Taşınma sebebiyle Superonline aboneliğimi farklı bir adrese taşımam gerekiyor. Daha önce birçok kez 1 günde hallettirebildiğim bir işlem... Ancak bugün "port yok beklemeniz gerekiyor" cevabı aldım. Ne olduğunu bile anlamadım googlea yazana kadar. 2021'deyiz yahu...
Soruma gelince, bu "port olmaması" hadisesi tüm kurumlar ve markalar için mi geçerli? Örnek olarak, Superonline port yok dedi ama Vodafone TV'de, Kablonet'te boş port olabilir mi? Yoksa port yoksa bu hepsi için mi geçerli?
Teşekkürler
Soruma gelince, bu "port olmaması" hadisesi tüm kurumlar ve markalar için mi geçerli? Örnek olarak, Superonline port yok dedi ama Vodafone TV'de, Kablonet'te boş port olabilir mi? Yoksa port yoksa bu hepsi için mi geçerli?
Teşekkürler
www.ikea.com.tr
Ikea'nın sıkça önerilen diğer 2 modeli 1.70 boyunda olan benim için uygun değil. Bununla ilgili de yorum bulamadım hiç. Ne dersiniz?
Ikea'nın sıkça önerilen diğer 2 modeli 1.70 boyunda olan benim için uygun değil. Bununla ilgili de yorum bulamadım hiç. Ne dersiniz?
Merhaba
Motorun radyator suyunu degistirdim, simdi bi tane bosta boru var radyatorun ust kisminda. Alttaki boru motora bagli, ustteki bosta sallaniyor. Ben mi bi yerden cikardim simdi de bulamiyorum, yoksa o zaten bosta mi durmali?
Motorun radyator suyunu degistirdim, simdi bi tane bosta boru var radyatorun ust kisminda. Alttaki boru motora bagli, ustteki bosta sallaniyor. Ben mi bi yerden cikardim simdi de bulamiyorum, yoksa o zaten bosta mi durmali?
Tecili bitenlerin başvurusu da alınmıyor. Yapabileceğim bir şey var mı?
Garanti musterisiyim, online hesaplama araci diyor ki 300 ceker 1 hafta sonra odersen 302 odemis olursun. Killandim lan, harbi boyle mi yoksa isin sonunda zart zurt parasi diye daha fazla cekiyor mu?
Nasıl olur, gitmeye değer mi hiç gitmemiş biri için?
odadan alıp şöyle artistik bi yere falan........
1 saniye aralıklarla o yuvarlak loading şeyi oluyor.
çok sinir bozucu nasıl kapatabilirim derdi ne bunun?
çok sinir bozucu nasıl kapatabilirim derdi ne bunun?
Böyle bildiğin toki binası gibi 7 kat var, en altta yanarlı dönerli alevler var falan. Asıl sorum, bu dini kitaplarda falan böyle mi anlatılıyor ve buna mı inanılıyor yoksa bu arkadaş mı fazla doz din almış?
linki koymamışım: eksisozluk.com
linki koymamışım: eksisozluk.com
Tavada kızartsam, sonra yağını yüzüp üstüne yımırtayı kırsam güzel olur mu? Barnak patates
Bugün mağazama 2 müşteri geldi. Bir iki şey sordular, gayet akıcı konuşuyorlardı Türkçe'yi ama mesela 48 demiyorlardı da 4 ve 8 diyorlardı. Tiplerinden memleketleri pek anlaşılmıyordu, Azeri falan sandım. Müşteriyle muhabbbeti severim; dedim nerelisiniz. Utana sıkıla Suriye dedi; ayıp, utanılacak bir şey gibi. Mahçuptu.
Bir iki yardımcı oldum. O mahçup hallerine çok üzüldüm. Çıkarken bir bakar mısınız diye girizgah yaptım:
"Bu ülkede herkes sizden nefret etmiyor, herkes ölmenizi istemiyor. Utanılacak bir şey yok, başınız da dik olsun kardeşim." minvalinde bir şeyler söyledim. Tam olarak ne söylediğimi hatırlamıyorum. Birinin gözü doldu diğeri baya baya ağladı ikisi de sarıldı gitti.
Evet iti kopuğu var, ne idüğü belirsiz olanı var, savaştan kaçıp tek derdi üremek olanı var, sapığı var, hırsızı var. Ee, yani?
Bu ülkenin yarısı potansiyel tecavüzcü arkadaşlar. Bu ülke insanının ezici bir çoğunluğu sapık. Hani iş ahlakıdır, özgürlüklere saygıdır falan filan oralara girmiyorum bile. Şimdi siz bu pislik içerisinde kendini temiz tutmaya çalışmış insanlara olarak, yarın öbür gün yabancı düştüğünüz bir yerde, şu an ülkede bütün Suriyeliler'e yapılan muameleyi görseniz nasıl hissedersiniz? Kıçı kırık futbol maçlarında bile Türklük üzerinden çıldıran milletiz.
Evin üzerinden 2 uçak geçince atm, market yağmalayan ülkemin insanı, ışid ve esad gibi 2 ruh hastası caninin ortasında kalmaktan kaçtığı için "ülkelerini terk eden vatan hainleri" muhabbeti yapıyor. Kimle kimin savaşı belli değil, kimin için, ne için, ne uğruna savaşacağın belli değil. Çok mu kolay sanıyoruz acaba, kafanın üzerinden bomba geçerken yaşamayı.
Kurunun yanında yaşın da yandığını en bilen millet olmamız gerekirken, bu hırçın nefreti anlayamıyorum.
Soru: Siz anlayabiliyor musunuz?
Edit: Kendilerini çok tatlı çok komik sanan arkadaşlar için, formata uysun diye sorduğum soruyu değiştireyim. Siz ne düşünüyorsunuz?
Bir iki yardımcı oldum. O mahçup hallerine çok üzüldüm. Çıkarken bir bakar mısınız diye girizgah yaptım:
"Bu ülkede herkes sizden nefret etmiyor, herkes ölmenizi istemiyor. Utanılacak bir şey yok, başınız da dik olsun kardeşim." minvalinde bir şeyler söyledim. Tam olarak ne söylediğimi hatırlamıyorum. Birinin gözü doldu diğeri baya baya ağladı ikisi de sarıldı gitti.
Evet iti kopuğu var, ne idüğü belirsiz olanı var, savaştan kaçıp tek derdi üremek olanı var, sapığı var, hırsızı var. Ee, yani?
