Merhaba
Denizi bir sure derinlesmeyen, sahili kum olan bir tatil yerine ihtiyacim var (ılıca sahili gibi). Sahili boyle olan ve memnun kaldiginiz bir otel olursa daha da makbule gecer. Guney/ege fark etmez, tavsiyelerinizi bekliyorum.
Denizi bir sure derinlesmeyen, sahili kum olan bir tatil yerine ihtiyacim var (ılıca sahili gibi). Sahili boyle olan ve memnun kaldiginiz bir otel olursa daha da makbule gecer. Guney/ege fark etmez, tavsiyelerinizi bekliyorum.
İc rahatligiyla guvenerek bagis yaptiginiz dernek veya vakiflar hangileri?
Sac kurutma makinesi alicam. İsi ayari olsun ve kuvvetli ufleyebilsin, kriterlerim de bunlar. Kullandigi makineden memnun olanlar tavsiye edebilirse cok iyi olur, sagolun simdiden.
Hayvanlar uzerinde deney yapmayan markalara ait, kullanip memnun kaldiginiz her turlu kozmetik ve kisisel bakim urunu tavsiyesine acigim. Gunluk kullandigim tum kozmetik, temizlik vb urunler hayvan dostu olsun istiyorum. Simdiden tesekkurler.
Gida veya yontem tavsiyesine ihtiyacim var. Mide rahatsizligimdan dolayi cay ve kahve yasak, napicam bu uykuyu acmak icin?
1 yasini biraz gecmis ve kardes olan 2 disi kedimiz vardi. Birini 2 hafta once kaybettik. Digeri de dogdugundan beri ilk kez yalniz kalmis oldu boylece. Veteriner kisa zaman icinde tekrar bir yavru kedi sahiplenmemizin kedimiz icin iyi olacagini soyledi.
Kedimizin hali tavri cok kotu degil, depresyon belirtileri yok. Sadece daha konuskan, daha sirnasik bir kedi oldu, bir de bir sekilde evde biz varken o yalniz kalirsa cok miyavliyor (hepimiz mutfaktaysak ve onu almadiysak ornegin). Bunlar disinda yemesinde icmesinde oyun oynamasinda uyumasinda kendini temizlemesinde falan bi anormallik yok. Yine de yeni kedi sahiplenmeli miyiz, onun icin iyi olur mu, yoksa boyle ikinci bi degisiklik daha mi kotu yapar, alisamaz mi bir turlu karar veremedik. Bir de simdi eskisinden daha cok sevgi ilgi istiyor, biz yavru kediyle ilgilenince daha mi kotu olur hic kestiremiyorum. Benzer durum yasayan var mi, ne onerirsiniz?
Kedimizin hali tavri cok kotu degil, depresyon belirtileri yok. Sadece daha konuskan, daha sirnasik bir kedi oldu, bir de bir sekilde evde biz varken o yalniz kalirsa cok miyavliyor (hepimiz mutfaktaysak ve onu almadiysak ornegin). Bunlar disinda yemesinde icmesinde oyun oynamasinda uyumasinda kendini temizlemesinde falan bi anormallik yok. Yine de yeni kedi sahiplenmeli miyiz, onun icin iyi olur mu, yoksa boyle ikinci bi degisiklik daha mi kotu yapar, alisamaz mi bir turlu karar veremedik. Bir de simdi eskisinden daha cok sevgi ilgi istiyor, biz yavru kediyle ilgilenince daha mi kotu olur hic kestiremiyorum. Benzer durum yasayan var mi, ne onerirsiniz?
Bayram tatilinde burada olamayacagimiz icin 2 kedimizi yeterli mama ve su stoguyla evde birakma karari almak zorunda kaldik. Yer degistirmekten hoslanmadiklari ve 2 kisi olduklari icin evde birakmak en dogrusu gibi geldi. Toplam 6 gun burada olmayacagiz, gun asiri bir tanidik 10-15 dk ugrayip durumlarini ve mama/su duruyor mu onu kontrol edecek bir aksilik olmazsa.
Gitmeden once nelere dikkat etmemiz lazim, evde tehlike unsuru icerebilecek neler olabilir, neler yapmak lazim buraya da sormak istedim atladigimiz bir sey olmamasi icin. Cevaplar icin tesekkurler simdiden.
Gitmeden once nelere dikkat etmemiz lazim, evde tehlike unsuru icerebilecek neler olabilir, neler yapmak lazim buraya da sormak istedim atladigimiz bir sey olmamasi icin. Cevaplar icin tesekkurler simdiden.
boyle bi soru soruyo olmaktan bile utaniyor ve uzuluyorum ama yapacak bir sey yok bu ulkede :) haftaici sabah saatinde eymire 2 kadin bisiklet surmeye gitsek basimiza bi is gelir mi yoksa guvenli midir? asiri tenha mi oluyo haftaici sabahlari yoksa yine kosan spor yapan insanlar oluyor mu eymirde?
partnerinize karsi tamamen acik ve savunmasiz olup, birbirinize teslim oldugunuzu ve derin bir yakinlik ve guven duydugunuzu hissettiniz mi (intimacy diye geciyor sanirim psikolojide)? yoksa bu bir kere veya cok az hissedebildiginiz bir sey miydi? kalici ve uzun bir iliski yasayip, sevip sevilip bunlari hissedemediginiz oldu mu?
