Merhaba,
Yurt dışından telefon satın aldırıp pasaporta işletme olayı hala devam ediyor mu? Ediyorsa bu pasaportun
- yurt dışına giriş - çıkış yapmış olma şartları nelerdir (1 yıl, 2 yıl başka telefon işletememe vs..),
- ücreti ne kadardır,
- Apple garantisi geçerli midir?
Cevaplayanlara şimdiden teşekkür ediyorum.
Yurt dışından telefon satın aldırıp pasaporta işletme olayı hala devam ediyor mu? Ediyorsa bu pasaportun
- yurt dışına giriş - çıkış yapmış olma şartları nelerdir (1 yıl, 2 yıl başka telefon işletememe vs..),
- ücreti ne kadardır,
- Apple garantisi geçerli midir?
Cevaplayanlara şimdiden teşekkür ediyorum.
Merhaba, içimde yaklaşık bir yıldır hafta sonları motorla turlamak, arada hız yapabilmek isteği var fakat bir türlü cesaret edemedim. İstediğim motorsikletler de minimum 200-250cc'lik, kaskı ile kıyafeti ile bildiğin yarışçı motorları gibi tiplere bürünmek istiyorum.
Bu aralar deneme konusunda cesaretimi toparladım. Fakat nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum.
Hayatımda bisiklet ve şarjlı motorsiklet dışında bir şey sürmediğimi belirttikten ve motor ehliyeti kısmını hallettikten sonra;
- Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır? Beynimin asfalta akma ihtimali yüksek midir?
- CBR 125 ya da Repsol, Ninja vs. tarzı bir motor alıp direkt binebilir miyim? Kendi kendime öğrenebilir miyim?
Cevap "hayır" ise motorsiklet almadan önce gitmem gereken bir sürüş tekniği kursu vs. var mıdır? Nasıl öğrenicem?
- Diyelim öğrendim, dış görünüşü güzel spor motorlardan hangilerini önerirsiniz? "Bu motorun tipi harika" dediğiniz hangi spor motorlar var? (Pulsar reklamları da hoşuma gitti bu arada, benim motor tipi skalam o ayarlar yani)
Başka önerilerinizi de bekliyorum. Çekinmeyin yardırın. Öptüm.
Bu aralar deneme konusunda cesaretimi toparladım. Fakat nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum.
Hayatımda bisiklet ve şarjlı motorsiklet dışında bir şey sürmediğimi belirttikten ve motor ehliyeti kısmını hallettikten sonra;
- Motorsiklet tehlikeli bir araç mıdır? Beynimin asfalta akma ihtimali yüksek midir?
- CBR 125 ya da Repsol, Ninja vs. tarzı bir motor alıp direkt binebilir miyim? Kendi kendime öğrenebilir miyim?
Cevap "hayır" ise motorsiklet almadan önce gitmem gereken bir sürüş tekniği kursu vs. var mıdır? Nasıl öğrenicem?
- Diyelim öğrendim, dış görünüşü güzel spor motorlardan hangilerini önerirsiniz? "Bu motorun tipi harika" dediğiniz hangi spor motorlar var? (Pulsar reklamları da hoşuma gitti bu arada, benim motor tipi skalam o ayarlar yani)
Başka önerilerinizi de bekliyorum. Çekinmeyin yardırın. Öptüm.
Merhaba müfettiş gadgetlar,
Bildiğiniz üzere Whatsapp'ta sohbetler düzenlenebiliyor ve yazılan mesajlardan seçmece cümleler silinebiliyor. Bugün öyle bir konudan dolayı meslek gereği iki kişiyi yüzleştirmek zorunda kaldık ve taraflardan biri whatsapp konuşmalarını göstererek "X bana bu konudan hiç bahsetmedi" dedi. X ise ısrarla dediğini iddia edip her şey üzerine yemin ediyor ve diğer şahsın konuşmayı düzenleyerek sildiğini söylüyor. Kendisi konuşmaları gösteremiyor çünkü hiçbir konuşmayı whatsapp'ta tutmadığı gibi böyle bir olay yaşanacağını düşünerek hiçbir şeyi yedeklememiş.
Şahsen ilk şahsın konuşmaları düzenlediğine ben de ikna oldum fakat raporlayabilmem ve ceza önerebilmem için bunu kanıtlamam gerek. Kanaatim yetmiyor. Duruma da kafayı fena halde taktım. Düzenlenen konuşmaları geri getirmenin bir yolu varsa eğer inanılmaz makbule geçecek.
Bildiğiniz üzere Whatsapp'ta sohbetler düzenlenebiliyor ve yazılan mesajlardan seçmece cümleler silinebiliyor. Bugün öyle bir konudan dolayı meslek gereği iki kişiyi yüzleştirmek zorunda kaldık ve taraflardan biri whatsapp konuşmalarını göstererek "X bana bu konudan hiç bahsetmedi" dedi. X ise ısrarla dediğini iddia edip her şey üzerine yemin ediyor ve diğer şahsın konuşmayı düzenleyerek sildiğini söylüyor. Kendisi konuşmaları gösteremiyor çünkü hiçbir konuşmayı whatsapp'ta tutmadığı gibi böyle bir olay yaşanacağını düşünerek hiçbir şeyi yedeklememiş.
Şahsen ilk şahsın konuşmaları düzenlediğine ben de ikna oldum fakat raporlayabilmem ve ceza önerebilmem için bunu kanıtlamam gerek. Kanaatim yetmiyor. Duruma da kafayı fena halde taktım. Düzenlenen konuşmaları geri getirmenin bir yolu varsa eğer inanılmaz makbule geçecek.
Merhaba, yeni bir punto evo aldım. Araç 2011 model 1.4 Dynamic. Dualogic diye bir vites sistemi var, bildiğimiz tiptronic vites, yani manuel ve otomatik bir arada.
Aracı almadan önce ekspertize vs. götürdük, hiçbir yerinde bir sorun çıkmadı.
Dönüş yolunda iki kere "Vitesi kontrol ettirin" e benzer bir uyarı verdi, sonra bu uyarılara "Start Stop devre dışı" arızası ve ESR ile ilgili bir uyarı lambası da eklendi. Aracı yana çektik. Bu esnada içinde ünlem olan sarı üçgen ve vanaya benzeyen o arıza lambaları da yandı. her neyse benzinlikte oyalandıktan sonra yola çıktık, 2 saat kadar herhangi bir sorun yaratmadı. ESR ve Start Stop düzeldi, uyarı lambaları yok oldu.
İstanbul'a girdikten sonra şehir içi ışıklarda yavaşladım, 5'ten 2'ye kadar sorunsuzca indi fakat 2'den 1'e geçmedi. Stop etti. Ve ışıklarda yaklaşık 3-4 dakika marşı basmama rağmen çalışmadı. Kontağı söndürüp kapattığım her seferde (daha marşı basmadan) araç 2. viteste görünüyordu.
İnternette biraz araştırdım; bu Dualogic'lerde bu sorun yağ hortumunun aşınmasından kaynaklanıyormuş. Aranızda bu lanet teknolojiyi daha önce kullanan ya da sorunumun tanıdık geldiği kimse var mı?
Yeni alınan arabada daha ilk yolda patlayınca tüm keyfim kaçtı. Yardımcı olabilecek birileri çıkar umarım.
Aracı almadan önce ekspertize vs. götürdük, hiçbir yerinde bir sorun çıkmadı.
Dönüş yolunda iki kere "Vitesi kontrol ettirin" e benzer bir uyarı verdi, sonra bu uyarılara "Start Stop devre dışı" arızası ve ESR ile ilgili bir uyarı lambası da eklendi. Aracı yana çektik. Bu esnada içinde ünlem olan sarı üçgen ve vanaya benzeyen o arıza lambaları da yandı. her neyse benzinlikte oyalandıktan sonra yola çıktık, 2 saat kadar herhangi bir sorun yaratmadı. ESR ve Start Stop düzeldi, uyarı lambaları yok oldu.
İstanbul'a girdikten sonra şehir içi ışıklarda yavaşladım, 5'ten 2'ye kadar sorunsuzca indi fakat 2'den 1'e geçmedi. Stop etti. Ve ışıklarda yaklaşık 3-4 dakika marşı basmama rağmen çalışmadı. Kontağı söndürüp kapattığım her seferde (daha marşı basmadan) araç 2. viteste görünüyordu.
İnternette biraz araştırdım; bu Dualogic'lerde bu sorun yağ hortumunun aşınmasından kaynaklanıyormuş. Aranızda bu lanet teknolojiyi daha önce kullanan ya da sorunumun tanıdık geldiği kimse var mı?
Yeni alınan arabada daha ilk yolda patlayınca tüm keyfim kaçtı. Yardımcı olabilecek birileri çıkar umarım.
Bu akşamki Lazio maçına gitmek istiyoruz fakat Passolig çıktığından beri stadyumda maç izlemedik ve haliyle passolig kartımız yok.
Şimdi başvuruyu yapsak ve iki kişinin kombinesini bu maç için alsak stada giriş yapıp maçı izleyebilir miyiz? Ya da passolig'e hiç bulaşmamış iki kişi için bu maçı izlemenin en kolay yolları neler olabilir?
Öptüm.
Şimdi başvuruyu yapsak ve iki kişinin kombinesini bu maç için alsak stada giriş yapıp maçı izleyebilir miyiz? Ya da passolig'e hiç bulaşmamış iki kişi için bu maçı izlemenin en kolay yolları neler olabilir?
Öptüm.
Çeliktepe'de eve çıkan bi arkadaşım için ikinci el beyaz eşya bakıyoruz. Koltuk takımı, yatak odası vs. var gibi şu an fakat buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, ocak, tv vb. şeyler lazım.
Ankara'da itfaiye meydanı diye bir yer vardı mesela, yol boyu spotçular ve ikinci elcilerle dolu olurdu. İstanbul'da 4. Levent'e yakın bölgelerde bu tarz ikinci el ya da sıfır spot satan yerler var mı?
teşekkürler şimdiden.
Ankara'da itfaiye meydanı diye bir yer vardı mesela, yol boyu spotçular ve ikinci elcilerle dolu olurdu. İstanbul'da 4. Levent'e yakın bölgelerde bu tarz ikinci el ya da sıfır spot satan yerler var mı?
teşekkürler şimdiden.