Bu ülkenin yarısı potansiyel tecavüzcü arkadaşlar. Bu ülke insanının ezici bir çoğunluğu sapık. Hani iş ahlakıdır, özgürlüklere saygıdır falan filan oralara girmiyorum bile. Şimdi siz bu pislik içerisinde kendini temiz tutmaya çalışmış insanlara olarak, yarın öbür gün yabancı düştüğünüz bir yerde, şu an ülkede bütün Suriyeliler'e yapılan muameleyi görseniz nasıl hissedersiniz? Kıçı kırık futbol maçlarında bile Türklük üzerinden çıldıran milletiz.
Evin üzerinden 2 uçak geçince atm, market yağmalayan ülkemin insanı, ışid ve esad gibi 2 ruh hastası caninin ortasında kalmaktan kaçtığı için "ülkelerini terk eden vatan hainleri" muhabbeti yapıyor. Kimle kimin savaşı belli değil, kimin için, ne için, ne uğruna savaşacağın belli değil. Çok mu kolay sanıyoruz acaba, kafanın üzerinden bomba geçerken yaşamayı.
Kurunun yanında yaşın da yandığını en bilen millet olmamız gerekirken, bu hırçın nefreti anlayamıyorum.
Soru: Siz anlayabiliyor musunuz?
Edit: Kendilerini çok tatlı çok komik sanan arkadaşlar için, formata uysun diye sorduğum soruyu değiştireyim. Siz ne düşünüyorsunuz?
nın şart olduğunu düşünen kaç kişi vardır sizce? Formata uydu.
1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok.
"Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd"
"Sanki kendisi brad pitt aq :d"
bakın bunlar aptalcadır.
2. Bu sadece görünüşle sınırlı değil. Bir şeyi beğenmemek ya da eleştirmek için o konuda mükemmel olmak gerekmiyor. Bir yazarın kitabını eleştirene, "he sen orhan pamuk'sun ya" demek, aptallıktır.
3. Örneklere sabaha kadar devam edebilirim. Bu aptal hareketten vazgeçin.
1.50 boyundaki biri, gayet de gidip 1.50 boyundaki başka biriyle dalga geçebilir. Annesinin bile çirkin bulduğu biri, bir başkasına çirkin diyebilir ve bunu demesi için kendisine bakması gerekmez. "sen kendine bak" kadar acınası bir laf yok.
Daha tane tane anlatmama ihtiyaç duyan varsa elimden geleni yaparım.
Eleştiri iyidir, güzeldir.
1. Bir insanın, başka bir insanın görünüşüne laf söylemesinin, kişinin kendi görünüşüyle hiçbir alakası yok.
"Ona laf söylüyorsun da kendine bak xd"
"Sanki kendisi brad pitt aq :d"
bakın bunlar aptalcadır.
2. Bu sadece görünüşle sınırlı değil. Bir şeyi beğenmemek ya da eleştirmek için o konuda mükemmel olmak gerekmiyor. Bir yazarın kitabını eleştirene, "he sen orhan pamuk'sun ya" demek, aptallıktır.
3. Örneklere sabaha kadar devam edebilirim. Bu aptal hareketten vazgeçin.
1.50 boyundaki biri, gayet de gidip 1.50 boyundaki başka biriyle dalga geçebilir. Annesinin bile çirkin bulduğu biri, bir başkasına çirkin diyebilir ve bunu demesi için kendisine bakması gerekmez. "sen kendine bak" kadar acınası bir laf yok.
Daha tane tane anlatmama ihtiyaç duyan varsa elimden geleni yaparım.
Eleştiri iyidir, güzeldir.
Ehliyete sınıf ekleticem, benden biyometrik fotoğraf istedi kurs. Çok saçma geldi, evde de sadece normal vesikalık var ve gidip biyometrik çektirmekle uğraşmak/para vermek istemiyorum, götürmeyi de düşünmüyorum. Harbiden şart mı biyometrik?
Garanti olsun diye kapatıyorum telefonun internetini de, açıksa bile offline mı çalıyor?
İyi seneler.
İyi seneler.
Dünya Yüzme Şampiyonası'nda kadın ve erkeklerin ayrı yarışması gibi bir durum satrançta da var mı?
Yeter ulan. Aptal mısınız, bize ne? Bu nasıl bir tatmin yöntemidir?
Çok klişe ama buranın boku gerçekten çıkmaya başladı ha. Neyse ki hala çok güzel insanlar var da çekilebilir kılıyorlar.
Arkadşa ben çok darlanıyorum. Tiplere bak. Şu bana böyle dedi yok o küfür yok bu ebemi sevdi. So?
Lütfen kimse çıkıp "burayı bu kadar ciddiye alma" demesin. İlk defa girdiğim bir site olsaydı da bu derece darlanır sinirlenirdim, öfkeli bir insanım.
Hadi bu duyuru altında şu tiplere öfke kusup rahatlayalım.
Özel mesajdan küfretmişmiş. Mallara ekle geç bize ne ulan bana ne
Çok klişe ama buranın boku gerçekten çıkmaya başladı ha. Neyse ki hala çok güzel insanlar var da çekilebilir kılıyorlar.
Arkadşa ben çok darlanıyorum. Tiplere bak. Şu bana böyle dedi yok o küfür yok bu ebemi sevdi. So?
Lütfen kimse çıkıp "burayı bu kadar ciddiye alma" demesin. İlk defa girdiğim bir site olsaydı da bu derece darlanır sinirlenirdim, öfkeli bir insanım.
Hadi bu duyuru altında şu tiplere öfke kusup rahatlayalım.
Özel mesajdan küfretmişmiş. Mallara ekle geç bize ne ulan bana ne
İstanbul'da, yaka fark etmez. Şöyle kocaman kocaman afişler...
Plaza insanı, beyaz yakalı olmaktan iğreniyorum. Bu insanlardan da iğreniyorum. Bok gibi yaşıyorlar.
Senelik 15 gün izin kullanmak için 350 günlerini satıyorlar.
Sırf yukarıdakiler daha fazla kazansın diye.
İşçi olduklarının farkında bile değiller. İşçisin deyince hakaret etmişsin gibi savunmaya geçiyorlar.
O kimlik kartlarını bir taraflarına sokacaklar imkanları olsa. Tasma gibi takmışlar, tuvalette sıçarken harcayacağı dakikalar bile başkaları tarafından belirleniyor.
Paranın, rahatlığın kölesi olmuşlar. Kredi çekip önlerindeki 10 seneyi ipotek ediyorlar. Tek dertleri altlarındaki arabanın üst modelini almak, iphonelarını yenilemek. Sanatsal, fikirsel hiçbir katkıları yok, ne kendilerine ne dünyaya.
