Ekşi Duyuru

Ttnet'e verdiğim taahhüt nihayet bitti, Turkcell Superonline Fiber'e geçmeyi düşünüyorum ama, problem şu, bağlantı kesintisi yaşamaya tahammülüm kalmadı. Zaten yeni taşındım ve ev telefonumla internetimi tam tamına 9 günde nakledebildiler sağ olsunlar. Şimdi bir de süperonline'a geçicem diye bi hafta da öyle internetsiz kalır mıyım? Süperonline bağlandıktan sonra ttnet'i kapattırsam olmuyor mu? Ya da süperonline'ı hiç bulaştırmadan Ttnet Fiber'e mi geçsem? Nakil ettirdiğim internetim adsl'di. Maksimum 8-9 Mbps alabiliyorum. Ne dersiniz?

Olur mu? Erkek arkadaşımın doğum günü yaklaştı. Aslında hediye olarak güzel bir saat aldım, ama bazı aksilikler yüzünden erken vermek zorunda kaldım. Şimdi de doğum gününde boş geçmiş gibi görünmek istemiyorum. İçmeyi sever. Hem birlikte de içeriz, mantıklı olur gibi geldi bana.

Da, ne alayım? Mümkünse çok zor bulunmayacak ve alkol seven herhangi birine hitap edebilecek, bir içecek önerebilir misiniz? Fiyat aralığı belirtemiyorum çünkü fiyatlardan pek haberim yok açıkçası...

Hoşlandığınız, sevdiğiniz, birlikte olduğunuz kişi size nasıl hitap etsin istersiniz/istemezsiniz? Cinsiyetinizle birlikte söylerseniz daha anlamlı olur. Ben kendimden örnek vereyim;

(Hatun kişiyim)

Hiç hoşuma gitmeyenler:
- "Bebişim"
-sı diye bitenlerin hepsi (aşkısı, canısı, beybisi vs vs)
- "Güzellik"
- "Prenses"

Hoşuma gidenler:
- "Fıstığım", "fıstık"
- "Hayatım"
- "Yavrum"
En saçmasını sona sakladım.
Gülmeyin! Ya da gülün, bence de komik ama hoşuma gidiyor işte...
- "Anacım"

Bir arkadaşım eşi ile gayet anlaşmalı ve iki tarafın da rızası ile boşanmak istiyor. Ortada çocuk filan da yok. Ev araba vs var, onda da kim neyi alacak anlaşmış durumdalar. Hiçbir sıkıntı yok yani. Bu çiftin boşanması ne kadar hızlı gerçekleşebilir?

Acelenin sebebi şu, hatun kişi kısa süre sonra yüksek lisans tezini verecek, ve tezinde kocasının soyadı olsun istemiyor. Ancak tezin teslimi için 1 hafta süresi kalmış. 1 haftada olur mu bu iş? Ne kadar mesai ayırmaları gerekiyor mahkeme salonlarında filan?

edit: duyuru değil, soru tabii

Çok uzatmadan konuya geçiyorum. Gözlük (optik gözlükten bahsediyorum, güneş gözlüğü değil), hatun kişiyi illa çirkinleştirir mi? Astigmat/miyopum, ortaokuldan beri lensle uğraşmaktan bıktım. Kurur, batar, kayar, kirlenir, solüsyon biter, yolculukta sorun olur vs vs... Ben de gözlük taksam da bitse bu çile diyorum, sonra da düşünüyorum, bir kadının çirkinken güzelleşmesini konu alan tüm yapımlarda hatun mutlaka gözlüklüyken çirkin, gözlüğü çıkarınca güzelleşiyor :(

Siz ne düşünüyorsunuz? Beğendiğiniz, kadınlara yakıştırdığınız çerçeve modelleri var mı?

