Adamın kendi bile, kriptolu tel.nu bile "dinlemişler" dedi, Mr.Kuzu bugün "..doğruysa bile" ile başlayan bir tweet atmış. Ülke tarihinde ilk defa mecis TV yayını kesti.(haklı/kendilerinden emin olsalar neden böyle yapsınlar)
Tamamen tarafsız bakıyorum olaya; ses mühendisleri,neblim bilir kişiler bile öyle saçma şey mi olur, bir kaç yer değişir ama sıfırdan böyle bir şey yaratılamaz diyor..
Ortada bir "şey" var yani neden hala sevdiğimiz/sevdikleri bir kişi yanlış yapmasına rağmen bu kadar şuursuzca savunuluyor? Ve nasıl? Yani olabilir, insan mükemmel bir varlık değilki hata da yapar, hayal kırıklığı da yaratabilir, yüz üstü de bırakabilir.
1.Ama nasıl oluyor da duymalarına rağmen ikna olmuyor insanlar?
2.Hala, bak meğer sahteymiş/montajmış diye kime neyi savunuyorlar?
3.Ne olsa ikna olacaklar? Yani sınırı ne? Bu adam ne yapsa, hakkında ne öğrenseler yanlış bir şeyler yaptığına ikna olacaklar?
Son 3 soruya cevap istiyorum.
özellikle çok sevenler yazsa belki daha yararlı olabilir.
hepinize tik gelecek en son.
Teşekkürler.
kızlardaki yedek yapmadan sevgiliden ayrılmama özelliği gibi. şuan tayyibin yedeğini göremiyorlar. boşlukta kalmakatan iyidir.
1) ikna olmak işlerine gelmiyor
2) kendilerini kandırıyorlar
3) bence sınırı yok. çünkü bu kişiler insan olarak görmüyor ki adamı, kutsallaştırmışlar.
ancak yeni biri gelir, der ki ben size sahip olduğunuz ayrıcalıklardan çok daha fazlasını sunabilirim, sizleri satın alabilirim - o zaman belki ikna olurlar.
Çoğu kişi inanacak bir yalan arar durumda. Çevremde çok sevdiğim insanlardan hala Tayyip'e bağlı olanlar var. Ne tek kuruş haram yemiş, ne yolsuzluğa bulaşmış namusuyla yaşayan ama adamı hala ehven-i şer görenler mevcut. Ben de kızıyorum ama bazı fikirler değişmiyor, anlatamıyorsun. Genel olarak AKP'den bağımsız olarak takım tutar gibi siyasi görüş belirleyen insanlarla dolu bir ülkedeyiz maalesef. Sanırım ancak Erdoğan çıkıp "ben çaldım" derse ikna olacaklar.
Çevrem AKP ağırlıklı olduğu için ne hissettiklerini daha rahat anlıyorum. Aşağıda düşüncelerini toparladım sizin için.
-Tayyip Tr'yi güçlendirdi ve güçlendirmeye devam ediyor
-Tr'yi zayıflatmak isteyenler Tayyip'in önünü kesmeye çalışıyor
-Tayyip giderse ülke biter
-Yapılan sabotajlar milli iradeyi zedeler
-Halkın getirdiğini halk götürür
-Tayyip'in başı secdeye değiyor, başörtüsünü ve imam hatipleri özgürleştirdi
-Barzanı'yle görüşmeler yapıldı, doğalgaz anlaşması yapılacak
-Kürtlere hiç tanınmamış özgürlükler tanındı
-CHP anamızın başını açar, kürtleri öldürür
-Çaldıysa benim paramı çaldı
Evvelden örselenmiş bir topluluğa 11 yıl içerisinde verilmiş bu kadar özgürlük bir kaç milyar doların çalınmasını görünmez hale getirebiliyor. Hatta daha da ileri gidip Tayyip'in diktasını kabul etmeye dünden razılar.
muhalefetin büyük kısmının, belki de tamamının kaçırdığı çok şy var (bunları örgütlü-partili olanlar için söylüyorum, ya da akp gitsin de nolursa olsun diye düşünenler falan); öncelikle bağlılık ve sevgi, insana inanmak gibi şeyleri anlamak istemiyolar, ya da işlerine gelmiyo.