ne tam olarak? cok kotu durumda olmak veya cok kotu bi seyler yasamak falan mi gerekiyor? boyle bir durumum yok ama icinden cikamadigim bazi seyler var, atamadigim endiselerim vs. genel olarak duzelmesini istedigim bazi sacma yonlerim var zaten, ama simdi hayatimda bir gecis donemindeyim ve kendime guvenmiyorum pek, tedirginim, muhtemel terslikleri sorunlari cozemeyecekmisim gibi geliyor gucsuz hissediyorum. aniden gelisen durumlar var, arada kaldigim bir turlu kafamda oturtamadigim seyler falan var. psikolog yardim edebilir mi? bir de ben anlatamiyorum pek genelde sikintimi, cok zorlaniyorum, kelimeleri bulmakta ya da ifade etmekte. psikolog "buraya neden gelmis bu" gibi bir fikre kapilir mi :D
ama kendisi haftanin en az 3 gunu gordugum, is munasebetiyle muhabbetim olan ve aslinda sevdigim biri. yani aramiza sogukluk girsin istemiyorum, ama muhabbet samimiyet su anda oldugundan daha fazla ilerlesin de istemiyorum. ince ayar yani :) ne yapmak lazim, sohbeti kisa mi kesiyim, boyle kucuk ama etkili taktikler verirseniz cok makbule gecer.
bi websitesi vardi. eksisozluk'te debeye girmisti. eksenlerin ne olacagini (puan, yil, tur vs) biz seciyorduk sonra grafikteki tum noktalarin uzerine geldigimizde de hangi film oldugunu goruyorduk falan. neydi bu site?
bir kitabi okumadan once/sonra neler yaparsiniz? ornegin kitapla ilgili degerlendirmeleri/yorumlari okur musunuz veya yazariyla ilgili bir arastirma yapar misiniz? hangi platformlari kullaniyorsunuz bunlar icin? ben kitaba baslamadan once ilk kez okudugum bir yazarsa yazarin kisa biyografisini okuyorum once, varsa kitabin kendisinden, yoksa da wikipediadan falan. kitabi bitirdikten sonra da eksisozlukteki entryleri okurum. sizin rutininiz nasil?
önümde kısa zamanda yapmam gereken bir seçim var ve sonucu muhtemelen hayatımın dönüm noktalarından biri olacak. ama ne istediğimi hiç ama hiç bilmiyorum, beni hangi seçenek mutlu eder, neye göre karar vermeliyim hiçbir fikrim yok. Özetlemeye çalışayım:
Mevcut durum: ailemle birlikte, arkadaşlarım ve sevgilimle aynı şehirde yaşıyorum, şimdiye kadar da hep burada yaşadım. zaman zaman çok sıkıldığım, zaman zaman beni pek tatmin etmediğini hissettiğim, biraz fazla stabil ve belirli, ama genel anlamda rahat ve huzurlu bir hayatım var. tam bir "comfort zone" yani. şu anda kalıcı bir işim yok.
Seçenekler:
1. burası için iyi bir iş teklifi almak üzereyim, maaş falan bu şehir için güzel olacak. Ama genel olarak iş hayatı çerçevesinde bakıldığında kariyer veya iş tatmini açısından çok fazla bir şey vadetmeyen ve beni muhtemelen buraya ve bu hayata uzun vadede çok fazla bağlayacak bir seçenek (ilerde iş/kurum/şehir değiştirmek istersem pek seçeneğim olmaz, zorlanırım muhtemelen)
2. İstanbul'a taşınmamı gerektirecek başka bir iş, bir ihtimal 1-2 sene yurtdışında olup sonrasında İstanbul'da devam edecek. Pozisyon çok belirli değil, ama kurum iş hayatında uzun vadede bana baya iyi fırsatlar yaratacak, ilerde daha fazla seçenek sağlayabilecek bir yer, ilk seçenek kadar bağlayıcı değil. aslında bu hayatımda bir daha karşıma çok zor çıkabilecek bir fırsat, ama ilk zamanlarda zorlayıcı olabilir, ücret şimdilik belirsiz ve istanbul için pek parlak olmayabilir başta, ama uzun vadede ilkinden daha hızlı bir artış gösterecek.
bir yandan mevcut hayatım rahat, huzurlu, ama fazla belirli bir gelecek var önümde, bu da beni boğuyor bazen. hayatımda hiç bu kadar keskin bir karar verip kendime bir yol çizmedim, şu anda ikinci seçenek hem çok korkunç, hem de kaçırırsam pişman olacağım bir fırsat gibi geliyor. bir türlü tam olarak ne istediğimi anlayamıyorum, karar veremiyorum. kendimi nasıl anlayabilirim gibi saçma bir soruyla bitiriyorum duyuruyu :D
Mevcut durum: ailemle birlikte, arkadaşlarım ve sevgilimle aynı şehirde yaşıyorum, şimdiye kadar da hep burada yaşadım. zaman zaman çok sıkıldığım, zaman zaman beni pek tatmin etmediğini hissettiğim, biraz fazla stabil ve belirli, ama genel anlamda rahat ve huzurlu bir hayatım var. tam bir "comfort zone" yani. şu anda kalıcı bir işim yok.
Seçenekler:
1. burası için iyi bir iş teklifi almak üzereyim, maaş falan bu şehir için güzel olacak. Ama genel olarak iş hayatı çerçevesinde bakıldığında kariyer veya iş tatmini açısından çok fazla bir şey vadetmeyen ve beni muhtemelen buraya ve bu hayata uzun vadede çok fazla bağlayacak bir seçenek (ilerde iş/kurum/şehir değiştirmek istersem pek seçeneğim olmaz, zorlanırım muhtemelen)
2. İstanbul'a taşınmamı gerektirecek başka bir iş, bir ihtimal 1-2 sene yurtdışında olup sonrasında İstanbul'da devam edecek. Pozisyon çok belirli değil, ama kurum iş hayatında uzun vadede bana baya iyi fırsatlar yaratacak, ilerde daha fazla seçenek sağlayabilecek bir yer, ilk seçenek kadar bağlayıcı değil. aslında bu hayatımda bir daha karşıma çok zor çıkabilecek bir fırsat, ama ilk zamanlarda zorlayıcı olabilir, ücret şimdilik belirsiz ve istanbul için pek parlak olmayabilir başta, ama uzun vadede ilkinden daha hızlı bir artış gösterecek.
