30 eylul 2022 sofi tukker kucukciftlik park 2 sahne onu bilet satilik
lucy in the sky #1537015
(bkz: 30 eylul 2022 sofi tukker konseri) icin 2 sahne onu bileti covid oldugumuz icin satiyoruz. aldigimiz fiyata (ikisi 923 tl) satmak istiyoruz. ilgilenenler mesaj atabilir.
merhabalar,
full time çalışmamı gerektirecek bir iş teklifi aldım singapur'da bir firmadan. usd ödeme alacağım kabul etmem durumunda. ancak sadece bu parayı hesabıma gönderiyorlar - sigorta vs. hiçbir şey yok. benden fatura kesmemi de istemiyorlar diye anladım ve de.
benim şahıs şirketi açmam, vergi ödemem, sigorta ödemelerimi yapmam falan nasıl oluyor? gerekiyor mu? bu şekilde contractor olarak çalışan var mıdır, varsa yol gösterebilir mi?
full time çalışmamı gerektirecek bir iş teklifi aldım singapur'da bir firmadan. usd ödeme alacağım kabul etmem durumunda. ancak sadece bu parayı hesabıma gönderiyorlar - sigorta vs. hiçbir şey yok. benden fatura kesmemi de istemiyorlar diye anladım ve de.
benim şahıs şirketi açmam, vergi ödemem, sigorta ödemelerimi yapmam falan nasıl oluyor? gerekiyor mu? bu şekilde contractor olarak çalışan var mıdır, varsa yol gösterebilir mi?
merhaba,
yeni bir eve taşınıyorum. elektrik ve su aboneliklerimi taşımam, doğalgaz aboneliğimi ise yeni evde pay ölçer sistemi olduğu için iptal etmem gerekiyor. şu an yaşadığım eve taşınırken 600-700 tl gibi bir ödeme yapıp tek tek iski'ye vs. gitmiştim, öyle eski evden yeni eve almıştım abonelikleri. sanırım şu an e-devlet'ten yapılabiliyormuş, ancak hiçbir yerde detaylı bilgiye ulaşamadım. e-devlet'ten halletmek için önce iptal etmem, sonra yeni ev için yeni başvuru açmam mı gerekli? ekstra bir para ödemem gerekecek mi? ne kadar sürede açılır? yakın zamanda bu süreçleri deneyimlemiş birileri yardımcı olabilirse çok sevinirim.
yeni bir eve taşınıyorum. elektrik ve su aboneliklerimi taşımam, doğalgaz aboneliğimi ise yeni evde pay ölçer sistemi olduğu için iptal etmem gerekiyor. şu an yaşadığım eve taşınırken 600-700 tl gibi bir ödeme yapıp tek tek iski'ye vs. gitmiştim, öyle eski evden yeni eve almıştım abonelikleri. sanırım şu an e-devlet'ten yapılabiliyormuş, ancak hiçbir yerde detaylı bilgiye ulaşamadım. e-devlet'ten halletmek için önce iptal etmem, sonra yeni ev için yeni başvuru açmam mı gerekli? ekstra bir para ödemem gerekecek mi? ne kadar sürede açılır? yakın zamanda bu süreçleri deneyimlemiş birileri yardımcı olabilirse çok sevinirim.
merhaba,
fedbox, rafinera vs. servisleri deneyip memnun kalan oldu mu acaba, ya da kötü bir deneyim yaşayan? son zamanlarda çok sağlıksız beslenmeye başladığımı fark ettim, evde yemek yapacak vaktim de yok. bu programlardan birine başlamak istiyorum ancak hangisi en makul, en iyisi bilemedim. tavsiyelerinizi bekliyorum.
fedbox, rafinera vs. servisleri deneyip memnun kalan oldu mu acaba, ya da kötü bir deneyim yaşayan? son zamanlarda çok sağlıksız beslenmeye başladığımı fark ettim, evde yemek yapacak vaktim de yok. bu programlardan birine başlamak istiyorum ancak hangisi en makul, en iyisi bilemedim. tavsiyelerinizi bekliyorum.
merhaba,
bir arkadaşımın başına gelen garip olaylar zincirini anlatıp avukat arkadaşlardan tavsiye almak istiyorum. şu an kendisinin avukata gidecek durumu olmadığı ve olay biraz da kendisinin sözlü olarak taciz edilmesini kapsadığı için ayrıntılı olarak yardımcı olabilecek birini bulmayı umuyorum.
arkadaşım, adına elif diyeyim, ağustos 2016'da tinder'dan bir adamla, ona da ali diyelim, tanışıyor. bir ay kadar yüz yüze görüşüyor ve facebook, whatsapp, ve steam üzerinden iletişim kuruyorlar. ardından elif ilişkiyi bitirmeye karar veriyor ve ona bunu söyleyen bir mesaj atıyor. arkadaş kalabileceklerini vs. de ekliyor. bunun üzerine ali elif'e durmadan mesaj atmaya, onu aramaya, iletişimde kalmaya çalışıyor. elif bu durumdan bunalınca ona daha fazla konuşmak istemediğini söylüyor (bu konuşmaların çoğu facebook messenger'dan gerçekleşmiş, şu an konuşmalar duruyor). bunun üzerine ali durmuyor ve yazmaya devam ediyor, elif birkaç kere daha ona konuşmak istemediğini söylüyor. ali tekrar mesaj atıyor ve bu seferki mesajında küfürlü bir kısım da var. elif bunun üzerine ali'ye küfrediyor. ali yazmaya devam ettikçe elif birkaç kere daha küfrederek yanıt veriyor. ali'nin mesajları arasında da küfürlü ve hakaret içeren ifadeler var. bir süre sonra konuşmayı kesiyorlar.
iki ay kadar sonra elif'i karakoldan arıyorlar. arayan polis hakkında şikayet olduğunu ve karakola gidip ifade vermesi gerektiğini söylüyor. elif karakola gidiyor. karakolda ona ali'nin hakkında hakaret şikayetinde bulunduğu ve özür dilemesi durumunda soruşturmanın kapatılacağı, davanın savcılığa gitmeyeceği söyleniyor. elif orada hakaret edenin kendisi olduğunu ama o kişinin taciziyle kendisini tetiklediğini söylüyor. yazılı ifadesinde özür dileyip uzlaşmaya gidebileceğini de belirtiyor, çünkü bunların uzamasının doğuracağı maddi ve manevi yükü kaldırabilecek durumda değil. o tarihten sonra uzun süre olaydan ses çıkmıyor ve elif konunun kapandığını düşünüyor.