Çanakkale'ye bir yolculuk yapacağım. Fakat yine lodos muhabbeti başladığı için karşıma çıkabilecek erteleme-iptal muhabbetleri ve bol bol zamanımın olması gibi bir durum da olunca uçaktan vazgeçtim. Ayrıca bu bahaneyle deniz kokusu da almak istiyorum biraz.
İki seçeneğim var:
ya otobüse binip akarı kokarı olmadan 5.5 saatte tekirdağ - kilitbahir - vapurla Çanakkale yapacağım, ya da yine vapurla Bandırma'ya gidip Bandırma'dan otobüsle Çanakkale yapacağım. İkinci seçenek daha çok deniz içerdiği için hoşuma gitti. Siz olsanız hangisini seçerdiniz?
İki seçeneğim var:
ya otobüse binip akarı kokarı olmadan 5.5 saatte tekirdağ - kilitbahir - vapurla Çanakkale yapacağım, ya da yine vapurla Bandırma'ya gidip Bandırma'dan otobüsle Çanakkale yapacağım. İkinci seçenek daha çok deniz içerdiği için hoşuma gitti. Siz olsanız hangisini seçerdiniz?
Merhaba,
Ekim 2014 tarihinde aracımı sattım. HGS etiketin üzerinde kaldı öyle.
Dün bi ceza makbuzu geldi, Aralık 2014 içinde 10 kere ve toplamnda 58.5 TL olacak şekilde HGS ihlali yapılmış. HGS cezaları 10 katı olduğu için ceza olmuş 585 TL.
Ruhsat o tarihlerde benim adıma olmamasına rağmen ceza bana geldi. PTT'yi arıyorum sürekli "yoğunluk var" uyarısı veriyor. Buradan işi bilenler daha hızlı cevap verecektir muhtemelen. HGS'nin benim adıma olması cezayı direkt bana mı kilitler?
Bu arada, e-devlet üzerinden kara yolları ve emniyet müdürlüğü kısımlarından arama yaptım üzerime kayıtlı bir ceza çıkmadı. Ne yapmak lazım şimdi?
Ekim 2014 tarihinde aracımı sattım. HGS etiketin üzerinde kaldı öyle.
Dün bi ceza makbuzu geldi, Aralık 2014 içinde 10 kere ve toplamnda 58.5 TL olacak şekilde HGS ihlali yapılmış. HGS cezaları 10 katı olduğu için ceza olmuş 585 TL.
Ruhsat o tarihlerde benim adıma olmamasına rağmen ceza bana geldi. PTT'yi arıyorum sürekli "yoğunluk var" uyarısı veriyor. Buradan işi bilenler daha hızlı cevap verecektir muhtemelen. HGS'nin benim adıma olması cezayı direkt bana mı kilitler?
Bu arada, e-devlet üzerinden kara yolları ve emniyet müdürlüğü kısımlarından arama yaptım üzerime kayıtlı bir ceza çıkmadı. Ne yapmak lazım şimdi?
İyi günler üstatlar,
Şimdi diyelim elimizde bir belge var, altında da firmanın damgası var. VKN'si ya da sahibinin TC numarasını şu ekranda:
intvd.gib.gov.tr
sorguladığımız zaman karşımıza hiçbir şey çıkmıyorsa "bu numaralı şahıs mükellef değildir" gibi bir uyarı alıyorsak bu firmanın vergi levhası yoktur diyebilir miyiz? Yani firmanın gerçekten var olmadığı kanaatine ulaşabilir miyiz?
Yoksa bu ekran e-vergi levhası olduğu için elektroniğe geçiş yapmamış da olabilir mi bu firma? Yani aslında vergi levhası vardır fakat elektronik olmadığı için burada görünmüyordur denebilir mi?
Tüm bunların dışında; elimizde VKN'si ya da TC'si olan bir firmanın gerçekten var olduğunu sorgulayabileceğimiz başka bir ekran, platform vs. var mıdır? Ticari Sicil Gazetesi uygun olur mu bu durum için?
Logo tasarlamak beleş, damga bastırmak 3 kuruş para. Bir firma ile ilgili elimdeki belgenin (örneğin maaş yazısı) evde yaratılmış olmadığını nasıl anlarım kısacası?
Şimdi diyelim elimizde bir belge var, altında da firmanın damgası var. VKN'si ya da sahibinin TC numarasını şu ekranda:
intvd.gib.gov.tr
sorguladığımız zaman karşımıza hiçbir şey çıkmıyorsa "bu numaralı şahıs mükellef değildir" gibi bir uyarı alıyorsak bu firmanın vergi levhası yoktur diyebilir miyiz? Yani firmanın gerçekten var olmadığı kanaatine ulaşabilir miyiz?
Yoksa bu ekran e-vergi levhası olduğu için elektroniğe geçiş yapmamış da olabilir mi bu firma? Yani aslında vergi levhası vardır fakat elektronik olmadığı için burada görünmüyordur denebilir mi?
Tüm bunların dışında; elimizde VKN'si ya da TC'si olan bir firmanın gerçekten var olduğunu sorgulayabileceğimiz başka bir ekran, platform vs. var mıdır? Ticari Sicil Gazetesi uygun olur mu bu durum için?
Logo tasarlamak beleş, damga bastırmak 3 kuruş para. Bir firma ile ilgili elimdeki belgenin (örneğin maaş yazısı) evde yaratılmış olmadığını nasıl anlarım kısacası?
Merhaba,
Bazen bazı radyolarda (hangileri olduğunu bilmiyorum) 4-5 tane yabancı hit şarkının iç içe geçmiş remixleri çalıyor, işte ne biliyim bşalıyor get lucky'den, 30 saniye sonra başka şarkıya atlıyor, sonra onun ikisini karıştırıyor yandan üçüncüyü veriyor falan böyle böyle mixler, tahminimce 8-10 dakika sürüyordur toplamda.
İşte bu şarkıları hangi radyo çalıyordu? Ben nereden bulabilirim?
Özellikle Rihanna'nın Disturbia'sını da içeren bir mix vardı acayip hoşuma gitmişti. Diğerlerini de bulup biriktirmek sonra da dinlemek istiyorum.
Bazen bazı radyolarda (hangileri olduğunu bilmiyorum) 4-5 tane yabancı hit şarkının iç içe geçmiş remixleri çalıyor, işte ne biliyim bşalıyor get lucky'den, 30 saniye sonra başka şarkıya atlıyor, sonra onun ikisini karıştırıyor yandan üçüncüyü veriyor falan böyle böyle mixler, tahminimce 8-10 dakika sürüyordur toplamda.
İşte bu şarkıları hangi radyo çalıyordu? Ben nereden bulabilirim?
Özellikle Rihanna'nın Disturbia'sını da içeren bir mix vardı acayip hoşuma gitmişti. Diğerlerini de bulup biriktirmek sonra da dinlemek istiyorum.
Yazdığım raporun sonunda bir cümleyi çevirirken resmen patladım. Bir türlü yaratamıyorum:
"Şube Müdürü Yetkisinde Limit Tahsis Edilemeyecek Firmaların Şube Müdürü Yetkisinde Kredilendirilmesi"
forum ergenleri gibi oldu ama gerçekten çok acil :(
"Şube Müdürü Yetkisinde Limit Tahsis Edilemeyecek Firmaların Şube Müdürü Yetkisinde Kredilendirilmesi"
forum ergenleri gibi oldu ama gerçekten çok acil :(
Merhaba, arkadaşımla bir iddiaya girdik.
Benim bildiğim, mesela GS ya da BJK, FB, fark etmez, atıyorum Antep deplasmanına, Antalya deplasmanına giderken bildiğimiz THY ya da Pegasus uçaklarını mı kullanıyorlar? Yoksa her klübün kiraladığı (hiç sanmıyorum) bir uçak mı var?
Avrupa deplasmanı yine neyse de, yurtiçi deplasmanlarına uçağın belli bir bölümünü ayırtıp tarifeliyle gidiyorlardır diye düşünmüştüm ben. Arkadaş ise uçak kiralandığını iddia ediyor.
PS: İşin ucunda sağlam yemek var.
Benim bildiğim, mesela GS ya da BJK, FB, fark etmez, atıyorum Antep deplasmanına, Antalya deplasmanına giderken bildiğimiz THY ya da Pegasus uçaklarını mı kullanıyorlar? Yoksa her klübün kiraladığı (hiç sanmıyorum) bir uçak mı var?
Avrupa deplasmanı yine neyse de, yurtiçi deplasmanlarına uçağın belli bir bölümünü ayırtıp tarifeliyle gidiyorlardır diye düşünmüştüm ben. Arkadaş ise uçak kiralandığını iddia ediyor.
PS: İşin ucunda sağlam yemek var.
Bu zamana kadar öteledim ama yok, olmuyor.
Babam öldüğünden beri kız kardeşim ve annemle bir başımızayız. Zar zor Ankara'ya getirdim onları ve yanıma aldım.
Okulum bitti, iş başvurusu yaptım, sınavlarını kazandım ve teklif alıp imzaladım.
Banka müfettişi olacağım. İçimdeki sıkıntıyı hep erteledim, yok saydım.
Dün uçağın kapısından geri döndüm ağlaya ağlaya. Koca adam, milletin bakışları arasında yıkıldım resmen. Yapamadım. Hem uçaktan salakça korktuğum için hem uğruna öleceğim iki kişiyi bırakıp gidemediğim için yapamadım.
Bugün "neden gelmediniz?" diye aradılar, yarın sabaha kadar süre verdiler.
Kararsızlıkların içinde boğuluyorum. Ailem her şeyim, onları bırakamıyorum, İstanbul'u sevmiyorum, tutunamayacağımı düşünüyorum.
Ankara'da hep sevdiğim ve kendimi sorumlu gördüğüm insanlar. Ama burada da iş yok. Kariyeri yakıp çöpe atma pahasına ne idüğü belirsiz iş yapılır mı?
Akşama kadar düşüneyim diyorum. Nefes alamıyorum artık. Şu işsiz zamanlarda, 26 yaşımda böyle bir işi çöpe atmak ve "ya başka iş bulamazsam?" endişesi taşımak bir yandan, sevdiğim her şeyi bırakıp mutsuzluktan kafama sıkacağım bir hayatı mı seçmeli?
26 yaşında askere gitmemiş iyi okullu bir iktisat mezunu Ankara'da hiç mi iş bulamaz kendine göre? Mutlaka sürünmeli işler mi yapmalı?
Yoruldum. İki gündür nefes alamamaktan, yemek yiyememekten yoruldum.