(Not: Giyim tarzım çok sabit değil, ama asla klasik giyinmiyorum. Daha çok mini etek/elbise/şort ya da jean/t-shirt giyiyorum)

Gözümün biri -2,5, diğeri ise -3.
İki gözüm için de -3 kullansam çok rahatsız olur muyum ki?

yüksek lisans tezim için şöyle bir bilgiye ihtiyacım var,

mayıs 2014'te arama motoru ile "x" kelimesini arattığımızda xxxxxx sonuç çıkıyor.
haziran 2014'te yyyyyy sonuç çıkıyor.
ocak 2015'te zzzzzz sonuç çıkıyor.

yani bir kelimeyi geçmişe dönük bir tarihte aratıp, internet üzerinde onunla ilgili ay ay, hatta gün gün, ne kadar yeni sonuç eklenmiş bunu görebileceğim bir arşiv sitesi ya da öyle bir şeyler var mıdır?

Ablam bir çizgifilme takılmış durumda, ismini hatırlayamadan bize uyku yüzü yok. Belki aranızda hatırlayan çıkar.
Aktarıyorum bana attığı mesajı:

1980-1985 yılları arasında izlediğim ancak bir türlü adını bilmediğim için bulamadığım bir animeyi arıyorum. Beta video kasette izlediğim bu çizgi film bir bilimkurguydu. Aklımda kalan karakterler; ailesi ölen mavi tenli ve göz bebekleri olmayan bir kız, baş karakter olduğunu düşündüğüm bir genç erkek ve yanında sarı saçlı kahkülleri olan uzaylı bir kız ancak insan görünümünde. Hatırladığım sahnelerden birinde aslen dünyalı olan ancak bir şekilde uzay gemisine gelen bu genç, onların yemeklerini (tabağın içinde küp şeklinde renkli şekerler gibi) yemeye çalışınca uzaylı anne “bizim dışımız aynı ama içimiz farklı, o yüzden sen bunlardan yiyemezsin” gibi bir şeyler söylüyordu. Bu arada ailesi, kötü bir ırk tarafından sinir sistemini etkileyen bir silahla öldürülen mavi tenli kız, bir kapsülün içinde saklanarak öldürülmekten kurtuluyordu.

Annem benim kredi kartı borcumu, kart olmadan şubeden ödeyebilir mi?
TC kimlik numaram ya da ismim mi gerekir?

(İş Bankası kullanıyoruz)

Dışarıda içtiğim çaylar kıpkırmızı, benimki neden böyle oluyor acaba. Demini çok koysam kahverengimsi bir renk oluyor, az koysam turuncumsu saçma bir renk. Poşet çaydan mıdır ki?

Not: Lipton Yellow Label Demlik Poşeti kullanıyorum.

Detaylar ve diğer fotolar ilanda:

www.sahibinden.com

Moderasyondan ricamız birkaç gün üstlerde kalmasıdır. Belki buradan ulaşırız birilerine...

Daha önce evimize temizliğe hep şirketten, farklı farklı kişiler geldi, hiç düzenli bir çalışanımız olmadı. Ama artık birine alışalım, hem de daha sık gelsin, dip bucak temizlik değil, evin günlük işini ve yemeğimizi de yapsın diye, haftada 3 kez, yarım gün gelecek biri ile anlaştık. Ona da evimizi kendi evi gibi görüp, benden talimat beklemeden, ne yapılması gerektiğini düşünüyorsa onu yapmasını söyledim. Haftaya başlayacak işe.

Ama aklıma takılan birkaç şey var. Birincisi çamaşır meselesi. Hem çamaşırlar biriktiğinde makineye atsın, yıkasın, asıp kurutsun istiyorum, hem de iç çamaşırlarımıza dokunmasın. Yani ona rahatsızlık vereceğini düşündüğüm için. Ne yapalım, çamaşırları ayrı mı biriktirmek lazım, ya da direkt çamaşır işine hiç girme mi demeli? Siz ne yapıyorsunuz?

Diğer mesele de evi emanet etmek... Yardımcıyı internet aracılığıyla bulduk. İyi birine benziyor, şimdilik evde yalnız kalmayacak, ama eşimin iş durumu yakında değişecek, evden çalışmak yerine işe gitmek zorunda kalacak. Ben de çalıştığım için evde kimse kalmayacak. Evde takı, para vs yok ama bilgisayarlar ve diğer elektronik eşyalara bir şey olursa perişan oluruz. Tanımak güvenmek de bir yere kadar. Tedbir amaçlı ne yapılabilir karşımızdaki insanı kırmadan, ona potansiyel hırsız muamelesi yapmadan?