bugün elif'i tekrar karakoldan arıyorlar. hakkında manevi tazminat davası açıldığı için gelir durumunu öğrenmesi gerektiğini söylüyor. elif öğrenci olduğunu ve geliri olmadığını belirtiyor. ardından polis (soruşturma olayı ilk çıktığında bu durumla ilgilenen polis) adliyeye gidip soruşturma bilgilerini öğrenmesi gerektiğini söylüyor elif'e. şu an e-devlet'e girdiğinde adına açılmış bir dava görünüyor. yani ali avukat tutmuş ve davayı açmış.
bizim merak ettiğimiz şey şu an elif ne yapmalı? avukat tutacak parası yok. tacize uğrayan taraf aslen kendisi (subjektif bir yorum değil, konuşmaları okuduğumuzda çok açık biçimde ali'nin elif'i sistematik olarak rahatsız ettiği ve elif'in çok kez "lütfen bana yazma" vs. dediği görülüyor). aradığımız bir avukat arkadaşımız bunun sabıka kaydına işleyebileceğini, hapis cezası alabileceğini ve bu cezanın para cezasına dönüştürülebileceğini söyledi. ancak şu an ne böyle bir cezayı karşılayabilecek parası var, ne de haklı olduğu bir durumda ceza ödemek istiyor.
bir arkadaşımın başına gelen garip olaylar zincirini anlatıp avukat arkadaşlardan tavsiye almak istiyorum. şu an kendisinin avukata gidecek durumu olmadığı ve olay biraz da kendisinin sözlü olarak taciz edilmesini kapsadığı için ayrıntılı olarak yardımcı olabilecek birini bulmayı umuyorum.
arkadaşım, adına elif diyeyim, ağustos 2016'da tinder'dan bir adamla, ona da ali diyelim, tanışıyor. bir ay kadar yüz yüze görüşüyor ve facebook, whatsapp, ve steam üzerinden iletişim kuruyorlar. ardından elif ilişkiyi bitirmeye karar veriyor ve ona bunu söyleyen bir mesaj atıyor. arkadaş kalabileceklerini vs. de ekliyor. bunun üzerine ali elif'e durmadan mesaj atmaya, onu aramaya, iletişimde kalmaya çalışıyor. elif bu durumdan bunalınca ona daha fazla konuşmak istemediğini söylüyor (bu konuşmaların çoğu facebook messenger'dan gerçekleşmiş, şu an konuşmalar duruyor). bunun üzerine ali durmuyor ve yazmaya devam ediyor, elif birkaç kere daha ona konuşmak istemediğini söylüyor. ali tekrar mesaj atıyor ve bu seferki mesajında küfürlü bir kısım da var. elif bunun üzerine ali'ye küfrediyor. ali yazmaya devam ettikçe elif birkaç kere daha küfrederek yanıt veriyor. ali'nin mesajları arasında da küfürlü ve hakaret içeren ifadeler var. bir süre sonra konuşmayı kesiyorlar.
iki ay kadar sonra elif'i karakoldan arıyorlar. arayan polis hakkında şikayet olduğunu ve karakola gidip ifade vermesi gerektiğini söylüyor. elif karakola gidiyor. karakolda ona ali'nin hakkında hakaret şikayetinde bulunduğu ve özür dilemesi durumunda soruşturmanın kapatılacağı, davanın savcılığa gitmeyeceği söyleniyor. elif orada hakaret edenin kendisi olduğunu ama o kişinin taciziyle kendisini tetiklediğini söylüyor. yazılı ifadesinde özür dileyip uzlaşmaya gidebileceğini de belirtiyor, çünkü bunların uzamasının doğuracağı maddi ve manevi yükü kaldırabilecek durumda değil. o tarihten sonra uzun süre olaydan ses çıkmıyor ve elif konunun kapandığını düşünüyor.
bugün elif'i tekrar karakoldan arıyorlar. hakkında manevi tazminat davası açıldığı için gelir durumunu öğrenmesi gerektiğini söylüyor. elif öğrenci olduğunu ve geliri olmadığını belirtiyor. ardından polis (soruşturma olayı ilk çıktığında bu durumla ilgilenen polis) adliyeye gidip soruşturma bilgilerini öğrenmesi gerektiğini söylüyor elif'e. şu an e-devlet'e girdiğinde adına açılmış bir dava görünüyor. yani ali avukat tutmuş ve davayı açmış.
bizim merak ettiğimiz şey şu an elif ne yapmalı? avukat tutacak parası yok. tacize uğrayan taraf aslen kendisi (subjektif bir yorum değil, konuşmaları okuduğumuzda çok açık biçimde ali'nin elif'i sistematik olarak rahatsız ettiği ve elif'in çok kez "lütfen bana yazma" vs. dediği görülüyor). aradığımız bir avukat arkadaşımız bunun sabıka kaydına işleyebileceğini, hapis cezası alabileceğini ve bu cezanın para cezasına dönüştürülebileceğini söyledi. ancak şu an ne böyle bir cezayı karşılayabilecek parası var, ne de haklı olduğu bir durumda ceza ödemek istiyor.
merhaba,
8 martta bir öğrencim bana bir gül hediye etti. içinde bir gül dalı ve bir de yapraklı eşantiyon gibi bir dal vardı. ben de bunları suya koydum. gül yaklaşık iki haftada soldu, ancak yapraklı olan dal çok garip bir evrim geçirdi ve yapraklarının üstünden yapraklar çıktı. ilk kez böyle bir şey görüyorum, çevremde bahçeyle ilgilenen birkaç kişiye daha sorduğumda onlar da ilk kez gördüklerini söylediler. bu nedir, nedendir acaba? bir de ben bunu toprağa eksem tutar mı?
fotoğrafları buraya eklemeye çalışırken durmadan uyarı verdi. şuraya yükledim: pho.to
8 martta bir öğrencim bana bir gül hediye etti. içinde bir gül dalı ve bir de yapraklı eşantiyon gibi bir dal vardı. ben de bunları suya koydum. gül yaklaşık iki haftada soldu, ancak yapraklı olan dal çok garip bir evrim geçirdi ve yapraklarının üstünden yapraklar çıktı. ilk kez böyle bir şey görüyorum, çevremde bahçeyle ilgilenen birkaç kişiye daha sorduğumda onlar da ilk kez gördüklerini söylediler. bu nedir, nedendir acaba? bir de ben bunu toprağa eksem tutar mı?
fotoğrafları buraya eklemeye çalışırken durmadan uyarı verdi. şuraya yükledim: pho.to
merhaba,
eklediğim belgelerde ne denmek istediğini açıklayabilecek bir doktor var mı?
eklediğim belgelerde ne denmek istediğini açıklayabilecek bir doktor var mı?
merhaba,
elime bunlardan cok basit bir tane gecti. sadece low/high/warm ayarlari olan, comlekli bir elektrikli tencere gibi. low ayarinda 8 saat kadar pisiriyormus anladigim kadariyla.
