rehabilitasyona inanmıyorum.
insanlar suç işlemekten korkmalı, karakoldan içeri girmeye korkmalı.
hırsız, katil, tecavüzcü, terörist, toplum huzurunu kim bozuyorsa aklını almak lazım. huzurlu ülke böyle olur.
goze goz, dise dis.
ayni acilari kendileri de cekmeli.
ben buna inaniyorum.
kizi tecavuze ugramis bir anne babaya rehabilitasyon de bak bakalim ne tepki alacaksiniz...
cukleri kopasicalar...
Tacizciyi dövmek neti çözecek? Tacizci/tecavüzcü işkence görse, idam edilse mağdur mutlu veya huzurlu mu olacak? Üstelik cinsel suçlarda verilen cezanın hiçbir caydırıcı etkisi olmuyor. Bu ruhsal bozukluk, çözülmeden adamı tecrit etmezsen her şekilde durmayacak.
Seninki çiğ bir ortadoğulu refleksi sadece. Hiçbir faydası olamayacak ilkel, problemli bir
Refleks. Adaletle intikam aynı şey değil.
yok benim önerdiğim çözüm dövmek değil zaten, öldürmekten bahsediyorum.
çiğ bir ortadoğulu refleksi :) ortadoğudayız zaten, olması gereken bu. sıyrılın şu pembe hümanist dünyanızdan. yaşayın görün demiyorum tabiki de ancak bir iki tane tecavüz mağduru dinleseniz düşünceleriniz köklü bir şekilde değişir. uzaktan konuşmak çok kolay.
"Rihibiliti edilmili" diyen insanin goruslerine saygi gostermeyen kisiler de rihibilite edlmli. Ha benim bedenime saygisi yoktur ha benim fikirlerime. Herkesin diledigini dusunmeye hakki var. Isteyen rihibiliti ittirir isteyen oldurur. Kisinin kendisi ben kimsenin dusuncesine saygi duymuyorum ama tecavuze de karsiyim diyorsa yari dogrudur. Tam dogru olalim. Sozlerim kimseye degil ama kimseyi baslik acip asagilamaya da gerek yok. Hem beden hem de dusunceye tecavuz etmemek gerek.
norveç bile 70 tane genci kamp yaparken öldüren neonazi bir katile nasıl ceza vereceğini bulamadı. yanlış hatırlamıyorsam adama 20 küsur yıl ceza verdiler.
tr gibi ortadoğu bozması ülkelerde rehabilitasyon fikri bana da çok aykırı geliyor.
dünyanın en aşmış ülkeleri bile böyle tedavileri ancak yeri geldiğinde uygulayabiliyor.
birine tecavüz etmek onlarca kişiyi öldürmekten farklı olabilir ama suç; suçtur.
ve ceza verileceği zaman kelle hesabı yapar gibi ceza verilmemelidir.
bir kişiye tecavüz etmekle iki kişiye tecavüz etmenin cezası aynı olmalıdır ve her ikisi de iki suç üzerinden cezalandırılmalıdır. (yani üst limitten)
konuyu çok dağıttım ama genel olarak söylemek istediğim; standartları en yüksek ülkelerde bile rehabilite gibi yeri geldiğinde saçma olan uygulamalar uygulanmıyor. bizde yılda kaç kişi tecavüze uğruyor haberiniz var mı? belki bine yakındır bu rakam. böyle bir durumda kimi neden tedavi edeceğiz?
insanları kazanmak için mi?
bence onları kazanmanın en iyi yolu ilaçla süreli olarak hadım etmektir. vereceksin ilacı, 5-10 yıl kendisini erkek olarak görmeden dolaşacak. o süre sonrasında aklı başına zaten gelir.
@sour; bahsettiğim şey caydırıcılık. elbete ''suçlu olma'' ihtimali üzerinden insanları cezalandıralım demiyorum.
mor bembombom doğru yerlere değinmiş ancak onunda yazısında bahsettiği gibi, bu tarz çözümler için ne yazık ki çok geriyiz. öncelikle eğitim işini çözmemiz gerekiyor. ne yazık ki benim ailem de dahil ülkenin çok büyük bir kısmı çocuk yetiştirmeyi bilmiyor. öncelikle çocuk nasıl yetiştiriler, birey nasıl 'yaratılır' toplum nasıl olunur gibi temel eğitimleri hallettikten sonra rehabilitasyon düşünülür. ancak bunlar olmadan, toplum aynı pislik yuvası özelliğini sürdürürken rehabilitasyonun bir yararını göremezsin.
ayrıca bahsettiğim evet intikam. sen bir insana o insanı öldürmekten çok daha büyük ve ağır bir şey yapıyorsun. o kadının intikam istemesi kadar doğal bir şey yok. ve bende o kadına gidip ' yo yo yo ben gidip o adamı rehabilite edeceğim. o sadeec hasta bir tavşancık, sevgiyle onu iyi ederim'' diyemem.
aklıma geldikçe ekleyerek yazıyorum; iş sadece aile eğitimiyle de bitmiyor. bu bir çeşit ruh hastalığı. sonuçta bende bu kültürde yetiştim ve ufakken ailem başta olmak üzere akrabalarımdan çocukken aldığım gazı bir bilseniz...
edit:
asıl eklemem gereken yeri eklememişim, kötü olmuş böyle; ''ancak hiçbir zaman böyle bir eylemde bulunmadım, bulunmaya teşebbüs dahi etmedim.
O olay duyuruyu açan arkadaşın kendi reklamı niteliğinde bir şeydi.
"Türkiye'ye yeni geldim"
"Yabancı kavramlara hakimim"
"Güçlü birisiyim"
"Çok asiyim"
"Adaletin olmadığı yerde adaleti kendim sağlarım"
Yoksa herkes seve seve* biliyor ki burası orta doğu denen bok çukurunun bayrak ülkelerinden biri. Döve döve eksilmeyeceğini, bitmeyeceğini biliyor o da. Dediğim gibi olay bireysel reklamdı. Yaptı ve gitti.
Her toplum kendi normlarını yaratıyor işte. Ortadoğu da idam ile, Kuzey avrupa da hapis cezası eşit yaptırıma sahiptir görüşü çıkar buradan. Tinsel cezai yaptırımların boyutu sana göre öldürmek bana göre kınamak olabilir. Mühim olan bu çıtayı en diplere çekip bataklığa çevirmemek.
Bu yüzden deriz, kin ile nefret ile duygular ile yönetim olmaz!
rehabilite edebilecek varsa etsin, lan abd ab edemedi, türkiye mimedecek?
ha şöyle bir durum var, koruyucu hekimlik. nasıl ceza verirz veya iyileştirirzden evvel olmasını nasıl engelleriz diye çaba harcanırsa çok daha başarılı olur.
kısaca, toplumsal bir değilim, ve sert cezalar kombine edilirse başarılı olur ayrı ayrı veya tek tek değik
Cezanın sertliği beraberinde yanlış yargılama ihtimalinin daha da büyük handikaplar doğurmasını getirir. İki ucu boklu değnek. Rehabilitasyona ben de pek inanmıyorum ama geir dönüşü olmayan ceza(hadım, idam vs.) tehlikeli bir yol.