arkadaşlar geçen gün kız arkadaşımla ismi lazım değil taksimdeki popüler bir restauranra gittik. Mekan gece 11 de gece kulübüne dönüşüyor, masaları falan kaldırıyorlar. Neyse 11 e doğru biz içkilerimi içerken önce garson geldi, gece kulübüne dönücez hesapları kapatıyoruz dedi. ödedim hesabı. aynı garson gene geldi. masaları kaldırıyoruz dedi. ben de oturabileceğimiz başka bir masa var mı dedim. Adam başka masa yok derken ama kibarca dedi bunu, kız arkadaşım araya girdi ve sinirlenerek içkimizi içelim kalkıcaz dedi adam da tabi dedi kayboldu. sonra kız arkadaşım bana kızdı niye bişey demedin diye.

ben mi hatalıyım burada siz beni nasıl kaldırırsınız mı demeliydim posta mı koymalıydım


 

sen gayet haklısın. sorun kız arkadaşında.

sen git ben geliyorum

ters günündeymiş, olur öyle arada takma kafana. sen haklısın.

dirildimde geldim

kimse haklı değil ama kız arkadaşın hatalı. 3 evetle uğurluyoruz kendisini.

mattiadestro

kezbalıkla alakası yok. haklı haksızda yok, sen garsonun halinde anlamışsın anladığım kadarıyla. adamın yapabileceği bişey yok o mekan öyle malesef.

ama ben olsam bende sevgilin gibi çıkışırdım. yemek yemişim, içkimi içiyorum biri gelip bana kalkıyorsunuz dese müdürünü çağır derim

GibsonRules

Ben şu garsonlara eğer kıl/uyuz değilseniye kötü davranırlar ve trip atıyorlar, anlamıyorum zaten. Hatta bir laf var: "Bir insan size iyi, garsona kötü davranıyorsa; iyi bir insan değildir" diye.

aychovsky

her garsona çıkışana kötü insan damgası vurmayın. ben kendim zamanında garsonluk yaptım ve insanların çoğu aslında işletmeye yada duruma kızıyor. ha haklı değiller tabii ki ama insanlık psikolojisidir bu. bende çok kez garsona atarlandım ama sonra hatamı anlayıp özür dileyip bahşiş bıraktığımda adamlar ''yok abi sen haklısın, işletme adına özür dileriz vs'' diyor

demem o ki bu durumda haklı ya da haksız yok. ikinizde haklısınız kendinize göre. haksız olan işletme, 11de masa toplanmaz. toplanırsa oturan misafir kaldırılmaz

GibsonRules

gibson

mekanın kuralları varsa uymak zorundasın. 11'de masalar kalkıyorsa içkini ona göre ayarlamalısın. kurallar önemlidir. toplum düzeninin devamını sağlarlar. norveç'te yaşamış biri olarak bunu hepimizden iyi biliyorsundur.

sen git ben geliyorum

sen git ben geliyorum haklısın kurallar çok önemlidir. ama kurallardan önce hizmet sektöründe misafiri rahat hissettirmek ilk kuraldır. o misafir orada isterse 2'ye kadar kalır, kimse birşey diyemez. dikkat edersen burda parasını verdim, masada 2'ye kadar oturacağım tavrından bahsetmiyorum. ama eğer adam içkisini içmeye devam ediyorsa bi 20 dakka daha beklersin zaten 2'ye kadar oturmaz o misafir. ama çocuk gibi gelip adamı yerinden kaldırırsan o adamda sinirlenir, en doğal hakkı bu

GibsonRules

Patronun, müessesenin, şirketin dangalak politikası yüzünden neden asgari ücretli, emir kulu garsona patlayayım. Onun gününü kötü hale getireyim. Gider, kendime yetkili bir kişi, karar verici bulup ona patlarım. Burada kastım sadece garson da değil, her türlü hizmet sektörü. Çağrı merkezindeki kadına da patlamam, zaten hayatından nefret etmiş; bir de benimle mi uğraşsın? Aynı şekilde otobüste İstanbul-İzmir yaparken de klima patladı ve bütün yol boyunca klima suyu arkadaşla benim üstüme aktı. Yol boyu mendillerle tampon yapıp gıkımızı çıkarmayınca tüm otobüs tarafından "Hakkınız yeniyor" diye baskı yapıldı, muavine çıkışmamaları için zor durdurduk arkadaki vırvır konuşan teyzeleri-amcaları. Oysa ki muavin de şoför de arada baktılar, beceremediler, yapamadılar. Yardımcı da olmak istediler. Bu durumda niye beti benzi atmış muavine çıkışayım. İzmir'de inince müdüriyete gittik, orada şarladık, carladık; şikayetimizi de ettik, mutlu olduk. Ben de çalışıyor olsam üstümün dandikliği veya sorumlusu bile olmadığım ama zorla uygulamacısı olduğum bir saçmalık yüzünden azar işitmek istemem, gururuma dokunur. Restoranda da şefe çıkmışlığım vardır. Orada emir kulu, sadece paraya ihtiyacı olduğu için o işi yapmak zorunda olan, senin ona patlaman ya ilgisizlikle karşılanacak ya da boşuna daha fazla sinire kesecek birine niye patlayayım?

Zaten müşteri memnuniyetinin de dönemimizde müşteri şımarıklığına ve müşteri sömürme şeklinde iki uca kaydığını, kimsenin orta yol bulmaya çalışmadığını düşünüp sinir oluyorum.

Burada çalışan kraldan çok kralcı olursa, yumurtadan çıkıp kabuğunu beğenmezse; o tamamen ayrı bir durum.

aychovsky

sen haklısın dostum. insanların egoları ve iç dünyaları, garsonlara hitap şekliyle belli olur. bunu da sakın unutma. yanlış anlama. sizin için demiyorum. kulağında küpe olarak dursun derim.

escaperope

kız senin demen gerekeni demiş.

katusha
1

mobil görünümden çık