Ekşi Duyuru

youtu.be

youtu.be

Verdiğim linklerdeki tariflerden birer tane hazırlayacağım. Bir de home alone filmini ekleyeceğim yanına. Yılbaşında sıcak tatlı bir gün geçirsin istiyorum.

Kime? Kuzenime. Evli, çocuklu. Bu sıralar evin içi pek iyi durumda değilmil sanırım. Biraz moral olsun istedim.

Nasıl olur? Olur mu?

apartmanımız yıkılacak. bahçesine kendim ektiğim iki tane ufak (anca 50cm olabildiler 5 yılda) çam ağacım var. apartman yıkıldığında bahçedeki ağaçların hepsi de kökünden sökülecek. o nedenle çamları büyük saksılara dikip yanıma almak istiyorum. bundan sonraki hayatlarını minyatür çamlar olarak geçirsinler diye düşündüm. ama şu an oldukları yerden söküp saksıya ekince yaşarlar mı bilemedim. fikri olan var mı?

bugün koçtaş'a boya almaya gideceğiz ama en önemli soruyu sormak şimdi aklıma geldi. 80-85m2'lik bir eve ne kadar boya almak lazım (plastik boya)? koçtaş'taki çalışanlara mı soralım yoksa alırken?

önerisi soruyorum. özellikle kadında erkek tipi saç dökülmesi konusunda tecrübe ettiğiniz doktor ismi verebilir misiniz?

işletim sisteminin versiyonu da ilk aldığımız haline mi dönüyor?

sony xperia z1 kullanıyorum. dün gece, sanıyorum, android 6.0 sürümü güncelleme için uyarı geldi. ancak ben 4.1.1'den itibaren olan güncelleştirmeleri de hiç sevmedim (akıllı telefon cahili olduğu için güncelleme iyidir deyip yükledim önce hepsini). pişmanım.

telefonu sürüm olarak eski haline getirmek için fabrika ayarlarına dönmek yapılan bir şey mi? yoksa başka işlemler mi gerekiyor?

ferritin yine alt sınırın altına düşünce aile hekimi iştahını açar diye ilaç vermiyorum, onun yerine günde bir avuç çekirdekli siyah üzüm kurusu yiyeceksin, 3 ay sonra da kontrole geleceksin dedi. peki dedim, aldım üzümü geldim. iki gündür de sabahları yiyorum. ama normalde sabah kahvaltıdan sonra öğle yemeğine kadar 5 saatte normal seviyede acıkan ben, 3 saatte deli gibi acıktım.

1 aydır meyve yerken bile glisemik indeksi düşük olanları seçiyorum, sebze ve et, süt ürünleri hariç bir şey yemiyorum. tam kan şekerimi yoluna koydum, günde 3 öğün yemeği düzene soktum derken bu üzüm alt üst etti dengemi -ki yanına badem ceviz falan da ekliyorum kana yavaş karışsın diye.

nasıl tüketeyim ben bu kuru üzümü? önemli olan çekirdeğidir deyip aktarlarda satılan çekirdeklerden mi alayım? onlar işe yarıyor mu ki?

daha önce de sormuştum ama cevap veren olmadı. iki model buldum; biri normal kürek çekme simülasyonu veriyor sanki: www.voitfitness.com

diğeri ise sadece çekme hareketi veriyor gibi geldi: www.voitfitness.com

bunlardan hangisi mantıklı?

çekirdek ailenin toplanacağı bir yemek tertip ettim, gün tadında olacak. sıcak gibisinden kıymalı börek seçtim. böreği yoğurt ve domates sosu ile vereceğim. salatalardan biri makarna salatası olacak (tavuk parçalı, ganitürlü yoğurtlu falan) büyük ihtimalle. yani iki tane yoğurtlu yemek olacak. o nedenle ikinci salatanın daha fresh bir şeyler olmasını istiyorum ama aklıma salata çeşidi gelmiyor. önerisi olan var mı?

ya da makarna salatasını yapma şu iki salatayı yap kurtul diyen? (kısır haricinde önerilere açığım)

kafa tasının kulak arkasına denk gelen yerde bir çıkıntı oluşmuş. sol taraftaki kemik sağ taraftakinden daha çıkıntılı ve dokununca sol tarafa yatınca falan varlığını hissedebiliyorum, hafif bir ağrı yapıyor. bunu hangi doktora, hangi branşa göstermek gerekir?