kullanip memnun olan var mi? deneyim/tarif paylasabilecek olan ya da? almaya deger mi (para vermeden, tanidiktan aliyorum zaten de, yer tutmasi acisindan)? her sabah 9 gibi evden cikiyorum ve 7 gibi eve geliyorum, geldigimde cogu zaman yemek yapamayacak kadar yorgun oluyor ve siparis veriyorum. bunu degistirmek istiyorum. onerir misiniz?
elime bunlardan cok basit bir tane gecti. sadece low/high/warm ayarlari olan, comlekli bir elektrikli tencere gibi. low ayarinda 8 saat kadar pisiriyormus anladigim kadariyla.
kullanip memnun olan var mi? deneyim/tarif paylasabilecek olan ya da? almaya deger mi (para vermeden, tanidiktan aliyorum zaten de, yer tutmasi acisindan)? her sabah 9 gibi evden cikiyorum ve 7 gibi eve geliyorum, geldigimde cogu zaman yemek yapamayacak kadar yorgun oluyor ve siparis veriyorum. bunu degistirmek istiyorum. onerir misiniz?
merhaba,
1920'ler sonrasi (gunumuze kadar) siyasette turk kadininin yeriyle ilgili 15-20 sayfalik bir odev hazirlamam gerekiyor. bu konuyla ilgili onerebileceginiz kaynak, kitap vs var mi? kapsamli bir sey olmasi gerekmiyor, ozet niteliginde, basit bir sey hazirlayacagim.
1920'ler sonrasi (gunumuze kadar) siyasette turk kadininin yeriyle ilgili 15-20 sayfalik bir odev hazirlamam gerekiyor. bu konuyla ilgili onerebileceginiz kaynak, kitap vs var mi? kapsamli bir sey olmasi gerekmiyor, ozet niteliginde, basit bir sey hazirlayacagim.
merhaba,
bilgisayarima ubuntu kurarken installation type kisminda something else'e basip hangi partition'a kurmak istedigimi secmek yerine erase windows and install ubuntu instead tarzi bi sey sectim. sonrasinda sorry, an error occured and it was not possible to install the bootloader at the specified location diye bir uyari aldim. ben hicbir lokeysin secmemistim bile. bana uc tane secenek verdi, ilki choose a different device to install the bootloader on, ikincisi continue without a bootloader, ucuncusu cancel the installation. ilk secenek icin kurabilecegim iki yer vardi zaten, /dev/sda ve /dev/sda1. sda'in yaninda benim hard disk'imin adi vs yaziyordu, yani kurmam gereken hard disk oydu bence, ama onu secip devam etmeye calisinca tekrar bu sayfaya dondu. ben de continue without a bootloader dedim sonradan bir sekilde duzeltirim diye. ve allah kahretsin ki duzeltemedim, ingilizce klavyede kaldim uzgun surat bile yapamiyorum. bootloader'siz bilgisayari acamiyorum dogal olarak. ata1 comreset vidividi tarzi bir hata veriyor. ben de try ubuntu w/out installing'le bilgisayari acabildim simdi. boyle acinca masaustunde install ubuntu dosyasi cikiyor. onun uzerinden kurmaya calisinca kurulum sirasindaki installation type kismi otomatik olarak something else secili halde geliyor, bu sefer sda1 secenegi yok. /dev/sda'ya kurabiliyorum sadece. ama bunu secip devam etmeye calisinca da root file system not defined, please correct this from partitioning menu uyarisi aliyorum. ya partitioning menu ne :( oley uzgun surat.
son olarak anladigim sey gparted isimli programin bana yardimci olabilecegi ama benim ubuntum bitti yani, buraya kadarmis, aklim yetmiyor daha fazla ilerlemeye. birisi buraya kadar okuduysa bile cok tesekkurler ama bir de anneye anlatir gibi bana soyle yap boyle yap diye aciklayabilirseniz gercekten cok makbule gecer.
bilgisayarima ubuntu kurarken installation type kisminda something else'e basip hangi partition'a kurmak istedigimi secmek yerine erase windows and install ubuntu instead tarzi bi sey sectim. sonrasinda sorry, an error occured and it was not possible to install the bootloader at the specified location diye bir uyari aldim. ben hicbir lokeysin secmemistim bile. bana uc tane secenek verdi, ilki choose a different device to install the bootloader on, ikincisi continue without a bootloader, ucuncusu cancel the installation. ilk secenek icin kurabilecegim iki yer vardi zaten, /dev/sda ve /dev/sda1. sda'in yaninda benim hard disk'imin adi vs yaziyordu, yani kurmam gereken hard disk oydu bence, ama onu secip devam etmeye calisinca tekrar bu sayfaya dondu. ben de continue without a bootloader dedim sonradan bir sekilde duzeltirim diye. ve allah kahretsin ki duzeltemedim, ingilizce klavyede kaldim uzgun surat bile yapamiyorum. bootloader'siz bilgisayari acamiyorum dogal olarak. ata1 comreset vidividi tarzi bir hata veriyor. ben de try ubuntu w/out installing'le bilgisayari acabildim simdi. boyle acinca masaustunde install ubuntu dosyasi cikiyor. onun uzerinden kurmaya calisinca kurulum sirasindaki installation type kismi otomatik olarak something else secili halde geliyor, bu sefer sda1 secenegi yok. /dev/sda'ya kurabiliyorum sadece. ama bunu secip devam etmeye calisinca da root file system not defined, please correct this from partitioning menu uyarisi aliyorum. ya partitioning menu ne :( oley uzgun surat.
son olarak anladigim sey gparted isimli programin bana yardimci olabilecegi ama benim ubuntum bitti yani, buraya kadarmis, aklim yetmiyor daha fazla ilerlemeye. birisi buraya kadar okuduysa bile cok tesekkurler ama bir de anneye anlatir gibi bana soyle yap boyle yap diye aciklayabilirseniz gercekten cok makbule gecer.
merhaba,
son zamanlarda kedim sık sık tuvalete gitmeye başlamıştı ve dün damla damla çiş yapmaya başladı. yatağa, koltuğa, çantalara, bulduğu her yere. sabahı bekleyip veterinere götürmeye karar verdik ancak sonra idrarında kan gördük ve 7/24 açık olan veterinere götürdük necip'i gecenin bir vakti. orada hayvancağızın böbrek taşı döktüğü anlaşıldı ve sondalama yapıldı, idrar kesesi boşaltıldı ve taşların kendi kendilerine kırılıp küçülmeleri için c vitamini enjekte edildi. fus tanısı koydular ve nüksederse, iyileşme göstermezse dişileştirme ameliyatı olması gerekeceği söylendi bize. iyileşme sürecinde de beş günlük bir antibiyotik ve on günlük bir kapsül verdiler. bundan sonra da ur mama kullanmamız gerekiyormuş. 1,5 kiloluk purina ur mama aldık biz de. şimdi sorular:
1) tedavisinde doğru bir yöntem işlenmiş mi? başka bir veterinere götürmek gerekir mi?