bir yandan mevcut hayatım rahat, huzurlu, ama fazla belirli bir gelecek var önümde, bu da beni boğuyor bazen. hayatımda hiç bu kadar keskin bir karar verip kendime bir yol çizmedim, şu anda ikinci seçenek hem çok korkunç, hem de kaçırırsam pişman olacağım bir fırsat gibi geliyor. bir türlü tam olarak ne istediğimi anlayamıyorum, karar veremiyorum. kendimi nasıl anlayabilirim gibi saçma bir soruyla bitiriyorum duyuruyu :D
Yeni aldığımız mikrodalganın kullanma kılavuzunda yemeği kapaklı kaplarda koymamız veya üzerine bir tabakla kapatmamız yazıyor. Bu gerekli mi, bence kimse böyle yapmıyor?
Hediye olarak alacağım, benim hiç hakim olmadığım bir kategori. Ferrarisini Satan Bilge sevdiğini biliyoruz ilgili kişinin, o tarz, güzel, dolu bir kişisel gelişim kitabı tavsiye eder misiniz?
son zamanlarda kafami kurcaliyor, toplumsal olarak insan hayat arkadasini / evlenicegi insani / esini bulunca hayatinin geri kalanini onunla gecirmesi bekleniyor, bir sekilde boyle sartlanmisiz. pratikte her zaman boyle olmuyor tabii, ama toplumsal norm bu sekilde. ama etrafimdan duyduklarim, internette eksisozlukte falan okuduklarim hep evliliklerde askin birkac seneden sonra bittigi, olayin ev arkadasligina veya ebeveynlige donustugu, arada bunun otesinde bir cekimin kalmadigi yonunde. bu tablo da bir kisiyi yillarca eksilmeyen ve eskimeyen duygularla ve tutukuyla sevebilmekten daha gercekci zaten.
simdi hal boyleyken birine hayat boyu ictenlikle, tamamen bagli kalabilmek imkansiz mi? yani pratikte sadik kalinsa bile bu sadakat zorunluluktan veya etik degerlerden kaynaklanmis olmuyor mu? ornegin insan icten ice baska biriyle veya yalniz o kisiyle birlikteyken oldugundan daha mutlu olabilecegini dusunuyor ama baglilik ugruna bundan gonullu olarak vazgeciyor ve icinde oldugu durumu kabullenmis mi oluyor? ya da gercekten bir kisiyi yillarca, hatta belki omur boyu hep cok sevmek, baska ihtimalleri hic dusunmeyecek, sorgulamayacak kadar bagli kalmak mumkun mu?
ben iyice karamsar bakmaya basladim, sanki bosanma evliliklerin mutlak sonu, bosanma olmasa da tum evliliklerdeki sevgi/ask iliskisi aslinda bir noktada sonra bitiyor ama evlilik "kurumsal" olarak devam ediyor gibi geliyor. bu noktadan sonra da bazilari durumu kabullenip asgari mutluluk duzeyinde yasiyor, veya cocuklari varsa kendilerini ona adiyor (cogunluk boyle sanirim), veya disarda baska arayislara giriyor.
siz ne dusunuyorsunuz, veya deneyimleriniz ne yonde? cevaplarda cinsiyet yas ve medeni durum belirtirseniz sevinirim.
simdi hal boyleyken birine hayat boyu ictenlikle, tamamen bagli kalabilmek imkansiz mi? yani pratikte sadik kalinsa bile bu sadakat zorunluluktan veya etik degerlerden kaynaklanmis olmuyor mu? ornegin insan icten ice baska biriyle veya yalniz o kisiyle birlikteyken oldugundan daha mutlu olabilecegini dusunuyor ama baglilik ugruna bundan gonullu olarak vazgeciyor ve icinde oldugu durumu kabullenmis mi oluyor? ya da gercekten bir kisiyi yillarca, hatta belki omur boyu hep cok sevmek, baska ihtimalleri hic dusunmeyecek, sorgulamayacak kadar bagli kalmak mumkun mu?
ben iyice karamsar bakmaya basladim, sanki bosanma evliliklerin mutlak sonu, bosanma olmasa da tum evliliklerdeki sevgi/ask iliskisi aslinda bir noktada sonra bitiyor ama evlilik "kurumsal" olarak devam ediyor gibi geliyor. bu noktadan sonra da bazilari durumu kabullenip asgari mutluluk duzeyinde yasiyor, veya cocuklari varsa kendilerini ona adiyor (cogunluk boyle sanirim), veya disarda baska arayislara giriyor.
siz ne dusunuyorsunuz, veya deneyimleriniz ne yonde? cevaplarda cinsiyet yas ve medeni durum belirtirseniz sevinirim.
2 dişi kedimi bundan yaklaşık 2 buçuk ay önce onlar 7 aylıkken kısırlaştırdım. ameliyat yandan yapıldı (veteriner alttan olan yöntemin eski yöntem olduğunu bunun daha iyi olduğunu falan söylemişti).
kedilerimden bir tanesi son günlerde şimdiye kadar hiç çıkarmadığı bir sesle miyavlamaya başladı, kızgınlık sesi gibi sanki, bi tuhaf. internetten araştırınca kısırlaştırma ameliyatlarında içerde parça kalınca kedinin kızgınlık belirtileri gösterebileceğini okudum. hatta birinin kedisinde içerde kalan parça iltihaplanmış ve kediyi kaybetmişler. bunları okuyunca baya gerildim. o garip ses dışında başka bir kızgınlık belirtisi göstermiyor sürünme falan gibi, ama mesela diğer kedim kilo falan aldı, bu hala fit, ameliyattan önceki gibi.
sorularım:
1. kısırlaştırma ameliyatı hatasız yapılmış olsa da başka salgı bezlerinden yine hormon salgılanır mı ve bunun etkisiyle bağırma gibi minimal belirtiler gösterme ihtimali var mı?
