Ekşi Duyuru

bir ara mümkündü sanki. benim değil başka bir kullanıcının.

Muhtemelen hala vardır da, bir ara lisans mezunlarına istedikleri bir açıköğretim bölümünde okuma hakkı tanımışlardı. ben de bundan yararlanarak yerel yönetimler bölümüne başlamıştım. alttan ders mers aldım ama iki yıl aksatmadım hiçbir şeyi ama ikinci yıldan sonra yaklaşık 2-3 senedir bırak sınavları falan takip etmeyi harç dahi yatırmıyorum. nedir benim durum, atmışlar mıdır beni yoksa seneye kaldığım yerden devam edebiliyor muyum? harçları toptan mı alırlar?

kafayi yemek uzereyim, son care burası. Bir bilimkurgu dizisiydi. kahramanımız her bölüm başka bir insanın vücuduna giriyordu ve bu vücudu seçemiyordu. vücuduna girdiği insanların hep yarım kalmış bir isi oluyordu ve kahramanımız bölüm sonunda bu ısı hallettiğinde kendini başka bir vücutta buluyordu.

bulan olursa temizinden bir bira.

evde problem yaşamıyorum. işteki bilgisayarlardan biri her siteyi saniyeler içerisinda e açıyor fakat blogspot söz konusu olduğunda ya hatalı ya çok geç açıyor, ya da hiç açmıyor? geçici bir şey sandım ama aylardır böyle, nedendir?

bu birimdeki çalışanlar beni bezdirmiş durumdalar. projem kabul edildi ve yarısını hibe alacağım fakat çalışanlar sorumsuzlukta ve ukalalıkta sınır tanımıyorlar. bir tanesini dilekçe vererek müdürlüğüne şikayet ettim, şikayete kendisi cevap yazdı. öyle de çiftliğe dönmüş durumda.

bunların bağlı olduğu yer neresi. kimse şikayetimi iletsem dikkate alınır da şunların çalışmaları denetlenir. ben yandım başkaları yanmasın, biraz özenli çalışsınlar, bilen var mı?

internet bu konu için ne yazık ki çok güvenilir bir kaynak değil. hatta hiç değil. orijinal, sıfır, rolex submariner fiyatını bilen var mı?

apartman yöneticiliğini devraldığımızda farkettik ki kapıcımızın ssk'sı baya bir süredir ödenmemiş (sanırım 6-7 ay gibi). şu an bütçe de bugün ödeyebilecek durumda değil. bu adam bir rahatsızlık yaşasa, hastaneye falan gitse sorun çıkar mı? hizmet alabilir mi? bunun belli bir süresi var mıdır? kimi diyor ki 6 ay ödenmediğinde sorun olmaz, kimi diyor ki isterse hiç ödenmesin hala çalışıyor durumda olduğu için hizmet almasında sıkıntı yaşanmaz.

(bu ay sonuna doğru komple borcu faiziyle kapatabiliriz, yoksa cepten katacağız muhtemelen)

mumkun mudur? insaat muhendisiyim ama siyaset bilimi konusunda yuksek lisans yapmak istiyorum diyelim.

hi.

ben normalde birini engellemek istesem, aynı zamanda silmek de istiyorum demektir. dolayısı ile engellemekle kalmam silerim. fakat son zamanlarda msn'e girdiğimde online gördüğüm bazı kişileri engellemiş olduğumu farkediyorum. yani ben o adamları engellemedim, eminim. fakat engellenmiş gözüküyorlar işte. neden?

(msn sürümünü falan bilmiyorum)

açıköğretimde yerel yönetimler bölümünde okuyorum. sonuçlar açıklandı 8 dersten 3 tanesinden geçebilmişim. kaldıklarımın hepsi 40 - 50 arası notlar. eylülde bütünleme var sanırım. şimdi sorularım şunlar:

1. kaç dersten geçersem sınıf geçmiş sayılıyorum, ve üst sınıf derslerini alıp, diğerlerini alttan alabiliyorum?

