baştan söyleyeyim bu duyuruyu biraz korkarak açıyorum ama sormaktan da kendimi alamıyorum.

az önce şu başlığa denk geldim ve bu mesele tekrar aklıma düştü:

(bkz: 1 yıl boyunca her gün fotoğrafını çeken kadın)

hem türkiye'de hem dünya'da, hem eğitimli hem eğitimsiz kesimde, hem doğu'da hem batı'da (sadece türkiye'nin doğusu ve batısı olarak düşünmeyin) kadın neden şiddet görür ? elbette bu sorunun tek bir cevabı olmadığının farkındayım ama en azından bazı sebepler ortak olabilir mi acaba diye de düşünüyorum.

bu yalnızca erkekler pis, tü kaka, anlayışsız, zora geldi mi kaba kuvvet kullanan canlılar olduğu için mi oluyor yoksa kadının da eleştirilebilecek noktaları var mı ? varsa nelerdir ?

(yalnızca türkiye olarak düşünmeyin lütfen)

saygılar.

 

erkek; acizse, korkaksa, cahilse ( öğrenim durumuyla ilgili cahillikten bahsetmiyorum) şiddet uygular. ne olursa olsun şiddet normal bir durum olarak görülemez.

rock n roll

Eğer erkeğin kendiyle ilgili kompleksleri varsa, mesela maddi olarak güçlü değildir ve bunu sorun yapıyordur, cinsel olarak sorunları vardır, kadını kendinden üstün görüyordur ve bunu kendine yediremiyordur. agresiflik problemi vardır.
bazı kadınlar böyle bir erkeği kabul eder ve huyuna gider sürekli. ama kendilerinden çok fazla feragat ederler. yani haklı olduğu halde bunu söylemez adamı sinirlendirmemek için veya istemediği şeyleri kabul eder gene bu yüzden.
bazı kadınlar da kavga etmekten çekinmezler, alttan almazlar ve vücut yapısı olarak daha güçsüz olduğu için (genelde) şiddet görürler.
Yani diyelim ki kadın çirkef, kavgacı, geçimsiz falan. ama erkeğin bu durumda şiddetti çözüm olarak görmemesi gerekir.
Yani ben erkek olsam, kadın beni kavgada ciddi olarak tahrik etse bile dayak atmaya kalkmam sanırım.
Yani evet erkekte bitiyor bu durum. kadın bazılarının dediği gibi "haketse" bile, erkeğin kendi gücünü göz önünde bulundurup savunmasız bir insana fiziksel olarak saldırmaması gerekir.

innerbliss

@ capitatum,

ben zaten haklı haksız bunu tartışmıyorum. ortada bir olgu var ve mantıklı ya da mantıksız bazı sebepleri olması gerekir. bunlar nedir diye soruyorum.

kuul

haddini bilmeyen insanların işidir şiddet. aynı şahıs hayvanların da eziyet çekmesinden rahatsız olmaz. dünya onların etrafında dönüyodur ve herşeyi sahiplenirler. sürücüyken sinyal vermeyen insanlardır mesela. yol onlarındır çünkü ve herkes onlara göre davranmalıdır.
id-ego-süperego çatışmaları vardır. birine yardım ettiklerinde bile minnet beklerler.

asıl nedenleri bunlardır. ama erkeklerin 'bahane'lerini soruyosan, genelde gururuna ağır gelen şeyler oluyor. yani istediği gibi davranmaması. kadın surat asabilir, eleştirebilir, sitem edebilir, maddi anlamda bağlıysa bişey almasını isteyebilir. bunların hepsi şiddet nedenidir.

şahsi fikrim aldatma varsa bile şiddete hakkı yoktur adamın. herkes dengiyle..

herkes sandy cohen olsa hayat bayram olsa.

seksen9

@divit,

onu da belki başkası sorar ama dünya çapında daha çok irdelenen kısmın kadına şiddet olduğunu inkar edemeyiz sanırım.

kuul

çünkü döven erkek bir orospu çocuğudur. Bunu fazla irdelemeye gerek yok gençler. Sosyolojik çıkarımlarda bulunmanıza, tespit sıçmamıza gerek yok yani bu, bu kadar basit bir şey.