2. yarın veterinere götüreceğim, veteriner gerek görmezse bile gerekli testlerin yapılıp bakılması için ısrarcı olayım mı sizce?
3. parça kalıp kalmadığı kesin olarak anlaşılabilir mi testlerle veya ultrasonla falan?
4. kızgınlık mıdır bu ya :( kızgınlık değildir, kızgınlık olsa duramam di mi?
kedilerimden bir tanesi son günlerde şimdiye kadar hiç çıkarmadığı bir sesle miyavlamaya başladı, kızgınlık sesi gibi sanki, bi tuhaf. internetten araştırınca kısırlaştırma ameliyatlarında içerde parça kalınca kedinin kızgınlık belirtileri gösterebileceğini okudum. hatta birinin kedisinde içerde kalan parça iltihaplanmış ve kediyi kaybetmişler. bunları okuyunca baya gerildim. o garip ses dışında başka bir kızgınlık belirtisi göstermiyor sürünme falan gibi, ama mesela diğer kedim kilo falan aldı, bu hala fit, ameliyattan önceki gibi.
sorularım:
1. kısırlaştırma ameliyatı hatasız yapılmış olsa da başka salgı bezlerinden yine hormon salgılanır mı ve bunun etkisiyle bağırma gibi minimal belirtiler gösterme ihtimali var mı?
2. yarın veterinere götüreceğim, veteriner gerek görmezse bile gerekli testlerin yapılıp bakılması için ısrarcı olayım mı sizce?
3. parça kalıp kalmadığı kesin olarak anlaşılabilir mi testlerle veya ultrasonla falan?
4. kızgınlık mıdır bu ya :( kızgınlık değildir, kızgınlık olsa duramam di mi?
odama kitaplık alacağım, ama kitaplığın çok yer kaplamasını istemiyorum. internetten birçok model baktım ama hepsi çok derin veya raf aralığı çok yüksek. yani bildiğimiz roman tarzı kitapları koyunca üstte ve ön tarafta gereksiz boşluk kalacak bir sürü.
araştırmaya devam ediyorum ama kitap yerleştirildiğinde çok boşluk kalmayacak çok yer kaplamayan ama aynı zamanda çok kitap alabilen (ve beyaz) kitaplık önerisinde bulunursanız mükemmel olur.
araştırmaya devam ediyorum ama kitap yerleştirildiğinde çok boşluk kalmayacak çok yer kaplamayan ama aynı zamanda çok kitap alabilen (ve beyaz) kitaplık önerisinde bulunursanız mükemmel olur.
bunlarin farki ne, hangisi nerede kullanilir? "veriler birbirinden etkilenmemeli" demek icin "data should not be affected by one another" mi yoksa "data should not be affected by each another" mi demeliyim?
2 kedim var, kardeşler, yaklaşık 6 aylıklar. birinin burnu hep kuruydu, hani nemli ve pembe olur ya normalde, onunki kuru ve soluk renk hep. veterinerlere söylediğimizde hiç tepki vermedikleri ve herhangi bir sebep göstermedikleri için biz de çok üzerinde durmadık çok önemli bir şey değil herhalde, yapısı öyledir diye düşünerek.
geçenlerde burnunun üstünde pıhtılaşmış kan gibi bir şey görmüştüm, bugün de bildiğiniz kan gördüm. inceledim, içerden gelmemiş gibi kan, yani büyük ihtimalle burnun dış dokusu kuruluktan dolayı çatlamış veya çizilmiş de kanamış gibi, ama kesin olarak bilmiyoruz tabi.
şimdi bu burun kuruluğu neden kaynaklanabilir, ciddi bir şey mi? bir de böyle kanamaması için kuru olmaması için ne yapsak? bepanthene falan sürülür mü, yalar diye sürmüyorum ben ama faydası olursa uyurken falan sürebilirim az miktarda.
geçenlerde burnunun üstünde pıhtılaşmış kan gibi bir şey görmüştüm, bugün de bildiğiniz kan gördüm. inceledim, içerden gelmemiş gibi kan, yani büyük ihtimalle burnun dış dokusu kuruluktan dolayı çatlamış veya çizilmiş de kanamış gibi, ama kesin olarak bilmiyoruz tabi.
şimdi bu burun kuruluğu neden kaynaklanabilir, ciddi bir şey mi? bir de böyle kanamaması için kuru olmaması için ne yapsak? bepanthene falan sürülür mü, yalar diye sürmüyorum ben ama faydası olursa uyurken falan sürebilirim az miktarda.
iş yerimden 3 kişiye hediye alıcam teşekkür mahiyetinde. ne alınır hiçbi fikrim yok, kalemden başka bi şey gelmiyo aklıma. profiller:
1. yöneticim, yaşça büyük, aramızda resmiyet var biraz, kadın.
2. yöneticim ama yaşı bana biraz daha yakın, resmiyet yok, erkek.
3. iş arkadaşı gibi bi şey, samimi sayılırız, kadın.
ne almalıyım bu 3 kişiye?
1. yöneticim, yaşça büyük, aramızda resmiyet var biraz, kadın.
2. yöneticim ama yaşı bana biraz daha yakın, resmiyet yok, erkek.