2. bütünlemeden alacağım not nasıl etki ediyor, bunu tam olarak anlamış değilim, herkes değişik bir şey söylüyor. bütünlemeden aldığım not ne oranda etkili.

ilkokul çocuğuna anlatır gibi anlatırsa biri süper olur.

hangisini tavsiye edersiniz?

selam,

1. ntv spor'da barcelona-real madrid, juventus-inter, bayern ve roma maçlarının görüntülerinden oluşan bir klip dönüyor. o klipte çalan şarkı?

2. puma'nın dünya kupası temalı reklamlarında çalan şarkı?

nedir ne değildir bunlar?

çok düzenli takip etmiyorum. şu güne kadar da bir sorun yaşamadım bu düzensizlikten dolayı. fakat arkadaş ya 2x16'yı izlemedim şimdi herkes peter'ın arkasından iş çeviriyormuş gibi davranınca merak ettim. yani az çok tahmin ediyorum da tam olarak nedir peter'ın olayı?

bir de bir bölümde olivia insanlara baktığında böyle görüntülerinin titrediğini görüyordu, peter'a da baktı öyle, walter "sakın söyleme" dedi. niye titriyor millet?

arkadaş, ilkokulda da matematik dersinde bölme konusunun olduğu gün gitmemiştim okula. hala adam gibi bölme yapamam. ona benzedi bu.

playstation'u sadece fifa ve pes için kullanan biriydim, geçen gün bir dnr'da nba 2k10 oyununu oynadık kısa bir süre arkadaşla, hoşuma gitti; tekirdağ'a döner dönmez daldım dnr'a ama sadece nba 2010'u bulabildim, onu aldım.

şimdi sorum şu. ben bu nba olayını bıraktığımda jordan hâlâ basket oynuyordu. üstelik henüz beyzbola başlamamıştı bile. dolayısı ile ben chicago bulls'u tanırım arkadaş. en süper takım odur. fakat açtım oyunu aldım bulls'u çok traş takımmış meğersem bu. anlamam uzun sürmedi.

bu işin barcelona'sı nedir şimdi? hangi takımı alırsam hem bu oyunu öğrenirim, hem de 40 sayı falan fark yemem zorlaşır?

bu takımlar ne lan ayrıca. garip garip isimleri var.

Merhaba yine ben,

Melih Gökçek ve Yılmaz Büyükerşen hakkında sormuştum. Şimdi de Aytaç Durak hakkında soruyorum. Adana'da yaşayan arkadaşlar cevap verirse sevinirim.

Aytaç Durak neden tekrar seçildi?

Selam,

Melih Gökçek ile alakalı sormuştum, bu sefer başlıktan da anlaşılacağı gibi konumuz Yılmaz Büyükerşen. Eskişehir'de yaşayan arkadaşlar cevaplarsa sevinirim.

Yılmaz Büyükerşen neden tekrar seçildi?

selam,

bir şekilde siyasetle ilgileniyorum; özellikle de yerel yönetimler ile. sorum ankaralı arkadaşlara. basit olduğuna inandığım bir soru:

melih gökçek neden tekrar seçildi?

lütfen, yok işte seçimlerde hile yapıldı, elektrikler kesildi gibi cevaplar gelmesin; az çok bu işleri bilen biri olarak bunların hiçbir şekilde gerçek olamayacağına peşinen inanan biriyim.

ne yaptı da tekrar seçildi melih gökçek. çok mu iyi bir belediye başkanı? ekibi mi muhteşem? bize yansıtıldığının aksine ankara'da kendisini çok seven bir kitle mi var?

çok samimi ve ciddi olarak soruyor ve merak ediyorum.

facebook'ta kurduğum bir grubu nasıl sileceğim? (grubun bir sürü üyesi var)

merhaba, iki gün öncesine kadar m.ö.'sinden kalan bir cep telefonu kullanıyordum. artık telefon temel görevlerini yerine getiremeyince de sinirlenip bir gazla iphone aldım. şimdi ise uzay mekiği kullanıyormuşum gibime geliyor. teknolojiden zerre anlamıyorum, interneti bile üç site için kullanan bir bireyim.

gülmek yok o yüzden baştan söyleyeyim. soracağım soru şu: ben bu telefonu öyle turkcell kampaynası, yok işte internet paketi hediye falan şeklinde almadım. wireless olan her yerden girebiliyormuşum nasılsa. fakat hep bi tereddüt içerisindeyim. acaba bu aletin bi tarafına dokunup da istemeden operatör aracılığı ile internete bağlanmış olabilir miyim? 48 saattir telefon benden habersiz internette midir falan?

nerden anlarım ben bunu? ve hiç operatör üzerinden internete bağlanmamak için ne yapmam gerekiyor?