Solem

@blossom,

darda kaldığında bunları tahrik malzemesi olarak kullanan kadınlar da var mı peki?

kuul

kadınlar neden şiddet görür?
1)mülkiyet ilişkileri: kadın, hayvanların evcilleştirmelerinden sonraki ilk ev içi mülkiyettir.
2)ataerkil toplum: feodal toplumda erkekler yalnızca kamusal alanca tanınıyordu. kadınların 1900lerin başlarında hukuken eşitlik kazanmaya başladığını biliyoruz.
kadının her zaman erkeğin yanında, erkek tarafından tanınmayla anlam kazanması.
ana erkil toplumda kadın doğurganlık özelliği mucizeviydi. ancak erkek bu işte kendi parmağı olduğunu farkettikten itibaren ataerkil yaşamda kadının konumu eklenti haline geldi.
3)dinler. annelik vasıfları üzerinde durulması mesela kadın olmaktan evvel.
ve kutsal kitapların ''erkeklere sesleniyormuşçasına'' metinleşmesi.
4)kadının biyolojik-fiziken daha zayıf yaratılışta olması.
5)müslüman toplumlarda, islam yorumlayıcılarının ''kadın eksik yaratılmıştır'' yayımı.
6)kadının aile içinde anlamlandırılması. öncelikle eş,anne,dul,bakire vs. şeklinde sıfatlarla bu anlamın güçlendirilmesi.
7)kadınların kamusal alana, yani iş yaşamına katılımının dolaylı ya da doğrudan göz ardı edilmesi. (ya da özel sektörde çalışan kadının doğum halinde işten çıkarılması örn.)
8)kadınların bilhassa kendilerini tek başına bir birey olarak görmelerinin üstte saydığım sebeplerden ötürü imkansızlaşması. kadına karşı genel kanaatin onu bir şekilde 'belirli' bir düzene hapsetmiş olması ve zaten kadın doğduktan itibaren bu şablona uygun yetişiyor. ve kadınlar da kız çocuklarını bu şekilde yetiştiriyor.
9)toplumun kadının savunmasız ve zayıf bir varlık olmasını sürekli her aygıtla her yerde pekiştirmesi.
10)kadın olma göstergelerinin dışına çıkamama. ve dolayısıyla erkeğin onayına bağlı olarak kendini anlamlandırma. (örn. erkek arkadaşım saat 19.00dan sonra dışarı çıkmama izin vermiyor.- yada evde babanın bu konuda kısıtlayıcı olması.)
11)en büyük nedense kadınların özgüvensiz ve özsaygısız yetiştirilmesi.
12)devlet tarafından ''kadınlar çiçektir,naiftir,onlara jest yapalım şeklinde pozitif ayrımcılık safsatası altında politik düzenlemeler.
13)ataerkil kamusal alanda neredeyse her şeyin erkek hakimiyetinde olması.
14)biyolojik-fiziken erkeğin gücü, toplumda da ''her şeye ben yeterim'' havasında yetiştirilmesi.
15)erkeklerin pek çoğunun zaten kadınları kendileriyle eşit haklara ve konuma sahip olmadığını kanıksamış olmaları.
16)medya.
17)kadın bedeninin pazar malzemesi olması.kadın bedeni üzerinden beslenen bir sapık ve psişik saplantılı toplum.
18)kadının kendi bedeni üzerinde dahi evlendikten yada bir ilişkiden sonra bir malikliğinin olmamasının aşılanması.
19)ne olursa olsun kocasını/sevgilisini yatakta mutlu ve tatmin etmesi aksi takdirde erkeği kaybedeceği mesajı.
eğitimli-eğitimsiz her kadının bu güdüyle haz almadığı ya da istemediği cinsel davranışları icra etmekle yükümlü olduğu koşullanması.
20)kadın çalışmıyor ise evde babasının ya da birlikte olduğu kişinin himayesine muhtaç olduğunu hissetmesi.
tüm bunların hepsi bir (psikolojik,cinsel,fiziksel,ekonomik) şiddet sebebidir, yada zaten başlı başına birer şiddettir.
çünkü şiddet, daha zayıf gösterilen/görülen üzerinde süreklileşir/uygulanır.
şiddetin panzehiri ise kesinlikle kadının birey olduğunu farketmesi, içselleştirmesi ve kabullenmesidir.

vesika

eğer hak ediyorsa görür.

bobinhoo

@bobinhoo,

hocam verdiğiniz cevabın benim açımdan mahzuru yok da isterseniz taşlanmadan burdan uzaklaşmayı da seçebilirsiniz :)

tamam farz-ı muhal sizin dediğiniz gibi bir durum var da o zaman "hangi durumlarda hak edilir" diye ayrı bir soru sormak gerekiyor. benim de esas merak ettiğim o zaten. bu noktada türk erkeğiyle atıyorum alman-ingiliz-afgan erkeğinin (ya da yine farz ederek diyorum, bunları hakeden alman-ingiliz-afgan kadınının) benzer ya da ayrışan noktaları neler ? bana bunlarla gelin ! :D

kuul

diğer ülkenin kadınları neden görüyor bilmem ama kesin hak etmişlerdir.