3. iş arkadaşı gibi bi şey, samimi sayılırız, kadın.
ne almalıyım bu 3 kişiye?
a. iyi ki evlendim
b. evlenmesem de olurmuş
c. keşke evlenmeseydim
yaş, cinsiyet ve mevcut medeni durum da belirtirseniz iyi olur :)
b. evlenmesem de olurmuş
c. keşke evlenmeseydim
yaş, cinsiyet ve mevcut medeni durum da belirtirseniz iyi olur :)
Hic yaptiniz mi bunu? artik sevmediginizi nasil anladiniz, hangi asamada anladiniz? yani mesela bir sorun yok, her sey duzgun normal ama ben artik eskisi gibi hissetmiyorum seklinde mi, yoksa o sevgisizlik zaten iliskide kavga vs olarak patlak verince mi, yoksa baska birine karsi bir seyler hissedince mi? eger ilkiyse, sonradan pisman olmaktan korktunuz mu, veya pisman oldunuz mu?
subway ürünleri sağlıklı mı sizce yoksa herhangi bir fast foodcudan farkı yok mu? bende biraz daha sağlıklı ve az kalorili gibi bir izlenim yaratıyor ama yanılgı da olabilir emin olamıyorum.
shared klasörde başkası bir değişiklik yapınca (mesela bir dosyayı silince klasörden) benim dropbox'ımda da siliniyor mu o dosya sonsuza kadar? öyle olmaması için ne yapmalıyım?
iş imkanı en çok istanbul ve belki ankara'da olan mühendis vb. beyaz yaka meslek gruplarına dahil olup istanbul ve ankara dışındaki şehirlerde çalışan ve yaşayan var mı? varsa hangi şehir, memnun musunuz hayatınızdan genel olarak? isteyerek mi gittiniz yoksa mecburiyetten mi? bir de metropolde büyümüş/yaşamış/okumuş ama sonra nispeten daha küçük şehirlerde çalışmaya ve yaşamaya başlamış olanlar varsa onların da yorumlarını bekliyorum, menunlar mı hayatlarından?
imza: istanbul'a gitmemek için direnen zavallı beyaz yaka :/
ek soru: eskişehir nasıl bir şehir sizce, çalışan biri için yaşanası mı (hem maddi hem manevi açıdan)? ankara'da doğup büyümüş ve çok bayılmasa da ankara'dan memnun olan biri eskişehir'de yaşasa mutlu olur mu sever mi?
imza: istanbul'a gitmemek için direnen zavallı beyaz yaka :/
ek soru: eskişehir nasıl bir şehir sizce, çalışan biri için yaşanası mı (hem maddi hem manevi açıdan)? ankara'da doğup büyümüş ve çok bayılmasa da ankara'dan memnun olan biri eskişehir'de yaşasa mutlu olur mu sever mi?
bu kör olası sıcaklarda giymek için tiril tiril, belden büzgülü ve boyu aşırı kısa olmayan (işe giderken giyicem) elbise arıyorum. linkteki gibi: www.modellerden.com biliyorum her yerde var bu elbiselerden ama çoğu fazla kısa oluyor. böyle dekoltesi çok olmayan, rahatça giyilebilecek, dizin biraz üstünde olanına (boy 1.70 civarı) hiç rastladınız mı, hangi mağazalarda var?
Hangi yoldan gidelim hangi yol duzgundur?
2 tane var, uyku saatleri her gün değişiyor. bazen akşam uyuyup gece kuduruyorlar, bazen de tam tersi. Neyse, bu hep böyle mi gider yoksa rutine biner mi büyüdükçe? ve bizim herhangi bir etkimiz olabilir mi uyku saatlerini ayarlamada?
Biliyorum bikkinlik geldi bu sorudan ama ben de bi yatirim cahiliyim :/ 7500 tl para altin dolar ve enpara faiz uclusunden hangisine yatirilsa daha mantikli su an?
Altinizda calisan, tecrubesiz birini aslinda vasat oldugunu, cok da iyi olmadigini dusunmenize ragmen surekli over misiniz? Overseniz neden? Yoksa gercekten oyle oldugunu dusunmuyosaniz cok sık ovgude bulunmaz misiniz?
Emekli olan bir adam için bir video hazırlanacak. Bu videoda kullanmak üzere böyle sıcak, arkadaşlık veya benzer temalı, yumuşak tınılı, çok da laubali olmayan (adam üst düzey) bir şarkı aranıyor. Şarkı ingilizce olacak (adam yabancı). Hadi bir el atın da bulalım.
Merhaba,
Öncelikle duyuru uzun olacak çünkü olay yılan hikayesine döndü ve okuyup cevap verecek arkadaşlara, özellikle de veteriner hekim olanlar varsa onlara şimdiden teşekkürler.
Ben yaklaşık 2.5 aylık iki dişi kedime geçen salı günü iç dış parazit yaptırdım, dış damla ile, iç parazit de hap yutturarak yapıldı. Bunun öncesinde ikisinin de herhangi bir sağlık sorunu yoktu. Parazit yapıldıktan sonraki gün bir tanesinde aşırı halsizlik ve titreme, iştahsızlık, dışkılamama gibi durumlar oluştu. Gece evin yakınında 24 saat açık bir veterinere götürdüm (kedileri yeni sahiplendiğim için tanıdığım güvendiğim bir veteriner yok). Adam muayene etti, yaş mama verdi onu yedi (iştah testiymiş) parazit vardır onu atmaya çalışıyodur kaka örneği alıp yarın gelin dedi. O gece de halsiz halsiz uyudu kedi hep.
Ertesi gün Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'ne götürdüm. Bu sırada hala kaka yapmamıştı. Orada da muayene ettiler, o da paraziti vardır diyip kaka örneği istedi, bir tane sindirime yardımcı bir mama verip gönderdi.
