraktığını söyledi. tüy gibi kalmışlar gerçi.

bilemedim. tecrübesi olan yaşadığı deneyimi paylaşabilir mi?

ayrıca istanbul avrupa yakasındayım, öneri ve tavsiyelere de açığım :)

şimdi, bir süredir ios kullanmadığım için cebelleşemedim. elimizde bir adet ipad var, bir adet 6 yaşında çocuk var. bu kız şifreyi filan da öğrenmiş, kontrollü olmakla baraber kendi kendine oyun içinde bir şeyler alıyor. bunu ayarlarda filan engellemenin yolu var mı? bazı oyunlar için vardı sanki oyun içi alımı engelleme gibi. nasıldı? var mı genel bir şey?

dün bir kargo gönderdim. daha önce taksim'den gönderdiğimden farklı bir kağıt aldım teslimde. bu sefer kenarları turuncu mavi eğik çizgili aps kağıdı verdi adam. bunu ben takip etmek istiyorum. adresi buldum ptt'den. aps takip sayfasına gidiyorum, bana barkodu soruyor. diyor ki "kp ile başlar" ama benim barkodum ap ile başlıyor ve bunu girecek ve sorgulayacak bir yer bulamıyorum. sorun bende mi? ptt'de mi? ne bu şimdi?

baktığım sayfa şu www.pttkargotakip.com

kısa dönem asker, mayıs'ta geliyor. benden istediğ bir şeyler var, kitap okuma lambası, deodorant, jilet gibi. haftaiçinde göndereceğim. not filan kesinlikle yazmamı istemedi okunuyor diye. aklınıza gelen bir şey varsa söylerseniz sevinirim. burdayken dergi filan alırdı, mens health, nat geo, atlas vs.. hani hoşuna gidecek, ama orda sıkıntı yaratmayacak, kullanabileceği ne olabilir ya da olmayabilir? yiyecek gönderilir mi gönderilmez mi, gönderilirse ne gönderilir? kahve delisi, bi kutu da kahve eklesem mi?

ayrıca bozcaada'da kendileri. her türlüsünden öneriye açığım.

deliler gibi kitap okur, ama orda kütüphaneden faydalanıyor, o yüzden kitap istemedi.

bu duyuru bir kaç gün sonra kendini imha edebilir, etmeyebilir de. söz veremiyorum.

xperia go kullanıyorum 2 aydır. telefon dayanıklılığı ile satılıyor resmen. kırılmaz çizilmez darbelerden etkilenmez su geçirmez filan. üzerinde enteresan deneyler bile yapılmış, youtube'da bulunabilir. bu telefon, ben otururken kucagımdan yere düştü ve ön kısmının sag alt kösesinde resmen köşegen çizerek çatladı. yani utamasa köşe parça kopacak da tam kırılmamıs. bütün özelliği gitti telefonun.

aldığım yere gittim, sony mağazasından almıştım zaten. zuhuratbaba caddesindeki yere götürmemi söylediler. "bu telefona çekiçle vuruyorlar bir şey olmuyor ya nasıl olmuş yazık olmuş" filan dediler. baya incelediler, şaşırdılar resmen. garanti belgem filan da var. ben simdi bunu servise götürdüğümde kapak garantiye girer mi yoksa çatır çatır parasını isterler mi? cadılık yapsam etkili olur mu? eğer para ödemem gerekirse ne kadara patlar tahmini?

soru gibi duyurum da karışık olmuş, pardon. ne yapsam bilemedim. bi bakıverin :)

ted - dublaj (imdb: 7.5)
cloud atlas - altyazılı (imdb: 8.0)
sleep tight - dublaj (imdb: 7.1)

çok alakasızlar biliyorum ama bakınırken onlar çarptı gözüme. birinden birini mi izlesem? hangisini izlesem? yanında bira mı içsem tuborg yoksa filtre kahve mi yapsam? sevgilim askerde, canım sıkılıyor. ayrıca okumak için bekleyen kitaplarım da var, oturup onları mı okusam?

yoksa the pianist'i mi izlesem? unuttum filmi ve adrian brody hastası bi insanım.

ayrıca normalde dublaj sevmeyen bir insanım. ted dublaj iyi olabilir gibi geldi ama sleep tight'ı bilemedim. bu arada filmlere filmifullizle.com ya da pocto'dan izlicem. başka tavsiye de alabilirim.

ek olarak prescious var elimde, eski oscar şeylerinden. soul kitchen var.