9" civarı boydakilerden bir tane anneme almak istiyorum, fakat internet bağlantısı ya wifi ya da sim diyor kendi sitesinde. yani biz bu tabletleri wifi olmayan bir yerde kullanamıyor muyuz? tam tersi, sim kart takarsak kablosuz interneti mi görmüyor. ikisi bir arada olmuyor mu bunun?

veri aktarımını usb kablo ile mi yapıyoruz?

bir de bunun dışında kullanıp memnun kaldığınız marka/model var mı?

uçan spagetti canavarını seven üzerime müzik atsın. hemen her tür ve her dilde olabilir (rock alt yapılı popumsu arabesk hariç -grup 84 gibi, emre aydın gibi-)

youtube linki çok makbule geçer, ama şarkı/şarkıcı adı da söyleyip kaçabilirsiniz.

şimdiden teşekkür ederim :)

her sabah batıkent metrosuna bimnek için beklediğim kızılay istasyonunda bir adamla karşılaşıyorum. peronun bir tarafında ben oluyorum o da karşı tarafında oluyor. tren gelince aynı vagona binip gidiyoruz.

ama bu adamı diğer yolculardan ayıran şey peronun karşı tarafından gözünü dikip ısrarla bana bakması. ilk günlerde 'yok canım bana öyle geliyor' dedim aldırmadım. bu haftadan itibaren ise eminim artık dikkatle bana baktığına. çıldırıcam! bildiğin göz hapsindeyim. başımı öteye çeviriyorum, başka yerlere göz gezdiriyorum, kitap okuyorum ama gözümü ne zaman kaldırsam bu adamın beni izlerken yakalıyorum ve kendisini gördüğümü bildiği halde bakmaya devam ediyor. dün artık dayanamayıp ben de ısrarla bakmaya başladım ama hiç rahatsız olmuyor adam. asma ben çok rahatsızım, kişisel alanıma giriliyor.

peronda başka yerde beklemek söz konusu değil, böyle piç kuruları rahatsız etti diye hep beklediğim yeri değiştirecek değilim. bunun dışında
- kendisi hakkında ne yapabilirim?
- trende giderken yanına gidip 'seni şikayet ederim' diye tehdit etsem yasal dayanağı var mıdır?
-

Nasıl şarj ediliyor? Bilgisayara mı bağlıyoruz yoksa usb çıkışına bir adaptör alıp elekrik şebekesine/prize mi takıyoruz?

telefon en son sistem güncelleştirmelerini aldığından beri ses kalitesi çok düştü. konuştuğum insanlar benim sesmi alamadıklarını söylüyorlar sürekli olarak. ben de aynı şekilde onların sesini almak için kendimi kasıyorum resmen.

aynı sorunu yaşayan, çözüm bulan veya bilen var mı?

telefonu alalı az bi süre oldu, olmazsa değişim mi talep edeyim satın aldığım yerden?

android telefonum oldu yeni. ve fakat google play'e giriş yapamıyorum telefonda. halihazırda zaten bir google hesabım var (normal bilgisayarlardan kullandığım), burada da giriş yapmak için e-mail ve şifre bilgisi istediğinde mevcut hesap kısmına mı yazmalıyım bu bilgileri yoksa yeni hesap kısmına mı?

bunlar ne demek? sony türkiye'de aynı telefonun fiyatı çok yüksekken bu yetkili ithalatçı denilen firmalar daha uygun satıyorlar. peki bu ithalatçıdan telefonu aldık diyelim, sony'nin yetkili servisine veremiyor muyuz telefonu bozulunca? nasıl oluyor? distribütor dedikleri sony türkiye mi?

(bilal'e anlatır gibi lütfen. cahilim bu konularda)

ürün seçip sepet oluşturuyorum ama üye girişi yaptığım anda siteye bir şeyler oluyor, ne ana sayfa ne katalog görüntüleyebiliyorum.

ccleaner'la çerezleri falan temizledim. gene aynı şey oldu. herhangi bir hata mesajı da gelmiyor sayfayı açınca. başka ne yapabilirim?

sipariş vericem, ortada kaldm.

www.youtube.com

buradaki videoda bir adam sezaryen sırasında iç organların çıkarıldığını söylüyor. kadına epidural verildiği için bilmiyormuş bunu falan... gerçekten öyle mi?

bir de bunun, doğulu birinin kendisine oryantalist bakış açısıyla bakmasını anlatan (bağlantılı) bir terimi vardı. neydi o?

anlatım bozukluğunu düzelttim. cevabı da hatırladım self oryantalizm deyince: oto oryantalizm.

için şu kitabı al çalış diyecek olan var mı?

son dönem soru stilleri bayağı değişmiş galiba. onların derli toplu olduğu açıklamalı soru bankası çok süper olur mesela. ama piyasandan çooook uzaklaştım yıllardır. o nedenle şu yayınevi, şu kitap diye öneriye ihtiyacım var.