Eve gider gitmez kedi kaka yaptı, poposunda biraz kan gördüm ama kaka yaptıktan sonra canlandı eski haline döndü, koşup oynamaya normal yiyip içmeye başladı, sağlıklı gibiydi yani. Ertesi gün kakayı fakülteye götürüp tahlile verdik, pazartesi sonuçla birlikte gelin dedi ilgilenen kız. çok da pimpiriklenmeyin olur böyle şeyler diyip durdu. haftasonu kedi genel olarak çok iyiydi, sadece bazen (genelde aksam) yine titreme oluyordu ama giderek azalıyordu. Normal kuru mama yedi, veterinerin verdiği sindirim maması cuma günü bitmişti. Neyse, dün (Pazar) hem 1 kere kustu ve hem de ishal oldu. Akşam yine halsizdi. Yine o evin yakınındaki acil veterinere götürdüm. Ateşini ölçtü yüksek çıktı. Kan tahlili yaptı (kan tahlili sonucunu resim olarak ekledim). Sonucu görünce enfeksiyon başlangıcı ama bakteriyel mi virütik mi belli değil, öğrenmek için fakültede detaylı tahlil yaptırın FPV FİV vs olabilir dedi. Aşı programını da ona göre ayarlamak lazım mutlaka tahlil yaptırın dedi. Antibiyotik tedavisine başladı, 5 gün boyunca devam edicez siz bir an önce tahlil yaptırın gelin dedi.
Bu sabah kedi yine normaldi, halsizlik yok, yiyip içiyor. Fakülteye götürdüm gayta sonucunu aldım parazit çıkmamış. Önceki götürdüğümde ilgilenen kız ateşini ölçtü normal çıktı "bu kedinin bir şeyi yok, kusma falan mama geçişinde olabilir, çok pimpirikleniyosunuz, kan sonuçları da normal enfeksiyon yok buraya getire getire bir şey kapacak en sonunda, tahlile gerek yok. Antibiyotik de gelişimini durdurur ilerde direncini düşürür yaptırmanıza gerek yok" diyip gönderdi. Bir tane bağırsak düzenleyici mi ne öyle bir ilaç yazdı sadece.
Şimdi ben ne yapmalıyım, antibiyotiğe devam ediyim mi? Detaylı kan testi yaptırsa mıydım ısrar edip, veya gidip yaptırıyım mı? Delirmek üzereyim artık, ne bir teşhis konabildi, ne kedi tamamen iyileşiyor. İki veteriner çok başka şeyler söylüyor, kime inanacağımı şaşırdım. Kan testi sonucuna da bakıp yorum yapabilecek bir veteriner hekim varsa veya tecrübeli hayvan sahipleri, çok sevinirim.
Öncelikle duyuru uzun olacak çünkü olay yılan hikayesine döndü ve okuyup cevap verecek arkadaşlara, özellikle de veteriner hekim olanlar varsa onlara şimdiden teşekkürler.
Ben yaklaşık 2.5 aylık iki dişi kedime geçen salı günü iç dış parazit yaptırdım, dış damla ile, iç parazit de hap yutturarak yapıldı. Bunun öncesinde ikisinin de herhangi bir sağlık sorunu yoktu. Parazit yapıldıktan sonraki gün bir tanesinde aşırı halsizlik ve titreme, iştahsızlık, dışkılamama gibi durumlar oluştu. Gece evin yakınında 24 saat açık bir veterinere götürdüm (kedileri yeni sahiplendiğim için tanıdığım güvendiğim bir veteriner yok). Adam muayene etti, yaş mama verdi onu yedi (iştah testiymiş) parazit vardır onu atmaya çalışıyodur kaka örneği alıp yarın gelin dedi. O gece de halsiz halsiz uyudu kedi hep.
Ertesi gün Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'ne götürdüm. Bu sırada hala kaka yapmamıştı. Orada da muayene ettiler, o da paraziti vardır diyip kaka örneği istedi, bir tane sindirime yardımcı bir mama verip gönderdi.
Eve gider gitmez kedi kaka yaptı, poposunda biraz kan gördüm ama kaka yaptıktan sonra canlandı eski haline döndü, koşup oynamaya normal yiyip içmeye başladı, sağlıklı gibiydi yani. Ertesi gün kakayı fakülteye götürüp tahlile verdik, pazartesi sonuçla birlikte gelin dedi ilgilenen kız. çok da pimpiriklenmeyin olur böyle şeyler diyip durdu. haftasonu kedi genel olarak çok iyiydi, sadece bazen (genelde aksam) yine titreme oluyordu ama giderek azalıyordu. Normal kuru mama yedi, veterinerin verdiği sindirim maması cuma günü bitmişti. Neyse, dün (Pazar) hem 1 kere kustu ve hem de ishal oldu. Akşam yine halsizdi. Yine o evin yakınındaki acil veterinere götürdüm. Ateşini ölçtü yüksek çıktı. Kan tahlili yaptı (kan tahlili sonucunu resim olarak ekledim). Sonucu görünce enfeksiyon başlangıcı ama bakteriyel mi virütik mi belli değil, öğrenmek için fakültede detaylı tahlil yaptırın FPV FİV vs olabilir dedi. Aşı programını da ona göre ayarlamak lazım mutlaka tahlil yaptırın dedi. Antibiyotik tedavisine başladı, 5 gün boyunca devam edicez siz bir an önce tahlil yaptırın gelin dedi.
Bu sabah kedi yine normaldi, halsizlik yok, yiyip içiyor. Fakülteye götürdüm gayta sonucunu aldım parazit çıkmamış. Önceki götürdüğümde ilgilenen kız ateşini ölçtü normal çıktı "bu kedinin bir şeyi yok, kusma falan mama geçişinde olabilir, çok pimpirikleniyosunuz, kan sonuçları da normal enfeksiyon yok buraya getire getire bir şey kapacak en sonunda, tahlile gerek yok. Antibiyotik de gelişimini durdurur ilerde direncini düşürür yaptırmanıza gerek yok" diyip gönderdi. Bir tane bağırsak düzenleyici mi ne öyle bir ilaç yazdı sadece.