bir de kadınların yazısı güzel olur derler. yok arkadaş, eciş bücüş dengesiz garip bir yazım var. mesela amerikalıların ya da uzak doğuluların yazılarını çok beğeniyorum. bir ara taklit edeyim dedim filan ama tutmadı alıştıramadım kendimi. el yazımı nasıl değiştirebilirim? her türlü öneriye açığım. bu arada "el yazısı" hiç yazamıyorum, oraya girmek dahi istemiyorum :( ühühü

sadece belli kalemlerle belli bir zaman dzügün yazabiliyorum. sonra kopuyor. mimarlık okuyorum bir de, karakteristik ya da en azından düzgün bir yazım olsun istiyorum ben.

merhaba, başka birine online uçak bileti alsam (tc nosu filan var bende), ödemeyi ben burdan kredi kartıyla yapsam, uçuş bilgileri benim telefonuma gelse, o olduğu yerde uçağa binmek için gittiğinde problem yaşar mı? ya da yaşamaması için ne yapmak gerekir? thy, onur, atlas ve pegasus seçeneklerimiz var bir de. saat ve fiyatı en uygun olan pegasus.

sevgilimi askere gönderdim. 5 yıldır ilk defa ayrı kalıcaz, kafamı dağıtmam lazım. bi taraftan bi sürü kitabım var okunacak, bi taraftan örgüye daldım filan ama şöyle bana film tavsiyesi verebilecek olan var mı?

çok kasmasın izlerken, inception gibi "lan nerdeler du bakiim" filan gibi beynimi yormasın, old boy gibi ters köşe olabilir ama boyutu o derece olmasın, romantik komedi filan diyorsanız da dandik olmasın haha ne güzel tarif ettim di mi? the notebook'u izlemedim, the aviator'u izlemedim ve uzun süredir aklımdalar, onlardan tavsiye eden var mı? haklarında isimleri dışında hiç bir şey bilmiyorum.

merhaba, bugün telefon aldım. xperia go. bilgisayara bağlayınca update edelim gel seni dedi bana. performansında düşme olur mu? daha önce iphone 3g kullanıyordum, update ettiğime edeceğime pişman olmuştum da.. etsem mi kalsın mı böyle ne dersiniz?

biri bahsetmişti sadece konusunu biliyorum az buçuk, tıp öğrencileri var, kadavra mı buluyorlardı teker teker ıncelmek ıcın, bırbırlerıne amelıyat mı yapıyorlardı? neydi o? sonunu filan bilmiyorum izlemek istiyorum ama ne nerden duydugumu hatırlıyorum ne bır sey... çok açıklayıcı oldu di mi? ya da bu tipte psikopat tıp filmleri varsa bildiğiniz tavsiye alırım izlemek için :)

normalde pek dinlemem bu tarz ama çalıştığım yerde çalıyordu pek hoşuma gitti: david guetta feat sia, titanium. dinlemek için : www.youtube.com

boyle dans ettırecek, enerjı dolduracak ama serdar ortac tıpı gıbı dıptasdıptas olmicak şarkılar arıyorum :)

bütcem belli, limitim bu. daha fazlasını veremem. aşağıdaki 6 model arasında kaldım. genel olarak artı ve eksilerini biliyorum. deneyime ihtiyacım var. htc - galaxy - sony kullananlar heyooo! :) aslında daha çok marka önemli. htc'nın aynı ozellikteki telefonu neden 100tl daha pahalı?gibi gibi.

xperia go - (dayanıklılığı aklımı fena celiyor)
www.istanbulbilisim.com.tr
xperia sola - go gibi dayanıklı değil ama özellikleri iyi yine. biraz daha ucuz. değer mi?
www.istanbulbilisim.com.tr
htc one v - android 4 var, fiyatı da uygun gayet. eski bi işletim sistemli telefonu alıp güncellemek ile direk bunu almak arasında cok fark var mı?
www.istanbulbilisim.com.tr
htc rhyme - evet tam kadın telefonu ama ben de dişiyim nihayetinde. o değil de özellik-fiyat dengesi houşma gitti
www.istanbulbilisim.com.tr
galaxy ace 2-
www.istanbulbilisim.com.tr
galaxy w- ace2'ye göre daha iyi hakikaten di mi?
www.istanbulbilisim.com.tr

uzunca bir soru oldu. pardon.

iphone 3g kullanıyorum. blackberrylere bakıyordum ki dönüş yapıp android'e gecmeye karar verdim. samsunglara bakarken sasıbes oldum resmen. çok fazla öyle deli gibi uygulama kullanmıyorum ama bunda 3g'nin artık desteklememesinden dolayı uzaklaşmış olmamın etkisi olabilir(!). sadece sosyal medya instagram, whatsapp ve 1-2 oyun belki, ilk zamanlar öyle miydim halbuki? neyse, yani öyle über bir beklentim yok. istanbul bilişim'in sitesine bakıyorum da su aşağıdakiler kafama takıldı. çok bütcem yok, ama taksit imkanından dolayı 1000-1200 filan verebilirim sanıyorum yine, zorlar hafiften ama değecekse neden olmasın. uzatmayayım,

galaxy mini 5570 - 400 tl yahu, android 2.2 çok tatlı şirin, araştırdığımda kullanacağım şeyleri karşılıyor gibi. kanım kaynadı.