mesela şu makarna-kömür muhabbeti var, ondan sonracıma laikçi diye isimlendirilen türk tipi protestan olanların dönüp kendilerine bir gıdım bakmadan yıllardır aynı tavrı sürdürüşü var. kullanılan dil (yobaz, dinci, gerici, allahçı) insanlar bunları duyduklarında zaten güvenmemeye programlanmışlar artık (akp seçmeni ve de alternatifsizlikten akpye oy verenler için diyorum, oy kullanmayanları da işin içine katabilirsin pekala)
bu ülkede kendini şu an muhalif ve muhalif-aydın olarak tarif eden kişiler, halen şapka devrimi denilen "şey"le resmi ideolojinin anlattıklarının dışına çıkmaya dahi yeltenmeyip hesaplaşamadıysa, zaten olabilecek en iyi şey "halka rağmen halk için" falandır herhalde, tabi onu da "iyi" olarak isimlendirmeyi vicdan kabul ediyosa. örn. üzerinden devam, şapka devrimi devrim değil zulüm ve adına medeniyet denen kapitalizmin en önemli aracı ve silahı "modernizm"in "türk tipi protestanlık" gölgesinde ve "dinciler yobazlar gericiler ortaçağ karanlığı" lagalugasıyla bu topraklara yerleştirilmesinin ayaklarından biriydi.
o yasaklanan sarıklar sade vatandaş için sadece "kefen"di, çok basit "kefen". ama inancı hiçe sayan türk tipi protestan kafa, onu kendi yarattığı "gericiler dinciler şunlar bunlar" düşman ve öcülerinin simgesi haline getirdi. ama yine sade vatandaşın bundan haberi bile yoktu muhtemelen. kefen dediğim "hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, bugün ölcekmiş gibi ahiret için çalışın" hadis-i şerifine ithafen, insanlar kendilerine bunu hatırlatmak için takardı yani, o devletin kendine yarattığı yapay düşmanların simgesi haline getirilen sarık sadece bundan ibaretti yani.
türkiyede kemalizmle barışık ya da barışık değilse bile "gerici dinci bunlar yobazlar makarnacılar" zihniyetinde onunla ortaklaşanlar bunu ya bilmez, ya da ideolojilerini şart koştuğu düşünüş ve hayata bakışa aykırı olduğu için duymalarına rağmen, bizzat görseler dahi akıllarında bir şüphe kalır. (istisnaları hiçe sayarak bir kaide oluşturduğum için özür dilerim, ama "çoğunlukla" böyle; o istisnalar da terkediyor o düşünüşü partiyi örgütü ideolociyi zaten)
aynı birinci sorundaki gibi:
"1.Ama nasıl oluyor da duymalarına rağmen ikna olmuyor insanlar? "
insanların kıyafetlerine dek karışarak başladı bu, yeni bişy değil yani. sorularının cevabı için t.c. tarihini sosyolojik olarak enine boyuna incelemek gerek aslında.
tayyip erdoğan bu tip şeylerin üzerine giderek insanlara güven verdi, makarna kömür bıdı bıdısı çoğu insan için eski soğuk devlet aklına göre oldukça sıcak bir tavırdı vb. bir şekilde inanılmaz güvenmeleri sağlandı işte insanların ve de sonuç bu. ya da ölümü (dayatmacı, insanların sarığına dek karışan akıl) görüp sıtmaya (akp) razı edildi insanlar falan filan.
ikna falan da olmayacaklar. sarık meselesine ya da şuna:
eksisozluk.com
bir kemalisti ikna edebilir misin? ya da dersim katliamına? istiklal mahkemelerinde önce asılıp sonra yargılananların olduğuna? edemezsin, gözüyle görse de hiçbi kemalist bunlara inanmaz. bu da öyle, aynı şey.
çünkü insanlara bir şekilde "güven" vermişler, hani şu materyalist ve modernist ideolojilerde olmayan ve asla olamayacak olan hiçe saydıkları "maneviyat", (korku, rant kaygısı ya da başka şeyler de olabilir arada ama sonuçta vermişler) bir şeyler vaad etmişler ve bunları onların hayatlarını anlayarak yapmışlar. yapamadıkları ya da "yapıyormuş gibi" yaptıklarını da (örn. israile rest çekmek, 28 şubatçıları yargılamak, suriyede gerçekten insani kaygılar güderek sry muhalefetini desteklemek) medya aracıılığıyla öyleymiş gibi göstermiş yani pekiştirmişler.
teşekkürler cevaplar için..
soru cevaba dönüştürmek de istemiyorum pek aslında ama;
@japon kattrilyon "nakit" (yeni parayla) nedir biliyor muyuz peki? küçük bir ülke kurulur ya :( ne önünü kesmesi
@dafaiss çok güzel açıklamalar yapmışsın, biliyorum şapka devrimini sembolik olarak örnek verdin, genele bakmak lazım diyorsun ama; batılılaşma olayı II.Mahmut, tanzimat vs derken cumhuriyetten falan çok önce başlamadı mı ya..hep aynı doneyle vurmayalım (senin yorumun için demiyorum, şimdi şapka devrimi he valla öyle ne biçim de baskı yapılmış diye okuyacaklar için söylüyorum) .