şimdiden teşekkürler.

Bilgisayarımdan bir dosyayı flash diske kesip yapıştırma operasyonu yaptım. yapıştırma işlemi bitti diye düşünüp çıkardım flash diski. sonra bir mesaj çıktı daha bitmemişti diye. şimdi flash diskte dosya var ama içi boş, açılmıyor. bilgisayarda bulabilmemin bir yolu var mıdır? dosya word dosyası...

İşyerimin bodrum katı var. depo olarak kullanmıyorum, bildiğin mağaza katı, dayalı döşeli. fakat içeride ağır rutubet kokusu var. bir türlü gideremiyorum. ne diyorsun? nasıl yaparız?

şimdi çok ünlü bir yazarımız var diyelim. günümüzde ve ülkemizde geçen bir roman yazıyor. roman karakteri (adı da ahmet olsun), karakter olarak şarlatan kelimesini besmele bellemiş. ona şarlatan buna şarlatan. 100 sayfa boyunca okuyoruz. televizyon izliyor bu kitabın bir bölümünde, halihazırda ünlü bir şovmen var televizyonda (adı da mehmet rahatsız olsun). bizim ahmet, "şarlatan mehmet rahatsız!" dedi tv seyrederken romanda. gerçek mehmet rahatsız'ın bu ünlü yazarımıza bu konuda dava açma hakkı var mı? (yani hak tabi var da, şey mi yani)

ünlü yazarımız mahkemeye çıktığında, "bu adam benim yarattığım bir karakter. orada öyle demesi karakteri gereği" diyebilir mi? yırtar mı mevzudan?

(sözlük yazarlarının birbirlerini dava etmesi konusunda yazarken aklıma geldi. dayanağım bu değil onu belirteyim. sadece merak ettim)

n.ş.a'da inşaat mühendisi olan bir çarşafçıyım. açıköğretimde öss'ye girmeden bir kaç bölüm okuma şansım varmış sanırım ve ben bu şansı değerlendirmek istiyorum. işletme, kamu yönetimi gibi 4 yıllık bölümler de mevcut ama ben öğrenci iken de düzenli ders çalışamazdım, şimdi hiç yapamam o işi. yerel yönetimler diye bir bölüm var, nedir ne değildir, ismi çok artist, 2 yıllıkmış, kasmadan okuyabilir miyim?

aldık diplomayı diyelim, ne olur bizden zabıta mı? belediye başkanı mı? muhtar mı?

okuyan eden bilen varsa?

www.facebook.com

bu videodaki köpeğin cinsini merak ediyorum. teşekkür eder, saygılar sunarım.

şimdi 2 adet sorum var. ilkini tribal enfexion'a sordum mesajla, yüksek ihtimal cevabı gelecektir ama;

1. zenci bir adam var. haraket edemiyor. önce bir doktor bunu öldü falan sanıyor, house ölmediğini anlıyor, göz kapaklarını açtırıp kaptıyor buna. bu bölüm hangi bölüm, adı ne? yeni bir bölüm bu çok olmadı.

2. bu bölüm daha eski. dayının teki meksika'dan mı ne karısı ile kaçıyor amerika'ya sırf karısını house'a götürmek için. denize düşüyor bunlar, helikopter geliyor kurtarıyor.
bu bölümün adı ne ve benim bu bölümün jenerik bitimine kadar (jenerik de dahil) giriş sahensine ihtiyacım var. bölümün geri kalanına ihtiyacım yok.

nasıl yaparız?
nasıl yaparız derken bilgisayardan, indirmeden, video kesme biçmeden anlamıyorum, yapan birileri bana şeettirecek.