Hayatım hep böyleydi. Geçmişi hep diğer insanlardan kat kat fazla özledim. Bir şehirden koparlen hep zorlandım. Hep çok duygusal yaklaştım konulara, hep sarsıldım. Değer verdiklerimi kaybemekten korktum sürekli. Psikolojik bir sorunum olduğu belli, bu anksiyete durumları, mutsuzluk seansları normal olmamalı..
Belki bir akıl veren, çek git diyen, koyarım kariyere kal sevdiklerinle diyen olur mu?
Babam öldüğünden beri kız kardeşim ve annemle bir başımızayız. Zar zor Ankara'ya getirdim onları ve yanıma aldım.
Okulum bitti, iş başvurusu yaptım, sınavlarını kazandım ve teklif alıp imzaladım.
Banka müfettişi olacağım. İçimdeki sıkıntıyı hep erteledim, yok saydım.
Dün uçağın kapısından geri döndüm ağlaya ağlaya. Koca adam, milletin bakışları arasında yıkıldım resmen. Yapamadım. Hem uçaktan salakça korktuğum için hem uğruna öleceğim iki kişiyi bırakıp gidemediğim için yapamadım.
Bugün "neden gelmediniz?" diye aradılar, yarın sabaha kadar süre verdiler.
Kararsızlıkların içinde boğuluyorum. Ailem her şeyim, onları bırakamıyorum, İstanbul'u sevmiyorum, tutunamayacağımı düşünüyorum.
Ankara'da hep sevdiğim ve kendimi sorumlu gördüğüm insanlar. Ama burada da iş yok. Kariyeri yakıp çöpe atma pahasına ne idüğü belirsiz iş yapılır mı?
Akşama kadar düşüneyim diyorum. Nefes alamıyorum artık. Şu işsiz zamanlarda, 26 yaşımda böyle bir işi çöpe atmak ve "ya başka iş bulamazsam?" endişesi taşımak bir yandan, sevdiğim her şeyi bırakıp mutsuzluktan kafama sıkacağım bir hayatı mı seçmeli?
26 yaşında askere gitmemiş iyi okullu bir iktisat mezunu Ankara'da hiç mi iş bulamaz kendine göre? Mutlaka sürünmeli işler mi yapmalı?
Yoruldum. İki gündür nefes alamamaktan, yemek yiyememekten yoruldum.
Hayatım hep böyleydi. Geçmişi hep diğer insanlardan kat kat fazla özledim. Bir şehirden koparlen hep zorlandım. Hep çok duygusal yaklaştım konulara, hep sarsıldım. Değer verdiklerimi kaybemekten korktum sürekli. Psikolojik bir sorunum olduğu belli, bu anksiyete durumları, mutsuzluk seansları normal olmamalı..
Belki bir akıl veren, çek git diyen, koyarım kariyere kal sevdiklerinle diyen olur mu?
Merhaba,
Windows 8.1 x64 kullanıyorum.
Elimde bir program var. Install.exe ile yüklemeye çalışınca "Bu uygulama bilgisayarınızda çalışamıyor. Bilgisayarınıza uygun bir sürüm bulmak için yazılım yayıncınızla konuşun." şeklinde bir hata alıyorum.
Program muhtemelen 99-2000, hatta bir ihtimal Win98 zamanından kalma olabilir. Emin değilim. (Değiştirme tarihi kısmında 23.11.1998 yazıyor)
Bu programı kendi bilgisayarımda çalıştırmanın tek yolu Sanal Makine denen programlardan kurmak mı? Ya da şu yazılarda anlatılan şeyler tam olarak benim aradığım şey mi: shiftdelete.net
www.chip.com.tr
Eğer sanal makine gerekiyorsa tavsiyeniz hangisidir?
NOT: Uyumluluk modlarını denedim, işe yaramadı.
Windows 8.1 x64 kullanıyorum.
Elimde bir program var. Install.exe ile yüklemeye çalışınca "Bu uygulama bilgisayarınızda çalışamıyor. Bilgisayarınıza uygun bir sürüm bulmak için yazılım yayıncınızla konuşun." şeklinde bir hata alıyorum.
Program muhtemelen 99-2000, hatta bir ihtimal Win98 zamanından kalma olabilir. Emin değilim. (Değiştirme tarihi kısmında 23.11.1998 yazıyor)
Bu programı kendi bilgisayarımda çalıştırmanın tek yolu Sanal Makine denen programlardan kurmak mı? Ya da şu yazılarda anlatılan şeyler tam olarak benim aradığım şey mi: shiftdelete.net
www.chip.com.tr
Eğer sanal makine gerekiyorsa tavsiyeniz hangisidir?
NOT: Uyumluluk modlarını denedim, işe yaramadı.
Böyle adaya düşmeli adada yaşamalı güzel grafikli falan oyun var mı bildiğiniz?
Don't Starve baya sardı da tam olarak benim bahsettiğim bu değil. Biraz daha güzel grafikli, adalı vahşi yaşamlı falan bir oyun arıyorum.
Don't Starve baya sardı da tam olarak benim bahsettiğim bu değil. Biraz daha güzel grafikli, adalı vahşi yaşamlı falan bir oyun arıyorum.
Türkiye'de önü oldukça açık bir pozisyonda çalıştığınızı düşünelim. Önü açık derken CEO olmaktan bahsetmiyorum da, güzel bir kariyer "yeterli" seviyesinden daha yüksek bir geliri kastediyorum.
İmkan olsa bu yükselme ihtimalini, geleceği bir kenara bırakıp çok daha "sıradan" bir iş yaparak, borca girmeden, kendi kendine gayet rahat yetecek şekilde çalışmak için Avrupa'ya, ABD'ye falan taşınmayı düşünür müsünüz? Sebeplerini de yazarsanız sevinirim..
İmkan olsa bu yükselme ihtimalini, geleceği bir kenara bırakıp çok daha "sıradan" bir iş yaparak, borca girmeden, kendi kendine gayet rahat yetecek şekilde çalışmak için Avrupa'ya, ABD'ye falan taşınmayı düşünür müsünüz? Sebeplerini de yazarsanız sevinirim..
Sevgili duyuru ahalisi, yarın günlerdir beklediğim çok çok önemli bir iş görüşmem var ve zaten sabahtan beri tam 15 kez hapşurmanın + baş ağrısının derdini çekerken bir de dudağımın sol alt köşesinde henüz küçük kabarcıklar halinde olan bir uçuk teşebbüsü belirdi. Ya grip belirtisi ya da hapşurmadan bağımsız bir stres uçuğu, bilemedim.
Yılanın başını küçükken ezmek gerekeceği için elimdeki seçeneklerden hangisini kullansam diye siz hipokratlara sormak isterim.
oksijenli su ve pamuk ile bölgeye 2-3 dakika baskı uyguladım bi rahatlama oldu gibi. şu an ikinci bir saldırı için elimde şunlar var;
daha fazla oksijenli su
terramycin
batticon
aseton
ocak ve tahta kaşık
fucidin
fucicort
taha akyol
fm 2015
uçuk kremim yok. zaten olsa da işe yaramıyor. yarına kadar geçirecek bir mucize lazım bana.
Yılanın başını küçükken ezmek gerekeceği için elimdeki seçeneklerden hangisini kullansam diye siz hipokratlara sormak isterim.
oksijenli su ve pamuk ile bölgeye 2-3 dakika baskı uyguladım bi rahatlama oldu gibi. şu an ikinci bir saldırı için elimde şunlar var;
daha fazla oksijenli su
terramycin
batticon
aseton
ocak ve tahta kaşık
fucidin
fucicort
taha akyol
fm 2015
uçuk kremim yok. zaten olsa da işe yaramıyor. yarına kadar geçirecek bir mucize lazım bana.
2-3 ay iktisat çalışıp zaten takip ettiğim ekonomik gündemle beraber alanımda daha yeterli hale geldim.
TOEFL'a girdim, gerekli puanı aldım.
Daha sonra büyük bir bankanın müfettişlik sınavına girdim. Sınavı geçtim.
Sınav sonrası bir envanter gönderdiler. "Arkadaşlar arasında liderlik yapan genelde ben olurum" tarzı cümleler var, "doğru" "çok doğru" "yanlış" falan işaretliyorsunuz. Doldurdum, "lider ruhlusunuz, sayılarla aranız iyi" falan güzel şeyler söyleyen bi rapor geldi.
Ve bugün aynı bankadan "süreciniz olumsuz sonuçlanmıştır" maili aldım.
Bu envanterlere oldum olası inanmam. Evde, laptop başında, gerçeklikten uzak cevaplar verebileceğimiz bir "anket" ile bir banka beni "müfettişliğe layık" görmedi. Ekonomik soruları cevaplandırmama, istediği yabancı dil belgelerini iletmeme rağmen mülakata bile çağırmadan, envanter sonucu eledi.
Ben mi abartıyorum yoksa bu gerçekten çok çok aptal bir yöntem değil mi? İnsanlar hayallerini bu işlere bağlıyor ve böyle saçma bir yöntem ile, hiçbir yeterliliği adam gibi test edilmeden eleniyor.
Adam gibi bir iş için daha ne yapmamız lazım? İlla güce tapıp yolumuzu bulmamız mı gerekiyor?
TOEFL'a girdim, gerekli puanı aldım.
Daha sonra büyük bir bankanın müfettişlik sınavına girdim. Sınavı geçtim.
Sınav sonrası bir envanter gönderdiler. "Arkadaşlar arasında liderlik yapan genelde ben olurum" tarzı cümleler var, "doğru" "çok doğru" "yanlış" falan işaretliyorsunuz. Doldurdum, "lider ruhlusunuz, sayılarla aranız iyi" falan güzel şeyler söyleyen bi rapor geldi.
Ve bugün aynı bankadan "süreciniz olumsuz sonuçlanmıştır" maili aldım.
Bu envanterlere oldum olası inanmam. Evde, laptop başında, gerçeklikten uzak cevaplar verebileceğimiz bir "anket" ile bir banka beni "müfettişliğe layık" görmedi. Ekonomik soruları cevaplandırmama, istediği yabancı dil belgelerini iletmeme rağmen mülakata bile çağırmadan, envanter sonucu eledi.
Ben mi abartıyorum yoksa bu gerçekten çok çok aptal bir yöntem değil mi? İnsanlar hayallerini bu işlere bağlıyor ve böyle saçma bir yöntem ile, hiçbir yeterliliği adam gibi test edilmeden eleniyor.