galaxy ace 2 i8160 - 790 tl, andorid 2.3 fena değil gibi.

galaxy w i8150 - 690 tl, android 2.3, burada kopmaya başladım

galaxy s2 i9100 - 1160tl ve android 2.3, yükseltilirse problem yaşanır mı ki? değer mi bu paraya?

galaxy nexus, - 1200tl android 4.0, pek güzel de büyük sanki bu? telefonluktan çıkmış gibi geldi biraz?

ya da başka marka önerisi olan? lg? xperia?


ps: bu arada alacağım telefona ek olarak ocakta filan ipod touch almayı dusunuyorum. o yuzden mini 5570 bile pek cazip geldi açıkçası. appledan 4 yıldır almıs olduğum uygulamaları filan touchta kullanmaya devam edebilirim, hayvani sözlükler yüklü oyunlar, çizim resim uygulamaları vs. hiç toucha girmeyip komple androidci mi olsam?

kafam durdu! ablamın cvsini ceviriyorum. kafam durdu resmen.

"ilaç satış teknikleri eğitimi" nasıl derim ki? bi' yardım..

evet soru başlıkta. iphone 3g kullanıcısı olarak soruyorum. aman aman deli gibi app olsun derdim yok. arka plan tema filan güzel seyler ama su anki telefonumda yok ve aramıyorum bunu. baktım bugün, dokunmatiği klavyesi filan da güzel. en guzel tarafı ise fiyatı, 880 tl mi ne. iphone'a 2000bayılmak ıstemıyorum. belki sonra ipod touch alırım zaten. (classic ipodum var.) şarjı filan da iyi duruyor bakınca. hani bana güzel geldi ama kullanan varsa yasadıgı bır sorun varsa ya da sevdıgı bır ozellıgı paylasırsa sevinirim. blackberryler cabuk hasat olur dedı telefonların yazılımlarıyla ugrasan bır arkadasım. o bana dıyor ki sony xperia ya da galaxy al. ama ben samsung sevmiyorum. sony de nedense sıcak gelmiyor. ne biliyim bu blackberry'e kanım ısımdı ama kullananlardan bir şeyler duymaya ihtiyacım var sanırım.

biraz karışık biraz uzun yazıyorum. ama özete iphone, blackberry torch 9860, blackberry torch 9800 karşılaştırıyoruz. fiyat önemli büyük bir bütçem yok.

iphone 3g'm var, eh artık kasmaya başladı. biraz da ordan burdan çatladı filan, değiştirmek istiyorum bir kaç aya kadar. normalde hiç ilgilenmediğim blackberry'lerde dokunmatik bir telefon gördüm bugün, torch 9860. güzel geldi. rahat geldi. fiyatı da uygun üstelik, 900küsür. bir de kaydırmalı ekranlı vardı, torch 9800, bunun kaydırma özelliği pek hoş gelmedi gözüme ama rahat da olabilir, bilemiyorum.

telefonumun su anda yenilenen bir çok uygulamayı çalıştıramamasıyla beraber iphone üzerinden kullandığım uygulama azaldı. sözlük çeşitleri, bir kaç tane oyun, whatsapp, instagram, twitter vs. başkasına ihtiyaç da duymamaya başladım. kindle'ım var, kitap ordan okuyorum. ipod classic var 120gb, müzik ihtiyacım da ordan. ancak blackberry alırsam ipod touch alabilirim en yeni gelecek olanlardan belki.

ne yapsam? blackberry'e cok uzak olduğum için fikirlerinze ihtiyacım var. uygulamaları nasıldır blackberry'nın? apple ile yarısamayacağını bılıyorum ama ben de cok ekstrem seyler istemiyorum. dokunmatiği nasıl apple ile kıyaslandığında? vs?

edit: değişik bir kullanıma rahat alışabilirim, ancak sadece klavyeli bir telefona geçmeye cesaretim yok pek. seviyorum dokunmatik.

adamların cok enteresan icatları var. her nedense şu anda aklıma gelmiyor bir örnek. mesela saçı farklı sekillerde toplamak için bi seyleri vardı filan. değişik fikirler. satın almak için değil ama bakınmak incelemek, vay be adam ne düşünmüş demek için arıyorum. bulamadım.