Şimdi ben ne yapmalıyım, antibiyotiğe devam ediyim mi? Detaylı kan testi yaptırsa mıydım ısrar edip, veya gidip yaptırıyım mı? Delirmek üzereyim artık, ne bir teşhis konabildi, ne kedi tamamen iyileşiyor. İki veteriner çok başka şeyler söylüyor, kime inanacağımı şaşırdım. Kan testi sonucuna da bakıp yorum yapabilecek bir veteriner hekim varsa veya tecrübeli hayvan sahipleri, çok sevinirim.
2 tane yavru kedi var evde, tirnak kesme konusunda iki arada bi derede kaldim. Yavru olduklari icin haliyle tirnaklarini bol keseden kullaniyorlar, hem esyalar hem de derilerimiz uzerinde. Annem israrla kestirelim diyo, ama ben pek taraftari degilim. Simdi
1. Tirnagini kesmenin kediye herhangi bir zarari olabilir mi, ne olabilir? Kestirip sıkıntı yasayan var mi?
2. Kestirirsek her seferinde daha mi guclu cikiyor ve sonsuza kadar mi kestirmemiz gerekicek? (sacma bi soru olabilir cok dalga gecmeyin)
3. Ne kadar surede uzuyor?
Cok kararsizim, yardim edin :(
1. Tirnagini kesmenin kediye herhangi bir zarari olabilir mi, ne olabilir? Kestirip sıkıntı yasayan var mi?
2. Kestirirsek her seferinde daha mi guclu cikiyor ve sonsuza kadar mi kestirmemiz gerekicek? (sacma bi soru olabilir cok dalga gecmeyin)
3. Ne kadar surede uzuyor?
Cok kararsizim, yardim edin :(
Merabaaa iki tane bebis sahiplenicez ^^ bunun esyalarini en hesapli nereden bulabilirim online veya magaza olarak? (Sehir: ankara) bi de aklima gelen alinmasi gerekenler asagidakiler, baska bi sey varsa kesin al dediginiz onerilere acigim:
-ustu kapali kum kabi
-furminator
-boyle ustten doldurmali yedikce asagi akan su ve mama kabi
-tirmalama zimbirtisi, su silindire halat sarilmis gibi olandan
-milyarlarca yapiskanli rulo (bunu ikeadan alicam galiba)
-ustu kapali kum kabi
-furminator
-boyle ustten doldurmali yedikce asagi akan su ve mama kabi
-tirmalama zimbirtisi, su silindire halat sarilmis gibi olandan
-milyarlarca yapiskanli rulo (bunu ikeadan alicam galiba)
Tanimadigim bi numara whatsapptan 8 dk uzunlugunda bi video gondermis. Indirmiyim videoyu di mi? Bu sekilde virus falan gonderilebiliyo mu? Napiyim?
Avrupa yakasında hangi semtte kalmak lazım? hatta direkt otel tavsiyesi mükemmel olur. istanbulu özellikle de otel bakımından hiç bilmediğim için booking.com vs çok fikir oluşturmuyor.
2 çift olarak genel bi gezmeye gidicez, 3 gece kalıcaz. pierre loti, kuzguncuk, ortaköy/beşiktaş/bebek, galata, cihangir gidilebilecek yerler arasında sanırım. otelin lüks falan olmasına gerek yok, zaten pahalı olmayan bir otel arıyoruz. küçük, butik falan olabilir, ama temiz güvenilir olması önemli ve gezilecek belli başlı yerlere ulaşımın kolay olduğu bir semtte olsa iyi olur. bu şekilde semt ve otel tavsiyesi lazım. yardım edin :/
2 çift olarak genel bi gezmeye gidicez, 3 gece kalıcaz. pierre loti, kuzguncuk, ortaköy/beşiktaş/bebek, galata, cihangir gidilebilecek yerler arasında sanırım. otelin lüks falan olmasına gerek yok, zaten pahalı olmayan bir otel arıyoruz. küçük, butik falan olabilir, ama temiz güvenilir olması önemli ve gezilecek belli başlı yerlere ulaşımın kolay olduğu bir semtte olsa iyi olur. bu şekilde semt ve otel tavsiyesi lazım. yardım edin :/
Ben gecen sene kpssye girmistim, o gecerli mi bu sene de, yoksa bu sene yeniden micgirmem lazim? Bir de bu sene yeniden girdim diyelim kpssye, gecen seneki yds puanim ile hesaplanir mi yoksa bu sene yds ye de girmem mi gerekiyodu :(
Aslında başlık tam karşılamıyor yaşadığımı ama başka bir şey de bulamadım. bende geçmeyen, arada bir hafifleyen bazen şiddetlenen ama arka planda hep olan bir eksiklik duygusu ve yapamama kaygısı var. hiç olmayacak zamanlarda zirve yapıp beni zor durumda bırakıyor.
lisede de üniversitede de gerçekten ülkenin en iyi okullarında okudum, lgs öss puanlarım falan iyiydi hep. üniversitede de ortalamaydım. şimdi yine ülkenin en iyi üniversitelerinden birinde master yapıyorum. ailem, arkadaşlarım hep başarılı olduğum, kendimi küçümsediğim, fazla mütevazılık yaptığım gibi şeyler söylerler, ama gerçekten mütevazılık için yapmıyorum, kendimi hala hiçbir şey için yetkin görüp ben bunu yaparım diyemiyorum. insanlardan iyi şeyler duymak da pek bir şey değiştirmiyor, inanamıyorum veya işte o yeterlilik duygusu oluşmuyor.
