her şey düştüğün yere göre değişir. Ben 11 kitap okudum ama okunacak bir yer yoktu. Gürültü olur, komutanlar şutlar, vs. Yatmadan önce uykudan yiyerek koridorda ayak üstü okurdum kitaplarımı. Diğer konuları şöyle sayabilirim: bedenen yorulursun ama kafan rahat olur. Büyükşehirde yapamadığın çok önemli bir şeyi yapabilirsin nöbetlerde; hayatının her boyutuyla ilgili olarak uzun uzun düşünebnilirsin. Yerine göre tabiata yakınlaşabilirsin; kurdu kuşu, börtü böceği gözlemleyebilirsin. Hepsinden önemlisi de normalde karşılaşmayacağın her çeşit adamla tanışıp bir şeyler paylaşabilirsin; katilinden çiftçisine, fabrikatöründen işçisine, her etnik kökenden adamına. Ben Hıristiyan ülkücüye bile rastlamıştım, misal. Memleketin insanlarını yakından gözleme şansına erişirsin yani. Bir de düzenli spor yaparsan kısa dönemde bile çok sağlam vücudun olur.
tamamen yerine göre...ben mesela en az 30 kitap okumuşumdur...sabah sporu ve içkiyi kesme davası yüzünden de 12kilo verip filinta gibi geldim
oncelikle askerlik sikko bişey degildir.
su akar yolunu bulur. "kendini nasıl gelistirebilecegini, nasıl men tal olarak zinde kalacagını" bi süre sonra keşfedersin kendi kendine.