Ekşi Duyuru

Hatirlayabildigim kadar küçüklüğümden beri yaşıyorum bunu. Çok üzüldüğüm zaman ortam sıcaklığından bağımsız olarak üşüyorum. Tir tir titreyerek üşüyorum hem de. Kaç kat giyinsem de üzerimi örtsem de geçmiyor. Bazen aglayabilirsem geçiyor bazen de ancak sızıp uyursam. İşin garibi normalde üşüyen bir insan değilim. Sorum ise şu: bu size de oluyor mu? Neden olduğu konusunda bir fikri olan var mı?

Merhabalar,

Bir arkadaşım Özbekçe'den Türkçe'ye 3 adet şarkı sözü çevirisi yapacak. Ancak fiyatlandırma konusunda kafası karışık. Şarkı başına mı para istemeli yoksa başka bir yöntemi var mı size sormak istedik.

Şimdiden teşekkür ederiz.

Gitmek için Guvenpark'tan kalkan dolmuş var mıdır?

Eğer yoksa bahçeli 7. Cadde ya da emek 4 veya 8. Cadde girişinden geçen dolmuş var mıdır?

Cevap verenlere şimdiden teşekkürler

eskiden Maltepe Ankaray istasyonunun yakınlarından gara uzanan bir alt geçit vardı yayalar için. şimdi o civarı köstebek yuvasına çevirdikleri için kafamız karışık. Ankaray Maltepe istasyonunda indikten sonra yeni açılan YHT garına gitmek için hangi yolu kullanmamız gerekir?

Şimdiden teşekkürler cevap verenlere

ankara emek'te bayan kuaförü tavsiyesi istiyorum duyuru hanımları ve beyleri.
kriterlerim çok değil ama çok gibi görünüyor. anlattığım şekle uyan bir saç kesimi bekliyorum. manikür kaş ağda gibi konularda temiz olmasını bekliyorum. fiyatların insancıl olmasını bekliyorum.
bildiğiniz bir yer varsa denemekten memnun olurum.

şimdiden teşekkürler.

istanbul'dan ankara'ya 4 kedi götüreceğim. ancak ben de yanlarında refakatçı gitmek istiyorum. bana bunu sağlayabilecek pet nakil firması bilen var mıdır acaba? google'da yaptığım aramalardan birkaç sonuç çıktı. görüştüm fiyat aldım ama deneyimi olan birinden görüş alabilirsem çok sevinirim.

şimdi koca kişisi ankara'da işe başlıyor. şirket demiş ki yemek parasını setcard'a yüklüyoruz. çok güzel mantıklı afferim onlara. yemek parası dışında yol parasını da setcard'a yüklediklerini söylemişler. uzun zamandır ankara'ya gitmemiş bireyler olarak kafamız karıştı. bildiğimiz kadarıyla ankara'da istanbul'daki mavi kart gibi kişiye ait olan bir toplu ulaşım kartı uygulaması yok. beşlik onluk biletler alıp kullanılıyor atılıyor. bu durumda setcard'daki yol parası nasıl kullanılmış oluyor bir bilen varsa bize açıklama yapabilir mi? teşekkür ediyoruz.

lanetler giresice s3 mini telefonum toptan sıyırdı. biliyorum ucuz bişi ama işe yaramayacak bir şeye para vermek istemiyorum. kaldı ki o kadar bütçem de yok aslında.

kısacası istanbul anadolu yakasında olup usb jig'i olan varsa bir akşam ödünç alabilir miyim? hatta kişinin kendi yanında denerim. işe yaramıyosa, telefonum nalları toptan diktiyse teşekkür eder uzaklaşırım.