çok öptüm. herkese selam.

geçenlerde üzerine sağ klik yapıp gizeldiğim bir dosya vardı. dün geri getirmek için denetim masasına girdim, dosya seçeneklerinden gizli dosyaları göster dedim, tamamdır dedi, fakat hala göstermiyor.

tekrar denetim masasına giriyorum, sanki ben az önce hiçbir şey dememişim gibi, sanki burada başçavuşun eşeği osuruyormuş gibi hala gizli dosyaları göstermemeye ayarlı.

kendi bilgisayarım beni ciddiye almıyorken nasıl olacak bu iş.

not: anlatırken ilkokul öğrencisine anlatır gibi anlatın, zira onun kadar anlıyorum bu işlerden.

elbette inanılmaz kolaydır da bilmiyorum. şimdi elimde bir excel dosyası var. kişiler, doğum tarihleri (sadece yıl olarak), adresler falan var.

ben bu kişileri doğum tarihlerine göre sıralamak istiyorum. ya da sadece 1991 - 1980 arasında doğanları görmek istiyorum. ne yapmalıyım?

msn durup duruken kayboluyor. diyelim açtım, gayet güzel konuşuyorum da birileri ile, çat diye gidiyor. ne bir log out oluyorum diye haber vermek ne bir belirti falan yok. pencereler kayboluyor, sağ alt köşeden msn ikonu kayboluyor. tekrar açmak zorunda kalıyorum, her şeye sıfırdan. neden?

bizim bu facebook'ta telefon defterimiz varmış. biri telefonunu değiştirdiğinde, uyarı yazıyor, filanca telefonunu değiştirdi yeni numara telefon defterinize eklendi diye.

nerde bu telefon defteri, her yere basıyorum bulamadım?

selamlar,

yavaş yavaş delirmek üzereyim ve kimse farketmiyor. ben de bildiğin her şeyi bırakıp dünyayı gezmeye karar verdim. hemen yarın olabilecek bir şey değil elbette fakat 2 senelik kalkınma planımı bunun üzerine kurma düşüncem var. bildiğin karış karış dünyayı gezeceğim, ne kadar sürer bilmiyorum. hep hayalimdi.

şimdi soruma gelince; belirli bir route'um yok, route hakkında bir fikrim de yok; araca da karar vermiş değilim, motorsiklet mi olur, bastonla mı olur, bisikletle mi olur, araba ile mi olur bilemiyorum, baston, tren, otobüs daha mantıklı geliyor; ne kadar para gider kestiremiyorum, her gittiğim yerde beş yıldızlı otelde elbette konaklamayacağım, işin esprisi o zaten. aylık ne kadar sabit bir gelir bana dünyayı dolaştırır merak ediyorum; birden mi gezmeliyim -ki özlem dolayısı ile ufak geri dönüşler olacaktır- yoksa belli periyodlarda atıyorum 3'er ay, 3'er ay bölge bölge mi gezmeliyim.

velhasıl, bunu yapan eden var mı? internetten hangi sitelerden bilgi toplayabilirim. malum belli gezginlerin blogları var, bunlara nasıl ulaşabilirim. aramızda böyle bir şey yapıp da bana yol göstermek isteyen olabilir mi?

sözlük, duyuru harici; guybrushthre@hotmail.com

malum bu piyasadan çok uzaklaştık. hala açıp monkey island oynuyorum misal. oynayacak oyun arıyorum, şu özelliklere sahip olsun:

1. bitmesin. evet yani bitmesin, sonsuz oynanabilir olsun. misal pizza tycoon gibi, ne bileyim genghis khan gibi, civizilation gibi olsun. bölüm atlama gibi bir özelliği ise kesinlikle olmasın. sonsuz gelişebileyim.

2. grafiklerinden çok içeriği önemli olsun.

3. bunların hiçbiri olmadı, bildiğimiz klasik anlamda adventure olsun. ama kolay olmasın. monkey island çocuğuyuz biz.