Son olarak dikkat etmemizi söyleyebileceğiniz başka şeyler var mı eve düzenli gelecek yardımcı konusunda?
Teşekkürler.

Eşim de ben de çalışıyoruz, oturduğumuz semtte (Şirintepe) yemeksepeti'nde ev yemeği sipariş edebileceğimiz bir yer yok. Anlaşma yapıp, eve her gün (tabldot tarzı) günlük ev yemeği getiren bir firma var mıdır?

elimde (sağlıksız, zayıf, seyrek, cansız, kırık ve kesinlikle uzamayan saçlarıma belki azıcık da olsa iyi gelir ümidiyle satın aldığım) tatlı badem, lavanta, susam, hindistan cevizi, biberiye ve hint yağı var minik şişelerde.

iki sorum olacak,

1- bunların hepsini karıştırıp uygulasam olur mu saçlarıma?
2- aynı şekilde her defasına o minicik şişelerle uğraşmak yerine tüm yağları büyükçe bir cam şişede karıştırıp saklasam bir sorun olur mu acaba? bozulur mu, birbirini etkiler mi ki?

bonus soru: bu yağlara ek olarak önerebileceğiniz başka yağlar ya da vitamin kapsülüdür vs bir şeyler var mı?

Şu iki alet arasında inanılmaz kararsız kaldım:

www.tchibo.com.tr
ve
tefalshop.com.tr

Önceleri normal bir espresso makinesi alayım diye düşünüyordum, sonra dünyanın en üşengeç insanı olduğumu hatırladım. Anladığım kadarıyla kapsül kullanan makinaların kullanımı, temizliği, bakımı çok daha pratik. Zaten kahve konusunda çok da gelişmiş bir damağım olmadığı ve muhtemelen espresso makinesiyle de beceriksizliğim yüzünden harikalar yaratamayacağım da kesin olduğuna göre kapsül daha mantıklı geliyor.

Ama hangisi? Normal şartlarda espresso içen bir insan değilim. daha çok sütlü/kremalı tatları tercih ediyorum. Ama bütün yaz kahve zincirlerine para döktüğüm ice-latte'lerin filtre kahve değil, espresso ile yapıldığını öğrenince, en iyisi böyle bir alet almak diye düşündüm.

Not: Bütçe sıkıntısı yaşadığım için, doğru cihazı almak istiyorum, çünkü beğenmedim, bir de diğerini deneyeyim deme şansım yok maalesef... O yüzden evinde bu iki makineden (ya da benzer modellerinden) olanlar memnuniyet ya da memnuniyetsizliklerinden bahsederlerse çok sevinirim.

Bir kaç sorum olacak bu konularla ilgili:

1) Almanya'da yüksek lisans ve doktora yapmaya niyetlenen bir Türk vatandaşı, öğrenci vizesi aldığında eşini de götürebilir mi Almanya'ya?

2) Orada tüm bu lisansüstü eğitim süresini 8 yıla yaymayı başarırsa (3 yıl master + 5 yıl doktora gibi) vatandaşlık başvurusu yapabilir mi?

3) Almanya'da 3. dereceden akrabaların varlığının bu süreçte herhangi bir şeyi kolaylaştırıcı bir etkisi olabilir mi?

Teşekkürler...

geçtiğimiz haftasonu bir anda hem eşimin, hem de benim bilgisayarıma bir pop-up'lar silsilesi dadandı.
(eşim windows kullanıyor, ben mac). facebook, sözlük, her zaman girdiğimiz güvendiğimiz sitelerden başka bir yere girmememize rağmen aynı anda ikimizin de bilgisayarında aynı sorun oluştu. hangi sitede, hangi linke (hatta link olmayan yerlere) tıklarsak tıklayalım, yeni bir pencerede sürekli değişen youradexchange.com'dan yönlendirilen türlü reklamlar açılıyor. ikimiz de kendi bilgisayarlarımızda tarama yaptık, bir sürü farklı program indirdik filan ama çare olmadı. sadece pop-up blocker ile geçici olarak sorunu görmezden gelebiliyoruz.

az önce cep telefonum ile normalde kullandığım mobil internet bağlantısı yerine evimizin wi-fi bağlantısı ile bağlandığımda aynı reklamların cep telefonumda da açıldığını gördüm.

bu işin sorumlusu modemimiz olabilir mi? modem virüsü diye bir şey mi var? ne yapmamız lazım?

