lisede feci serseri bir eleman vardı. biz lisenin yda kısmındaydık, o düz lise kısmında. gerçekten aşırı serseriydi, çevresindeki insanlar hep adam bıçaklayan, kavgalara giren tiplerdi. o da onlardandı esasında ama biraz daha ılıman biriydi. öbürleri gibi kökten it kopuk değildi. aynı zamanda kendisi ağır ülkücüydü de. derslerle zaten ilgisi olmadığını söylememe gerek bile yok.
neyse. lisede, tiyatro çalışması başlıyordu sene sonunda sahnelenmek üzere. ciddi bir iş, öyle ilkokul piyesi tarzında değil. 1 sene hazırlanılacak vs. ben girdim, bir kaç arkadaş daha seçildi ve girdi. tüm bunlardan belli bir süre sonra da, hocamız zorla bu elemanı aldı tiyatronun başrolü yaptı.
ilk başta çekingendi eleman hani tiyatro nasıl yapıcam diye. ama rol yeteneği olan biriydi, taklitler vs. yapardı. kiloluydu da, biraz ata demirere benzetebilirim :)
çalışmalara başladık, baya komik ve makara biriydi sokaktaki ve arkadaş grubunun arasındaki it kişiliğinin yanında. baya eğlene eğlene çalışıyorduk, bol bol da çileler çekiyorduk geri kaldığımız zamanlar. okul bitiyor biz tiyatro kasıyorduk akşama kadar. eleman zaten çok kez çıkıp gitmek istedi ama başrol yükü onun sırtında olduğu için elbette izin vermedik.
hayatında okumadığı kadar şeyi sırf o tiyatro tekstini okuyarak okumuştur.
ve ilginç bilgi: lisedeki hocamız da kürttü ve bdp'li biriydi. hani elemana ülkücü demiştim ya ilginç bilgi olarak aklınızda kalsın.
hem hoca bize güvendi, hem o elemana güvendi. feci çileler çektik, çok sevdiğim de biri oldu eleman giderek kötü huyları törpüleniyordu. diğer it kopuk arkadaşlarıyla daha az vakit geçirdiği için.
ilginç bir şekilde düşünceleri de değişiyordu. "tabu" diyeceğimiz şeyleri konuşuyordu vs.
neyse. bu elemanın üniversite kazanmaya yaklaşma ihtimali bile yoktu. ihtimal bile diyemiyorum yani: im-kan-sız.
ama noldu biliyor musunuz? hayatında ilk kez bu elemanın elinden birisi tutmuştu, hocamız sayesinde bu tiyatroda olağanüstü başarılı bir rol çıkardı. yani o kadar iyiydi ki size burada anlatamam. profesyonel seviyeye çok yakın belki de o seviyede bir performans sergiledi.
düşünceleri değişti, hoca da elinden tuttuğu için geleceğine daha farklı açıdan baktı. önce bir tiyatro okuluna girdi, ardından oranın aracılığıyla bir konservatuvar. şimdi bakıyorum, entelelktüel biri olmuş resmen. arkadaş çevresi çok daah düzgün insanlarla bezeli, okuduğu kitaplara filmlere bakıyorum. çok acayip amk.
ilk tanıdığım günkü elemanla bunun arasında en ufak bir ortak nokta yok.
şimdi facebooktan gördüm yine, yüzüme bir gülümseme oturdu. yanlış yönlendirmelerle, ilgisizlikle neredeyse yoldan çıkacak biriydi. esrarkeş biriydi, belki tiner bile çekiyordur orasını bilmiyorum. ama şuan çok başka biri. niye? çünkü biri elinden tuttu. hem de elinden tutan kişi, bu elemanın siyasi olarak "nefret ettiği" kanatta biriydi :)
ülkücülükten eser yok zaten, sola yatkın paylaşımları olmuş.
adamın hayatı değişti amk. demek peri masalı diye bir şey var.
belki de normal şartlarda bugüne kadar hapise düşecek ya da bıçaklanacaktı kim bilir.
marjinal biriymis, normalde degismez insan.
insanlar değişmiyor.
seni atomu parçalamaya davet ediyorum.
bu hikayedeki insanın da karakteri değişmemiş. değişen çevre ve koşullara bağlı olarak yeni ortama uyum sağlamış.
İnanırım. Ama değişimi insanın istemesi lazım. Özellikle 20'li yaşlara kadar çok daha kolay gerçekleşiyor bu değişim. o çocuk da kurtulmayı, bir işe yaramayı zaten istiyormuş ve hocası ona vesile olmuş. Sevgi çok önemli bir anahtar; ama sadece değişimi gerçekten isteyen bir insan için.
insan ve herşey değişir. sadece değişim biraz uzun sürer. kendi iradesi ile değişmeyen ise aşınır ve çürür.
insanların değişip değişmeyeceğine örnek olarak lise seviyesini vermek bence tam doğru değil. lise seviyesinde henüz insanların karakteri oturmamış oluyor, bilakis ergenliğin etkisiyle o yıllarda büyük bir kendini-keşif sürecinde olduklarından değişmeye, farklı yollara girmeye her zamankinden daha eğilimli oluyorlar.
toplum değişir, insan değişir.
bazı şeyler bizim gözlemleyemeyeceğimiz bir hızda değişir sadece.
yaşasın toplumsal evrime olumlu katkıda bulunan insanlar.
insanlar dahil her bir şey bal gibi değişir.
"insanlar değişmez" duyduğum en saçma sözlerden biridir.
siyasi fikirleri değişebilir, huyları değişebilir ama ben bunu dönemlere ayırıyorum... lisedeki bir çocuğun her şeyi değişebilir. ama 40 yaşından sonraki insanların ne huyu ne suyunun değişmesi çok kolay değildir... en fazla namaza niyaza başladıklarını görüyoruz içkiyi bırakıp ama paragözlükleri değişmiyor...
hikayeyi okumadım
başlığa cevap olarak; insanlar değişir kesinlikle
orpheus+1