şimdiden teşekkürler.

youtube'dan kısmen beslenen bir blogum var. malum yasak dolayısı ile verdiğim linkler yerine boşluklar oluştu. bu youtube'un da kapanıp açılması çekilecek dert değil her seferinde. ben de henüz devletimizin el atmadığı youtube muadili siteler arıyorum. pikniktube olmaz, çünkü aradığım videolar kendisinde mevcut değil. şu internet aleminde youtube'un kullanıcı sayısına yakınlaşmak üzere/yakınlaşmış olan bir başka site daha yok mudur? veyahut yasaklamaya rağmen blogdan bir üçkağıt yaparak videoları yayınlamak mümkün müdür?

videoları malum youtbe'da verilen kodlar ile yayınlıyorum. teşekkür ederim. sıfır puan çekip gol atamayız bir de bu şampiyonada yeri gelmemişken söyleyeyim. sonra "guybrush dediydi" dersiniz.

ben bu işi çözebilmiş değilim. youtube'a erişim ne durumda şu an?

hayır millet yasak masak anlatırken, ben işyerimden girebiliyor fakat evden giremiyordum. şimdi ise sözlükte olsun, diğer sitelerde olsun, her yerde güncel youtube linkleri ile karşılaşıyorum. basıyorum, açılmıyor. engellendi de demiyor, sayfaya erişilmiyor. bir blogum var, youtbe'dan besleniyor zaman zaman. videoların yerinde kocaman boşluklar var. kimse giremiyorken girebildiğim işyerinden de evden de giremiyorum.

nedir? bi beni mi almıyorlar? ne yapmam lazım? biri beni yiyor mu?

şimdi bana bir ev hediyesi gelecek, ne istersin diye sordular. playstation cafe'lere artık gidemediğim için playstation 3 istedim. sağolsun alacaklar.

fakat şöyle bir durum var. eve projeksiyon+perde sistem kurmuşluğum var, dolayısı ile cihaz hd değil. hd de olabilirdi de banka soymam gerekliydi. bunun dışında bir televizyonum daha var ama farklı bir odada, o da hd değil, fakat yeni sayılır, değiştirmek düğün üstü ekstra masraf getirir. ayrıca projeksiyon duruken televizyonda oynamam oyun.

soracağım şudur ki; bu playstationların bir cinsi eski oyunları oynatıyor (80 gb olanı mıymış neymiş), veyahut hd olmayan televizyonlarda göstermiyormuş galiba. beni mi yediler? nedir ne değildir?

ilkokul öğrencisine, ya da selda uskan'a anlatır gibi anlatın. anlamıyorum teknolojiden.

son zamanlarda dikkatimi çeken bir şey var. esnaf statüsünde olmamızdan ve küçük şehirde yaşamamızdan kelli şehirdeki tüm 'deli'leri tanıyoruz. hepsi ile bir şekilde muhabbetimiz var. deli derken akli dengesi bozuk, sokakta dolaşan esnafın baktığı kişileri kastediyorum. bunların hep ortak noktası kolaya olan düşkünlükleri. yani birine "karnın aç mı?" diye soruyorsun. "aç değil abi de kola alır mısın?" diyor. iki litrelik kolayı bir defada içiyor falan. bu hemen hemen hepsinde gözlemlediğim bir ayrıntı.

sonra flashback yaşıyorum. dedeme gidiyor aklım. kendisi alzheimerdı, hastalığının ileri evrelerinde tek istediği şey kola idi. açılayabilecek biri var mı. nedir bu beyininde problem olanların kola sevdası?

şimdi olay tam olarak şu. yıllarıdır -yaklaşık 20 yıl- kullandığımız işyerimizde bulunan sabit türk telekom hatlı bir telefon numaramız var. bu numara son bir yıldır yanlış aranmalara maruz kalmakta. fakat bu yanlış aranmalar garip, şöyle ki;

- arayan numaralar hep cep telefonu, çoğunlukla vodafone hattına sahip.turkcell hattına sahip olanlar da 538'li numaralar, buradan bizi arayan numaraların son alınan numaralar olduğunu varsayıyorum.

- arayan numaralar kesinlikle bir telekom sabit hattını değil, yine bir cep telefonunu arıyorlar. ama türk telekom sabit hattı olan işyerimin telefonu düşüyor. onlar da şokta.

- arama saatleri değişiklik gösterse de, genellikle akşam saat 18:00'den sonra yoğunlaşıyor.

- arayan numaralar sürekli farklı numaralar. daha çok doğu illerinden aranıyoruz.onu da adama sorarak anlıyorum, "nereden arıyorsunuz" diyorum, atıyorum "diyarbakır" diyorlar.

- ilk aklıma gelen sürekli aynı kişinin birini aradığı ve aradığı kişinin yanlışlıkla telefonu bizim işyerine yönlendirdiği idi. böyle bir şey yok.