Is yerinde yealink T20 ip phone kullanıyoruz. Dışarıdan X kişisi arayıp Y kişisi ile görüşmek istedi diyelim. TURAN tuşuna basıp Y kişisinin dahili numarasını tusluyorum. Y kişisi cevap verince X kişisinin aradığını söylüyorum. Görüşmek istiyorum derse ahireti yerine koyup telefonu kapatınca X kişisi Y kişisinin bağlanmış oluyor.
Ama diyelim ki Y kişisi görüşmek istemediğini söyledi. Ben bunu söylemek için X kisisine nasıl geri döneceğim?

durumu kısaca özetleyeyim efenim. normal saç rengim koyu kumral. yıllardır kızıl olarak kullanıyorum. uzun süredir evde palette 6-888 sonbahar kızılı ile boyuyorum. 3 hafta kadar önce confidence deep red'le boyadım. uçlarındaki renk istediğime epeyce yaklaştı ama yine de tam olmadı. bu arada istediğim renk şu: www.google.com.tr

şimdiki planım palette yoğun renk açıcı kullanarak saçımı biraz açıp onun üstüne kızıl boyamak. ama iki soru var kafama takılan.
1. açarken önce diplerine mi sürmeliyim? şu anda diplerinde 2 cm kadar bir yer doğal renginde. kalanında 6-888 üstüne deep red var. uçlar istediğim renge çok yakın.
2. saçın her yerini eşit tona getirdikten sonra üstüne deep red'i doğrudan sürsem nasıl olur? çok çabuk 2 yıkamada mesela akar mı? yoksa deep red ağırlıklı bir karışımla mı boyasam? 1/3 oranında 6-888 ve 2/3 oranında deep red kullanmak gibi. deep red su bazlı olduğu için diğer boyanın içine karıştırınca tutar değil mi?

bu işi bugün yapmak niyetindeyim. lütfen fikir verin.

not: oryal kullanmak seçeneklerim arasında bile değil. o şeyi saçıma sürmem.

öncelikle belirteyim bu bir iş arama duyurusu değildir.

aslında ben serbest çevirmenim. ancak artık çevirinin zihinsel yorgunluğunu kaldıramıyorum. bu nedenle zihinsel olarak daha az yorulacağım ve elimi oyalayacak işler arıyorum. evde yapılan bir sürü iş olduğunu duydum. kına paketlemeden, nikah şekeri yapmaktan tutun kalem ve mandal montajına kadar her tür fantastik iş yapılabiliyormuş.

benim merak ettiğim şey ise şu: insanlar böyle işleri nereden buluyor. yani bu tür işlerin bir başvuru noktası, bir kariyer.net'i var mı? bazen etrafta bijuterilerde falan asılı kağıtlar olduğunu görüyorum. ama onlar da sayıca o kadar az ki anlatıldığı kadar çok kadın bu işleri yapıyorsa o ilanlar yeterli değildir. yahu nereden buluyor bu kadınlar bu işleri?

efendim bir kulağımda 3 diğerinde 4 delik var. bunlara birer minik gümüş küpe almak istiyorum. ancak nedense dandik dandik şekillerde şeylere denk geliyorum. İstanbul içinde, mümkünse Kadıköy-Üsküdar civarında, komik eğlenceli şekilleri olan, sallantılı olmayan, küçük, gümüş, çelik ya da titanyum küpe satan nereleri biliyorsunuz? tabii fiyatların da ağzı burnu kaymış, ne olduğu anlaşılmayan küpeler için 15 tl olmadığı yerler soruyorum. güzel, ilginç şekiller için veririm aynı parayı. o ayrı.

Aslına bakarsanız, gümüşsuyu'ndaki alman konsolosluğunun orası nihai hedef. Barbaros bulvarı'ndan aşağıya inip devam eden 110, 559c, 129t vb hatlar eskiden gümüşsuyu'ndan yukarıya çıkardı. şimdi güzergah ne durumda? bilen var mı?

büyük beden bir dişiyim. kendime bir takım giysiler arıyorum. mesela bornoz, tulum şeklindeki pijamalardan arıyorum bir de. aklıma başka gelirse yazarım ama şimdilik önceliklerim bu ikisi. ben bunları nereden bulurum? mümkünse deneyerek almayı isterim. yer istanbul.

eve bir saksı zımbırtısı alacağım. sırf yapraktan oluşan ya da öyle olmasa da yukarıya doğru desteksiz şekilde uzayabilen bir bitki istiyorum. sadece koymayı düşündüğüm oda direkt olarak gün ışığı almıyor. odanın tam kapısında duracağı için yan odadan gelen güneşten direkt olmayacak şekilde faydalanacak. ne önerirsiniz?

