Nick'ten de anlaşılacağı gibi izmir Karşıyakalıyım, bekarım, her normal insan gibi yaşar içer sıçarım vs. Kimsenin hayatıyla işim olmaz kimsenin de benimkisiyle olmasın isterim.
Evi tutarken ev sahibiyle aramda şöyle bir şey de geçti.
İlk geldi emlakçıya beni gördü bi burun kıvırdı ama yatırımlık almış abla bu evi kendi de çalışıyor eşi de çalışıyor dişinden tırnağından arttırmış almış derler ya o hesap. Saygı duydum hatta söyledim ne iyi yapmışsınız çocuklara miras kalır işte falan ben yumuşatmaya çalışıyorum o dik dik bakışlarını.
Bana "Sen evli değil miydin?" dedi.
Yoo nerden çıkarttınız dedım.
"Ben öyle biliyordum." dedi. Ben öyle bişey söylemedim dedim.
neyse emlakçı girdi konuya kiralama yapıldı imzalar atıldı evraklar vberildi faland erken ablada bi gaz var çıkaramıyor hala belli, ama ben de tecrübeliyim üniversiteyi izmirden çıkıp Çankırı gibi bir yerde okuduğumdan 6 senede bu abla gibi 30 tanesi ile baş ettiğimden idmanlıyım.
eve gidildi tekrar bakıldı herşey tamam eksikler vardı gidermiş sağolsun. sıra geldi para ödemeye kira depozito vs verdim. artık çıkacağız emlakçıdan, tam kapıda hayırlı olsun dedim dönüp gideceğim, taa taaaaaaaaa işte o beklenen gaz geliverdi:
- "Söylemek zorundayım beyfendi ama ben sizi evli sanıyordum şimdi böyle bekar görünce biraz şey oldum "
- "Hiç birşey söylemeyin hanımefendi biliyorum ne söyleyeceğinizi gerek yok, istemiyorsanız verin paramı hemen içeride iptal edelim kira sözleşmesini ben uğraşamam bunlarla" diye çıkıştım. Amacım saygısızlık değil ama kendi hayatıma müdahale hakkı olmadığını öğretmek de istiyorum. Belli ilk evi ve çok belli muhafazakar, bekar erkek görünce evi kerhane yapacağım sanıyor bu yüzden.
- "Yok öyle değil de şimdi herkes tabi kendine yapar ne yaparsa, ne olur apartmanda kendinize de bana da laf getirmeden yaşarsanız" falan diye geveledi benim çıkışmama rağmen.
- " karşınızda çocuk yok, üniversite öğrencisi değilim kurmsal bir firmada yöneticiyim ne demeye çalışıyorsunuz. tekrar söylüyorum istemiyorsanız verin paramı iptal edelim. size söylemeyin biliyorum ne söyleyeceğinizi dedim inatla devam ettiniz keşke söylemeseydiniz gözümdeki saygınızı yitirdiniz." dedim ve döndüm arabaya doğru gittim. O da arkamdan afallamış bi şekilde hayırlı olsun ozaman falan bişeyler seslendi kafamı çevirmeden bindim arabaya devam ettim.
Dakika bir, gol bir bu iş böyle başladı böyle mi devam edecek? (ev sahibini sormuyorum muhiti soruyorum.)
Okadar ağaoğlu bilmem ne lüks villalar siteler vs. dışına çıkınca çekmeköy böyle biryer mi? Sürekli beni izleyecekler dedikodu gırla gidecek vs. mi? yoksa bu ev sahibinin bi özelliği mahalleyi semti bağlamaz mı?. Ev tutmak için dolanırken hiç de böyle hissettirmemişti halbuki türbanlı ablaların fazlalığından başka bişey görmemiştim. o da umurumda değil dedim ya garipsemedim. Ama kafalar zihniyetler buysa bi uyarın yardımcı olun bir zahmet
Özellikle çekmeköyde site dışında oturanlar varsa makbule geçer...
ben site içinde oturuyorum çekmeköyde. site dışı malesef dediğiniz gibi, gayet güzel tespit etmişşiniz zaten. ayrıca eskiden daha kötüydü, şu an daha iyi sayılır eskiye oranla. ayrıca şu an eskiye göre daha güvenli sayılabilir, populasyon arttıgı için baya gelişiyor oralar.
genele vurulmaz senin bu durumun, ev sahibinin eşekliği olmuş.
lan madem huzursuzsun ve memnun değilsin verme evini, hem parayı alıyor sözleşmeyi yapıyor hem de laf sokmaya çalışıyor.