Yarın sunuculuğunu yapacağım bir etkinlikteki konuklardan biri Zoom TPU isimli bir tasarım ofisinde çalışıyormuş. Kişiyi anons ederken bu ofisin de ismini söylemem gerekiyor. TPU türkçe (te-pe-u) olarak mı okunuyor, yoksa ingilizce T-P-U olarak mı? Bilen var mıdır buralarda?

bu sene her yerde görmeye başladığımız bu ayakkabıları nasıl buluyorsunuz beyler?

Hayal meyal hatırlıyorum, sanki anime tarzı bir çizgi filmdi.
Aklımda kalan küçük bir erkek çocuğu ve boksör olan babası. Bir de nedense aklımda feci hüzünlü diye kalmış.
Atıyor muyum? Yoksa böyle bir şey hatırlayan var mı?

Annemin hamile olduğu için eve aldığı kedi bu sabah doğuma başlamış. çok zorlanıyormuş doğumda, yavrunun yarısı çıkıyor, sonra dayanamayıp tekrar içine kaçıyormuş, ıkınamıyormuş. yavruların birini yarım saat yarısı içerde, yarısı dışarda tutmuş... şimdiye kadar 4 tane doğurdu, 2'si öldü.

işin kötüsü annem eli ile yokladığında 2 yavru daha hissettiğini söylüyor, kedicik kıvranıyor ama doğuramıyormuş, sancısı olduğu için yavrularla da ilgilenmiyormuş.

annemler de yaşlı insanlar ve veterinere gitme şansları hiç yok.

doğuma yardımcı olmak için yapabileceği bir şey var mı, masaj filan gibi?

NOT: Ailem Kayseri'de.

Edit: Bir veteriner eve gelip anneyi muayene etmiş, genel sağlığının iyi olduğunu ancak çok güçsüz düştüğü için doğuma devam edemediğini söylemiş, sunni sancı için iğne yapmış, bunun doğuma yardımcı olacağını söyleyerek ayrılmış. İlgilenen herkese çok teşekkürler.

saçımı boyamam gerektiğini unutum bir güzel maske yaptım.
şu an kafamda bir kilo hindistancevizi yağı ile oturuyorum.
maskeyi yıkayıp, saçımı iyice kurutup sonra boyasam ne olur? hep "kirli saçı boyayın" derler ama, bir kereden bir şey olmaz gibi... olur mu yoksa? ya da ne olur?

Baharın gelmesi ile kabusum da başlamış oldu. Kışı kalın kalın çoraplarla, çizmelerle, botlarla, yazı ise terlikle sandaletle atlatıyorum ama bahar aylarında perişan oluyorum. Ayaklarım aşırı hassas ve ne giyersem giyeyim yara oluyor.

Şimdi ben kabaca şöyle giyiniyorum:
www.trendyol.com
www.trendyol.com

Elbise ve eteklerim aşağı yukarı bu renk ve tarzda hep. Bu tarza uygun, içine ten rengi tül çorap giyebileceğim, tüm gün iş yerinde koşturacağım için düz ya da en fazla birkaç cm topuğu olan ayakkabı önerisi arıyorum.

Aslında (adını bilmesem de şu erkek ayakkabısı gibi olan ayakkabıları beğeniyorum ama ben onları taşıyabilecek kadar stil sahibi değilim. Bu yüzden fazla maskülen modeller önermezseniz çok sevinirim!

Not: En büyük sıkıntı babet giyemiyor olmam, anlayamadığım bir sebeple, burnu kısa olan (yani ayağımın en azından ortasına kadar kapalı olmayan) ayakkabılar, serçe parmağımın bitimindeki bir yeri yara yapıyor. O yüzden babet benim için bir seçenek olmaktan çıkıyor.

Önerilerinize ihtiyacım var...