şimdiden teşekkür ederim :)

anneler gününde teyzem küzenim annem yeğenim hep toplanıcaz. ben de pasta yapmak istedim onlara. internette yüz bin tane tarif var, ama sizin daha önce denedğiniz ve beğendiğiniz bir şey için fikir almak istiyorum.

var mıdır böyle tarifleriniz? kekinin kremasının ölçülerini falan verebilir misiniz?

sınav yerleri henüz açıklanmadı mı? sisteme giriş yaptığımda ben göremiyorum böyle bir bilgi, acaba bende mi bir hata var diye merak ettim.

engellendiği numarayı aradığında hangi sinyali alır? meşgul gibi mi? numara düşmedi gibi mi? yoksa normal çalmaya devam mı eder?

arkadaşım için soruyorum soruyu. benim telefonumda denedik, beni aradığı zaman meşgul sinyali alıyor, ben ise aramayı duymuyorum, ama telefonuma cevapsız arama gibi düşüyor araması. diğer telefonlarda da böyle mi öğrenmeye çalışıyoruz. farklı marka telefonlarda farklı şekillerde mi oluyor bu iş?

(arkadaşım için açtım dedim ama, ben de merak ettim bunu. ilerde birine numaramı engelletecek bir şey yaparsam kenarda dursun madem)

eskisi gibi 100.yıl dolmuşları ile mi gidiyoruz oraya? bir değişiklik falan oldu mu dolmuşta otobüste falan?

balıkesir, bursa, eskişehir, izmir, manisa.

görevde yükselme sınavı yapılacak. 81 ilin kadroları açıklandı, tercih hakkı verilirse şu saydığım şehirlerden bir ikisini tercih listeme eklemeyi düşünüyorum. bunlar arasında izmir en uzak ihtimal hem tercih edeni çok olur, hem de yaşamayı pek istediğim bir yer değil iklimi nedeniyle.

-diğer iller hakkında neler biliyorsunuz?
-izmir rahatlığını bulabilir miyim en basitinden?
-favorim balıkesir mesela benim. siz ne dersiniz?

not: şu an ankara'dayım -ki burada kalma olasılığım da var.

ldl ve trigliserid hiç olmadığı kadar yükselmiş, almış başını gitmiş. ne yapayım da düşsün bunlar?

beslenme bir buçuk aydır protein ağırlıklı gidiyor.
şekeri (günde iki porsiyon meyve haricinde) tamamen kestim.
cips çikolata hamburger falan tamamen bitti.
yağ olarak da zeytin yağı, ceviz (günde 2 tane) veya bademden (günde 6-8 tane) alıyorum.

sütü yoğurdu light tüketmek işe yarar mı?
başka neler yapılabilir?

hava parçalı bulutlu diye güneş koruyucu krem sürmedim. ösym'nin önünde 3 saat kalınca fena yanmışım (yaka kısmı, burnum ve yanaklarım), izleri akşam fark ettim. en kısa sürede nasıl geçirebilirim ben bu izi?

-kremalı makarna cepte: mantar havuç ve kabak olacak içinde. kremasına fesleğen ve zerdeçal ekleyeceğim.
-bir de tavuk olacak: ama tavuğu da parçalayıp makarnaya mı eklesem, yoksa ayrı bir tabak olarak (makarnanın yanına) mı hazırlasam karar veremiyorum. siz ne dersiniz?
-sebze yemeği çıkarmak gerekir mi?
-tatlı olarak: evde sarelle var, milföyün arasına sürüp fırına versem nasıl olur?

ikidir doktorlardan bu rapor sürelerini duyuyorum: myomektomi olduğumda doktor bu tür ameliyatlarda kanuni rapor süresi 30 gün demişti. geçen hafta da zatürre teşhisi koyan doktor zatürrede 10 günlük rapor verebiliyoruz dedi.

yani anladığım kadarıyla ortada bir yönetmelik/kanun var ve hastalıklar liste halinde belirtilip hastaya verilebilecek istirahat raporu süreleri belirlenmiş.

google'da aradım ama bulamadım; büyük ihtimalle anahtar kelimeleri yanlış giriyorum.

hangi yönetmelik, genelge ya da kanun bu?