Nereden geldiklerini unutmuşlar. Senin deden köyde çobanlık yapıyordu. Sanayileşme sürecinde, köleleşmişler. Zihinleri ele geçirilmiş, düşünmüyorlar. Düşünmeleri yasak. Sorgulayamazsın, çünkü layn menecırın öyle dedi.
Tek dertleri terfi etmek. Bilmem ne müdürü olup "üst sınıf"a kapak atmak.
Hayatları koca bir yalan. Bu plazaların pencereleri bile yok, soludukları hava bile yapay.
Şu andan itibaren 50 yaşıma kadar hayatımı çizsem, çok az hata payı olur. 6.30'da kalk, kredi çekip aldığın arabanla 2 saat trafik ardından işe git, maillerine bak, müdürünün bi tarafını yala, toplantı sikecuıl et, tasma gibi yaka kartınla öğlen yemeğe çık, inek gibi otlandırsınlar seni, sonra 7'de işten çık, mesai varsa o da yalan, çünkü köle gibi çalışmak ve bundan memnun olmak zorundasın, 10'da eve git, yemek ye uyu, sabah tekrar iş. bu şekilde 40 sene yaşa, sırf üsttekiler günlerini gün etsin, sermayelerine sermaye katsın diye sen hayatını başkasına ipotek ettir. çok çalışacaksın ve buna ses çıkarmayacaksın, çünkü sen bilmemne sikim asoşieytsin ve bu seni gaza getirmeli. kimsenin sikinde olmayan bir titr lütfetmişler sana, uyumaya devam et diye. Bir gün bi gözünü açacaksın, 50 yaşına gelmiş, tek derdi çocuğunun özel okul parasını vermek olan bir insan olmuşsun. Ne sevdiğin şeyleri yapabilmişsin, ne kendini geliştirebilmişsin. Sadece birileri daha fazla kazansın, sistem çalışsın diye kölelik yapmışsın. Tasman başkalarının elinde. Çıkıp bi bisiklete bile binemezsin, doğanın tadını çıkaramazsın. Her gün ama her gün 8de gelip 7de çıkacaksın ve daha da kötüsü buna şükretmelisin.
Takım elbise diye bir şey icat etmişler. O boyun her zaman sıkı olacak, tek tip olacaksınız. Çünkü uyanmamalısınız. "çok çalıştım dün ya" demen gerekiyor, çok çalışmış olmaktan gurur duyacağın şekilde eğitecekler seni, bundan utanmak gerektiği yerde. O takım elbiseyi giyip bilgisayar karşısında oturacaksın, o laptop klavyesine "saygı" göstermen gerekiyor çünkü.
Evet zenginsin, ama özgür değilsin. Roma İmparatorluğu'ndaki köleden farkın yok. Sahibin para kazansın diye, arenada diğerlerini öldürmeye çalışıyorsun. Zekisin, ama zekanı bu kapital daha çok kazansın diye harcıyorsun. Bir şey ürettiğin yok, üretilen doğru yere ulaşsın sermaye doysun diye hayatını bok ediyorsun.
Yazın 10 gün bodrum'un en pahalı yerlerinde tatil yaptığın için mutlu olmak zorundasın. Selfie çekip instagrama koymalısın ve diğerleri de seni görmeli. Hayatını yaşıyorsun çünkü. Nah yaşıyorsun. Ezik bir kölesin.
HAYIR.
Şu an karşımda müdür benden istediği raporu hazırladığımı sanıyor. Hazırlamıyorum, hazırlamayacağım. Laf söylediği zaman da "bok gibi yaşıyorsunuz. bi kendinize bakın, uyanın" diyeceğim.
Ben bunun parçası olmayacam arkadaş. en büyük başarısı 10 yıllık konut kredisi çekmek olan insan olmayacağım. ben de fakir olayım bir şey olmaz. fakir mutluluk > zengin mutsuzluk. gerçek mutsuzluk > yalan mutluluk.
23 yaşındayım, sıfırdan başlamak için geç değil dimi?
aşağıdaki cevabımı buraya da ekliyorum:
aileden zengin değilim, aksine üniversite okurken bile para alamıyordum. durumumuz bu.
şu an istifa edip eve gidip yatmayacağım. birkaç ay önce bir arkadaşım, sen bu hayatın insanı değilsin gel benimle çalış biraz demişti. onunla konuştum 2 gün önce, teklifi geçerli. kendisi kamera arkası fotoğrafçısı, iyi de para kazanıyor. abimin en iyi ekipmanı var video ve fotoğraf için, onun mesleği bu. istediğini alabilirsin dedi. yani onun ekipmanlarını alıp bu işi deneyeceğim. arkadaşım sayesinde çalışma koşullarını, ne yaptıklarını çok iyi biliyorum. yani plansız bir şekilde bırakmayacağım, hatta haftaya sete gidiyorum. durum bu.
Senelik 15 gün izin kullanmak için 350 günlerini satıyorlar.
Sırf yukarıdakiler daha fazla kazansın diye.
İşçi olduklarının farkında bile değiller. İşçisin deyince hakaret etmişsin gibi savunmaya geçiyorlar.
O kimlik kartlarını bir taraflarına sokacaklar imkanları olsa. Tasma gibi takmışlar, tuvalette sıçarken harcayacağı dakikalar bile başkaları tarafından belirleniyor.
Paranın, rahatlığın kölesi olmuşlar. Kredi çekip önlerindeki 10 seneyi ipotek ediyorlar. Tek dertleri altlarındaki arabanın üst modelini almak, iphonelarını yenilemek. Sanatsal, fikirsel hiçbir katkıları yok, ne kendilerine ne dünyaya.
Nereden geldiklerini unutmuşlar. Senin deden köyde çobanlık yapıyordu. Sanayileşme sürecinde, köleleşmişler. Zihinleri ele geçirilmiş, düşünmüyorlar. Düşünmeleri yasak. Sorgulayamazsın, çünkü layn menecırın öyle dedi.
Tek dertleri terfi etmek. Bilmem ne müdürü olup "üst sınıf"a kapak atmak.
Hayatları koca bir yalan. Bu plazaların pencereleri bile yok, soludukları hava bile yapay.