İzmir'de mümkünse el yapımı, el yapımı yoksa bile en azından bristolden, schoellerden başka (çeşitli) kağıt bulabileceğim bir yer var mı?

not: gravür, linol vs gibi baskı yapmak için kullanmak üzere kağıt arıyorum.
not2: izmirli değilim, 1-2 günlüğüne izmirde bulunacağım, yaşadığım şehirde pek alternatifim yok,
izmir'de de uzun uzun gezme dolaşma şansım olmayacak, eğer bir iki yer ismi ile gidersem, aramadan doğruca gidip alacaklarımı alabilirim diye düşündüm.

şu linkte çakmasını gördüğümüze benzer bir ürünü online olarak nerede bulabilirim?

urun.gittigidiyor.com

not:
bu kadar çok ton olmasına gerek yok, kontür için birkaç koyu ton, aydınlatma için de birkaç açık ton olsa işimi görür. çakma olmasın ve uçuk pahalı olmasın yeter.

daha önce hiç denemedim, tadı hakkında en ufak fikrim yok, bozacı geçiyordu camın önünden, kıyamadım, adamcağızın bu soğukta dolaştığına değsin bari diye aldım ama napıcam ben bunu? tatlı mı tuzlu mu? içine bir şey katılır mı? ısıtacak mıyım? bilemedim hiç...

kırmızı bir elbise ya da etek giymek istemiyorum. daha farklı ne yapabilirim diye düşünürken siyah giyinip kırmızı peruk kullanma fikri sıcak gelmeye başladı. ya da yine siyah mini elbise altına kırmızı külotlu çorap...
bilemedim, hangisi daha iyi fikir? ya da başka önerisi olan var mıdır?
(not: çok masraf yapmak istemiyorum, kırmızı ayakkabı da güzel olabilir belki ama şimdi bir ayakkabıya dünya para veremem, bu iş için en fazla 50-60 tl ayırmak istiyorum)

nereden? nasıl bir bilen var mıdır? bir saattir esgm.sgk.gov.tr ve e-devlet üzerinden çırpınıp duruyorum ama bir sonuca varamadım...

"steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçlar NSAİİ" bu gruba girmeyen ağrı kesiciler hangileri?

Soru başlıkta.

Kiracı değilim, kendi evimde oturuyorum. Binamızın girişine yönetici bozuntusu "lütfen kaldırımlara kedi maması koymayın, çok şikayet var, kediler binanın içine giriyor, her yer pislik oluyor" yazmış.
Kedilere mama verenlerden 2 kişiden biri de benim. Tamam başka yerde vereyim diyorum mama ama mahallemizin yerleşimi saçma sapan, kaldırım dışında tek alternatifim asfalt, onda da ezilecek yavrular diye korkuyorum. Evim giriş kat, bir süredir balkona dökmeye başladım mama, büyük kediler çıkıp balkonumdan yiyor ama yavrular tırmanamayıp ağladıkça içim parçalanıyor, dayanamadım az önce 1 bardak mamayı balkonumun altındaki kaldırıma döktüm bebek kediler için :(
Şimdi bu mama konusu yüzünden (devam edersem kaldırıma mama koymaya, ya da balkonumda beslediğim için) ne yapabilirler? Binaca bir şey yapma şansları var mı yasal olarak? Ya da (atıyorum) şikayetçi filan olabilirler mi benden?
Ne tavsiye edersiniz bana?
Tahmini değil de, hak hukuktan anlayan, ya da benzer durum yaşamış birileri kesin bilgi verirse çok sevinirim.

şimdi ben bir müzik enstrümanı öğrenmek istiyorum ama benim durum denize girip, ıslanmak istememeye döndü. aradığım özellikleri bir araya getirince enstrüman bulamıyorum.