Adam gibi bir iş için daha ne yapmamız lazım? İlla güce tapıp yolumuzu bulmamız mı gerekiyor?
Durum şöyle;
-iki gündür yaşadığım baş ağrısını buraya yazdım, çok değil 2-3 kişi "nöroloğa bir sorun" dedi. Tahmin edin ne yaptım? Google'a "beyin tümörü belirtileri" yazdım ve her şey böyle başladı.
-Belirtilerin de hiçbiri tutmuyor, tek ortak nokta baş ağrısı, o da ıslak saçla çıktığım için bile olabilir ONA RAĞMEN demin kendimi şunları düşünürken buldum; beyin ameliyatına girmeden önce annemle nasıl vedalaşırım? Beyin ameliyatı sonrası riskler neler? ÖLÜRKEN bir şey hissediliyor mu?
Sonra "napıyorum ben ya?" deyip yürüyüşe çıktım biraz.
10-15 gündür kısa yürüyüşler hariç evden dışarı çıkmıyorum, çok önemli bir şeye hazırlandığım için tüm günümü ona harcıyorum ve böyle bir tempoya hiç alışkın değilim. Doğal olarak sosyal aktivite de sıfır neredeyse. Arada bir maç arkadaşlarla izliyorum, o kadar. Bunların yanında, inanılmaz bir stres altındayım hazırlandığım şeyin negatif sonuçlanma ihtimali sebebiyle. Muhtemelen bu durum psikolojimi alt üst ediyor ve yukarıdaki manyaklıkları tetikliyor.
Son 2-3 gündür bunların dışında sürekli bir OLUMSUZ DÜŞÜNCELER silsilesi hakim olmaya başladı. HEP ama HEP kötü şeyleri düşünüyorum, aklımdan atamıyorum. Şu an bile "psikolojik bir rahatsızlığım var işte :((" modundayım. Babamı 7 yıl önce kaybettim, en ufak bir stres durumunda hemen "Ya annem ölürse" fikri aklımda dolanıyor.
İşin garip tarafı at gibi sağlıklı olduğumu da biliyorum. Ne zaman kendimi bıraksam böyle aptal düşünceler beynimi dolduruyor. İlaç kullanmak falan da istemiyorum çünkü bu durumu çok ciddiye alıp gerçekten hastalığa çevireceğimden falan korkuyorum.
Dönem dönem oluyordu böyle de, 10 gün önce hiçbiri yoktu işte. Ne zaman bu "ve kapanıp hazırlanayım" muhabbeti başladı, şiraze kaydı işte.
Buna OKB mi denir, panik atak mı denir, ne denir bilmiyorum. Aslında tam soru da sayılmaz bu yazdığım da biraz daha "içini dökme" diyelim.
-iki gündür yaşadığım baş ağrısını buraya yazdım, çok değil 2-3 kişi "nöroloğa bir sorun" dedi. Tahmin edin ne yaptım? Google'a "beyin tümörü belirtileri" yazdım ve her şey böyle başladı.
-Belirtilerin de hiçbiri tutmuyor, tek ortak nokta baş ağrısı, o da ıslak saçla çıktığım için bile olabilir ONA RAĞMEN demin kendimi şunları düşünürken buldum; beyin ameliyatına girmeden önce annemle nasıl vedalaşırım? Beyin ameliyatı sonrası riskler neler? ÖLÜRKEN bir şey hissediliyor mu?
Sonra "napıyorum ben ya?" deyip yürüyüşe çıktım biraz.
10-15 gündür kısa yürüyüşler hariç evden dışarı çıkmıyorum, çok önemli bir şeye hazırlandığım için tüm günümü ona harcıyorum ve böyle bir tempoya hiç alışkın değilim. Doğal olarak sosyal aktivite de sıfır neredeyse. Arada bir maç arkadaşlarla izliyorum, o kadar. Bunların yanında, inanılmaz bir stres altındayım hazırlandığım şeyin negatif sonuçlanma ihtimali sebebiyle. Muhtemelen bu durum psikolojimi alt üst ediyor ve yukarıdaki manyaklıkları tetikliyor.
Son 2-3 gündür bunların dışında sürekli bir OLUMSUZ DÜŞÜNCELER silsilesi hakim olmaya başladı. HEP ama HEP kötü şeyleri düşünüyorum, aklımdan atamıyorum. Şu an bile "psikolojik bir rahatsızlığım var işte :((" modundayım. Babamı 7 yıl önce kaybettim, en ufak bir stres durumunda hemen "Ya annem ölürse" fikri aklımda dolanıyor.
İşin garip tarafı at gibi sağlıklı olduğumu da biliyorum. Ne zaman kendimi bıraksam böyle aptal düşünceler beynimi dolduruyor. İlaç kullanmak falan da istemiyorum çünkü bu durumu çok ciddiye alıp gerçekten hastalığa çevireceğimden falan korkuyorum.
Dönem dönem oluyordu böyle de, 10 gün önce hiçbiri yoktu işte. Ne zaman bu "ve kapanıp hazırlanayım" muhabbeti başladı, şiraze kaydı işte.
Buna OKB mi denir, panik atak mı denir, ne denir bilmiyorum. Aslında tam soru da sayılmaz bu yazdığım da biraz daha "içini dökme" diyelim.
şu an arkadaşlarla oturuyoruz, eşcinsel bir arkadaş (1 saat önce tanıştım kendisiyle) galiba bana yürüyor.
heteroseksüel olduğumu anlayacağı şekilde muhabbet ediyorum şu kızla beni tanıştırsanıza vb.
bir taciz durumu yok da, sürekli bir övgüler falan, ne yapsam bilemedim yahu. Ben mi kuruntu ediyorum acaba, şuran çok güzel buran böyle şeklinde cümleler havada uçuşuyor. Hayır gülerek söylese falan neyse dicem, hayranlıkla söylüyor resmen. Sizce bir yazılma durumu var mı?
Çekip uyarsam kırılır mı?
İlk başta güldüm müldüm de sonu gelmiyo bir türlü böyle de olmaz ki, sabaha kadar bu evde oturucaz sürekli aynı devam etmesin bu muhabbet.
heteroseksüel olduğumu anlayacağı şekilde muhabbet ediyorum şu kızla beni tanıştırsanıza vb.
bir taciz durumu yok da, sürekli bir övgüler falan, ne yapsam bilemedim yahu. Ben mi kuruntu ediyorum acaba, şuran çok güzel buran böyle şeklinde cümleler havada uçuşuyor. Hayır gülerek söylese falan neyse dicem, hayranlıkla söylüyor resmen. Sizce bir yazılma durumu var mı?
Çekip uyarsam kırılır mı?
İlk başta güldüm müldüm de sonu gelmiyo bir türlü böyle de olmaz ki, sabaha kadar bu evde oturucaz sürekli aynı devam etmesin bu muhabbet.
Tam olarak nasıl tarif edeyim bilemiyorum ama galiba ingilizce tabiri "Flicker" ya da "flashing" gibi bir şey.
Skyrim'i pencere modunda oynarken sorun yok, ancak full screen yapınca oyun çok hızlı bir şekilde gözlerimizi kırpıyormuş gibi yanıp sönüyor.
Videoya çekmek için Fraps ile açtım fakat ne hikmetse Fraps'in kaydettiği videoda o sıkıntı yok. Bildiğin cillop gibi görüntü.
Bu da bana sorunun çözünürlükten kaynaklanmış olabileceğini düşündürdü. Ama ne denedimse düzeltemedim duyuru sakinleri, bi yardım edin.
Skyrim'i pencere modunda oynarken sorun yok, ancak full screen yapınca oyun çok hızlı bir şekilde gözlerimizi kırpıyormuş gibi yanıp sönüyor.
Videoya çekmek için Fraps ile açtım fakat ne hikmetse Fraps'in kaydettiği videoda o sıkıntı yok. Bildiğin cillop gibi görüntü.
Bu da bana sorunun çözünürlükten kaynaklanmış olabileceğini düşündürdü. Ama ne denedimse düzeltemedim duyuru sakinleri, bi yardım edin.
Merhaba,
TOEFL'dan 85-90 gibi bir puan almam gerek fakat tahminimce şu an 70-75 civarındayım seviye olarak. Bu konu ile ilgili iki sorum var.
- İnternetten veya kitaptan kendi kendime çalışarak hazırlanma imkanım var mı? Kesinlikle kursa mı gitmek gerekiyor?
- Kurs lazım diyosanız Ankara'da Akın'dan daha iyi fiyat/performans olarak Akın ile boy ölçüşecek nereler vardır?
- Sınava başvuru prosedürü nasıl olur?
- Tecrübeli arkadaşlardan tavsiye verecek olan var mı? "Şöyle sorarlar buna çalış, bu önemli şeklinde..
Teşekkürler.
TOEFL'dan 85-90 gibi bir puan almam gerek fakat tahminimce şu an 70-75 civarındayım seviye olarak. Bu konu ile ilgili iki sorum var.
- İnternetten veya kitaptan kendi kendime çalışarak hazırlanma imkanım var mı? Kesinlikle kursa mı gitmek gerekiyor?
- Kurs lazım diyosanız Ankara'da Akın'dan daha iyi fiyat/performans olarak Akın ile boy ölçüşecek nereler vardır?
- Sınava başvuru prosedürü nasıl olur?
- Tecrübeli arkadaşlardan tavsiye verecek olan var mı? "Şöyle sorarlar buna çalış, bu önemli şeklinde..
Teşekkürler.
Sadece benim mi gözüme çarpıyor?
En son trans bireyi içeri almayan hamamcı hakkındaki başlığın altında okudum. Bakıyorum, "ibne açılımı yapacaklar herhalde" "ne desem homofobik dersiniz ibneler, hamamcı haklı" tarzı entryler en çok favorilenenlerden olmuş.
Aynı şeyi bir kaç gün önce içinde "Kürt" kelimesi bulunan bir başlıkta görmüştüm. Bir ırka yönelik açıkça hakaret içeren her entry favorilenme rekoru kırmış.
Tam dersi, daha terbiyeli, saygılı ve ayrımcılıktan uzak entryler ise kıyıda köşede.
Herkes farklı düşünebilir tabi ki, ama hakaret içeren, buram buram ırkçılık, yahudi-gayrimüslim düşmanlığı kokan entrylerin bu kadar alkış alması yeni bir şey mi? Eskiden de oluyordu da ben mi fark edemiyordum?