- arayanlar gerçekten yanlış aramıyorlar. bildiğin telefonunun hafızasından numara bularak arayanından, eşini hızlı arama tuşuna basarak arayanına bile rastladım.

- aranma günlerini, saatlerini, arayan numaraları ayrıntılı bir şekilde not alıp, türk telekom'a, vodafone'a ve turkcell'e mail attım. cevap hiç gelmedi.

kısacası adamın teki, atıyorum mardin'de, kendi cep telefonundan, karısının cep telefonunu arıyor fakat tekirdağ'da sabit telekom hatlı bir iş yeri ile görüşüyor. şehir, kişi, telefon numaraları, arama şekilleri sürekli değişiyor.değişmeyen tek şey iki cep telefonu görüşmesinde aranan nedense bizim işyerinin olması.

nedir şimdi bu?

yeni nike reklamındaki (take it to the next step) müzik nedir, kimindir?

materazzi'li, arséne wenger'li reklam.

the dandy warhols tarzı bir şey ama bilemedim.

bilgisayarımı açtığımda, tam windows açılacakken kendi kendini restliyor, sonra yine tam açılacakken yine resetliyor. en sonunda bir kaç kere reset yaptıktan sonra açılıyor.

her zaman karşılaşmıyorum bu problemle. belli aralalıklarla da olmuyor. tamamen kafasına göre. belli bir reset sayısı da yok, bazen 10 defa, bazen 2 defa resetledikten sonra açılıyor.

illa windows başlarken de değil, bazen windows başlarken bazen 2-3. saniye sonra.

nedir? nasıl çözerim? sinir bozucu bir şey.

ha bir de bildiğiniz ilkokul çocuğuna anlatır gibi anlatın. zerre anladığım bir alet değil.

gençler naber

sanırım evleniyorum anasını satıyım. öyle artist bir yeri kiralayıp düğün yapmak da var ama ben düğünü güzel yapan şeylerin ayrıntılarda saklı olduğunu düşünüyorum. bu yüzden bu işlerde tecrübeli bir organizasyon firması ve ayrıntılar için güzel fikirleri olan arkadaşlar arıyorum. yani örenğin düğün pastasının minyatürü pasta dilimleri, işte ne bileyim, kitap ayracı şeklinde daha sonra da kullanılabilecek davetiyeler gibi fikirler.

düğün 17 mayıs olacak. yengeniz alelade bir gün sanıyor, gassarayın euefa kupası yıldönümü olduğunu saklayacağız, ama o konseptte bir şeyler de düşünebilirsiniz. ben bir yandan dev ekrandan arsenal maçını vermeyi düşünüyorum. ama hatun duyarsa keser, ona göre.

haydiyin çalıştırın kafayı. bir de sözlükte bu organizasyon işinden anlayan varsa ıslık öttürsün, yabancıya gitmesin paramız.

gençler;

şimdi ben eve bir projeksiyon aleti (adı ne bunun onu bile bilmiyorum) alıp bunu duvardaki bir perdeye yansıtmak istiyorum. en güzel sonucu almak için: perde boyutları optimum ne kadar olmalıdır, perde rengi ne olmalıdır ?(krem-beyaz?). perde motorlu olacaktır. perdeyi yaptıracağım perdeciye.

bir de bu projeksiyon aletlerinin güzeli-iyisi nedir. hangi markalara bakıyım, hangilerini sallıyım. perde ile projeksiyon aletinin birbirine uzaklığı ne olmalıdır. "ampülü çabuk biter" gibi şeyler önemli değil. sadece maç ve sinema izlemekte kullanılacak, en falza kullanım olduğu haftalar dahi haftada 4,5-5 saat aralığında kullanılacağını tahmin ediyorum.

fakat az kullanılacak diye de dandik bir şey almayalım. bir de bu techizatı yaklaşık 3-4 ay sonra kuracağım. yani; "birader bekle biraz, zoptik diye bir teknoloji çıkacak ondan alırsın" ya da "bilmemne markası yeni bir model çıkartıyor, hiper süper" deme şansınız var, bekleyebilirim.

hadi çok öptüm.

edit: "sinema izlemek" ne lan; film seyredicem olacak doğrusu.