(Neyse, bu muhabbet başka bir konuya dönebilir; istersen buradan cevaplamayabilirsin yani)
o da tam olarak aynı şeyi yapmıyor mu peki? üstelik çok daha iyi empati yapabilecekken? Yani nebilim mecliste bile etek boylarına karışılması, sunucuların dekoltesine bir bakanın (bu kadar önemli bir mevkide bir adamın) yorum yapması, adile naşit'in peştamelinin (tosun paşa hamam sahnesi) sansürlenmesi, gençlik kamplarında kızların erkeklerin ayrılması, kızlı erkekli(?) evlerin hedef gösterilmesi vs.. o da tam aynı şeyi yapmıyor mu? yani aslında elinde güç varken toplumu birbirine ılımlılaştırabilecekken (höd höd kemalistler artık dinci diye yaftalamayın milleti/ muhafazakar kesim siz de fişfiklemeyin ortalığı, kadınlara ve herkese saygılı/sabırlı olun) neden daha da kutuplaşttırıyor?
@jimjim
2.sorunun tek cevabı Tayyip'in damarlarında dolaşan kin ve nefret duygusu.
evet haklısın, daha 19.yy başları tanzimat falan o zamanlara dek gidiyo, yeni bişy değil yani. her misal de isteyen tarafından istediği yere çekilebilir pekala, ve evet o da aynısını yapıyo, sebebini net bilemiyom, öfke patlaması, bastırılmışlığın dışavurumu, (bkz: iktidar zehirlenmesi)... tamamına mal edemeyiz ama bu küçümseyici ve aşağılayıcı, hiçe sayan tavır ki muhalefetin tamamına mal etmiyorum ancak azımsanamayacak denli kişi de bu tavrı takınıyor, bir nefret de oluşturdu illa ki karşısında bu kadar yıl boyunca, ve bu nefret de birilerince kullanıldı, öcüler oluşturuldu. birileri aforoz edildi vb. (bkz: lider kültü/@dafaiss), (bkz: vatan haini/@dafaiss) ve bir çeşit "din" oluştu/ruldu, ki bu akp seçmeni vb.den bağımsız, tüm örgüt parti tarikatler de az çok böyle işliyor.
yani kemalizm zıttını doğurdu oluşturduğu nefretle, işte onlar da aynısını yapıyolar şimdi, ama bu kez "halka rağmen halk için" değil, bizzat halk, ki burada halk derken çoğunluk vs. meselseine takılmadan kültür ve geleneğin toplumdaki yansıması üzerinden düşünmeni rica ediyorum.
mesela kızlı erkekli ev meselesi üzerinden gidelim, sorsan aa nolcak ne var yani diyecek olanların büyük çoğunluğu iş pratiğe, yani kendi eşi dostu evladına gelince yön değiştirir bu konuda, yani bu olay kendini marjinalize etmiş bi azınlık dışında kimsenin hoşgöreceği bişy değil esasında.
ama pratiği kontrol etme şansı olmadığı ve sonuçta lafta kaldığı için akpye de mhalefet ayağına normalde olacağın onlarca katı insan "hoşgörüyomuş gibi" konuşuyo. halbuki kültürel ve geleneksel altyapı tam tersini söylüyo, çünkü bu coğrafyadaki hiçbi topluluk ya da halk yüzyıl belki binyıllardır böyle bişyi hoş görmedi, ama saldırmadı ve karışmadı da elbette bu şekilde.
bu altyapının üzerine birikmiş öfkeyi ekleyince "saldırganlık" ve "yaşam tarzına müdahale" geliyo ardından, ki her konuda yapılagelen de bu. kültür ve gelenek altyapısının üzeerine bastırılmış öfkeyi eklemek.
İman etmek
Facebook'ta bir arkadaşım "gözümün gördüğüne değil, gönlümün gördüğüne inanırım" yazmıştı bu kaset olaylarından sonra. Ben sanıyorum ki tayyip çıkıp açıklama yapsa her şey doğrudur dese bazıları çıkıp cemaat zorla söylettirdi diye savunurlar.