Ben aradığım bir şeyi bulamadığımda çıldırıyorum. Bu kıyafet olabilir, kitap olabilir evde olduğundan emin olduğum şeyleri bulamayınca aşırı sinirleniyorum hatta daha bu sabah sinirden ağladım. Size de oluyor mu? Ben mi çok tepki veriyorum acaba normal mi bu? Niye bu kadar takılıyorum?




 

birşeyi bulma konusunda problem yaşıyorum, bazen gözümün önünde duran bişeyi bile görmüyorum, aramak eziyet. sinirleniyorum, hatta evdekilere de kızıyorum, eşyalarımı habersiz kaldırmayın diye. bazen kendim kaldırmış oluyorum ama onlara kızıyorum :)

rock n roll

oha birebir aynisi bende de var, tek manyak ben degilmisim. ben de cok sinirlenirim, ortaligi ayaga kaldiririm, evdekiler seferber olur :D o sirada ihtiyacim olmayan, onemsiz bir sey bile olsa bulmadan icim rahat etmiyor. ama torpulemeye calisiyorum, cok normal degil bence. yine de insani duzenli olmaya yonlendiriyor o acidan iyi :D

saçdemeti

Bulamayınca ağlamak mı? Biraz sinirlenmek normal de ağlamak nedir ya? Biraz abartmışsın, keep it cool bro.

long live rock n roll

bu aralar ben de acayip unutkanım; üst üste gelmesi sinirlerimi bozuyor. çıldırıyorum evet. kaybettiğim şeye değil; nasıl kaybedebildiğime kızıyorum. kendime yükleniyorum.

piremses

Çıldırmıyorum ama bir ismi hatırlayamadığında nasıl huzursuz olunuyorsa öyle oluyorum, günlerce bulamazsam günlerce oluyorum.

delicevat

acelem varsa ve o şeyin illa lazım olduğunu düşünüyorsam bana da oluyor.

freya

Ben ağlamıyorum ama içimde kalıyor, unutamıyorum. İnsan unutuyorum, kayıp eşyayı unutmuyorum.

Zamanında e-postalarda gezen bir hikaye vardı. Bir ilkokul ya da ortaokul öğretmeni öğrencilere "Affetmeyeceğiniz insan sayısı kadar patates alın ve bir ay yanınızda gezdirin. Hiç yanınızdan ayırmayın" demiş. Kimisi bir patates almış, kimisi bir torba. Zamanla patatesler kokmaya, filizlenmeye başlamış. Bir torba patates taşıyanların kolu kopmuş yorgunluktan, zaten orada burada kokudan ve görüntüden rezil olmaya başlamışlar. En son öğretmen de "Bakın, affetmeyip kinini taşıdığınız insanlar da bu patatesler gibi içinizi çürütür, kokutur, sizi çok çirkin yapar" gibi bir şeyler gevelemiş.

Bu dandik hikayenin buraya girme sebebi şu, benim de çürük patateslerim kaybettiğim eşyalar. Hepsi içimde yara, hepsi içimde kokuşmuş.

Ama henüz hiç ağlamadım, "Bu tepki belki de biraz fazladır" diyeceğim de "Sen dön, önce patateslerine bak" diyeceksin diye korkuyorum.

aychovsky

aradığım şeyi aramaktan vazgeçtiğim an buldum arkadaşlar :)

nıç
1

mobil görünümden çık