Gotik ortaçağın ikinci yarısının (sonuna doğru) ortaya çıkan bir şey. Aslında amacı dindir biraz da, bu yüzden mimaride yükseklikle ilişkilendirilir. "Ne kadar yüksek bina, o kadar çok Tanrı'ya yakın" mantığı tamamen. Genelde şimdiki zaman kıstasları ile ürkütücü olabileceği söylenebilir. Sivri sivri, yüksek uçlu yapılardır genelde. "Dar tutalım da, yukarı çıkalım" hesabı var. Ortalıkta 3 kapı var (gerçi bu 3 kapı önceki akımlardan da geliyor). Baba, oğul, kutsal ruh kapıları. Onlar da sivri sivri kapılar.
Örneğin, şu fotoğrafta sivri sivri uçlar, zamanına göre yüksek bir yapılaşma ile kendini belli ediyor.
www.exploring-castles.com
www.artdiary.org
cdn.wild-about-travel.com
Gotik resimde korkutucu ve dini temalar yaygın. Işık ve gölge oyunları çok yok. Oran-orantı yok. Garip bir perspektif anlayışı var.
www.medieval-spell.com
www.wga.hu
Barok biraz daha geç dönem. Biraz daha şeker gibi. Artık "Ülkümüz yükselmek, ileri gitmektir" mottosu yok. Bir yataylaşma, rahatlama, genişleme başlıyor. Onun yerine süslemeler, gölgelemeler, kıvrımlar, hareketler, dalgalanmalar oldukça öne geçiyor. Böyle fırıl fırıl, vıcır vıcır her şey.
www.visitportoandnorth.travel
www.proprofs.com
Haliyle de bunun resme yansıması da ışık ve gölge oyunları, süslemeler, derinlikler şeklinde oluyor.
Örneğin İnci Küpeli Kız'ın yüzündeki gölge ve derinlik oyunları
www.yuobserver.org
Rembrandt'lar www.metmuseum.org
(Arkadan ışık verilmiş, sanki biri bir bölgeye spot tutuyor da, bilerek bir arka fon yaratmış gibi) Gotik, baroğa göre biraz daha sert ve matematiksel gibi; barok daha yumuşak, tatlı.
Birini kilise orgu, diğerini Pachelbel'in Re Major Kanonu gibi düşün.
Şu gotik www.youtube.com
Şu kulağa çok gotik geliyor ama aslında Bach tipik bir barok müzisyeni, bu eser hafif gotik kaçmış gibi.
www.youtube.com
Şu barok
www.youtube.com
www.youtube.com
Baroku da abartırsan, çok fazla şekerden için kıyılır ya, o da rokoko oluyor.
Şöyle ki her yer pastel pastel, dondurmacı dükkanı gibi ortalık
supercalifragilisticexpilidocious.files.wordpress.com
upload.wikimedia.org
Bir de bunların birbirine geçiş dönemleri var ki, ne oldukları belli değil.
Ekleme: Bu dönemlerden sonra süslemeler kabak tadı vermiş, "Bu ne görmemiş gibi takmış takıştırmışlar" demişler. "Doğallığımıza, özlerimize dönelim" demişler. Antik Yunan'a kadar dönmüşler. O da klasisizm olmuş.
Ek olarak: eksisozluk.com
Oha, ne güzel anlatmış la adam. Abi, silme duyuruyu, kalsın, nasiplenelim arada.
@aychovsky eline sağlık. olayı bitirmişsin. Kalsın bu duyuru.
aychovsky çok güzel anlatmış. ben de halk diliyle anlatayım. Gereksiz üyük binalar, köşeli sivri yapılar gotik. kartonpiyer işi gibi görünen fırfırlı şaşalı bina/oda süslemeleri de barok. Dolmabahçe sarayı'nda barok mimari aşağı barok mimarı yukarı diye anlatan bi rehbere dönüp 'barok dediğiniz şu fırfırlar mı yani' diye sormuş bi arkadaşım vardı. E-evet diyebilmişti adamcağız.
