haziran ayında geldi tabi, 'bizi arayın yoksa fena yaparız' diye. neyse aradım ben de yıllar önce gittigidiyor'dan aldığım fotoğraf makinası için ifade istediler. telefonda da güzel güzel anlattım 'ikinci eldi, shutter sayısından anlaşılıyo, türkçe menüydü' vs diye.

yazılı ifade istedi, faks çekem dedim, olmaz gelmen lazım dedi. e ben de sınavım var gelemem dedim. sınavdan sonra gel dedi tamam dedim. ama ev sahibim evleneceğini sınavdan sonra söylediğinden sınavdan sonra evi topladım falan, vaktim olmadı o arada ve kayseriye geldim.

şimdi adam aramış niye gelmedin diyor, işim vardı diyorum, şimdi gel diyor, kayserideyim diyorum, bi haber verseydin diyor. iyice bağırıp çağırınca neyin sinirini benden çıkarıyosunuz dedim, sinir çıkarma değil gelmeniz lazımdı okumuyo musunuz kağıdı bıdı bıdı dedi. zaten yeni uyanmışım ne dediğini anlamadım.

ne zaman geleceğimi sordu ağustos dedim 8'ine randevu yazdı, 22sinden önce gelemem dedim, 11ine kadar gelmezseniz cezasını ödersiniz diye tehdit etti.

sinirden kendimi kesicem şimdi, bu kadar azarın üstüne gitmek istemiyorum ben. nedir ifade vermemenin cezası? parası neyse vereyim hatta kendime gelince arayıp iki tane söveyim sussun. ya da direk iş yerinde söveyim ama ifade vermeyeyim.

 

Sattigin olsa anlayacagim da aldigin makinenin vergiyle ilgisi ne? Ara sov bence, ayrica kagidi koysana bakalim

Nohut Bey

kağıt istanbulda, atmış bile olabilirim.

beni değil satıcıyı denetliyolar. kaçak-köçek iş mi yapıyo diye. aldığım adamı da çok severim sırf onun için gidecektim zaten ama fırsat olmadı.

seksen9

alıcıya karşı bir yaptırımları olabileceğini sanmıyorum.

savcılık değil ki bunlar ifade vermek zorunda olasın.

orpheus
1

mobil görünümden çık