linkteki kızın kafasındaki tüle russian netting deniyor(muş). bundan ben istanbul'da özellikle kadıköy, üsküdar, eminönü-tahtakale civarında bulabilir miyim?
www.google.com.tr

öncelikle belirteyim şehir istanbul.

bana hasır sepet gerekmekte iki adet. birbirinin aynısı olacak bu sepetler. piknik sepetleri olur ya hani üstten saplı, hah işte onların daha az derin olanından lazım. bir de çapı mümkün olduğunca büyük olanından.

aklıma eminönü-tahtakale civarına bakmak geliyor. ama orası da sonsuz bir derya olduğundan ve her yerini gezmek için yeterli vaktim olmadığından dolayı soruyorum. anlattığım şekilde iki adet hasır sepeti bulmak için istanbul'da nerelere gitmem gerekir? cevap eminönü ise ne tarafa doğru bakmak benim için daha uygundur?

lütfen biriniz bana akşam misafirim geleceği için yemek yapmam ve ev temizlemem gerekirken ne halt etmeye burada fink attığımı söyleyebilir mi?

Arkadaşlar merhaba;
Michael Halvorson'ın adım adım visual basic 2008 kitabının pdf dosyasını bulabileceğim bir yer var mı? Ya da herhangi birinizin elinde mevcut mu?

geçen haftalarda viral konjunktivit geçirdim. bu süreçte sadece iki gün toplam 6-7 damla kadar voltaren ophta damla kullandım. sonrasında her iki gözümde de bir buğulu görme durumu hasıl oldu. bana bu güzide hasalığı bulaştıran sevgilimde de aynı durum olmuştu. ondaki buğulu görme durumu 1-1,5 haftada bitti. benim 1 hafta oldu hala tam gaz devam ediyor. bunun sebebini ya da nasıl giderileceğini bilen biri var mıdır aramızda? buğulu göme haricindeki üm şikayetlerim bitti, bu da geçse de rahata kavuşsam.

Bizim balkona yukardaki yuvadan yavru serce dustu. Geri koymaya calistigimda koordinasyon saglayamadigim kadar minik. Balkonda birakamiyorum anasi alsin diye, balkonun tamami gunesli su an ve sicaktan fenalasiyo yavru. Peceteyi islatip suyu emdirerek su icirdim biraz kendine geldi. Ama bana degmeden bir kenarda durmayi reddediyor. Evde de iki kedi var. Napiyim ben bu hayvanla?


Su icti kendisi siringadan, biraz pure yapilmis potibor yedi, kendini kasiyabiliyor. Birazdan tekrar denicem yuvaya koymayi. Beceremezsem sevgili gelince bi kez daha denicez. Olmazsa adini ne koysam diye baslik acarim artik.


Not: doganin dengesi diyecek arkadaslar, onu ben de akil ediyorum ve ders degil hayvani canli tutacak oneri istiyorum.

efenim iki kişi istanbul'da ikamet ediyoruz. haftasonlarımıza renk katalım istiyoruz. bu nedenle ikimizin de beceremediği bisiklet sürme işine el atalım dedik. kısacası bir bisiklet kiralayıp, salak salak düşe kalka kendimizle eğlenmeye niyetliyiz. ancak bunu adalarda yapmak istemiyoruz. malum tırtılı var, alerjisi var adaların. bu isteğimizi tatmin edebileceğimiz tercihen anadolu yakasında, eğer mümkün değilse avrupa yakasında saatlik olarak bisiklet kiralanabilecek nereler vardır? tek koşul toplu taşımayla ulaşılabilen bölgeler olması. arabamız yok.

not: bisiklet satın almayı düşünmüyoruz. üzerinde durabileceğimizden bile şüpheliyiz zira.

edit büdüt: fiyatlar konusunda bilgisi olan varsa o bilgiyi vermekten çekinmesine gerek olmadığını bildirmek isterim.