Yazar kadrosunda akp'ye olduğu kadar insan haklarına ve sola da karşı olan milliyetçi bir güruh mu hakim?
En son trans bireyi içeri almayan hamamcı hakkındaki başlığın altında okudum. Bakıyorum, "ibne açılımı yapacaklar herhalde" "ne desem homofobik dersiniz ibneler, hamamcı haklı" tarzı entryler en çok favorilenenlerden olmuş.
Aynı şeyi bir kaç gün önce içinde "Kürt" kelimesi bulunan bir başlıkta görmüştüm. Bir ırka yönelik açıkça hakaret içeren her entry favorilenme rekoru kırmış.
Tam dersi, daha terbiyeli, saygılı ve ayrımcılıktan uzak entryler ise kıyıda köşede.
Herkes farklı düşünebilir tabi ki, ama hakaret içeren, buram buram ırkçılık, yahudi-gayrimüslim düşmanlığı kokan entrylerin bu kadar alkış alması yeni bir şey mi? Eskiden de oluyordu da ben mi fark edemiyordum?
Yazar kadrosunda akp'ye olduğu kadar insan haklarına ve sola da karşı olan milliyetçi bir güruh mu hakim?
www.boyundiski.com
Şu ürünü sipariş vermiş annem boyun ağrıları içinü,hangi akla hizmetse, geldi bugün, boynunuza takıp hava pompalıyorsunuz boynunuzu dik tutarak yukarı kaldırarak, esneterek falan rahatlatıyor(muş)
bi denedim de fena hissettirmedi ama korktum da omurları bu kadar esnemeye zorlamak falan sıkıntı yaratmasın? onay monay da göremedim.
Şu ürünü sipariş vermiş annem boyun ağrıları içinü,hangi akla hizmetse, geldi bugün, boynunuza takıp hava pompalıyorsunuz boynunuzu dik tutarak yukarı kaldırarak, esneterek falan rahatlatıyor(muş)
bi denedim de fena hissettirmedi ama korktum da omurları bu kadar esnemeye zorlamak falan sıkıntı yaratmasın? onay monay da göremedim.
aslında soru başlıkta. sözlüğe de entry olarak girdim ama bir de buradan tüm hikayeyi yazayım.
25 aralık 2014 tarihinde ankara'da ali haydar yelekleri ile izmir cad. girişindeki üst geçidin oradan yılbaşı bileti satın almak için durdum.
bir tane bilet seçtim, parasını ödedim sonra arkasına baktım son rakamı sıfır. diğer üç biletimin içinde de son rakamı sıfır olan iki adet bilet olduğu için "dur ben bunu değiştireyim dört biletin 3 tanesinin sonu sıfır oldu farklı bir şey alayım" dedim.
bilet satışı yapan kirli sakallı genç kardeşim bana "abi o senin kısmetin aldın bence değiştirme" dediyse de mal gibi son rakamı aynı olan üç adet biletim olmasın diye o bileti verdim, farklı bir bilet aldım. bilet satan arkadaş da "abi yanlış yaptın bak sayıları tut aklında ona bişeyler çıkar kesin abi" deyip hızlıca rakamları sayınca "tamam son 3 rakamı bile tutsa gelip sana yemek ısmarlicam" diye artistliğimi çekip "hatta abi sana da ısmarlicam" diye nazaran daha yaşlı diğer abime de laf atıp telefonumun not defteri kısmına son 3 sayıyı kaydettim. aslında tüm sayıları kaydedecektim de o arada o bilet geri banda girdi sayıları göremedim vs. her neyse, sonra unuttum gitti tabi. bugün biletleri kontrol ederken aklıma geldi son rakamı sıfır görünce, açtım notlara baktım 160 diye kaydetmişim o son 3 sayıyı.
malum çıkan sayılar 2692160. acilen ankara'da tutan biletin ali haydar'dan alınmadığını öğrenip rahatlamam gerek. internette aradım aradım bulamadım çıkan bayileri sözlük. kızılay'a uğradığımda bileti aldığım yere de uğradım haliyle stant orada yoktu. ne zaman açıklanır bu bayiler, açıklandıysa nerede bulunur?
25 aralık 2014 tarihinde ankara'da ali haydar yelekleri ile izmir cad. girişindeki üst geçidin oradan yılbaşı bileti satın almak için durdum.
bir tane bilet seçtim, parasını ödedim sonra arkasına baktım son rakamı sıfır. diğer üç biletimin içinde de son rakamı sıfır olan iki adet bilet olduğu için "dur ben bunu değiştireyim dört biletin 3 tanesinin sonu sıfır oldu farklı bir şey alayım" dedim.
bilet satışı yapan kirli sakallı genç kardeşim bana "abi o senin kısmetin aldın bence değiştirme" dediyse de mal gibi son rakamı aynı olan üç adet biletim olmasın diye o bileti verdim, farklı bir bilet aldım. bilet satan arkadaş da "abi yanlış yaptın bak sayıları tut aklında ona bişeyler çıkar kesin abi" deyip hızlıca rakamları sayınca "tamam son 3 rakamı bile tutsa gelip sana yemek ısmarlicam" diye artistliğimi çekip "hatta abi sana da ısmarlicam" diye nazaran daha yaşlı diğer abime de laf atıp telefonumun not defteri kısmına son 3 sayıyı kaydettim. aslında tüm sayıları kaydedecektim de o arada o bilet geri banda girdi sayıları göremedim vs. her neyse, sonra unuttum gitti tabi. bugün biletleri kontrol ederken aklıma geldi son rakamı sıfır görünce, açtım notlara baktım 160 diye kaydetmişim o son 3 sayıyı.
malum çıkan sayılar 2692160. acilen ankara'da tutan biletin ali haydar'dan alınmadığını öğrenip rahatlamam gerek. internette aradım aradım bulamadım çıkan bayileri sözlük. kızılay'a uğradığımda bileti aldığım yere de uğradım haliyle stant orada yoktu. ne zaman açıklanır bu bayiler, açıklandıysa nerede bulunur?
Sevgili hipokratlar,
Tırnak yeme alışkanlığım olmamasına rağmen sağ el baş parmağımın ucu görünen derisini çektim. fakat deri kopmadı, tırnağın başladığı yere kadar kalkmaya devam etti ve en sonda koptu. Acıdı ama çok kafaya takmadım.
3 gün sonra bölge şişmeye ve zonklamaya başladı, tırnak batması sanıp doktora gittim.
doktor direkt "enfeksiyon kapmış bu" dedi ve enfekte bölgeye bir iğne sapladı. harbiden de içinden iltihap çıktı sıktıkça. bu arada acıdan bilincimi kaybetmek üzere olduğumu da ekleyeyim.
augmentin (1000mg) yazıp eve yolladı.
bu akşam 4. augmentini içtim. ne şişlikte ne sızlamada en ufak bir azalma yok.
yarın sabah insulin iğnesi tarzı ince bir şırınga ile burayı delsem, sivilce sıkar gibi iltihapı çıkarsam, sonra hem augmentin'i kullanmaya devam edip hem de thiociline ya da stafine pomad falan sürsem? iyileşme hızlanır mı?
ya da sadece augmentin'e devam etsem daha ne kadar sürer etki etmesi?
canım çok yanıyor aq.
edit: fotoğraf ekledim. uç bölge full enfekte.
Tırnak yeme alışkanlığım olmamasına rağmen sağ el baş parmağımın ucu görünen derisini çektim. fakat deri kopmadı, tırnağın başladığı yere kadar kalkmaya devam etti ve en sonda koptu. Acıdı ama çok kafaya takmadım.
3 gün sonra bölge şişmeye ve zonklamaya başladı, tırnak batması sanıp doktora gittim.
doktor direkt "enfeksiyon kapmış bu" dedi ve enfekte bölgeye bir iğne sapladı. harbiden de içinden iltihap çıktı sıktıkça. bu arada acıdan bilincimi kaybetmek üzere olduğumu da ekleyeyim.
augmentin (1000mg) yazıp eve yolladı.
bu akşam 4. augmentini içtim. ne şişlikte ne sızlamada en ufak bir azalma yok.
yarın sabah insulin iğnesi tarzı ince bir şırınga ile burayı delsem, sivilce sıkar gibi iltihapı çıkarsam, sonra hem augmentin'i kullanmaya devam edip hem de thiociline ya da stafine pomad falan sürsem? iyileşme hızlanır mı?
ya da sadece augmentin'e devam etsem daha ne kadar sürer etki etmesi?
canım çok yanıyor aq.
edit: fotoğraf ekledim. uç bölge full enfekte.
bir adam bir kadını dövüyor diyelim, gördünüz ve ihbar ettiniz, polis de müdahale etti karakola çekti adamı.
orada polisin adamın ısrarı sonucu "şu numaradan arayıp ihbar ettiler" demesi gibi bir olasılık var mı? arkadaşlarım ihbar etmekten inanılmaz korkuyor, ve ikna edemiyorum bilgileriniz verilmez onlara diye, ihtimal vermiyorum ama ben mi yanlış biliyorum bu işi? öyle bir şey olabilir mi?
orada polisin adamın ısrarı sonucu "şu numaradan arayıp ihbar ettiler" demesi gibi bir olasılık var mı? arkadaşlarım ihbar etmekten inanılmaz korkuyor, ve ikna edemiyorum bilgileriniz verilmez onlara diye, ihtimal vermiyorum ama ben mi yanlış biliyorum bu işi? öyle bir şey olabilir mi?
merhaba romalılar,
iki hafta önce buradan kedimin ağız kokusu ile alakalı bir soru sormuştum, dişlerde çürük varmış kokunun nedeni oymuş, o çözüldü.
veteriner hanım dişte enfeksiyon olduğu için şu an çekemeyeceğini o yüzden antibiyotik kullanarak önce enfeksiyondan kurtulmamız gerektiğini söyledi ve bize 4 tane tam antibiyotik hap verdi. 8 gün boyunca her gün yarım tane kullanacağız.
yalnız şöyle bir durum var ki bizim kedi hiçbir şekilde alıştığı kuru mama dışında bir şey yemiyor. whiskas da dahil olmak üzere 2 günde 7'den fazla marka ve tavuk-somon-et çeşitli yaş mama denedim, hayvan açlıktan kıvranırken bile koklayıp dönüp arkasını gidiyor.
bu antibiyotikleri toz haline getirip mamanın içinde vermek dışında hayvana yedirme şansım yok, ama yaş mamayı da yemiyor, bugün son çare süte karıştırmayı denicem ama ondan da umutlu değilim.
başka bir yolu yöntemi var mıdır bu antibiyotikleri içirmenin?
iki hafta önce buradan kedimin ağız kokusu ile alakalı bir soru sormuştum, dişlerde çürük varmış kokunun nedeni oymuş, o çözüldü.
veteriner hanım dişte enfeksiyon olduğu için şu an çekemeyeceğini o yüzden antibiyotik kullanarak önce enfeksiyondan kurtulmamız gerektiğini söyledi ve bize 4 tane tam antibiyotik hap verdi. 8 gün boyunca her gün yarım tane kullanacağız.
yalnız şöyle bir durum var ki bizim kedi hiçbir şekilde alıştığı kuru mama dışında bir şey yemiyor. whiskas da dahil olmak üzere 2 günde 7'den fazla marka ve tavuk-somon-et çeşitli yaş mama denedim, hayvan açlıktan kıvranırken bile koklayıp dönüp arkasını gidiyor.
bu antibiyotikleri toz haline getirip mamanın içinde vermek dışında hayvana yedirme şansım yok, ama yaş mamayı da yemiyor, bugün son çare süte karıştırmayı denicem ama ondan da umutlu değilim.
başka bir yolu yöntemi var mıdır bu antibiyotikleri içirmenin?
