www.youtube.com
Şarkı bu olabilir belki.İtü çok sesli korosu Doç. Serdar Öztürk yönetiyordur büyük ihtimalle ve bir öğrencidir şarkıyı söyleyen olsa olsa. En azından yılını bilseniz belki yardım edebilirdim.:(
sarki bu degil. ama bu da cok guzel bi sarki! bir iki sene onceydi ya okdr eski degil, ve lahza ve pencere ayni cumlede geciyodu eminim. keske bulabilseniz..
peki içinde çok eski kelime geçiyor muydu? yani klasik türk müziği gibi miydi? makam bilmiyorsunuz dimi?peki şu şarkıyı andırıyor diyebileceğiniz bir şarkı var mı?
melodisi fln hic aklimda degil, makamini da bilmiyorum. ben sarkiyi bi sekilde bulup buraya yazicam. ozmn belki soyleyeni bulmaya yardimci olur.tskler!
Merhaba,
Çok zaman geçmiş ama cevap vermeden edemedim. Bahsettiğiniz trt konserinde korist olarak yer almış olmama rağmen şarkıyı hatırlamak benim için de zaman aldı:) Şarkı Yahya Kemal Beyatlı'nın Ses adlı şiirinden bestelenmiş. Şiiri gönderiyorum. Konserde solistimiz Hande isimli bir arkadaşımızdı ancak koristlerin hemen hiçbiri profesyonel müzisyen değildi, Hande de yanlış hatırlamıyorsam peyzaj mimarıydı ve müzikle ilgili neler yapıyor bilemiyorum.
Sayenizde eski güzel günleri hatırladım:) Selamlar.
Çiğdem
Günlerce ne gördüm ne de kimseye sordum,
'Yarab! hele kalp ağrılarım durdu!' diyordum.
His var mı bu alemde nekahat gibi tatlı
Gönlüm bu sevincin heyecanıyla kanatlı
Bir taze bahar alemi seyretti felekte,
Mevsim mütehayyil, vakit akşamdı Bebek'te,
Akşam!.. Lekesiz,,saf, iyi bir yüz gibi akşam!..
Ta karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç cam;
Sakin koyu,şen cepheli kasrıyle Küçüksu,
Ardında vatan semtinin ormanları kuytu;
Bir neşeli hengamede çepçevre yamaçlar
Hep aynı tehassüsle meyillenmiş ağaçlar
Dalgın duyuyor rüzgarın ahengini dal dal.
Baktım süzülüp geçti açıktan iki sandal.
Bir lahzada bir pancur açılmış gibi yazdan
Bir bestenin engin sesi yükseldi boğazdan
Coşmuş yine bir aşkın uzak hatırasıyla,
Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla,
Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi:
Görmüş ve geçirmiş denizin kalbine sindi.
Ani bir üzüntüyle bu rüyadan uyandım.
Tekrar o alev gömleği giymiş gibi yandım,
Her yerden o,hem aynı bakış ,aynı emelde,
Bir kanlı gül ağzında ve mey kasesi elde;
Her yerden o, hem aynı güzellikte göründü,
Sandım bu biten gün beni ram ettiği gündü.