Şu andan itibaren 50 yaşıma kadar hayatımı çizsem, çok az hata payı olur. 6.30'da kalk, kredi çekip aldığın arabanla 2 saat trafik ardından işe git, maillerine bak, müdürünün bi tarafını yala, toplantı sikecuıl et, tasma gibi yaka kartınla öğlen yemeğe çık, inek gibi otlandırsınlar seni, sonra 7'de işten çık, mesai varsa o da yalan, çünkü köle gibi çalışmak ve bundan memnun olmak zorundasın, 10'da eve git, yemek ye uyu, sabah tekrar iş. bu şekilde 40 sene yaşa, sırf üsttekiler günlerini gün etsin, sermayelerine sermaye katsın diye sen hayatını başkasına ipotek ettir. çok çalışacaksın ve buna ses çıkarmayacaksın, çünkü sen bilmemne sikim asoşieytsin ve bu seni gaza getirmeli. kimsenin sikinde olmayan bir titr lütfetmişler sana, uyumaya devam et diye. Bir gün bi gözünü açacaksın, 50 yaşına gelmiş, tek derdi çocuğunun özel okul parasını vermek olan bir insan olmuşsun. Ne sevdiğin şeyleri yapabilmişsin, ne kendini geliştirebilmişsin. Sadece birileri daha fazla kazansın, sistem çalışsın diye kölelik yapmışsın. Tasman başkalarının elinde. Çıkıp bi bisiklete bile binemezsin, doğanın tadını çıkaramazsın. Her gün ama her gün 8de gelip 7de çıkacaksın ve daha da kötüsü buna şükretmelisin.
Takım elbise diye bir şey icat etmişler. O boyun her zaman sıkı olacak, tek tip olacaksınız. Çünkü uyanmamalısınız. "çok çalıştım dün ya" demen gerekiyor, çok çalışmış olmaktan gurur duyacağın şekilde eğitecekler seni, bundan utanmak gerektiği yerde. O takım elbiseyi giyip bilgisayar karşısında oturacaksın, o laptop klavyesine "saygı" göstermen gerekiyor çünkü.
Evet zenginsin, ama özgür değilsin. Roma İmparatorluğu'ndaki köleden farkın yok. Sahibin para kazansın diye, arenada diğerlerini öldürmeye çalışıyorsun. Zekisin, ama zekanı bu kapital daha çok kazansın diye harcıyorsun. Bir şey ürettiğin yok, üretilen doğru yere ulaşsın sermaye doysun diye hayatını bok ediyorsun.
Yazın 10 gün bodrum'un en pahalı yerlerinde tatil yaptığın için mutlu olmak zorundasın. Selfie çekip instagrama koymalısın ve diğerleri de seni görmeli. Hayatını yaşıyorsun çünkü. Nah yaşıyorsun. Ezik bir kölesin.
HAYIR.
Şu an karşımda müdür benden istediği raporu hazırladığımı sanıyor. Hazırlamıyorum, hazırlamayacağım. Laf söylediği zaman da "bok gibi yaşıyorsunuz. bi kendinize bakın, uyanın" diyeceğim.
Ben bunun parçası olmayacam arkadaş. en büyük başarısı 10 yıllık konut kredisi çekmek olan insan olmayacağım. ben de fakir olayım bir şey olmaz. fakir mutluluk > zengin mutsuzluk. gerçek mutsuzluk > yalan mutluluk.
23 yaşındayım, sıfırdan başlamak için geç değil dimi?
aşağıdaki cevabımı buraya da ekliyorum:
aileden zengin değilim, aksine üniversite okurken bile para alamıyordum. durumumuz bu.
şu an istifa edip eve gidip yatmayacağım. birkaç ay önce bir arkadaşım, sen bu hayatın insanı değilsin gel benimle çalış biraz demişti. onunla konuştum 2 gün önce, teklifi geçerli. kendisi kamera arkası fotoğrafçısı, iyi de para kazanıyor. abimin en iyi ekipmanı var video ve fotoğraf için, onun mesleği bu. istediğini alabilirsin dedi. yani onun ekipmanlarını alıp bu işi deneyeceğim. arkadaşım sayesinde çalışma koşullarını, ne yaptıklarını çok iyi biliyorum. yani plansız bir şekilde bırakmayacağım, hatta haftaya sete gidiyorum. durum bu.
1 senelik premium hesabımı, başka ülkelerde, atıyorum hollanda'da kullanabiliyor muyum yoksa sadece türkiye'de mi geçerli?
Çok belim ağrıyor oturamıyorum bile. Normal ağrı kesiciler işe yarar mı, yoksa bel ağırısına şunu kullan diyebileceğiniz bir ilaç var mı? Parol falan alıcam yoksa
Burç geyiğinden hiç haz etmem, yalan dolan gelir. Ofiste bir iddialaşma oldu. "Balık burcu erkeklerinden herkes nefret eder" dediler. Ben de hiç anlamadığım ve sevmediğim için "saçmalamayın hanımlar manyak mısınız" minvalinde iddilaştım.
Ardından, sözlüğe balık burcu erkeği yazdım ve dehşete düştüm. Neler neler yazmışlar. En son biri çıkıp "alayı orospu çocuğudur!" diyecek sandım da neyse ki o noktaya gelmemiş henüz.
Gerçekten genelleme yapacak kadar tutuyor mu bu burç işi ya? Bence saçmalık, ama çoğu insan hemfikir olmuş balık burcu konusunda. Tamam dünyanın en süper insanı değilim ama sözlükte öyle şeyler yazmışlar ki bulsalar dövecekler:D
ekleme: rte de balık burcuymuş lan:(
Ardından, sözlüğe balık burcu erkeği yazdım ve dehşete düştüm. Neler neler yazmışlar. En son biri çıkıp "alayı orospu çocuğudur!" diyecek sandım da neyse ki o noktaya gelmemiş henüz.
Gerçekten genelleme yapacak kadar tutuyor mu bu burç işi ya? Bence saçmalık, ama çoğu insan hemfikir olmuş balık burcu konusunda. Tamam dünyanın en süper insanı değilim ama sözlükte öyle şeyler yazmışlar ki bulsalar dövecekler:D
ekleme: rte de balık burcuymuş lan:(
Parkta çimlere uzanıp alkol alınca kimse karışır mı? Yarın güzel bir etkinlik var, ama o havada birasız çekilmez. Caddebostan gibi mi yoksa park olduğu için sorun oluyor mu?
Ne demek?
1. Bu dünyada her şeyi elde ettim ama bi' seni çok gördü bana, senin dışında her şeyi elde ettim ama seni elde edemedim.
2. Bu dünyada bi' seni istedim, onu bile vermedi şerefsiz.
Hangisi?
1. Bu dünyada her şeyi elde ettim ama bi' seni çok gördü bana, senin dışında her şeyi elde ettim ama seni elde edemedim.
2. Bu dünyada bi' seni istedim, onu bile vermedi şerefsiz.
Hangisi?