Merhaba,
FM 15'i geçen gün satın aldım. Eski bilgisayarıma indirdim oynadım. Dün yeni bir laptop aldım, steam'i indirdim fakat Kütüphane'de FM 15 görünmüyor.
Steam'in websitesinden giriş yaptığımda "Bu oyun kütüphanenizde var" yazıyor, fakat steam'e girdiğinizde kütüphanede oyun yok. "Hemen Oyna" seçeneğini tıklıyorum hiçbir şey olmuyor.
Steam Code ile tekrardan aktifleştiremiyorum da "daha önce bu kodu kullandınız" gibi bir uyarı veriyor. Yani oyunu Steam kütüphanemde var sanıyor fakat yok, düzeltemiyorum bir türlü yeni makineye indiremedim.
Support ile uğraşmadan bilindik bir yolu yok mudur?
FM 15'i geçen gün satın aldım. Eski bilgisayarıma indirdim oynadım. Dün yeni bir laptop aldım, steam'i indirdim fakat Kütüphane'de FM 15 görünmüyor.
Steam'in websitesinden giriş yaptığımda "Bu oyun kütüphanenizde var" yazıyor, fakat steam'e girdiğinizde kütüphanede oyun yok. "Hemen Oyna" seçeneğini tıklıyorum hiçbir şey olmuyor.
Steam Code ile tekrardan aktifleştiremiyorum da "daha önce bu kodu kullandınız" gibi bir uyarı veriyor. Yani oyunu Steam kütüphanemde var sanıyor fakat yok, düzeltemiyorum bir türlü yeni makineye indiremedim.
Support ile uğraşmadan bilindik bir yolu yok mudur?
Merhaba,
1.5 yaşındaki kedim kendini yalayarak temizlediğinde etrafa anlatılmayacak kadar kötü bir koku yayılıyor. Öyle güçlü ki kucağımdan indiriyorum dayanamayıp.
iç parazit aşıları vs. yapılmış durumda fakat birkaç aydır durum değişmedi. Dişlerini inceledim sorun yok gibi (anladığım kadarıyla tabi ki) internette mamadan olabileceği yazıyor fakat maması da 2 yıldır kullandığımız mama.
illa veterinere mi götürmek lazım?
1.5 yaşındaki kedim kendini yalayarak temizlediğinde etrafa anlatılmayacak kadar kötü bir koku yayılıyor. Öyle güçlü ki kucağımdan indiriyorum dayanamayıp.
iç parazit aşıları vs. yapılmış durumda fakat birkaç aydır durum değişmedi. Dişlerini inceledim sorun yok gibi (anladığım kadarıyla tabi ki) internette mamadan olabileceği yazıyor fakat maması da 2 yıldır kullandığımız mama.
illa veterinere mi götürmek lazım?
merhaba sevgili romalılar
martin garrix diye bilinen veletin yarattığı animals isimli eser malumunuz. sorum şudur ki, bu tarz eserler hangi programlarla yaratılır. yani hangi programı indirip yaratıcılığımızı da katarsak belki bir dj afyok belki de dj_isyanqar_33 olabiliriz?
şaka bir yana, şarkı arasına dımtıs dımtıs veya apaçi melodiler sokma olayı değil de sıfırdan bu tarz müzikleri yaratma olayı program kullanarak evden mümkün müdür?
bazı örnekleri de yazayım;
ahzee - born again
NEW WORLD SOUND - FLUTE
dvbbs - tsunami
martin garrix diye bilinen veletin yarattığı animals isimli eser malumunuz. sorum şudur ki, bu tarz eserler hangi programlarla yaratılır. yani hangi programı indirip yaratıcılığımızı da katarsak belki bir dj afyok belki de dj_isyanqar_33 olabiliriz?
şaka bir yana, şarkı arasına dımtıs dımtıs veya apaçi melodiler sokma olayı değil de sıfırdan bu tarz müzikleri yaratma olayı program kullanarak evden mümkün müdür?
bazı örnekleri de yazayım;
ahzee - born again
NEW WORLD SOUND - FLUTE
dvbbs - tsunami
Romalılar,
Bir gayrimüslüm vatandaş düşünelim. Sağlam bir üniversiteden İngilizce İktisat mezunu olsun.
Bu arkadaş Hazine, Gümrük, SPK, BDDK, Merkez Bankası gibi toschaklı kurumlara girebilir mi? Resmi olarak hakkı olup olmadığını sormuyorum, sınavları (KPSS veya kurum) geçse, mülakat kısmına kalsa bile detaylı araştırmalar sonucu seçilme sıkıntısı yaşar mı?
Alevi arkadaşlarımdan bu sorunları yaşanlar oldu ama gayrimüslimlerde bu dert var mıdır?
Hristiyan, Antakyalı bir Corç şansını KPSS'de denemeli midir, yoksa hiç kasmadan özel şirketleri mi kovalamalıdır?
Öpüyorum.
Bir gayrimüslüm vatandaş düşünelim. Sağlam bir üniversiteden İngilizce İktisat mezunu olsun.
Bu arkadaş Hazine, Gümrük, SPK, BDDK, Merkez Bankası gibi toschaklı kurumlara girebilir mi? Resmi olarak hakkı olup olmadığını sormuyorum, sınavları (KPSS veya kurum) geçse, mülakat kısmına kalsa bile detaylı araştırmalar sonucu seçilme sıkıntısı yaşar mı?
Alevi arkadaşlarımdan bu sorunları yaşanlar oldu ama gayrimüslimlerde bu dert var mıdır?
Hristiyan, Antakyalı bir Corç şansını KPSS'de denemeli midir, yoksa hiç kasmadan özel şirketleri mi kovalamalıdır?
Öpüyorum.
Sevgili Romalılar,
Bu soruyu daha önce sorup cevap alamamıştım fakat soru pek bir cins saatte sorulduğundan muhtemelen okumayan kişi çoktur diyerek yeniden soruyorum.
Efendim yeni bir laptop aldım (bkz: Dell 5521) ve bir adet de monitörüm var (bkz: Samsung 932 NWE+) Şimdi bu laptop'ta HDMI dışında bir giriş yok, yani bildiğimiz monitör girişi (herhalde adı VGA oluyor, DVI da olabilir bi ihtimal emin değilim) yok. Monitörde ise HDMI girişi yok ama normal monitör girişi var.
VGA to HDMI kablo görüntü vermiyor, malum biri dijital biri analog sinyal.
BEN BUNLARI NASIL BAĞLAYIP GÖRÜNTÜ ALIRIM? İlla yeni HDMI' a sahip ekran mı gerek?
Bu soruyu daha önce sorup cevap alamamıştım fakat soru pek bir cins saatte sorulduğundan muhtemelen okumayan kişi çoktur diyerek yeniden soruyorum.
Efendim yeni bir laptop aldım (bkz: Dell 5521) ve bir adet de monitörüm var (bkz: Samsung 932 NWE+) Şimdi bu laptop'ta HDMI dışında bir giriş yok, yani bildiğimiz monitör girişi (herhalde adı VGA oluyor, DVI da olabilir bi ihtimal emin değilim) yok. Monitörde ise HDMI girişi yok ama normal monitör girişi var.
VGA to HDMI kablo görüntü vermiyor, malum biri dijital biri analog sinyal.
BEN BUNLARI NASIL BAĞLAYIP GÖRÜNTÜ ALIRIM? İlla yeni HDMI' a sahip ekran mı gerek?
Merhaba arkadaşlar.
Bendeniz Hacettepe'de İktisat(ing.) okuyan bir öğrenciyim.
Şubat dönemi gibi Viyana Üniversitesi veya Viyana Ekonomi Üniversitelerinden birine yatay geçiş yapmayı düşünüyorum.
Okulların ikisinin de dili Almanca. Hallederim diye tahmin ediyorum.
Şimdi sorum şu, acaba bu iki üniversiteden biri Hacettepe Üniversitesi'ni yok saymaya yetecek kadar kaliteli mi?
Dilin İngilizce değil Almanca olması kariyer açısından bir handikap yaratır mı?
Mezun olduktan sonra iş bulma konusunda Hacettepe'nin gerisinde kalır mı sizce?
ve son olarak ikisi arasında İktisat bölümü düşünülürse, hangisi daha mantıklıdır?
Kısacası, bu okullardan biri Hacettepe'yi bırakmaya değer mi? Sonuçta arkadaşlara, aileye, çevreye, her şeye elveda demek var işin ucunda. Kazanacaklarım bunları karşılar mı? Olur da karşılarsa hangisini seçmek daha mantıklıdır?
Teşekkürler şimdiden.
Bendeniz Hacettepe'de İktisat(ing.) okuyan bir öğrenciyim.
Şubat dönemi gibi Viyana Üniversitesi veya Viyana Ekonomi Üniversitelerinden birine yatay geçiş yapmayı düşünüyorum.
Okulların ikisinin de dili Almanca. Hallederim diye tahmin ediyorum.