nasıl engellerim? yaptığımız "status update"lerin altında "like, comment, share" kısmındaki 'share'in olmamasını istiyorum.

zatürreyim, doktor rapor verdi, evde yatıyorum. pazartesi gününe kadar da evde olacağım. duyan herkes anneni çağlır diyor, ben ise ona duyurmadan iyileşmeye çalışıyorum (bütün kış benimle beraber eve tıkıldı kaldı, bunaldı. tam hava değişimi olsun, annesini görsün diye şehir dışına gitti ben hasta oldum. o yüzden).

bu hastalık anne bakımı olmadan atlatılmaz mı? protein (et, yumurta, yoğurt...) ağırlıklı besleniyorum. meyvemi sebzemi yiyorum, arada ceviz badem falan da var. kendimi sıcak tutuyorum. evi bolca havalandırıyorum. genellikle yatmakla beraber kendimi yormadan evin içinde dolanıyorum da. terledikçe üst baş değişiyorum. cravit diye bir antibiyotik verdi doktor, onu da içiyorum.

1- bunlara ek olarak yapılacak bir şey var mı?
2- 10 günde iyileşir mi bu hastalık?

şu an durum: geceleri öksürmeden uyuyabiliyorum, hareket edince terleme devam ediyor ama başlangıca göre daha az, ateşim yükselmiyor artık, derin nefes alamıyorum henüz (göğsümde bir boşluk var sanki)

yayınladıkları videoları neden izleyemiyoruz? eskiden görüntü olurdu ses olmazdı, şimdi de ses var görüntü yok. bunların ikisini bir arada yakalamak için ne yapmak gerek?

soğuk algınlığı gibi bir şey geçiriyorum sanırım. doktora yarın sabah gideceğim. sabah beri de ateşim 37,5-38,5 arasında gidip geliyor. böylece uyusam n'olur?

oda ısısını düşürdüm, ince pijama giydim, bol su içiyorum.

belediyenin esenboğa otobüsleri, eskiden havaş'ın kalktığı aşti'deki zemin kattan mı kalkıyor?

youtu.be

yıllardır bu şarkıyı her duyduğumda adını öğrenip tekrar unutuyorum. yine unuttum. bilen duyan seven varsa bir daha bi hatırlatsın bana lütfen.

nasıl bir deterjan kullanalım? içinin sıvısı bitti. belli ki köpüren bir şey koymak lazım buna, ama hangisi? şampuan mı bulaşık deterjanı mı? bir de ne kadar su ne kadar deterjan koyalım?

saçlarım kırmızı renk boyuyorum. aktığı zaman eklediğim fotoğraftaki çemberde kırmızıdan turuncuya dönüyor. normalde kırmızının kontrastı yeşil. yani yeşil ve tonlarında bir boyanın saçlarımdaki kırmızılığı/turunculuğu örtüp rengini belli etmesi gerekir diye düşünüyorum (az renk bilgime ve amatör makyaj geçmişime dayanarak).

doğru mu düşünüyorum? yoksa kırmızıdan açılan turuncu saçlarımı yeşil (turkuaz) tonlarında boyarsam çok mu pis bir renk mi elde ederim (alakasız bir kahve mesela)?

27 gün önce myomektomi geçirdim. o günden beri acıya, ağrıya, soğuk havaya ve benzeri şeylere karşı toleransım müthiş düşük.

kan alınırken iğne acısından çekiniyorum, evden dışarı çıkınca yüzüme çarpan soğuk havada üşüyorum ve gerçekten üşümeyi istemiyorum (halbuki soğuk hatta karlı havaları, üşüsem de çok severim ben), sinirlerim bozuluyor, boğazıma bakmak için soktukları o çubuklar az ileri gitse ağlayacak gibi oluyorum vs.

normal mi bir insanın böyle hissetmesi? dayanıksız, nazlı bi insan olup çıktım ben, böyle değildim yahu, hiç hoşuma da gitmiyor.