Ne kadar ödüyorsunuz acaba?
Sadece haftaiçi öğlen saatlerinde gitmek istesek, fiyatta düşerler mi? Spor salonlarına aşinalığım yok, ancak bir arkadaşım sınırlı üyeliklerin ucuz olduğunu söyledi. Sadece 6-8 arası, sadece haftaiçi vs... Ben de sadece haftaiçi herhangi 3 gün, öğlen 12'de gitmek istiyorum.
Sadece haftaiçi öğlen saatlerinde gitmek istesek, fiyatta düşerler mi? Spor salonlarına aşinalığım yok, ancak bir arkadaşım sınırlı üyeliklerin ucuz olduğunu söyledi. Sadece 6-8 arası, sadece haftaiçi vs... Ben de sadece haftaiçi herhangi 3 gün, öğlen 12'de gitmek istiyorum.
pbs.twimg.com 
Bir esprisi var mı buradaki renk kelimesinin? Yoksa karikatürün komikliği bu kelimenin çok alakasız ve absürd oluşu mu?

Bir esprisi var mı buradaki renk kelimesinin? Yoksa karikatürün komikliği bu kelimenin çok alakasız ve absürd oluşu mu?
Telefona bildirim gelmesin istiyorum. Var mı bunun ayarı? Telefonu komple sessize almak istemiyorum, sadece ben web appi kullanırken whatsapp sussun.
aynı şeyi eklemek istiyorum. Bir satırda 300 tane telefon numarası var ama hepsi 2123334455 formatında yazılmış. Benim bütün bu numaraların başına +90 eklemem lazım. Teker teker yapmak yerine bi seferde hepsinin başına aynı şeyi ekleyebilir miyim?
bulma şansım var mı? Hangi gmail hesabımla o blogu açtığımı hatırlıyorum, o blogun adını da çok net hatırlıyorum. Ancak ne yaptım ne ettim hiçbir şekilde ulaşamadım. Bir yolu var mı bunun?
Odamda çok sık kullanıyorum bu zımbırtıyı. Bir şey değiştirir mi bilmiyorum ancak kokusuz olanını kullanıyorum.
www.maxikarizma.com
Zararlı mı bu meret? "bence" ile başlayan cevaplar yerine, bilgisi olanların cevabını rica edeceğim.
Teşekkürler.
www.maxikarizma.com

Zararlı mı bu meret? "bence" ile başlayan cevaplar yerine, bilgisi olanların cevabını rica edeceğim.
Teşekkürler.
Bu dönem mezun oldum. Akbili hangi tarihe kadar öğrenci tarifesiyle kullanmaya devam edebileceğim?
1. Bir insanın kendince başardığı bir şey için harcadığı çaba ile, o başarıyı sürekli duyurma hevesi arasında bir ilişki var mı sizce? Bu hevesin diğer kaynakları ne olabilir? Başarının çıktısı mı daha fazla duyurma hevesine sebep olur, harcanan çabanın boyutu mu? Yoksa bu tamamen eziklik ve/veya kompleksten mi kaynaklanıyor? Mesela burada bir adam var, 1 saattir şeker yemediğini ve şeker yemeyi Amerika'da bıraktığını anlatıyor. Her şey diğer adamın" kahve yapıcam ister misin" demesiyle başladı. O "başarı"sını duyuracağı varmış yani.
2. Dinlemekten utandığınız ve gizli gizli dinlediğiniz şarkılar neler? Ben Ricky Martin - Christina Agulilera'nın Nobody Wants to be Lonely düetini çok severek ama utanarak ve gizli dinliyorum. Linkle birlikte gelebilirseniz makbule geçer.
3. Neden insanlar, toplumun yüklediği yükleri birbirine yıkmaya çalışıyor? Mesela bugün metrobüs beklerken, boş metrobüs gelsin de oturayım diye araç gelmesine rağmen binmedim. Uzunçayır durağında normal bir hareket bu, cama yapışmak yerine oturarak insan gibi gitmek için 34u'yu bekliyorum. Neyse, 34z geldi. Binilecek yer var ama 3 dk sonrası zulüm. ben de binmedim. Arkamdaki cırladı "ay binmeyeceksen beklemeee" diye. Her gün saatlerce yol almasının, hayvanlar gibi taşıma aracına tıkılmasının, pis kokulu kalabalık içerisinde 2 saat dikilmesinin bütün suçu bana kaldı bugünlük. Yarın da bu yükü başkasına yükleyecek. Şoföre, yer vermeyen gence, aracın önüne atlayan kediye yükleyecek. Asıl sorunu da hiçbir zaman göremeyecek. Sanki burada sistem mükemmel de, bu sistemi bozanlar ben, şoför, genç ve kediymiş gibi davranmaya devam edecek. Bu da sistemin devamlığı için olmazsa olmaz yakıt. Bunu değiştirmek için bir şeyler yapmak istiyorum, ama o bir şeyi bulamıyorum. Varsa destek verecek olan, alırım bir dal.
4. İş yerine yakın bir eve mi çıkayım, yoksa o parayla motosiklet mi alayım sizce? Günde 3 buçuk - 4 saat yol yapmaktan çok sıkıldım. Artık kitap okumak bile o yolu çekilir kılmıyor. Bir şekilde buraya insan gibi ulaşmam ya da buraya yakınlaşmam lazım. Motosikletle yarım saat falan sürüyor. Sizce motosiklet mi kendi evime çıkmak mı? Motosiklet daha anlık bir gider, ileri süreçte birikim yapmamı da sağlar. Yeni ev, sürekli gider demek.
5. Öğrenciliği, öğrenmeyi çok seviyorum. Öğrenme, öğrencilikle sınırlı değil bunu biliyorum. Okulu her zaman sevdim. Artık öğrenci değilim. Yüksek lisans hevesim yok. Sadece yine öğrenci olma hissiyle ve okumaya devam etme güdüsüyle yaparım yaparsam. Bu düsturla yüksek lisans yapanlar, aynı tadı aldınız mı?
6. Sizce, iyilik yapmanın temel güdüsü nedir? Neden "iyilik" yapan kişi, "iyi" kişi olarak görülüyor ki? Belki, o iyiliğin motivasyonu, o iyiliği yapmanın o kişide bıraktığı hazdır. Bu çok çirkin bir düşünce. İyilik yapılan kişide bir şey değiştirmeyecek, o iyiliğini aldığı sürece onun için sıkıntı yok. Ancak iyilik yaptığı için bir kişiyi iyi olarak nitelemeye karşıyım. Ne düşünüyorsunuz?