Teşekkür ederek eklemelerimle geldim.
Barokta yatay seyreden bir binada, birdenbire bir yükselti de oluyor. Dolmabahçe Sarayı'na bakarsanız, normalde tek kat gibi giderken, birden ortada bir kısım iki kat gibi. Bu da tipik bir barok özelliği. Bir zorunluluk değil ama çok tipik bir özellik. Böyle bir yapı görüldü mü, diğer koşulları da sağlıyorsa %90 baroktur o.
upload.wikimedia.org
Keza Versay Sarayı da
upload.wikimedia.org
Bu da Polonya'dan bir saray
europeantravelista.com
Bu da Portekiz'den
europeantravelista.com
İstanbul'da parça parça barok olan çok fazla yapı var ama tamamı barok olan Valide Sultan Cami, Dolmabahçe Sarayı ve Ortaköy Camii var (Gerçi Ortaköy'ü restore ediyorlar 3 yıldır, en son çarşaf vardı sadece çevresinde, son hali hala barok mu ki) Şu fotoğrafta, camiinin kıvrımları var, üç tane konveks yapı duvarlardaki. En çok oradan anlıyoruz barok olduğunu. (Yine, her eğimli bükümlü duvar, kıvrım kıvrım tarihi inşaat barok demek değildir)
www.sehrehaber.com
İstiklal'deki binalar da fırfırlı aslında ama onların çoğu Neoklasik. Her fırfır barok değil. Biraz daha ciddi oluyor onun fırfırları. Barok süsleri duygu taşması, arzu şelalesi iken; Neoklasik süslemeler daha usturuplu. O kadar kıvrım kıvrım değil. Örneğin, şurada süsler var ama süs var demek barok demek değil.
www.mekanist.net
Bunun neoklasik olduğunu nereden anlıyoruz peki? Aslında biraz karmaşık. İlki düz bina, süsler sade. İkincisi biraz daha ayrıntı istiyor. Antik Yunan'da binalarda şöyle üçgen alınlıklar vardır.
photovide.com
cdn2.list25.com
Roma mimarisinde ise o üçgen alınlık kubbemsi, yuvarlağımsı şekillere dönüşür.
3.bp.blogspot.com
Dolayısıyla İstiklal'deki o binadaki öndeki hem üçgen hem de daireye benzeyen o alınlık, klasisizmden etkilendiğini gösteriyor. Bir yandan süsler diyor ki "Ben barok ve sonrası dönemdenim", ama o süslerin ve balkonların sadeliği ve binanın düzlüğü diyor ki "Barok değilim, biraz daha ciddiyim" ve oradan klasisizme veya neoklasisizme bağlıyoruz. Ama bir neoklasik bina için de yeterince süssüz değil, dolayısıyla bir geçiş dönemi ürünü olabilir. Hafif barok esintili.
Abi saygılar...
hakkaten iyi anlatmış. favorilere eklendi. lütfen silmeyin duyuruyu.
kim okusa anlar artık.
abi saygılar.
aychovsky abimiz oldun hebimizin :)
eline sağlık, tertemiz anlatmışsın.
soru da güzel ayrıca.
Teşekkürler canlar. Gerçi ablayım ben, ama abi de olurum artık, ne yapayım.
Daha fazla bilgi için E.H. Gombrich’in Sanatın Öyküsü kitabını tavsiye ederim. Tuğla gibi ama tane tane, açıklayıcı.
abla, saygılar.
aychovsky örneklerle çok güzel anlatmış ama eklemek gerekir ki gotik ile barok arasındaki dönemde koca bir rönesans vardır.
rönesan eğer sanatta bi milat ise gotik öncesinde barok ise sonrasında kalıyor. ışık ve perspektifin barok dönemde olup gotik dönemde garip olmasının sebeplerinden biri de perspektifin rönesan ile birlikte oturması.
resim tam anlamıyla rönesans ile birlikte boyut kazanıyor.