özellikle kız kardeşlerin yaşadığı mahalle neresi çok merak ediyorum. googlelayınca bulamadım.

dün kendime güzel puzzle'lar beğendim, ama bilmediğim markalardan biriydi (belki de benim cahiliğimdir tabii, emin değilim), cesaret edemedim almaya.

clementoni, educa ve ravensburgerden aldım şimdiye kadar. ama anatolian ve perre diye markalar da gördüm. aralarında fark var mı baskı kalitesi, kayıp parça dsteği, kenarlarından katların ayrılması vs konularda?

miyom nasıl bir oluşum?
kist ile miyom (doğru yazılışı budur umarım) arasındaki fark nedir?

ama nasıl bi doktor? 40 yaş ve üzerinde, baskın kişilikli, konuşanda saygı uyandıran bir psikiyatrist.

garip bi istek oldu farkındayım, ama danışacak olan kendini öyle bir doktorun (kendinden daha güçlü olduğunu hissettiği bir doktorun) yanında daha rahat hissedeceğini söylüyor -ki kendisi de dominant bi karaktere sahip. şimdiki doktorunun bilgili biri olduğunu ama höt dese korkacak biri olduğunu, güvenmediğini söylüyor. biliyorum doktorun önemi alfa erkeği olmasında değil okuduğu kitapta. ama şu an güvenmediği doktora bir şey de anlatmadığı için tedavisi salt ilaç ekseninde ilerliyor şimdilik. psikoterapiyi reddediyor. o nedenle böyle bir duyuru açtım.

tanısı: majör depresyon. devlet hastanesinde, özel hastanede veya muayenehanede olması fark etmez. önerileriniz için şimdiden teşekkür ederim.

bulyon olanlar değil. kasaptan alınmış kemik yanına patates, soğan, kereviz sapı, havuç vs. katarak çıkardığımız et suyu sağlıklı mıdır? çocuklara yapılacak yemeklerin besleyiciliğini artırmak için kullanmak doğru değil mi?

bahçede mamalarını verdiğim 3-4 kedi var. yemek kavgası etmesinler diye (ettiler çünkü) 3 ayrı yere meme ve su kabı koyuyorum yan yana. mama kapları ikini günün sonunda boşalırken su kapları yarılanmıyor bile (orman çiftliğinin dondurma kapları). bu hayvanlar susuz mu yaşıyorlar böyle. su içerken falan hiç görmüyorum onları. sokak köpekleri geliyor bahçeye bazen, onlar deli gibi içiyor aynı suyu. hepsi sokak hayvanı değil mi sonuçta. temiz suya ihtiyaçları yok mu aynı oranda?

(iki günde bir tazeliyorum suları)

neden yağmurlu havalarda kabuklarından çıkıp ortalığa düşüyorlar?
bilimsel açıklaması nedir bunun?

"You do not have permission to access this document." ne demek? daha dün girip baktığım site bugün bu uyarıyı veriyor. benim bağlantımdan kaynaklanan bir şey mi?

tabanı düz değil yukarı doğru kavisliydi. yürürken arka bacak kaslarını çalıştırıyordu falan. hangi markanın hangi modeliydi bu? hatırlayan var mı?

elimde iglo'nun dondurulmuş karidesi var. üzerinde tavada 5-6 dakika pişirin diyor. ama bu fikri pek sevmedim açıkçası, yavan geldi.

-başka nasıl kolay bir yemek yapılır donmuş karidesle?

-ya da tavada pişirdikten sonra üzerine sos da olabilir. bununla yersen güzel olur dediğiniz bir sos var mı?

aşağıda bir duyuru okuyordum, üzerine iş arakadaşımın olayı geldi aklıma. o da o zaman evlenme teklif etmesini istediği ve beklediği sevgilisini kontrol etmek için ikinci bir facebook hesabı açıp eklemişti. oradan çocuğun ağzını arayıp duruyordu. bir yıl falan devam etti bu durum yalnış hatırlamıyorsam; ama hesap hala duruyor, bir şey kafasına takılırsa yeniden kullanıyor diye biliyorum. şu sıralar da evlenme yoluna girildi iyice.

bu, benim bildiğim tek örnek de değil. arkadaşına ekletip buluşmasını bile isteyenler var. amaç erkeğin gözünün ne kadar dışarıda olduğunu anlamakmış. o da nasıl güvenilir, nasıl insan sarrafı bir arkadaştır ki anlıyor yani erkeğin niyetini falan.

işte bütün bunları bir gün öğrenseniz, kadın ya da erkek, ne düşünürdünüz? evleneceksiniz belki? ya da yanında kendinizi çok mutlu hissettiğiniz sevgiliniz?

"mutlu son" gibi bir ilgi alanım yok. ciddi olarak bu işi yapan bir yer var mı ankara'da? otellere sorun falan diyorlar da, elime rehber alıp tek tek otelleri aramayıp spa ve masaj salonunuz var mı diye sormak da saçma geliyor bana şimdi. bazı hamamlarda da varmış galiba.

ankara'da bilip, deneyip, memnun kaldığınız yerler nereler?