2) bu prosedür istanbul avrupa yakasında bir veterinerde kaç para tutar sizce normalde? fazla mı az mı verdiğimizi anlayamadım.
3) kedisi bu sorundan muzdarip olup (ya da olmuş olup) iyileşme gösteren, iyileşen var mı? nasıl geçirdiniz?
4) iyileşmeyen var mı aynı şekilde, kötüye giden, dişileştirme ameliyatı vs. olması gereken? dişileştirme ameliyatı ne ki zaten?
5) bu purina ur mama'nın 15 kiloluğu falan yok mu acaba? 1,5 kilosu 55 liraymış, elim titredi alırken, her hafta 55 lira mamaya nasıl vereceğim bilmiyorum. 15 kiloluğu varsa toptan alıp rahat edeyim dedim ama hiçbir yerde bulamadım. başka markaların ur mamaları da olabilir, toptan satılan ur mama tavsiyesi arıyorum.
6) benim necip'e (necip kedi bu arada. anlamışsınızdır zaten ama ne bileyim) şu an yapmam gereken ekstra bir şey var mı? işte su içerken tepesinde bekle, çişini kontrol et, mesanesine masaj yap vs. gibi.
7) bu necip'in hayatını tam olarak ne şekilde değiştirecek?
son zamanlarda kedim sık sık tuvalete gitmeye başlamıştı ve dün damla damla çiş yapmaya başladı. yatağa, koltuğa, çantalara, bulduğu her yere. sabahı bekleyip veterinere götürmeye karar verdik ancak sonra idrarında kan gördük ve 7/24 açık olan veterinere götürdük necip'i gecenin bir vakti. orada hayvancağızın böbrek taşı döktüğü anlaşıldı ve sondalama yapıldı, idrar kesesi boşaltıldı ve taşların kendi kendilerine kırılıp küçülmeleri için c vitamini enjekte edildi. fus tanısı koydular ve nüksederse, iyileşme göstermezse dişileştirme ameliyatı olması gerekeceği söylendi bize. iyileşme sürecinde de beş günlük bir antibiyotik ve on günlük bir kapsül verdiler. bundan sonra da ur mama kullanmamız gerekiyormuş. 1,5 kiloluk purina ur mama aldık biz de. şimdi sorular:
1) tedavisinde doğru bir yöntem işlenmiş mi? başka bir veterinere götürmek gerekir mi?
2) bu prosedür istanbul avrupa yakasında bir veterinerde kaç para tutar sizce normalde? fazla mı az mı verdiğimizi anlayamadım.
3) kedisi bu sorundan muzdarip olup (ya da olmuş olup) iyileşme gösteren, iyileşen var mı? nasıl geçirdiniz?
4) iyileşmeyen var mı aynı şekilde, kötüye giden, dişileştirme ameliyatı vs. olması gereken? dişileştirme ameliyatı ne ki zaten?
5) bu purina ur mama'nın 15 kiloluğu falan yok mu acaba? 1,5 kilosu 55 liraymış, elim titredi alırken, her hafta 55 lira mamaya nasıl vereceğim bilmiyorum. 15 kiloluğu varsa toptan alıp rahat edeyim dedim ama hiçbir yerde bulamadım. başka markaların ur mamaları da olabilir, toptan satılan ur mama tavsiyesi arıyorum.
6) benim necip'e (necip kedi bu arada. anlamışsınızdır zaten ama ne bileyim) şu an yapmam gereken ekstra bir şey var mı? işte su içerken tepesinde bekle, çişini kontrol et, mesanesine masaj yap vs. gibi.
7) bu necip'in hayatını tam olarak ne şekilde değiştirecek?
merhaba, şu an otobüsteyim ve son dört durak mecidiyeköy viyadük - şişli merkez - şişli - şişli camii. hangisinde inersem metroya en hızlı şekilde ulaşabilirim?
merhaba,
tchibo'nun cafissimosunu severek kullanıyordum bir süredir, espresso ve americano için. ancak hem kapsül fiyatlarının fazla olması, hem de kapsül olayının sınırlayıcılığı yüzünden bir filtre kahve makinesi almaya karar verdim. ama kafam karışık biraz, hem hangi marka/model alacağım konusunda, hem kahve değirmeni alıp almama konusunda. limitim 200 lira falan. şunu (www.istanbulbilisim.com.tr) çok beğendim ama biraz cahil kaldığım için artılarını eksilerini tam tartamıyor olabilirim sanırım. bunu kullanan var mı? kullanıp memnun kaldığınız makineler neler? değirmen almalı mıyım, çektirip içsem de aynı tadı yakalar mıyım? deneyimlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
tchibo'nun cafissimosunu severek kullanıyordum bir süredir, espresso ve americano için. ancak hem kapsül fiyatlarının fazla olması, hem de kapsül olayının sınırlayıcılığı yüzünden bir filtre kahve makinesi almaya karar verdim. ama kafam karışık biraz, hem hangi marka/model alacağım konusunda, hem kahve değirmeni alıp almama konusunda. limitim 200 lira falan. şunu (www.istanbulbilisim.com.tr) çok beğendim ama biraz cahil kaldığım için artılarını eksilerini tam tartamıyor olabilirim sanırım. bunu kullanan var mı? kullanıp memnun kaldığınız makineler neler? değirmen almalı mıyım, çektirip içsem de aynı tadı yakalar mıyım? deneyimlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
merhabalar,
ev arkadaşım soğan kürü yapıyor iki gündür, yani soğanı kaynatıp içiyor belli aralıklarla. bugün de bir bardak içmiş bundan, ama çok hızlı içmiş. şimdi de dişleri ve ağzında uyuşma ve çarpıntısı var. bunun sebebi ne olabilir? endişe uyandıracak bir durum var mıdır?
ev arkadaşım soğan kürü yapıyor iki gündür, yani soğanı kaynatıp içiyor belli aralıklarla. bugün de bir bardak içmiş bundan, ama çok hızlı içmiş. şimdi de dişleri ve ağzında uyuşma ve çarpıntısı var. bunun sebebi ne olabilir? endişe uyandıracak bir durum var mıdır?