1'ine bile cevap alsam kardır. Hiç cevap alamazsam da sorularımı sonunda yazmış olmanın hazzı yeter. O yüzden şimdiden herkese teşekkürler... İmla hatası da olabilir, okumadan yazdım. Uyarı gelirse düzeltirim, imla faşizanlığını severim.
2. Dinlemekten utandığınız ve gizli gizli dinlediğiniz şarkılar neler? Ben Ricky Martin - Christina Agulilera'nın Nobody Wants to be Lonely düetini çok severek ama utanarak ve gizli dinliyorum. Linkle birlikte gelebilirseniz makbule geçer.
3. Neden insanlar, toplumun yüklediği yükleri birbirine yıkmaya çalışıyor? Mesela bugün metrobüs beklerken, boş metrobüs gelsin de oturayım diye araç gelmesine rağmen binmedim. Uzunçayır durağında normal bir hareket bu, cama yapışmak yerine oturarak insan gibi gitmek için 34u'yu bekliyorum. Neyse, 34z geldi. Binilecek yer var ama 3 dk sonrası zulüm. ben de binmedim. Arkamdaki cırladı "ay binmeyeceksen beklemeee" diye. Her gün saatlerce yol almasının, hayvanlar gibi taşıma aracına tıkılmasının, pis kokulu kalabalık içerisinde 2 saat dikilmesinin bütün suçu bana kaldı bugünlük. Yarın da bu yükü başkasına yükleyecek. Şoföre, yer vermeyen gence, aracın önüne atlayan kediye yükleyecek. Asıl sorunu da hiçbir zaman göremeyecek. Sanki burada sistem mükemmel de, bu sistemi bozanlar ben, şoför, genç ve kediymiş gibi davranmaya devam edecek. Bu da sistemin devamlığı için olmazsa olmaz yakıt. Bunu değiştirmek için bir şeyler yapmak istiyorum, ama o bir şeyi bulamıyorum. Varsa destek verecek olan, alırım bir dal.
4. İş yerine yakın bir eve mi çıkayım, yoksa o parayla motosiklet mi alayım sizce? Günde 3 buçuk - 4 saat yol yapmaktan çok sıkıldım. Artık kitap okumak bile o yolu çekilir kılmıyor. Bir şekilde buraya insan gibi ulaşmam ya da buraya yakınlaşmam lazım. Motosikletle yarım saat falan sürüyor. Sizce motosiklet mi kendi evime çıkmak mı? Motosiklet daha anlık bir gider, ileri süreçte birikim yapmamı da sağlar. Yeni ev, sürekli gider demek.
5. Öğrenciliği, öğrenmeyi çok seviyorum. Öğrenme, öğrencilikle sınırlı değil bunu biliyorum. Okulu her zaman sevdim. Artık öğrenci değilim. Yüksek lisans hevesim yok. Sadece yine öğrenci olma hissiyle ve okumaya devam etme güdüsüyle yaparım yaparsam. Bu düsturla yüksek lisans yapanlar, aynı tadı aldınız mı?
6. Sizce, iyilik yapmanın temel güdüsü nedir? Neden "iyilik" yapan kişi, "iyi" kişi olarak görülüyor ki? Belki, o iyiliğin motivasyonu, o iyiliği yapmanın o kişide bıraktığı hazdır. Bu çok çirkin bir düşünce. İyilik yapılan kişide bir şey değiştirmeyecek, o iyiliğini aldığı sürece onun için sıkıntı yok. Ancak iyilik yaptığı için bir kişiyi iyi olarak nitelemeye karşıyım. Ne düşünüyorsunuz?
1'ine bile cevap alsam kardır. Hiç cevap alamazsam da sorularımı sonunda yazmış olmanın hazzı yeter. O yüzden şimdiden herkese teşekkürler... İmla hatası da olabilir, okumadan yazdım. Uyarı gelirse düzeltirim, imla faşizanlığını severim.
d%r'dayim, dondum dolastim hic ilgimi ceken bir seye rastlamadim. 5-10 dakika sonra cikicam; varsa onerisi olan, alirim bir dal... cheers
Bu otibislerin kalktığı, marmaray'ın az ilerisinde bi ispark var ya, orayı kullananlara bir sorum olacak. Burada 13.00 - 14.00 civarı boş yer olur mu? Yer bulamazsam ağır patlarım. O yüzden tahmini değil de, bu otoparkı kullananlar cevap verirse sevinirim.
Teşekkürler
Teşekkürler
En sevdiği olmasa da ilk 3'üne bu filmi koyanlardan kitap önerisi rica edeceğim. Tür fark etmez. "en sevdiğim filmdenlerden biri in bruges, en sevdiğim kitaplardan biri de x" cümlesindeki x'i rica ediyorum kısaca...
cheers
cheers
İTÜ - Ayazağa durağında indikten sonra hangi çıkışı takip etmeliyim? Bir de, metrodan sonra kaç dakika sürer?
Adres bu: Maslak No :1 Plaza 34398 Sarıyer/ İstanbul/Türkiye
Adres bu: Maslak No :1 Plaza 34398 Sarıyer/ İstanbul/Türkiye
Ya bu herife hastayım. Gelmiş geçmiş en süper karakter.
Hatırlayanınız var mı?
www.youtube.com
skdfjhskfhsjdf
Hatırlayanınız var mı?
www.youtube.com

Bazen koşu programımı bitirdikten sonra 60 saniye var gücümle koşuyorum. Bunu yaptığım zamanlar çok başım ağıyor.
Sebebine ve nasıl önüne geçebileceğime dair fikri olan var mı?
ekleme: ben bu soruyu sorduktan sonra ek soru geldi, cevabını bilmediğim: "koşuyu bitirince böyle yere çömeliyorlar ya, onu yapmayın ölürsünüz diyorlar,why?"
cevabı bilen varsa bu arkadaşa da yardımcı olabilir.
Sebebine ve nasıl önüne geçebileceğime dair fikri olan var mı?
ekleme: ben bu soruyu sorduktan sonra ek soru geldi, cevabını bilmediğim: "koşuyu bitirince böyle yere çömeliyorlar ya, onu yapmayın ölürsünüz diyorlar,why?"
cevabı bilen varsa bu arkadaşa da yardımcı olabilir.