Şimdi sorum şu, acaba bu iki üniversiteden biri Hacettepe Üniversitesi'ni yok saymaya yetecek kadar kaliteli mi?
Dilin İngilizce değil Almanca olması kariyer açısından bir handikap yaratır mı?
Mezun olduktan sonra iş bulma konusunda Hacettepe'nin gerisinde kalır mı sizce?
ve son olarak ikisi arasında İktisat bölümü düşünülürse, hangisi daha mantıklıdır?
Kısacası, bu okullardan biri Hacettepe'yi bırakmaya değer mi? Sonuçta arkadaşlara, aileye, çevreye, her şeye elveda demek var işin ucunda. Kazanacaklarım bunları karşılar mı? Olur da karşılarsa hangisini seçmek daha mantıklıdır?
Teşekkürler şimdiden.
Öncekine cevap gelmediği için sözlük dışı kullanıcılara açarak tekrar sorma gereği duydum.
Bir arkadaşım var. Onu silmek veya engellemek istemiyorum. Ancak albümünü (özel olarak bir tanesini veya tümünü) de görmek istemiyorum.
O kişinin fotolarına baktığımda görmeyeyim o albümü. Başkası orada taglendiğinde bana haberi gelmesin.
Yok mudur bir yolu?
Bir arkadaşım var. Onu silmek veya engellemek istemiyorum. Ancak albümünü (özel olarak bir tanesini veya tümünü) de görmek istemiyorum.
O kişinin fotolarına baktığımda görmeyeyim o albümü. Başkası orada taglendiğinde bana haberi gelmesin.
Yok mudur bir yolu?
Merhaba,
Direk konuya giriyorum canlar. Sorum çok kısa ve net. Canon marka bir makine almaya karar verdim, ancak kararsızlığım şu noktada başlıyor.
Mesela, 600D çok sağlam bir body, hareketli lcd falan.. Ve 18-55 lens ile beraber 2100 tl gibi bir fiyata buldum.
Gel gör ki aynı fiyata 500D var, hem de 18-135 lens ile beraber.
Yani parayı lense mi verelim, gövdeye mi? 600D 500'den üstün tabii ki, ama yanında sadece geniş açı var, 500D ise beraberinde zoom özelliği de veriyor. (çok iyi olmasa bile.) Aynı fiyata 500D + 18-55 + 70-300 lens de kombine edilebiliyor.
Bunlar sadece örnek, umarım sorumu anlatabilmişimdir.
Öpüyorum.
Direk konuya giriyorum canlar. Sorum çok kısa ve net. Canon marka bir makine almaya karar verdim, ancak kararsızlığım şu noktada başlıyor.
Mesela, 600D çok sağlam bir body, hareketli lcd falan.. Ve 18-55 lens ile beraber 2100 tl gibi bir fiyata buldum.
Gel gör ki aynı fiyata 500D var, hem de 18-135 lens ile beraber.
Yani parayı lense mi verelim, gövdeye mi? 600D 500'den üstün tabii ki, ama yanında sadece geniş açı var, 500D ise beraberinde zoom özelliği de veriyor. (çok iyi olmasa bile.) Aynı fiyata 500D + 18-55 + 70-300 lens de kombine edilebiliyor.
Bunlar sadece örnek, umarım sorumu anlatabilmişimdir.
Öpüyorum.
Hayatımda daha elime ney almamış biriyim. Açıkçası kurs falan da aramadım hiç. Ama inanılmaz heves ettim.
Sormak istediğim, şöyle bir ürün alsam acaba sırf heves gidermek için falan işe yarayabilir mi?
www.hepsiburada.com
Çok kaliteli bir ürün olmadığı zaten fiyatından belli ancak dediğim gibi sadece aklıma geldikçe bir iki üfleyeyim istiyorum.
Öptüm.
Sormak istediğim, şöyle bir ürün alsam acaba sırf heves gidermek için falan işe yarayabilir mi?
www.hepsiburada.com
Çok kaliteli bir ürün olmadığı zaten fiyatından belli ancak dediğim gibi sadece aklıma geldikçe bir iki üfleyeyim istiyorum.
Öptüm.
Yarım saattir neredeyse site açılmıyor, sorun sadece bende mi acaba? Girebilen varsa bana bi ulaşırsa sevinirim.
Öpüyorum.
Öpüyorum.
Merhaba,
Ben tanrı'ya inanan biri olarak bu günlerde inancımın aşırı derecede sarsıldığını hissediyorum. Resmen tanrı'nın gerçekten var olduğunu kanıtlayan şeyler arar oldum, eskiden insanlara bu konuda açıklama yapan biri olmama rağmen.
Bunun haricinde, ölümden sonra hayat olmaması fikri, yok olmak bana çok korkutucu geliyor.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sizce Tanrı var mı? Dinler doğru mu?
Ölümten sonra hayat var mı?
Solucanlara yemek mi olacağız?
Tanrı ve din dediğimiz şeyler insanların ölüm korkusunu yenmek için uydurduğu safsatalar mıdır?
NOT: Hiçbirinin kesin olarak bilinemeyeceğinin farkındayım. Sizin FİKİRlerinizi öğrenmek istiyorum.
Öptüm.
Ben tanrı'ya inanan biri olarak bu günlerde inancımın aşırı derecede sarsıldığını hissediyorum. Resmen tanrı'nın gerçekten var olduğunu kanıtlayan şeyler arar oldum, eskiden insanlara bu konuda açıklama yapan biri olmama rağmen.
Bunun haricinde, ölümden sonra hayat olmaması fikri, yok olmak bana çok korkutucu geliyor.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sizce Tanrı var mı? Dinler doğru mu?
Ölümten sonra hayat var mı?
Solucanlara yemek mi olacağız?
Tanrı ve din dediğimiz şeyler insanların ölüm korkusunu yenmek için uydurduğu safsatalar mıdır?
NOT: Hiçbirinin kesin olarak bilinemeyeceğinin farkındayım. Sizin FİKİRlerinizi öğrenmek istiyorum.
Öptüm.
Merhaba hipokratlar.
Midemde lanet olası pislik helicobacter pylori sülalesinin fink atmakta olduğu ortaya çıktı. Doktor HELİPAK adı verilen malum ilacı yazdı. Bunu kullanan arkadaşların "şöyle şöyle yapsan kral olur" diye verebileceği öneriler var mıdır?
Mutlaka tüm paket bitmeli mi?
Sanırım vitamin kullanımı da şart, çünkü diğer bakterileri de öldürüyor?
Çok mide bulantısı yapıyor mu? Kusarsam hap da çıkıp, etkisi yok olmaz mı?
Ve en önemlisi;
Siz hepsini aç karna mı içtiniz? Yoksa antibiyotik olanları tok karna atsak ne farkeder? Tok karna içince mideyi daha mı az bulandırıyor?
Öpüyorum.
Midemde lanet olası pislik helicobacter pylori sülalesinin fink atmakta olduğu ortaya çıktı. Doktor HELİPAK adı verilen malum ilacı yazdı. Bunu kullanan arkadaşların "şöyle şöyle yapsan kral olur" diye verebileceği öneriler var mıdır?
Mutlaka tüm paket bitmeli mi?
Sanırım vitamin kullanımı da şart, çünkü diğer bakterileri de öldürüyor?
Çok mide bulantısı yapıyor mu? Kusarsam hap da çıkıp, etkisi yok olmaz mı?
Ve en önemlisi;
Siz hepsini aç karna mı içtiniz? Yoksa antibiyotik olanları tok karna atsak ne farkeder? Tok karna içince mideyi daha mı az bulandırıyor?
Öpüyorum.
Soru gayet basit, aslında ÖSS diye bir şey kalmamış olsa da, düşünün ki üniversiteye giriş sınavlarında coştunuz, ilk 100-200 içindesiniz yani. Tercihiniz hangi üniversite, bölüm olurdu?
Soru aslında EA'da sağlam derece yapan kuzenim için soruyorum, fakat FEN'ciler de cevap verirse kafamda bir fikir oluşabilir zira ben de seneye tekrar girmeyi düşünüyorum sınava.
Yurtdışı olur, Boğaziçi olur, tıp olur, hukuk olur bölüm ve sebep verirseniz ( Meslek tercihi ve geleceği açısından da önemli) sevinirim.
(Örn; Galatasaray Uluslararası İlişkiler tercih ederdim, çünkü....)
Öptüm heryerinizden.
Soru aslında EA'da sağlam derece yapan kuzenim için soruyorum, fakat FEN'ciler de cevap verirse kafamda bir fikir oluşabilir zira ben de seneye tekrar girmeyi düşünüyorum sınava.
Yurtdışı olur, Boğaziçi olur, tıp olur, hukuk olur bölüm ve sebep verirseniz ( Meslek tercihi ve geleceği açısından da önemli) sevinirim.
(Örn; Galatasaray Uluslararası İlişkiler tercih ederdim, çünkü....)
Öptüm heryerinizden.
Merhaba sevgili cemaat.
Efendim taa 2007 senesinde hatırlıyorum da Youtube'da video ekleyerek para kazanacaksınız diye bir muhabbet vardı, noldu o iş?
Bildiğim kadarı ile Metacafe şu an böyle bir uygulama yapıyor, onun dışında sizin bildiğiniz, iyi para verir, kaçırmayın diyeceğiniz paylaşım siteleri var mıdır?
öpüyorum her yerinizden.
Efendim taa 2007 senesinde hatırlıyorum da Youtube'da video ekleyerek para kazanacaksınız diye bir muhabbet vardı, noldu o iş?
Bildiğim kadarı ile Metacafe şu an böyle bir uygulama yapıyor, onun dışında sizin bildiğiniz, iyi para verir, kaçırmayın diyeceğiniz paylaşım siteleri var mıdır?
öpüyorum her yerinizden.
Merhaba, Ankara içinde, tercihen Kızılay civarı, çekirdek arıyorum. (Dakota diyorlar sanırım.)
Evet, bildiğimiz çekirdek. TUZSUZ ve KAVRULMAMIŞ olmalı. Hani papağanlara verirler ya, onlardan. Var mıdır nerede satıldığını bilen, gören, duyan? Aramadığım yer kalmıyor sabahtan yatana kadar, yine de bulamıyorum, bi buldurun allah aşkına.
Bu arada kuş için değil, ben yiyeceğim, çok seviyorum yahu. Bir şey olmaz değil mi? Bağırsakta kurt murt?
Hatta resim de koyayım.