üniversiteden mezun olduktan sonra gittiğim tüm iş mülakatlarında zirve yaptı bu. mülakttan önce elim ayağım titriyor kendimi inanılmaz eksik, yetersiz buluyorum ve görüşeceğim kişilerin de bunu fark edeceklerini düşünüp ordan koşarak kaçmak istiyorum :D şimdi part time çalışıyorum mesela, sorumluluk almaktan çok korkuyorum, yapamazsam diye ödüm patlıyor. "yapamayacağım" diye düşünmekten bir şeyi odaklanıp yapmaya fırsat bulamıyorum :D sanki insanlar bana bakınca veya iki kelime konuşunca hemen ne kadar yetersiz olduğumu görecek ve beni kınayacak gibi geliyor. ve bu da beni acayip korkutup daha da elimi ayağıma dolaştırıyor. arkadaşım iş görüşmesine gitmeden önce ona taktik vermeye çalışırken acayip cümleler kuruyorum ama söz konusu ben olunca hiçbir şey yapamıyorum :D nasıl bir şey anlamadım.
psikoloğa gitsem faydası olur mu, veya nasıl aşarım bunu, ne yapabilirim kurtulmak için?
lisede de üniversitede de gerçekten ülkenin en iyi okullarında okudum, lgs öss puanlarım falan iyiydi hep. üniversitede de ortalamaydım. şimdi yine ülkenin en iyi üniversitelerinden birinde master yapıyorum. ailem, arkadaşlarım hep başarılı olduğum, kendimi küçümsediğim, fazla mütevazılık yaptığım gibi şeyler söylerler, ama gerçekten mütevazılık için yapmıyorum, kendimi hala hiçbir şey için yetkin görüp ben bunu yaparım diyemiyorum. insanlardan iyi şeyler duymak da pek bir şey değiştirmiyor, inanamıyorum veya işte o yeterlilik duygusu oluşmuyor.
üniversiteden mezun olduktan sonra gittiğim tüm iş mülakatlarında zirve yaptı bu. mülakttan önce elim ayağım titriyor kendimi inanılmaz eksik, yetersiz buluyorum ve görüşeceğim kişilerin de bunu fark edeceklerini düşünüp ordan koşarak kaçmak istiyorum :D şimdi part time çalışıyorum mesela, sorumluluk almaktan çok korkuyorum, yapamazsam diye ödüm patlıyor. "yapamayacağım" diye düşünmekten bir şeyi odaklanıp yapmaya fırsat bulamıyorum :D sanki insanlar bana bakınca veya iki kelime konuşunca hemen ne kadar yetersiz olduğumu görecek ve beni kınayacak gibi geliyor. ve bu da beni acayip korkutup daha da elimi ayağıma dolaştırıyor. arkadaşım iş görüşmesine gitmeden önce ona taktik vermeye çalışırken acayip cümleler kuruyorum ama söz konusu ben olunca hiçbir şey yapamıyorum :D nasıl bir şey anlamadım.
psikoloğa gitsem faydası olur mu, veya nasıl aşarım bunu, ne yapabilirim kurtulmak için?
Kopek dislerim cok sivri ve cikik. Vampirella gibi dolasiyorum resmen. Uzun vadeli olmayan (tel takma falan gibi) bir yontemle nasil duzeltilir bu, torpuleme ile falan mi? Ankarada bu islemi yapan guvenilir bir dis hekimi tavsiye edebilecek olan var mi?
Nasil gidicegimi asiri detayli bilale anlatir gibi anlatir misiniz :( akmerkezden 17.30-18.00 gibi cikacagim ve acelem yok. Istanbulu hic bilmiyorum, onu goz onunde bulundurarak bileti vs nerden nasil alicam onlara kadar anlatirsaniz buyuk sevaba girersiniz :(
Kardeşim pazar günü üniversite sınavına girecek. sınava kadar onunla izlemek için böyle çok kafa yormayacak, eğlendirecek/moral düzeltecek/iç ısıtacak kafa dağıtmalık film önerisine ihtiyacım var. ne önerirsiniz?
bir davete red mektubu yazacagim, acil. bikac tane formal kalip cumle ve dikkat etmem gereken noktalari paylasirsaniz cok sevinirim. mesela tarih February 25, 2015 mi yoksa 25 February 2015 mi yazilir, vs.
Hangi kitaplarını, hangi sırayla okumalıyım? Suc ve Ceza ile Yeraltından Notlar'ı okudum.
Telefon LG G3. Kamerayla fotoğraf çekmede sıkıntı yok, net çıkıyor. ama whatsapp'tan direkt fotoğraf çekip gönderme şeysiyle çekince hep flu çıkıyor. Çekmeden önce odaklamış, net bile olsa çektikten sonraki görüntü hep flu, sanki odaklayamamış gibi. Sebebi neydi ki, nasıl düzelir, başka yaşayan var mı bu sorunu?
Bence çalışma hayatının en sıkıntılı kısmı az uyuma ve sabah erken kalkma. Ben inanılmaz zorlanıyorum, bünyem alışamıyo bi türlü, biyolojik saat diye bir şey yok heralde bende. Siz kaçta kalkıyorsunuz, iş günleri ortalama kaç saat uyuyorsunuz, yetiyor mu? Zinde ve kolay uyanabiliyor musunuz yoksa benim gibi kendinizi yataktan mı kazıyorsunuz her sabah :(
1. nutella mi sarelle mi?
2. tutku mu biskrem mi?
3. wafer master mi rulokat mi?
Edit: bir de en sevdiginiz tatli ve tuzlu abur cubur
2. tutku mu biskrem mi?
3. wafer master mi rulokat mi?
Edit: bir de en sevdiginiz tatli ve tuzlu abur cubur
Yoksa keserek kisaltilmis mi sadece?