merhaba,
neredeyse üç aydır oturduğumuz apartmanda kimseyi tanımıyoruz. totalde 8 daire var, tek öğrenciler biziz. gelenimiz gidenimiz oluyor ancak ses konusunda çok dikkatliyiz. hatta gelenimiz gidenimiz olduğunun bile farkında değiller muhtemelen. az muhafazakar, az modernleşme çabası içinde, düz aile apartmanı. yalnız bu komşular bana aşırı soğuk davranıyorlar, yani mesela apartman girişinde karşılaşsak bilerek yüzlerini çeviriyorlar, ya da ben "günaydın" falan dersem canlarını istemişim gibi ekşi bir yüzle, yarım ağızla yanıt veriyorlar.
bir yan hikaye olarak da ben buraya taşındığımızdan beri yemek yapma işini ciddiye alıyorum. makarna yapıp geçiştirmek istemiyorum, ciddi ciddi sofra hazırlamakla uğraşıp aperatif+çorba+salata+ana yemek+pilav falan+tatlı şeklinde bir menü oluşturmaya çalışıyorum neredeyse her akşam. kendimi çok geliştirdim, aşure yapmayı da çok istiyorum, tadından nefret ederim aslında ancak erkek arkadaşım, ev arkadaşlarım vs. çok seviyorlar.
şimdi ben bir tencere yapıp her komşuya dağıtsam nasıl olur? bir de bu iş nasıl oluyor tam olarak? yani mesela cam kasede değil de alüminyum kaselerde götürsem sıkıntı olur mu? o kadar cam kasemiz yok çünkü, olan bir kaç tanecik kasemizi de geri getirmeme risklerini göze alamam. bir de aşureyi götürünce daha önce hiç konuşmadığım insanlarla ne konuşacağım ki, ne diye verilir yani?
bu sorunun karakterim hakkında ipuçları vermesinden korktuğum için yarın sileceğim kendisini, şimdiden teşekkürler.
neredeyse üç aydır oturduğumuz apartmanda kimseyi tanımıyoruz. totalde 8 daire var, tek öğrenciler biziz. gelenimiz gidenimiz oluyor ancak ses konusunda çok dikkatliyiz. hatta gelenimiz gidenimiz olduğunun bile farkında değiller muhtemelen. az muhafazakar, az modernleşme çabası içinde, düz aile apartmanı. yalnız bu komşular bana aşırı soğuk davranıyorlar, yani mesela apartman girişinde karşılaşsak bilerek yüzlerini çeviriyorlar, ya da ben "günaydın" falan dersem canlarını istemişim gibi ekşi bir yüzle, yarım ağızla yanıt veriyorlar.
bir yan hikaye olarak da ben buraya taşındığımızdan beri yemek yapma işini ciddiye alıyorum. makarna yapıp geçiştirmek istemiyorum, ciddi ciddi sofra hazırlamakla uğraşıp aperatif+çorba+salata+ana yemek+pilav falan+tatlı şeklinde bir menü oluşturmaya çalışıyorum neredeyse her akşam. kendimi çok geliştirdim, aşure yapmayı da çok istiyorum, tadından nefret ederim aslında ancak erkek arkadaşım, ev arkadaşlarım vs. çok seviyorlar.
şimdi ben bir tencere yapıp her komşuya dağıtsam nasıl olur? bir de bu iş nasıl oluyor tam olarak? yani mesela cam kasede değil de alüminyum kaselerde götürsem sıkıntı olur mu? o kadar cam kasemiz yok çünkü, olan bir kaç tanecik kasemizi de geri getirmeme risklerini göze alamam. bir de aşureyi götürünce daha önce hiç konuşmadığım insanlarla ne konuşacağım ki, ne diye verilir yani?
bu sorunun karakterim hakkında ipuçları vermesinden korktuğum için yarın sileceğim kendisini, şimdiden teşekkürler.
merhaba, buranın yıllık üyelik ücreti nedir, her yerde farklı fiyatlar yazıyor. bir de aylık seçeneği yok değil mi? taksitlendirme var mıdır en azından? ve cayarsam devretme seçeneğim var değil mi hep?
merhaba,
levent'te yeni bir eve çıktım. levent metro durağına iki dakika mesafede. ev arkadaşı ararken hangi okulların facebook housing sayfalarına yazmam daha mantıklı olur? hangi okullar metroya yakın? bana x üniversitesindeki birinin levent metro durağının yakınında eve çıkması mantıklı olur şeklinde tavsiye verebilirseniz müteşekkir olurum.
sevgiler.
levent'te yeni bir eve çıktım. levent metro durağına iki dakika mesafede. ev arkadaşı ararken hangi okulların facebook housing sayfalarına yazmam daha mantıklı olur? hangi okullar metroya yakın? bana x üniversitesindeki birinin levent metro durağının yakınında eve çıkması mantıklı olur şeklinde tavsiye verebilirseniz müteşekkir olurum.
sevgiler.
başlık konularında nasıl kötüyüm hep.
merhabalar, ben istanbul'da çok sevimli bir gecekonduda kalıyorum. ufak da bir bahçesi var. bahçede de ekim dikim yapabileceğim -daha da ufak- bir alan var. yani bir şeyler ekebileceğim toprak alan 60x600 cm falan. üç tane de ağaç var ara ara. aslında oraya bir şeyler ekmem imkansız diye düşünüyordum hep boyutları yüzünden, ama bir ay kadar önce dolapta unutulmuş, üstünden yeni şeyler filizlenmeye başlamış bir patates ektim ve şu an aldı başını gitti, güzeller güzeli oluyor. şimdi, soracaklarım şunlar:
1) bahçede 20 kadar kedi besliyorum, bunlar da genelde kakalarını o toprak alana yapıyorlar ve o alanda çok oynuyorlar. aralarında 6 tane de yavru var, yani hareket had safhada. yan evin de bir toprak alanı var kakalarını çişlerini yapabilecekleri. oraya alışabilirler mi? ben kedilerim bahçeden gitsin istemiyorum, ama bu patatese saldırı girişimlerinin de ardı arkası kesilmiyor.
2) bu işe nereden nasıl başlayayım? yıl boyunca hasat veren (bunun adı hasat vermek mi ondan bile emin değilim, o kadar uzağım bu konulara) bir şeyler ekmek istiyorum. domates, fasulye, soğan, patates, en çok istediklerim ama bunlar birbirine uyar mı bilemiyorum.