1- perdesiz olmayacak
2- çalarken aynı anda şarkı söyleyebileceğim (hoooop, nefesliler gitti zaten komple)
3- solo çalınabilmeli, tek başına yetebilmeli (yani basstır, akordur, ritimdir istemiyorum, ne çaldığım anlaşılsın, melodiden)
4- mümkünse bir kadına yakışabilecek bir enstrüman olsun ("o nasıl bir istek lan?" diyenler çıkabilir ama şöyle ki, ben kendimi kanun çalarken hayal edemiyorum açıkçası, o benim tuhaflığım olabilir ama öyle)
5- yanımda taşıyabileceğim bir enstürman olmalı kesinlikle. (kadına yakışsın dedim diye arp filan demeyin nolur.)
6- az biraz karizması olmalı (yani cümbüş filan demeyin demek istiyorum :/ gerçi cümbüş de perdesiz ama siz anladınız işte)
7- egzotik olmamalı, hippi gibi görünmek istemiyorum (egzotik enstrüman?!?)
8- son olarak, bir de mümkünse kendi kendime öğrenme ihtimalim olan bir enstrüman olmalı. (evet bokunu çıkarmış olabilirim.

Evet ne dersiniz şundan başka seçenek kaldı mı?

www.pl.all.biz

şu an tablet/draje vs yutmam mümkün değil maalesef. şuruplar da çok fena bulantı yapıyor. yetişkinler için vitamin çiğneme tableti var mıdır? yoksa çocuk vitamini bulup ondan 2-3 tane mi almalıyım?

yetişkin ya da çocuk, önerebileceğiniz multivitamin çiğneme tablet var mıdır?

Bu ya da buna benzer bir ürün satılır mı Türkiye'de?

www.gas-x.com

şöyle ki, dalgınlığıma geldi, regl takvimim karıştı, özetle şu an en son kaç gün önce regl olduğumu hatırlamıyorum. haftaya perşembe midemle ilgili bir operasyon geçirmem gerekiyor, 2-3 gün hastanede yatacağım. benim bu regli (ne zaman olacağını bilmeden) geciktirme şansım yok mu? lütfen bir akıl verin...

daha öncekilerin ödemesi hiç aksamadı, yenisini de ödemekte zorlanacağımı düşünmüyorum. acil bir sağlık ihtiyacı doğdu sadece, sizce alabilir miyim 3 kredi? ya da sağlık kredisi şeklinde ayrıca bir kredi filan var mı?

Daha önce yurtdışından kitap dışında bir şey almadım.
Bu sepetteki siparişler sıkıntı çıkarır mı sizce?

Eşim askerde, 5 Eylül cuma yemin töreni var. 6 Eylül cumartesi günü ise usta birliğine teslim olması gerekiyor. Cumartesi günü teslimi saat kaça kadar kabul ederler acaba? Gece 11 gibi filan teslim olabilir mi, yoksa daha mı erken teslim olması gerekir?

Bir arkadaşım üniversitede araştırma görevlisi. (ÖYP'li değil). Hem dekanlıkla hem de bölümle kişisel problemleri var, uzun hikaye ama özetle kızcağızın hayatını cehenneme çevirdiler. O da bir başka üniversitedeki ÖYP kadrosuna başvurmayı düşünüyor. Puanı oldukça yüksek, muhtemelen atanacak ama sorun şu:

ÖYP sonuçları açıklandığında tahminen 2 hafta içinde başvuru yapmak zorunda olacak. Ama kendi üniversitesi istifayı (kasti biçimde) uzatacak ve bu başvuruyu kaçırmasını sağlayacak. Muvafakat zaten vermezler.

Şimdiden istifa etse, diyelim ki kazanamadı ÖYP'yi, o zaman açıkta kalacak. Onu da göze alamaz, aile geçindiriyor.

Ne tavsiye edilebilir bu durumda birine? ÖYP ile girmek istediği üniversitenin (Anadolu Üniversitesinin), başvuru süresini uzatma filan gibi bir insiyatifi olabilir mi sizce?

Benim şöyle bir problemim var, akşam işten eve şarjım bitmiş olarak geliyorum. Zaten üşengeç ve eli çok yavaş olan benim gibi biri için o saatte yemek pişirmek mümkün değil. Sürekli dışarıdan söyleye söyleye hem kilo aldım, hem bütçem şaştı.
İstiyorum ki (daha ekonomik ve en önemlisi daha sağlıklı beslenebilmek adına), haftasonu bir şeyler hazırlayayım, ama sadece 1-2 gün değil, tüm hafta yiyebileyim.
Bana bu konuda yardımcı olabilecek PRATİK önerilerde bulunursanız çok sevinirim.
Basit tarif olur, pişirdiğiniz şeyi nasıl daha uzun süre taze sakladığınız olur, fark etmez...