1. soru: anadolu yakasında böyle bol kaydıraklı falan aqua park var mı? üsküdar ya da kadıköyden toplu taşımayla ulaşılabilecek ve çok rahatsız olmadan şıpıdık şıpıdık eğlenilebilecek bir yerler arıyoruz.

2. soru: adalar civarında yaz başında kol gezen alerji salgını devam ediyor mu? burgazada başa olmak üzere durumu merak ediyorum. ormana girilmeyecek. iskeleden plaja, plajdan iskeleye gidilip gelinecek.

duyurunun saygıdeğer telefon uzmanları,

bu htc cha cha telefon eyi güzel de telefonla her konuştuğumda yanağım bir yerlere değiyor ekranda. bir haltlar dönüyor. bunu engelleyecek bir kilitleme dalgası yok mudur?

sevgiler, saygılar

bir hafta kadar önce televizyonda huawei'nin bir akıllı telefon reklamını gördüm. reklama dair ayırt edici olarak beynimde kalan tek ayrıntı "3d uygulamalar" kelime grubu oldu. bunun hangi modele ait bir reklam olduğunu bilen varsa çok mutlu oliciğim.

öncelikle belirteyim, devamında da görüleceği üzere bu bir iş arama ilanı değildir.

varsayalım ki çalışmadığı için kendini kötü hisseden bir kadın var. bu kadının aylık 450 TL geliri var ancak bu devirde daha fazlası göz çıkarmaz diye düşünüyor. ancak psikolojik durumu nedeniyle devamlı bir işe gidip gelebilme durumu yok. daha önceleri çeviri yapardı bu kişi ama yeni haliyle yaşadığı konsantrasyon güçlüğü nedeniyle ne yazık ki artık bunu da yapamıyor.

durumu böyle özetledikten sonra gözü öyle yüksek meblağlarda olmayan bu kadın için (yaş 27 bu arada) evden yapabileceği ne gibi ufak tefek işler önerebilirsiniz? ne tarz şeyler yapabilir bu kadın? ya da böyle durumlarda cevap alabileceği bir yer var mıdır?

sırf vakit geçirmek için eğlencesine tenis oynamaya niyetlenmiş 4 yetişkine ucuzundan tenis raketi önerebilir misiniz? kalitesi zerre kadar umrumuzda değil. 2-3 ayda bir kullanırız zaten garanti :)

1 saat kadar sonra yemek yiycem ama hala sabah kahvaltısıyla duruyorum. arada evde temizlik falan da yaptım ve yemek yiyebilmek için önce dışarı çıkıcam. bu durumda evde hızlıca ne atıştırsam? hani yolda bayılmamalık kadar. öyle püskevit falan bulundurmuyorum evde çok yiyorum diye :) ne hikmetse en sevdiğim iki şey olan peynir ve yoğurt da bitmiş. bir de 3 saat sonra beyin mr'ı çektiricem. gerçi doktor bir şey demedi ama yememem gereken bir şeyler var mıdır?

öyle özel bir gün değil. işimiz var kadıköyde sadece. sonrasında yemek yiyelim diyorum adamla. ama nereye gitsek bilemedim. arada gittiğimiz birkaç yer var. ama değişiklik olsun istedim. kadıköy-moda civarında nerede yesek? dünya mutfaklarına fazlasıyla açığız. iş çıkışında elimde kurt gibi aç bir adam olacak. bunun da hesaba katılmasını temenni ederim. saygılarımla :)

logo tasarımı için bilgisayar kadar iphone ve ipad üzerinde de kullanılabilecek program bilen var mıdır?

evet başlıktan anlaşılacağı üzere dişim apse yapmış durumda. suratımda ikinci bir surat oluştu. tam çene eklemime yakın bir nokta olduğu için ne yemek yiyebiliyorum ne de konuşmak için ağzımı açabiliyorum. şimdi asıl soru şu. acile gitsem bana ne verirler sizce? ağrı kesici veya başka herhangi bir iğne istemiyorum. enjektör fobim var çünkü. ağrı kesici hap içtiğimde biraz olsun azalıyor ağrısı. apseli diş olduğu için karanfil yağı da iyi gelmiyor. kısacası acile gitsem iğne içermeyen bir çözümleri olur mu?