3) bu konularda el kitabı niteliğinde okuyabileceğim bir şey tavsiye edebilir misiniz?
gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan opşınıl bonus soru: mesela ben uruguay'da hollanda'da falan yaşasam burada başka yeşillikler yetiştirebilir miydim? etrafta evler var ama.
merhabalar, ben istanbul'da çok sevimli bir gecekonduda kalıyorum. ufak da bir bahçesi var. bahçede de ekim dikim yapabileceğim -daha da ufak- bir alan var. yani bir şeyler ekebileceğim toprak alan 60x600 cm falan. üç tane de ağaç var ara ara. aslında oraya bir şeyler ekmem imkansız diye düşünüyordum hep boyutları yüzünden, ama bir ay kadar önce dolapta unutulmuş, üstünden yeni şeyler filizlenmeye başlamış bir patates ektim ve şu an aldı başını gitti, güzeller güzeli oluyor. şimdi, soracaklarım şunlar:
1) bahçede 20 kadar kedi besliyorum, bunlar da genelde kakalarını o toprak alana yapıyorlar ve o alanda çok oynuyorlar. aralarında 6 tane de yavru var, yani hareket had safhada. yan evin de bir toprak alanı var kakalarını çişlerini yapabilecekleri. oraya alışabilirler mi? ben kedilerim bahçeden gitsin istemiyorum, ama bu patatese saldırı girişimlerinin de ardı arkası kesilmiyor.
2) bu işe nereden nasıl başlayayım? yıl boyunca hasat veren (bunun adı hasat vermek mi ondan bile emin değilim, o kadar uzağım bu konulara) bir şeyler ekmek istiyorum. domates, fasulye, soğan, patates, en çok istediklerim ama bunlar birbirine uyar mı bilemiyorum.
3) bu konularda el kitabı niteliğinde okuyabileceğim bir şey tavsiye edebilir misiniz?
gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan opşınıl bonus soru: mesela ben uruguay'da hollanda'da falan yaşasam burada başka yeşillikler yetiştirebilir miydim? etrafta evler var ama.
merhaba,
kask gibi bi şey, kafayı korumak için, nereden alabiliriz?
kask gibi bi şey, kafayı korumak için, nereden alabiliriz?
beraber gidecegim arkadasimin uyuyakalmasi sonucu ankara'ya dogru yalniz basima yola cikmak uzereyim, cok uzun suredir ilk kez geliyorum, nasil/nereye gidecegim hakkinda hicbir fikrim yok. asti'den hacettepe'ye nasil gececegim?
merhaba,
5 aylık kedimde kan paraziti sebebiyle anemi olduğu ortaya çıktı. ilk tedavileri 200 lira tuttu, şimdi kan nakli, kan uyuşması için yapılacak test vs. de 340 lira tutar diyorlar klinikte. şu an böyle bir parayı vermem imkansız. başka bir veteriner hekimden şöyle bir tavsiye aldık: tetradox isimli hapı alın, kapsülün içindeki tozu çıkarıp on eşit parçaya bölün, yedi gün boyunca bu parçalardan birini sabah birini akşam kedinize yutturun. kan paraziti tedavisinde kesine yakın çözüm sağlar bu vs. dedi kendisi. aslı astarı var mıdır, güvenebilir miyim, aklınıza gelen başka çözüm önerileri var mı?
teşekkürler.
5 aylık kedimde kan paraziti sebebiyle anemi olduğu ortaya çıktı. ilk tedavileri 200 lira tuttu, şimdi kan nakli, kan uyuşması için yapılacak test vs. de 340 lira tutar diyorlar klinikte. şu an böyle bir parayı vermem imkansız. başka bir veteriner hekimden şöyle bir tavsiye aldık: tetradox isimli hapı alın, kapsülün içindeki tozu çıkarıp on eşit parçaya bölün, yedi gün boyunca bu parçalardan birini sabah birini akşam kedinize yutturun. kan paraziti tedavisinde kesine yakın çözüm sağlar bu vs. dedi kendisi. aslı astarı var mıdır, güvenebilir miyim, aklınıza gelen başka çözüm önerileri var mı?
teşekkürler.
merhaba, bugün istanbul avrupa yakasından (hisarüstü) 16:00'a kadar bir belgeyi anadolu yakası, esentepe'ye gitmesi için postaya versem yarın akşam 5'e kadar ulaşır mı? nereden yollayabilirim 1 günde gitmesi için, çok pahalı olmayan çözüm önerileriniz var mı?
nasıl gidilir? galatasaray'da okuyan birinin hisarüstü'nde oturması çok mu saçma olur?
belki cidden bilmiyorum, belki saatten mütevellit aklım çalışmıyor.
"sana x'ten y kalsın" nasıl çevrilir?
"sana x'ten y kalsın" nasıl çevrilir?
merhaba!
boğaziçi üniversitesinde böyle bir kulüp var mı? internette araştırdım ve bulamadım.
boğaziçi üniversitesinde böyle bir kulüp var mı? internette araştırdım ve bulamadım.
merhaba,
baltalimanı nerede bilen var mı? duymuştum ancak yerini bilmiyorum tam olarak. oradaki çok çok güzel evlerin fiyatları niye böyle düşük, orada oturup boğaziçi'ne gitmek kolay olur mu?
baltalimanı nerede bilen var mı? duymuştum ancak yerini bilmiyorum tam olarak. oradaki çok çok güzel evlerin fiyatları niye böyle düşük, orada oturup boğaziçi'ne gitmek kolay olur mu?
2 saatten az sürede çeviri yetiştirmem gerekiyor ve beynim durdu, bir cümlede takıldım kaldım, devamını getiremiyorum, biri bakabilir mi bir? çok çok sevinirim.
Müşteri, talebi üzerine Banka’dan alacağı teminat mektubu ve kontrgaranti tutarları, komisyonları ve doğabilecek bütün hukuki ve mali sonuçlarından; mektubun muhatap tarafından iptali veya geri verilmesi, muhatabın mektuptan doğan yükümlülükleri ile ilgili olarak bankayı ibra etmesi, mektup veya kontrgarantinin iptali hakkında kesinleşmiş bir mahkeme ilamının Banka’ya tevdi edilmiş olması nedenleri ile Banka’nın ödeme yükümlülüğünün ortadan kalkmasına kadar sorumludur.
uzun sıkıcı ve zor olduğunu biliyorum ama 6 sayfa bundan çevirdiğim için bana uzun gelmiyor herhalde o kadar. yardımlarınıza -çok- açığım.