İşin içine allah mallah karıştırmadan başsağlığı nasıl dilenir?
ekleme: arkadaşlar konu ile ilgili fikirlerinizi sormuyorum. artık her soruda bunu belirtmem gerekiyor resmen. allah mallah karıştırmadan başsağlığı dileyecek 3-5 kelime soruyorum. allah dersem bir şey olur mu diye sormuyorum.
ekleme: arkadaşlar konu ile ilgili fikirlerinizi sormuyorum. artık her soruda bunu belirtmem gerekiyor resmen. allah mallah karıştırmadan başsağlığı dileyecek 3-5 kelime soruyorum. allah dersem bir şey olur mu diye sormuyorum.
ve kendimi bok gibi hissediyorum. 23 yaşındayım. kendimi bildim bileli öğrenciyim. bir yandan çalışıyor olsam bile şu yaşıma kadar hayatımın büyük kısmını kendim şekillendirebildim. sonuçta öğrencisin, sorumlulukların çok sınırlı. canım mı sıkıldı, gitme derse git istediğini yap. otur evde dizi izle, çık dışarı gez dolaş. yaz mı geldi, al sevgilini aylarca tatil yap. festival mi var, hemen öğrenci bileti kapayım zaten illa giden birileri olur çevreden. en büyük derdin hoşlandığın kişinin sevgilisi olduğunu öğrenmen olsun. ilişkilerinin içine para girmesin, daha temiz dostluklar kur. kira ödeme derdin olmasın, fatura yatırmayı hatırlaman gerekmesin. canın mı sıkkın, gece içmeye çık. yarın sabahki derse girmesen de olur. öğleden sonra gider çimlere uzanır kendine gelirsin. alt-j mi geliyormuş? kaçırmayalım abi, önce bizim evde toplanır içeriz konserden sonra da taksim'e çıkarız. haftaya da adalar sezonunu mu açsak? havalar ısındı. bi ara da bisikletle egeye gidelim, zamandan bol ne var.
yarın bitiyor. bundan sonra 50 yıl boyunca birileri daha çok kazansın diye sürünerek geçireceğim hayatımı. o da şanslıysam tabii, daha iş bulmak lazım. köle olmak için bile mücadele vermek lazım. sonra şanslıysam iyi bir maddi durumla emekli olurum. yoksa ölene kadar köleliğe devam. senede 10 gün iznim olursa ne ala. cumartesi mesai yoksa bir de üüffff yeme de yanında yat. iş yerinin servisi mi varmış, sabah 7'de kapında olacak? vuhuuu dünyanın en şanslı insanı olabilirim.
bok gibi hissediyorum, tesellisi olan varsa alırım 1 dal...
yarın bitiyor. bundan sonra 50 yıl boyunca birileri daha çok kazansın diye sürünerek geçireceğim hayatımı. o da şanslıysam tabii, daha iş bulmak lazım. köle olmak için bile mücadele vermek lazım. sonra şanslıysam iyi bir maddi durumla emekli olurum. yoksa ölene kadar köleliğe devam. senede 10 gün iznim olursa ne ala. cumartesi mesai yoksa bir de üüffff yeme de yanında yat. iş yerinin servisi mi varmış, sabah 7'de kapında olacak? vuhuuu dünyanın en şanslı insanı olabilirim.
bok gibi hissediyorum, tesellisi olan varsa alırım 1 dal...
BJK maçına çıplak gitsem amigo yaparlar, öyle böyle değil çok fena amele yanığı oldum. Ense, kol vs sorun değil 1 hafta çıplak kalmayıveririm de güneş gözlüğü çok fena iz yapmış. Tüp patlamış esprisinin vücut bulmuş haliyim şu an. Bu izden bir andan önce kurtulmak için kullanabileceğim bir krem var mı? En azından soyulmasını engelleyecek bir şeyler de olur. Yanık geçince bir de o çirkin soyulma evresini yaşamayayım.
Bilal'e anlatır gibi e-spor nedir? Beşiktaş e-spor resmi bir şey mi? Beşiktaş'la harbiden bağı var mı? Twitterda biri rt etmiş tıklayıp baktım, çocukta baya BJK forması var. Kaptan maptan yazmış bir de ksfjskdfsdf
Sporun e'si mi olur kardeşim...
Sporun e'si mi olur kardeşim...
Kedi köpek sahiplerinin hayvanları ölünce gidip bi yere mi gömüyorlar kafalarına göre? Hayvan mezarlığı var mı? krematoryum var mı hayvanlar için?
Dr. Louis Creed'den sevgiler.
Dr. Louis Creed'den sevgiler.
Floyd bebesiyle Pacman reyizin maçı için şöyle bir entry var:
eksisozluk.com
Kesin bilgi mi? Boşuna 2 saat erken kalkmayalım derken maçı da kaçırmayalım yani
eksisozluk.com
Kesin bilgi mi? Boşuna 2 saat erken kalkmayalım derken maçı da kaçırmayalım yani
Tespit sıçmıyorum. Tespit tespit diye yazacak olan varsa hiç zahmet etmesin.
Aptal saptal şeyleri merak edip burnunu sokmaktan bahsetmiyorum tabii. Bilmem kim bilmem kimle öpüşmüş, bunu merak etmekte üstümüze yok. Ama dünyada neler oldu, neler oluyor ve neler olacak nedense kimsenin umrunda değil. İnönü Muharebesi'nden bahsetmiyorum tabii ki. Elimizin altında internet var. Doğru düzgün kullanıldığında bir insanı en çok geliştirebilecek bir şey. Herkes astrofizikle ilgilensin, Big Bang'le ilgili kitap yazacak seviyeye gelsin, Evrim Teorisi'ni hatmetsin, ne bileyim uzay teknolojisi silah üretsin demiyorum. Herkesin kendi ilgi alanı olabilir tabii ancak öğrenmek için bu kadar çok araç varken elimizin altında, neden sürekli bir "eğlenme, zaman geçirme" derdindeyiz onu anlamıyorum işte. Instagram, facebook, twitter kullanmakta, youtubeda prank videoları izlemekte üstümüze yok. Ama insanlığı azıcık bile olsa ileriye götürebilecek hiçbir şeyden haberimiz yok.
Ulan Amerika'da adamlar eve yerleştirilecek bir batarya ile elektrik ve ısınma giderini 0'lamayı tartışıyor. Ruslar, ISS'e stok yolluyor. Avrupalılar, 2004'te Philae gönderiyor, yer çekimi gücüyle 11 sene sonra hareketli bir yıldıza nokta atışı yapıyor. Biz "hdpye oy veren terörisler, akpye oy veren çomarlar, chpye oy veren kemalisler"den öteye gidemiyoruz. Ülkenin en üst makamındaki adam çıkıp "4gyi boşver kim uğraşcak şimdi. 5gye geçeriz direkt" diyor. Bakan çıkmış ara eleman ülkesiyiz diyor. Az çok üretim yapan Vestel var, oranın da nasıl yürüdüğünü herkes biliyor. Hala gelip Iphone'a biraz daha vergi koysun devlet, diyen adamlar. Çok koyuyor bana bu. Dünya nelerle uğraşıyor, biz nelerle uğraşıyoruz. Evet çok söylenmiş olabilir, ama bir kez de ben söyleyeyim zararı yok.