bobinhoo

@blossom,

ben seksen9, zetahead ve vesika'yı okuyarak baya aydınlandım şahsen. sana da tavsiye ederim.

kuul

olay şöyle: mesela x-istan'da periyodik olarak, süreklilik arz eden biçimde dayak yiyen insanların sayısı 10000 olsun. bunların 5000i erkek ve 5000i kadın diyelim. eğer "bilmemne araştırmalara istatistiklere göre 5000 kadın dayak yiyor" deyü haber yaparsan; "bu ülkede kadına şiddet var" ideolociklerine malzeme olur, meşruiyet kaynağı kazandırır. halbuki 5000 erkek de dayak yemektedir çeşitli sebeplerle, ama haberde sadece "5000 kadın" geçtiği için erkek yok sanırsın. "kadın cinayetleri arttı" deyü dillendirilen şeyler için de aynısı geçerli.

demişsin ya, "dünya çapında daha çok irdelenen" diye, işte bu yüzden. bundan sonra habere itibar edenlerin, ondan ideolocik zeminde olsn siyasi zeminde olsun nemalananların söylemi hazırdır: "bu kadınlar mecbur olduğu için böyle bıdı bıdı" ilk söylenen de genellikle iki şeydir: "ekonomik özgürlükleri yok" "kahrolsun gelenekler ilkel ataerkiller bıdı bıdı"

böylece kurtuluşun (liberation: liberalizm?) ekonomik özgürlüğü olan, çalışan, geleneği banal bulan falan "modern kadın" olmakta olduğu düşüncesi pompalanır. (denize düşen yılana sarılır)
al sana kapitalizme iş gücü, al sana "modern kadın"ın tüketeceği ne varsa onlar için milyonlarca müşteri. bir de "feminizm" falan sektörü, endüstrisi tabi. bunlar hakkında yazıp çizenlerin aldığı cukkalar gibi gibi şeyler. hepsi bunun devamlılığını, sistemin işleyişini sürdürmek için söylenegelen şeyler.

ayrıca "5000 kadın şiddet görüyor"da ben şu ana dek sadece yer yer "kocalarından"ı gördüm; bazen aktarım öyle oluyor ki kadını döven kadın mı erkek mi neyin nesi kimin fesi onu da anlayamıyosun.

şiddet mi? şiddet insanın doğasında vardır. onu kentlere, yerleşik yaşama hapsedince bir yerden patlıyor, birilerine patlayıveriyor.

dafaiss

kadınların şöyle bir suçu var: atarlı tutarlı, şiddete meyilli erkeklere gaz veriyorlar, beğeniyorlar. sonra bir gün o şiddetin kendilerine de gösterileceğini düşünmüyorlar.
sevgilisine dayak atan adama asla müdahele etmem o yüzden.

titiraprap

@dafaiss,

sizi de 3 kişinin yanına 4. olarak ekledim. şahsen gayet ışıl ışıl oldum şu an. tabire bakmayın gayet ciddiyim :D

teşekkürler :)

kuul

şiddet bağırmak veya vurup kırmaktan ibaret sanılıyorsa, evet dediğiniz doğru, zira istatistikçiler ya da bu olayların çetelesini tutanlar da öyle yapıyorsa onlar da aynı yanılgıya düşüyor demektir. yahut şahsen doğrudan ya da dolaylı bir kadının dövüldüğüne şahit olmadım, şimdi aynı iskandinavyada olmaz öyle şey diyenlerin aldığı tavır gibi "kimse şiddet uygulamıyor türkiyede ben görmedim" dersem sığlaşmış olurum.

şiddet bunlardan ibaret değil, her tür reklam bir şiddet ürünü, pornografi şiddet, insanların makine gibi her gün x saat çalışmasını istemek şiddet, pek gelişmiş iskandinavyadaki isveçin insansız uçaklarını afganisanda deniyor olması bilinmesine rağmen iskandinavyalıların mühendis olmak ve onları tasarlamak isteyişi şiddet, iskandinavyalıların "en gelişmiş" olduğuna dair inancını herkese dayatmaya çalışmak şiddet, "iskadinavyalılar gibi modern uygar" olmanın hepimizi için iyi olduğu iddiasını orda burda mutlak gerçekmiş gibi pompalamak şiddet içeren bir davranış, iskandinavyadaki metal gruplarının müziği de şiddetin bir tezahürü. benim şiddet şudur budur diye yazmam da şiddetin bir türü pekala.

cevap hala aynı, insan geyik avlayıp odun kırması gerekirken evlere kapanır, kapatılır, rutine hapsolursa, hapsedilirse; şiddet biçim değiştirir sadece.

dafaiss
1

mobil görünümden çık