Müşteri, talebi üzerine Banka’dan alacağı teminat mektubu ve kontrgaranti tutarları, komisyonları ve doğabilecek bütün hukuki ve mali sonuçlarından; mektubun muhatap tarafından iptali veya geri verilmesi, muhatabın mektuptan doğan yükümlülükleri ile ilgili olarak bankayı ibra etmesi, mektup veya kontrgarantinin iptali hakkında kesinleşmiş bir mahkeme ilamının Banka’ya tevdi edilmiş olması nedenleri ile Banka’nın ödeme yükümlülüğünün ortadan kalkmasına kadar sorumludur.
uzun sıkıcı ve zor olduğunu biliyorum ama 6 sayfa bundan çevirdiğim için bana uzun gelmiyor herhalde o kadar. yardımlarınıza -çok- açığım.
merhaba,
ikinci katta bir evde, kedilerimle yaşıyorum. haliyle kazalar çok oluyor, yemekler dökülüyor, bir şeyler kırılıyor, tüyler etrafta. bir şekilde hallediyordum ama dün gece iki gibi mutfağa su almaya gittiğimde içi tamamen dolu devasa siyah çöp torbasını yıkmaları, benim onu toplarken altından çıkan hamamböceğini görmem üzerine kendimi koşa koşa en uzak odaya kapatıp saatlerce oradan çıkamamam şeklinde ilerleyen olaylar zinciri evin bütününe korkunç bir koku sinmesine sebep oldu. çöpü topladım, yeri viledayla sildim, geçmiyor koku kesinlikle.
evi dört beş günde bir elektrikli süpürgeyle süpürüyorum, sonra viledayla siliyorum. haftada bir falan toz alıyorum. bu ev neden hep kokuyor? ben neyi yanlış yapıyorum yani.
temizlik rutinleriniz neler, bi de?
ikinci katta bir evde, kedilerimle yaşıyorum. haliyle kazalar çok oluyor, yemekler dökülüyor, bir şeyler kırılıyor, tüyler etrafta. bir şekilde hallediyordum ama dün gece iki gibi mutfağa su almaya gittiğimde içi tamamen dolu devasa siyah çöp torbasını yıkmaları, benim onu toplarken altından çıkan hamamböceğini görmem üzerine kendimi koşa koşa en uzak odaya kapatıp saatlerce oradan çıkamamam şeklinde ilerleyen olaylar zinciri evin bütününe korkunç bir koku sinmesine sebep oldu. çöpü topladım, yeri viledayla sildim, geçmiyor koku kesinlikle.
evi dört beş günde bir elektrikli süpürgeyle süpürüyorum, sonra viledayla siliyorum. haftada bir falan toz alıyorum. bu ev neden hep kokuyor? ben neyi yanlış yapıyorum yani.
temizlik rutinleriniz neler, bi de?
su an telefondan giriyorum, kapsamli bir google aramasi yapamiyorum bu yuzden. cok zamanimiz yok, kadikoy rihtima yakin bir petshop ariyorum, bilen eden veya elinin altinda google bulunan bir hayirsever ilgilenebilir mi?
inbox'taki tüm mailleri tek seferde silmenin bir yolu var mıdır?
yaratıcılıktan fazlasıyla uzak bir başlıkla daha karşınızdayım.
şimdi ben eskiden bir oyun oynuyordum internette. uuuu dünyanın en zor oyunu!!!! falan deniyordu bunun için. levellar var böyle, html based ama, şifreleri kırıp bölüm atlıyorsun. şifreleri kırmak dediğim, linkteki room1 yazısındaki 1'ı silip 2 yapmak gibi... cidden dünyanın en zor oyunuymuş. neyse, zorlaşıyordu ama, çok az şey hatırlıyorum bu oyunla ilgili. adı n'yle başlıyordu galiba. bunu hatırlayan, bilen var mı?
şimdi bunu sorunca bi tane daha geldi aklıma. internetten oynanıyor yine. taş gibi hafif hentai karakterimsi karakterler var, bunlardan birini seçiyosun ve tavlamaya çalışıyosun. yapabilirsen sonunda çeşitli cinsel atraksiyonlara giriliyor falan. sanırım interaktif pornoydu bu ama 2 3 yıl önce deli gibi oynuyodum (evet) ve şimdi adını unuttum. içler acısı.
hadi saatlerimiz 4'ü gösterirken birisi bu soruları yanıtlasın ve ben huzur içinde uyuyayım.
şimdi ben eskiden bir oyun oynuyordum internette. uuuu dünyanın en zor oyunu!!!! falan deniyordu bunun için. levellar var böyle, html based ama, şifreleri kırıp bölüm atlıyorsun. şifreleri kırmak dediğim, linkteki room1 yazısındaki 1'ı silip 2 yapmak gibi... cidden dünyanın en zor oyunuymuş. neyse, zorlaşıyordu ama, çok az şey hatırlıyorum bu oyunla ilgili. adı n'yle başlıyordu galiba. bunu hatırlayan, bilen var mı?
şimdi bunu sorunca bi tane daha geldi aklıma. internetten oynanıyor yine. taş gibi hafif hentai karakterimsi karakterler var, bunlardan birini seçiyosun ve tavlamaya çalışıyosun. yapabilirsen sonunda çeşitli cinsel atraksiyonlara giriliyor falan. sanırım interaktif pornoydu bu ama 2 3 yıl önce deli gibi oynuyodum (evet) ve şimdi adını unuttum. içler acısı.
hadi saatlerimiz 4'ü gösterirken birisi bu soruları yanıtlasın ve ben huzur içinde uyuyayım.
merhaba. şu sitedeki mario'yu arıyorum: www.bestoldgames.net
buradan indiremiyorum bilgisayar windows 7 olduğu için. bunun -tıpatıp aynısının- windows 7'ye uyarlanmış versiyonunu nasıl bulabilirim bilen var mı? atari versiyonunu istemiyorum, bu ilk mario versiyonu olsa müthiş olur.
buradan indiremiyorum bilgisayar windows 7 olduğu için. bunun -tıpatıp aynısının- windows 7'ye uyarlanmış versiyonunu nasıl bulabilirim bilen var mı? atari versiyonunu istemiyorum, bu ilk mario versiyonu olsa müthiş olur.
Merhaba,
Bugün LYS sonuçları açıklandı, Dil-1 puan türünde 50. olduğumu öğrenmem üzerine başından beri aklımı karıştıran iki farklı okul/bölüm arasında karar kılmam zorunlu hale geldi. İki bölümün de kendince artıları ve eksileri var tabii, ancak benim için en büyük avantajları ayrı ayrı şöyle: Koç Üniversitesi bir vakıf üniversitesi olduğu için maddi açıdan çok fazla olanak sağlıyor. Girişte 1500 TL, her ay 470 TL, otel odası misali 2 kişilik yurt odalarında ücretsiz konaklama hakkı gibi çeşitli güzellikler var. Ayrıca gerçekten güzel bir kütüphaneye ve huzur veren, modern bir ortama sahip. Boğaziçi Üniversitesi ise, bir kere Boğaziçi Üniversitesi, "ismi var". Bunun yanı sıra Batı Dilleri ve Edb. bölümü kadrosu Koç'un kadrosundan kat kat iyi aldığım duyumlar - yaptığım araştırmalara göre.