gastroskopimi burada yaptırmayı düşünüyorum. bu hastaneyi nasıl bilirsiniz? dormicum ya da o tarz bir ilaçla uyutarak yaptıklarını ve evime yakın olduklarını biliyorum. ama daha önce burada işlem yaptıranlar varsa izlenimlerini de öğrenmek isterim. özel hastanelere zerre kadar güvenmiyorum ama canlı canlı o bahçe hortumunu mideme yemek de beni ölesiye korkutuyor.

bugün sevgiliyle de bakındık biraz. çok güzel elbiseler var evet. ama bana göre elbise yok. büyük beden kılıklar satan her yere girdik çıktık. en son faik sönmez'de güzel bir elbise buldum, denedim. elbisenin alt kısmı üzerime tam olurken, üst kısmı aşırı bol geldi. bunun suçunun beden ölçülerimde olduğunu fark ettim. buraya kadar aslında sorunum yok. benim sorunum başka. etek ve elbise giymekten çok hoşlanmayan bir büyük beden kadını olaraktan evde aile arasında yapacağımız, samimi havada geçmesini planladığımız nişan partisinde şık bir pantolon ve tunik ya da bluz giysem garip durur mu? illa ki etekli elbiseli bir şeyler mi olmalı nişan kıyafeti? ben öyle giyinmekten hoşlanmıyorsam ne olacak?

bugün devlet hastanesine gittim. midemdeki sorun için endoskopi istedi ancak devlette bunun uyutulmadan yapıldığını da ekledi. eğer korkuyorsam özelde de yaptırabileceğimi ekledi.

şimdi ben de bunu yaptırabileceğim bir özel kurum, hastane arıyorum. emekli bir bağkurluyum. bana çok fazla masraf çıkarmayacak bir yer olursa nasıl sevinirim anlatamam. yoksa canlı canlı gırtlağımdan aşağı hortum sokacaklar.

akşama ne pişirsem diye dört dönüyorum. yani yapılabilecek birçok yemek var ama iştahsızım ve sanki değişik bir tarif olsa merak edip yermişim gibi geliyor. varsa öyle ilginç tarifleriniz paylaşsanız olur mu? malzeme konusunda çok sıkıntı yok. ama çok uzun süre uğraştıracak şeyler de olmazsa sevinirim.

çok sevdiğim ve memnun olduğum psikiyatrım emekli olmuş. şimdi kendime psikiyatr arıyorum. kendi doktorumdan tavsiye almayı tabi ki düşünüyorum ama size de bir sormak istedim.

devlet hastanesinde ya da sgklılara bakan, ilaçların tek çözüm olduğunu düşünmeyen, devlet hastanesinde olacaksa 15 dkdan daha uzun seansları olan bir psikiyatr tavsiye edebilir misiniz?

istanbul anadolu yakası hatta kadıköy ve üsküdar civarları daha da iyi olur.

bugün doktora gittim. ottur, boktur derken bir sürü şikayetim olduğunu farkedince doktor kan tahlili istedi. tam bir tarama yapacaklar dedi. 4 tüp kan verdim. gerçi sonuçları yarın öğlen alıcam ama o zamana kadar ben meraktan çatlarım. nelere bakacaklar kanımda?

not: enjektör fobime rağmen kan verdiysem beklemek istememem çok mantıklı bence :)
not 2: 4 tüpten iki tanesi birbirinin aynısı, diğerleri farklı farklıydı. eğer işe yarayacaksa. hatta iki farklı olanın dibinde sanki bi sıvı gibi bir şey de vardı.

bir arkadaşım son sınıfta. finalleri kaçırınca bütünlemelere girdi. fakat sınava girdiği derslerden birinin notunun bir türlü açıklanmadığını görünce okulu aradı sordu ve öğrendi ki sınav kağıdı ortada yok. duruma itiraz eden dilekçesini geçtiğimiz cuma günü verdi. ama halen herhangi bir haber (olumlu ya da olumsuz) yok. son sınıf olunca mezuniyeti de gecikecek. bu durumun başka prosedürü nedir ne değildir? açıkçası bu dersin hocasıyla daha önce de başka sorunlar yaşamıştı. olayı en az dallanıp budaklanacak şekilde çözmek ihtiyacındayız haliyle. tavsiyeleriniz nelerdir?

soru basit. Haydarpaşa Garı'ndaki restaurant hala hizmet veriyor mu?