satın almayı da düşünebilirim gerçi neden olmasın? ama öncelikli amacım bu değil :)

karar verdim editi: death note'tan ryuk ve the silence'ı deneyeceğim, hangisi daha iyi olursa onu vereceğim yarın. teşekkürler okuyan düşünen paylaşan herkese :)

merhaba, bir yarısmaya katılmak zorundayım, bu aksam bir makyaj hazırlamam lazım halloween için. aklıma da hiç bir şey gelmiyor yani, ne olabilir? ne kılığı denenebilir? en ufak fikir bile işime yarayabilir. yaratıcılığınızı gösterin :))


ps: size de ilham vermesi açısından www.google.com.tr

edit: yapacağım sey sadece makyaj tasarlamak. herhangi bir seyden ilham alınmış olabilir. işte bana o ilham gelmiyor. ne bileyim, zebra kılığına girecek bir insanın makyajı ya da corpse bride makyajı gibi bir şey aradığım :) hatta onu yapabilirim ama biraz arak olur yani. orjinal bişey olması lazım. o da olduğu kadar :)

edit 2: aslında edward scissorhands olabilir sanki? ya da frankenstein'in canavarı?

www.90smovies.net
www.freewebs.com

yarın aksamustu bir defileyi izlemeye gideceğim. ne giysem ki? yani öyle çok şıkıdım kıyafetim yok. öğrenciyim zaten. topuklu bootie, dar kot üzerine uydursam bir şey? ya da elbise mi giysem tek parça? elbiseyle de üşür müyüm diye düşünüyorum, okuldan çıkıp gidicem çünkü filan.

bilemedim. ortalaması nedir bu işin :)

merhabalarr... geçen seneden beri gözümün kaldığı bir bot var, normalde 39 numara alıyorum converse ayakkabıları, botu da 39 mu alsam yoksa kalın çorap filan düşünüp 40 mı alsam? karar veremedim. bi fikir verin?

bot da şu:

www.trendyol.com

edit: ayaklarım taraklı denen cinsten, geniş biraz. converseler bazen küçük parmağımı haşat edebiliyor alışana kadar.

avrupa tarafındayım. şimdi metrobüsle acıbadem ordan bilmemne filan uzun iş geliyor bana. iett'den iki tane hat var, biri 522b, cevizlibağdan 5-10 dakikada bir kalkıp fsm'den geçip tepeüstü durağından geçiyor. diğeri 522, o da beyoğlu çıksalın'dan kalkıyor (orası nerde bilmiyorum) okmeydanı egitim hastanesi, mecidiyeköy viyadük, alisamiyen gibi duraklardan geçip diğer köprüden geçip çakmak köprüsünden geçiyor.

bayrampaşa merkezden yola çıkacağım hangi yol daha pratik? daha hızlı? bir de 10dan önce orda olmam lazım. trafik pek olmaz sanki o saatte?

edit: asıl sormak istediğim aslında hangi köprü daha iyi gibi.. daha önce fsm'den hızlıca gitmiştim. diğeri metrobüs filan var çok mu kalabalık olur acaba?

bir de mecidiyeköy viyadük ve alisamiyen durakları tam olarak nerede?

marilyn monroe temalı bir sunum hazırlıyorum. sunum mac'in yeni makyaj koleksiyonunun lansmanı için. ekip arkadaşlarımı iyice heyecanlandırıp heveslendirecek bir şeyler olması lazım. bu kadını da pek iyi tanımıyorum. her türlü minik bilgiye ve fikre açığım. bu arada koleksiyon bol bol kırmızı rujdan filan oluşuyor. cuma günü de satışta ilgilenen varsa :)

- kadının şarkı söylediği ve filmlerinden kısa kısa videolar bulup onlardan izleteceğim
- hayat hikayesinden bahsedeceğim.
- ??

sürekli konuşuyor ve konuşturuyor olmam lazım. üstelik eğitimcim ve koordinatörüm de izleyebilir. sağlam olması lazım yani. a2ye bir board hazırlicam. onun için de fikir alabilirim. ekip pek iyi değil bilgisayar konusunda, o yüzden videolar filan iyi olur gibi geliyor.

edit: yarın bakacağım. niye tik yok demeyin, gelecek :)

bayrampaşa merkezden haznedar'da bağcılar caddesi'ne gitmem gerekiyor pazar günü sabahın 8inde. o tarafları hiç bilmiyorum. internetten baktım sadece.

metroyla bahçelievler'e gitsem, ordan taksiye mi binsem?taksi bulunur mu metro çıkışunda hemen? nasıl yapsam? en kısa yol nereden olur ki? ne etsem?

hatta caddenin boyutunu çok da kestiremedim, no:10 gideceğim yer, hangi başında caddenin? internetten baktım ama emin olamadım.

cs3 kullanıyorum. crop yaptığımda minicik boş bir kutucuk bırakıyor bana, crop filan yapmıyor, bütün imajı da iptal ediyor. neden olabilir? nasıl toparlayabilirim bunu?