Çalıştığım kurumdaki ilk yılım, yıllık iznim yok, mazeret iznimin yarısını yıl içinde kullanmıştım, kalan 3-4 günü de kardeşimin düğününde kullanmak niyetindeyim. çok yorgunum, hem fiziksel hem zihinsel.

şu aralar duygusal olarak da karmakarışığım, psikiyatriste gitmeyi düşünüyordum. hem muayene için gitsem, hem de rapor istesem olur mu sizce?

yoksa muayene olup, sonra bir de sağlık ocağına filan gidip, raporu ordan mı rica etsem?

Soru başlıkta. Yarın yine ÖSYM sınav görevi var ve şimdiden içim şişti düşünmekten.
Önceleri saniye sayıyordum sıkılmamak için, şimdi ona da dayanamıyorum.
Var mı ilginç fikirleriniz?

Şunun gibi bir aleti, araçta değil de, ofiste kullanmayı düşünüyorum.
Problem yaşar mıyım acaba? Mantıken düşününce oto için üretildiyse 7/24 çalışmaya uygun değildir gibi geliyor. Ama ben yaz boyunca kullanmayı planlıyorum.

Ne dersiniz?

urun.gittigidiyor.com

Arabadan gelen takır tukur sesler üzere ücretsiz check-up yapan bir yere götürdüm, elime şöyle bir liste tutuşturdular:

(Araba 2004 model opel corsa 1,2 otomatik vites)

* Sağ - sol amortisör üst takozlar değişecek
* Sağ - sol rot kolu ve rot başı değişecek
* Sağ - sol salıncaklar değişecek
* İki ön amortisör değişecek
* Fren balataları iyi ama diskler limitinden azalmış

Çok çok kabaca da olsa fiyat konusunda bir fikri olan var mıdır? 500 tl? 1000 tl? 5000 tl?
O kadar fikrim yok ki, adamlar ne dese inanacağım...

Kedicik hamile, doğumuna az kaldığını düşünüyorum. Çok fazla piresi var, yavrulara da bulaşacak tabii... Elimde damla var, uygulamak zararlı mı olur acaba?

www.komedi.com

Bir marketten mantar salatası aldım, ufak bütün mantarlar, salatalık turşusu, kırmızı köz biber, yağ var içinde. ama tadı çok ekşi geldi, ayrıca mantarlar da böyle vıcık vıcık geliyor. Bir de yetmiyor gibi yarım kilo aldım, çöpe atmak istemiyorum. Ben buna ne katsam, ya da bunu neye katsam daha yenebilir bir hale getirebilirim?
Kilo sorunum olmasa makarnaya karıştırıp filan yiyebilirim belki ama düşük karbonhidratlı beslenmeye çalışıyorum. Ne yapabilirim ben bu mantar salatası ile sizce?

Aof sinav gorevi icin buraya gonderildim. Otelde yemek istemiyorum yoksa hem gorev yapip hem de ustune cepten para koymak zorunda kalacagim... Otele yurume mesafesinde bir seyler yiyip icebilecegim bir yerler var mi? Bir de yine yurume mesafesinde market var mi?
Not: Mersini hic bilmiyorum.

img.gawkerassets.com

noluyor burda?
gerçek mi ya da bu her neyse?

Şimdi konunun çok cahiliyim, sağdan soldan sugarsync, dropbox filan duyuyorum ama aradığım şey onlar mı emin değilim.

Evde çalışıyorum, üzerinde çalıştığım dosyalara iş yerinde ihtiyacım oluyor. Flash diskleri sürekli kaybediyorum ya da evde unutuyorum. Kendime mail atmayı da sevmiyorum. İstiyorum ki bir site olsun, üye olayım, orada tıpkı bir klasör gibi alanım olsun, burdan atayım, iş yerinden alayım... Ama senkronizasyon filan yapmasın kesinlikle. Yani özetle sadece flash disk gibi kullanabileceğim bir şeyler var mı online?