Öptüm.
Evet, bildiğimiz çekirdek. TUZSUZ ve KAVRULMAMIŞ olmalı. Hani papağanlara verirler ya, onlardan. Var mıdır nerede satıldığını bilen, gören, duyan? Aramadığım yer kalmıyor sabahtan yatana kadar, yine de bulamıyorum, bi buldurun allah aşkına.
Bu arada kuş için değil, ben yiyeceğim, çok seviyorum yahu. Bir şey olmaz değil mi? Bağırsakta kurt murt?
Hatta resim de koyayım.
Öptüm.
Şimdi efendim, malum usame bin ladin öldü, operasyon filan canım şöyle bi ortadoğu - savaş - terör filmi izlemek istedi.
ikinci dünya savaşı filan değil, günümüz politkası.
örnek olarak şu filmleri veriyorum; Green zone, traitor, the hurt locker vs. vs.
öpüyorum.
ikinci dünya savaşı filan değil, günümüz politkası.
örnek olarak şu filmleri veriyorum; Green zone, traitor, the hurt locker vs. vs.
öpüyorum.
Arkadaşlar 3 Nisan sabahına İstanbul'dan kalkacak Polonya bileti var elimde Lufthansa'dan. Bunu bir 10 gün erteletsem ne kadar kaybım olur? veya "Cancel booking" desem ne kadar kaybım olur?
Bileti 700TL'ye aldım.
Üstte kalırsa ve bilgili arkadaşlar acilen cevaplarsa çok sevinirim. Sağolun.
Bileti 700TL'ye aldım.
Üstte kalırsa ve bilgili arkadaşlar acilen cevaplarsa çok sevinirim. Sağolun.
Merhaba romalılar,
Şimdi bildiğimiz gibi "aoe 2 conq. exp." oyunumuz windows 7'de renk sorunları veriyordu. Bendeniz bunu hallettim.
Zırhımı giyindim, silahları kuşandım, kalkanımı kaldırdım, oyuna girdim. Oyun başlar başlamaz ne göreyim? Mouse kendi kendine haritanın en üst sağ köşesine gidip duruyor. Aslında giden mouse değil, nasıl anlatsam, mouse sabit fakat sanki mouse ile oynuyormuşum gibi görüntü haritanın sağ en üstüne doğru gidiyor.
Bilen çıkar mı acep, sebebini, çözümünü?
Şimdi bildiğimiz gibi "aoe 2 conq. exp." oyunumuz windows 7'de renk sorunları veriyordu. Bendeniz bunu hallettim.
Zırhımı giyindim, silahları kuşandım, kalkanımı kaldırdım, oyuna girdim. Oyun başlar başlamaz ne göreyim? Mouse kendi kendine haritanın en üst sağ köşesine gidip duruyor. Aslında giden mouse değil, nasıl anlatsam, mouse sabit fakat sanki mouse ile oynuyormuşum gibi görüntü haritanın sağ en üstüne doğru gidiyor.
Bilen çıkar mı acep, sebebini, çözümünü?
Merhaba doktor veya sağlıkçı abilerim ablalarım. Size danışacağım şey midemle ilgili.
Efendim bendeniz zaten midesi çok hassas olan bir insanım. Böyle sürekli yanar, asit çoğalır, beni bir kuru talcid'e muhtaç kılar, hemen üşütür, bulanır garibim. Son iki senede iyice arttı, ömrü hayatımda toplam 3 kere istifra eden ben, şu son iki senede en az 5-6 kere ettim.
Herneyse, konuya dönelim. Dün gece kıçımı koyduğum yerden telefonu elime alıp bir adet Steakhouse Menu sipariş ettim Burger King'den. Afiyetle yedim söylemesi ayıp. Sonra bir film açtık, izledik, bir iki paket doritos tükettik. Gece 3 gibi yatağa geçtim.
Saat 4 bucuk gibi birden uyandım. Midemin asitle dolu olmasına alışığım fakat bu kez çok farklıydı. Kusma refleksiyle lavaboya koştum, kusamadım, tuvaletim geliyor gibi hissettim, yapamadım. Deli gibi üşümeye, soğuktan tir tir titremeye başladım. Kız arkadaşım geldi yanımda, rengime baktı, tebeşir gibi. "soğuk soğuk terleme" terimini tam anlamıyla yerine getirdim. buz gibi fakat terden sırılsıklam.
yani aynı anda şu belirtileri gösteriyordum.
*kusma hissi (bulantı ve kusma yok) ve tuvalete girme ihtiyacı,
*üşüme, titreme, rengin atması,
*kalp çarpıntısı,
*güçsüzlük, halsizlik
sonra kendi kendine geçti, uyudum. sabah uyandım, gayet sağlıklı hissediyordum. bir paket peynirli çizi yedim. tekrar başladı. yine kusamadım, yine tuvalete giremedim.
nane-limon yaptılar, içtim, yine kusamadım, ki normalde kokusu bile beni benden almaya yeter böyle durumlarda.
sonra ayaklarımı kalorifere dayadım, yarım saat kestirdim, uyandım, gene geçmişti.
yarın doktora gideceğim. fakat şimdiden sizlere sormak istedim. nedir bu yahu? zehirlenme desen kusmam lazım, üşütme desen, karın ağrısı yok, bulanma yok. tansiyon desen, mide ile alakası yok desen, e ağzıma birşey koyar koymaz başlıyor, kalbim midemde atıyor sanki. birşey yemiyorsam sorun yok yine. bu yüzden ağzıma lokma koyamıyorum. bi yardımcı olun allah aşkına.
öpüyorum.
Efendim bendeniz zaten midesi çok hassas olan bir insanım. Böyle sürekli yanar, asit çoğalır, beni bir kuru talcid'e muhtaç kılar, hemen üşütür, bulanır garibim. Son iki senede iyice arttı, ömrü hayatımda toplam 3 kere istifra eden ben, şu son iki senede en az 5-6 kere ettim.
Herneyse, konuya dönelim. Dün gece kıçımı koyduğum yerden telefonu elime alıp bir adet Steakhouse Menu sipariş ettim Burger King'den. Afiyetle yedim söylemesi ayıp. Sonra bir film açtık, izledik, bir iki paket doritos tükettik. Gece 3 gibi yatağa geçtim.
Saat 4 bucuk gibi birden uyandım. Midemin asitle dolu olmasına alışığım fakat bu kez çok farklıydı. Kusma refleksiyle lavaboya koştum, kusamadım, tuvaletim geliyor gibi hissettim, yapamadım. Deli gibi üşümeye, soğuktan tir tir titremeye başladım. Kız arkadaşım geldi yanımda, rengime baktı, tebeşir gibi. "soğuk soğuk terleme" terimini tam anlamıyla yerine getirdim. buz gibi fakat terden sırılsıklam.
yani aynı anda şu belirtileri gösteriyordum.
*kusma hissi (bulantı ve kusma yok) ve tuvalete girme ihtiyacı,
*üşüme, titreme, rengin atması,
*kalp çarpıntısı,
*güçsüzlük, halsizlik
sonra kendi kendine geçti, uyudum. sabah uyandım, gayet sağlıklı hissediyordum. bir paket peynirli çizi yedim. tekrar başladı. yine kusamadım, yine tuvalete giremedim.
nane-limon yaptılar, içtim, yine kusamadım, ki normalde kokusu bile beni benden almaya yeter böyle durumlarda.
sonra ayaklarımı kalorifere dayadım, yarım saat kestirdim, uyandım, gene geçmişti.
yarın doktora gideceğim. fakat şimdiden sizlere sormak istedim. nedir bu yahu? zehirlenme desen kusmam lazım, üşütme desen, karın ağrısı yok, bulanma yok. tansiyon desen, mide ile alakası yok desen, e ağzıma birşey koyar koymaz başlıyor, kalbim midemde atıyor sanki. birşey yemiyorsam sorun yok yine. bu yüzden ağzıma lokma koyamıyorum. bi yardımcı olun allah aşkına.
öpüyorum.
Bir hafta sonra yapacağım Polonya gezisi için yaklaşık 500 Zloty bulmam gerek. Sakarya'daki döviz bürolarının hepsine sordum fakat bulamadım. Önereceğiniz bir yer veya Zloty sahibi olup satmak isteyen tanıdıklarınız varsa yardımlarınızı bekliyorum.
Öpüyorum.
Öpüyorum.
Merhaba arkadaşlar. Dün "mongol" isimli cengiz han'ı anlatan filmi izledim,oldukça da etkilendim ve ondan sonra içimde şöyle bir istek oluştu.
bir oyun arıyorum. grafiklerinin mükemmel olması gerekmiyor. ancak eski zamanlardaki havayı bana çok iyi verebilmesi lazım.oyunun konusunun ve türünün ne olduğu fark etmez fakat tercihen strateji iyi olabilir.
dediğim gibi önemli olan o atmosferi verebilmesi. mesela haritası küçük olmasa age of empires'taki genghis khan scenario'su çok iyi bir örnek olabilirdi. öyle orduların çok büyük olması filan önemli değil. aoe'deki gibi 40 kişilik de olabilir.
evet çok malım adam gibi anlatamadım ama belki içinizde bu özürlü anlatıma rağmen güzel öneriler verebilecek bir genius çıkar.
bir oyun arıyorum. grafiklerinin mükemmel olması gerekmiyor. ancak eski zamanlardaki havayı bana çok iyi verebilmesi lazım.oyunun konusunun ve türünün ne olduğu fark etmez fakat tercihen strateji iyi olabilir.
dediğim gibi önemli olan o atmosferi verebilmesi. mesela haritası küçük olmasa age of empires'taki genghis khan scenario'su çok iyi bir örnek olabilirdi. öyle orduların çok büyük olması filan önemli değil. aoe'deki gibi 40 kişilik de olabilir.
evet çok malım adam gibi anlatamadım ama belki içinizde bu özürlü anlatıma rağmen güzel öneriler verebilecek bir genius çıkar.
Merhaba, içinde mutlaka "zengin adam" olan, "macera" filmi arıyorum. Örnek olarak Iron Man serisini verebilirim. Aradığım şeye cuk oturacak bir örnek. adam zengin, süper bi hayatı var ve kahraman. bu tarz filmler. anlatabildim umarım.
öpüyorum.
edit: illa kahraman olması gerekmiyor. ama olsa da olur.
öpüyorum.
edit: illa kahraman olması gerekmiyor. ama olsa da olur.