çekmeköyün siyasi yapısı ortalama yarı yarıyadır. site içi site dışı diye çok bir fark olmaz.
elbette sitede oturan insanların sosyal ve ekonomik yapısı biraz farklı. ama geçen sene oturduğum sitede kara çarşaflı insanlar da vardı, havuz başında bikinili kadınlar da.
ilk başta insanlar tedirgin olur bu çok normal, ama sen hal ve hareketlerinden eminsen ve eve gelen giden karı kız çok olmadıkça alışırlar.
hatta ne efendi çocuk diyip kızlarını da vermeye çalışırlar :)
ben de çekmeköyde oturuyorum, geçen sene bir evimi kiraya çıkardığımda bekar bir adam emlakcılık aracılığı ile talip olmuş. almayı tahmin ettiğimiz kria bedelinden de %25 daha fazlaya söylemiş emlakcı, adam gelmiş evi görmüş tamam demiş. ben adamı görmedim bile, necidir diye sorduğumda
"bir şirkette müdürmüş, zaten sürekli şehir dışında oluyormuş, öyle gürültüsü geleni gideni pek olmaz" dedi emlakcı.
lan dedim o zaman bizim evi garsoniyer kullanacak bu pezevenk. adam kesin evli, evdekilere de ara sıra şehir dışına iş gezisine gidiyorum diyerek bu eve gelecek sevgilisi/leri ile kalacak.
vermedim evi, 200 tl daha düşüğüne yeni evli bir çifte verdim.
velhasılı her bekar aynı değil.
@want2die ye ek olarak şu bilgiyi de vereyim, hababam sınıfında çalışkan ahmetin öğretmen olarak geldiği ve hababamın kamyonla inşaat malzemesi getirdiği köy okulu çekmeköy ilkokuludur :)
yanlız tarihi pek de kırsal bir köy gibi değildir, ulaşıma olan yakınlığı ve şehirden uzak orman havası ile ilk zamanlar lüks siteler ve villalar yapılarak insanlar yerleşmeye başlamış ve adı yavaş yavaş markalaşmıştır.
yerlisi yoktur, yine anadoludan göçüp gelip yerleşen ve işçilik yapan halk vardır bu markalaşmadan ve yapılaşmadan önce.
şu an ki durumu istanbulun merkezi ve eski semtlerinden göç almış vaziyettedir.
yani ümraniyeye bağlı bir belde iken içinde yaşayan anadolu halkının oranı şimdiki nufusun %10-15 idir.
15 yıldır çekmeköy'de oturuyorum. şimdi öncelikle çekmeköy çok büyük bir ilçe. çekmeköy ün neresinde olduğunuz önemli. taşdelen, alemdağ tarafları berbat yerler. hamidiye, mehmet akif, şahinbey, madenler kısımları en rahat yerler. karışanın edenin olmaz.
tespitlerin doğru maalesef kara çarşaflıların bile popülasyonunda artış var. ama bu böceklerin olmadığı yer yok ki zaten... sövüp sövüp geçersin boş ver.
ev sahibin klasik tutumunu göstermiş. karı kız muhabbeti olduğunda mutlaka ileride laf çıkar, söyler. biraz gizli saklı bir yaşamın olacak bu tarz şeyleri kafana takan bir kişiysen.
@yazar yazmaz yazan yazar,
ne kadar medeni, çağdaş, ilerici ve modern bir insansın anlatamam. gıpta ile bakıyorum sana.
keşke ben de senin kadar medeni ve modern olabilsem, ben de keşke kıyafetini beğenmediğim insanlara hakaret edebilecek kadar çağdaş olabilsem.
@erty_ksk'ın ev sahibinden hiç bir farkın yok. o da yobaz sen de.
çekmeköy'de yaşıyorum. bi kötülüğünü görmedim. her türlü yiyecek yeri de var hem.
tek kötülüğü şehre uzak olması. metro gelince o da kalkacak ve baya iyi bi yer olacak.
kadıköy'de oturmak isterdim ama o 500 yıllık yarrak kürrek binalarda oturmaktan nefret ediyorum. o yüzden mecburen ataşehir, çekmeköy falan gibi yerlere kaçıyoruz.