Keşke Somali'de falan doğsaydım. O zaman bunları düşünmez, sadece karnımı doyurma peşinde koşardım. O kadar ortadayız ki, ne Afrika kadar kötü, ne Batı kadar ilerideyiz. Ortada kalmış ikisini de seyrediyoruz uzaktan uzaktan. Ne bir şey üretiyoruz, ne açlıkla mücadele ediyoruz. "amaan kim uğraşacak ne güzel yaşayıp gidiyoruz işte sakin sakin" ülkesiyiz. Çok koyuyor be.
Hah altta hala oy verip vermemeyi tartışıyorlar, hakaretler havada uçuşuyor. Sorsan ülkeyi kurtaracak hepsi. Çok güzel...
Aptal saptal şeyleri merak edip burnunu sokmaktan bahsetmiyorum tabii. Bilmem kim bilmem kimle öpüşmüş, bunu merak etmekte üstümüze yok. Ama dünyada neler oldu, neler oluyor ve neler olacak nedense kimsenin umrunda değil. İnönü Muharebesi'nden bahsetmiyorum tabii ki. Elimizin altında internet var. Doğru düzgün kullanıldığında bir insanı en çok geliştirebilecek bir şey. Herkes astrofizikle ilgilensin, Big Bang'le ilgili kitap yazacak seviyeye gelsin, Evrim Teorisi'ni hatmetsin, ne bileyim uzay teknolojisi silah üretsin demiyorum. Herkesin kendi ilgi alanı olabilir tabii ancak öğrenmek için bu kadar çok araç varken elimizin altında, neden sürekli bir "eğlenme, zaman geçirme" derdindeyiz onu anlamıyorum işte. Instagram, facebook, twitter kullanmakta, youtubeda prank videoları izlemekte üstümüze yok. Ama insanlığı azıcık bile olsa ileriye götürebilecek hiçbir şeyden haberimiz yok.
Ulan Amerika'da adamlar eve yerleştirilecek bir batarya ile elektrik ve ısınma giderini 0'lamayı tartışıyor. Ruslar, ISS'e stok yolluyor. Avrupalılar, 2004'te Philae gönderiyor, yer çekimi gücüyle 11 sene sonra hareketli bir yıldıza nokta atışı yapıyor. Biz "hdpye oy veren terörisler, akpye oy veren çomarlar, chpye oy veren kemalisler"den öteye gidemiyoruz. Ülkenin en üst makamındaki adam çıkıp "4gyi boşver kim uğraşcak şimdi. 5gye geçeriz direkt" diyor. Bakan çıkmış ara eleman ülkesiyiz diyor. Az çok üretim yapan Vestel var, oranın da nasıl yürüdüğünü herkes biliyor. Hala gelip Iphone'a biraz daha vergi koysun devlet, diyen adamlar. Çok koyuyor bana bu. Dünya nelerle uğraşıyor, biz nelerle uğraşıyoruz. Evet çok söylenmiş olabilir, ama bir kez de ben söyleyeyim zararı yok.
Keşke Somali'de falan doğsaydım. O zaman bunları düşünmez, sadece karnımı doyurma peşinde koşardım. O kadar ortadayız ki, ne Afrika kadar kötü, ne Batı kadar ilerideyiz. Ortada kalmış ikisini de seyrediyoruz uzaktan uzaktan. Ne bir şey üretiyoruz, ne açlıkla mücadele ediyoruz. "amaan kim uğraşacak ne güzel yaşayıp gidiyoruz işte sakin sakin" ülkesiyiz. Çok koyuyor be.
Hah altta hala oy verip vermemeyi tartışıyorlar, hakaretler havada uçuşuyor. Sorsan ülkeyi kurtaracak hepsi. Çok güzel...
Arkadaşlar durum ciddi. Dalga geçecek olan varsa gitsin başka yerde oynasın lütfen.
Bu yorgana çarşaf takmanın püf noktası var mı? Gerçekten hayattan soğuyorum. Saatlerimi, günlerimi, haftalarımı bunu düşünerek geçiriyorum. Şu an yatağın üzerinde takılmayı bekleyen 1 adet çarşaf ve 1 adet yorgan var. Uykum var, erken yatacağım. Takmaktan o kadar korkuyorum ki bir daha uyumamayı tercih ederim... Çok acı çekiyorum. Lütfen yardım edin...
Bu yorgana çarşaf takmanın püf noktası var mı? Gerçekten hayattan soğuyorum. Saatlerimi, günlerimi, haftalarımı bunu düşünerek geçiriyorum. Şu an yatağın üzerinde takılmayı bekleyen 1 adet çarşaf ve 1 adet yorgan var. Uykum var, erken yatacağım. Takmaktan o kadar korkuyorum ki bir daha uyumamayı tercih ederim... Çok acı çekiyorum. Lütfen yardım edin...
Az önce biri mesaj attı. Numaramı Erasmus ofisinden almış. Benim gittiğim şehre gidecekmiş onunla ilgili soru soruyor. Bu saatte tanımadığın kişiye böyle mesaj mı atılır?
Neyse asıl sorum şu: Erasmus ofisinin yaptığı illegal değil mi? Çok nefret ediyorum böyle bilgilerin izinsiz paylaşılmasından. Konunun üzerine gitmeyi düşünüyorum açıkçası.
Yasal dayanağım varsa, dava açacak kadar işi ileri götürürüm. Evet uzun yıllar sürer, çok uğraşırım biliyorum. Ama uğraşırım, dert değil. Yeter ki yasal dayanağım olsun.
Neyse asıl sorum şu: Erasmus ofisinin yaptığı illegal değil mi? Çok nefret ediyorum böyle bilgilerin izinsiz paylaşılmasından. Konunun üzerine gitmeyi düşünüyorum açıkçası.
Yasal dayanağım varsa, dava açacak kadar işi ileri götürürüm. Evet uzun yıllar sürer, çok uğraşırım biliyorum. Ama uğraşırım, dert değil. Yeter ki yasal dayanağım olsun.
Merkezde, Abbas dışında waffle yiyebileceğim, sipariş verebileceğim neresi var? Çoh canım çekti be
Bir ara reçetesiz antibiyotik satışı yok muhabbeti vardı. Nedir durum?