Eğer ilk sorunun cevabı evetse, fiyatları hala makul mü?

İkinci soruya da "he" dediyseniz, gelenler hala eski İstanbul meyhane müdavimi tadında amcalar mı?

efendim biri kızıltoprak biri samandıra'dan yola çıkacak iki insan evladı yolun bir kısmını beraberce kat etmek arzusunda iseler eğer şişli hospitalium'a nasıl gitmelidirler. öğleden sonra, iş trafiğinin yoğun olmadığı saatler. metrobüs en kısa yöntem ama samandıra kişisinin deniz göresi gelmiş. bafurlu motorlu takılalım sevdasında. hatta 500lü otobüslere binmeye kalkacak neredeyse. iyice nevri dönmüş bana kalırsa.

aslında ne istediğimi bilmiyorum. dün bakınırken tabletlere niyetlendim. benim ihtiyaçlarımı karşılamaya yeterli olacak bir tabletin fiyatı 650 tl civarındaydı. ve hoşuma da gitti. ancak telefonumu da değiştirmem gerekli. ikisine ise ayrı ayrı verecek o kadar param yok.

bu noktada ihtiyaçlarımı sıralıyayım. belki bana uygun makul fiyatta bir telefon buluruz.
-office dosyalarını okuyabilmeli ve düzeltebilmeliyim.(docx,xslx, vs.)
-.pdf dosyaları en azından okuyabilmeliyim.
-.jpeg, .jpg, .png, .gif dosyalarını görüntüleyebilmeli ve en azından paint seviyesinde editleyebilmeliyim.
-gmaile erişimim ve maillerime dosya eklemem ve ekli dosyaları bünyeye indirmem mümkün ve kolay olmalı.
-wordpress'e erişimim rahat olsun.
-sosyal medyaya erişimim rahat olsun.
-olmuşken güzel bi kamerası olursa neden olmasın tabi ama twitterda paylaşmalık resim çekse bana yeter. çok abartmanın lüzumu yok :)
-lütfen ama lütfen iphone olmasın.
-fiyatı uçup gitmiş olmasın. accık makul olsun.

bunlara uygun telefon bilen varsa beri gelsin.

inanamıyorum kendime ama kedi sorusu soracağım.

şimdi iki tane dombik kedim var. biri dişi biri erkek kısırlaşırılmış. erkek olan insanımsı bir hayvan. kabı kirliyken falan tuvaletini tutar. dişi olansa aşırı titiz.

normalde sevgili ve beni paylaşmıştı bu dondirikler. erkek kedi beni, dişi kedi sevgiliyi oyuncak etmişti kendine. şimdi son bir buçuk haftadır sevgilinin anne-babası bizde misafir. pazar günü ve bugün yani toplamda son 4 günde 2 kez bu tontirik kafalardan biri (ki yüksek ihtimal dişi olan)mutfak lavabosuna kaka yaptı.

şok içerisinde olmam anlaşılır herhalde. sevgilimin annesi evde misafir ve benim kedim mutfak lavabosuna sıçıyor. üstelik kadın gayet titiz.

şunu da belirtmekte fayda var. bu dobalaklar ilk kez görmüyor bu insanları. daha önce de geldiler ve çok sevmişlerdi pisicanlar. hatta gittiklerinde günlerce aramışlardı. bu sefer de aynı şekilde. yerlerde yuvarlanıp göbek açmalar vs.