Bu üniversitelerin olumsuz yanları ise şöyle: Koç'un eğitim kadrosu yetersiz görünüyor ve bölüm çok yeni. Gerçekten kaliteli bir eğitim alabilir miyim? Bir de şu var, burslu-burssuz ayrımı ne boyutta yaşanıyor? Burslu okuyanlar ile paralı okuyanlar arasında bir çizgi var mı, kafama göre birilerini bulabilir miyim? Boğaziçi'nde daha çok arkadaş olabileceğim insan bulunur gibi bir düşünce var bende. Boğaziçi'nde problem ise, bir özel okulun birçok olanağını karşılayamayacağından endişelenmem. Ayrıca bir yanda her şeyimi karşılayabilecek Koç varken Boğaziçi'nin yurduna, harcına, kitabına para harcama zorunluluğu enayilikmiş gibi geliyor.
Maddiyata çok önem veren sebepler öne sürmüşüm, buna dair bir not ekleyeyim; maddi durumumuz oldukça iyi, Boğaziçi'ne gidersem sorun yaşamam. Yine de ben 18 yaşına geldikten sonra ailemden para almama şansım var ise bunu değerlendirmek istiyorum. 20 yaşına veya 22 yaşına geldiğimde hala ailemden para alan konumda olmak ağırıma gidecektir. Onlar açısından problem olmasa bile ben kendi paramı bir şekilde kazanıyor olursam hep bunun rahatlığıyla yaşayacağım.
Buraya kadar okuyabilen herkese teşekkür ederim :) Herhangi bir fikriniz, bilginiz, öneriniz varsa duymaktan mutlu olurum. Mutlu olmaktan ziyade, duymaya ihtiyacım var ki sağlıklı bir karar verebileyim. Sözlükten veya duyurudan mesaj atabilirsiniz, buraya yanıt yazabilirsiniz.
Bugün LYS sonuçları açıklandı, Dil-1 puan türünde 50. olduğumu öğrenmem üzerine başından beri aklımı karıştıran iki farklı okul/bölüm arasında karar kılmam zorunlu hale geldi. İki bölümün de kendince artıları ve eksileri var tabii, ancak benim için en büyük avantajları ayrı ayrı şöyle: Koç Üniversitesi bir vakıf üniversitesi olduğu için maddi açıdan çok fazla olanak sağlıyor. Girişte 1500 TL, her ay 470 TL, otel odası misali 2 kişilik yurt odalarında ücretsiz konaklama hakkı gibi çeşitli güzellikler var. Ayrıca gerçekten güzel bir kütüphaneye ve huzur veren, modern bir ortama sahip. Boğaziçi Üniversitesi ise, bir kere Boğaziçi Üniversitesi, "ismi var". Bunun yanı sıra Batı Dilleri ve Edb. bölümü kadrosu Koç'un kadrosundan kat kat iyi aldığım duyumlar - yaptığım araştırmalara göre.
Bu üniversitelerin olumsuz yanları ise şöyle: Koç'un eğitim kadrosu yetersiz görünüyor ve bölüm çok yeni. Gerçekten kaliteli bir eğitim alabilir miyim? Bir de şu var, burslu-burssuz ayrımı ne boyutta yaşanıyor? Burslu okuyanlar ile paralı okuyanlar arasında bir çizgi var mı, kafama göre birilerini bulabilir miyim? Boğaziçi'nde daha çok arkadaş olabileceğim insan bulunur gibi bir düşünce var bende. Boğaziçi'nde problem ise, bir özel okulun birçok olanağını karşılayamayacağından endişelenmem. Ayrıca bir yanda her şeyimi karşılayabilecek Koç varken Boğaziçi'nin yurduna, harcına, kitabına para harcama zorunluluğu enayilikmiş gibi geliyor.
Maddiyata çok önem veren sebepler öne sürmüşüm, buna dair bir not ekleyeyim; maddi durumumuz oldukça iyi, Boğaziçi'ne gidersem sorun yaşamam. Yine de ben 18 yaşına geldikten sonra ailemden para almama şansım var ise bunu değerlendirmek istiyorum. 20 yaşına veya 22 yaşına geldiğimde hala ailemden para alan konumda olmak ağırıma gidecektir. Onlar açısından problem olmasa bile ben kendi paramı bir şekilde kazanıyor olursam hep bunun rahatlığıyla yaşayacağım.
Buraya kadar okuyabilen herkese teşekkür ederim :) Herhangi bir fikriniz, bilginiz, öneriniz varsa duymaktan mutlu olurum. Mutlu olmaktan ziyade, duymaya ihtiyacım var ki sağlıklı bir karar verebileyim. Sözlükten veya duyurudan mesaj atabilirsiniz, buraya yanıt yazabilirsiniz.
merhaba,
sarıya çalan açık kumral renkteki saçıma kına yakmak istiyorum, sözlükte kına - saça kına yakmak vs. başlıklara yazılanların çoğunu okudum ancak birinci elden bilgi almak gibi olmuyor hiçbiri. öncelikle aklıma takılan, kaş mevzusu. açık renkte, pek belirgin olmayan, ancak sarı-kahverengi arası renkte kaşlarım var. bu turuncu-kızıl saçla birleşince çok mu garip görünür? doğallıktan çok mu uzak olur? bir de tabii şu önemli, turuncu mu olur acaba saçım kızıl mı? hiç boyanmadı daha önce. daha kırmızımsı veya daha turuncumsu olması için katmamı önerebileceğiniz ekstra bir malzeme var mı? kendi bilginiz olmasa bile bunu kesin oku diyebileceğiniz linklere de açığım. hatta özelden bana mesaj atın fotoğrafımı falan atayım, ona göre yorum yaparsınız. her türlü bilgiye ihtiyacım var. teşekkürler!
sarıya çalan açık kumral renkteki saçıma kına yakmak istiyorum, sözlükte kına - saça kına yakmak vs. başlıklara yazılanların çoğunu okudum ancak birinci elden bilgi almak gibi olmuyor hiçbiri. öncelikle aklıma takılan, kaş mevzusu. açık renkte, pek belirgin olmayan, ancak sarı-kahverengi arası renkte kaşlarım var. bu turuncu-kızıl saçla birleşince çok mu garip görünür? doğallıktan çok mu uzak olur? bir de tabii şu önemli, turuncu mu olur acaba saçım kızıl mı? hiç boyanmadı daha önce. daha kırmızımsı veya daha turuncumsu olması için katmamı önerebileceğiniz ekstra bir malzeme var mı? kendi bilginiz olmasa bile bunu kesin oku diyebileceğiniz linklere de açığım. hatta özelden bana mesaj atın fotoğrafımı falan atayım, ona göre yorum yaparsınız. her türlü bilgiye ihtiyacım var. teşekkürler!
1