şimdi her ne kadar ilgimizi eksik etmesek de az da olsa ilgimiz bölünüyor tabi. başbaşa olduğumuz gibi ilgi gösteremiyoruz tombullara. acaba sadece bu nedenle mi yaptılar bunu, yoksa hastalar mı? yani bana pek hasta gibi görünmüyorlar açıkçası. ama bir de size danışayım dedim.

genel fiziki durumlarında herhangi bir değişim olmadığını da belirteyim.

aslında daha doğrusu belki tavşanların çıkardıkları sesler neye benzer olmalıydı. tavşan gördüm. görmedim değil. çok tavşan mıncırdım ama hiç seslerinin çıktığını duymadım. ya pıtır pıtır yürüme sesi ya da kıtır kıtır yeme sesi duydum. tavşiler nasıl ses çıkarırlar bilen var mı?

Aslında soru başlıkta. Lütfen apple, ipad falan demeyin. apple'a en hafif tabirle gıcık oluyorum. almam. Gözüm samsung'lardaydı. ama ne yazık ki bütçem birazcık sarsılır alırsam. İş nedeniyle de ne kadar çabuk alırsam o kadar iyi. fikir olabilmesi açısından özelliklerinin yer aldığı bir linki koyuyorum aşağı.

www.hepsiburada.com

durumu özet geçiyorum:
- yarın sevgilimin ailesi geliyor.
- ev kedi tüyü, kumu, maması ile dekore edilmiş ve temizlenmesi gerek.
- 2saat içinde bir açılışa gitmek için evden çıkmam gerek.
- akşam da alışveriş yapmak için dışarda olmamız şart.
temizlik yapmak için kıçımı kaldırmam gerek ama yapamıyorum. temizlik yapmamak için yapılan anlamsız hareketler bütünüme bir dur diyin, beni gaza getirin ki evi temizliyim.

biz iki kişi bir blog açtık. samimi bir şekilde aklımıza geleni yazıyoruz. tasarımı falan daha değişikti ancak teknik nedenlerle bugün biraz değişikliğe gittik. şimdi merak içindeyiz acaba görenler ne diyecek diye. rica etsem fikirlerinizi bizimle paylaşabilir misiniz?

2gelin2macera.blogspot.com

not: takip etmek isteyenleri her zaman bekleriz tabi ki. o ayrı :)

dün akşam bayiden yüklemeye kalktım. sistemde sorun var şu an yükleme yapamıyoruz dedi. evden deneyip duruyorum. bu saat oldu hala sistemde sorun var diyor bana. yükleyebilen var mı? yoksa cinsliği bana mı?

hiç sorulmadık bir soruyla karşınızdayım.

anası-babası olmayan, 25 yaş üstünde, çalışmayan ve öğrenci olmayan, sgk'dan yetim maaşı alan bir dişi kişi naapmalı?

burada kritik noktalardan biri, maaş bağlanma yazısı eve geçenlerde gelmiş ancak bu kişi ocağın son günlerinden ilk kez bankadan para alacak.

işyerindeyim. etrafta her tür olanak var lakin şu an ofiste tek başımayım. işhanında da in cin resmen halı saha maçındalar. sorun şu ki gastrit ve migrenim aynı anda tuttu.
migren için ilaç içtim baş ağrım biraz azaldı.
aç değilim. mideme dokunmadığını bildiğim hafif şeyler yedim. ilacı da tok karna içtim.
midem ağrıdığı gibi bulanıyor da. ki gastrit ataklarımda hiç bulantım olmazdı.migrenden olabilir emin değilim.
daha beteri kusabilen bir insan değilim. yine de demin denedim. biraz öğürtü falan o kadar. bu en azından midemdeki ağrıyı hafifletti. ancak hala çalışamaz haldeyim. bulantı devam.
maden suyunu denedim. ancak işe yaramadı.
üstelik bir halsizlik çöktü. elimi ayağımı kıpırdatamıyorum.
kaloriferin önüne minder attım. orda oturuyorum. uzanabileceğim bir yer mevcut değil ofiste.
ben ne yapayım da patron toplantıdan dönüp halime acıyana dek idare edeyim?

ekteki haritada işaretli olan geçit sokağa gideceğiz. anadolu yakası kadıköy çıkış noktamız diyelim. metrobüsü tercih etmeyi düşünüyoruz. bu havada en az trafiğe girecek şekilde tarif edebilir misiniz lütfen?

not: biraz da acil. 1 saate kadar çıkmamız gerek.